Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kaydİ Hacİz-fİİlİ Hacİz

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-02-2012, 17:58   #1
Sedat KAÇMAZ

 
Mutsuz Kaydİ Hacİz-fİİlİ Hacİz

Saygıdeğer meslektaşlarım, konum biraz karmaşık o nedenlerle olayı tarihleri de yazarak anlatmak istiyorum. Bir araç üzerine takibin kesinleşmesi ile birlikte 02,12,2009 tarihinde kaydi haciz koyduk. Aradan uzunca bir zaman geçtikten sonra 29,11,2010 tarihinde aracın yerini tespit ettik ve fiilen de haczedip muhafaza altına aldık. Daha sonra borçlu geldi aracın satış bedeli borcu karşılamayacağından dolayı 09,12,2010 tarihinde borçludan ödeme taahhüdü aldık ve aracı yediemin olarak teslim ettik. Kısacası borçlu daha sonra taahhüdü ihlal etti ve biz satış talep ederek satış masraflarını yatırdık. Fakat bu arada başka bir icra dosyasından araç satışa çıkarıldı ve satıldı.
Sorum şu; aracın kaydi haciz tarihinden itibaren bir yıl geçtikten sonra borçludan taahhüt alındığından dolayı kaydi haciz düşmüş müdür ? Yoksa araç kayden haczedildikten sonra bir yıllık süre geçmeden fiilen de haciz uygulandığı için satış isteme süresi fiili haciz tarihinden itibaren 1 yıl olacağından dolayı, kaydi haciz tarihini mi dikkate almak gerekir ? Satış isteme süresinin uzaması kaydi haczi de devam ettirir mi ? Bilmem sorum anlaşıldı mı? Yargıtay kararı olan varsa özellikle sevinirim. Saygılarımla
Old 29-02-2012, 18:14   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Sedat KAÇMAZ
Saygıdeğer meslektaşlarım, konum biraz karmaşık o nedenlerle olayı tarihleri de yazarak anlatmak istiyorum. Bir araç üzerine takibin kesinleşmesi ile birlikte 02,12,2009 tarihinde kaydi haciz koyduk. Aradan uzunca bir zaman geçtikten sonra 29,11,2010 tarihinde aracın yerini tespit ettik ve fiilen de haczedip muhafaza altına aldık. Daha sonra borçlu geldi aracın satış bedeli borcu karşılamayacağından dolayı 09,12,2010 tarihinde borçludan ödeme taahhüdü aldık ve aracı yediemin olarak teslim ettik. Kısacası borçlu daha sonra taahhüdü ihlal etti ve biz satış talep ederek satış masraflarını yatırdık. Fakat bu arada başka bir icra dosyasından araç satışa çıkarıldı ve satıldı.
Sorum şu; aracın kaydi haciz tarihinden itibaren bir yıl geçtikten sonra borçludan taahhüt alındığından dolayı kaydi haciz düşmüş müdür ? Yoksa araç kayden haczedildikten sonra bir yıllık süre geçmeden fiilen de haciz uygulandığı için satış isteme süresi fiili haciz tarihinden itibaren 1 yıl olacağından dolayı, kaydi haciz tarihini mi dikkate almak gerekir ? Satış isteme süresinin uzaması kaydi haczi de devam ettirir mi ? Bilmem sorum anlaşıldı mı? Yargıtay kararı olan varsa özellikle sevinirim. Saygılarımla

Şu linkte karar sunmuşuz.


http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=11644
Old 29-02-2012, 19:02   #3
Av. Öznur Aktürk

 
Varsayılan

Sayın Ergin tarafından verilen linkteki kararın soruyu karşılamadığını düşünüyorum.
Somut olayda kaydi hacziniz düşmüş olup fiili hacziniz devam etmektedir.
Fiili haczinizden evvel konmuş başka hacizler varsa sıra cetvelinde önünüze geçecektir.
Saygılarımla...
Old 29-02-2012, 20:29   #4
Sedat KAÇMAZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Öznur Aktürk
Sayın Ergin tarafından verilen linkteki kararın soruyu karşılamadığını düşünüyorum.
Somut olayda kaydi hacziniz düşmüş olup fiili hacziniz devam etmektedir.
Fiili haczinizden evvel konmuş başka hacizler varsa sıra cetvelinde önünüze geçecektir.
Saygılarımla...
Yanıtınız için teşekkür ederim meslektaşım. Buna ilişkin Yargıtay kararı var mı?
Old 29-02-2012, 20:35   #5
Sedat KAÇMAZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Şu linkte karar sunmuşuz.


http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=11644
Üstadım oradaki Yargıtay kararını inceledim. Ama benim sorunum şu, kaydi hacizden sonra bir sene geçmeden fiili haciz yaptım ve fiili hacizden sonra borçludan taahhüt aldım. Taahhüt ihlal edilince de satış talep edip, satış avansı yatırdım. Ancak araç bir süre sonra başka bir dosyadan satıldı. Kaydi haciz tarihi mi dikkate alınacak fiili haciz tarihi mi ?
Old 01-03-2012, 09:29   #6
Av. Öznur Aktürk

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
Alacaklı vekili olduğum bir dosyada hem bizim hem de ikinci alacaklının araç üzerine koyduğu kaydi hacizler düşmüş fakat her iki alacaklının da fiili hacizleri devam etmekteydi.
Bizim dosyamızdan konulan fiili haciz tarihi önce olduğu için sıra cetvelinde ilk sıra bize verildi.
Diğer alacaklı tarafından yapılan sıra cetveline itiraz neticesinde red kararı verilip, Yargıtayca da onandı.
Sizin somut olayda bakmanız gereken nokta (kaydi haciz tarihinizden itibaren 1 yıl içinde satış talep edip avansı yatırmadığınız için) sizin fiili haczinizden önce konulmuş başka bir kaydi veya fiili haczin olup olmadığıdır.
Hukuken kaydi-fiili haciz ayrımı bulunmamakta olup, kaydi hacizden sonraki 1 yıl içinde fiili haciz yapmanız ve fiili haciz tarihinden itibaren 1 yıl içinde satış istemiş olmanız, kaydi haczinizin devam ettiği anlamına gelmez.
Dolayısıyla sizin açınızdan baz alınması gereken tarih fiili haciz tarihinizdir.
Aşağıda benzer bir kararı alıntılıyorum.
Saygılarımla...

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2008/9-731
Karar: 2008/735
Karar Tarihi: 03.12.2008
 
SIRA CETVEL

İNE İTİRAZ DAVASI - DAVACI TARAFIN HACİZLERİNİN DAVALININ HACZİNDEN ÖNCE OLDUĞU İDDİASI - DAVACI İDDİASININ DOĞRULUĞU ÜZERİNDE DURULACAĞI - SIRA CETVELİNİN HACİZ TARİHLERİ DİKKATE ALINARAK DÜZENLENECEĞİ KURALININ GÖZETİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: Davac





ı vekili bedeli paylaşıma konu araç üzerine davalıdan önce haciz koydurduklarını ve bu haczin, davalı yanca konulan hacizden önce olması nedeniyle sıra cetvelinde öne geçmeleri gerektiğini bildirdiğine göre, mahkemece bu iddianın doğruluğu üzerinde durulmak ve sıra cetvelinin haciz tarihleri dikkate alınarak düzenleneceği kuralı dikkate alınmak suretiyle bir karar verilmesi gerekir.
(2004 S. K. m. 106, 110)
Dava: Taraflar aras

ındaki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 31.01.2007 gün ve 2006/987 E. 2007/129 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 19.04.2007 gün ve 2007/2033 E. 2007/3982 K.sayılı ilamı ile;
(... Dava, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.
Verilen önceki hükmün Dairemizce bozulması üzerine İcra Mahkemesince taraf teşkili sağlanmak suretiyle yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, işçi alacaklısı davacının ilk hacze iştirak şartlarını taşımadığı, davalı şirketin takip dosyasından konulan kaydi haczin, fiili haciz uygulanmadıkça geçerliliğini koruduğu ve 7.4.2005 tarihli haczin öncekinin devamı niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İcra ve İflas Kanununun 106 ve 110'uncu maddelerine göre taşınırlar üzerine konulan haciz, bir yıl içinde satış talep edilmemekle düşer. Trafik siciline kayıtlı araçlar üzerine kayden ve fiilen haciz konulması arasında hukuken bir fark da bulunmamaktadır. Öte yandan hukukumuzda haczin yenilenmesi kavramı mevcut olmayıp, her haciz konulduğu tarih itibariyle yeni bir haciz niteliğindedir.
Açıklanan ilkeler ışığında kaydi haczin fiili haciz uygulanmadıkça geçerliliğini koruduğu ve 07.04.2005 tarihli haczin öncekinin devamı niteliğinde olduğu yönündeki gerekçede isabet görülmemiştir.
Davacı vekili bedeli paylaşıma konu araç üzerine 13.12.2004 tarihinde haciz koydurduklarını ve bu haczin, davalı yanca konulan 07.04.2005 tarihli hacizden önce olması nedeniyle sıra cetvelinde öne geçmeleri gerektiğini bildirdiğine göre, mahkemece bu iddianın doğruluğu üzerinde durulmak ve sıra cetvelinin haciz tarihleri dikkate alınarak düzenleneceği kuralı dikkate alınmak suretiyle bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir...),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Karar: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu





’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Sonuç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K. nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 03.12.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
3.hacİz İhbarnamesİnİn KesİnleŞmesİnİn Ardindan 3.Şahis Hakkinda Hacİz Yapabİlİr Mİyİ Goldan Meslektaşların Soruları 12 14-11-2011 15:05
Bankanin Hacİz MÜzekkeresİne KarŞi Hesaba Hacİz Koymamasi Av.Kübra YILDIZ Meslektaşların Soruları 1 07-07-2011 15:35
Denİzlİ'de Hacİz Av. Tevrat DURAN Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 1 17-01-2010 02:58
EskİŞehİr'de Hacİz alev Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 1 15-03-2008 12:22


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05065393 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.