Temİnat Senedİdİr Kaydi

Elimizde bir bono vardı bononun ön yüzünde 'TEMİNAT SENEDİDİR' ibaresi yer alıyordu. Biz Ticaret Mahkemesinden ihtiyati haciz kararı aldık ve esas takibe geçtik.Borçlu Şirket müvekkil şirket ile mal alım satımı hususunda sözlü anlaşma yaptığını ama henüz almadığı mallar için müvekkil şirkete 3 adet çek verdiğini Takibe konu senedi de çeklere karşılık teminat olarak verdiği iddiası ile İcra mahkemesinde takibin iptali dava açtı ve tedbir kararı alarak takibi yargılama sonuna kadar durdurdu.
Bu noktada Takibimiz iptal edilirmi?? Bildiğim Kadarıyla senette sadece TEMİNAT SENEDİDİR ibaresi bulunması kambiyo vasfını etkilemiyor.Ortada bir sözleşme de yok.Senette malen kaydı bulunmakta.Borçlu şirketin ispat hususu nasıl olabilir.İcra Mahklemesinin incelemesi nasıl olacaktır?

senedin ön yüzünde "bedeli teminattır"ibaresinin yazılı bulunması ,senedin neyin teminatı olduğu hususunda takip alacaklısının imzası da bulunan bir sözleşmede
açıklanmadığı sürece takibin iptaline karar verilemez.Dolayısıyla menfi tespit davasında da davacı senedin teminat senedi olduğuna dair müvekkilinizin de imzası ile sadır olan bir sözleşme sunamazsa davanın reddine karar verilecektir.

Alıntı: " İİK 169 / 3 : İcra mahkemesi hakimi, borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiği veya senedin metninden zamanaşımına uğradığı veya borçlunun borçlu olmadığı yahut icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebilir"

Senette borca itiraz sebepleri yukarıda sayılmıştır.Teminat iddiası "borca itiraz" niteliğindedir. Yargıtay kararlarına göre Senet metninde salt teminat senedi ibaresi olması tek başına bononun kayıtsız şartsız belli bir bedelin ödenmesi vaadini içeren niteliğini etkilemez ve kambiyo takibini durdurmaz.Bu nedenle gerek senet metninde gerekse bir başka yazılı belgede bononun ne için teminat verildiği borçlu tarafından ispatlanmadıkça ilgili senete binaen kambiyo takibi yapılmasına engel yoktur. Bu itibarla dar yetkili icra hukuk mahkemesinin salt "teminat" ibaresine dayalı olarak inceleme yapıp takibi iptali cihetine gitmesi mümkün değildir.Borçlunun menfi tespit davası açması gerekir.

bir yargıtay kararında senedin ön yüzüne yazılan '' ciro edilemez'' veya ''teminat ibaresinin senedi geçersiz hale getireceğini okumuştum.Bu tür kayıtların senedin arkasına yazılması gerekir demekteydi.Kararı bulursam paylaşacağım.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=8631

T.C.
YARGITAY
Ondokuzuncu Hukuk Dairesi
Esas No : 2002/5138
Karar No : 2003/9383
Tarih : 7.10.2003


MENFİ TESPİT DAVASI ( Her Ne Kadar Senedin Arka Yüzünde "Teminat Senedinin Üçüncü Kişilere Ciro Edilemez" Kaydı Bulunmakta İse de Teminat Kaydında Neyin Teminatı Olduğu Açıklanmadan Senedin Geçerliliğine Etkili Olamayacağı - Reddi Gereği )
TEMİNAT SENEDİ ( Üçüncü Kişilere Ciro Edilemez Kaydı Bulunmakta İse de Teminat Kaydında Neyin Teminatı Olduğu Açıklanmadan Senedin Geçerliliğine Etkili Olamayacağı - Menfi Tespit Davasının Reddi Gereği )
BONONUN GEÇERLİLİĞİ ( Üçüncü Kişilere Ciro Edilemez Kaydı Bononun Geçerliliğine Etkili Olmayıp Senedi Nama Yazılı Hale Getirdiği - Mahkemece Menfi Tespit Davasının Reddi Gereği )




ÖZET :

Dava menfi tespit davasıdır. Her ne kadar senedin arka yüzünde "Teminat senedinin üçüncü kişilere ciro edilemez" kaydı bulunmakta ise de, teminat kaydında neyin teminatı olduğu açıklanmadan senedin geçerliliğine etkili olamayacağı öğretide ve uygulamada kabul edilmektedir. Öte yandan üçüncü kişilere ciro edilemez kaydı da bononun geçerliliğine etkili olmayıp senedi nama yazılı hale getirir. Bu durumda mahkemece menfi tesbit davasının reddi gerekir.


DAVA :

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


KARAR :

Davacı vekili, Garanti Bankası Kadıköy Nakit İşlemleri Şubesi tarafından müvekkiline 45.000 USD tutarlı 30.3.1999 vadeli bono ihbarnamesi gönderildiğini, senet lehdarı ve hesap sahibinin davalı olduğunu öğrendiklerini, davalıya verilen bir bono olmadığı gibi, bono altındaki imzanın da müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilin bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının müvekkilinden aldığı 45.000 USD borca karşılık 20.6.1998 tanzim 30.3.1999 vade tarihli bonoyu imzalayarak müvekkiline verdiğini, müvekkilinin bononun banka marifetiyle ödenmesi için bankaya başvurduğunu bononun 5.4.1999 tarihinde protesto edildiğini, imzanın davacıya ait olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece bononun teminat senedi olduğu ve alacağın gerçekleşip gerçekleşmediği kanıtlanamadığından davanın kabulüne davacının 20.6.1998 tanzim ve 30.3.1999 vadeli 45.000 USD bedelli bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tesbitine, koşulları oluşmadığından davanın %40 tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava konusu bono, TTK.nun 788. maddesi hükmündeki yasal unsurları taşımaktadır. Davacı bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüşse de imzanın kendisine ait olduğu uzman bilirkişi raporu ile saptanmıştır.

Her ne kadar senedin arka yüzünde "Teminat senedinin üçüncü kişilere ciro edilemez" kaydı bulunmakta ise de, teminat kaydında neyin teminatı olduğu açıklanmadan senedin geçerliliğine etkili olamayacağı öğretide ve uygulamada kabul edilmektedir. Öte yandan üçüncü kişilere ciro edilemez kaydı da bononun geçerliliğine etkili olmayıp senedi nama yazılı hale getirir. Bu durumda mahkemece menfi tesbit davasının reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulünde isabet görülmemiştir.


SONUÇ :

Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı: Yazan av.hasan20 Elimizde bir bono vardı bononun ön yüzünde 'TEMİNAT SENEDİDİR' ibaresi yer alıyordu. Biz Ticaret Mahkemesinden ihtiyati haciz kararı aldık ve esas takibe geçtik.Borçlu Şirket müvekkil şirket ile mal alım satımı hususunda sözlü anlaşma yaptığını ama henüz almadığı mallar için müvekkil şirkete 3 adet çek verdiğini Takibe konu senedi de çeklere karşılık teminat olarak verdiği iddiası ile İcra mahkemesinde takibin iptali dava açtı ve tedbir kararı alarak takibi yargılama sonuna kadar durdurdu. Bu noktada Takibimiz iptal edilirmi?? Bildiğim Kadarıyla senette sadece TEMİNAT SENEDİDİR ibaresi bulunması kambiyo vasfını etkilemiyor.Ortada bir sözleşme de yok.Senette malen kaydı bulunmakta.Borçlu şirketin ispat hususu nasıl olabilir.İcra Mahklemesinin incelemesi nasıl olacaktır?

İcra mahkemesi dar yetkisi ile, yukarıda da anlatılan, tek başına teminattır ibaresinin kambiyo vasfını etkilememesinden ötürü, büyük olasılıkla şikayetin reddine karar verecektir. Ama borçlunun ayrıca menfi tespit davası açmasına bir engel yok.

Açılacak olası menfi tespit davasında, davacı/borçlu görünen, yukarıda koyulaştırdığım iddialarını tekrarladığı ve borcun yokluğunun tespitini "malen" kaydına dayandırarak iki taraf ticari defterlerinin ibrazını talep ettiği ve müvekkilinizin ticari defter ve kayıtlarında da teslim imzalı irsaliye ve faturalara tesadüf edilmediği takdirde , davayı kazanma olasılıkları yüksek.

Saygılarımla...