Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Çalıştığı işyerinden telefonuna kontör yükleyip bedelini ödemeyi unutan işçi haklı fesih

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-08-2011, 09:52   #1
mete25

 
Varsayılan Çalıştığı işyerinden telefonuna kontör yükleyip bedelini ödemeyi unutan işçi haklı fesih

Değerli arkadaşlar bir konuda uzun süre araştırma yapmama rağmen bir sonuca ulaşamadım.Yardımcı olacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
Bir markette çalışan işçi,çalıştığı markette kontör satışıda yapıldığı için kendi telefonuna sürekli çalıştığı yerden yükleme yapıp bedelini ödüyor.Yaklaşık 4 yıldır bu işyerinde çalışan işçi kendi telefonuna yüklediği 10,00 TL'lik kontörün fişini kesmeyi ve bedelini ödemeyi unutuyor.İşveren tarafından yapılan kontrolde bu durum tespit ediliyor ve işçinin sözlşemesi 25/II-e maddesine göre doğruluk ve bağlılığa uymadığı gerekçesi ile tazminatsız olarak fesh ediliyor.Fesh edilirken kendisinin istifa etmesi yoksa başka yerde işe girerken kendisine refarans olunmayacağı söyleniyor.İşçi bunu kabul etmiyor ve sözleşmesi fesh ediliyor.Yapılan kontör yüklemeleri ve kesiln fiş dökümleri alındığında eksiklik çok rahatça tespit edilebiliyor.İşçide bu durumu bildiği gibi bilerek bu hareketi yapmasıda mümkün değil.
İş mahkemsinde kıdem tazminatı için dava açmak istiyoruz ancak olaya uyan yargıtay kararı bulamadım.İşçinin olayda kastı olmadığı için mağdur olmaması gerektiğini düşünüyorum.Yorumlarınızla ve ekleyeceğiniz yargıtay kararları ile yardımcı olursanız çok memnun olurum.Şimdiden teşekkürler.
Old 04-08-2011, 10:40   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım;

Alıntı:
Yazan mete25
...Yapılan kontör yüklemeleri ve kesiln fiş dökümleri alındığında eksiklik çok rahatça tespit edilebiliyor.İşçide bu durumu bildiği gibi bilerek bu hareketi yapmasıda mümkün değil...
şeklindeki ifadeniz, bence olayın kilit noktasını oluşturuyor. İşveren tarafından rahatlıkla anlaşılabilecek ve suç niteliğindeki bir işlemi, 4 yıl gibi istikrarlı olarak nitelendirilebilecek bir süredir işyerinde çalışmakta olan bir işçinin, kıdem tazminatını yakma ve hakkında suç duyurusunda bulunulabilme ihtimallerine rağmen yapmış olmasının, hayatın olağan akışına uygun olarak nitelendirilemeyeceği kanaatindeyim.

Saygılarımla..
Old 04-08-2011, 11:53   #3
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mete25
Bir markette çalışan işçi,çalıştığı markette kontör satışıda yapıldığı için kendi telefonuna sürekli çalıştığı yerden yükleme yapıp bedelini ödüyor.Yaklaşık 4 yıldır bu işyerinde çalışan işçi kendi telefonuna yüklediği 10,00 TL'lik kontörün fişini kesmeyi ve bedelini ödemeyi unutuyor.İşveren tarafından yapılan kontrolde bu durum tespit ediliyor ve işçinin sözlşemesi 25/II-e maddesine göre doğruluk ve bağlılığa uymadığı gerekçesi ile tazminatsız olarak fesh ediliyor.Fesh edilirken kendisinin istifa etmesi yoksa başka yerde işe girerken kendisine refarans olunmayacağı söyleniyor.İşçi bunu kabul etmiyor ve sözleşmesi fesh ediliyor.Yapılan kontör yüklemeleri ve kesiln fiş dökümleri alındığında eksiklik çok rahatça tespit edilebiliyor.İşçide bu durumu bildiği gibi bilerek bu hareketi yapmasıda mümkün değil.

Her iki yönlü olarak da bir karara varmadan bazı soruların çözüme kavuşması gerekir diye düşünüyorum:

1-Öncelikle bu suç ile ilgili olarak işveren tarafından hırsızlık ve/veya hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçlaması nedeniyle bir şikayet yapılmış mıdır? Zira ortada bir soruşturma ve/veya kovuşturma bulunması halinde "her ne kadar" ceza hakimi tarafından verilecek bazı nitelikli kararlar hukuk, hakimini bağlamayacaksa da, bu soruşturma ve/veya kovuşturmanın bekletici mesele yapılması gerekliliği Yargıtay'ın yerleşik içtihatları gereğidir.

2-İşçi suçlamayı kabul etmiş midir? Her ne kadar eksik olduğu tespit edilebilecek olsa da, kim tarafından bu yönde bir işlem yapıldığı kayıtlar ile tespit edilememektedir. Bu durumda işçinin kabulünün olup olmadığı ya da bu eylemin işçiniz tarafından yapıldığını ispat edip edemeyeceği önem kazanacaktır.

3-İşçi markette çalışmaktadır ancak görev yeri kontör satışının yapıldığı yer midir? Yani kasap reyonunda çalışan işçinin, kasiyerin veya stantında duran sorumlunun bulunduğu yerden onayları ile mi aldığı yoksa, kimsenin bilgisi olmadan mı aldığı da önem taşımaktadır.

4-Sorunuzda bu işlemin "sürekli" olarak yapıldığını beyan etmişsiniz. Bu işlemin tek sefer olarak yapıldığı ve tespit edildiği kabul edilse idi, kesin olarak işveren feshinin 25/II-e kapsamında haklı olacağı söylenebilirdi. Ancak süreklilik fiilini işverenin önceden de biliyor olduğunu ispat etmeniz halinde, her ne kadar eylem başlı başına fesih için gerekçe olabilecekse de, işverenin süregelen açık veya zımni gözyummasının, bu sefer tepki vermesini hakkın kötüye kullanılması olarak kabul ettirecek ve feshi haksız yapacaktır.
Old 04-08-2011, 12:17   #4
mete25

 
Varsayılan

İbrahim bey cevabınız için teşekkür ederim.Sorularınıza gelince 1-İşçi hakkında bu güne kadar suç duyurusunda bulunulmamış2-İşçi kontör yükleyip yüklemediğini ve ücretini ödeyip ödemediğini hatırlamadığını böyle bir hatası varsa özür dilediğini ve birdaha olmayacağını söylemiş.3-Kontör yüklemek işçinin görev ve yetkisinde 4-Sürekliden kastım kendi telefonuna kontör alırken kendi çalıştığı market kazansın diye dışardan kontör satın almak yerine çalıştığı marketten satın alıyor ve fişini keserek parasını ödüyor.Ancak 10,00 TL'lik kontörün fişi kesilip parası ödenmemiş.

Alıntı:
Yazan Av. İbrahim YİĞİT
Her iki yönlü olarak da bir karara varmadan bazı soruların çözüme kavuşması gerekir diye düşünüyorum:

1-Öncelikle bu suç ile ilgili olarak işveren tarafından hırsızlık ve/veya hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçlaması nedeniyle bir şikayet yapılmış mıdır? Zira ortada bir soruşturma ve/veya kovuşturma bulunması halinde "her ne kadar" ceza hakimi tarafından verilecek bazı nitelikli kararlar hukuk, hakimini bağlamayacaksa da, bu soruşturma ve/veya kovuşturmanın bekletici mesele yapılması gerekliliği Yargıtay'ın yerleşik içtihatları gereğidir.

2-İşçi suçlamayı kabul etmiş midir? Her ne kadar eksik olduğu tespit edilebilecek olsa da, kim tarafından bu yönde bir işlem yapıldığı kayıtlar ile tespit edilememektedir. Bu durumda işçinin kabulünün olup olmadığı ya da bu eylemin işçiniz tarafından yapıldığını ispat edip edemeyeceği önem kazanacaktır.

3-İşçi markette çalışmaktadır ancak görev yeri kontör satışının yapıldığı yer midir? Yani kasap reyonunda çalışan işçinin, kasiyerin veya stantında duran sorumlunun bulunduğu yerden onayları ile mi aldığı yoksa, kimsenin bilgisi olmadan mı aldığı da önem taşımaktadır.

4-Sorunuzda bu işlemin "sürekli" olarak yapıldığını beyan etmişsiniz. Bu işlemin tek sefer olarak yapıldığı ve tespit edildiği kabul edilse idi, kesin olarak işveren feshinin 25/II-e kapsamında haklı olacağı söylenebilirdi. Ancak süreklilik fiilini işverenin önceden de biliyor olduğunu ispat etmeniz halinde, her ne kadar eylem başlı başına fesih için gerekçe olabilecekse de, işverenin süregelen açık veya zımni gözyummasının, bu sefer tepki vermesini hakkın kötüye kullanılması olarak kabul ettirecek ve feshi haksız yapacaktır.
Old 04-08-2011, 13:32   #5
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mete25
.....Sürekliden kastım kendi telefonuna kontör alırken kendi çalıştığı market kazansın diye dışardan kontör satın almak yerine çalıştığı marketten satın alıyor ve fişini keserek parasını ödüyor.Ancak 10,00 TL'lik kontörün fişi kesilip parası ödenmemiş.

Korkarım ben sayın Ekici kadar iyimser olamayacağım

Elbette somut olayın özelliklerine göre karar verilecekse de, 4 yıl gibi bir süre çalışmış olması veya olayın işveren tarafından farkedilebilecek nitelikte olmasının, iş akdinin 25/II-e maddesinde belirtilen "doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış" sebebi ile feshe engel olmayacağını, giderek maddede sayılanların sınırlı sayıda olmayıp sebeplerin çoğaltılabileceğini, bir defa da olsa işlenmiş fiilin bu maddeyi ihlal edeceğini, zararın 10,00-TL olmasının (ağır veya hafif) feshin haklılığını etkilemeyeceğini, önemli olanın "kasıt" olduğunu düşündüğümü belirtmek isterim. Kolay gelsin.
Old 04-08-2011, 13:50   #6
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mete25
1-İşçi hakkında bu güne kadar suç duyurusunda bulunulmamış2-İşçi kontör yükleyip yüklemediğini ve ücretini ödeyip ödemediğini hatırlamadığını böyle bir hatası varsa özür dilediğini ve birdaha olmayacağını söylemiş.3-Kontör yüklemek işçinin görev ve yetkisinde 4-Sürekliden kastım kendi telefonuna kontör alırken kendi çalıştığı market kazansın diye dışardan kontör satın almak yerine çalıştığı marketten satın alıyor ve fişini keserek parasını ödüyor.Ancak 10,00 TL'lik kontörün fişi kesilip parası ödenmemiş.
Alıntı:
Yazan Av. İbrahim YİĞİT
Korkarım ben sayın Ekici kadar iyimser olamayacağım
Elbette somut olayın özelliklerine göre karar verilecekse de, 4 yıl gibi bir süre çalışmış olması veya olayın işveren tarafından farkedilebilecek nitelikte olmasının, iş akdinin 25/II-e maddesinde belirtilen "doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış" sebebi ile feshe engel olmayacağını...düşündüğümü belirtmek isterim.
İşverenin rahatlıkla anlayabileceği bir durumun açığa çıkma ihtimalinin varlığının İş Kanunu 25/II-e'ye göre işveren yönünden haklı nedenle feshe engel olacağı şeklindeki kanaatim devam ediyor.
Old 04-08-2011, 14:16   #7
Adli Tip

 
Varsayılan

Ben de sayın Av. İbrahim YİĞİT gibi düşünüyorum. Ama yine de yerinizde olsam, davayı kaybetme ihtimalinin olduğunu müvekkile belirterek, lkabul etmesi halinde davayı açardım. Neticede hakimin vicdanına göre karar verilecektir. Ki hakimin de Sayın Av.Engin EKİCİ gibi düşünmesi düşük bir olasılık değil.

Saygılar,
Old 04-08-2011, 14:51   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mete25
Yapılan kontör yüklemeleri ve kesiln fiş dökümleri alındığında eksiklik çok rahatça tespit edilebiliyor.

Bu durumu bir de tersten düşünürseniz, "işverenin rahatlıkla görebileceği eksikliği, işçinin görememesi, "unutmuşum" demesi de hayatın olağan akışı çerçevesinde mümkün olamaz" denilebilir.
Old 04-08-2011, 15:15   #9
mete25

 
Varsayılan Teşekkür

Vakit ayırıp yorum yapan arkadaşlara ayrı ayrı teşekkür ederim.Bencede denemeye değer.Olayda işçinin kastı yoksa ve zaman zaman başka işçiler tarafındanda bu hata yapılabiliyorsa haklı fesih gerekçesi olmayacağı kanaatindeyim.Haklı fesih gerekçesi olursa taksirle verilen hertürlü zarar işten çıkarmayı gerektirir.

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Bu durumu bir de tersten düşünürseniz, "işverenin rahatlıkla görebileceği eksikliği, işçinin görememesi, "unutmuşum" demesi de hayatın olağan akışı çerçevesinde mümkün olamaz" denilebilir.
Old 04-08-2011, 16:29   #10
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mete25
Vakit ayırıp yorum yapan arkadaşlara ayrı ayrı teşekkür ederim.Bencede denemeye değer.Olayda işçinin kastı yoksa ve zaman zaman başka işçiler tarafındanda bu hata yapılabiliyorsa haklı fesih gerekçesi olmayacağı kanaatindeyim.Haklı fesih gerekçesi olursa taksirle verilen hertürlü zarar işten çıkarmayı gerektirir.
Davanızın sonucunu burada paylaşırsanız memnun oluruz.
Old 04-08-2011, 23:05   #11
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

T. C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu 2008/9-640 E.N , 2008/630 K.N.
İlgili Kavramlar
İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI
İŞ AKDİNİN FESHİ
İŞÇİLİK ALACAKLARI
İçtihat Metni
Taraflar arasındaki “İşçilik Alacakları” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa 4. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 29.11.2006 gün ve 2005/28-2006/755 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 24.10.2007 gün ve 5440-31458 sayılı ilamı ile;
(...Davacının davalıya ait yemekhane işyerinde çalışırken yedi kutu meyve suyu, beş ekmek, bir poşet yoğurdu işyerinin izni olmadan işyerinden çıkarırken yakalandığı, bu sebeple hizmet akdinin işveren tarafından feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacının bu eylemi doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmadığından işverenin feshinin haklı fesih olarak kabul edilmesi gerekir. Başka dosyanın davacısının amirlerinin izni ile ekmek alan işçisiyle ilgili karar bu dosyaya emsal olamayacağından ihbar ve kıdem tazminatının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, iş hukukundan kaynaklanan ihbar ve kıdem tazminatına ilişkindir.
Mahkemece, davacı işçi tarafından evine götürülen yiyeceklerin hepsinin toplam değerinin çok az olduğu, olay nedeni ile herhangi bir uyarı yapılmadan ve disiplin cezası verilmeden, yapılan eylemle orantılı olmayan şekilde iş akdinin feshedildiği, bu nedenle feshin haksız olduğu anlaşıldığından, davacı lehine kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Özel Dairece; yukarıda açıklanan nedenlerle karar bozulmuş, mahkemece direnilmiştir.
Uyuşmazlık, iş akdinin feshinin haklı nedenlere dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
İş akti karşılıklı edimler yükleyen bir sözleşme olup, işçinin sadakat borcu, işi bizzat görme, işi özenle görme ve itaat borcu gibi yükümlülükleri, bunun karşısında işverenin de; ücret ödeme, işçiyi gözetme, yardımda bulunma ve araç gereç temin etme borcu gibi yükümlülükleri bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı işçi 6.4.2000 tarihinde yemekhane sorumlusu olarak davalı işyerinde çalışmaya başladığı, tanık beyanlarına göre eski personel müdürlerinden itibaren gelen tüm müdürlerin artan yemeklerin döküleceğine ihtiyacı olanların evlerine götürmelerine izin verdikleri, davacı dışında başka işçilerin de zaman zaman artan yiyeceklerden evlerine götürdükleri, davacının da bu izin ve muvafakata dayalı olarak yemekhaneden artan yiyecek maddelerini evine götürdüğü, buna karşılık işverenin olaya konu gıda maddelerinin götürülmesi nedeniyle iş akdinin 25.6.2004 tarihinde feshedildiği anlaşılmaktadır.
Tutanakla davacının evine götürdüğü tespit edilen yiyecekler; 5 adet ekmek, 7 adet küçük meyve suyu ve 1 poşet yoğurttan ibarettir.
Dava konusu işyerinde, işçilere yemeklerin eksiksiz olarak verildiği, bekçilerin yemeklerinin ayrıldığı ve nöbet bitiminde onlara verildiği ancak, herkes yemeklerini yedikten sonra bazı yiyecek maddelerinin artabildiği, bu gibi arta kalan yiyecek maddelerinin ihtiyacı olan işçiler tarafından daha önceden verilen izine dayalı olarak evlerine götürüldüğü anlaşılmaktadır.
Öte yandan, aynı işyerinde personel müdürü olarak çalışan tanık Z..... İ........’nun da iş akti, arta kalan 2 adet ekmeği evine götürdüğü gerekçesi ile davacı işçi ile aynı gün feshedilmiş, bu işçi tarafından açılan dava sonunda Yargıtay incelemesinden de geçen Bursa 5.İş Mahkemesince 28.2.2006 gün ve 2005/58-37 sayılı kararında; “…Genel Müdürlük yapan bir bayanın izin verdiğinin söylenmesi nedeniyle yemekhaneden artan yemek ve ekmeklerin uzunca bir süredir davacı ve bir çalışan tarafından götürüldüğü, alınıp götürülmemesi halinde bunların döküleceğinin beyan edildiğinin anlaşılması karşısında, davacının eyleminin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-e maddesine girmediği ve davacının eyleminin güveni kötüye kullanma yada hırsızlık olarak nitelendirilemeyeceği anlaşıldığından davacı işçi lehine ihbar ve kıdem tazminatına hükmedilmesi gerektiği…” gerekçesi ile dava kabul edilmiştir.
Davalı işveren Anayasanın 10.maddesinde de yer alan eşitlik prensibinin bir gereği olarak işçilere eşit davranmakla yükümlüdür. İş hukukunda hakim olan bir diğer prensip ise ölçülülük prensibidir. İşveren yapılan eylemle orantılı bir ceza vermelidir. Yapılan eylemle orantılı olmayan ve ölçüsüz olarak nitelendirilebilecek bir ceza mazur görülemez. Sonuç itibariyle fesihte bir cezadır.(Dr.Mustafa Kılıçoğlu, Doç.Dr.Kemal Şenocak, İş Güvencesi Hukuku, 2006, s:184 vd.)
Hal böyle olunca; somut olayın özelliği itibariyle; işyerinin yemekhanesindeki yemek artıklarının önceki genel müdür ve personel müdürlerinden başlayarak verilen izin ve icazetlerle ihtiyacı olan işçiler tarafından uzun bir zamandan beri eve götürüldüğü, bu durumda davacının eyleminin güveni kötüye kullanma yada hırsızlık olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, dosya kapsamına göre davacı işçiye bu yemek artıklarını evine götürmemesi gerektiği yönünde bir uyarıda bulunulmadığı, daha önceden bu konuda bir disiplin işlemi yapılmadığı, aynı konumda bulunan bir başka çalışan yönünden yapılan feshin haksız olduğunun mahkeme kararı ile saptanmış bulunduğu hususlarının anlaşılmış olmasına göre; mahkemenin davacı işçi lehine ihbar ve kıdem tazminatına hükmedilmesi gerektiği yönündeki direnmesinin doğru olduğu sonucuna varılmıştır.
Ne var ki, hükmedilen ihbar ve kıdem tazminatının miktarına yönelik olarak davalı vekilince ileri sürülen temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi gerekmektedir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, yerel mahkemenin ihbar ve kıdem tazminatı verilmesi gerektiği yönündeki direnme kararı doğru olmakla birlikte, hükmedilen tazminat miktarına yönelik davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 9.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.10.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

--------------------------------------------------

Lehe bir şeyler arıyordum bunu buldum.
Old 05-08-2011, 07:43   #12
gokhanunsal

 
Varsayılan

Uluslararası bir perakende firmasının insan kaynakları yöneticisi olarak size teknik konularda biraz bilgi vermek isterim;

- öncelikle bu çalışanın görev tanımında kasada satış ödeme işlemleri yapmak var mı?
- kendi kasasından alışveriş yapamayacağına dair bir taahhütname, prosedür tebliğ almış mı?
- Kontör digital olarak ( yani sisteme numara girererek mi yapılmış yoksa eski usuül kazı kart şeklinde mi?

1- kasada satış yapma ve ödeme alma yetkisi var ise ( kasiyerse ) çalıştığı süre içerisinde kendi kasasında alışveriş yapması riskli bir işlemdir.
2- Taahhütname varsa disiplin suçudur ve parasını ödemememesi kötü niyet olup fesih nedenidir.
3- kontör dijital yüklendi ise yani numara görünüyor ise belki elinizi biraz sağlamlaştırabilir. Çünkü bu yüklemelerde telefon numarası, kredi kartı numarası gibi bilgiler olmalıdır, işçinin bunları bildiği kaçınılmazdır ve bunu bilmesine rağmen bedelini isteyerek ödemeden işlem yapması hayatın olağan akışına aykırıdır.
Old 05-08-2011, 10:51   #13
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan Artık davayı açmalısınız

Bulduğum bu karardan sonra Sayın mete25'in davayı açmasın gerektiğini, kazanma şansının yüksek olduğunu, Sayın Ekici'den daha iyimser olduğumu düşünüyorum.
Old 05-08-2011, 11:45   #14
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Evran KIRMIZI
Bulduğum bu karardan sonra Sayın mete25'in davayı açmasın gerektiğini, kazanma şansının yüksek olduğunu, Sayın Ekici'den daha iyimser olduğumu düşünüyorum.


Üstad karar size lehe gibi görünse de somut olaydan çok farklı. Kararda izin verme, süregiden bir uygulama ve zayi olacak yiyecek var Somut olay biraz daha farklı ama sayın Tip'in dediği gibi, müvekkilinizi uyararak muvafakatını alıp tazminat talepli dava ikame edilebilir. Kolay gelsin.
Old 05-08-2011, 14:19   #15
yılmazkan

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

E:1997/5377
K:1997/9340
T:15.05.1997

İŞÇİYİ KORUYUCU YORUM TARZI
İŞVERENİN GÜVENİNİ KÖTÜYE KULLANMAK

Hizmet sözleşmesi yürürlükteyken işçinin aleyhine yazılan yazı ve atılan imza, işveren baskısına dayanabileceğinden geçerli sayılamaz. Bu nedenle, işçinin, işverene ait olan ve daha sonra hurdaya ayrılan tankerde dolu iken tamiratı sakıncalı görerek; motorini, işverenin nakliyeciliğini yapan firma görevlisinin oluruyla boş bir tankere yüklemiş olması, işverenin "güvenini kötüye kullanarak hırsızlık yapmak" sayılamayacağından, işveren, sözleşmenin feshinde haklı sayılamaz.

1475 s. İş K. m. 13, 14, 17/II-d

Davacı, ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacının davalıya ait iş yerinde tanker şoförü olarak çalışırken 29.6.1994 tarihinde Ankara'daki Merkez Akaryakıt deposunda akaryakıt sorumlusu Celal ile birlikte Polatlı şantiyesine götürmek için aldıkları 4500 Litre motorini tankerin yolda arıza yapması üzerine işyeri nakliyeciliğini yapan A.... Petrol'un tır parkında bulunan boş bir tankere oranın görevlisi Zeki'nin bilgisi dahilinde boşalttıkları A.... Petrol'un sahibi Mehmet'in hemen olaydan haberdar edildiği, Mehmet'in arkadası olan Koy Hizmetleri İl Müdürü Hikmet'e telefonla aynı gün bilgi verdiği, ertesi günü istihkak icin İl Müdürlüğu'ne gittiğinde mazotun alınmadığını tekrar hatırlattığı ve 1.7.1994 tarihinde durumu yazı ile A.... Petrol Limited Şirketinin bildirmesi sonucunda davacının el yazısı ile tanzim edilen 1.7.1994 tarihlı ya da tutanagında bu olayın değişik bir şekilde gösterilip 5 ton mazotun anlaştıkları fiyatla satıldığının kabul edildiği ceza mahkemesinde ise kasıt yokluğundan davacı ve Celal'in beraat etmiş oldukları dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Hizmet sozleşmesi yürürlukteyken işçinin aleyhine yazılan yazı ve atılan imzanın "işverenin baskısına" dayanabileceğinden geçerli sayılamayacağı yolunda iş hukukunun işciyi koruyucu yorum tarzı da dikkate alındığında davacının isverene ait kullandıgı ve daha sonra arızalar nedenıyle hurdaya ayrılmış tankerdeki arızanın akaryakıt dolu iken tamiri sakıncası nedeniyle motorini işverenin nakliyeciliğini yapan firmanın görevlisinin oluruyla boş bir tankere yüklemiş olması işverenin "güvenini kötüye kullanmak hırsızlık yapmak" olarak nitelendirilemeyeceğinden davanın kabulü gerekirken reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
S o n u ç : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.5.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Yukarıdaki karar doğrudan konunuzla ilgili değilse de işverenin güvenini kötüye kullanmak ve işçiyi koruyucu yorum tarzına atıf yapması ile işinize yarayabilir. Ayrıca Yargıtay 9.HD'nin 30.03.2010 tarih 2008/21791 E.-2010/8787 K., 15.07.2007 tarih 2008/2570 E.-20438 K., 20.06.2001 tarih 2001/7866 E.-10683K. sayılı kararlarını bulup inceleyebilirsiniz işinize yarayabilirler. Bu kararları şuan buraya yükleyemediğim için tarih ve numaralarını verebildim. İyi çalışmalar






Old 08-08-2011, 11:09   #16
mete25

 
Varsayılan

-Kasada satış yapma yetkisi var,Kendi kasasından alış veriş yapamayacağına dair taahhüt yok.Daha öncede defalarca bu kasadan kontör satın almış ve parasını ödemiş.Fesih nedeni sayılan olayda fiş kemeyi unutmuş belki parasıda ödendi bu nedenle kasa fazla verdi bunu hatırlamıyor.ama fiş kesilmemiş.Kontör dijital olarak yüklenmiş.
Alıntı:
Yazan gokhanunsal
Uluslararası bir perakende firmasının insan kaynakları yöneticisi olarak size teknik konularda biraz bilgi vermek isterim;

- öncelikle bu çalışanın görev tanımında kasada satış ödeme işlemleri yapmak var mı?
- kendi kasasından alışveriş yapamayacağına dair bir taahhütname, prosedür tebliğ almış mı?
- Kontör digital olarak ( yani sisteme numara girererek mi yapılmış yoksa eski usuül kazı kart şeklinde mi?

1- kasada satış yapma ve ödeme alma yetkisi var ise ( kasiyerse ) çalıştığı süre içerisinde kendi kasasında alışveriş yapması riskli bir işlemdir.
2- Taahhütname varsa disiplin suçudur ve parasını ödemememesi kötü niyet olup fesih nedenidir.
3- kontör dijital yüklendi ise yani numara görünüyor ise belki elinizi biraz sağlamlaştırabilir. Çünkü bu yüklemelerde telefon numarası, kredi kartı numarası gibi bilgiler olmalıdır, işçinin bunları bildiği kaçınılmazdır ve bunu bilmesine rağmen bedelini isteyerek ödemeden işlem yapması hayatın olağan akışına aykırıdır.
Old 11-08-2011, 07:35   #17
gokhanunsal

 
Varsayılan

o zaman dava açmanızda fayda olacağını düşünüyorum çünkü aşağıdaki hususlar elinizi güçlendirecektir;

1- kendi kasasından satışyapmayacağına dair taahhüt olmadığı için bu alışveriş normal bir alışverişten farklı değildirki bazen normal alışverişlerde de müşteriden eksik para alınabilmektedir.

2- digital kontör uygulamasında kontör yüklenen hat ve sahibi kolayca tespit edilebileceği için bunun hırsızlık niyeti ile yapılması hayatın olağan akışına aykırı.

size kolay gelsin.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
bu durumda çalışan kadın işçi için haklı fesih mümkün mü erdalklnc Meslektaşların Soruları 1 17-01-2011 09:27
Kısa çalışma- işçi açısından haklı fesih- kıdem tazminatı av.aylin Meslektaşların Soruları 2 06-07-2009 08:33
işverenin davranışıyla işçi açısından haklı fesih haline gelen feshi ihbar melis aksu Meslektaşların Soruları 4 21-01-2008 14:51
maaşa zam yapılmaması işçi açısından haklı fesih sebebi midir altiokebru Meslektaşların Soruları 5 03-03-2007 15:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07289910 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.