izaleyi şüyu davasında satış parasının paylaştırılması nasıl olur?

Değerli meslektaşlarım,

İzaleyi şüyu davasına konu taşınmazlar, ölü hissedarların adına tapuda verasette iştirak olarak olarak kayıtlı. Hatta hissedarlardan biri kayıp olduğu için kayyım tayin ettirdik. Diğer yandan tapu kayıtlarına dayanak kadastro tutanağının beyanlar hanesinde hissedarların eşit ve birlikte malik oldukları yönünde.

Böyle bir durumda müşterek ve iştirak halinde mülkiyet birlikte var sayılması mı gerekir?Yoksa sadece verasette iştirak olarak tapuda yazıldığı için hissedar mirasçılarına satış parası dağıtılır?

Dosya karar aşamasında. Değerli fikirlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. Saygılarımla...

Sn. nizar,
Sulh hukuk hakimi karar verirken yalnızca taşınmazın satışına karar verir. Paylaştırma satış memurunun görevidir. Davacı ve davalı tarafların her biri kendi mirasçısının hissesini kendi miras payları oranında paylaşırlar. Kadastro tutanaklarının bir önemi yoktur. Tapuya neyin tescil edildiği önemlidir.
Tapuya tescil edilen durum kadastro tutanağından farklı ise ve buna itirazınız varsa kadastro tespitine itiraz davası açarak (tabi olduğu 10 yıllık süre dolmamışsa) bu dava için bekletici mesele yapılmasını isteyebilirsiniz.

Böyle bir durumda diye başlayan cümlenizden hiçbirşey anlamadığım için anladığım şekilde cevaplamaya çalıştım.

Değerli Meslektaşım,

öncelikle vakit ayırıp yanıtladığınız için teşekkür ederim.10 yıllık hakdüşürücü süre geçmiş. Ayrıca Yargıtay kararları, satış parasının nasıl paylaştırılacağının izaleyi şüyu davasında karara bağlanması gerektiğini söylüyor.Bu nedenle hak kaybı olmaması için takıldım.Saygılarımla...

Alıntı: Yazan nizar Değerli Meslektaşım, öncelikle vakit ayırıp yanıtladığınız için teşekkür ederim.10 yıllık hakdüşürücü süre geçmiş. Ayrıca Yargıtay kararları, satış parasının nasıl paylaştırılacağının izaleyi şüyu davasında karara bağlanması gerektiğini söylüyor.Bu nedenle hak kaybı olmaması için takıldım.Saygılarımla...

Hakim, satış parasının ve masraflarının bilirkişi raporu ve veraset ilamındaki hisselerine göre paylaştırılmasına karar verir ve buna istinaden satş memuru veya eğer miras mal ise tayin edilen yazi işleri müdürü (başkatip), satıştan sonra raporunu yazar, herkes bankadean parasını alır...

tapuda hissedar görünenlerin büyük kısmı ölü,

hissedarlar, verasette iştirak olarak görünüyorlar ancak kadastro tutanakları müştereken ve musavatan diyor.

Hissedarın bir tanesine kayyım atandı.

Biz de ölü hissedarların mirasçılarına davayı açtık.

Yargıtay, hakimin paylaştırmanın nasıl yapılacağını da kararında belirtmesi gerekiyor.

Bilirkişi raporu yok

Bu durumda paranın paylaştırılması nasıl yapılır? Yardımcı olursanız çok sevinirim saygılarımla...

Sayın Meslektaşım

Sıkıntının ne olduğunu tam anlamamakla beraber; önemli olan kök murislerin tapuda sahip oldukları payın mirasçılarına bölünerek ödenmesine karar verilmesidir. Bu hesabı açık açık mahkeme yargıcının yapmayacak; satış aşamasında tekrar değer belirlenip yine ana pay ve mirasçılara düşecek bölünmüş paya isabet eden miktar değişecektir.

Alıntı: Bu durumda paranın paylaştırılması nasıl yapılır?

Hakimin veraset ilamlarını dosyaya alıp taraf teşkilini sağlayıp sonrasında tapu ana paylarının mirasçılara miras payları oranında ödenmesine karar verecek. Düşüncesindeyim.

Saygılar

Sayın Bozoğlu,

öncelikle vakit ayırıp yanıtladığınız için teşekkür ederim. Sorumu tam anlatamadım sanırım,

Tapuda adları yazılı ÖLÜ HİSSEDARLAR ve GAİP HİSSEDAR, tapuda VERASETTE İŞTİRAK OLARAK KAYITLI ancak bunların ortak bir kök murisleri yok.

Bu durumda mahkemece ölü ve gaip hissedarların kendi aralarında payları nasıl belirlenecek? Hisseleri eşit mi sayılır? Tapu kaydına dayanak tutanakta bu hissedarların müştereken ve birlikte hisse sahibi oldukları belirtilmiş.

Bu arada taraf teşkilinde sorun yok. Gaip hissedara da kayyım atandı.ölü hissedarların mirasçılarına da tebligat yapıldı.

Tapu kayıtları ve veraset ilamına göre paylaşıma karar verildi.

Kayyım tayin edilen paydaş açısından, paydaşın hissesinin mal müdürü kayyıma ödenmesine karar verilmesi de gerekir miydi?

Yoksa o paydaşı kayyım temsil ettiğinden, satış memuru, paydaşın hisssesini kayyıma kendiliğinden öder mi?