kefillerin sorumluluğu-rücu

Merhaba arkadaşlar, forumda bu alanda farklı konular açılmış bulunmakta. Fakat farklı bir noktaya dikkat çekmek istiyorum, zira bu konuda bir açıklama göremedim.

Öncelikle eBK-488 md si asıl borçlu ile birlikte teselsül halinde kefiller arasında da teselsülü kabul etmiştir. eBK-146 gereğince de borcun tamamından birlikte sorumlu olan müteselsil kefiller, iç ilişkide yani rücu durumunda kendi payları ile sorumlu olmaktadırlar. Kefilin kefile rücu edebileceği tartışılmaz bir konu, iç ilişki de payından fazla ödeme yapan kefilin, payından fazla kısmı diğer müşterek ve müteselsil borçlulara rücu edebileceği de öyle.

Örnek vererek sorumu soracak olursam; A kurumuna borçlu bir asıl borçlu(B) ve üç müteselsil kefil (C,D,E) var. Bunlar hakkında başlatılan icra takibinde D nin maaşlarından 4.000 TL kesinti yapılıyor. Daha sonra C 12.000 TL kredi çekerek borcu kapatıyor. Daha sonra C ödediği tüm Miktar için D,E ve B aleyhine ilamsız icra takibi başlatıyor.

Olayda C nin ödediği miktar'ın fazla kısmını müşterek borçlulardan payları oranında talep edebileceği kesindir. Ancak 3'ü hakkında doğrudan 12.000 TL lik takip yapabilir mi.

Ayrıca D nin maaşından kesilen 4.000 TL nedeniyle D ye karşı takip yapabilir mi zira borcun tamamı 16.000 TL olup D payına düşeni ödemiş olur mu?

D nin maaşından 3000 TL kesinti yapılsa idi C yine 4000 TL mi rücu edebilecekti, yoksa 1000 TL mi.

Çok fazla araştırma yaptım ancak kafam bu konuda net değil değerli arkadaşlar. Kefaletin fer'iliği gereği borcun ifası ile kefalet ilişkisinin sona ereceğini bu nedenle artık iç ilişkide hesaplaşmanın(Birbirlerine rücu) önem kazanacağını düşünüyorum. Dolayısıyle borçlulardan herbiri alacaklıya ödenen paranın aksine sözleşmede hüküm yoksa birer hissesini üzerine almak zorundadır.Hissesinden fazla ödeyen, ödeme yapmayana veya eksik ödeme yapana rücu edebilmelidir. Zira hissesine düşeni zaten ödeyen D, C ye de ödeme yaparsa fazla ödeme yapmış olacaktır. Bu defa fazla ödeme için D'nin C,B,E ye başvurması gerekecektir ki, bu da usul ekonomisi ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmayacaktır kanaatindeyim.

Yardımcı olursanız çok mutlu olacağım arkadaşlar, yanlış mı düşünüyorum, değerli yorumlarınızı esirgemeyin

Sayın kaplan,
Borçlar hukuku final sınavı soruları gibi olmuş
Olayınızda kefaletin türü çok önemli, Türk Hukuk Sitesi'nde benzer bir konu daha önce tartışılmış. Yardımcı olacağını düşünüyorum.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=14316

Kolay gelsin,