|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
26-01-2013, 15:10 | #1 |
|
belediyeye facebook üzerinden iftira - tüzel kişilerin iftira suçununda mağdur olması
Müvekkil belediye hakkında bir şahıs, sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden kendi sayfasında "..hırsızlara yardım ve yataklık eden ...belediyesi hırsızlar kadar suçludur" yazmıştır. Müvekkil belediyeye iftira attığı için iftira suçundan suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Ancak iftira suçunda tüzel kişiler mağdur olamıyor. Yasa “...bir kimse” den bahsettiğine göre bu suçun maddi konusu tüzel kişi olamaz. Bu durumda ne yapmam gerekiyor? Ayrıca bu yazıyı paylaşanlar hakkında da her hangi bir suç oluşmuş mudur?
|
26-01-2013, 16:50 | #2 |
|
Biliyorsunuz sözlük anlamında iftira ile TCK anlamında iftira tam olarak aynı şeyler değil. Ceza hukuku anlamında iftira suçunun unsurları farklı ve ceza kanunun bu suçla düzenlemeye çalıştığı eylem de değişik.
Ben bahsettiğiniz örneğin iftira suçu kapsamında olduğu görüşünüze katılmıyorum. O ifadelerin iftira suçunun unsurlarını içermesi için "ben belediyede çalışırken tanık olmuştum, belediyede hırsızlık yapılıyor" gibi bir cümle sarfedilmesi gerek bence. Bahsettiğiniz cümle okunduğunda, yazarının belediye suç yüklemeye çalışması değil, belediyenin suçlu olduğuna dair kişisel inancını açıklaması söz konusu düşüncesindeyim. Tıpkı A'nın B'ye karşı "sen hırsızsın" cümlesini sarf etmesi gibi. Bu bağlamda hukuki işlem yapmak istiyorsanız, bence dayanak noktası iftira suçu olamaz. İfadenin TCK 125 gereğince hakaret olup olmadığı ise tartışılabilir elbette. Bu arada meslektaşlarımız arasında azınlıkta kalacağımı düşünüyorum ancak yine de izininizle belirteceğim: Naçizane görüşüm müvekkiliniz belediyenin bu tip ifadelere daha töleranslı olması gerektiği şeklinde. Evet neticede bu belki ceza hukuku anlamında hakaret olabilir veya hakaret olarak görmesek dahi, saygısız ve uygunsuz olduğu çok açıktır ancak özellikle kamu görevlilerinin ve kamu tüzel kişiliklerinin vatandaşın uygunsuz olsa dahi bu tip serzenişlerine daha sağduyulu yaklaşması gerektiğine inanıyorum. Belediyeniz yolsuzluk yapıldığına inanan bir seçmenine ceza davası ile karşılık vermek yerine, telefonla cevap verip "derdini dinlemeyi ve kendi bakış açısını" anlatmayı düşünürse uzun vadede herkes daha kazançlı çıkar diye düşünüyorum. Vatandaşın çıkışı yerinde ve doğru olmayabilir ancak hapis cezasıyla veya ifadelerini sansürlemeye çalışarak üzerine gitmenizin bir sonraki seçimde size de olumsuz geri dönüşü olacaktır düşüncesindeyim. |
26-01-2013, 17:07 | #3 |
|
"... belediyesi" ifadesinden kasıt, kamu tüzel kişisi olarak belediyenin kendisi değil, belediye yetkili/görevli/çalışanlarıdır. Eğer yazıdan, hangi yetkili olduğu anlaşılamıyorsa, belediye başkanı konunun muhatabıdır, diye düşünüyorum.
Ancak ben de, sayın Admin gibi düşünüyorum. Bu tür konularda, iftira dahi olsa, kişiyle birebir konuşmak, durumun sandığı gibi olmadığını göstermek, gerekirse basın açıklaması yapmak, demokrasiye yakışır bir çözümdür. Kişinin ceza almasını sağlamaya çalışmak, her ne kadar hak olsa da, bu tür konularda toplumda baskı oluşmasına ve doğruların bile korku nedeniyle söylenememesine neden olur. Admin'in son düşüncesine ise katılmıyorum. Gelişmemiş toplumlarda, halk direnmek yerine sinmeyi tercih eder. Dolayısıyla, bu tür baskıcı yapıların oyu, azalmak bir yana, artar bile. Tabii, bu tür bir beklenti ile hareket etmek, ne hukukla, ne ahlakla, ne de insanlık onuruyla bağdaşmaz. |
26-01-2013, 17:24 | #4 |
|
Cevaplarınız için teşekkür etmekle birlikte tam olarak katılmıyorum. Şahıs "..hırsızlara yardım ve yataklık yapan...belediyesi" demekle açıkça bir isnatta bulunuyor. Belediyenin hırsızlara yardım ve yataklık ettiğini ve bunun içinde hırsızlar kadar suçlu olduğunu iddia ediyor. O zaman bu iddiasını ispatlamak zorunda yani belediye nasıl hırsızlara yardım ve yataklık ediyor? Çünkü burada belediye(başkanı yada çalışanları) açıkça hırsızlıkla suçlanıyor.
267.maddenin gerekçesinde "İsnadın belli bir kişiye yönelik olması gerekir. Bu kişinin ismi açıkça belirtilmese bile, yapılacak bir araştırma sonucunda kimliğinin belirlenebilir olması yeterlidir." "Gazete veya diğer kitle iletişim araçlarında yayın yapılması suretiyle bir kişiye suç isnadında bulunulması hâlinde de iftira suçu oluşur" "İftira suçunun oluşabilmesi için, kendisine hukuka aykırı fiil isnat edilen kişinin bu fiili işlemediğinin bilinmesi gerekir. Bu bakımdan, söz konusu suç, ancak doğrudan kastla işlenebilir. Başka bir deyişle iftira suçu muhtemel kastla işlenemez." denilmektedir. Bildiğimiz kadarıyla isnad doğrudan belediye başkanına yapılmıştır. Bu gibi durumların adli makamlara iletilmeden çözülmesi gerektiği konusunda ise sizin gibi düşünmüyorum ya da en azında genelleme yapılmaması gerekmektedir. Çünkü her konuyu ve olayı kendi özellikleri içerisinde düşünmek ve yorumlamak gerekiyor. Birisi kasıtlı olarak hırsızlık gibi yüz kızartıcı bir suçtan dolayı ithamlarda bulunuluyor. Bu durumda amacın zaten eleştirmek yada yol göstermek yada hak aramak olmadığı çok açık. Düşünce ve kanaat hürriyeti zaten Anayasal bir haktır. Her seçmen tabii ki belirli sınırlar içerisinde eleştirmek ve hatta hesap sormak hakkına sahiptir. Ama bu kadar ağır bir ithamda bulunulduğu durumda ise bunun da adli makamlar önünde ispatlanması gerektiğini düşünüyorum. |
26-01-2013, 17:57 | #5 |
|
Öncelikle somut olayda TCK 267 gereği iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı kanaatindeyim.Zira iftira suçunun oluşabilmesi için hukuka aykırı isnadın 'soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için' yapılması gerekmektedir.Sosyal paylaşım sitesinde sarf edilmiş bu sözlerin bunu sağlamak amacı taşımadığı açıktır.İsnadın doğrudan belediye başkanına yapılmış olduğunu belirtmiş olduğunuzdan dolayı TCK 125 gereği hakaret suçunun oluştuğu görüşündeyim.Ama kamu kuruluşlarının, vatandaşların serzenişlerine karşı daha toleranslı davranması gerektiği yönündeki Sayın Admin'in de görüşlerine aynen katılıyorum.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İftira ve tazminat | avismailhdr | Meslektaşların Soruları | 5 | 03-07-2012 22:20 |
İftira Suçu hakkında | BOZDOGAN | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-05-2011 00:28 |
İftira suçu oluşur mu? | Av. Muzaffer ERDOĞAN | Meslektaşların Soruları | 9 | 07-11-2007 17:13 |
Yalanci Sahit Ve İftira | Halil | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 21-06-2004 15:31 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |