Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Yeni İstanbul ( Çağlayan) Adliyesi Maceralarımız

Yanıt
Konu Notu: 9 oy, 4,44 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-07-2011, 12:00   #1
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yeni İstanbul ( Çağlayan) Adliyesi Maceralarımız

Çağlayan’daki yeni İstanbul Adliyesi kısmen de olsa, faaliyete geçti. Hukuk camiasına hayırlı olsun. Ancak hem binanın büyük oluşu, hem de başka eksiklikler nedeniyle bir hayli traji komik olay yaşanacak gibi. Gülelim ağlanacak halimize diye bu forumu açtım. İlk günden ben bu kadar olay yaşadıysam, başka meslektaşlarımın da benzer tecrübeleri olacaktır. Bu tecrübeleri okuyan ilgililer belki eksiklik ve aksaklıkları düzeltirler.

Ben adliyeye taksiyle gittim. Daha ilk eksikliği de taksideyken görme fırsatım oldu. Mecidiyeköy ve Şişli yönünden araçla gelecekseniz, biliniz ki adliyenin önüne kadar hiçbir yerde “Adliye” levhası bulunmamaktadır. Ben Adliyenin tam karşısında inmek zorunda kaldım. İndiğim yerin tersi istikametinde ve 3-5 m. Aşağıda araçlar görünüyordu ama adliyeye ve adliyenin otoparkına nasıl gidileceğine dair hiç tabela yoktu.

İnip, en yakın kapıdan bir kadın meslektaşla birlikte X-Ray cihazına yöneldik. Kimliklerimiz gösterince girebileceğimizi sandık. Önümdeki meslektaşıma “Çantanızı X-Ray cihazına sokun” uyarısı yapıldı. Meslektaşım da “Ben avukatım” dedi. Polis ise “Başsavcımızın emri, herkes çantasını cihaza sokacak” diye karşılık verdi. Meslektaşım da “Avukatlara hala terörist muamelesi yapıyorsunuz” dedi. Bana söyleyecek laf kalmamıştı. Umarım, Sayın Baro Yönetim Kurulunun söyleyecek lafı vardır.

Adliyenin içine girdiğimde gördüğüm manzara şuydu. Panik içinde sağa-sola koşan insanlar(çoğu meslektaş), tabelaları çözmeye çalışanlar, yardım edecek birini arayanlar…Benim girdiğim kapıda tek görevli dahi yoktu. Danışma masası da yoktu(Çıkarken ana kapıdan çıktım, sanırım orada vardı). Duruşma saati yakın olanlar panik içindeydiler. Tabelalarda A,B,C,D blokta hangi mahkemelerin olduğu yazıyordu ama nasıl gidileceği yazılmıyordu. Benim duruşmam Fıkri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde idi. Tabeladan 3. katta olduğunu gördüm. Doğal olarak asansör aradım. Ama “asansör” yazan bir tabela yoktu. Sonra “Önce cübbe bulayım” dedim. “Avukat Dinlenme Odası” aramaya koyuldum. Sora sora Bağdat’ı nihayet buldum. İş, asansör bulmaya gelmişti. El arabası ile dosya taşıyan işçiler yardımcı oldu. Asansör geldi. İçinde 2 meslektaş. Ben bindim bir meslektaş daha bindi. İşçi el arabasıyla kaldı. Aramızda “Bizim işimiz acele o sonrakiyle gelsin” şeklinde şakalaştık. Ben 3. katın düğmesine bastım o sırada kadın meslektaşım “Ben zaten basmıştım” dedi. Ben de “Olsun sağlam oldu” dedim. Yaptığım espriyi ben bile beğenmemiştim. Asansör 2. kata gelince erkek meslektaş indi, 2 kişi daha bindi. Asansör tekrar aşağıya doğru hareket edince kadın meslektaş sinirle, “Aaaa, bu iki oldu ama” dedi. Belli ki asansörün yerlisi olmuştu. Zemin kata inince kapı açıldı. Bir baktık ki, az önce “ektiğimiz” işçi bize doğru sırıtıyordu. “Ahın mı tuttu” dedim. “Yok Abi, bu asansörler her katta durunca hafızası siliniyor. O nedenle, her katta gideceğin yöne tekrar basmalısın” dedi. “Yemin et” dedim, yemin etti.

Bu gitgellerden sonra, nihayet 3.kata geldik. Sıra duruşma salonunu bulmaya gelmişti. Yani yüzüp kuyruğuna geldik. Kadın meslektaş sulh hukuk mahkemelerini arıyordu. Asansörden inince kendimizi bir ara katta sandık. Karşımızda bir duvar ama hiç yön tabelası yoktu. Duvarın sağından geçince sağa sola koridor gidiyordu. Önce meslektaşımın mahkemesini sonra benimkini bulduk. Sevincimizi anlatamam. Duruşmaya yarım saat kala adliyeye gelmiştim ve duruşma saatini kaçırmamıştım. Bahtiyardım. Duruşmam bitince, cübbeyi aldığım yere bırakmak istedim. Ama bulmak ne mümkün. Beyoğlu Adliyesinde de duruşmam olduğu için aceleyle adliyeyi terk ettim. Yarın cübbeyi aldığım “Avukat Dinlenme Odası”nı bulursam, geri vereceğim. Bulurum herhalde…
Old 20-07-2011, 16:56   #2
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Çağlayan’daki yeni İstanbul Adliyesi kısmen de olsa, faaliyete geçti. Hukuk camiasına hayırlı olsun. Ancak hem binanın büyük oluşu, hem de başka eksiklikler nedeniyle bir hayli traji komik olay yaşanacak gibi. Gülelim ağlanacak halimize diye bu forumu açtım. İlk günden ben bu kadar olay yaşadıysam, başka meslektaşlarımın da benzer tecrübeleri olacaktır. Bu tecrübeleri okuyan ilgililer belki eksiklik ve aksaklıkları düzeltirler.

Ben adliyeye taksiyle gittim. Daha ilk eksikliği de taksideyken görme fırsatım oldu. Mecidiyeköy ve Şişli yönünden araçla gelecekseniz, biliniz ki adliyenin önüne kadar hiçbir yerde “Adliye” levhası bulunmamaktadır. Ben Adliyenin tam karşısında inmek zorunda kaldım. İndiğim yerin tersi istikametinde ve 3-5 m. Aşağıda araçlar görünüyordu ama adliyeye ve adliyenin otoparkına nasıl gidileceğine dair hiç tabela yoktu.

İnip, en yakın kapıdan bir kadın meslektaşla birlikte X-Ray cihazına yöneldik. Kimliklerimiz gösterince girebileceğimizi sandık. Önümdeki meslektaşıma “Çantanızı X-Ray cihazına sokun” uyarısı yapıldı. Meslektaşım da “Ben avukatım” dedi. Polis ise “Başsavcımızın emri, herkes çantasını cihaza sokacak” diye karşılık verdi. Meslektaşım da “Avukatlara hala terörist muamelesi yapıyorsunuz” dedi. Bana söyleyecek laf kalmamıştı. Umarım, Sayın Baro Yönetim Kurulunun söyleyecek lafı vardır.

Adliyenin içine girdiğimde gördüğüm manzara şuydu. Panik içinde sağa-sola koşan insanlar(çoğu meslektaş), tabelaları çözmeye çalışanlar, yardım edecek birini arayanlar…Benim girdiğim kapıda tek görevli dahi yoktu. Danışma masası da yoktu(Çıkarken ana kapıdan çıktım, sanırım orada vardı). Duruşma saati yakın olanlar panik içindeydiler. Tabelalarda A,B,C,D blokta hangi mahkemelerin olduğu yazıyordu ama nasıl gidileceği yazılmıyordu. Benim duruşmam Fıkri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde idi. Tabeladan 3. katta olduğunu gördüm. Doğal olarak asansör aradım. Ama “asansör” yazan bir tabela yoktu. Sonra “Önce cübbe bulayım” dedim. “Avukat Dinlenme Odası” aramaya koyuldum. Sora sora Bağdat’ı nihayet buldum. İş, asansör bulmaya gelmişti. El arabası ile dosya taşıyan işçiler yardımcı oldu. Asansör geldi. İçinde 2 meslektaş. Ben bindim bir meslektaş daha bindi. İşçi el arabasıyla kaldı. Aramızda “Bizim işimiz acele o sonrakiyle gelsin” şeklinde şakalaştık. Ben 3. katın düğmesine bastım o sırada kadın meslektaşım “Ben zaten basmıştım” dedi. Ben de “Olsun sağlam oldu” dedim. Yaptığım espriyi ben bile beğenmemiştim. Asansör 2. kata gelince erkek meslektaş indi, 2 kişi daha bindi. Asansör tekrar aşağıya doğru hareket edince kadın meslektaş sinirle, “Aaaa, bu iki oldu ama” dedi. Belli ki asansörün yerlisi olmuştu. Zemin kata inince kapı açıldı. Bir baktık ki, az önce “ektiğimiz” işçi bize doğru sırıtıyordu. “Ahın mı tuttu” dedim. “Yok Abi, bu asansörler her katta durunca hafızası siliniyor. O nedenle, her katta gideceğin yöne tekrar basmalısın” dedi. “Yemin et” dedim, yemin etti.

Bu gitgellerden sonra, nihayet 3.kata geldik. Sıra duruşma salonunu bulmaya gelmişti. Yani yüzüp kuyruğuna geldik. Kadın meslektaş sulh hukuk mahkemelerini arıyordu. Asansörden inince kendimizi bir ara katta sandık. Karşımızda bir duvar ama hiç yön tabelası yoktu. Duvarın sağından geçince sağa sola koridor gidiyordu. Önce meslektaşımın mahkemesini sonra benimkini bulduk. Sevincimizi anlatamam. Duruşmaya yarım saat kala adliyeye gelmiştim ve duruşma saatini kaçırmamıştım. Bahtiyardım. Duruşmam bitince, cübbeyi aldığım yere bırakmak istedim. Ama bulmak ne mümkün. Beyoğlu Adliyesinde de duruşmam olduğu için aceleyle adliyeyi terk ettim. Yarın cübbeyi aldığım “Avukat Dinlenme Odası”nı bulursam, geri vereceğim. Bulurum herhalde…

Üstad, ne zaman gördünüz bu rüyayı, pardon kabusu
Old 20-07-2011, 16:58   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Üstad, ne zaman gördünüz bu rüyayı, pardon kabusu

Bugün gördüm Üstadım. Umarım başka kimse görmez.
Old 20-07-2011, 23:22   #4
Av.Barış

 
Varsayılan

adliyenin yanına birde şehir eklesek ve ismi "adliye şehri" olsa hiçte fena olmaz
anlattıklarınız gözümü bayağı korkuttu doğrusu. allahtan bizim buranın adliyesi ufak
Old 21-07-2011, 08:59   #5
av.ayşegül ergan

 
Varsayılan

aman tanrım ) tamda tahmin ettiğim gibi...şükür ki adli tatil sonrasında duruşmam var..o zamana kadar oturmuş olmasını umuyor :S bu arada meslektaşlarıma sabırlar diliyorum ))
Old 21-07-2011, 10:18   #6
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Barış
adliyenin yanına birde şehir eklesek ve ismi "adliye şehri" olsa hiçte fena olmaz
anlattıklarınız gözümü bayağı korkuttu doğrusu. allahtan bizim buranın adliyesi ufak
Kantin ihalesini kazanan şahsın beyanına göre, günde 70.000 kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Bu nedenle şehir benzetmeniz doğru.
Old 21-07-2011, 10:25   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Yarın cübbeyi aldığım “Avukat Dinlenme Odası”nı bulursam, geri vereceğim. Bulurum herhalde…


Evet, "Avukat Dinlenme Odası"nı bulabildim. Ama yine uzun süre aradıktan sonra bulabildim. Son baktığım yerde de çıkmasaydı, vazgeçecektim. Sanırım her katta "Avukat Dinlenme Odası" var. Ancak şu anda sadece 1 tanesi faal. O da 1.nci kattaymış.

Bugün yeni adliye tecrübelisi olarak birçok kişiye yardım ettim. Yaşlı bir amcaya Sulh Hukuk Mahkemelerinin yerini gösterdim(Zaten bildiğim toplam 2 tane mahkeme vardı) Bazılarına da asansörü gösterdim.

Başka bir aksaklık daha: Yürüyen merdivenlerden yarısı "yürümüyordu".

Arızi olarak duruşmaya çıktığı için, bilirkişi incelemesine dahi karar vermeyen hakimlerden söz etmiyorum bile.
Old 21-07-2011, 10:26   #8
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan Devlet vezne açmayı unutmuş

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Bugün gördüm Üstadım. Umarım başka kimse görmez.

Sevgili avukatım "Av.Suat Ergin",

Siz geç bile kalmışsınız. Biz baro görevlileri olarak bir gün önceden o kabusu gördük, daha doğrusu yaşadık ve yaşayanların başvurusundan öğrendik.

En ilginç aksaklık şudur:
Harca tabi davada harcın yatırıldığı gün dava açılmış sayılır kuralı çerçevesinde AVUKATLAR HARÇ ÖDEYECEK VEZNE ARAMIŞLAR ama bulamamışlar; çünkü DEVLET VEZNE AÇMAYI UNUTMUŞ !

İlgi ve bilginize saygılarımla.

Ömer Kavili 15638
------------------
" Hak, huk, HUKUK ; gak, guk, GUGUK !!! "






İnsansız adalet olmaz
Adaletsiz insan olur mu?
Olur, olmaz olur mu!
Ama, olmaz olsun
ÖZDEMİR ASAF
Old 21-07-2011, 10:33   #9
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Kavili
Harca tabi davada harcın yatırıldığı gün dava açılmış sayılır kuralı çerçevesinde AVUKATLAR HARÇ ÖDEYECEK VEZNE ARAMIŞLAR ama bulamamışlar; çünkü DEVLET VEZNE AÇMAYI UNUTMUŞ !


Sevgili müvekkilim "Av.Ömer Kavili",

Yazdığınız bu aksaklık, sözün bittiği yer herhalde.
Old 21-07-2011, 12:23   #10
janveljan

 
Dikkat Uzaydan görünen adliyeye tabela ne gerek

Ben geçtiğimiz pazartesi açılışı yaptım.Sabah İstanbul 1. İş mahkemesinde duruşmam vardı.Sirkeciye gittim ki ne göreyim mahkemenin yerinde yeller esiyor Meğer hafta sonu sadece 1. ve 9. iş mahkemeleri Çağlayan'a taşınmış.Neyseki vakit vardı bi taksiye atlayıp Çağlayan'ın yolunu tuttum.

Suat beyin de dikkatini çekmiş, yolda adliyeyi gösterir hiç bir tabela yoktu.Tüneldeki yol ayrımında sola dönmek üzere olan taksiciyi son anda içgüdüsel olarak sağa yönlendirdim de boşa dolaşmaktan ve duruşmayı kaçırmaktan kurtulduk.

Sanırım pek kıymetli yetkililer o kadar büyük bir adliye yaptık ki uzaydan bile görünüyor, tabelaya ne gerek var diye düşünmüşler.

İlk günlerdeki kimi aksaklıklar zamanla giderilir diye düşünüyorum.Biliyorsunuz bizde "kervan yolda düzülür" düsturu geçerlidir.Her şeye rağmen İstanbul'un muhtelif yerlerine serpiştirilmiş yetersiz adliyelerden sonra burası derli toplu ve konforlu geldi gözüme.Hayırlı olsun.
Old 21-07-2011, 13:30   #11
Y.Kurban

 
Varsayılan

"Kervan yolda düzülür" evet

Kavili'nin aktardığını bizzat yaşadım. Maliye veznesinde oturan beyfendi, çaresizce, koca odada, tek başına gelen avukatları geri çevirmeye çalışıyordu. Harç kestirmek isteyen avukatlara, gayretsiz, bıkkın, rutin, olağan, yani gerçekten tam bir memur olarak açıklama yapma çabasında... Çok sevdiğim bir memurdur kendisi. Aslında odayı kilitleyip, adliyenin başka bir köşesinde sessiz sedasız oturması çok daha anlamlı olurdu. Bir memur düşünün ki; yapması gereken görevini yapamamasını izah etmekle bütün gün görevli...

Kervan yolda düzülür işte... Karşılıksız çekten dolayı yapmam gereken şikayetler için yalnızca savcıdan havale alabilmiştim o gün. Yarım kalan işimi bugün hallettim.

Maliye veznesindeki memur, bugün çok gururluydu...
Old 21-07-2011, 14:13   #12
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan Ah Themis vah Themis

Sizi gibi tedbirsizler siziiii...

Ben ne yaptım? Baro'nun web sitesinden, "Adliye Kitapçığı"nı bilgisayarıma indirdim, mahkemelerin ve diğer birimlerin yerlerini gösteren tablodan çıktı alıp çantama koydum. Öyle gittim adliyeye.

Bitti mi? Bitmedi...

Saat 11 duruşmasına, 1 saat 15 dakika önce adliyede olacak şekilde geldim. (Bu abartı, adliyeyi biraz gezmek içindi)

Giriş katı, 7. kat hatta asansörü olmayan (belki gizli bir asansörü vardır bilmiyorum) 8. kat, avukat otoparklarının olduğu B2 (henüz açılmamış ama olsun adı bile güzel, "avukat otoparkı") hepsini gezdim.

Elimde kitapçık çıktısı da olduğundan pek kaybolmadım; hatta birkaç kişiye yol bile gösterdim.

Gelelim eleştirilere, daha doğrusu şimdilik 1 tane:

O nasıl bir (daha doğrusu iki) THEMİS heykelidir? Hani ana girişte yer alan canım.

Kendi adıma söyleyeyim, Themis benim fiziken de beğendiğim pek sayın bir tanrıçadır. Gözlerinin bağlı oluşu, elindeki kılıç - terazi, ayağının altındaki yılan vs., gibi detaylar sebebiyle güzel bir fiziği olduğu genelde dikkatlerden kaçabilir. (benim kaçmamıştır, söylemiştim değil mi?)

Peki biz naapmışız Themis'i öyle? Resmen şişirmişiz. O nasıl ayak bilekleridir? Themis'in ayak numarasının 46 olduğu bilgisi, hangi tarihi - mitolojik belgede yer almaktadır? O kalçalar neden o kadar genişlemiştir? Themis tanrıçalığı bırakıp kendisini hamura, mantıya, çiğ böreğe mi vermiştir? Evinin kadını mı olmuştur?

Neden bu kadar şişmiştir? Nedeen?

Bir de ayağının altında olması gereken yılan yerine neden yavru bir ejderha tercih edilmiştir?

Tez elden, heykellerin biraz (yok biraz değil, çokça) enden traşlanmasını, Themis'in ayağı altına yerleştirilmiş yavru ejderha yerine de yılan figürü koyulmasını talep ediyorum.

Benim izlenimler şimdilik bu kadar...

Old 21-07-2011, 14:22   #13
salman

 
Varsayılan

Anlatılanlara bakılırsa öğrencilerin yaptıkları gibi bizde duruşmalardan bir kaç gün gidip mahkemenin yerini tespit etsek iyi olacak sanırım
Old 21-07-2011, 14:30   #14
Y.Kurban

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN

Gelelim eleştirilere, daha doğrusu şimdilik 1 tane:

O nasıl bir (daha doğrusu iki) THEMİS heykelidir? Hani ana girişte yer alan canım.

Kendi adıma söyleyeyim, Themis benim fiziken de beğendiğim pek sayın bir tanrıçadır. Gözlerinin bağlı oluşu, elindeki kılıç - terazi, ayağının altındaki yılan vs., gibi detaylar sebebiyle güzel bir fiziği olduğu genelde dikkatlerden kaçabilir. (benim kaçmamıştır, söylemiştim değil mi?)

Peki biz naapmışız Themis'i öyle? Resmen şişirmişiz. O nasıl ayak bilekleridir? Themis'in ayak numarasının 46 olduğu bilgisi, hangi tarihi - mitolojik belgede yer almaktadır? O kalçalar neden o kadar genişlemiştir? Themis tanrıçalığı bırakıp kendisi hamura, mantıya, çiğ böreğe mi vermiştir? Evinin kadını mı olmuştur?

Neden bu kadar şişmiştir? Nedeen?

Bir de ayağının altında olması gereken yılan yerine neden yavru bir ejderha tercih edilmiştir?

Tez elden, heykellerin biraz (yok biraz değil, çokça) enden traşlanmasını, Themis'in ayağı altına yerleştirilmiş yavru ejderha yerine de yılan figürü koyulmasını talep ediyorum.

Benim izlenimler şimdilik bu kadar...



Sanatçının göz zevki hiç mi önemli değil?..

O da zihnindeki tanrıçayı/kadını yarattı işte...

Sayın Eren, siz de amiyane tabirle themis'i yemişsiniz yani...

Koca Adliye'de defalarca orayı burayı dolaştım. Belki en az dikkat ettiğim şey buydu. Özellikle mahkeme kalemlerinin genişliği konusunda pek meraklıydım.

Ama sizin hassasiyetleriniz de bence adliye idaresince dikkate alınmalı. Estetik var, estetik var... Hoş bence estetik diye bi şey yok da...
Old 21-07-2011, 14:57   #15
tiryakim

 
Olumlu Çağlayan Adliyesi Yerleşim Planı

İcra dairelerinin Adliye Sarayına yerleşme düzenleri B2-B3 ve D2-D3 blokların 2. Bodrum katında toplam 48 adet İcra Müdürlüğü olarak belirlendiği açıklanmıştır.

İcra dairelerine Adliye sarayındaki giriş katın altındaki G3 ve G4 2. Bodrum kat olarak yer ayrılmış durumdadır.

3. Bodrum kat olarak belirlenen G2 girişinden girecek olan Avukat ve vatandaşlar bir alt katta bulunan icra dairelerinin bulunduğu Avukat dinlenme odası ve İcra veznelerinin de yer aldığı 2. Bodrum katta bulunan icra dairelerine ulaşmış olacaklardır.

İcra dairelerinin yerleşimi şu şekilde dağılım göstermiştir.

Beyoğlu İcra Müdürlükleri Kat 2B Blok D3 ( Toplam 5 İcra Müdürlüğü )

İstanbul İcra Müdürlükleri Kat 2B Blok B2 – B3 – D3 ( Toplam 50 İcra Müdürlüğü )

Sarıyer İcra Müdürlüğü Kat 2B Blok D3 ( Toplam 1 İcra Müdürlüğü )

Şişli İcra Müdürlüğü Kat 2B Blok D2 ( Toplam 8 İcra Müdürlüğü )


İstanbul barosu kitapçık hazırladı.

İstanbul Barosu’ndan yapılan açıklama, baroca, İstanbul Adalet Sarayını tanıtan ve avukatları bilgilendirmeyi amaçlayan bir kitapçık hazırlandı.

Avukatlar, baronun internet sayfasında bulunan bu kitapçığı okuyabilecek, bilgisayarlarına indirebilecek ve cep telefonlarıyla da ulaşabilecekler.

İstanbul Barosu Başkanı Av. Doç. Dr. Ümit Kocasakal’ın ‘Yeni Adliye / Yeni Yapılanma adlı yazısının da yer aldığı kitapçığın ayrıca bütün Avukatlara posta ile gönderileceği de açıklandı.

Kitapçığın ‘Meslektaşlarımıza Yararlı Bilgiler’ bölümünde, adliyenin girişlerindeki ‘tanıma sistemi’, otopark ve baro odaları kullanımı hakkında bilgilendirme yapılıyor. İstanbul Barosu Avukat Dinlenme yapılanma örneklerinin yanı sıra kitapçıkta, İstanbul Adalet Sarayı hakkında genel bilgiler veriliyor ve adliyenin ana blokları tanıtılıyor.

Kitapçıkta, adliyenin ana ve girişleri, avukat ve vatandaş otoparklarının kullanımı, genel olarak adliyedeki mahkemelerin dağılımı konusunda bilgilendirme yapılıyor ve adliyenin yerleşim şemaları üzerinde bulunan kodların ne anlama geldiği ve hangi katta nelerin bulunduğu anlatılıyor.

Kitapçığın son bölümünde ise, iki bodrum, bir zemin ve 7 kattan oluşan İstanbul Adalet Sarayına ulaşım ve giriş-çıkış trafiği şema üzerinde gösteriliyor.

İSTANBUL BAROSU ÇAĞLAYAN ADALET SARAYI BİLGİLENDİRME KİTAPÇIĞI

Çağlayan Semtinde yapımı tamamlanan İstanbul Adalet Sarayı’na taşınma takvimi açıklandı.

Programa göre, 15-24 Temmuz tarihleri arasında Sultanahmet’teki İstanbul Adliyesi taşınacak.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından verilen bilgiye göre, İstanbul Adalet Sarayı’na taşınacak diğer adliyelerin taşınma takvimi ayrıca duyurulacak.

TAM METİN VE TAŞINMA TAKVİMİ İÇİN TIKLAYINIZ

KAYNAK :

http://www.hukukihaber.net/mesleki-h...esim-plani.htm
Old 22-07-2011, 09:00   #16
Av. Murat ÇETİN

 
Varsayılan

Ofisim Çağlayan'da olduğu için yeni adliyeye yayan gittim. Girişi, gördüğüm kalabalığı takip ederek kolayca buldum. Tüketici mahkemesinde duruşmam vardı, duruşmaya yaklaşık 45 dk kala -biraz gezerim düşüncesiyle- erken gitmiştim. Mahkemeyi elimle koymuş gibi kolayca buldum. Ama sistem kurulmadığı için duruşma yapmıyorlarmış. Dönerken çıkışı ararken bir güvenlik görevlisi yardımcı oldu. Görevliler çok güleryüzlü ve yardımseverdi. Binayı daha küçük pek çok büyük adliyeye göre daha az karışık buldum. Bu tür büyük adliyelerde alışana kadar bir zorluk çekilmesi kaçınılmazdır. Yanlış saymadıysam 4 vezne vardı, ama neden hepsi yan yanaydı da binanın farklı kat ve bloklarına dağılmamıştı anlayamadım. Diğer eksiklikleri yaşadıkça göreceğiz, ama Levent-Sultanahmet-Fatih-Beyoğlu-Şişli-Sarıyer arasında mekik dokumaktansa aynı binanın içinde koşturmayı doğrusu tercih ederim. Ayrıca küçük, köhne, daracık, kümes gibi binalardansa, böyle geniş, ferah binalarda koşturmayı da tercih ederim. Umarım diğer eksiklik ve aksaklıklar da daha fazla mağduriyetlere yol açmadan en kısa zamanda düzeltilir.
Old 22-07-2011, 16:13   #17
ALİ RIZA KARABUĞA

 
Varsayılan teşekkür

Sayın Meslektaşım yazınızı büyük bir dikkat ve zevkle okudum.gerçekten de bilgilendim.anladığım kadarıyla bu adliyeye duruşma saatinden en az iki saat önce gelmek keşif gezisi yapmak gerekir
Old 22-07-2011, 17:23   #18
AV.ARZU KILIÇ

 
Varsayılan

ben yeni adliye binası ile ilk kez bugün tanıştım ve binayı çok beğendim... ama gerçekten çok büyük ve bina içindeki bilgilendirmeler yetersiz .. bunlar zamanla oturacak eksikliklerdir... uğradım kalemlerin düzeni ve temizliği beni şaşırttı.. özel büro-ofis havasında idi... umarım ve gönülden dilerim ki, adliye gerçekten adaletin dağıtıldığı bir yer olabilsin... ve yine umarım ki bu denli büyük bir adliye binası İstanbul'a yetsin 99'uncu Asliye Ceza Mahkemesine ihtiyacımız olmasın
Old 22-07-2011, 18:35   #19
Adli Tip

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
Sizi gibi tedbirsizler siziiii...

Ben ne yaptım? Baro'nun web sitesinden, "Adliye Kitapçığı"nı bilgisayarıma indirdim, mahkemelerin ve diğer birimlerin yerlerini gösteren tablodan çıktı alıp çantama koydum. Öyle gittim adliyeye.

Bitti mi? Bitmedi...

Saat 11 duruşmasına, 1 saat 15 dakika önce adliyede olacak şekilde geldim. (Bu abartı, adliyeyi biraz gezmek içindi)

Giriş katı, 7. kat hatta asansörü olmayan (belki gizli bir asansörü vardır bilmiyorum) 8. kat, avukat otoparklarının olduğu B2 (henüz açılmamış ama olsun adı bile güzel, "avukat otoparkı") hepsini gezdim.

Elimde kitapçık çıktısı da olduğundan pek kaybolmadım; hatta birkaç kişiye yol bile gösterdim.

Gelelim eleştirilere, daha doğrusu şimdilik 1 tane:

O nasıl bir (daha doğrusu iki) THEMİS heykelidir? Hani ana girişte yer alan canım.

Kendi adıma söyleyeyim, Themis benim fiziken de beğendiğim pek sayın bir tanrıçadır. Gözlerinin bağlı oluşu, elindeki kılıç - terazi, ayağının altındaki yılan vs., gibi detaylar sebebiyle güzel bir fiziği olduğu genelde dikkatlerden kaçabilir. (benim kaçmamıştır, söylemiştim değil mi?)

Peki biz naapmışız Themis'i öyle? Resmen şişirmişiz. O nasıl ayak bilekleridir? Themis'in ayak numarasının 46 olduğu bilgisi, hangi tarihi - mitolojik belgede yer almaktadır? O kalçalar neden o kadar genişlemiştir? Themis tanrıçalığı bırakıp kendisini hamura, mantıya, çiğ böreğe mi vermiştir? Evinin kadını mı olmuştur?

Neden bu kadar şişmiştir? Nedeen?

Bir de ayağının altında olması gereken yılan yerine neden yavru bir ejderha tercih edilmiştir?

Tez elden, heykellerin biraz (yok biraz değil, çokça) enden traşlanmasını, Themis'in ayağı altına yerleştirilmiş yavru ejderha yerine de yılan figürü koyulmasını talep ediyorum.

Benim izlenimler şimdilik bu kadar...


Buna şükür demek lazım. Daha önceden yapılmış olsa ucube de olabilirdi.
Old 23-07-2011, 09:43   #20
emrahcevik

 
Varsayılan

ben de ilk izlenimlerimi aktarmak isterim.

birkaç gün önce adliyeye gittim. gerçekten çok büyük ve çirkin. daha önce bakırköy adliyesine ilk gittiğimde de aynı duyguyu hissetmiştim. bir yandan hayranlık verici bir yandan ürkütücü. ama kesinlikle soğuk. bina size mesafeli. sizi içine almak istemeyen bir tavrı var. bu kadar ihtişamın karşısında sen de kimsin der gibi. mağrur.

yeni adliyeyle mesela asla sultanahmetle kurduğunuz o abi kardeş ilişkisini kuramazsınız. daha çok plazalara girdiğinizde hissettiğiniz yalıtılmışlık duygusu burada da sizi sarar. astoria veya metrocity'ye çıkıp binanın arkasına baktığınızda gördüğünüz çeliktepe size aslında ne kadar da gerçeküstü bir dünyada yaşadığınızı hatırlatıyorsa, buradan çıktıktan sonra göreceğiniz çağlayan ve hürriyet mahallesi de size aynı şeyi hatırlatacaktır.

bütün bu hissettirdiklerinin sebebi ise; binanın ekonomik olmaması, çevreyle uyumsuzluğu, gereksiz yüksekliği, ışıksızlığı vb. olabilir.
Old 23-07-2011, 10:42   #21
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Gereği düşünüldü...

Tanıklar dinlendi…
Gereği düşünüldü:
Tüm yargısal faaliyetlerin sanal âlemde yapılmasına…
Old 23-07-2011, 14:55   #22
mgamzesahin

 
Varsayılan

Yeni adliye sarayımızla tanışma şerefine, dün nail olabildim. Malesef tüm gün de ihtiyati haciz kararını beklemek zorunda kaldığımdan, tüm gün adliye havası soluma şansına(!) da eriştim.

Adliye cidden aşırı büyük, duruşma salonları küçük ama havadar, hakim kürsüleri daha da yükseğe konuşlandırılmış.
Mahkeme kalemleri ferah, çalışma için uygun olmadığını, yine ortalarda birçok kablonun bulunduğunu da söylemek gerekir, bu eksiklerinin yanında, eski durumlarını düşündüğünüzde, çağ atlamışlar. Modern bir plaza havası var.
En büyük eksikler, çay ocağı-cafce vb.hiçbir yerin kurulmamış olması(adliyeler 15 Temmuzdan beri taşınmaktalar, duruşmalar da devam ettiğinden, hemhakimler-savcılar ve memurlar, hem de avukatlar mecburen adliyedeler. Bu eksik daha önce giderilmeliydi). Diğer eksik ise, kalemlerdeki dolapların azlığı. Ama tartışmasız en büyük eksiklik; icra dairelerinin odalarının küçüklüğü!!! Bu kadar büyük adliye içinde, icra dairelerine bu kadarcık yer ayrılmasını aklım almıyor. Avukat çalışma masaları bulunmadığı gibi, dolap olarak da memur çalışma alanları bakımından da oldukça küçük alana sığmak zorunda kalmışlar. Bu büyük adliyeye icra dairelerinin yerlerini yakıştıramadım.

Güzel yanlarından biri, temizliği, temizlik şirketinden elemanlar durmaksızın çalışıyorlar, bir diğer güzellik, yardımsever güvenlik elemanları-hostesler. Ben gittiğimde, girişteki danışma masasında iki kişi çalışıyor, her geleni hem karşılıyor, hem de yardımcı olup nereye gideceğini tarif ediyordu.
Asansör konusunda Suat Bey'in yaşadığı aksilikleri ben de yaşadım, ancak her katta, gitmek istediğim katın düğmesinin söndüğünü fark edip, tekrar bastım. Bir yandan yeni yapılmış bir asansörü, bu surette çalıştırmakla bozacağımı düşünerek de çekindim. Demekki usul buymuş, şimdi doğru bir işlem yaptığımı anlıyorum.
Ticaret mahkemeleri, tabelalarda göründükleri yerde değiller, bunu özellikle hatırlatmak isterim. Ama o koridorda devamlı bekleyen güvenlik görevlileri herkesi doğru yerlere yönlendirmeye çalışıyorlar.
Bu arada, yanınızda su, termosta çay vs. götürmenizi de önemle hatırlatmak isterim, çevredeki lokantalara da çok güven olmayacağını düşündüğümden, öğleden sonraya kalan işiniz olacaksa, illaki bir atıştırmalık bulundurmalısınız .
Levent, Sultanahmet adliyelerinin cuma günü tamamen taşındığına ve kepenk kapattığına da dikkat ediniz, sırada Sarıyer varmış.
http://www.istanbulbarosu.org.tr/ima...YERTASINMA.pdf
Şişli için ise, 15 ağustos diye duyumlar aldık. Süreli işleri, kolaylık olması bakımından, yerleşik adliyelerden muhabere ile yapmanızı öneririm.
Old 23-07-2011, 14:58   #23
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Mesaj yazan tüm meslektaşlarımın, konuyu açan Suat Ergin Üstad'ın anlatım tarzından etkilendiğini, onu takip ettiklerini görüyorum..

Zevkle okuyorum yazılanları...
Old 25-07-2011, 08:30   #24
Özgür Kınay

 
Varsayılan

Cuma günü gittim ilk defa.
Öncelikle modern, temiz, çokça düşünüldüğü belli bir yapısı var. Diğer meslektaşlarımın aksine aradığım yeri kolayca buldum. Panolar ve tabelalar gayet yönlendirici idi. Zaten blokları ve binanın şeklini gösteren tabelaya bakıp kafanızda tasarıyı kurunca gerisi kolay oluyor. Odalar numaralandırılmış, bekleme koltukları güzel, avukat odaları ferah, duruşma salonları da keza güzel...
Ben gayet beğendim, bir zorluk da yaşamadım. Asansör de "benim için" gayet güzel çalıştı.
Peki hiç mi sorun yoktu? Elbette vardı. Ben değil ama 3-4 avukat asansörde kaldı. Neyse ki çabuk kurtarıldılar Vezneler henüz aktif hâle gelmediğinden vekalet harcı yatıramadım. Duruşma salonlarındaki avukat masalarında monitör yok...
Zamanla bu sorunların da aşılacağını umuyorum.
İlk intibam: Bence güzel olmuş, çok beğendim.
Güle güle kullanalım

[Girişte aranma meselesine gelince... Güvenlik gayet kibar bir şekilde "Avukat Bey kusura bakmayın ama avukat girişi aktif hâle gelene kadar çantanızı cihazdan geçirmek zorundayız" dedi. Ben de "Sorun yok" dedim (neden sorun olsun ki?); geçtim. Akabinde yine aynı görevli "Avukat girişi açılınca oradan geçebilirsiniz" dedi. Teşekkür ettim.]
Old 25-07-2011, 08:37   #25
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Umarım ve umalım ki, bu yeni Adliye, fiziki görkem ve ululuğuna eşlik edecek hız, isabet ve estetikte "Adalet" in üretildiği bir "Saray" olarak da zihinlerimizdeki yerini alsın...
Old 25-07-2011, 09:26   #26
AV.ARZU KILIÇ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Umarım ve umalım ki, bu yeni Adliye, fiziki haşmet ve mehabetine mütenasip hız, isabet ve estetikte "Adalet" in üretildiği bir "Saray" olarak da zihinlerimizdeki yerini alsın...


Amiinnnnnn....İnşallahh bu temennilerimiz gerçekleşir.....
Old 25-07-2011, 12:08   #27
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Özgür Kınay
[Girişte aranma meselesine gelince... Güvenlik gayet kibar bir şekilde "Avukat Bey kusura bakmayın ama avukat girişi aktif hâle gelene kadar çantanızı cihazdan geçirmek zorundayız" dedi. Ben de "Sorun yok" dedim (neden sorun olsun ki?); geçtim. Akabinde yine aynı görevli "Avukat girişi açılınca oradan geçebilirsiniz" dedi. Teşekkür ettim.]

Sanırım güvenlik görevlisi kendisini Adalet Bakanı sanmış.

Oysa "gerçek" hiç de öyle değil. Baronun, Savcılık nezdindeki girişimini okuyalım.

Alıntı:
Bu bilgilenme ve izleme süreci sonucunda, Baro Başkanı, bazı Yönetim Kurulu Üyeleri ve Avukat Hakları Merkezi yetkilileri, konu ile ilgili olarak Başsavcı Sayın Turan Çolakkadı ile görüşerek bu konudaki sıkıntı ve rahatsızlığı kendisine iletmişlerdir. Görüşmede Sayın Başsavcı görüş ve taleplerimizi not etmiş, uygulamanın güvenlik amaçlı olduğunu, içinde çok sayıda kişinin bulunduğu yeni adliyenin terör örgütlerinin hedefi haline geldiğini, uygulamadaki amacın tamamen vatandaşların, hakim ve savcılar ile avukatların güvenliğine yönelik zorunlu bir uygulama olduğunu, bunun Adalet ve İçişleri Bakanlıklarının bir tasarrufu olduğunu ve 5188 Sayılı Kanundan kaynaklandığını belirtmiş, bununla birlikte avukatlar için uygulamanın daha esnek bir biçimde yapılabileceğinin, ancak bu konuda yetkinin Bakanlıkta olduğunun altını çizmiştir. Bu konudaki hassasiyetimiz ve taleplerimiz Sayın Başsavcıya aktarılmıştır.

http://www.istanbulbarosu.org.tr/Det...atID=2&ID=6014

Old 25-07-2011, 12:46   #28
Gökhan GÖKALP

 
Varsayılan

herkese merhabalar,
ben şehir dışından gelecek olan bir meslektaşınız olarak çağlayandaki adliyede icra dairelerinin çalışma durumu nedir? giden arkadaşlar varmı ? Sultanahmet adliyesi yeni taşınmış galiba, hacze çıkılıyormu, işlem yapılıyormu? yardımlarınız için teşekkürler..
Old 26-07-2011, 10:32   #29
av.eduss

 
Varsayılan KreŞ VarmiŞ !

bu gün haberlerde yeni adliyede KREŞ olduğunu duydum..Doğrumu acaba? Eğer öyleyse İstanbul'a naklimi isteyeceğim Herkese hayırlı olsun güle güle duruşun
Old 26-07-2011, 11:04   #30
seyitsonmez

 
Varsayılan

Vezneyi yapmayı unutmuşlar ancak mescid yapmayı unutmamışlar. Adliyede en kolay bulunan yer mescid.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İstanbul Tuzla Adliyesi Av.Selim Balku Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 16 22-11-2012 16:35
İstanbul-Bakırköy Adliyesi Ayşe BİLGİÇ TAHTACI Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 2 17-05-2007 21:51
İstanbul Barosu : 23 Şubat 2007 İstanbul Adliyesi Önünde Buluşalım... aqua Hukuk Haberleri 7 26-02-2007 14:24


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08423710 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.