|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
03-04-2014, 22:46 | #1 |
|
Icra Takibine Dayali Temerrüt Nedeniyle Tahliye Davasi.
Öncelikle herkese çalışmalarında başarılar dilerim.
Tahliye talepli icra takibi açtık. Dosya kesinleşti hatta dosya borcuna ilişkin taahhütte aldık. Ancak temerrüt nedenniyle tahliye davasını nerede açmam gerekiyor. Sulh hukuk mahkemesinde mi yoksa icra hukuk mahkemesinde mi ? Aralarındaki fark nedir. İlk defa açacağım için tecrübesizim. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler |
03-04-2014, 23:20 | #2 |
|
örnek 13 ödeme emri göndermişseniz, icramahkemes,nde dava açabilirsiniz.
iik 269 vd. maddeleri yardımcı olabilir |
08-04-2014, 22:56 | #3 |
|
Teşekkürler ancak takibi fazla açtığımızı farkettik. Ve fazla miktar üzerinden de taahhüt almıştık. Bu durumda tahliye davası açma işi askıda kaldı.
|
08-04-2014, 23:56 | #4 | |||||||||||||||||||
|
http://www.turkhukuksitesi.com/showp...93&postcount=8
|
08-04-2014, 23:58 | #5 |
|
Seçimlik haktan bahseden yargıtay kararı / ister icra hukuk diyor ister sulh hukuk
T.C. YARGITAY
6.Hukuk Dairesi Esas: 2005/9479 Karar: 2005/10955 Karar Tarihi: 29.11.2005 TAHLİYE DAVASI - TEMERRÜT - HACİZ VE TAHLİYE İSTEKLİ İCRA TAKİBİ - İHTAR MÜDDETİ - SEÇİMLİK HAK ÖZET : Davacı alacaklı icra takibi yaparak davalı borçluya karşı ödenmemiş kira bedellerinin ödenmesi ve tahliyesine ilişkin talepte bulunmuştur. Bunun üzerine düzenlenen ihtarlı ödeme emrinin tebliğini müteakip takibin itiraz edilmediğinden bahisle kesinleştiği göz önüne alındığında yasal sürelere uymak koşuluyla davacı isterse İcra Mahkemesine başvurarak tahliye isteyebileceği gibi isterse de genel hükümlere dayanarak Sulh Mahkemesinde dava açabilir.Bu davacının seçimlik hakkıdır.Davacının Sulh Mahkemesine başvurması halinde ihtarlı ödeme emri Borçlar Kanununun 260. maddesinde yazılı ihtar yerine geçer. (2004 S. K. m. 269/a-b4) (818 S. K. m. 260) Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Dava, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece icra Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 1.8.2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, davalının kira bedellerini ödemediğinden hakkında icra takibi yapıldığını ve takibin kesinleştiğini, yasal otuz günlük süre içerisinde ödemede bulunmayan davalının temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı duruşmaya gelmemiş, herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Taraflar arasındaki kira sözleşmesi 1.8.2003 başlangıç tarihli ve iki yıl sürelidir. Davacı bu sözleşmeye dayanarak davalı hakkında yaptığı haciz ve tahliye istekli icra takibinde Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz 2004 ayları kiralarının süresinde ödenmemesi ve sözleşme hükmüne göre muaccel olan aylar kirasının tahsilini istemiş, Örnek 51 ödeme emri davalıya 31.7.2004 tarihinde tebliğ edilmiş, itiraz edilmediğinden takip kesinleşmiş, yasal otuz günlük ödeme süresi içerisinde borcun ödenmediği anlaşılmıştır. Bu durumda davacı İİK'nın 269/a maddesine göre ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içerisinde İcra Mahkemesinden tahliyeye karar verilmesini isteyebileceği gibi Sulh Hukuk Mahkemesinde tahliye davası da açabilir. Zira İİK'nın 269/b-4 maddesinde alacaklının umumi hükümler dairesinde dava açmaya mecbur kalması halinde ihtarlı ödeme emrinin BK'nın 260. maddesinde yazılı ihtar yerine geçeceği ifade edilmiştir. Bu seçimlik hakkının kullanılması davacıya aittir. Bu durumda davanın açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığından açılan davaya bakılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın görev sebebiyle reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.11.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
temerrüt nedeniyle tahliye davasından sonra iki hakli ihtar nedeniyle tahliye | avukat152 | Meslektaşların Soruları | 3 | 12-06-2013 10:36 |
İcra Takibine Dayalı Temerrüt Nedeni İle Tahliye Davası | HARUN TOKER | Meslektaşların Soruları | 7 | 07-05-2012 16:58 |
temerrüt nedeniyle tahliye & iki haklı ihtar nedeniyle tahliye | ultimatemaster | Meslektaşların Soruları | 3 | 06-03-2012 18:26 |
temerrüt nedeniyle tahliye | para_doks | Meslektaşların Soruları | 2 | 31-08-2010 19:46 |
Temerrüt Nedeniyle Tahliye Davasi Açabilir Miyim? | ayrıntıcı | Meslektaşların Soruları | 2 | 11-11-2009 19:32 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |