Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

İdari Yargıda Dava ve Savunmanın Genişletilmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 23-07-2007, 16:14   #1
av.korcan

 
Varsayılan İdari Yargıda Dava ve Savunmanın Genişletilmesi

Merhabalar;

İdari yargıda davanın ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının bulunup bulunmadığını ve bunun pratikteki durumunu öğrenmek istiyorum.Yaptığım araştırmalarda ve hatta bazı danıştay kararlarında böyle bir yasaktan bahsediliyor fakat aynı zamanda re'sen araştırma ilkesinden dolayı böyle bir yasağın uygulanamayacağı yönünde de görüşler mevcut.Bu konuyla ilgili bilgi ve çalışması olanlar varsa ve paylaşırlarsa memnun olurum.Saygılarımla.
Old 23-07-2007, 22:38   #2
halit pamuk

 
Varsayılan

Merhaba,

İdari yargılama Usulü Kanunun 16/4 maddesinde "4. Taraflar, sürenin geçmesinden sonra verecekleri savunmalara veya ikinci dilekçelere dayanarak hak iddia edemezler" kuralı,

21. maddesinde de " Dilekçeler ve savunmalarla birlikte verilmeyen belgeler, bunların vaktinde ibraz edilmelerine imkân bulunmadığına mahkemece kanaat getirilirse, kabul ve diğer tarafa tebliğ edilir. Bu belgeler duruşmada ibraz edilir ve diğer taraf cevabını hemen verebileceğini beyan eder veya cevap vermeye lüzum görmezse, ayrıca tebliğ edilmez." kuralı yer almıştır,

Bu kurallar sav ve savunmanın değiştirilmesi yasağının sınırlı da olsa idari yargıda uygulandığını gösteriyor.(Şeref Gözübüyük.İdari Yargılama Usulü.14. bası-shf.449)


Bu yasak idari yargıda,davacı yönünden,dava açma süresi sona erdikten sonra; davalı içinse birinci savunmanın cevap verme süresi geçtikten sonra başlar.


Mahkeme karalarından örnekler:












T.C.
DANIŞTAY
12. DAİRE
E. 2002/2239
K. 2005/169
T. 2.2.2005
• İŞ AKDİNİN FESHİ ( Davacının İşlemin İptali Üzerine Açtığı Tam Yargı Davasından Sonra 60 Gün İçinde Verdiği Ek Dilekçe İle Faiz Talebinde Bulunması - Davanın Genişletilmesi Olarak Değerlendirilemeyeceği )
• TAM YARGI DAVASI ( Davacının İş Akdinin Feshi İşleminin İptali Üzerine Açtığı/60 Gün İçinde Verdiği Ek Dilekçe İle Faiz Talebinde Bulunması - Davanın Genişletilmesi Olarak Değerlendirilemeyeceği )
• DAVANIN GENİŞLETİLMESİ ( Davacının İş Akdinin Feshi İşleminin İptali Üzerine Açtığı Tam Yargı Davasından Sonra 60 Gün İçinde Verdiği Ek Dilekçe İle Faiz Talebinde Bulunması - Bu Nitelikte Olmadığı )
• EK DİLEKÇE İLE FAİZ TALEBİNDE BULUNMAK ( Davanın Genişletilmesi Olarak Değerlendirilemeyeceği - Davacının İş Akdinin Feshi İşleminin İptali Üzerine Açtığı Tam Yargı Davasından Sonra 60 Gün İçinde Verdiği Dilekçe )
2577/m.3/2-d
KHK-399/m.1,45
ÖZET : Rafineri Müdürlüğünde uzman olarak görev yapan davacı, iş akdinin feshedilmesine ilişkin işlemin iptali isteğiyle açtığı davada verilen iptal kararı üzerine açıkta geçen sürede yoksun kaldığı aylık, ikramiye vesair ücretlerinin ödenmesine karar verilmesi talebiyle dava açmıştır.

Davacının iş akdinin feshine ilişkin işlemin iptali üzerine açtığı tam yargı davasından sonra 60 gün içinde verdiği ek dilekçe ile faiz talebinde bulunması, davanın genişletilmesi olarak değerlendirilemez.

İsteğin Özeti: Diyarbakır İdare Mahkemesinin 19.10.2001 günlü, E: 2000/84, K: 2001/874 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: Deniz Levent

Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: Fahrünnisa Tunca

Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3. maddesinin 2/d bendinde tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktarın dava dilekçelerinde gösterileceği kurala bağlanmıştır.

Temyizen incelenen dava dosyasında, davalı idareye bağlı Batman Rafineri Müdürlüğünde uzman olan davacının iş akdinin feshedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davanın iptal kararı ile sonuçlanmasından sonra aylık ve ücretlerinin verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddedilmesi üzerine aylık, ikramiye vesair ücretlerinin ödenmesi istemiyle açtığı davanın Mahkemece kabul edildiği anlaşılmaktadır.

Kamu görevlilerinin parasal haklarının tazmini istemiyle İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı uyarınca miktar belirtmeksizin dava açabilmeleri ancak işlemin iptali istemiyle aynı dilekçede tazminat isteminin bulunması halinde mümkün olabileceği tartışmasızdır.

Davacı tarafından işlemden doğan tam yargı davasının iptal davası açıldıktan ve karara bağlandıktan sonra açılmasına karşılık tazmini istenilen miktarın belirtilmediği görülmektedir.

Açıklanan nedenle, 2577 sayılı Yasanın 3. maddesine uygun düzenlenmeyen dilekçenin reddedilmesi gerekirken dosyanın tekemmül ettirilerek verilen kararın bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

KARAR : Batman Rafineri Müdürlüğünde uzman olarak görev yapan davacı iş akdinin feshedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada verilen iptal kararı üzerine açıkta geçen sürede yoksun kaldığı aylık, ikramiye vesair ücretlerinin ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.

Diyarbakır İdare Mahkemesinin 19.10.2001 günlü, E: 2000/84, K: 2001/874 sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, Batman Rafineri Müdürlüğünde uzman olan davacının iş akdinin feshedildiği, Diyarbakır İdare Mahkemesinde işlemin iptali istemiyle açtığı davada verilen 27.4.1998 gün ve 1998/494 sayılı yürütmenin durdurulması kararı üzerine davacının 28.6.1999 tarihinde görevine iade edildiği, bilahare 20.10.1999 gün ve E: 1998/494, K: 1999/592 sayılı kararı ile işlemin iptaline karar verildiği, bu kararın idarece temyiz edildiği, kararın davacıya tebliği üzerine açıkta kaldığı sürelere ilişkin aylık ve ücretlerinin ödenmesi istemiyle 29.12.1999 tarihinde idareye noter aracılığı ile ihtarname çekildiği, 4.1.2000 tarihli cevap ile talebinin reddedilmesi üzerine 2.2.2000 tarihinde bakılan davanın açılmış olduğu, Danıştay Onikinci Dairesince, davacının iş akdinin feshedilmesine ilişkin işlemin iptali yolunda verilen kararın onanarak kesinleştiği, bu durumda, iş akdinin feshine ilişkin işlemin kesinleşen yargı kararı ile iptal edilerek ortadan kaldırılması nedeniyle davacının iş akdinin feshedildiği tarihten mahkemenin 27.4.1998 tarih ve E: 1998/494 sayılı yürütmenin durdurulması kararı üzerine tekrar göreve iade edildiği 28.6.1999 tarihine kadar olan açıkta geçen süreler için yoksun kaldığı tüm parasal haklarının davalı idarece hesaplanarak davacıya ödenmesi gerektiği, davacının yasal faiz istemine gelince ilk dava dilekçesinde yasal faiz isteminde bulunmayıp dava açıldıktan sonra verilen 9.2.2000 tarihli ayrı bir dilekçe ile faiz isteminde bulunduğundan, mahkemelerin ilk dava dilekçesindeki taleplerle bağlı olması ve ilk dava dilekçesindeki istemlerin sonradan genişletilmesine ve ek talepte bulunulmasına usul yönünden imkan bulunmadığından davanın, yoksun kalınan parasal hakların tazmini istemiyle incelendiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının açıkta bulunduğu sürelere ilişkin yoksun kaldığı tüm parasal haklarının davalı idarece hesaplanarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

Davalı idare, davacının Kapsamdışı Personel Yönetmeliği, İş Kanunu ve genel hukuk kurallarına göre yapılan iş akdinin 399 sayılı KHK uyarınca feshine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, davacı ise faiz isteminin parasal haklarının fer'i mahiyetinde olduğunu, davalı idareye dava dilekçesi tebliğ edilmeden önce sunulan ek dilekçede, faiz istemine ilişkin ayrıca bildirimde bulunduğunu, bu durumun da dava dilekçesinin genişletilmesi ve ek talepte bulunulması biçiminde değerlendirilemeyeceğini, iptal edilen işlemin tesisi tarihinden itibaren tüm maddi haklarının ödenmesi gerektiğinden ve faiz istemi de bu kapsamda bulunduğundan davanın genişletilmesi biçiminde kabul edilemeyeceğini öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedirler.

İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup davalı idare tarafından ileri sürülen hususlar, kararın açıkta bulunduğu sürelere ilişkin yoksun kaldığı tüm parasal haklarının davacıya ödenmesine ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamaktadır.

Kararın, davacının yasal faiz istemine yönelik kısmına gelince; mahkemece, davacının dava dilekçesinde yasal faiz isteminde bulunmaması nedeniyle dilekçedeki istemleri ile bağlı olması ve bu isteminin sonradan genişletilemeyeceği ve ek talepte bulunulmayacağı gerekçesiyle faiz istemi yerinde görülmeyerek bu hususta hüküm kurulmamış ise de; davacının iş akdinin feshine ilişkin işlemin iptaline dair kararın 13.12.1999 tarihinde tebliği üzerine 29.12.1999 tarihli dilekçesiyle, iptal kararının uygulanması ve açıkta kaldığı sürede ödenmeyen aylık ve ikramiye vesair ücretlerinin ödenmesi istemiyle idareye yaptığı başvurusunun 4.1.2000 günlü işlemle reddi üzerine 2.2.2000 tarihinde açtığı davada, dava dilekçesinde görevden alındığı döneme ilişkin aylık vesair ücretlerinin ödenmesine karar verilmesini istediği, bilahare sözkonusu ücretlerinin yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle 9.2.2000 tarihinde kayda geçen ek dilekçeyle istemde bulunduğu anlaşılmış olup yasal faizin 60 günlük dava açma süresi içinde mahkeme kaydına geçen dilekçeyle talep edilmiş olması karşısında, sözkonusu talebin davayı genişletme olarak kabulü mümkün olmadığından yasal faiz istemi konusunda hüküm kurulmamasına ilişkin kısmı yönünden idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Diyarbakır İdare Mahkemesinin 19.10.2001 günlü, E: 2000/84, K: 2001/874 sayılı kararının, davacının açıkta bulunduğu sürelere ilişkin yoksun kaldığı tüm parasal haklarının davalı idarece hesaplanarak ödenmesine ilişkin kısmı yönünden davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile kararın bu kısmının onanmasına, davacının faiz istemine yönelik hüküm kurulmamasına ilişkin kısmı yönünden ise davacının temyiz isteminin kabulü ile kararın bu kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek yasal faiz ödenmesine ilişkin istem hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 2.2.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




T.C.
DANIŞTAY
6. DAİRE
E. 2002/5869
K. 2003/3727
T. 13.6.2003
• BELEDiYE ENCÜMENİNİN YIKIM VE PARA CEZASINA İLİŞKİN KARARININ YALNIZCA YIKIMA İLİŞKİN BÖLÜMÜNÜN İPTALİ TALEBİYLE AÇILAN DAVA ( Dava Açma Süresi Dolduktan Sonra Para Cezasının da İptalinin Aynı Dosyada Talep Edilmesi - Davanın Genişletilmesi Yasağı )
• DAVANIN GENİŞLETİLMESİ YASAĞI ( Belediye Encümeninin Yıkım ve Para Cezasına İlişkin Kararının Yalnızca Yıkıma İlişkin Bölümünün İptali Talebiyle Açılan Davada Dava Süresi Dolduktan Sonra Verilen Dilekçeyle Para Cezasının da İptalinin İstenmesi )
• PARA CEZASINA KARŞI SULH CEZA MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA GÖREVSİZLİK KARARI VERİLMESİ ( İmara Aykırı Yapı Nedeniyle Verilen Yıkım Kararına Karşı Açılan Davada Dava Süresi Dolduktan Sonra Dilekçe Verilerek Para Cezasının da İptalinin İstenmesi/Davanın Genişletilmesi Yasağı - Görevsizlik Kararı Üzerine İdare Mahkemesi'nde Yeni Bir Dava Açılması Gereği )
• SULH CEZA MAHKEMESİ'NE PARA CEZASININ İTPALİ İÇİN AÇILAN DAVADA GÖREVSİZLİK KARARI VERİLMESİ ( Kararın İmara Aykırı Yapının Yıkılmasına İlişkin Kısmına Karşı İdare Mahkemesi'nde Açılmış Davada Verilen Dilekçeyle Para Cezasının da İptalinin Talep Edilemeyeceği - Yeni Dava Açılması Gereği )
• GÖREVSİZLİK KARARI ÜZERİNE İDARE MAHKEMESİ'NDE YENİ BİR DAVA AÇILMASI GEREĞİ ( Belediye Encümeninin İmara Aykırı Yapının Yıkılması ve Para Cezasına İlişkin Kararının Para Cezası Kısmına Karşı Sulh Ceza Mahkemesi'ne Yapılan İtirazın Görev Yönünden Reddi )
• İMARA AYKIRI YAPININ YIKTIRILMASI VE PARA CEZASI VERİLMESİNE İLİŞKİN ENCÜMEN KARARININ PARA CEZASI KISMINA YAPILAN İTİRAZIN SULH CEZA MAHKEMESİNCE GÖREV YÖNÜNDEN REDDİ ( İdare Mahkemesinde Yeni Bir Dava Açılması Gereği - Yıkıma Karşı Açılmış Davada Dilekçe Verilerek Para Cezasının da İptalinin İstenemeyeceği/Davanın Genişletilmesi Yasağı )
3194/m.32,42
ÖZET : Davacı, dava dilekçesinde belediye encümeni kararının sadece yıkıma ilişkin bölümünün iptalini; dava açma süresinden sonra verdiği dilekçesinde ise, aynı olay nedeniyle uygulanan para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz ettiğini ve anılan mahkemenin görevsizlik kararı verdiğini belirterek yıkım işlemine karşı açılan bu davada para cezası yönünden de karar verilmesini istemiş bulunmaktadır. Sulh ceza mahkemesinin görev yönünden ret kararı üzerine 2577 sayılı Yasanın 9.maddesi uyarınca idare mahkemesi başkanlığına hitaplı bir dava dilekçesi ile ayrı bir dava açılması gerektiğinden, bu haliyle davanın genişletilmesi kapsamında olan para cezasına ilişkin istemin incelenme olanağı bulunmamaktadır. Bu durumda, idare mahkemesince davanın para cezasına yönelik bölümünün esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

İstemin Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, ... sayılı kararının taraflarca usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Davalı İdarenin ve Davacının Savunmalarının Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi : Temyize konu idare mahkemesi kararının davanın yıkıma yönelik bölümünün reddi kısmının onanması; davacı tarafından dava dilekçesinden sonra verilen dilekçe ile, aynı olay nedeniyle uygulanan para cezasına karşı ... Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edilği ve anılan mahkemenin görevsizlik kararı verdiği belirtilerek yıkım işlemine karşı açılan bu davada para cezası yönünden de karar verilmesi istenilmekte ise de, sulh ceza mahkemesinin görev yönünden ret kararı üzerine 2577 sayılı Yasanın 9.maddesi uyarınca idare mahkemesi başkanlığına hitaplı bir dava dilekçesi ile ayrı bir dava açılması gerekmekte olup, bu haliyle davanın genişletilmesi kapsamında olan istemin incelenme olanağı bulunmadığından, mahkeme kararının davanın para cezasına yönelik bölümünün esasına girilerek para cezasının iptali yolundaki kısmının ise bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, ... İlçesi, ... Köyünde bulunan taşınmaz üzerinde ruhsatsız yapılan inşaatın 3194 İmar Kanununun 32.maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, ruhsatsız inşaatın ... tarihli tutanakla tespit edilerek mühürlendiği, 1/25000 ve 1/5000 ölçekli planların mahkemece iptal edildiği ve bölgenin uygulama imar planının bulunmadığı anlaşıldığından, ruhsatsız inşaatın yıktırılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın yıkıma yönelik bölümünün reddine; dava dilekçesinin konu kısmında yıkım kararının iptaline karar verilmesinin istenilmesine karşın dava dilekçesinde kararın imar para cezası verilmesine yönelik kısmı hakkında da hukuka aykırılık iddialarına yer verilmesi ayrıca, dava dilekçesinin netice ve talep kısmında yıkım ve para cezası şeklinde bir ayrıma yer verilmeksizin kararın iptaline karar verilmesinin istenilmesi ve davanın açıldığı tarihte imar para cezalarına karşı açılacak davaların görümü ve çözümünün idare mahkemelerine ait olması karşısında davacının cevaba cevap dilekçesi ekinde ... Sulh Ceza Mahkemesinin görev ret kararını ibraz ederek para cezası hakkında da hüküm kurulmasının istenilmesinin davanın genişletilmesi kapsamında olmadığı; 3194 sayılı Yasanın 42.maddesinde ruhsatsız ya da ruhsata aykırı inşaat nedeniyle verilecek para cezalarının alt ve üst sınırlarının belirlendiği, ancak, herhangi bir neden gösterilmeksizin yasada öngörülen alt sınırın üzerinde para cezası miktarının belirlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin para cezası verilmesine yönelik bölümünün iptaline karar verilmiş; karar taraflarca temyiz edilmiştir.

Temyize konu idare mahkemesi kararının davanın yıkıma yönelik bölümünün reddi yolundaki kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.

Davacı, dava dilekçesinde belediye encümeni kararının sadece yıkıma ilişkin bölümünün iptalini; dava açma süresinden sonra verdiği dilekçesinde ise, aynı olay nedeniyle uygulanan para cezasına karşı ... Sulh Ceza Mahkemesine itiraz ettiğini ve anılan mahkemenin görevsizlik kararı verdiğini belirterek yıkım işlemine karşı açılan bu davada para cezası yönünden de karar verilmesini istemiş bulunmaktadır.

Sulh ceza mahkemesinin görev yönünden ret kararı üzerine 2577 sayılı Yasanın 9.maddesi uyarınca idare mahkemesi başkanlığına hitaplı bir dava dilekçesi ile ayrı bir dava açılması gerektiğinden, bu haliyle davanın genişletilmesi kapsamında olan para cezasına ilişkin istemin incelenme olanağı bulunmamaktadır.

Bu durumda, idare mahkemesince davanın para cezasına yönelik bölümünün esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle ... İdare Mahkemesinin ... günlü, ... sayılı kararının davanın yıkıma yönelik bölümünün reddi yolundaki kısmının ONANMASINA, dava konusu işlemin para cezasına yönelik bölümünün iptali yolundaki kısmının BOZULMASINA, 13.6.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 04-04-2012, 09:13   #4
keskinbalta

 
Varsayılan

Peki meslektaşlar;
davacı süresi geçtikten sonra talebini genişletemez ama aynı talebini gerekçelendirdiği hukuki nedenleri genişletebilir mi?
mesela dava dilekçesinde dayanılan hukuki nedenlere ek olarak davalı idarenin savunmalarına cevap olarak dava dilekçesindeki hukuki nedenlerle haklı olmasa bile yeni hukuki nedenlerle de haklı olduğunu iddia etmesine yasak var mı?
Çünkü res'en araştırma ilkesi uygulanmalı hem de hakim hukuki gerekçeyi araştırmak zorundadır...
Old 14-04-2012, 13:55   #5
keskinbalta

 
Varsayılan

cevap yok ama bir soru daha sorayım
mesela dilekçe red kararı sonrası açılan davada yeni talepler de bulunulabilir mi? örneğin yeni davada faiz talebi davanın genişletilmesi yasağına girer mi?
Old 12-03-2013, 17:10   #6
Engin YILMAZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan keskinbalta
Peki meslektaşlar;
davacı süresi geçtikten sonra talebini genişletemez ama aynı talebini gerekçelendirdiği hukuki nedenleri genişletebilir mi?
mesela dava dilekçesinde dayanılan hukuki nedenlere ek olarak davalı idarenin savunmalarına cevap olarak dava dilekçesindeki hukuki nedenlerle haklı olmasa bile yeni hukuki nedenlerle de haklı olduğunu iddia etmesine yasak var mı?
Çünkü res'en araştırma ilkesi uygulanmalı hem de hakim hukuki gerekçeyi araştırmak zorundadır...

Hukuki nedenleri tayinde hakim zaten serbesttir. O konuda hiçbir problem olmaz. Dilekçenizde belirtmek zorunda bile değilsiniz. Genişletme yasağı vakıalarla ilgilidir.

Genel olarak idari yargıda genişletme yasağının davacı adına uygulanabildiği kanaatindeyim. Davalı yan geç cevap verse ve dahi hiç cevap vermese ve duruşma yapılıp da duruşmada cevap verse de re'sen araştırma ilkesi söz konuu olduğundan pek sorun yaşamaz gibime geliyor. Zira idari yargıda amaç adli yargının tersine maddi gerçeğe ulaşmaktır.
Old 21-03-2013, 15:32   #7
Av. Feyza Altun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan keskinbalta
cevap yok ama bir soru daha sorayım
mesela dilekçe red kararı sonrası açılan davada yeni talepler de bulunulabilir mi? örneğin yeni davada faiz talebi davanın genişletilmesi yasağına girer mi?

Meslektaşım reddedilen dilekçe zaten usulden esasa girilmeden ve karşı tarafa tebliğ edilmeden reddedilmiştir. Sİz yenileme dilekçeniz ile faiz talep edebilirsiniz diye düşünüyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İdari Yargıda İslah avfatih Anayasa ve İdare Hukuku Çalışma Grubu 33 07-03-2013 12:10
Savunmanın Genişletilmesi - buna karşı itirazın süresi av.egemen Meslektaşların Soruları 25 14-12-2011 16:24
İdari Yargıda Hakimlik memur Hukuk Soruları Arşivi 7 19-07-2006 22:21
Dava Konusun Genişletilmesi Mağdur Hukuk Soruları Arşivi 4 01-03-2002 23:04
İdari Yargıda Reddi Hakim Memur Hukuk Soruları Arşivi 1 21-02-2002 21:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03683710 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.