Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Zamaşımına uğramış alacak için bono ihdası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-10-2008, 19:08   #1
sailor1981

 
Varsayılan Zamaşımına uğramış alacak için bono ihdası

1980 yılında bir daire satışına binaen 20.000 TL likl bono verılıyor.Bono yıllar sonra vade ve keşide tarihi güncel olarak doldurularak icra takıbıne konuyor.Bono malen kaydı taşıyor.Menfi tespit davası açtık davalı 1980 yılındaki satıştan alacağı oldugunu ve borçlunun gecen yıl senedi borcuna karşılık verdiğini söyledi. Asıl olan bono 1980 den kalma.
sorum şu; 1- Asıl alacak zamanaşımına ugrarsa bunun için sonradan verilen bono da zamanaşımına ugramaz mı? yargıtay kararı aradım bulamadım.yardımcı olup karar örneği sunacak meslektaşlara teşekkurler.
Old 24-10-2008, 21:16   #2
korayoz

 
Varsayılan

Bono taraflar arasında ki hukuki ilişkiden bağımsızdır. Bu sebeble asıl alacağın zamanaşımına uğraması bononun zamanaşımına uğraması sonucunu doğurmaz.
Old 24-10-2008, 23:20   #3
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Güzel bir soru.Konu hakkındaki düşüncelerim şu şekilde.BK 114/II ye göre, tersine anlaşma olmadıkça, mevcut borç için bono ihdası borcun yenilenmesi(tecdit) sayılmaz.Bunun ters anlamından çıkan sonuç, sayın meslektaşımın da belirttiği gibi, bononun soyut bir alacak hakkı doğurduğudur.Alacaklı isterse bonoya, isterse alacak hakkını doğuran hukuki ilişkiye dayanabilir.(yarışan haklar)

Alacak hakkının zamanaşımına uğramış olması, hukuki ilişkiden bağımsız olan senedin de zamanaşımına uğradığı anlamına gelmez.Senet metninde alacak hakkı doğuran ilişkiye bir atıf varsa, örneğin senet şartlı ise, bu durumda senet açık borç ikrarını ihtiva etmeyeceğinden(teminat senedi-sebepten soyut değil) kambiyo takibine konu edilemez, yargılamaya ihtiyaç duyan bir konu haline gelir.

Menfi tespit davasında, senete karşı senetle ispat yükümü olduğundan, senedin asıl ilişki açısından karşılıksız kaldığı (veya senedin asıl ilişki ile ilintisi kurularak bu hakkın da zamanaşımına uğradığı) iddiası ancak senet niteliğinde bir belge ile veya kesin bir delille( ikrar vb) ispatlanabilir.Türk kambiyo hukukunda açık senet düzenlenmesi de mümkün olduğundan, senetteki vade ve tanzim tarihlerinin gerçek olması gerekmez.Aksinin ispatı yine yukarıda anlatıldığı şekilde mümkün olabilir.

Alıntı:
Ne var ki, bir defa bir mal alışverişine dayandığı "malen" kaydıyla yada bir alacak borç ilişkisine dayandığı "nakten" kaydı ile senede yazılmışsa, artık buna uyulmak gerekir. Bu kayıtların aksinin savunulması senedin talili ( nedene, illete bağlanması ) anlamına gelir ki, böyle bir durumda kanıt yükümlülüğü yer değiştirir. Senedi talil eden, savını kanıtlamak yükümlülüğü altına girer. ( Y.11.H.D.4/5/1984 gün 1984/2517-2601 sayılı ilamı ) ( Alıntı : YHGK, 2003/19-781 E. 768 K. Kararından )

Alıntı:
Soyut ( mücerret ) Borç kabulünü içeren bononun bedelsizliğini ileri süren borçlu, önce bu bononun belirli bir nedeni olduğunu sonra da bu nedenin gerçekleşmediğini yazılı delille kanıtlamalıdır, kanıtlayamazsa ancak karşı tarafa yemin önerebilir.11HD, 1988/3884

Bonoda eğer bir kayıt varsa, ki sizin olayınızda var, artık buna uyulmak gerekir. Bu durumda menfi tespit davası açısından davacıya düşen "illete bağlama" şartı baştan yerine getirilmiş sayılır.Ne var ki, bono sebebe bağlansa dahi sebebin gerçekleşmediğinin (veya zamanaşımına uğradığının) yazılı delille ispatına dair yük halen borçludadır.

Kayıtın aksinin savunulması senetin talili ve ispat yükünün yer değiştirmesi sayılsa dahi kayıt paralelinde yapılan savunma ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmaz. Diğer deyişle, "malen" kaydı olan bonoda alacaklı mal alışverişini ikrar etse dahi ispat yükü yer değiştirmez ve malın verilmediğinin (veya hukuki ilişkinin zamanaşıma uğradığının) ispatı (yazılı-kesin delille) yine borçluya aittir.İspat yükünün yer değiştirmemesinin nedeni, senetteki kaydı "açıklayan" alacaklının dayanağının yine "senet" olmasıdır.Alacaklı malen kayıtlı senete karşı eğer "nakit verdim" savunmasında bulunsaydı, ispat yükü yer değiştirecekti çünkü alacaklı artık senete dayanamayacaktır.

Sizin senet metninden kaynaklanan tek geçerli iddianın, senetteki bedel hanesiyle ilgili olabilir.Senedin vade tarihi 3 yıl öncesinden geriye olamayacağı için 2005 yılı ve sonrasında olmak gerekir.Aşağıdaki yasa maddesine göre "TL"ye yapılan atıf "YTL"ye yapılmış olacağı için bu durumda da itirazın geçerli olamayacağı savunulabilir.


Alıntı:
5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanun
Kabul Tarihi: 28 Ocak 2004
Resmi Gazete ile Neşir ve İlânı: 31 Ocak 2004 - Sayı: 25363

MADDE 3. - Kanunlarda ve diğer mevzuatta, idarî işlemlerde, yargı kararlarında, her türlü hukukî muamelelerde, kıymetli evrak ve hukukî sonuç doğuran diğer belgeler ile ödeme ve değişim araçlarında Türk Lirasına veya liraya yapılan atıflar, 2 nci maddede belirtilen değişim oranında Yeni Türk Lirasına yapılmış sayılır.
Old 25-10-2008, 20:44   #4
sailor1981

 
Varsayılan

pekala satışın peşin yapıldığı tapu kayıtlarından yani akit tablosundan belli ise...?
Old 24-11-2008, 19:36   #5
sailor1981

 
Varsayılan

Menfit tespit davasında senedin sebebi açıklanıp, açıklanan alacağın zamanaşımına uğraması durumunda ,bu alacak için verilen bononun durumu hakkında cevabınız nedir.?
Old 24-11-2008, 21:37   #6
korayoz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan sailor1981
Menfit tespit davasında senedin sebebi açıklanıp, açıklanan alacağın zamanaşımına uğraması durumunda ,bu alacak için verilen bononun durumu hakkında cevabınız nedir.?
Senetin cirolanmaması durumunda arada ki hukuki ilişkiye dayanılabilir. Alacağın zamanaşımına uğradığı ikrar edilmişse bu durum göz önüne alınabilecektir. Ancak alacağın zamanaşımına uğraması borcun sona erdiği anlamına gelmez. Zamanaşımına uğramış bir alacak için ödeme yapılırsa bunun geri istenmesi mümkün olmadığı gibi bence alacağın zamanaşımına uğraması bononun ödenmesinin istenemeyeceği anlamına gelmemelidir. Çünkü bono ile ayrı bir taahhüt altına girilmekte ve bononun zamanaşımı süresi farklı işlemektedir.
Old 26-11-2008, 21:12   #7
sailor1981

 
Varsayılan

Asıl alacak için kambiyo senedi vermek yenileme olmuyorsa (BK 114) zamanaşımına uğramış borç için verilen bono da yeni bir ödeme olmuyor.Yargıtay kararı sunulursa memnun olurum..
Old 26-11-2008, 21:47   #8
korayoz

 
Varsayılan

Ben başta durumu değerlendirmişim ancak biraz gereksiz cümleler kurmuşum . Her durumda bononun ödenmesi gerekir. Bononun zamanaşımı süreleri bellidir. Bunun dışında zamanaşımı itirazında bulunulamaz.
Old 26-11-2008, 22:26   #9
sailor1981

 
Varsayılan

Alacaklı senedin sebebbini duruşmada 25 yıl önceki daire satışına dayandırsa bile cevabınız aynı mı olur?
Old 27-11-2008, 01:08   #10
korayoz

 
Varsayılan

Yukarıda anlattığınız olayla belirli noktalarda çelişiyorsunuz. Olayınızda 25 sene önceki bir borcun ödenmesi amacıyla geçen sene bono verildiği iddiasında bulunulmuş. Sanırım sizin elinizde de yazılı delil olmadığı için bunun aksini ispatlayamamışsınız. Eğer sizin ileri sürdüğünğüz görüşün doğru olduğunu kabul edersek zamanaşımına uğramış borçların ödenmesi için hiçbir zaman bono düzenlenemez gibi bir durum ortaya çıkar. Ancak böyle birşey mümkün değil. Bono düzenlenmesiyle ayrı bir borç taahhütü altına girildiğinin kabul edilmesi gerekir. Bononun zamanaşımı dolmadıkça başka nedenlerle zamanaşımı itirazında bulunulamaz.
Old 28-11-2008, 17:47   #11
sailor1981

 
Varsayılan

Alacaklı bono önce boş verıldı(tarıh vermeden) sonra borçluya iade edilerek eksik kısımları tamamlanıp( güncel vade ve keşide tarihi)yakın tarihte bize tekrar verildi diyor . Boş bonouyu kabul edip daha sonra yeni bir vaka ileri suruyorlar ve bonoyu borçlunun doldurup yakın tarihte verdiğini söyluyorlar bu durumda değişen bir şey olurmu hem ispat yükü hem zamanaşımı anlamında bu arada sayın korayoz ilginize minnettarım..
Old 28-11-2008, 18:37   #12
korayoz

 
Varsayılan

Aslında meğer alacaklı boş kısımların borçlu tarafından doldurulduğunu ikrar ediyor o zaman bu kısımların kimin tarafından doldurulduğunun tespiti mahkemeden istenebilir gibi bir cevap verilebilir. Ayrıca açığa imzanın kötüye kullanılması suçuda gündeme gelebilir. Ancak Yargıtay ın boş senetin alacaklı tarafından da doldurulabileceği (kanunda açık poliçeye atıf yaparak bu sonuca ulaşıyor) ve senetin aradaki ilişkiye aykırı doldurulduğununda ancak senetle ispat edilebileceği uygulaması karşısında, seneti kimin doldurduğunun ne önemi var gibi düşünmek bana daha mantıklı geliyor. Bununla ilgili Yargıtay kararı bulamadım. Ancak hukukta tek bir doğru yok biliyorsunuz. Yargıtay ın da kararları farklı farklı olabiliyor. Ayrıca Yargıtay her zaman doğru karar da vermiyor. Bunları düşünerek isterseniz şansınızı deneyin
Old 28-11-2008, 18:47   #13
korayoz

 
Varsayılan

Ayrıca bu durum zamanaşımı ve ispat yükü açısından bir değişikliğe yol açmaz. Sadece senet metninin kimin tarafından düzenlendiğinin tespiti istenebilir mi o konu da tartışılabilir.
Old 28-11-2008, 18:54   #14
sailor1981

 
Varsayılan

25 yıl önceki daire satışından da alacak olması hayatın olağan akışına aykırı değilmidir. BONO 2 yıl sonrasına vadeli düzenlenmiş.(keşide tarihi ile vade tarıhı arasında 2 yıl var)
Old 28-11-2008, 19:05   #15
korayoz

 
Varsayılan

Ne yazık ki hukukta ispat araçları sınırlandırılmış biliyorsunuz. Eğer kambiyo seneti düzenlenmişse bu seneti tam olarak düzenlemek gerekli. Vadesi boş olarak teslim ederseniz her zaman için bu sorunla karşılaşabilirsiniz. Ancak şöyle bir şey düşünülebilir. Eğer 25 yıl önce açık bono vermişseniz. Sözleşmeler için genel zamanaşımı süresi 10 yıldır. Belki bu yönüyle zamanaşımına uğradığı, bu sürenin ardından doldurulmasının genel zamanaşımı süresine aykırı olacağı, doldurulan yerlerin borçlu tarafından doldurulmadığı savunmasında bulunabilirsiniz. Bononun 25 yıl önce alındığını ikrar ettiklerine göre bu şekilde bir savunmaya dayanılabilir.
Old 28-11-2008, 19:07   #16
sailor1981

 
Varsayılan

Bu söylediğinizi biraz açarmıısnız zamanaşımı noktasında ben davada senedin boş olduğunu savunacam..zaten muvekkılde boş olabılır dıyor..olay malum eski.güncel bir bono için zamanaşımı yukarıdaki mesajınızda olmaş demiştiniz....yargıtay kararına çok ıhtıyacım var...
Old 28-11-2008, 19:15   #17
korayoz

 
Varsayılan

Baktım ama bu yönde bir Yargıtay kararı bulamadım. Şöyle açıklıyım. Siz boş bir senet vermiş olabilirsiniz. Bu senetin taraflar arasında ki anlaşma uyarında açık senet olduğu ve alacaklının bunu istediği şekilde doldurabileceği kabul ediliyor (Yargıtay uygulamasında). Ancak şöyle bir şey var. Siz açık senet vererek aynı zamanda bir sözleşme ilişkisi kuruyorsunuz. Sözleşmeler için genel zamanaşımı süresi 10 yıl. Eğer karşı taraf senetin 25 yıl önce verildiğini ikrar ederse sizde bu açık senetin zamanaşımına uğradığını artık bu tarihten sonra doldurulmuş olsa da kabul edilmeyeceğini ve senetin müvekkiliniz tarafından doldurulmadığını iddia edebilirsiniz. Yani her ne kadar bononun zamanaşımı olsada, açık senetinde kendine göre bir zamanaşımı var. Bu zamanaşımının dolması bonoyuda hükümsüz kılar. Davanıza bakan hakimi bilemem ancak Yargıtay bu savunmayı geçerli bulabilir.
Old 28-11-2008, 19:18   #18
sailor1981

 
Varsayılan

"Eğer karşı taraf senetin 25 yıl önce verildiğini ikrar ederse sizde bu açık senetin zamanaşımına uğradığını artık bu tarihten sonra doldurulmuş olsa da kabul edilmeyeceğini ve senetin müvekkiliniz tarafından doldurulmadığını iddia edebilirsiniz"

Bu cümlenizi destekler bır karar ile davayı kesin kazanırız.Zira durum aynen budur.Bana görede aradaki anlaşamaya binaen yıllar önce verilmiş açık bono, alacak zamanaşımına uğradığından bonoda zamaşımına uğramıştır.Karar arıyorum ama yoruldum artık..teşekkürler..
Old 28-11-2008, 19:21   #19
korayoz

 
Varsayılan

Bunu daha önce kimse düşünmüşmüdür bilmiyorum umarım davayı kazanırsınız Yargıtay kararınıda buraya örnek olarak koyarsınız. Başarılar dilerim
Old 28-11-2008, 19:25   #20
sailor1981

 
Varsayılan

Sizde örnek bir karara rastlarsanız lutfen ekleyın..çok saolun yardımlar için.az rastlanır bir durum heralde..
Old 28-11-2008, 19:54   #22
korayoz

 
Varsayılan

Belirttiğiniz linkte bize katılmamışlar sanki ancak sizin olayınızda senetin 25 yıl önce verildiği ikrar edilmiş. Belirttiğimiz gerekçeler bana mantıklı geldi aslında ama "hukukdoktoru" isimli üye bonoya ilişkin hükümler özel hükümdür. Bu durumda genel hükümlere hiçbir zaman gidilemez gibi bir gerekçe sunmuş. Ancak bir kişiyi 25 yıl boyunca sorumluluk altında tutmakta bence doğru değil. Ben mahkemeden veya Yarıtay dan lehinize bir karar çıkabileceğine inanıyorum.
Old 28-11-2008, 19:56   #23
sailor1981

 
Varsayılan

Ama bu menfi tespit davası borcun sebebi inceleniyor,özel hükümle bağdaştıramayız.pekala bu "eksik bono" tabiri dikkatimi çekti bununla alakalı karar arıcam...
Old 28-11-2008, 20:00   #24
korayoz

 
Varsayılan

Aslında sizde ki bonoda eksik bono ancak bunu kanıtlayamıyorsunuz sorun orada. Borçlunun rızası dışında doldurulan bütün bonolar eksik bonodur. Sadece öğretide bir kavram.
Old 28-11-2008, 20:04   #25
sailor1981

 
Varsayılan

Ayrıca özel bir kararlaştırma yoksa bono düzenlenmesi tecdit (ifa yerine edim) anlamına gelmediğinden, bonodan kaynaklanan alacak hakkı ile alt ilişkiden kaynaklanan alacak hakkı birlikte varlığını sürdürebilir (ifa uğruna edim)...

sayın hukuk doktorunun bu tespiti sizce doğru mu.?
Bu arada eksik bono ile alakalıda sitede karar bulamadım.
Old 28-11-2008, 20:10   #26
korayoz

 
Varsayılan

Evet doğru. Orada anlatılmak istenen örneğin bono ile borcunuzu tahsil edemeseniz bile (zamanaşımı, şekil eksikliği, vb. sebeblerle) asıl alacağa dayanarak tahsil imkanınız vardır. Ancak ifa yerine edim olduğunu kabul ederseniz bononun verilmesiyle borcun sona ermesi gerekirdi.
Old 28-11-2008, 20:44   #27
sailor1981

 
Varsayılan

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/3056

K. 2002/5045

T. 2.5.2002

• İTİRAZIN İPTALİ ( Davalıya Satılan Taşınmaz Hissesi Karşılığı Alınan Bono Nedeniyle Yapılan İcra Takibine Vaki İtiraz )

• TAŞINMAZ SATIŞI ( Satış ve Karşılığında Bono Alınması Temel İlişkisine Dayanılarak Açılan Dava İçin Zamanaşımı Süresinin On Yıl Olması )

• ZAMANAŞIMI ( Taşınmaz Satışı ve Karşılığında Bono Alınması Temel İlişkisine Dayanılarak Açılan Dava İçin Zamanaşımı Süresinin On Yıl Olması )

• BONO BEDELİNİN ÖDENMEMESİ ( Taşınmaz Satışı ve Karşılığında Bono Alınması Temel İlişkisine Dayanılarak Açılan Dava İçin Zamanaşımı Süresinin On Yıl Olması )

2004/m.67

818/m.125

6762/m.691

ÖZET : Taşınmaz hissesi satışı ve karşılığında bono alınması temel ilişkisine dayanılarak açılan dava için zamanaşımı süresi 818 s. BK. m. 125 uyarınca 10 yıldır. Temel ilişkiye dayanılarak açılan davada, bonoya dayalı istemlerde uygulanan 6762 s. TTK. m. 691 hükmünün uygulama imkanı yoktur.
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıya taşınmazda hisse sattığını, karşılığında bono aldığını, bedelin ödenmediğini, yaptığı icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, 22.000 DM.nin faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, zamanaşımı olduğunu, senedin hile ile elinden çıktığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davasında davalıya taşınmaz hissesi sattığını ve karşılığında bono aldığını ileri sürerek temel ilişkiye de dayanmıştır. Bu durumda B.K. 125. madde uyarınca zamanaşımı süresi 10 yıldır. Sadece, bonoya dayalı istemlerde uygulanan Türk Ticaret Kanunu 691. maddesinin bu davada uygulama imkanı yoktur. Dosya içeriğinden taraflar arasında akti bir ilişki olduğu da anlaşılmaktadır. Mahkemece işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu zamanaşımından davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 2.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

sayın korayoz kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Old 28-11-2008, 22:56   #28
korayoz

 
Varsayılan

Kararı tam olarak anlayamadım ancak sanırım alacaklı hem aralarında ki hukuki ilişkiye hem de bu ilişki sebebiyle verilen bonoya dayanarak takip yapmış. Dava bononun zamanaşımına uğraması nedeniyle reddedilmiş. Yargıtay aradaki hukuki ilişkiye dayanılarak yapılan takiplerde bono zamanaşımına uğrasada asıl alacak zamanaşımına uğramadığı için kararı bozmuş. Yani bir borç için verilen bononun ifa için değil ifa uğruna verildiğine bononun zamanaşımına uğramasının asıl alacağı zamanaşımına uğratmayacağına ilişkin bir karara benziyor sizin olayınızla bağlantısı yok.
Old 28-11-2008, 23:55   #29
sailor1981

 
Varsayılan

Bence karar şunu diyor "olayda alacak 10 yıllık zamanaşımı süresını doldurmamış ve TTK 691 deki 1 yıllık sürenin bu olayda uygulanamayacağını temel ilişkinin irdelenemesi gerektiğini ,temel ilişkide zamanaşımın 10 yıl olduğu" ben bızım olaya benzettım hıle olgusuda var. zira bızım olayımızda asıl alacak zamanaşımına uğramış
Old 29-11-2008, 01:10   #30
korayoz

 
Varsayılan

TTK m. 691 tanzim edenin sorumluluğu başlığını taşıyan bir madde. Sanırım siz 691/2 ye atıf yapıldığını düşündünüz ancak o zamanaşımına ilişkin bir hüküm değil. Vadeye ilişkin bir hüküm.Bence burada 691/1 e atıf yapılıyor. İlgili madde, "Bir bonoyu tanzim eden kimse; tıpkı bir poliçeyi kabul eden gibi mesuldür" şeklinde düzenlenmiş. Poliçeyi kabul eden kişinin sorumluluğu vadesi geldiğinde senet karşılığını ödeyeceği senetin zamanaşımına uğraması durumunda ki bu sure vadeden itibaren 3 yıldır, sorumluluğunun ortadan kalkacağı yönündedir. Kararda kastedilende bonodan dolayı tanzim edenin sorumluluğu ortadan kalksada asıl alacak zamanaşımına uğramadıkça, hakkında takip yapılabilir şeklindedir. Aslında karar açık değil ancak başka bir yoruma da elvermiyor gibi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vadesİ GelmemİŞ Bono-3.kİŞİdekİ Alacak KAANKAL Meslektaşların Soruları 4 17-07-2008 14:28
çek iptali- yeni senet ihdası Edies Meslektaşların Soruları 1 26-03-2008 14:35
aynı alacak için 2 tazminat buketoz Meslektaşların Soruları 1 27-11-2007 12:07
vadesi gelmeyen alacak için tedbir zeyrek Meslektaşların Soruları 1 26-07-2007 17:09
vekalet ücreti için alacak davası... egelihukukcu Meslektaşların Soruları 20 13-03-2007 21:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07648396 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.