25-10-2010, 23:39 | #1 |
|
stajyerlerin gelecek kaygıları
Saygıdeğer arkadaşlar,
bu sitede yeni olmama rağmen sizlerden o kadar faydalanıyorum ki,öncelikle sizlere teşekkür etme ihtiyacı duydum.Bu siteye emeği geçen, bilgi ve tecrübelerini paylaşarak bizlerin daha fazla bilgilenmesine vesile olan herkese TEŞEKKÜRLER. Ben avukatlık stajımın son aylarındayım ve sayenizde soru ve cevapları okuyarak kendimi yetiştirmeye çalışıyorum. Stajın sonu demek gelecekle ilgili kaygıların da başlaması demek oluyor.Kendi başıma bir büro açsam cesaretim henüz yok.Birisiyle ortaklık düşünsem benim gibi tecrübesizle ben istemem tecrübeli işini rayına oturtmuş benimle neden ortak olsun .Kurumda çalışmak istesem, çok zor ayrıca alman vatandaşıyım.Yabancı dilimi kullanarak bir şey yapayım desem Malatya bunun için pek uygun değil. Sözün kısası işin içinden çıkamıyorum yardım ve önerilerinize ihtiyacım var. Şimdiden teşekkür ederim. |
26-10-2010, 11:43 | #2 |
|
Merhaba arkadaşım.Ben de meslekte yeniyim ve senin gibi birinin yanında mı çalışsam büro mu açsam derken üstüne bir de hakimlik sınavlarını denemeyi de işin içine katınca baya zaman kaybettim. Sana tavsiyem tecrübeli biri benimle neden ortak olsun diye düşünme.Değişik ortaklık türleri var sonuçta. Tecrübeli ve işleri yoğun birinin yanında bir süre çalışmak hem onun hem senin yararınadır.Bu süreçte tabi ki senin kendi davalarını almana cmk vs de müsade edeceK ve sana sadece icra işleri yıkmayacak.Böyle birini bulursan bir süre birlikte çalışmak senin yararına olur.Tecrübe,para,müvekkil kazanırsın.Kafana yatmıyorsa ailen de destek olacak durumdaysa bir ofis açmak çok da maliyetli değil başlangıç için.Yabancı dilin de var.Gurbetçilerin işleri CMK lar vs. derken yavaş yavaş işler rayına oturur diye düşünüyorum.Senin durumundaki bir arkadaşınla ra masraf ortaklığı da düşünebilirsin. Yolun açık olsun
|
26-10-2010, 11:49 | #3 |
|
Zeliha kardeşim canını sıkma. Allah'ın izniyle herşey yoluna girer. Ben 2005 te İstanbul Hukuk'tan mezun oldum. Staj yapmak için İstanbul'da çok yer gezdim, kimse, beni, tecrübesizsin diyerek kabul etmedi. Sonra bir şekilde staja başladım. Stajımı 8 avukatlık bürosu değiştirerek tamamladım, 1 saat, 1 gün çalıştığım yer olduğu gibi en son yerde 6 ay durdum. Bir tek stajımı tamamladığım yerle dostça ayrıldım, diğerleriyle hep kavga ettim, çünkü canımı sıkmışlardı. Askere gittim, dönüşte yine İstanbul'a geldim. Baronun internet sitesine iş aradığımı yazdım. Beni bir avukat meslektaşımız aradı, bu meslektaşımız çok iyi bir insandı, benim iyi bir hukukçu olduğumu keşfeden 2 kişiden biri de bu meslektaşımız oldu. Beraber çalışalım size 5.000 TL öneriyorum dedi ama yine sıkıntı çıkaran 3. kişiler çıktı ve kısmet olmadı. Ben kayseri'ye dönerek kendi büromu açtım. İlk sene yol parası bulamadım, herkes benimle dalga geçti, şimdi ikinci senem araba almayı planlıyorum, benimle dalga geçenlere şiddet uygulayarak onları elimine ettim, bir yandan da hakimlik sınavlarına çalışıyorum, işim de rahat, hayat güzel. Hangi okul mezunusun bilmiyorum ama İstanbul'u biliyorsan ve arkadaş ben Almanca bilgimi kullanacağım diyorsan sana tahkim konusunda uzmanlaşmanı öneririm. Ama hemen büro açma, staj yaparken zaten bir şey öğrenemiyorsun, direkt büro açarsan yarın sana cmk dan ağır cezada sanık müdafiiliği gönderecekler sen bu sanığı savunamazsan bu kişiye yazık olur, bu sebeple en az 1 yıl başkasının yanında çalışmanı tavsiye ederim böylesi herkes için daha hayırlı olur. Sonra büronu aç boş zamanlarında hakimlik sınavına çalış çünkü böylece bilgin artıyor, bu durum da senin işine yarıyor. Sonra zaten biraz da kısmetin varsa işlerin üstesinden gelirsin, olmadı hakimlik sınavını kazanırsın. Mezun olduğumuz bölüm çok güzel, okuduğumuz kitaplar ve bilgimiz bizi toplum içerisinde sivriltecek türdeler, örneğin büyük hukukçu PROF. DR. KEMAL OĞUZMAN'IN kitaplarını okuyan kişinin hayata bakış açısı değişir, örnekler çoğaltılabilir. Benim şahsi kanaatim, mesleğimizin üzerinde keyfi tasarruflar yapılsa da, avukatlık mesleği doğru yapılırsa insanı maddi ve manevi yönden ihya edebilir. Bugün memleketimizde baktığımızda bir çok devlet büyüğünün avukatlık mesleğini icra ettiklerini görürüz. İşte bu da şunu gösterir ki; bu kişileri bu konumlara taşıyan kendi şahsi marifetleri ve avukatlık mesleğidir. Siz işinizi hakkıyla yapın, okuyun araştırın, yaptığınız işi sahiplenin zaten gerisi gelir. Sağlıcakla kalın.
|
26-10-2010, 12:05 | #4 |
|
Değerli arkadaşlar,
Bu değerli bilgilerinizi benimle paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Söylediklerinizi dikkate alıp yalnız değilmişim diye yoluma daha emin ilerleyebileceğimi düşünüyorum. Bu arada Selçuk Üniversitesi mezunuyum. Malatya'dan selamlar |
31-10-2010, 18:27 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Para ! Hırs ! İntikam ! Şiddet ! Anlayana bir şiir... Ne zamân “BEN! ” dese hep, hep ortalık toz duman! Atar - tutar... kızartır, sanki hamsi tavada, Rahmet okutur, rahmet ki aman! Aman! Aman! Sürü sürü lâf eder... dibi delik kovada, İM, DEN, DE, NA ekle “BEN! ” “BEN! ” dediği her zamân! Siz de dinleyin ibret alın be bu arada, Tarifsiz bir kendini beğenmiştir ki yaman! Şair: Atakan Kartaltepe Kolay Gelsin... |
01-11-2010, 09:44 | #6 |
|
Sayın Selim Balku ben realiteden ve hayatın gerçeklerinden bahsettim, hayatta sağlık, hastalık, hak, hukuk, şiddet herşey var. Benim tarafımda kendini beğenmişlik gibi bir durum söz konusu değil, ayrıca ben hayatım boyunca hiç kimse ile dalga da geçmedim. Ben saygıdeğer bayan meslektaşımı az da olsa yaşadığım tecrübelerle aydınlatmaya çalıştım. Para kazanması gerektiğini, çünkü insanların güçlü gördüklerinin önünde eğildiklerinden güçsüz gördüklerinin ise üzerlerine çıkmaya çalıştıklarından bahsettim. Sayın Zeliha Gültekin'e yardımcı olabilmişsem ne mutlu bana.
Ayrıca sizin amacınızın, meslektaşımızın derdine çare bulmak mı yoksa benimle polemiğe girmek mi olduğu da tartışılır. |
01-11-2010, 13:36 | #7 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın uye ..... aşağıda alıntıladığım ifadeler size aittir.
Nasıl bir şiddet bu?
Canınızı sıkan bürolarla neden kavga ediyorsunuz?
Yorumsuz... Kolay Gelsin... |
01-11-2010, 19:34 | #8 |
|
Sayın Selim Balku,
benim ve benim gibi stajını tamamlamak üzere olan meslektaşlarınız için de umarım tavsiyelerde bulunacaksınız.Çünkü hukukçular arasındaki dayanışmaya hala inanıyoruz. Saygılar |
02-11-2010, 10:02 | #9 |
|
''benimle dalga geçenlere şiddet uygulayarak onları elimine ettim'' şeklindeki cümlede espri yaptığım anlaşılmalıydı. Şiddeti lanetliyorum.
''Bir tek stajımı tamamladığım yerle dostça ayrıldım, diğerleriyle hep kavga ettim, çünkü canımı sıkmışlardı.'' Bu diğer meslektaşlardan kaynaklanan bir durum. Tabi burada kavga ettim derken kendileri ile çalışmadığımı, derhal yanlarından ayrıldığımı söylemek istedim. Bak hiç unutmam, stajın ilk günlerinde yanında çalıştığım avukat benden 250 civarında icra dosyasına aciz vesikası almamı söylemişti, eyüp te bulunan icra dairelerine gidip müdüre aciz vesikası almak istediğimi söylediğimde müdür bana aciz vesikası almanın şartlarını anlatmıştı. Ben de durumu yanında staj yaptığım avukata anlattığımda avukat bana ''sen alamamışsın, senden kaynaklanıyor'' şeklinde çıkışmıştı. Ben de icra iflas kanunu kendisine verdim, ''aç, oku, öğren, ben öğrendim, işine yarar'' diyerek çıkıp gitmiştim. Kavgadan bahsettiğim de buydu. Bunun gibi çok olay gördüm ve çalıştığım yerlerden ayrıldım, avukatın talebi yasaya uygun olur, stajer onu yapamazsa stajer de hata verdır, kabul, ama avukatın talebi yasaya aykırı ise, bu durumu kendisine hatırlatmak gerekir, ben karakter itibarı ile bu durumu hatırlatırken sesimi yükseltiyorum. Dediğim gibi kavgayı ve şiddeti kınıyorum. Bir de amacım yeni meslektaşımıza moral vermekti, ayrıca iyi bir hukuçu olmaya çalışıyorum, en azından açık okuyorum, araştırıyorum, bunun kendini beğenmişlikle alakası yok. Dün sabah işim olduğu için mesajları iyi okuyamamıştım, şimdi gelelim asıl meseleye,bilindiği üzere TCK'nun 125. maddesi hakaret suçunu düzenlemiştir. Maddeye göre, ''bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden .........kişi üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cazalandırılır. Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda bir oranında artırılır.'' Yine haksız bir saldırı sebebiyle kişilik hakları zedelenen, bu durumdan acı ve üzüntü duyan kişinin de manevi tazminat davası açabileceği Medeni Kanun ve Borçlar Kanunu'nda düzenlenmiştir. ''Anlayana bir şiir... Ne zamân “BEN! ” dese hep, hep ortalık toz duman! Atar - tutar... kızartır, sanki hamsi tavada, Rahmet okutur, rahmet ki aman! Aman! Aman! Sürü sürü lâf eder... dibi delik kovada, İM, DEN, DE, NA ekle “BEN! ” “BEN! ” dediği her zamân! Siz de dinleyin ibret alın be bu arada, Tarifsiz bir kendini beğenmiştir ki yaman!'' Şimdi Sayın Selim Balku, siz bu sitede 1075 tane mesaj atmışsınız, bu da demek oluyor ki; mesleki ve hukuki tecrübeniz bizden fazla. Bu durumda, tecrübelerinize göre, sizin şu alıntıladığım cevabınız bir ceza bir de manevi tazminat davasına konu olabilir mi? Bizleri bu konuda aydınlatırsanız sevinirim. Yanlış anlaşılmasın, amacımız şantaj falan değil. Ama ''kendini beğenmiş'' demek hakaret midir? bir de bu söz ile kamuya açık bir sitede şahsıma saldırıldığı kanısı ile bu durumun bir manevi tazminat davasına konu olup olamayacağını merak ettim o kadar. |
02-11-2010, 10:24 | #10 |
|
Bir de şunu eklemek isterim, evet 2 sene önce yanında çalıştığım meslektaşımız bana 5000-tl ücret önermişti. Bu teklifi, herhalde yaptığım işin sağlam olmasından kaynaklanıyordu. Ben bu durumu hava atmak için yazmadım, bu tür sitelerde görüyoruz, 500,600 - tl ye çalışan avukatlar varmış, Zeliha kardeşimiz bu olumsuz durumdan ve görüşlerden etkilenmesin, gerçekten hakkıyla iyi kazanan avulatlar da var bunu da bilsin diyerek yazdım. Kötü, örnek olamaz, iyileri kaliteli olanları örnek almalıyız, benim bir meslektaşım filanca davadan şu kadar büyük para almışsa, memlekette üst kademelere gelmişse, hakkıyla çok güzel bir evde oturuyor veya arabaya biniyorsa ve hatta hakkıyla vergi rekortmeni olmuşsa ben bundan gurur duyarım, her yerde bu durumdan bahsederim, bu kişileri bu mevkilere getirenin hukuk fakültesinden mezuniyet olduğunu bilirim.
Sayın Zeliha Gültekin, ben size fikirlerimi söyledim, avukatlık yapın beğenmezseniz hakimlik, icra müdürlüğü sınavlarına hazırlanın. Söylediğim gibi, mezun olduğumuz bölüm güzel, yanlış anlaşılmasın Türkiye'de bir çok üniversite mezunu iş bulamıyor, ben etrafıma baktığım zaman bizim bölümümüzü 7 yılda zor bitirenlerin hakimlik savcılık sınavlarını kazandıklarını ve dolayısıyla bir meslek sahibi olduklarını görüyorum. Yine yanlış anlaşılmasın, avukatlık yapamazsanız hakimlik sınavları var, diğer sınavlar var, bugün 3000-5500 tl hakim maaşı, bu memlekette evine akşamları ekmek götüremeyen mutsuz çoğunluğu düşündüğümüzde, türkiye şartlarında çok iyi para. Sayın Zeliha Gültekin yolunuz açık olsun, sizin ve diğer meslektaşlarımızın başarılı olmaları dileği ile... uye ..... |
02-11-2010, 13:33 | #11 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın GÜLTEKİN, bu mesajınızı okuduğumda, konunun sizin için kapandığını varsaymıştım.
Sayın meslektaşım, öncelikle THS'de "Hukukçular" ve "Hukuk Sohbetleri" bölümünün birçok konusunu okumanızı tavsiye ederim. Hemen belirtmek gerekir ki, avukatlar arasında ki dayanışmayı diğer hiçbir meslek gruplarında göremeyebilirsiniz. Bu anlamda inançlı olmaya devam ediniz...
Kaygılar ne zaman biter? İnanın bu soruyu ben yıllardır soruyorum. Meslekte 40 yıl devirmiş avukatlara sorun, verecekleri cevap "hiçbir zaman" olacaktır. Kaygı hep olacak, her zaman şüphede olacaksınız. En iyi bildiğim dediğiniz alanda dahi, birilerine sorma, kitap karıştırma, THS'ye bakma ihtiyacı duyacaksınız. Evleriniz, en iyi arabanızda olsa kaygı her daim olacaktır. Ayrıca kaygı kötü birşey değildir. Tecrübeli işi rayına koymuş benimle neden ortak olsun? Tecrübeli, tren ray ilişkisine değil trendeki vagon sayısına bakar. İşi rayına oturtmuş olabilir ama yükü çekecek kaç vagonu var? Malatya Almanca için uygun değil! Malatya uygun değilse, uygun şehir arayışına girmenizi önerebilirim. Malatya'dan başka çareniz yoksa, şehri okumayı öğrenin ve bu noktada şu iki soruya cevap aramanızı öneririm. * Meslekte Almancayı nasıl daha iyi kullanabilirim ? * Alman vatandaşı olmayı nasıl avantajlı hale getirebilirim. İlk yazdığımı son kez yazıyorum; THS' Hukukçular ve Hukuk Sohbetleri Bölümünü çok okuyun.... Kolay Gelsin... |
02-11-2010, 22:26 | #12 |
|
Sayın Balku,
değerli tavsiyeleriniz için çok teşekkür ederim. Daha önce belirttiğim gibi THS'den siz değerli meslektaşlarım sayesinde çok şey öğrendim ve öğrenmeye devam edeceğim. saygılar |
06-11-2010, 21:26 | #13 |
|
teşekkür
Beni motive etmeye çalışıp ayrıntılı açıklamalarınız için tekrar teşekkür ederim.
Selamlar |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
genç avukatların gelecek kaygıları üzerine | av.gokcen | Konumuz : Hukukçular | 81 | 09-12-2011 03:32 |
stajyerlerin takip yetkisi | miss lawyerr | Meslektaşların Soruları | 1 | 21-10-2010 14:46 |
ve bir gün gelecek................ | av.sally | Hukuk Sohbetleri | 6 | 02-05-2009 13:32 |
stajyerlerin sigortalanma(ma) sorunu | av.mgul | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 7 | 27-01-2008 03:00 |
avukatlık sınavını kazanamayan stajyerlerin hukuki durumu | obaykan | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 57 | 20-08-2007 15:11 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |