![]() |
|
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() 'Benim Adım Kırmızı' Çin'de 2006'nın en iyi romanı
28 Kasım 2006PEKİN (A.A) hurriyet.com.tr ![]() Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un "Benim Adım Kırmızı" adlı romanı Çin'de 2006 yılının en iyi romanı seçildi. Beijing Wanbao gazetesinin haberine göre, "Benim Adım Kırmızı" "ezici farkla" birinciliği elde derken, yılın en çok konuşulan sanat olayları arasında da üçüncü sırayı aldı. Yılın en iyi 10 romanı arasında iki Amerikalı ve bir İtalyan yazarın eserlerinin yanı sıra altı Çinli yazara ait romanlar bulunuyor. |
![]() |
#2 | |||||||||||||||||||
|
![]() Orhan Pamuk'a Nobel Edebiyat Ödül'ünün verilmesinden sonra THS'de sürdürülen tartışmada, katılımcıların çoğu Orhan Pamuk'un kitaplarını okumadıklarını daha doğrusu okuyamadıklarını ve okuma çabalarını birkaç sayfa okuduktan sonra, kitabı bir köşeye atarak, sonuçlandırdıklarını belirtmişlerdi.
Anlaşıldığı kadarı ile kendi ülkesinde dili karışık olduğu için okunmayan veya okunamayan Orhan Pamuk dış ülkelerde, daha doğrusu yabancı dillerde okunuyor. Yoksa ne Nobel Edebiyat Ödülü'nü, ne Alman Yayıncılar Birliği'nin Barış Ödülü'nü alırdı, ne de „Yılın Avrupalı’sı’ adayı gösterilirdi. Bunun gerekçesini ilk Kültür Bakanı’mız Talat Halman veriyor.
Benim Öneri’m: Orhan Pamuk’un kitaplarını yabancı dillerden, örneğin Çince’den Türkçeye çevirelim. Saygılarımla |
![]() |
#3 |
|
![]() Hadi olaya tersten bakalim.. Her kolay okuyamadigimiz hatta okumaya kalktiginizda bir sayfadan ilere gidemediginiz tum yazarlar Nobel edebiyat odulunu alsaydi ne dusunurdunuz..
![]() |
![]() |
#4 |
|
![]() Orhan Pamuk kitaplarını yazarken, çevirilerinin nasıl anlaşılacağını düşünerek (ingilizce düşünüp Türkçe yazmak) yazdığını söylemişti. Milli ya da bizden olmamasının, benimsenmemesinin, okunmamasının, okunamamasının nedeni budur. Edebiyat konusunda söz söyleme hakkını kendimde bularak şu yorumu da eklemek istiyorum. Orhan Pamuk'un eserleri edebi eserler değildir. İlgilisine Umberto Eco'nun Gülün Adı kitabını okumasını öneririm...
|
![]() |
#5 |
|
![]() merhaba.benim adım kırmızıyı okudum ama kar kitabını çok daha keyifle okudum.benim adım kırmızı belkide bana göre anlamamda zorluk yarattı.bana göre kar.yaşamın gayasi.iyiniyet ve adil olmaktır.saygılar
|
![]() |
#6 |
|
![]() Sevgili dostlar,
Bir eseri sirf yazarini begenmiyoruz, yaptilarini onaylamiyoruz diye bu kadar karalamak sizce adil mi? ![]() Saygi ile |
![]() |
#7 |
|
![]() Bir eseri sirf yazari icin karalamak adil degil elbette, ama o eseri begenmeyenleri de sadece yazarindan dolayi begenmiyor diye itham etmek de adil degil bence.
![]() Orta okul birinci siniftayken, Turkce ogretmenimiz kitap analizi yapmayi ogretiyor, ve hepimizden birer kitap okuyup, analizini yapip, arkadaslarimiza da derste sunmamizi istiyordu. O zamanlar bitirmek uzere oldugum bir kitap vardi elimde ve aklimca uyaniklik yapip onu analiz ederim diye dusunmustum(yeni bir kitaba baslamaktansa vakitten tasarruf yapmayi amaclayarak). Ogretmenimin yanina gittim: -Ogretmenim, ben 'Ince Memed'i okuyup hazirlayabilir miyim?? -"Ince Memed"i mi? Yasar Kemal'in Ince Memed'ini mi?? -Evet, ortmenim... (kabul etmeyecegini saniyorum nedense) -O kitabi oku, analizini yap, gel sun, Turkce dersin karnene 5 dusecek!!! -???? ![]() ![]() ![]() Hic anlam verememistim neden bu sekilde sasirip inanamadigini ve gozunde buyuttugunu ama sonradan karneme gercekten de 5 dustu Turkce dersim. 11-12 yaslarindaydim, ve yasitlarim Omer Seyfettin, Kemalettin Tugcu eserleri okuyup sunuyordu ben Ince Memed'in ilk iki serisini okurken.. Yaban, Ask-i Memnu, Kiralik Konak gibi kitaplar henuz liseye gecmeden okunmus bitmisti. Cok severdim kitap okumayi ve gece uyumadan muhakkak elimde bir kitap olurdu. Neyse, bu kitap ilk ciktiginda ne Orhan Pamuk hakkinda olumlu-olumsuz bir gorusum vardi, ne de uslubunu biliyordum. Kac yilinda cikmisti hatirlamiyorum ama lise iki ya da son siniftaydim diye tahmin ediyorum. Kosa kosa gittim aldim. Basladim okumaya bir hevesle. Yok, sIkIlIyorum! Hani ilk giris boyledir, biraz sabret diyordum kendime ama yok-her bir sayfa ayri bir iskenceydi benim icin! Belki bir ay boyunca elimde surundurdum o kitabi, ancak henuz yarisina bile gelememistim. SOnra bir de baktim ki kitap okumaktan artik zevk almiyorum! Biraktim. Uzun sure de dinlendirdim gozlerimi. ![]() Ama olayi bu kadar uzatmadan 'sevmiyorum' deyince hemen "Orhan Pamuk diye sevmiyorsun" suclamasi yapiliyor ve ben bunu adaletli bulmuyorum. Her kitabi herkes sevecek diye birsey yok ki! Herkes 'anlayacak' diye de bir sey yok! Ama acikcasi yillar sonra benim gibi bir suru insanin varligini gormek beni gercekten mutlu etti-demek ki suc sadece bende degilmis! ![]() Okuyup anlayanlara cok buyuk saygi duyuyor ve onlari tebrik ediyorum. ![]() Ama ben burdaki onerilerden birini dinleyip,ilk firsatta kitabin Ingilizcesini okumaya baslayacagim, gercekten de mantikli geldi, bizden baska tum ulkelerde bu kadar sevilmesinin bir nedeni olmali! ![]() |
![]() |
#8 |
|
![]() Bir kitabı sevmeyenin kuracağı cümle şudur : " Ben bu kitabı sevmedim."
Sevmek/sevmemek bir kitap hakkında çok da nesnel bir eleştiri değildir. Hele, ben bunu anlamadım, o yüzden sevmedim demek iyice nesnellikten uzaklaşmaktır. Her okuyucunun bir kitabı sevmeme özgürlüğü vardır. Her okuyucunun kitapla duyusal bağ kurma ve onu sevme özgürlüğü de vardır. Oysa, bir kitabın edebi değerini kavrayabilmek ve hatta bu değer hakkında kelam edebilmek için "duygusal bağ"dan daha fazlasına ihtiyaç vardır. Çünkü, o bağ, bir okuyucu olarak sadece bizi ilgilendirir ve en fazla arkadaş çevremize kitabı tavsiye etmememiz için kendimizce geçerli bir gerekçe olur. Ancak, bir konuyu değerlendirme bilgisine, altyapısına sahip olmadan üst perdeden konuşmak en hafif haliyle sevimli durmayan bir tavır olur. Birşey, sadece biz onu anlayamıyoruz diye kötü olamaz. |
![]() |
#9 |
|
![]() Orhan Pamuk romanlarını geleneksel anlatım teknikleriyle yazmaz. Postmodernizmin "üstkurmaca" ve "metinlerarasılık" olarak adlandırılan yöntemlerinden yararlanarak çok katmanlı, farklı biçim ve kurgu denemelerine dayanan metinler oluşturur. Bu metinleri okumak, geleneksel edebiyat tekniklerine alışkın olan okurları zorlar; çünkü Batı edebiyatının yaklaşık 120 yıllık bir zaman dilimi içerisinde yaşadığı modernist-postmodernist eğilim, Türk edebiyatı (ve Türk okuru) için henüz çok yeni bir tarzdır. Bizdeki ilk modernist roman, Yusuf Atılgan’ın 1959 yılında yayımlanan “Aylak Adam”ıdır. Oğuz Atay, 1971’de yayımlanan “Tutunamayanlar”ıyla bu çizgiyi kalınlaştırmıştır. Ancak ne yazık ki modernizmin tekniklerinden yararlanarak yeni biçim ve kurgu denemelerine girişen Yusuf Atılgan başta olmak üzere, Oğuz Atay, Adalet Ağaoğlu, Bilge Karasu gibi yazarlarımız edebiyatımıza farklı açılımlar getirmelerine karşın sırf bu yüzden dışlanmışlardır. Oysa günümüzde değişen roman anlayışına koşut olarak okur da değişmek zorundadır. Okur, bir metni anlayabilmek için yazarın kitabın çok katmanlı yapısı içerisinde oluşturduğu yeni biçim / kurgu denemelerini –tıpkı satranç oynar gibi- dikkatle izleyip çözümlemek, geleneksel anlatıda kendisine kolayca sunulan gerçekliği kendisi oluşturmak zorundadır. Ayrıca, modernist -veya postmodernist- bir metin -ya da yazar- eleştirilirken, geleneksel gerçekçi romanın ilkelerinden yola çıkmak yanlıştır. Her akımı (ya da eğilimi) öncelikle kendi ilkeleri ve kuralları çerçevesinde değerlendirmek gerekir. Örneğin, içinde farklı anlatım özelliklerini barındıran, zamandizinsel (kronolojik) öykülemenin bir tarafa bırakılıp, montaj-kolaj tekniğinin ve postmodern edebiyatın ana ilkelerinden olan “üstkurmaca” tekniğinin başarıyla uygulandığı bir roman olan “Kara Kitap”, edebi bir metin olarak yalnızca ait olduğu modernist –ya da postmodernist- düzlemde değerlendirilmelidir. Başka bir kategori ya da düzlemde değil. |
![]() |
#10 |
|
![]() orhan pamuk'un benim adım kırmızı dışında bir de kar romanını okudum.kar romanındansa benim adım kırmızı'yı daha çok sevdim.hatta ben o kitabı büyük bir hevesle ve çok kısa sürede okumuştum bu yüzden sıkılıp da yarıda bırakanları anlayamıyorum.ancak elbette bu beğeni meselesi sakın yanlış anlaşılmasın.
bütün kahramanlarını,renklerini,ölülerini kendi ağızlarından konuşturan bir kitap gerçekten ilgi çekici geliyor bana. |
![]() |
#11 |
|
![]() Orhan Pamuk'un Nobel Ödülü alması inanılmaz derecede önemli bir başarıdır. Bir Türk olarak bundan gurur duymamak mümkün değildir. Umarım bir başka yazarımız da bu ödülü almaya muvaffak olur. Fakat en az bir yüz yıl bekleriz.
Kitaplarına gelecek olursak: Ben de ne yazık ki pek ısınamadım. Her defasında bu kez başaracağım diye el attım ama sonuç sıfır. Bir türlü konsantre olamadım. Bir başka kitabını okumak istedim yine öyle. Ama bu onun başarısız olduğu anlamına kesinlikle gelmez. Belki benim edebiyat özürlü olmam düşünülebilir. Çünkü o Dünyanın en prestijli ödülünü aldığına göre olsa olsa bende bir arıza akla gelmelidir. |
![]() |
#12 | |||||||||||||||||||
|
![]()
Niye öyle düşünüyorsunuz ki... Zaten bu yüzyılda bir sorun var gibi geliyor.Sanki bir tür orta çağ yaşıyoruz.Nasıl ki, en gelişmiş bir yunan altın çağından sonra bir orta çağ yaşanmışsa; mükemmel bir 18 ve 19 yy'dan sonra berbat bir 20 ve 21. yy yaşanıyor. Allahaşkına 20yy ikinci yarısından sonraki edebiyatçılara,filozoflaar ve bilim adamlarına bakın: hiçbiri bir Kant etmez.Ve einstein ve nietchze.. Yani Orhan Pamuk meselesi biraz Abdurahman çelebi meselesine benziyor.Yalçın KÜÇÜĞÜN dediği gibi: Orhan pamuk, Pamuktur. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Savcının görevi "suç isnat etmek" mi, yoksa "suç ispat etmek" mi olmalı? | sibelniko | Hukuk Sohbetleri | 21 | 30-09-2013 08:43 |
Stj. Av. ne "ofisboy"dur, ne de adliyedeki caycinin "ciragi..." | metin karadag | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 26 | 28-07-2007 20:47 |
FSEK anlamında"eser"; "Mezdeke"oryantal grup adı ve oluşturdukları karakter eser mi? | Aslı | Hukuk Soruları Arşivi | 6 | 27-12-2006 01:32 |
THS Sanal Konferansı: "ABD'de Hukuk Yüksek Lisans Eğitimi" [20.Aralık.2006 21.00] | Admin | Site Haberleri | 7 | 20-12-2006 20:57 |
Gelin, Şu "ilk Adımı" Atalım Artık;"stajyer Avukatların Sosyal Güvenlik Sorunları&quo | metin karadag | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 0 | 05-03-2003 15:18 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |