Kenan Evren İddianamesi-zamanaşımı

Kenan Evren'in yargılanmasına mesnet iddianame mahkemece kabul edildi.

İddianame metnini okudum. Zamanaşı hakkında savcı aynen şöyle demekte :

"şüphelilere atılı bulunan eylemlerde zamanaşımı, eylemlerin gerçekleştiği 02/01/1980 ve 12/09/1980 tarihlerinde işlemeye başlamış ancak 1982 Anayasasının geçici 15. maddesinin yürürlüğe girdiği 09/11/1982 tarihinde durmuştur. Söz konusu suçlarda zamanaşımı süresi 20 yıl olup, 09/11/1982 tarihinde durmuş olan zamanaşımı geçici 15. maddenin kaldırıldığı referandum sonucunun resmi gazetede yayınlandığı 23/09/2010 tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlamıştır. "

Savcı, zamanaşımının hesabı hususunda 09/11/1982 tarihinde duran zamanaşımının 23/09/2010 tarihinde yeniden işlemeye başladığını belirtmektedir.

Sizce savcının 23/09/2010 tarihinden itibaren zamanşımın yeniden işlemeye başladığı yönündeki mantığı doğru mudur?

saygılar...

Yargilanamaz kanaatindeyim, zamanaşımında suc tarihi baz alinmaktadir,ileride olacak veya olması kuvvetle muhtemel ( savcının değindiği refarandum gibi) hadiselere baglanamaz, bağlanırsa hukuk temelinden sarsilacaktir kanaatini tasimaktayim..

"12 Eylül'e Zamanaşımı Uygulanamaz"

12 Eylül soruşturmasını yürüten Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, "Zamanaşımı konusunda sadece iç hukukla sınırlı kalmamız doğru olmaz. Bu konuda uluslararası mevzuata da bakıyoruz. Türkiye'nin altına imza attığı sözleşmelerin bağlayıcı rolü var" diyerek 12 Eylül soruşturmasında en çok tartışılan "zamanaşımı"nın uygulanmayacağının sinyallerini verdi.
"Uluslararası teamüller işkence suçuna karşı son derece katı. Bu suçlarda zamanaşımı uygulanması dile bile getirilmiyor. Çünkü işkence, bir insanlık suçudur" diyen Bozkurt, darbe sürecinde birçok insanın siyasi sebeplerle işkenceye uğradığını ve suçlamanın bu kapsamda olması durumunda zamanaşımının söz konusu olamayacağını söyledi.
Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) işkence suçlarında zaman aşımının işlemeyeceğine ilişkin pek çok kararı olduğu ve Türkiye için de bağlayıcı olduğu aşikardır.

Alıntı: Yazan fatihlk Kenan Evren'in yargılanmasına mesnet iddianame mahkemece kabul edildi. İddianame metnini okudum. Zamanaşı hakkında savcı aynen şöyle demekte : "şüphelilere atılı bulunan eylemlerde zamanaşımı, eylemlerin gerçekleştiği 02/01/1980 ve 12/09/1980 tarihlerinde işlemeye başlamış ancak 1982 Anayasasının geçici 15. maddesinin yürürlüğe girdiği 09/11/1982 tarihinde durmuştur. Söz konusu suçlarda zamanaşımı süresi 20 yıl olup, 09/11/1982 tarihinde durmuş olan zamanaşımı geçici 15. maddenin kaldırıldığı referandum sonucunun resmi gazetede yayınlandığı 23/09/2010 tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlamıştır. " Savcı, zamanaşımının hesabı hususunda 09/11/1982 tarihinde duran zamanaşımının 23/09/2010 tarihinde yeniden işlemeye başladığını belirtmektedir. Sizce savcının 23/09/2010 tarihinden itibaren zamanşımın yeniden işlemeye başladığı yönündeki mantığı doğru mudur? saygılar...

Ceza ve ceza usul hukuku teknik bir daldır; romantizm ve politizm kabul etmez. Pozitif hukuk metinlerinin yorumunda tek saik hukuksal olmak zorundadır; "amaçsal" olmaya başlarsa, Hukuk Devleti tehdit altında demektir.

Burada, meri hukuk açısından ceza zamanaşımını durduran veya kesen bir neden bulunmamaktadır.

Ayrıca, zamanaşımının uygulanmayacağı suçların hangileri olduğu, TCK.m.76,77,78 ve m.66/son da açıkça tanzim edilmiştir...

Bunların hiçbiri mevzubahis olmadığına göre, öyle ise zamanaşımının, işlendiği iddia olunan suç tarihinden itibaren kesintisiz işlediğinin kabulü gerekir.

geçici 15 inci madde zamanaşımını neden durdursun ki...

Siyasi bir showu hukuki olarak yorumlama çabasını boşa kürek çekmek olarak değerlendiriyorum...

Alıntı: Yazan Özgür Kınay Siyasi bir showu hukuki olarak yorumlama çabasını boşa kürek çekmek olarak değerlendiriyorum...

Savcı için mi, bizim için mi?

Savcının işi bu. Bizim için...