|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
06-02-2007, 13:22 | #1 |
|
Hizmet Kusuru Mu Kişisel Kusur Mu
Merhaba,
sorum şu, umarım yardımcı olursunuz, Kamu tüzelkişisine karşı özel hukuktan doğan borcundan dolayı( özel hukuk sözleşmesi var) icra takibi başlattık. Bunun uzerine kamu tüzelkişisi borca itiraz etti gerekce de soyle, Sozleşmeyi genel müdürleri imzalamış ancak diyorlar ki bu sozleşme gecersiz cunku Basbakanlık tasarruf tedbirleri genelgesi md 10'a gore ilgili bakanın onayı ile gecerli oluyor. Bu durumda 1. Dusunduk ki itirazın iptali davasında MK2'ye hakkın kötüye kullanılmasına dayanabilir miyiz. zira muvekkil sozlemedeki yukumlulugunu yerine getirmis yani sekle aykırılığın ileri surülmesi iyi niyetle bağdaşmiyor. 2. Burada hizmet kusuru mu var yoksa kişisel kusur mu ( zira genel müdür sözleşmeyi bakan onayına sunmak zorunda) hizmet kusuru var dersek idari yargı gorevli oluyor , o halde itirazın iptali davası acamaz mıyız?, eğer buna kişisel kusur dersek bu durum da da ilgili idareyi hasım gösteremeyiz( cunku kamu gorevlisine karşı adli yargıda tazminat davası açılması gerekecek) sanırım???? son olarak genel müdür( yani sözleşmeyi imzalayan emekli olmuş), bizim düşüncemiz itirazın iptali davası açmak ve hizmet kusuruna dayanmak, bu durumda hukuk mahkemesi görevsizlik sonucu idari yargıya gönderecektir sanırım( işi uzatacagız belki ama en azından emin olacağız) fikirlerini paylaşan herkese sonsuz teşekkürler saygılarımla Talay |
06-02-2007, 19:52 | #2 |
|
imza yetkisi o kurumda çalışıyor olmanın sağladığı bir yetki ve yetkiyi yanlış kullanan personel hizmetin yerine getirilmesinde kusurludur.
|
04-07-2007, 00:17 | #3 |
|
peki sınav kağıtlarını saklama yükmülülğü olan öğretim görevlisinin bu kağıtları saklamaması hizmet kusurumu kişisel kusurmu?
|
26-07-2007, 13:10 | #4 |
|
Attorneytalay Meslektaşımızın konusu ile yakın ilgili iki örnek karar : (Gecikmiş te olsa umarım işinize yarar )
" ... Davacı şirketin,genel müdürün tek başına yetkili olduğu konusunda sözleşmenin diğer tarafında kanaat uyandırdıktan ve karşı tarafın edimini kabul ettikten sonra,bilahare aynı kişinin birden çok dilekçe ile vaki feragatinin şirketi bağlamayacağı yolundaki savunması çelişkili davranış olup,dürüstlük ve ticari işlerdeki güven ve istikrar kuralı ile bağdaşmaz. TTK m 20 BK m 32,37 MK m 2 ... Genel müdür GK tek başına şirketi temsilen sözleşmeyi imzalamış,bu sözleşmeden sonra bütün işlemleri aynı kişi kendi imzası ile yürütmüş ve bu yöne hiçbir itiraz vaki olmamıştır.Bütün bu eylemli durum karşısında davacı şirketin,adı geçen genel müdürün tek başına temsile yetkili olduğu konusunda sözleşmenin diğer tarafında kanaat uyandırdıktan sonra bu eylemli duruma aykırı olarak daha sonra aynı kişinin tek başına imzaya yetkili olmadığından bahisle feragat dilekçelerindeki imzasına itiraz etmeleri ve yetkisiz olduğunu,şirketi bağlamayacağı yolundaki savunmaları çelişkili davranış olup MK 2. maddesindeki dürüstlük ve ticari işlerdeki güven ve istikrar kuralı ile bağdaşmaz. 15 HD 5.4.1994 1994/409-2051 -------------------------------------------------- " ... Sözleşmenin taraflarından biri,o sözleşmenin yerine getirileceği konusunda o güne kadar süregelen davranışları ile karşı tarafa tam bir güvence vermiş ve karşı taraf ta sözleşmenin yerine getirileceği inancına iyiniyetle bağlanarak kendine düşen edimleri yerine getirmiş ise,artık sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmesi hakkın kötüye kullanılması niteliğini taşır. ... Yüksek HGK nun 6.6.1979 T ve 1978-14-190 E 1979/799 K sayılı ilamında açıklandığı üzere,bir sözleşmenin taraflarından birisi o sözleşmenin ifa olunacağı konusunda o güne kadar süre gelen davranışları ile karşı tarafa tam bir güvence vermiş ve karşı taraf ta edimini yerine getirmiş ise,artık sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmesi hakkın kötüye kullanılması niteliğini taşır ve bu savunma yasal himayeden yoksun kalır. Bu olayda da davalının sözleşmenin geçersizlik nedenini savunması hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir. Bu durum karşısında davalı sözleşmenin geçersizliğini ileri sürerek akdin icrasından kaçınamaz. 14 HD 25.11.1980 T 3905-5629 --------------------------------------------------- |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hizmet Satın Almak - Hizmet Satmak | Av. Hulusi Metin | Meslektaşların Soruları | 6 | 03-08-2012 13:31 |
Haksiz Fİİlde Kusuru İspat Kİmdedİr? | Seher | Meslektaşların Soruları | 4 | 05-11-2006 00:15 |
ÖlÜmlÜ Kazada SÜrÜcÜnÜn Kusuru | mslmklvz | Meslektaşların Soruları | 7 | 10-07-2006 16:28 |
Deniz hukuku : taşıyanın sorumluluğu altında teknik kusur ile ticari kusur | curto | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 18-04-2006 23:51 |
Trafik Kazası Kusur Oranı | demir | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 01-03-2002 23:26 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |