12-07-2002, 12:31 | #1 |
|
Olmayan Şiir
Bu güzel ve sıcak günlerde içimizdeki yaşama sevincini sıfırın altına düşürmeye neyin gücü yeter ki??
Bakışların ardında yatan gerçeği görememiş olmak mı yoksa tendeki uyumu mutluluk sanıp sarhoşluğun sanrılarında güne sabahlamak mı?Beyhude geçen günlere kahrolmak neye yarar ki geleceğe bakma kaygısından uzak olmak yeter bana..bir de dostlarla paylaşılacak paha biçilmez anlarımı toplayıp yastık yapmak uykuma.. Ne demiş ünlü şair: gözüme inanırım haydi zıpla!! Şiir yazmayı pek beceremem ama algısal kapıların cereyanında üşürken -karamsar olması doğal, anlayan anlar-birşeyler döktürmüş olduğumu gördüm sizlerle paylaşmak istedim,yazık türkçem biraz kıt kalmış ya da fazla utangaçmışım.... Herkese mutlu günler once tried to draw her face on the bleached veins of my lungs to supplement my missing half to ease my pain inside the skin to reach for the Eden of my nightmares suffering cold in the summer sun she envies me confined within and loves to hate me, deepest smoke such a man, superhuman side dragging the heart and nonsense to find calling for love, affection to have mean as me, donor of despair disappears the sun, the night to come guide the fishes, have'em sleep yourselfishness, give me some amnesy, all I need to forget what I felt and what I kept starting the days, those are seized breath more to stay asleep be to pretend and pretend to be liar tired,no candle to light set free me from meself break me through the peace wake me up, a newday for hope lost but still capable for the cost... Emotions flattened,I am not stranded yet .......... -Jus |
03-09-2002, 18:21 | #2 |
|
benimde ingilizcem biraz kıt
anlayan anlar elbette ama diyorum ki; utangaçlığı bırakıp anlatmak istediğinizi anlamışmıyız diye bir baksak |
13-10-2002, 14:25 | #3 |
|
Ege,
Aslında Türkçesini ve daha güzelini Can Dündar yazmış Aç Gözlerini En sevdiğin elbiseni giydim Bu gece kokunu sürdüm Solgun yüzünü okşadım Sessizce saçlarından öptüm Yazdığın mektupları okudum Kana kana su içer gibi Plaklarını çaldım ah! En çok o şarkıda özledim seni. Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum gece yarısı Şehir uykuya daldı, baktım dışarıya katran karası Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana aldım koynuma Buseni hafızamdan koparıp iliştirdim dudaklarıma Üşüdüm karanlıkta Tenine dokundum hissetsin diye Aç gözlerini Erguvanlarına su verdim İçerken benimle konuştular Yastığını okşadım, kokladım Anılar uçuştular Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine bir meltem gibi Teninin kokusu karıştı kokuma Yakıştılar Boğuldum karanlıkta Yanı başımdasın benden çok uzaklarda Ellerimi tut dokun bana Aç gözlerini. Attım kendimi caddelere Yeşil ceketin sardı beni Yürüdüm üstüne karanlığın korkusuz Tuttum ellerini. Can Dündar |
22-10-2002, 08:24 | #4 |
|
|
05-06-2005, 14:24 | #5 |
|
Sayın Av.Bulent S. Akpunar,
12.7.2002 tarihinde gonderdiğiniz şiirinizi, ne yazık ki, yaklaşık üç yıl sonra bugün okudum. İlk gün okumak zor gelmişti; sonraki yıllarda da ihmal etmiştim. Neyse ki zararın burasından dönmek bugüne kısmetmiş. Teşekkür ediyorum. Bu mesajımın konusu şu ki : yazmalısınız ... Okuyucunuz olacaktır. Er ya da geç... Saygılarımla Bir Dost |
05-06-2005, 21:29 | #6 |
|
O günlere döndüm birden.İlginç belki ama komik geldi şu an..Şimdi yaptıklarımın da ileride komik geleceğini düşünerek garip bir ürperti duygusuna kapıldım. Şiirin dili olmaz belki ama benim ingilizceden daha zengin bir anadilim varken neden yabancı dil kullanmışım acaba?! Ama her şiir (!) yaratıldığı günün koşul ve olguları muvacehesinde değerlendirilmek gerekir değil mi dostlar İlgisi yok belki ama İstanbul'daydım bu hafta..Ne kadar Özlemişim.! Ne senle ne sensiz denir ya işte öyle bir duygu uyandırıyor bu yedi tepeli şehir insanda.Dinginliğin değerini bilmenize sebep oluyor bu keşmekeş ama ilginç bir şekilde de insanı içine sürüklüyor...Her iki halde de zaman duruyor aslında.Bir balıkçı kasabasının sahil kahvehanesinde tembellik yaparken de, devasa metropolün onlarca katlı yapılarından birinde dosyalar arasında kaybolduğunuzda da. Sayın Bir Dost, haketmediğim iltifatlarınız için teşekkürlerimi sunarım efendim. Rakı şisesinde balık olmak için daha çok okyanus gezmek gerektiğinin bilinciyle kucak dolusu sevgi ve saygılar... |
10-08-2008, 23:41 | #7 | |||||||||||||||||||
|
Saygılarımla |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Şiir Nedir Ne Değildir... | akdevrim | Site Lokali | 632 | 17-08-2021 12:51 |
Şiir Keyfi:)) | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Site Lokali | 884 | 07-02-2017 14:30 |
Şiirle yaşa, şiir gibi ol.. | Av.Ersin VARGÜN | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 11 | 21-04-2008 11:45 |
İst. barosu; Şiir İçin | Av. Adil Giray ÇELİK | Adliye Duvarı | 0 | 20-06-2003 07:30 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |