13-08-2006, 21:10 | #1 |
|
Şiddete maruz kalan kadına adli poliklinik...
Şiddete maruz kalan kadına adli poliklinik
12/08/2006 Radikal Gazetesi "Öldüreceğim ulan seni, öldüreceğim." "Yapma, n'olur yapma!" Üç ay önceydi, bir akşam tam yemek masasına oturmak üzereyken sokaktan gelen bağırışlarla zınk diye yerimde kalakaldım, acı bir fren sesi duymuş gibi. Pencereden baktım, kaldırımda bir adam, bir kadını saçlarından yakalamış yerde sürüklüyor. Henüz insanlar evlerine çekilmemiş, yoldan gelen geçenler var. Kaldırımdaki patırtı bitmek bilmiyor, ama yoldan geçenler bir adım ötelerinde olan bitene aldırış etmeden yollarına devam ediyor. Baktım olacak gibi değil, pencereden adama "Bırak kadını" diye seslendim. Adam, sesin geldiği yere yöneldi ve kendisine kafa tutanın bir vuruşta yere devireceği bir kadın olduğunu görünce "Sana ne ulan, istediğimi yaparım" dedi ve sonra işine devam etti. Benim bağırışım devam edince tüm pencerelerden insanlar merakla başlarını uzattılar. Seyirlik! Adam beni "Gelirsem yanına görürsün gününü" diye tehdit edince, "Beni de mi döveceksin?" karşılığını verdim. Adam bana okkalı küfürler savururken kadını unuttu, ama kadın kaçıp gitmedi yine de. Bekledi, adam ne yapacak diye... Polis çağıracağımı söyleyince adam pes etti. Sonra, ikisi hiçbir şey olmamış, sanki ben bir hezeyan yaşamışım gibi ellerini kollarını sallayarak yürümeye başladılar, onları sokaktan kaybolana kadar izledim. Yürüyüşe çıkmış mutlu bir çift! Bu şiddet gösterisi, İstanbul'un mutena semtlerinden birinde yaşandı. Kimbilir kenar semtlerde neler yaşanıyor? Çoğu nereye başvuracağını bilmiyor Aslında rakamlar her kesimden kadının şiddete maruz kaldığını ortaya koyuyor. Mağdurlar suskun, mağdurlar tepkisiz. Tabii canlarına tak edene kadar... Zaten çoğu ne yapacağını, nereye başvuracağını bilmiyor. Boşanmak için en az 1000 YTL lazım. Ancak yine de durum o kadar da vahim değil. Özgürlüğü kafaya koyanın yardımcısı da oluyor: İstanbul Barosu, 1998'den beri şiddet gören kadınların en büyük destekçisi. Barodaki Kadın Hakları Uygulama Merkezi'nde şiddet gören kadınlara ücretsiz avukatlık hizmeti veriliyor (1998, Aile İçi Şiddet konusunda bir yasanın çıkarıldığı yıl aynı zamanda). Kadın Hakları Uygulama Merkezi'ne sadece beş parasız kadınlar değil, lüks semtlerde yaşayan ama kendilerine ait gelirleri olmayan kadınlar da başvurabiliyor. Merkez, yabancı uyruklu kadınlara da kapısını açıyor. 1998'den 2005'e kadar 7 bin 300 kadın barodan yardım almış. Geçen yılın rakamı ise 2 bin 827. Başvuranlardan 2 bin 687'si şiddet gördüğünü itiraf etmiş. Rakamlar size fazla bir şey ifade etmiyor mu? O zaman onca kadını bir arada yürürken düşünün, işte küçük bir ordu! Ekonomik bağımsızlıkları yok İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Nazan Moroğlu, kadın hakları konusundaki çalışmalarıyla ünlü bir hukukçu. Kadınlara yönelik şiddetle savaşmayı kendine iş edinmiş, elinde Kadın Hakları Uygulama Merkezi'ne ait yeni düzenlenmiş 2005 yılı raporu var; yani şiddetin belgesi. Moroğlu, "Geçen yılki başvuruların yüzde 60'ı boşanma davalarıydı. Kadınlarla yaptığımız yüz yüze konuşmalarda, başvuranların yüzde 95'inin şiddete maruz kaldığını gördük. Onlara boşanma, velayet ve nafaka konularında da yardımcı olduk. Kadınların ekonomik bağımsızlıklarının olmamaları çok bağlayıcı" diyor. Kadın Hakları Uygulama Merkezi'nin işleyişinden Habibe Yılmaz Kayar sorumlu. "Biz bir hukuk polikliniğiyiz" benzetmesi de ona ait. Sekiz yılda acayip güzel bir örgütlenme gerçekleştirmişler. Başlarda gönüllü avukat sayısı 20'ymiş. Bugün ise 710. Gönüllü avukatlar kadın hakları konusunda eğitiliyor. Avukat Habibe Yılmaz Kayar anlatıyor: "Bize telefonla da ulaşılabilir. Ücretsiz hizmet vermek için her ne kadar fakirlik ölçütü arasak da eğer kadının profesyonel hizmet alacak gücü veya olanağı yoksa, o zaman Adli Yardım fonundan hukuksal yardım giderlerini karşılıyoruz. Cinsel