Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Mesleğin daha en başında olunmasına rağmen yeni ofis açmanın kazanımları ve sıkıntıları, mesleki dayanışmaya dair

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-03-2019, 12:45   #1
Av Meliha

 
Varsayılan Mesleğin daha en başında olunmasına rağmen yeni ofis açmanın kazanımları ve sıkıntıları, mesleki dayanışmaya dair

Meslektaşlarım merhabalar sizlerin bir kaç hususla ilgili düşüncelerinizi oldukça merak etmekteyim ve bu nedenle bu yazıyı kaleme alma gereksinimi duydum, üşenmeden okumanız dileğiyle...

Öncelikle stajımı tamamladıktan sonra bağlı avukat olarak çalışmaktansa kendi ofisimi açma nedenlerimden başlamak istiyorum. Stajımı tamamladım ve sonrasında iş arama serüvenim başladı ve inanır mısınız hangi iş görüşmesine gidersem gideyim bana hep asgari ücret teklif edilip bunun karşılığında şehir dışına gitmem, haftanın 6 günü çalışmam beklenerek bunun her yerde böyle olduğunu, tecrübesiz olmam nedeniyle katlanmam gereken bir zorluk olduğu bana empoze edilerek çalışmam istendi. Ben çoğu mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımızın aksine bunu kabul etmedim ve bu nedenle tabi ki iş bulamadım. Öncelikle biz evet yeni mezunuz evet pratikte tecrübelerimiz yok ancak biz de güzel derecelerle Hukuk fakültesini kazandık yıllarımızı okumakla geçirdik. Bunun karşılığı bu şekilde emek sömürüsü kesinlikle olmamalı. Şuan okumak yerine garsonluk yapsaydım şefliğe yükselir daha çok para kazanırdım sanırım Beni ve benim gibi mesleğin başında olanları böyle düşündürmemeliydi bu meslek diye düşünüyorum. Hele ki emeğimizi sömürenlerin meslektaş diye hitap ettiğimiz meslek büyüklerimiz hiç olmamalı. Saygı görmeyi beklerken saygı göstermeyi unutuyorlar maalesef ki bu tarz meslektaşlarımız. Unuttukları diğer bir husus da kendilerinin de aynı yollardan geçmiş olduğu gerçeği, kendileri de belki hata yaparak öğrendiler. Tecrübe yaş aldıkça edinilebilecek bir şey iken sen tecrübesizsin asgari çalış ya da seni işe alamayız gibi yaklaşımların hiç etik olduğunu düşünmüyorum. Böyle düşünen tek ben miyim?

Her neyse böyle durumlar karşısında bende pek tabi başkasının işini yapıp hor görülmek yerine kendi ofisimi açmak istedim. Ve şükür ki az masrafla kendi büromu açtım. Pişman olacak mıyım bilemiyorum. Bir kaç hafta oldu daha tek kuruş para kazanamadım sadece para harcadım. Bu durumdan hiç memnun değilim. Nasıl Müvekkil kazanabilirim, nasıl para kazanabilirim bilemiyorum ama bildiğim tek şey Avukatlık mesleğinin saygınlığını kendi içimde de olsa devam ettirmek adına böyle bir girişimde bulunmuş olduğum gerçeği. Avukatlık öyle bir meslek ki para kazanmasanız bile ağırlığınızı incitecek bir davranışınızın olmaması gerekmekte. Hal böyle iken nasıl dava alıp avukatlık mesleğini kendi içimde yaşatmaya çalışacağım o konuda da bir fikrim yok. Umarım yıllar sonra bu yazıma bakıp İyi ki diyebilmek nasip olur. Umarım aylarca böyle ofiste sinek avlamak zorunda kalmam. Ben bu meslekte en önemli şeyin alınan işin en iyi en doğru şekilde yapılması gerektiğine inanıyorum. Tabi ki bunun için işin gelmesi gerekiyor...

Mesleki dayanışmaya konusunda ise ne staj sürecimde ne iş ararken ne de ofis açarken hiç denk gelmedim böyle bir dayanışmaya... Sn. Baro başkanımız bile sadece konuşup, iş bulurum diye yanındakilere göstermelik konuştu ve sonrasında arayıp sormadı

Ve aslında bu konuda şuan geldiğim nokta ise "Avukat avukatın kurdudur." sözlerinin doğruluğu, bu cümleye inanmaya başlıyorum ancak umarım bu konuda da yanıldığımı ilerleyen günlerimde görebilirim.

