|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
23-05-2008, 11:16 | #1 |
|
izale-i şüyu davası sonucunda satış
Sevgili meslektaşlarım,
Müvekkillerimin çok hisseli bir gayrimenkullerindeki ortaklığın giderilmesi için izale-i şüyu davası açılmış. Keşif aşamasından sonra müvekkilim ve diğer davalılar gayrimenkullerin satışından ziyade kendi paylarının bölünmesini istediklerini belirttiler. İzale-i şüyu davalarında mahkeme satışa karar verdiğinde bu gayrimenkuller bütün olarak mı satılıyor yoksa herkesin payı ayrılıyor mu? Bildiğim kadarıyla satış bedeli paylara ayrılıyor, doğru mudur? Sormak istediğim, olaydaki tüm davalı ve davacılar aslında satışa katılıp kendi payını satın almak istiyor, bu mümkün mü? Bu yönde karar verilmesi için mahkemeden ne talep etmek gerekir? |
23-05-2008, 11:46 | #2 |
|
Aynen taksim yasal şartlları itibariyle mümkün değilse taşınmaz tüm halinde satılır.Satış bütün taşınmaz üzerinden yapılacağı için hissedarların satış anında sadece kendi paylarını almaları mümkün değildir.
|
23-05-2008, 15:37 | #3 |
|
Teşekkür ederim.
Davacı ve müvekkilim dışındaki davalılar gayrimenkulün satışını istedikleri yönünde beyanda bulunmuşlar. Dosyada bilirkişi raporu bekleniyor. Eğer bilirkişi raporunda gayrimenkulün aynen taksime elverişli olup olmadığı yönünde bir tespit yapılmamışsa, rapora itiraz ederek bunun tespiti talep edilebilir ve sonrasında diğer dava arkadaşlarının önceden istememesine rağmen gayrimenkulün aynen taksim istenebilir mi? |
23-05-2008, 16:05 | #4 |
|
Davacı ve müvekkiliniz aynen taksim talebinde bulunmuşlarsa, özellikle de dava dilekçesinde ortaklığın "aynen taksim ya da satış yolu ile giderilmes"i şekilinde talep varsa, mahkeme aynen taksimin mümkün olup olmadığını öncelikle araştırır, yani bilirkişinin raporunda bunu belirtmesini ister, ilgili belediyeden ifrazın mümkün olup olmadığını sorar ve eğer aynen taksim mümkünse öncelikle aynen taksime karar verilir, şayet bilirkişi raporunda bu belirtilmezse -ki belirtilir, siz mahkemeden bu yönde ek rapor alınmasını talep edebilirsiniz.
Saygılar |
23-05-2008, 16:46 | #5 |
|
Maalesef davacının dilekçesinde sadece satış talebi var.Bugüne kadar da gerek davacı, gerekse davalılar tarafından aynen taksim istenildiğine dair herhangi bir beyanda bulunulmamış. Müvekkilim duruşmalara katılmış,ancak ne satış istiyorum demiş ne de aynen taksim. Buna rağmen, rapora aynen taksimin olabilirliği incelensin diye itiraz edilebilir mi?
|
23-05-2008, 16:53 | #6 |
|
Sn meslektaşım,yanlış hatırlamıyorsam,davacı ve davalılar satışın kendi aralarında gerçekleşmesi için anlaşarak,satışa başkalarının girmesini engelleyebiliyorlar.Bu tarz bir Yargıtay kararı okuduğumu hatırlıyorum.Siz de mahkemede bu tarz bir beyanda bulunarak satışın sadece paydaşlar arasında yapılmasını sağlayabilirsiniz.
SAYGILARIMLA... |
23-05-2008, 19:23 | #7 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Değerli meslektaşım, Davacı talep ETMEMİŞ OLSA DAHİ; taksimi mümkün olan bir taşınmazla ilgili olarak satış kararı YASA GEREĞİ verilemez. Taksim mümkünse, satış mümkün değildir. Taksim mümkün değilse, satış gündeme gelir.
Sayın Toprak; Sanıyorum TMK.m.699/sondan söz ediyorsunuz Saygılarımla... |
08-08-2008, 15:16 | #8 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Demirel, Tesadüfen okuduğum bu forumda alıntısını yaptığım mesajda kafamı karıştıran bir husus var. Sanki davacı ve davalı/lar "taksim" talep etmeseler dahi (Yasa gereği) hakim re'sen ve öncelikle taşınmazın "taksim" edilip edilmeyeceğini araştırmak zorundadır, şeklinde anladım. Doğru mu anlamışım.
Sayın avukat152, Dava dilekçesinde harca tabi değer olarak hangi miktar gösterilmiş ve ne kadar harç yatırılımıştır. |
08-08-2008, 15:39 | #9 |
|
meslektaşım izaleyi şuyu davasının özünde zaten aynen taksim ve satış vardır, öncelikle aynen taksimin mümkün olup olmadığına bakalır mümkün diğilse satışa karar verilir. harç ise maktu harca tabiidir.
|
08-08-2008, 15:58 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Eğer davacı yada davalılardan her hangi biri bile aynen taksim istemiş ise, öncelikle aynen taksim yoluna gidilir, taksimin mümkün olup olmadığı bilirkişiden, imar durum belediyeden sorulur. Taksim mümkün ise, aynen taksim kararı verilir. Taksim mümkün ise, davacı ve tüm davalılar satış istemiş olsa bile satış kararı verilemez dava red edilir. (yar.6.hd.28.12.1993 1993/13597 e.1993/13823 k. Aynen taksim mümkün değilse ve taraflardan birinin satış suretiyle taksim talebi varsa o zaman satış yoluna gidilir diye düşünüyorum.saygılar. |
08-08-2008, 16:00 | #11 |
|
Rapora, aynen taksimin mümkün olup olmadığının incelenmesi konusunda itiraz edilebilir, ek rapor istenebilir çünkü öncelikle mahkeme aynen taksimin mümkün olup olmadığını araştıracaktır.
|
08-08-2008, 16:03 | #12 |
|
Yargıtay 6.Hd.nin, taraflar satış istese dahi, mahkemenin öncelikle aynen taksimin mümkün olup olmadığını araştırması gerektiği, aynen taksim mümkünse davanın reddi, aynen taksim mümkün değilse o zaman satış suretiyle taksim yapılacağı yönünde kararları olduğunu anımsıyorum. Saygılar.
|
08-08-2008, 16:09 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
Sözkonusu kararlardan bir tanesi dahi konuyu anlamama yetecektir. Esas ve karar numarasını vermeniz bile yetebilir. |
08-08-2008, 16:46 | #14 |
|
Değerli meslektaşım. 6.hd.nin 28.12.1993 tarih ve 1993/13597 e.,1993/13823 k. Sayılı kararı bu yönde. Ayni dairenin aksi kararları da var malumunuz. Saygılarımla
|
08-08-2008, 16:56 | #15 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Kazancı'da bulamadım. Diğer katılımcılar yardımcı olur, belki... Kaldı ki, eski MK 628 inci maddeye göre bu tür bir karar verilmiş olabilir. Madde metni o şekilde yorumlanmaya müsait idi. TMK 699 uncu maddede ise
hükmü bulunmaktadır. Ben bunu paydaşlardan hiç birisi "taksim" talep etmez de, doğrudan "satış" talep ederse hakimin re'sen "taksim" yönünde karar veremeyeceği, şeklinde anlıyorum. |
08-08-2008, 22:00 | #16 |
|
Ekli Yargıtay kararı Sayın Ergin'i teyit etmektedir.
Saygılarımla. T.C. YARGITAY 18.Hukuk Dairesi Esas: 2007/11753 Karar: 2008/3180 Karar Tarihi: 18.03.2008 ÖZET: Somut olayda, parça açıklandığı üzere tüm paydaşlar dava konusu taşınmazların tamamının satılması yoluyla ortaklığın giderilmesini istemiş olduklarından anılan yasa hükmüne göre paylaşma biçiminde uyuşma sağlandığının kabulü ile 137 ada 10, 20 ada 28 parsel ve 25 ada 38 parsel sayılı taşınmazların da satılması yoluyla paydaşlar arasındaki ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekir. (4721 S. K. m. 699) Dava: Dava dilekçesinde ortaklığın giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Dava, 13 parça taşınmazda paydaşlar arasındaki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece 443 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın atiye terk edilmesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına; 137 ada 10, 20 ada 28 ve 25 ada 38 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın reddine; diğer taşınmazlarda ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilmiştir. Karar: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere, özellikle tüm paydaşların taşınmazların satılması yolu ile ortaklığın giderilmesi konusundaki açık beyanlarına göre aşağıda belirtilen hususlar dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 1- Dava konusu edilen tapulu 13 adet parselin dört paydaşı bulunmaktadır. Paydaşlardan davacı dava dilekçesinde taşınmazların aynen, olmadığı takdirde satış yoluyla ortaklığın giderilmesini istemiş iken, yargılamanın 03.05.2007 günlü oturumunda aynen taksim yolu ile ortaklığın giderilmesi isteminden vazgeçtiğini, dava konusu tüm taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir. Paydaşlardan Gülin 24.05.2007 günlü oturumda diğer paydaşlar Nedime ve Tahir vekilleri ise 07.06.2007 günlü oturumda tüm taşınmazların satılması yoluyla paydaşlığın giderilmesi isteminde bulunmuşlardır. Dolayısıyla tüm paydaşlar taşınmazların tamamının satılması yoluyla ortaklığın giderilmesi konusunda uzlaşmaya varmışlardır. 4721 sayılı Türk Medeni Yasası'nın 699. maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca paylaşma biçiminde uyuşma sağlanamazsa, paydaşlardan birinin istemi üzerine hakim malın aynen bölünerek paylaştırılmasına (bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi durumunda eksik değerdeki parçaya eklenerek denkleştirme sağlanmasına) karar verir. Somut olayda, parça açıklandığı üzere tüm paydaşlar dava konusu taşınmazların tamamının satılması yoluyla ortaklığın giderilmesini istemiş olduklarından anılan yasa hükmüne göre paylaşma biçiminde uyuşma sağlandığının kabulü ile 137 ada 10, 20 ada 28 parsel ve 25 ada 38 parsel sayılı taşınmazların da satılması yoluyla paydaşlar arasındaki ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile sözü edilen taşınmazlar hakkındaki davanın reddine hükmedilmesi, 2- Davacı vekili 01.06.2007 günlü dilekçede ve ayrıca 07.06.2007 günlü oturumda 443 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davayı atiye bıraktığını (takipten sarfınazar ettiğini) bildirmiş, davalı taraf da buna muvafakat ettiklerini (rıza gösterdiklerini) belirtmişlerdir. Saptanan bu durum karşısında, HUMK’nun 185. maddesinin birinci bendine uygun olarak 443 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davayı takipten sarfınazar edilmesi karşısında, mahkemece bu parsel yönünden bir karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken "443 ada 8 parsel ile ilgili davanın işlemden kaldırılmasına" biçiminde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Sonuç: Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤) Kaynak : Sinerji Mevzuat |
09-08-2008, 00:43 | #17 |
|
Sn. avukat152,
Aşağıdaki kararda da görüleceği üzere ortaklığın giderilmesi davaları kendine has özellikleri olan davalardır. İki taraflı ve taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olduğundan yargılama giderleri tüm paydaşlara bölüştürülür ve kendisini vekille temsil ettiren tüm taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunur. (Davanın reddi hali hariç) Bu anlamda davacının aynen taksim talebi olup olmamasının bir önemi olmayıp, davalılardan birinin dahi bu yönde talebi olması yeterlidir. Kanunkoyucu öncelikle aynen taksim ve denkleştirmeyi mümkün olamıyorsa son çare olarak satış suretiyle taksim yoluna gidilmesi gerektiği yönünde düzenleme yapmıştır. Bu anlamda öncelikle herhangi bir tarafın talebiyle aynen taksim ve denkleştirme koşulları bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Ayrıca tarafların satışa katılmaları mümkündür. Arttırma kendisinde kalan paydaş kendi payının değeri bedelden mahsup edilmek suretiyle taşınmazı satın alabilir. Bunun dışında herkesin kendi payını alması gibi bir durum söz konusu değildir. T.C. YARGITAY 6.Hukuk Dairesi Esas: 2004/1712 Karar: 2004/1814 Karar Tarihi: 16.03.2004 ÖZET: Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar ya da ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı ve taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar niteliğinde olduğundan ; mahkeme her iki tarafın da taleplerini dikkate almalıdır. (4721 S. K. m. 698, 699) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava bir adet taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar ya da ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı ve taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davanın bu özelliği itibariyle mahkeme her iki tarafın da taleplerini dikkate almalıdır. Olayımızda, davacı satış suretiyle paydaşlığın giderilmesini istemiş, davalı davanın reddini olmazsa aynen taksimine karar verilmesini savunmuş, taksim isteğine dair beyanı 13.9.2002 tarihli tutanağa geçirilmiş ve davalı tarafından imzalanmıştır. Mahallinde yapılan keşif sonucu taşınmazın aynen bölüşülmesinin mümkün olduğuna dair rapor düzenlenmiştir. Mahkemece ifraz krokisi hazırlanarak aynen bölüşmeye ilişkin bu krokinin onay makamına gönderilerek il idare kurulu kararı alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, aynen taksimi mümkün olan taşınmaz hakkında taleple bağlı kalınarak yazılı şekilde ret kararı verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. Sonuç:Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.03.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi. |
09-08-2008, 11:32 | #18 |
|
Sayın Ergin,
Eski yasa uygulamasının (ve madde metninin) yeni yasada değiştiğine yönelik olarak dikkatimizi, uygulamalı içtihatli olarak çektiğiniz için, müteşekkiriz. Saygılarımla |
09-08-2008, 12:03 | #19 |
|
Taksim ve Harç
Bu davalarda, keşifte belirlenen değer üzerinden binde 9 oranında bakiye ilam harcı alınır.
|
20-12-2008, 22:37 | #20 |
|
taksim davası
Sayın Meslekdaslarım Benım sorum Taksim Davası il ilgili.
Murısten kalan bır gayrımenkulun 3/4 payı mırascılardan bırınin. Kalan 1/4 payda ise 6 mırascı var. 3/4 paya sahıp olan mırascı diğer payları nasıl satın alabilir Cevaplarınız icin simdıden tesekkurler |
20-12-2008, 22:40 | #21 |
|
Diğer paydaşlarla anlaşıp bedelini ödeyerek veya ortaklığın giderilmesi suretiyle satıştan alabilir.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İzaleyi şüyu satış | dadaş | Meslektaşların Soruları | 13 | 19-02-2010 15:06 |
izale-i şüyu davasında harç yatırılması | alfenza | Hukuk Soruları | 2 | 23-08-2007 11:47 |
Satış vaadine dayalı tescil-izale-i şuyu | Av.Günar | Meslektaşların Soruları | 1 | 05-06-2007 16:18 |
izaleyi şüyu da satış isteyip taksime çevirmek mümkünmü | köktaş | Meslektaşların Soruları | 3 | 01-06-2007 12:23 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |