Tahliye taahhütnamesinde belirtilen tarihten sonra tahliye.

Kıymetli meslektaşlarım, bir konu hakkinda kararsız kaldim. Bu sebeple değerli fikirlerinize ihtiyaç duydum. Şimdiden fikirleriniz ve yardımlarınız için tesekkur ederim.
Tahliye taahhütnamesinde belirtilen tarihten 53 gün sonra, kiralananın tahliye edilmesi üzerine doğan zararın ıcra yolu ile tahsili için başlatılan takibe borçlu kiracı itiraz etmiştir. İtirazları sadece borcun olmadığına ilişkindir. Kira sözleşmesine, tahliye taahhütnamesine ve imzalara itirazları bulunmamaktadır. Hatta tahliye 2013 yılı içerisinde gerçekleşmesine ve bizim talebimizin bu yıl içerisinde gec tahliye edildiği, bu sebeple 53 güne karşılık gelen kira bedelini talebimize; kiracı 2014 yılında tahliye ettikleri şeklinde itiraz etmişlerdir. Şu hali ile; itirazın kaldırılması yoluna başvurmayı düşünmekteyim. Ancak:
1. Kira sozlesmesi ve tahliye taahhütnamesi iik 68 anlamında kabul edilir mi? Bunun devamında kiraci borclunun, bu güçte bir belge ile taşınmazi tahliye ettiğini ispat etmesi gerekir mi?
2. İtirazın kaldırılması davasında bu şekilde ispat etmesi aksi halde itirazın kaldırılmasını talep etmek yeterli olur mu yoksa bizim geç tahliyeyi ispat etmemiz gerekir mi?
3. Itirazin iptali düşünülürse, geç tahliye nasıl ispat edilebilir? Elimizde o aylara ilişkin aidat ödemesini kiracının yaptığına ilişkin aidat makbuzlari bulunmakta, bu mahbuzlar yeterli olur mu?
4. Itirrazin kaldırılması üzerine kiraci borçlunun menfi tespit davası açması halinde, ispat yükünü nasıl yerine getirebiliriz?

Adi yazılı kira sözleşmesi ve tahliye taahhütnamesi İİK 68 anlamında belge değildir. Zaten tahliye taahhütnamesi de bu olayda bir ispat vasıtası olarak sizin işinize yarar bir belge de değildir. Ancak itirazın iptali davasında eliniz güçlüdür. Taşınmazı ne zaman tahliye ettiğini karşı taraf, anahtarın teslim alındığına ilişkin müvekkilinizin imzasını taşıyan bir belge ile ispatlamak durumundadır.

Alıntı: Yazan Av. Can DOĞANEL Adi yazılı kira sözleşmesi ve tahliye taahhütnamesi İİK 68 anlamında belge değildir. Zaten tahliye taahhütnamesi de bu olayda bir ispat vasıtası olarak sizin işinize yarar bir belge de değildir. Ancak itirazın iptali davasında eliniz güçlüdür. Taşınmazı ne zaman tahliye ettiğini karşı taraf, anahtarın teslim alındığına ilişkin müvekkilinizin imzasını taşıyan bir belge ile ispatlamak durumundadır.

Sayin meslektaşım imzasına ve kendisine itiraz edilmeyen kira sözleşmesi iik 269/c kapsamında değerlendirilir. http://www.turkhukuksitesi.com/mevzuat.php?mid=7690
Bu sebeple itirazın kaldırılması yoluna gitme hakkımızın bulunduğunu düşünmekteyim.
Tahliye taahhütnamesine, tahliyenin taahhüt edildiği tarihi göstermekte. Bu tarihten sonra taşınmazın başlatılması üzerine 53günlük kira alacağı için takip başlattık. Itirazin kaldırılması hussunda; bahsettiğim üzere yeter güçte belge kabul edileceği inancındayım.
Itirazin iptali ve anahtarın teslimi konusunda yazılı delil ihtiyacı olduğu bilgisi için tesekkur ederim. Kullanacağım bu bilgiyi.

Alıntı: Yazan omerkubat Kıymetli meslektaşlarım, bir konu hakkinda kararsız kaldim. Bu sebeple değerli fikirlerinize ihtiyaç duydum. Şimdiden fikirleriniz ve yardımlarınız için tesekkur ederim. Tahliye taahhütnamesinde belirtilen tarihten 53 gün sonra, kiralananın tahliye edilmesi üzerine doğan zararın ıcra yolu ile tahsili için başlatılan takibe borçlu kiracı itiraz etmiştir. İtirazları sadece borcun olmadığına ilişkindir. Kira sözleşmesine, tahliye taahhütnamesine ve imzalara itirazları bulunmamaktadır. Hatta tahliye 2013 yılı içerisinde gerçekleşmesine ve bizim talebimizin bu yıl içerisinde gec tahliye edildiği, bu sebeple 53 güne karşılık gelen kira bedelini talebimize; kiracı 2014 yılında tahliye ettikleri şeklinde itiraz etmişlerdir. Şu hali ile; itirazın kaldırılması yoluna başvurmayı düşünmekteyim. Ancak: 1. Kira sozlesmesi ve tahliye taahhütnamesi iik 68 anlamında kabul edilir mi? Bunun devamında kiraci borclunun, bu güçte bir belge ile taşınmazi tahliye ettiğini ispat etmesi gerekir mi? 2. İtirazın kaldırılması davasında bu şekilde ispat etmesi aksi halde itirazın kaldırılmasını talep etmek yeterli olur mu yoksa bizim geç tahliyeyi ispat etmemiz gerekir mi? 3. Itirazin iptali düşünülürse, geç tahliye nasıl ispat edilebilir? Elimizde o aylara ilişkin aidat ödemesini kiracının yaptığına ilişkin aidat makbuzlari bulunmakta, bu mahbuzlar yeterli olur mu? 4. Itirrazin kaldırılması üzerine kiraci borçlunun menfi tespit davası açması halinde, ispat yükünü nasıl yerine getirebiliriz?

Kural olarak, kiracı mecuru kiralayana usulüne uygun olarak teslim ettiği(teslimi kanıtladığı) tarihe kadar kira paralarından sorumludur.

Mesajınızdaki anlatım biraz karışık olmuş. Tahliye taahhüdü ve oradaki tarihe hiç takılmayıp, kiracının boşalttığı tarihe kadar işleyen kira paralarını icraya koyduysanız ve kiracı sözleşme ve/veya imzayı inkar etmemişse, kira sözleşmesi İİK 68. maddedeki belgelerden sayılacaktır. Mecuru iddia ettikleri tarihte teslim ettiklerini ve/veya kira paralarını tahliye anına kadar ödediklerini kiracı kanıtlamak zorundadır.

Vurgu ağırlıkta geç tahliyeyi ispat noktasında olduğundan itirazının içeriği ile ilgili kısımları atlamışım. Sonuç olarak ispat yükü kiracıdadır. Menfi tespit davasında da ispat yükü yer değiştirmez yine kiracıdadır.

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin Kural olarak, kiracı mecuru kiralayana usulüne uygun olarak teslim ettiği(teslimi kanıtladığı) tarihe kadar kira paralarından sorumludur. Mesajınızdaki anlatım biraz karışık olmuş. Tahliye taahhüdü ve oradaki tarihe hiç takılmayıp, kiracının boşalttığı tarihe kadar işleyen kira paralarını icraya koyduysanız ve kiracı sözleşme ve/veya imzayı inkar etmemişse, kira sözleşmesi İİK 68. maddedeki belgelerden sayılacaktır. Mecuru iddia ettikleri tarihte teslim ettiklerini ve/veya kira paralarını tahliye anına kadar ödediklerini kiracı kanıtlamak zorundadır.

Teşekkürler üstad. İtirazın kaldırılması yolunun uygun olduğunu anlıyorum yanıtınızdan. Ben de bu yol üzerine hareket edeceğim.

Alıntı: Yazan Av. Can DOĞANEL Vurgu ağırlıkta geç tahliyeyi ispat noktasında olduğundan itirazının içeriği ile ilgili kısımları atlamışım. Sonuç olarak ispat yükü kiracıdadır. Menfi tespit davasında da ispat yükü yer değiştirmez yine kiracıdadır.

Yorumunuz için teşekkürler üstad. Bu yol üzerine hareket edeceğim.