Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

iş yapıldı parası alınmadı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-04-2010, 17:18   #1
metineren

 
Varsayılan iş yapıldı parası alınmadı

müvekkilim ile botaş genel müdürü sözlü olarak bize bi kanal yapın dedi.105.000 tl ye anlaşmışlar.akabinde yarısı falan yapıyorlar 50.000 tl masraf yapılıyor..ardından botaşa fatura gönderiliyor onlarsa biz değil enerji a.ş ödemesi gerekir diyorlar. enerji a.ş ise ben sana yap demedim ki diyor..
1- bu faturayı ödemeye kimi icbar edebiliriz.
2-yazılı sözleşme olmadığı için delil tespiti veya hizmet tespiti davasına gerek var mı
3-davayı direk asliye hukuk mahkemesine mi açalım alacak davası olarak.
4- farklı b yöntem veya bu konuda bilgileri olan meslektaşların bilgilerini paylaşmaları umuduyla ..şimdiden çok teşekkür ederim..
Old 01-05-2010, 01:15   #2
oceans17

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 1984/1631

K. 1984/3266

T. 31.10.1984

• ESER SÖZLEŞMESİ ( Yazılı Olarak Yapılmış Olmaması )

• SENETLE İSPAT VE TANIK DİNLENMESİ ŞARTLARI ( Eser Sözleşmesi )

• TANIK DİNLEME ŞARTLARI ( Eser Sözleşmesinin Yazılı Olarak yapılmış Olmaması )

1086/m.293

818/m.288

ÖZET : Kural olarak bir şey ortaya çıkarma, imal etme, husule getirme olan eser sözleşmesi Borçlar Kanunumuzda belli bir şekle tabi tutulmamıştır. Halin gereğine ve tarafların durumuna göre senede bağlanmaması teamül haline gelen işlemlerde tanık dinlenilebilir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Kartal İkinci Asliye Hukuk Hakimliği`nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 30.12.1983 tarih ve 288-1391 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı yüklenici davasında, davalının satın aldığı bir katlı taşınmaz üzerine altı dairenin yapımını götürü bedelle üstlendiğini ve bitirildiğini beyanla asgari maliyet rayiç bedeli alacak 2.200.000 lira için ödetme kararı verilmesini talep etmiş, davalı, öncelikle taşınmazın kendisine ait olmadığını açıklayarak husumet itirazında bulunup esas cevapta, aralarında istisna sözleşmesi mevcut olmadığını ve yapıldığı iddia edilen işlerin de davacı tarafından yapılmadığını ileri sürmüştür.
Yerel mahkeme, yargılamada dinlenen tanık beyanları ile alınan bilirkişi raporuna dayanarak fazlaya ilişkin istemin reddi ile 2.156.841 lira alacak için ödetme kararı vermiştir. Mahkeme kararını davalı vekili temyiz eylemiştir.
İstisna akdi kavramı, BK. m. 355`deki tanıma göre ( İstisna, bir akittir ki onunla bir taraf ( müteahhit ) diğer tarafın ( iş sahibi ) vermeyi taahhüt eylediği semen ( bedel ) mukabilinde, bir şey imalini iltizam eder. ) yüklenmeyi kapsar. Kural olarak bir şey ortaya çıkarma, imal etme, husule getirme olan eser sözleşmesi Borçlar Kanunumuzda belli bir şekle tabi tutulmamıştır.
Ancak olayımızda, yapımı yüklenilen inşaat, iş davalı tarafından inkar edilerek taraflar arasında akdi bir ilişkinin mevcut olmadığı savunulmakta ve böylece akdi ilişkinin mevcudiyeti varlığı inkar ile ihtilaflı hale gelmektedir.
HUMK.nun değişik 288. maddesi hükmünce; bir hakkın doğumu, düşürülmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacı ile yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri beşbin lirayı geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir.
Bu maddede öngörülen şekil, geçerlik şekli değil, usul hukuku yönünden konulmuş ispat şeklidir. İspat şeklinin zorunluluğu nedeni ile hukuki işlemlerin kural olarak tanık sözleri ile ispatı olanağı da yoktur.
Ne var ki, Usul Kanunumuzda anılan bu ana kurala ayrık hükümler de mevcuttur. Gerçekten Usulün 289. maddesi hükmüne göre, senetle ispatı gereken hususlarda, bu yön hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakatı, rızası halinde tanık dinlenebilir. Çekişmede davalının bu hususta açıkca muvafakatı olmadığına göre anılan madde hükmü gereğince tanık dinlenmesine de olanak yoktur.
Yalnız tanıkla ispat yasağına ayrık hallerden biri de Usulün 293. maddesinin 4. bendinde yer almıştır. Bir başka deyimle anılan Usul Kanunu`nun 293/4. maddesinde açıklanan durumun varlığı halinde de ayrık olarak tanık dinlenmesine imkan tanınmıştır. Anılan hüküm gereğince ( Halin icabına ve iki tarafın vaziyetlerine nazaran senede zaptı müteamil olmayan muamelelerde ) tanık dinlenmesi mümkün olmaktadır. Bu hükmün sonucu olarak, bir bölgede halin gereklerine, tarafların durumlarına göre herhangi bir hukuki işlemin devamlı olarak senede bağlanmamasının adet haline gelmesi ve bu hususun zaman içinde herkesce uyulmak suretiyle kararlı bir nitelik kazanmış bulunması ve aynı zamanda kamu oyu tarafından da belirtilen teamüle inanılmış olması takdirinde tanık dinlenebilir.
Yüksek Mahkemenin kökleşen içtihadı da bu doğrultudadır ( En son Yargıtay H. Genel Kurulu Esas: 1982/13-571 Karar: 1984/660, 6.6.1984 tarihli kararı ).
Öyle ise; Mahkemece, işin niteliği, tarafların durumu ve ilişkileri gözetilerek aralarındaki istisna eser sözleşmesinin devamlı surette senede bağlanmaması hakkında istikrarlı ve toplumca inanılmış bir adet olup olmadığı bilirkişi aracılığı ile saptanarak rapor içeriğine göre tanık dinlenip dinlenmeyeceği değerlendirilmelidir.
Yapılacak böyle bir inceleme sonunda, olayda tanık dinlenebileceği sonucuna varılması halinde tanık sözleri ve teknik bilirkişi raporu değerlendirilmek suretiyle, aksi takdirde, davacıya yemin ant hakkı hatırlatılarak varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz eden davalı D. yararına yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, 31.10.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi. (KAZANCI)
Old 01-05-2010, 01:18   #3
oceans17

 
Varsayılan

HD 15, E: 2004/002441, K: 2004/005724, Tarih: 09.11.2004[*]ESER SÖZLEŞMESİNE DAYALI İŞ BEDELİNİN TAHSİLİ[*]İSTİSNA AKDİ[*]SENETLE İSPAT

Davacı, davalıya ait taşınmazda su kuyusu sondaj işini şifahî sözleşme ile bir bedel karşılığında yaptığını, ancak davalının borcunu ödemediğini iddia etmiştir. BK.nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye düşer. Somut olayda yanlar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. İş sahibi olduğu ileri sürülen davalı da sözleşme ilişkisini inkâr ettiğinden, bu ilişkinin varlığı HUMK.nun 288. maddesi gereğince davacı yüklenici tarafından senetle ispat olunmalıdır. Uyuşmazlık konusu miktara ve davalının karşı çıkmasına göre hukuki işlem tanıkla ispat olunamaz.

(818 s. BK. m. 355) (1086 s. HUMK. m. 288)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Dava eser sözleşmesine dayalı iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Davacı, davalıya ait taşınmazda su kuyusu sondaj işini şifahî sözleşme ile 1.225.000.000 TL. bedel karşılığında yaptığını, ancak davalının borcunu ödemediğini iddia etmiştir. BK.nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye düşer. Somut olayda yanlar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. İş sahibi olduğu ileri sürülen davalı da sözleşme ilişkisini inkâr ettiğinden, bu ilişkinin varlığı HUMK.nun 288. maddesi gereğince davacı yüklenici tarafından senetle ispat olunmalıdır. Uyuşmazlık konusu miktara ve davalının karşı çıkmasına göre hukuki işlem tanıkla ispat olunamaz. Davalının tespite itirazdaki beyanları da akdi ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeterli görülmemiştir. Ancak davacı dava dilekçesinde "diğer deliller" demek suretiyle yemin deliline de dayanmış sayılacağından davacıya bu hakkı hatırlatılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile davanın yazılı şekilde kabulü doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 9.11.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-05-2010, 01:19   #4
oceans17

 
Varsayılan

HD 15, E: 2004/000921, K: 2004/005017, Tarih: 12.10.2004[*]ESER SÖZLEŞMESİ[*]SENETLE İSPAT[*]YEMİN DELİLİ

Davacı, davalıya ait binanın dış cephe boya işini şifahi sözleşme ile bedel karşılığında yaptığını, davalının borcunu ödemediğini iddia etmiştir. BK. 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hakedildiğini kanıtlama yükü yükleniciye düşer. Somut olayda, yanlar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. İş sahibi olan davalı da sözleşme ilişkisini inkar ettiğinden, bu ilişkinin varlığı HUMK.nun 288. maddesi gereğince davacı yüklenici tarafından senetle ispat olunmalıdır. Uyuşmazlık konusu miktara ve davalının karşı çıkmasına göre hukuki işlem tanıkla ispat olunamaz. Ancak, davacı dava dilekçesinde sair deliller demek sureti ile yemin deliline de dayanmış sayılacağından davacıya bu hakkı hatırlatılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir.

(818 s. BK. m. 355) (1086 s. HUMK. m. 288)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Dava eser sözleşmesine dayalı iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Davacı, davalıya ait binanın dış cephe boya işini şifahi sözleşme ile 5.248.640.000 TL bedel karşılığında yaptığını, davalının borcunu ödemediğini iddia etmiştir. BK. 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hakedildiğini kanıtlama yükü yükleniciye düşer. Somut olayda, yanlar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. İş sahibi olan davalı da sözleşme ilişkisini inkar ettiğinden, bu ilişkinin varlığı HUMK.nun 288. maddesi gereğince davacı yüklenici tarafından senetle ispat olunmalıdır. Uyuşmazlık konusu miktara ve davalının karşı çıkmasına göre hukuki işlem tanıkla ispat olunamaz. Ancak, davacı dava dilekçesinde sair deliller demek sureti ile yemin deliline de dayanmış sayılacağından davacıya bu hakkı hatırlatılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile davanın yazılı şekilde kabulü doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 12.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
T.B.B. Olağan Genel Kurulu Yapıldı Av.Cengiz Aladağ Hukuk Haberleri 2 29-05-2009 10:35
ceyiz parası Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 09-10-2008 16:58
kan parası hakan68 Meslektaşların Soruları 5 02-11-2007 10:31
Yozgat Baro Başkanlığı Seçimi yapıldı alisuat Hukuk Haberleri 1 11-11-2006 17:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03354311 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.