Tabi ki son olarak düşüncelerinizi merak ettiğim konular şunlar: "yeni müvekkil kazanmanın yolu nedir? Ağırlığımızı incitmeden çevre oluşturmanın altın kuralları nelerdir? Güven vermek gerekir gibi soyut kavramlardan ziyade pratikte neler yapılıp nasıl bir yol izlenmeli?, İcra-takip işleriyle ilgili mesela nasıl müvekkil kazanabilirim? Para kazanma konusunda kendime ne kadar bir süre vermeliyim?" bu konularda fikirlerinizi benimle paylaşabilirseniz çok müteşekkir olurum. Saygılarımla...
Old 11-03-2019, 09:51   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın Av Meliha;

Avukatlık mesleği açısından umutsuzlukların arttığı bir süreç yaşandığı doğrudur fakat inisiyatiflerinizi değerlendirerek yapabileceğiniz çok şey olduğunu da göz önünde bulundurmalısınız.

Türk Hukuk Sitesi'nde benzer başlıklara dair sunulan bağlantılardaki mesajları incelemenizi öneririm.

Saygılarımla...

bknz:http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=108242
Old 11-03-2019, 12:04   #3
Av.ozgesah

 
Varsayılan

Merhabalar , şu an stajyer avukat olarak güzel bir staj dönemi geçiriyorum. Her şeyi öğrenmeye , kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ne yazık ki avukatların öğreneceği çok şey var ve buna bir ömür yetmez. Kendi ofisinizi açmışsınız, çok büyük bir cesaretle çok da güzel yapmışsınız bence.Hayırlı bol kazançlı günleriniz olsun. En önemli şey umutsuzluğa kapılmamak. Hepimiz aynı yollardan geçeceğiz. Şu an elle tutulur mesleki bir tecrübem yok size yardımcı olacak, ama şunu söyleyebilirim; her zaman her şeye olumlu bakın.Bir gün mutlaka ofisinizin kapısından müvekkilleriniz eksik olmayacak. İnsan isterse her şeyi yapabilir. Son olarak sayın tecrübeli üyelerimizi , bu konudaki tecrübelerini bizlerle paylaşmaya davet ediyorum Herkese iyi günler diliyorum.
Old 14-06-2019, 12:41   #4
Mgul

 
Varsayılan

Merhabalar,
İşçi avukat olarak meslektaş yanında çalışmaktansa kendi ofisimi açıp ne olacaksa ben yapacağım , kimsenin beni ezmesine izin vermeyeceğim diye yola çıktım. Ofisimin kirası da dahil herseyi borçla yaptım, krediler çektim. CMK vekilliği yaptım, bir süre dönder çevir yaptım. En umutsuz olduğum anlarda ise çalıştım. Oturdum saatlerce örnek yargıtay kararları okudum. Bir konu hakkında kendimi geliştirebildiğim kadar geliştirdim. Kısa sayılmayacak sürelerde maddi ve manevi bir çok zorluk çektim. Dışarıdan adliye personelinin dahi 'yazık avukat' yakıştırması ile yaklaşmalarına asla izin vermedim. surecin sonunda ise ne kadar zorluk çektiysem de buna değdi. 8. yılında olan bir avukatım ve mesleğimi hiç bir mesleğe değişmiyorum. İtibar ve kendini ezdirmemek bizim mesleğimizin olmazsa olmaz şartlarındandır. İtibarı bizim kendi meslektaşlarımız yerle bir ediyor onu anladım. Öncelikle kendinden iyi olabilecek ve mesleğe katkısı olacak genç meslektaşlarını ezmeye kendinden daha aşagıda görmeye çalışmaları ve bunun için efor harcamaları kabul edilecek bir şey değil ama bir kısmı maalesef böyle . Ayrıca bu kadar mücadele ederek yükselirken ayağımın altına sabun koyanlar da çok oldu, ailem , çevrem ve meslektaşlarım. Hepsi birer tecrübe oldu. İnsanların menfaat ve çıkar için neler yapabileceklerinin sınırlarını ve o sınırların nasıl zorlandığını çıplak gözlerimle gördüm.
Kısacası göze alınıp mücadele edilebilir ise mükafatı fazla oluyor. Benim hayat felsefemdir: Başarıya giden yolda geçilen çile kutsaldır!

Meslek hayatında müvekkil edinme hususu maalesef bir kriteri yok. Bu husus tecrübe ile kazanılıyor.
Old 15-06-2019, 10:42   #5
Av. M. Bahadır Özer

 
Varsayılan

Sayın Av Meliha ve sayın Mgul, düşüncelerinize genel itibariyle katılıyorum. Sayın Av Meliha’ya yalnızca tecrübenin yaşla alakalı olduğuna dair fikri bakımından katılmıyorum. Tecrübe açısından tek kıstas yaş değildir. Bu gözler bozma kararlarını okumadan yerel mahkemeden direnme isteyen nice ezberci üstadlar gördü.

Tecrübe açısından elbette yaşın önemi yadsınamaz. Ancak duruşma ve uygulama tecrübesi olduktan sonra daha çok okuyanın mesleki anlamda daha önde olduğunu düşünüyorum. Unutulmamalıdır ki şirketleşen hukuk bürolarının sözde muazzam ilerleyen işleri genç meslektaşlarımızın hakimiyetindedir.

Yaşın, müvekkil gözünde ayırıcı bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Zira müvekkil, bir avukatın işini güzel yapıp yapmadığını anlayamaz. Anlayabilecek olsa zaten işi avukata vermez kendisi yapar. Burada müvekkilin bakacağı şey nihayetinde istediğini alıp alamadığıdır. Dolayısıyla mesleğe yeni başlayan bir avukat da yıllanmış bir avukat kadar iş bitiremediği için potansiyel müvekkil gözünde kendisini ispat edememiş bir avukat olacaktır.

Kıdemli yahut kıdemsiz hiçbir avukatın bir diğerinden üstünlüğü yoktur. Objektif kıstaslara dayanmayan gözlemlerim bu şekildedir. İşini iyi yapan üstadlarımızı tenzih ederim. Yeni başlayan avukatlar, özellikle yaş sebebiyle uzun bir süre sıkıntı çekeceklerdir. Bunun bir çözümü yoktur. Sayın Ekici’nin de belirttiği gibi benzer başlıklarda bu konular tartışılmaktadır.
Old 19-06-2019, 08:24   #6
gndz

 
Varsayılan

Ben her zaman şunu söylüyorum. 2 bin TL asgari ücretle sömürülmek yerine 1000-1500 TL kazanıp yatırımı tümüyle kendime yaparım. Kendi emeğim, gücüm kadar çalışırım. Zaten süreç içerisinde bir noktaya geliyor. Avukatların en büyük düşmanları yine maalesef kendi meslektaşları. Adalet ve emek savunuculuğu yapılıp, insanların emekleri çok düşük fiyatlara satın alınıyor. Konuştuğunda da "Piyasa" böyle deniliyor.

Dünya da meslek grupları sayıldığında üç tane öncü meslek grubu sayılır. Hukuk, Tıp ve Mühendislik'tir. Diğer meslekler bunlardan sonra gelir. Gel gör ki TR de avukat arkadaşların bile birbirlerine yaptıkları aklın alacağı şeyler değil.

Yüz binlerce lira kazanan avukat arkadaşlar biliyorum, laf açıldığında öyle acındırıyorlar ki kendilerini cebinden çıkarıp para veresi geliyor insan. Yılda 4 kere yurt dışına tatile giden avukat arkadaşla asgari ücret pazarlığı yapan avukat arkadaşım vardı.
Old 03-07-2019, 15:20   #7
hukuki_mülahazalar

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım Av. Meliha,

Sanırım sizinle aynı yollardan geçiyor olmaktan dolayı yanıtlama gereği hissettim. Muhtemelen ofislerimizi aynı tarihlerde açtık, aynı zorluklardan geçtik ve de geçmeye devam ediyoruz. Verdiğiniz kararı öncelikle kutlarım ve hiçbir zaman mesleğin sizi pişman etmemesini temenni ederim. Umuyorum, konu başlığını açtığınız günden bu yana sizi mutlu ve tatmin eden işler ile buluşmuşsunuzdur. Umudumuzu ve inancımızı kaybetmeyelim, tek mottomuz bu olsun
Old 14-11-2019, 10:23   #8
Av Meliha

 
Varsayılan

Merhabalar tekrardan bu başlığı açtığımda ki umutsuzluğum, sabırsızlığım aklıma geldi. Ancak çok şey de öğrendim bu süreçte. Öncelikle bu yazıyı okuyup benimle aynı süreçten geçenlere izafeten söylemek isterim ki rahat ve sabırlı olsunlar. Avukatlık öyle bir meslek ki tek bir iş geliyor tüm yıllık kazancını karşılayabiliyor. Şükür şuan da memnunum. Mesleğimi çok seviyorum. Daha çok çalıştıkça itibar da artıyor. Ancak en önemli ve zor kısmı sabretmek. Çoğu üstadın da dediği gibi herkes bu süreçten geçiyor ki olgunlaşıyor. Önemli olan mesleğin itibarını kaybettirmeden, umutsuzluğa kapılmadan, sabırla çalışmak. Meslektaşım da çok güzel ifade etmiş; Başarıya giden yolda geçilen çile kutsaldır! Herkese iyi günler diliyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
mesleğin başında bir avukat berrin_selçuk Hukuk Sohbetleri 7 17-02-2015 02:04
duruşma sırasında davayı ıslah etmeyeceğini beyan etmesine rağmen daha sonra ıslah etmediği kısım hakkında yeni dava açılması hukukçu306 Meslektaşların Soruları 3 16-02-2014 13:14
Av.Hüseyin Bürhan HAYRAN Mekanı cennet olsun maalesef görevi başında ve görevi nedeniyle bir meslekdaşımız daha menfur bir saldırı sonucu öldü Av.Nazlı Yolaç Hukuk Haberleri 4 04-04-2012 09:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05046105 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.