Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Görevİ İhmal 257/2

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-02-2008, 12:05   #1
beyazbulut

 
Varsayılan Görevİ İhmal 257/2

Ceza Kanununun 257/2 maddesindeki suçtan yargılanan bir sanığın vekiliyim.Kast konusunda bilgiye ihtiyacım var. Özel kastla mı genel kastla mı işlenebilir? Sanık hekim ve kendisine hastanın durumuyla ilgili basit bir şey olarak bilgi verildiğini bu nadenle acil hekimini yönlendirmekle yetindiğini iddia ediyor.Acil hekiminin muayene bulguları yok ve hastanın durumunu destekler hastane kayıtları yok.Ne yönde savunma yapmalı konuyu tartışmak istiyorum.
Old 05-02-2008, 12:21   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
4.Ceza Dairesi

Esas: 2007/1879
Karar: 2007/3436
Karar Tarihi: 16.04.2007

ÖZET: Somut olayda, köy muhtarı olan sanığın, köyde doğan A. E.nin doğumunu yasal süre içinde nüfus müdürlüğüne bildirmemesinden ibaret eylemi sonucunda, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunmadığının kabulüne karşın <...yasayla muhtarlara verilen görevin yapılmaması durumunda eylemin yaptırımsız kalacağı, kamu düzeninin sağlanması açısından 5237 sayılı yasanın 257/2.maddesinin uygulanmasının gerektiği...> biçimindeki yasal olmayan gerekçelerle sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır.


(5237 S. K. m. 257)

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü.

1- Temyiz edenin temyiz davasını geri aldığı,

Anlaşıldığından, 5320 sayılı yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CYY. nın 317.maddesi uyarınca Üst C.Savcısının tebliğnameye uygun olarak temyiz isteğinin REDDİNE,

2- Sanığın temyiz isteğine gelince;

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

a- 5237 sayılı TCY. nın görevde yetkiyi kötüye kullanma suçunu düzenleyen 257/2.maddesinde düzenlenen suçun oluşması için, kamu görevlisinin kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek kişilerin mağduriyetine veya kamu zararına yol açması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlaması gerektiğinin öngörülmesi karşısında,

Somut olayda, köy muhtarı olan sanığın, köyde doğan A. E.nin doğumunu yasal süre içinde nüfus müdürlüğüne bildirmemesinden ibaret eylemi sonucunda, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunmadığının kabulüne karşın <...yasayla muhtarlara verilen görevin yapılmaması durumunda eylemin yaptırımsız kalacağı, kamu düzeninin sağlanması açısından 5237 sayılı yasanın 257/2.maddesinin uygulanmasının gerektiği...> biçimindeki yasal olmayan gerekçelerle sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,

b- Kabule göre de; sanık hakkında 765 sayılı TCY. nın 59.maddesinin uygulanması sırasında para cezasının fazla belirlenmesi,

Yasaya aykırı ve sanık H. K.'nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki ONAMA düşüncesinin reddiyle hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.04.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 05-02-2008, 13:07   #3
beyazbulut

 
Varsayılan

Bu karada kamunun veya kişilerin zarara uğraması koşulunun arandığı vurgulanıyor .Benim bu konuda değil kast konusunda bilgiye ihtiyacım var.
Old 05-02-2008, 13:18   #4
Av.Nilay TOPRAK

 
Varsayılan

MADDE 257 – Bir kamu göreviyle görevlendirilen kişi, bu kamu faaliyetinin yürütülmesi sırasında, görevinin gerekli kıldığı yükümlülüklere uygun hareket etmek zorundadırlar. Öyle ki; kamu faaliyetlerinin gerek eşitlik gerek liyakatlilik açısından adalet ilkelerine uygun yürütüldüğü hususunda toplumda hakim olan güvenin, inancın sarsılmaması gerekir.
Bu yükümlülükle bağdaşmayan davranışlar, belli koşullar altında suç olarak tanımlanmıştır. Görevi kötüye kullanma suçu, bu bakımdan genel, tali ve tamamlayıcı bir suç olarak tanımlanmıştır.
Görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için, gerçekleştirilen fiilin, kamu görevlisinin görevi alanına giren bir hususla ilgili olması gerekir.
Kamu görevinin gereklerine aykırı olan her fiili cezai yaptırım altına almak, suç ve ceza siyasetinin esaslarıyla bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın belli koşulları taşıması halinde, görevi kötüye kullanma suçunun oluşturabileceği kabul edilmiştir. Buna göre, kamu görevinin gereklerine aykırı davranışın, kişilerin mağduriyetini sonuçlamış olması veya kamunun ekonomik bakımdan zararına neden olması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlamış olması halinde, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir.
Görevin gereklerine aykırı davranışın, kişinin mağduriyetine neden olması gerekir. Bu mağduriyet, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararı ifade etmez. Mağduriyet kavramı, zarar kavramından daha geniş bir anlama sahiptir. Örneğin kişi, tabi tutulduğu sınavda başarılı olmasına rağmen, başarısız gösterilmiş olabilir. Bir imar planı uygulamasında, belli bir parsel, sahibine duyulan husumet dolayısıyla, plan tekniğine aykırı olarak, yeşil alan olarak gösterilmiş olabilir. Kişinin, kamusal bir finans kaynağından yararlanması için gerekli şartları taşıdığı halde, yararlanması engellenmiş olabilir. Kişinin, belli bir sınai veya ticari faaliyetle ilgili olarak gerekli izin koşullarını taşıdığı halde, bu faaliyeti engellenmiş olabilir.
Haklı olan işin görülmesinden sonra kişilerden yarar sağlanması da, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur. Çünkü, bu yarar, kamu görevlisi sıfatını taşıması ve işi görmüş olması dolayısıyla kişiye sağlanmaktadır. Bu gibi durumlarda, kişiler hakkının teslim edilmesi konusunda en azından bir kaygıyla hareket etmektedirler. Kamu görevlisine yarar sağlanması görünüşte rızaya dayalı olsa bile; kamusal görevlerin eşitlik ve liyakat esasına göre yürütüldüğü hususunda taşınan kaygı dolayısıyla, burada da bir mağduriyetin varlığını kabul etmek gerekir.
Görevin gereklerine aykırı davranış dolayısıyla, kamu açısından bir zarar meydana gelmiş olabilir. Örneğin orman alanında veya kamu arazisinin işgaliyle yapılan işyeri veya konutlara elektrik, su, gaz, telefon ve yol gibi alt yapı hizmetleri götürülmekle, görevin gereklerine aykırı davranılmış olabilir.
Görevin gereklerine aykırı davranmak suretiyle kişilere haksız bir kazanç sağlanmış olabilir. Örneğin kişi, kamusal bir finans kaynağından yararlanması için gerekli şartları taşımadığı halde, yararlandırılmış olabilir. Kişiye, belli bir sınai veya ticari faaliyetle ilgili olarak gerekli izin koşullarını taşımadığı halde, bu faaliyetin icrasına yönelik olarak izin verilmiş olabilir. Bir imar planı uygulamasında, belli bir parsel üzerinde, plan tekniğine veya imar planına aykırı olarak yapılaşmaya imkan sağlanmış olabilir.
Böylece, İtalyan hukukunun etkisiyle gerek doktrinimizde gerek Yargıtay
ın kimi kararlarında kabul gören sübjektif sınırlama ölçütü terk edilmiştir.
Görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için, görevin gereklerine aykırı davranışın mutlaka icrai davranış olması gerekmemektedir. Görevin gereklerine aykırı davranışın, ihmali bir hareket olması halinde de, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir. Görevi kötüye kullanma suçunun icrai veya ihmali davranışla işlenmesinin sadece ceza miktarı üzerinde bir etkisi olabilecektir.
Bu düzenlemeyle, 765 sayılı Türk Ceza Kanununda yer verilen keyfi muamele, görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal suçları ayırımından vazgeçilmiştir.
Görevin gereklerine aykırı davranış sonucunda, bir insan ölmüş veya yaralanmış olabilir. Bu durumda; kamu görevlisinin görevinin gereği olan belli bir icrai davranışta bulunmak yönündeki yükümlülüğünü yerine getirmemesi dolayısıyla, görevi kötüye kullanma suçunun oluştuğunda kuşku yoktur. Ancak, bu durumda aynı zamanda ihmali davranışla öldürme veya yaralama suçu oluşmaktadır.
Görevi kötüye kullanma suçu, genel, tali ve tamamlayıcı bir suç tipidir. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın başka bir suçu oluşturmadığı hallerde, kamu görevlisini bu suça istinaden cezalandırmak gerekir. Buna karşılık, görevle bağlantılı yükümlülüğün ihmali sonucunda şayet bir kişi ölmüş veya yaralanmış ise, kişi artık görevi kötüye kullanma suçundan dolayı cezalandırılamaz. Bu durumda, ihmali davranışla işlenmiş öldürme veya yaralama suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir.
Maddenin üçüncü fıkrasına göre; kamu görevlisinin, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlaması, bazı hallerde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacaktır. Ancak, bunun için, fiilin icbar suretiyle irtikap suçunu oluşturmaması gerekir. Kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için, kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlaması, rüşvet suçunu oluşturacaktır. Buna karşılık, kamu görevlisinin, görevinin gereklerine uygun davranmak amacıyla kişilerden menfaat temin etmesi durumunda ise, rüşvet suçu değil, kural olarak icbar suretiyle irtikap suçu oluşur. Ancak, somut olayda, kişinin menfaat sağlama yönünde icbar edildiği yönünde somut dayanak noktalarının bulunmaması durumunda, fiil görevi kötüye kullanma olarak değerlendirilerek cezaya hükmedilecektir.

Sinerji mevzuat
Old 05-02-2008, 13:39   #5
beyazbulut

 
Varsayılan

Teşekkür ediyorum.Sanırım tartışılacak birşey yok zarar varsa ihmal, kast farketmiyor yani O zaman zarar konusunda illiyet bağı aramak gerekir diye düşünüyorum.
Old 05-02-2008, 17:01   #6
Av.Kaan

 
Varsayılan

Bu suç bakımından özel kast gerekmemektedir.

"Görevi yapmakta ihmal ve gecikme, hiçbirşeyin yapılmaması veya hareketsiz kalınması değil, görevi düzenleyen mevzuat hükümleri uyarınca kamu görevlisinden istenen belirli bir şeyi yapmamaktır" Ali Parlar-Muzaffer Hatipoğlu Sulh Ceza Davaları adalet Yayınevi 2007 syf 687

İşte ilgili Mevzuat uyarınca yapması gereken bir husus vardı da bunu yapmadı mı bence bakılması gereken husus budur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Felsefenin Adaleti İhmal Etmesi- Öc alma Duygusu- Katharsis Y£LİZ Hukuk Haberleri 2 04-05-2012 03:21
Parmak Koparan İhmal Cezasız Kalmadı. Av.Ateş Hukuk Haberleri 0 14-07-2007 22:44
Yedieminin Muhafaza Görevini İhmal Suçu Tck 289/1 Hk. radikal Meslektaşların Soruları 1 31-01-2007 20:44
Görevi İhmal Mi? ibrahimbey Hukuk Sohbetleri 0 06-04-2004 13:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06087804 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.