senedi hükümsüz hale getirmek mümkün mü?

Bayan müvekkil, evlenmeden önce kendisine 120.000 TL'lik bir ev alıyor. Kendisi öğretmenlik yapıyor. Daha sonra kendisi gibi öğretmen olan eşiyle tanışıyor ve evleniyorlar. Derken müvekkile ait evde yaşamaya başlıyorlar. Evliliklerinden belli bir müddet geçtikten sonra eşi, müvekkile şiddet uygulamaya başlıyor. Bunun üzerine müvekkil de bize başvurarak boşanmak istedi. Biz de eşine karşı boşanma davası açtık. Boşanma davasını açtığımız zamanlarda, müvekkilin eşinin kardeşi, müvekkile karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 120.000 TL'lik takibe geçmiş ve takip 120.000 TL'lik senede dayanmaktadır. Müvekkil böyle bir senedi imzalamadığını ve imzanın kendisine ait olamayabileceğini belirttince, hemen İcra Hukuk Mahkemesi'nde borca ve imzaya itiraz ettik. Takibin alacaklısı görünen, müvekkilin eşinin kardeşi 19 yaşında bir öğrencidir. Bu sebeple 120.000 TL'lik bir alacağa sahip olması söz konusu değildir. Burada asıl amaç, müvekkilin eşinin, evi müvekkilden bu yolla alma gayretidir. Biz tüm bu vakıaları açtığımız imzaya itiraz davasında ileri sürdük.
Bu arada müvekkil, senedin nereden geldiğini araştırırken, aynı zamanda müvekkilin eşinin akrabası olan bir beyaz eşya dükkanında borçla eşya alınmış ve müvekkil burada bu borca ilişkin olarak boş bir senede imza atmıştır (Genelde burada alışverişler bu şekilde yapılıyor) Müvekkilin bu beyaz eşya dükkanıa da çok cüzi bir borcu kalmıştır. İşte bu durumu fırat bilen müvekkilin eşi, borcu kapatmak istediği bahanesiyle beyaz eşya dükkanına gelerek, cüzi olan borcu ödeyerek senedi alıyor ve kardeşi adına 120.000 TL yazarak senedi kardeşi adına icraya veriyor. Daha sonra olayın içeriğini anlayan beyaz eşyacı, bu hususta lehimize mahkemede tanıklık edeceğini söylemektedir. Şimdi sorum şu;
1-Beyaz eşyacıyı, açmış olduğumuz borca ve imzaya itiraz davasında tanık olarak dinletirsek, takibi durdurma ya da davayı kazanma imkanımız olur mu? Ya da bu ancak davalının muvafakatına mı bağlıdır?
2-Borca ve imzaya itiraz ettiğimiz bu davada, tanık dinletme talebimiz iddianın genişletilmesi anlamına gelir mi ya da bu duruma göre imza müvekkile ait olduğuna göre %40 tazminata mı mahkum oluruz.
3-Bu konuda, alacaklı olarak görünen kişi ve müvekkilin eşi hakkında TCK 156'ya göre, bedelsiz senedi kullanmaktan suç duyurusunda bulunabilir miyiz?
Bayağı uzun oldu ama bu noktada gerçekten değerli görüşlerinize ve yardımlarınıza ihtiyacım var. Şimdiden göstermiş olduğunuz ilgi ve emek için çok çok teşekkür ederim. Saygılarımla...

Alıntı: Yazan avukat.derviş.yıldızoğlu Bayan müvekkil, evlenmeden önce kendisine 120.000 TL'lik bir ev alıyor. Kendisi öğretmenlik yapıyor. Daha sonra kendisi gibi öğretmen olan eşiyle tanışıyor ve evleniyorlar. Derken müvekkile ait evde yaşamaya başlıyorlar. Evliliklerinden belli bir müddet geçtikten sonra eşi, müvekkile şiddet uygulamaya başlıyor. Bunun üzerine müvekkil de bize başvurarak boşanmak istedi. Biz de eşine karşı boşanma davası açtık. Boşanma davasını açtığımız zamanlarda, müvekkilin eşinin kardeşi, müvekkile karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 120.000 TL'lik takibe geçmiş ve takip 120.000 TL'lik senede dayanmaktadır. Müvekkil böyle bir senedi imzalamadığını ve imzanın kendisine ait olamayabileceğini belirttince, hemen İcra Hukuk Mahkemesi'nde borca ve imzaya itiraz ettik. Takibin alacaklısı görünen, müvekkilin eşinin kardeşi 19 yaşında bir öğrencidir. Bu sebeple 120.000 TL'lik bir alacağa sahip olması söz konusu değildir. Burada asıl amaç, müvekkilin eşinin, evi müvekkilden bu yolla alma gayretidir. Biz tüm bu vakıaları açtığımız imzaya itiraz davasında ileri sürdük. Bu arada müvekkil, senedin nereden geldiğini araştırırken, aynı zamanda müvekkilin eşinin akrabası olan bir beyaz eşya dükkanında borçla eşya alınmış ve müvekkil burada bu borca ilişkin olarak boş bir senede imza atmıştır (Genelde burada alışverişler bu şekilde yapılıyor) Müvekkilin bu beyaz eşya dükkanıa da çok cüzi bir borcu kalmıştır. İşte bu durumu fırat bilen müvekkilin eşi, borcu kapatmak istediği bahanesiyle beyaz eşya dükkanına gelerek, cüzi olan borcu ödeyerek senedi alıyor ve kardeşi adına 120.000 TL yazarak senedi kardeşi adına icraya veriyor. Daha sonra olayın içeriğini anlayan beyaz eşyacı, bu hususta lehimize mahkemede tanıklık edeceğini söylemektedir. Şimdi sorum şu; 1-Beyaz eşyacıyı, açmış olduğumuz borca ve imzaya itiraz davasında tanık olarak dinletirsek, takibi durdurma ya da davayı kazanma imkanımız olur mu? Ya da bu ancak davalının muvafakatına mı bağlıdır? 2-Borca ve imzaya itiraz ettiğimiz bu davada, tanık dinletme talebimiz iddianın genişletilmesi anlamına gelir mi ya da bu duruma göre imza müvekkile ait olduğuna göre %40 tazminata mı mahkum oluruz. 3-Bu konuda, alacaklı olarak görünen kişi ve müvekkilin eşi hakkında TCK 156'ya göre, bedelsiz senedi kullanmaktan suç duyurusunda bulunabilir miyiz? Bayağı uzun oldu ama bu noktada gerçekten değerli görüşlerinize ve yardımlarınıza ihtiyacım var. Şimdiden göstermiş olduğunuz ilgi ve emek için çok çok teşekkür ederim. Saygılarımla...

Kanaatimce İcra Hakimliği detaya giremez. imzanın borçluya ait olup olmadığına bakar.

Menfi tespit Davası açmanızı ve bu davada senedin hile ile elde edildiğini ve içeriğinin sahte olduğunu iddia ve iptalini talep edin. Burada senedin gerçek lehdarını da tanık olarak dinletin derim. HUMK.317 uyarınca sahtelik iddiası temelinde mahkeme teminatsız da tedbir kararı verebilir.

Sahtecilik nedeniyle suç duyurusunda bulunmanız belki de davanın daha çabuk bitmesine vesile olabilir.

Sayın Dikici, cevabınız için çok teşekkür ederim. Yalnız sorumu tanık dinletilmesine ilişkin görüşünüzü de belirterek yorumlamanızı istirham ediyorum.
Saygılarımla...

Sayın Dikicinin dediği gibi İcra Hakimliği sadece imzanın borçluya ait olup olmadığını inceler tanık dinlemez. Zira kambiyo evraklarına karşı sadece yazılı belge ile ispat esasına dayanılıyor. Ancak Asliye Hukuk mahkemelerinde açacağınız bir menfi tespit davasında tanık, senedin beyaz eşyacıdan eşi tarafından alındığı, 19 yaşında öğrencinin senet sahibi olamayacağı, senet üzerindeki imza dışındaki tüm yazıların başkasına ait olduğu iddialarını öne sürme şansınız var.

Meslektaşlarımızın dediği gibi İcra Hukuk Mahkemesi imzaya bakar, ayrıntıya girmez.
Bana göre açılacak menfi tespit davasında beyaz eşyacı tanık değil, davalı olmalı. Dava, takip alacaklısı, beyaz eşya satıcısı ve eşe karşı açılmalı. Beyaz eşyacı anlaşmaya aykırı davranarak senedi bir başkasına vermiş ( güven nedeniyle, ama olsun ). Boş senedi alan eş, kardeşini alacaklı göstererek takip yapmış. Davalı eş ve kardeşi iş birliği içinde haksız fiil nedeniyle, beyaz eşyacı da sözleşmeye aykırılık nedeniyle davalı gösterilmeli. ( muvazaa davalarında aracı olarak kullanılan 3.kişilerin davalı gösterildiği gibi )
Haksız fiil niteliği nedeniyle tanık dinlenecektir. Ayrıca, sizin lehinize olacak şekilde beyaz eşyacının da tanıkları olacaktır.

Sayın meslektaşım,
Aslında öncelikle savcılığa bedelsiz senedi kullanmak ve resmi evrakta sahtecilik suçlaması ile şikayette bulumanız en doğru yolu böylelikle öncelikle beyazeşya sahibini dinletebilirsiniz gerçi açılacak bir menfi tespit davasında beyazeşya sahibi (biz yaptık dinlendi) kendi el yazısı ile bu konuya ilişkin imzalı bir belge verir ve siz bunu mahkemeye sunarsanız mutlaka mahkeme tanık olarak beyaz eşyacıyı dinler olayda haksız fiil olduğundan dolayı ayrıca dediğim gibi savcılığa şikayet ederseniz ve takibe geçen kişinin 19 yaşında olduğunu ve senet üzerindeki bedelin 120.000 gibi çok faiş bir miktar olduğunuda söylerseniz kanaatimce zararlı çıkacak olan onlar olur.
Saygılar

selamlar;
icra hukuk mahkemesinde açılan borca ve imzaya itiraz davaları, diğer arkadaşlarında belirttiği gibiğ şeklidir. işin esasına bakamaz. senede karşı ancak senetle veya senet hükmünde yazılı bir delil ile ispat yoluna gidilir. bu aşamada icra mahkemesinde dinleteceğiniz tanığın davanıza bir tesiri bulunmayacağı kanısındayım. size tavsiyem bir menfi tespit davası açaıp, ,icra mahkemesinde de bekletici mesele yapılması noktasında bir talepte bulunun. hukuk mahkemesinde (asliye) karar verilmesi ile birlikte artık elinizde yukarda sözünü etmiş olduğum tesirde bir delil olacağından, siz karşı taraftan %40 kötü niyet tazminatı alma hakkını elde edeceksiniz.
bunlar dışında, c.savcılığına şikayet hakkınızı da kullanmanız durumunda, menfi tespit davası açmanızda bu aşamada kanaatimce hukuki bir menfaatiniz kalmayacaktır.(nitekim bekletici mesele yapılacaktır) ceza davası sonucunda elde edeceğiniz mahkumiyet hükmü de sizin lehinize delil teşkil edebilecektir.
saygılarımla..

sayın yıldızoğlu, icra mahkemesinde talep etsenizde tanık dinlenmeyecektir.benim size önerim menfii tespit davasında duruşma sırasında senedin veriliş nedenini sorun.malen mi nakden mi..senedin üzerinde malen yazıyor ve nakden diyorlarsa yahut tam tersi ise ispat yükü karşı tarafa geçer ve ispatlayamazlar.(beyanlarını mutlaka zapta geçirtin ama).bu şekilde kazanılmış bir davam var..kolay gelsin..