şiddete uğramış bir kadına ekonomik durumu iyi mi kötü mü diye sormuyoruz. Ekonomik durumu iyi gibi görünen birçok kadının aslında para kullanma yetkisi yoktur. O zaman elverişsizlik durumu vardır. Biz de 'Yardımı hak etmiştir' diye not yazarız. Kararı baro verir." Şiddet mağduru kadınların derdini dinleyen Nurcan Bingültekin'in işi ise gerçekten zor. Kadınlara bir dizi soru yöneltiyor, onları zorlamadan konuşturuyor. Ona göre kadınlar şiddet olarak sadece fiziksel şiddeti biliyor. "Kadınlar cinsel, sosyal ve ekonomik şiddeti şiddetten saymıyor. Bize gelen kadınların eğitim düzeyi düşük, ekonomik olarak da mağdurlar. Ama bu demek değil ki eğitimli kadınlar şiddetle karşılaşmıyor. Kadınların yarısı ilkokul mezunu, ama biz 91 üniversite mezununun mağdur olmasını da önemsiyoruz." 'En zor ifade edileni cinsel şiddet' Rapora göre 2 bin 315 kadın kocaları tarafından aşağılandığını söylemiş. 1698 kadına kocaları ekonomik şiddet uygulamış. Şüphesiz en zor ifade edilen şiddet türü cinsel şiddet. 284 kadının cinsel şiddet yaşadığını söylediğine aldanmayın, gerçek rakam çok daha yüksek. Çünkü kadınlar tecavüzü söylemekte zorlanıyorlar. Bingültekin, "Zaten bize acil durumlarda, can havliyle geliyorlar. Onların baba evinde, boşandıktan sonra neler yaşadıklarını bilmiyoruz" diyor. Şiddet en çok 25-35 yaş grubundaki kadınlara uygulanıyor. Kadının yaşı 55'i aştıktan sonra dayak yeme riski de azalıyor. Kadınların 2 bin 115'i (yüzde 74.8) rapor almış. Rapor almak başka seçeneğin kalmadığı yerde oluyor. Mağdurların 2 bin 562'si evli. Ancak boşanmış olanlar da (203 kişi) eski kocasından dayak yemiş. Bir başka önemli nokta ise şiddet gören kadınların yüzde 60'ının çocuğunun da dayak yiyor olması. Şiddet kapıdan, bacadan, her yerden hayatımıza giriyor, ta Meclis'e kadar. Kadın kuruluşları Meclis'in açılmasını dört gözle bekliyor. Nedenini Nazan Moroğlu anlatsın: "AKP hükümetini zorlu bir sınav bekliyor. Karısını döven AKP Konya Milletvekili Halil Ürün'ün dokunulmazlığının kalkıp kalkmayacağı belli olacak. Her ne kadar karısı gördüğü baskı üzerine şikâyetini geri alsa da yasaya göre Ürün'ün yargılanması gerekiyor. Zaten fezlekesi hazır. Şiddet konusunda hiç kimsenin dokunulmazlığı olmamalı. Hükümetin samimiyeti yakında ortaya çıkacak. Ürün'ün dokunulmazlığı kaldırılmazsa bu, 'Biz şiddeti onaylıyoruz' demektir." Bakalım yakında Ürün'ün yolu Hanya'dan mı, yoksa Konya'dan mı geçecek? İstanbul Barosu Kadın Hakları Uygulama Merkezi Tel: 0212 251 63 25 Esenler gerçekten esen mi? Şiddetin ilçelere göre dağılımı: 2005'te en barbar erkekler Bakırköy'den çıkmış. 311 kadını doğduğuna pişman etmişler. Bakırköy'de özellikle göçün yoğun olduğu Esenler'de şiddet fazla. İkincilik 251 şikâyetle Şişli'de. Sonra sırayla listede şu semtler var: Ümraniye (250), Kartal (220), Gaziosmanpaşa (214), Küçükçekmece (177), Kadıköy (151), Fatih (143), Eyüp (140), Bağcılar (129), Beyoğlu (133), Üsküdar (120), Büyükçekmece (98), Pendik (81), Sarıyer (79), Avcılar (77), Zeytinburnu (56), Beykoz (53), Sultanbeyli (30), Tuzla (18), Beşiktaş (18), Beşiktaş (18), Eminönü (10), Silivri (9), Çatalca ve Adalar (2). Evde oturan yandı Meslek Kişi Ev hanımı 2077 İşçi 552 Emekli 47 Muhasebeci 33 Öğrenci 23 Üniversite öğrencisi 23 Serbest meslek 18 Memur 14 Teknik eleman 13 Akademisyen 11 Satış / pazarlamacı 10 Finansçı 4 Reklamcı 1 Sanatçı 1 Mimar 1 |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Şiddete uğrayan eşe 'tedbir nafakası' | faruksa | Hukuk Haberleri | 0 | 04-12-2006 14:26 |
Adli Biyoloji Adli Genetik ve Gen Hukuku Derneği (ABGEDER) | Av.Ali Osman Özdilek | Hukuk Haberleri | 2 | 30-09-2006 22:44 |
Şiddete Uğrarsanız, Arayın! | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 23-02-2006 00:08 |
şiddete KARŞI telefonlar | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 15-07-2004 22:51 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |