|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
22-11-2008, 17:50 | #1 |
|
Harca Esas Değer/Eski Tarihli-Döviz Bedelli Sözleşme
Sayın Üyeler,
Bedeli döviz olarak belirlenen ve peşin ödenen eski tarihli bir sözleşmenin iptali dava edildiğinde; harca esas değer, sözleşmenin ifa tarihindeki kur karşılığı üzerinden mi yoksa dava tarihindeki kur karşılığı üzerinden mi belirlenmelidir? Açmak gerekirse: Müvekkil satın aldığı bir gayrimenkule dair, iktisap tarihinden 5 yıl önce yapılmış, bir kira kontratı olduğunu öğrenmiştir. Kira kontratı 15 yıllık olup; 15 yıllık kira ücreti peşin ödenmiş gözükmektedir. İktisap nedeniyle tahliye imkanı kaçırılmış ve kontrat müvekkil için bağlayıcı hale gelmiştir. Kira kontratının 12 yılında, aynı yere dair, ilk kontrattan çok kısa bir süre sonra tanzim edilmiş 40 yıllık ikinci bir kontrat bulunduğu yine kira ücretinin peşin alınmış gözüktüğü, kiralayanın aynı kişi olduğu öğrenilmiştir. Her iki kira kontratının muvazaa nedeniyle iptali dava edildiğinde: İlk kira kontratının bedeli 10.000.000.000-TL ve ikinci kira kontratının bedeli ise 8.000.000,00-USD'dir. Harca esas değer ne olmalıdır? Saygılarımla. |
24-11-2008, 12:24 | #2 |
|
Esasen adalet "bedava" olmalı!
|
24-11-2008, 19:18 | #3 |
|
Sayın D'arc sorunuz çok spesifik bir soru. Burda ben akıl yürüteceğim sadece. Dövizle borçlanmalarda esas alınan kur genel olarak "ödeme günü kur'udur". Gerek dövizle borçlanmalarda, sözleşmelerde aksi bir hüküm yoksa ödeme günündeki kur'un; gerek dövizli borçları takibe koyduğunuzda takibe koyduğunuzda takip tarihindeki kur'un esas alındığını bilmekteyiz. Burdan hareketle yapılan kira kontratında "peşin ödeme" olduğundan sözleşme tarihinde elde edilen kazanç esas alınmalıdır ve Harcın da sözleşme yapıldığı yani borcun da ifa edildiği tarihteki kur üzerinden hesaplanması gerekmektedir.
Ayrıca zarara uğramamanız açısından Harcı ödeme tarihi üzerideki alacak miktarı üzerinden yatırmanızda bir sakınca olmayacaktır. Zira Mahkeme farklı kanaate varırsa zaten bu harcı tamamlatacaktır. Saygılarımla |
24-11-2008, 19:45 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın diyojen,
Aynı fikirdeyim ancak -olası- karşı fikirleri ve gerekçelerini de merak ediyorum.
Ödeme ve dava tarihi kurları arasında uçurum olduğundan, mahkemeden önce bizim bir kanaate varmamız, fevkalade mühimdir. Meali:Tamamlayamayabiliriz. Saygılarımla. |
24-11-2008, 21:10 | #5 |
|
maktu harç ihtimali de olabilir.
T.C. YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ E. 1983/3155 K. 1984/380 T. 14.2.1984 . .. II - Dava, "Sözleşmenin iptali ve verilmiş olan 747.500 TL. değerindeki teminat mektuplarının iadesi" talebidir. Sözleşmenin feshi isteği Harçlar Kanununa göre maktu harca tabidir. Mahkemenin 27.2.1979 tarihli ara kararı ile sözleşmenin değerinin 18.400.000.00 TL. olarak kabul edip bu miktar üzerinden peşin harcı ikmal ettirmesi, sonuçta bu miktarı esas alarak harç ve vekalet ücretine hükmetmesi de usul ve kanuna aykırı görülmüştür. (KAZANCI) |
26-11-2008, 12:55 | #6 |
|
Sayın üstadım, cevabınız için iki kere teşekkür ediyorum.
İlk teşekkürüm, somut olaya uygulanabilirliği bulunan önerinize. İkincisi ise "her zaman diğer olasılıkları da düşünme pratiğini (halen öğrenememiş olduğumu) öğretmenize." Saygılarımla. |
29-11-2008, 15:28 | #7 |
|
|
30-11-2008, 02:19 | #8 |
|
Burada sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak, satıcıdan kira bedellerinin ödenmesi de istenebilir, yahut bir diğer seçenek, gabine dayalı olarak, gayrimenkul alım-satım akdinin iptali de dava edilebilir, diye düşündüm.
(Yahut önce gabine dayalı iptal, olmadığı takdirde 61/ilk-sona dayalı alacak istemli terditli de açılabilir. Elbette satıcı ve dahi varlığı, sırra kadem basmadı ise ) Saygılarımla... |
01-12-2008, 13:44 | #9 |
|
Sayın Şehper Ferda Demirel,
Müvekkil gayrimenkulü ihtiyari açık arttırma ile satın almıştır. Halihazırdaki kiralayan, satıcıdan önceki maliktir. Satıcı dahi kendi mülkiyeti döneminde aynı kontratlar nedeniyle kiralayan/kiracılardan herhangi bir gelir elde edememiştir. Satıcıya karşı müvekkilin önceki vekili tarafından ihalenin feshi davası açılmış, kaybedilmiştir. Ben öncelikle kira kontratlarının muvaaza nedeniyle iptalini sağlamak ve ancak ondan sonra, sebepsiz zenginleşme/ecrimisil vb. hükümlere göre kiralayan/kiracılar hakkında işlem yapmak düşüncesindeyim. Ancak önceliğim 15 ve 40 yıllık muvazaalı kira kontratlarından kurtulmak. Saygılarımla. |
01-12-2008, 14:08 | #10 |
|
Muvazaa nedeniyle konratların iptalini talep edip, dava neticesini beklerken, satıcıya karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı talepte bulunabilmek için zamanaşımı süresini, umarım kaçırmazsınız... Sebepsiz zenginleşmede muhatabınız kiracı değil, doğrudan doğruya kiralayan/satıcı olacak. Ecrimisil talebi ise zaten şu an uğraştığınız dosya kabul edilebilir ise, kiracılık kalkanından yoksun kalanlar için gündeme gelecek. Yani ilk davanın kazanılmasına endeksli muhtemel bir gelecek dava... Yerinizde olsam, sebepsiz zenginleşme ve satıcı ile uğraşırdım, çünkü somut ve aksi kanıtlanamaz belirginlikte...
Kolaylıklar dilerim. Saygılarımla... |
01-12-2008, 14:30 | #11 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Lakin kira kontratları iptal edilmeden ortada sebepsiz bir zenginleşme yok ki! Yani var da bu sadece benim iddiam.
Burada mesele şu ki; sebepsiz zenginleşen, gayrimenkulü bize satan malik değil bilakis ondan önceki malik. Bu durumda da zamanaşımı süresi -bana göre- kira kontratlarının iptali tarihinden başlamalı. Çünkü aleyhe bir karar çıkması durumunda ortada sebepsiz zenginleşme olmayacak. Olayımızda gayrimenkül ilk malikten -aynı zamanda şu kiralayan- (M1), ikinci malike -aynı zamanda satıcı- (M2) ve ondan bize (M3) geçmiştir. İhale şartnamesinde gayrimenkulün içinde kiracı olduğu yazılıdır, tapuda şerh yoktur. Müvekkil kısa süreli olduğu zannıyla hareket etmiş ve ancak öyle olmadığını öğrenmiştir. Bana göre burada M2'nin haksız/hukuksuz bir eylemi de yoktur. M1 yani kiralayan ile kiracı/kiracılar aynı kişilerin ortak olduğu şirketler veya şahıslardır. Aynıyet nedeniyle kiralayan/kiracılar hakkında işlem yapacağımı belirttim.
Evet böyle düşünüyorum. Davanın esası değil de harç yönünden sormuştum ama kafamı karıştırdın, acaba olayı da forum konusu mu yapsam?
Olayımızda aynı zamanda satıcı olan M2'nin herhangi bir sebepsiz zenginleşmesi yok. Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
itirazın iptali davasında harca esas değerin düşük gösterilmesi | ares139 | Meslektaşların Soruları | 18 | 25-02-2011 23:21 |
eski tarihli en yüksek mevduat faiz oranları (acil) | kanune | Meslektaşların Soruları | 4 | 22-07-2008 12:21 |
İpoteğin fekki davasında harca esas değer | imge_nil | Meslektaşların Soruları | 2 | 05-06-2008 12:45 |
Sonra tarihli faturanın kabulü-eski tarihli faturanın inkarı | Av.kerami ÖZDEMİR | Meslektaşların Soruları | 1 | 13-05-2008 16:13 |
Eski Tarihli Yargıtay Kararları Arıyorum | Av.Ayse E. | Meslektaşların Soruları | 2 | 12-04-2007 08:33 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |