|
Hasta Hakları Hukuki Destek Merkezi (HASDEM) Hasta Hakları Hukuki Destek Merkezi (HASDEM), THS Hasta Hakları Çalışma Grubu projesidir. Bu foruma siteye üye olmadan soru gönderilebilir ancak forum sadece hasta haklarına ilişkin konulara açık olup, diğer hukuki soru ve sorunlar alanda yayınlanmaz. [HASDEM Portalı] |
08-11-2011, 01:22 | #1 |
|
kalp krizi geçiren anneme niçin müdahale edilmedi
annem diyabeti hastasıydı kalp rahatsızlıgından dolayı ilac kullanmaktaydı şiddetli sırta vuran gögüs agrısı ve migde yanmasından dolayı sabaha karşı 02 civarlarında hastaneye acil servise kendi imkanlarımızla getirildi hastaneye yürüyerek girmiş şekeri ölçülmüş tansiyonuna bakılmış birde iğne yapılmış teyze sen geç müşade odasında yat biraz sonra biz tekrar bakarız denmiş annemi aradan 10dk gecmeden kaybettik bunu farkedende temizlik icin gelen yerleri paspaslayan temizlik elamanı bu durumda biz ne yapabiliriz bir yol gösterin
|
08-11-2011, 13:02 | #2 |
|
Başınız sağolsun,
Annenizin acil serviste gereken ilginin gösterilmediği veya müdahale eksikliğinden kaynaklanan nedenden vefat ettiğini düşünüyor iseniz bir avukata başvurarak kanuni haklarınızı aramanız yerinde olur. Eczacı olarak annenizin daha önceden ve hastahane acilinde kullanılan ilaçların neler olduğunu yazabilirseniz bir ölçüde yardımcı olmaya çalışırım. Saygılarımla. Ecz.Mesut ÇETİN |
08-11-2011, 16:54 | #3 |
|
kalp krizi geçiren anneye müdahale konusuna cevap
öncelikle başınız sağolsun.
Verdiğiniz bilgiler çok yetersiz. 1-Annenizi acil serviste dr muayene etti mi yoksa hemşireler bakıp müşahadeye alıp dr.'a haber vermeye mi gittiler? 2-Annenizin kalp problemi var mıydı önceden ve muayeneyi yapan hekime söylendi mi? Muhtemelen diyabeti olduğu söylendi ki şekerine bakmışlar demişsiniz. 3- Bir hemşire kökenli hukukçu olarak; annenizin yakınmaları kalple ilgili bir problemi çağrıştırıyor(şiddetli sırta vuran gögüs agrısı ve migde yanması). Acil servis dr. ları bu konuda tetkik yapmış olmalılar, en azında bi EKG çekilmiş ve kalp krizi tanısını ayırmak için enzimlerine bakılmış olması lazım. Ayrıca çok kısa sürede kaybedilmiş hasta. Gerekli titizlik gösterilmiş olsaydı dahi bu kısa sürede kurtarılması söz konusu olmayabilirdi(Adli Tıp Kurumu bazı kararlarında bu şekilde karar vermiş) 4- Öncelikle hastanedeki kayıtların tamamını alıp bir sağlık hukukçusu ile görüşmenizi tavsiye ederim. tekrar başınız sağolsun Av.Nesrin Özkaya |
08-11-2011, 21:28 | #4 |
|
Başınız sağolsun üzüldüm anneniz en nihayetinde fakat tamamen iyi niyetimle düşüneceğim bu olayı her iki taraftan da ve şunu belirteceğim hukuksal süreci başlatın yada başlatmayın..
İnsanlar bazen ölürler. Gerçekten ölürler. Öldürülmezler çoğu zaman. Saygılarımla.. Tekrar başınız sağolsun Dr. Tayfun Bektaş |
08-11-2011, 23:13 | #5 |
|
Sn.Katılımcı
Annenizin tıbbi bakım ve teşhisinde ihmal veya özensizlik olup olmadığı konusunda görüş oluşturmak için yapılacak ilk iş hasta dosyasının onaylıve tüm evrak ve bilgileri içerir bir örneğinin ilgili kurumdan alınmasıdır. Bu dosya ile birlikte bir uzmana başvurabilir ve kusur durumu konusunda görüş alabilirsiniz. Görüş için üniversitelerin Adli Tıp Anabilim Dalına da başvurabilir ve ilgili uzmanın da katılımı ile bilirkişi raporu talep edebilirsiniz. Rapor sonucuna göre hukuki süreç hakkında karar vermeniz ve gerekiyorsa bir avukattan destek almanız uygun olacaktır. |
11-11-2011, 16:30 | #6 |
|
Yetersiz Tıbbi Bilgi
Öncelikle başınız sağ olsun;
Ölüm kadar doğal bir olay yok. Hastanede olunca ölüm önlenecek diye bir şey yok. Hastaneye ilk başvurduğunuzda doktor hastanızı muayene edip EKG çekildi mi? EKG çekilip sonucunda kalp krizi lehine bulgular vardı da doktor arkadaşlar bunu algılayamadı ise tıbbi yetersizlikten bahsedilebilir. Buna karşın çekilen EKG normal saptanmış ise tıbbi hatadan bahsedemeyiz. Birde normal EKG'ye rağmen doktor arkadaşlar yinede kalp krizi ile ilgili kan tetkikleri istemişler ise kesinlikle tıbbi bir hatadan, ihmalden bahsedilemez. İstenen kalp krizi ile ilgili kan sonuçlarının çıkması dünyanın hiçbir yerinde 10 dakikada mümkün değildir. Bahsettiğiniz şikayetlerle hastaneye başvurmuş olmanıza rağmen EKG çekilmemesi ise ihmal diye nitelendirilebilir. İhmal ile tıbbi yetersizlik farkı burada kendini göstermekte. İhmal her meslekte kişinin kendisi ile ilgili bir durum. Tıbbi yetersizlik ise eğitim alınan kurumun yetersiz eğitim vermesi (tıp eğitiminin kanayan yarası) ve doktorun yetersizliğini kendisinin çalışıp gidermemesi ile ilgili iki yönlü bir durumdur. Hastanızın acilde çekilen EKG'si ve varsa bilgisayar kayıtlarında ilk istenen tetkiklerin ne olduğunu öğrenmeniz gerekiyor ki size yardımcı olalım. Kan tetkiklerinin sonucunun ne olduğunun bence hiç bir önemi yok, sonuçta anneniz bu tetkikler doktorun eline ulaşmadan vefaat etmiş. Sonuç olarak verdiğiniz bilgiler yetersiz, bir doktorun böyle bir hastayı muayene edip EKG çekilmesini istermesi ve kalp krizi ile ilgili tetkikler istemesi 1dakika ve EKG sonucunda 20saniye bakması tıbben yeterli ilgi ve alaka olarak kabul edilir. Bu süre doktorun yaptıklarını hastalar ve yakınları anlayamayabilir. İlgi ve alaka hastanın başında hiçbir tıbbi işlem ve düşünce olmadan uzun süre beklemek değildir. Sonuçta acilde hızlı hareket eden ve hızla doğru tetkik ve tedavi vermek gerekir. |
11-11-2011, 23:46 | #7 |
|
tıbbi müdahele ile vefat vakası arasında uygun illiyet bağı olduğu olgusu Savcılıkça yaptırılacak Adli Tıp incelemesi sonrası hazırlanacak ölüm raporu ile ispatlanırsa(hastanenin tanzim edeceği ölüm raporu güvenilir olamayabilir) ilgili hekim cezalandırılacak ve çalıştığı hastane özel ise hastane tüzel kişiliği ile birlikte; hekimin çalıştığı hastane, eğer devlet hastanesi ise sağlık bakanlığı aleyhine manevi tazminat davası açabileceksiniz ;ancak siz mutlaka başta cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunun ve aynı anda manevi tazminat davası ikame edin.Aynı zamanda başınız sağolsun.
|
13-11-2011, 22:45 | #8 |
|
Sayın Konuk,
Başınız sağ olsun. Değerli yorumlara tek tek katıldığımı ifade etmek isterim. Gerçekten tıbbi standartlar konusunda biraz farklı bakış açılarıyla da olsa son derece doğru tespit ve öneriler. Bana söyleyecek çok da bir şey kalmamış. Ancak anlatmış olduğunuz olayda benim dikkati çekmek istediğim başka bir husus var. Yataklı tedavi kurumlarındaki müşahedenin (gözlem) amacı kabaca hastanın tanı ve/veya tedavi nedeniyle kontrol ve takip altında tutulmasıdır. Müşahede esnasında tıbbi tanı ve tedavi girişimlerinin hasta üzerindeki etkileri izlenmeli, istenmeyen durumların oluşması halinde gerekli kayıtların tutularak hekime bildirilmesi ve gerekli önlemleri alınması gerekir. Bu süreç tıbbi müdahalenin bir parçasıdır ve sağlık mesleği mensubu denetiminde gerçekleşmelidir. Temizlik personelinin bu durumu tespit etmiş olması kabul edilemez. Bu durumda müşahededeki hasta ile ilgili gerekli takip ve tespitlerin yapılmamış olması ihmal ve özen eksikliğidir. Müşahede ile sorumlu/görevli bir sağlık mesleği mensubunun bulunmaması kanaatimce bir kusurdur. Eğer vardıysa ve o an için makul bir sebep dışında görev yerinde değilse kişisel kusur, yok böyle bir kimse hiç görevlendirilmemiş idi ise hizmet kusuru oluşacağını düşünüyorum. Burada anlatılanlar daha çok genel bilgilendirme ve tavsiye niteliğinde olup sağlık hukuku alanında çalışan bir hukukçudan profesyonel destek almanız sizin lehinizedir. Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Forum konuları niçin dağılmamalı, konunun konuyu açmasına niçin müdahale ediliyor | oguzhand0 | Site Hakkında Yazışmalar | 14 | 30-10-2010 10:38 |
kalp krizi geçiren kişinin ailenizin güvencesi ve kredi güvence planı poliçesi vardır | angel82 | Meslektaşların Soruları | 1 | 21-05-2009 20:32 |
Epikriz krizi... | ilksan | Hasta Hakları Çalışma Grubu | 3 | 20-06-2008 08:51 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |