Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Avukat Katipleri Konusunda Neredeyiz?

Yanıt
Old 11-07-2007, 12:20   #1
erolkara

 
Olumlu Avukat Katipleri Konusunda Neredeyiz?

Site araştırmasında avukat katipleri olarak bir kaç konu bulmama rağmen asıl önemlisini bulamadım.
Merak ettiğim şu. Kıbrıs'ta Avukat Katipleri kanunu var. Türkiyede birçok baro bu konuda gelişmeler göstermiş. Hatta avukat katipleri için kimlik veren barolar bile var. Ordu,Sivas,Mersin vs gibi yerlerde... Ancak İstanbul Barosunda bu tür bir uygulama yok. Ayrıca bir çok kamu kurumu iş takibi için gittiğinizde hatta Avukatlık Kanununun 46. Maddesini dahi ibraz ettiğinizde nuh diyor peygamber demiyor ve size yardımcı olmuyor. hatta ilgili kanun maddesi " Avukat, işlerini kendi sorumluluğu altındaki stajyeri veya yanında çalışan sekreteri eliyle de takip ettirebilir, fotokopi veya benzeri yollarla örnek aldırabilir. Avukatın onanmasını istemediği örnekler harca tâbi değildir.
Avukat veya stajyer, vekâletname olmaksızın dava ve takip dosyalarını inceleyebilir. Bu inceleme isteğinin ilgililerce yerine getirilmesi zorunludur" demesine rağmen fotokopi bile alamıyorsunuz.
Siz bu konuda biz avukat katiplerine ne önerirsiniz. İstanbul barosu neden böyle bir girşimde bulunmaz. Katiplerin daha seri çalışması ve sonuca ulaşabilmesi için bildiklerinizi yazar mısınız
Old 18-07-2007, 07:04   #2
akircuval

 
Varsayılan

sn.erolkara bende senin meslektaşın olarak iş hayatımı Malatya da bir hukuk bürosunda çalışarak sürdürmekteyim seninde belirttiğin gibi biz katip arkadaşların yetkilerinin gerçekten de sınırlı olduğunu düşünüyorum, her meslek gurubunda olduğu gibi belki bizim meslekte de görevini veyahut yetkisini kötüye kullananlar muhakkak vardır olacaktır da ancak katiplik mesleği benim nazarımda önemli bir meslek burada tek suçlu katip arkadaşlar değil aslında birazda yanında çalıştığımız avukat abilerimizin hataları niye derseniz yanında katip olarak alıp çalıştırdıkları insanlar daha adliyenin nerede olduğunu bilmezken yanlarına alıp onlara bir takım işler ve zamanla yetkiler veriyorlar. Bence katip mesleğinin bi alt yapısı olması lazım yani askerlik gibi düşünüyorum ben katipliği ilk mesleğe başlayan arkadaşları öncelikle bi acemi eğitiminden geçirip burada gerekli eğitimi aldığı veyahut çalıştığı işyerini layıkı ile adliyede, icra müdürlüklerinde temsil edeciği kaaatine varısıl ise o zaman bir takım yetkiler ve sorumluluklar yüklenmesinden yanayım sizinde belirttiğiniz gibi keşke Türkiye'nin tüm adliyelerinde biz katip arkadaşlara yetkili olduklarını gösterir birer belge verilebilse de bizlerde rahatça hareket etsek, aslında bizlere verilecek kartların çalıştığımız il sınırları içerisinde pek bi önemi yok ama il dışına çıktığımız vakit önemi o zaman artıyor işte sana bütün kalbimle katılıyorum iş hayatında başarılar diliyorum.
Old 29-07-2007, 11:09   #3
Cuisble

 
Varsayılan

herkese slm ederim. hayırlı hafta sonları. ben 10 senedir, bir hukuk bürosunda çalışan bir katibim, ve 5 avukatlı bu büroda ben olmadan icrai konuda adım atılmıyor av.arkadaşların gerekçesi ise icra işi pis iş icra dairelerinde uğraşılamayacağı gerekçesi, sizce benim ve benim gibi insanların av. arkadaşlara v.s. zararı olabilirmi, elbetteki istisnalar hariç. kanı bozuk her meslekte her toplumda olduğu gibi bizlerinde arasında mevcut, baro puluna tenezzül eden, katibim diyesağda solda övünenleri şiddetle kınıyorum.
Old 30-07-2007, 12:35   #4
avmurat

 
Varsayılan

Sayın Kara, avukat katipliğinin önemi ile ilgili yeniden yazmayı düşünüyorum ancak şu anda sadece uygulama ile iligili bazı şeyler söylemek istiyorum.İzmir Barosu yıllardır bu kimlik belgelerini veriyor.Ancak birçoğumuz bu konuda duyarlı davranıp bu kimliklerden büromuzda çalışan katipler için almadık.Ancak yakın zamanda İzmir Cum.Başsavcılığı bir yazıyla, kimlik belgesi olmayan katiplerin kalemlere ve icra dairelerine girişini yasakladı.Bu dönemde ben de dahil olmak üzere birçok kişi yanlarında çalışan kişiler için bu kimliklerden edindik.Tabi bir süre sonra bu uygulamanın denetimi zayıfladı ancak yine de etkili olduğunu ve bütün adliyelerin bu sistemi uygulaması gerektiğini düşünüyorum.Herşeyin sistemli olması çok güzel ve faydalı birşey.Artık benim de adliyeye giden personelin de içimiz rahat.Neden sürekli dert anlatmak zorunda kalalım ki.Kimliği gösterip sorunu çözmek varken.Üstelik bu kimliğin maliyeti de yok ya da çok az.
Old 02-08-2007, 12:41   #5
akircuval

 
Varsayılan

sayın avmurat'a yorumlarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Aslında biz katiplere lisans mahiyetinde bir belgenin verilmesinin lüzumlu olduğu kanaatindeyim.Cuisble'nin de belirttiği gibi 3.30.YTL. değerindeki bir baro puluna tenezzül eden arkadaşlarımız maalesef var, keşke olmasa ama...bende 4 avukatın bulunduğu bir hukuk bürosunda çalışıyorum herkes kendi sorumluluğunu bilirse, içinde bir kötülük yok ise sadece mesleğindeki elde ettiği kazancına kanaat ederse bu insanda hiç kimseye zarar gelmez. saygılar...
Old 03-01-2008, 17:38   #6
deserter

 
Varsayılan

değerli meslektaşlarım ve sayın avukatlarım ben adana barosuna kayıtlı bir katip olarak çalışıyorum şu an adanada katiplik olayı tamamen sektörel bir duruma geçmiş bulunmaktadır ama hepimizinde bildiği bazı avukatlar yanında ne olduğu belirsiz ve 3 kuruş ucuza çalışan elemanlar bulup çalıştırıyor kısa zaman sonra bu arkadaş işin terbiyesiz yönlerinin tamamını kapıyor ama yaptığı işin gerçekten ne olduğu bilmeden nerden çalacam diye arayış içerisine geçiyor sonra avukatının yanından istifa edip başka bir avukat buluyor en sonunda avukat katipleri hırsız, üç kağıtçı oluyor ama hiç kimse namuslu bir katip var demiyor ya aslında bu iş sınavla olsa ne kadar güzel olurya şöyle 4 yıllık katipler haricinde olanları sınava soksa baro ondan sonra kaydını yapsa bakalım o av. arkadaşlar işten hiç anlamayan birisini ala bilecekmi tabi sınav derken icra ve hukuk yönünden sınav yapılması taraftarıyım saygılarımla ERHAN Y.....
Old 30-01-2008, 19:38   #7
Av. Rak

 
Varsayılan

Bana kalsa avukat katipliği direkt yasaklansın. Dış işler için avukat kendi gitsin veya başka bir avukat istihdam etsin. Bence eski kanun iyiydi. Uygulanmasa da avukat katipliği dış işler için yasaktı.
Old 07-02-2008, 21:16   #8
Godfather

 
Varsayılan

avukat katipliği gerekli bir meslektir ve kanaatimce aksi düşünülemez. noterler katipsiz çalışsın, mahkemede zabıt katibi olmasın demek gibi birşeydir avukat katibi olmasın demek...

avukat katibini kendisi seçer. kimse serbest piyasada bir başkası ile çalışmak zorunda değildir. eğer bir meslektaşımız kendini temsil edecek katibini yanlış seçiyorsa, burada katiplik mesleğine değil, o katibi istihdam eden avukata bir kusur izafe edilebilir. çünkü bu işlere yön veren ve işleri kontrol altında bulunduran, tabiri caizse imza yetkili tek kişi avukatın kendisidir. ve çürük elmaların ayıklanması bu konuda meslektaşlarımızın tutumları ile doğrudan ilişkilidir.

konya barosu katiplere bir kart vermekte. bu kart kimin hangi avukatın yanında çalıştığı hakkında bir fikir vermektedir. ve tabii ki uygulamada da oldukça kolaylaştırıcı etkileri olmaktadır. (şehiriçinde herkes birbirini tanıdığı için fazla etkisi olmasa da şehirdışı işlerde etkisi büyük) ancak bunun da büyük bürolar açısından olumsuz bir yönünden bahsetmek lazım. örneğin: 5 avukat var ve katip kartında sadece 1 avukatın adı geçiyor. diğer avukatların işlerinin takibi esnasında birtakım zorluklar yaşanıyor.

istanbul barosu'nda böyle bir uygulama olmadığını yeni öğrendim. gerçekten çok şaşırdım. çünkü avukat çalışanlarının mahkemeler ve icra daireleri nezdinde kendilerini tanıtacak yegane dayanakları bu kartlardır. bu olmaksızın işleri nasıl yürütüyorlar anlamak güç...

bu konuda baroya müracaat edilerek sorunun halli yoluna gidilmeli bence. tabii şimdiye kadar konu çözülmedi ise. konu başlığı oldukça eski çünkü... saygılar...
Old 09-02-2008, 22:04   #9
pir_i fani

 
Varsayılan

Arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.Katibini söyle sana nasıl bir avukat olduğunu söyleyeyim.Mesleğinin bilincinde olan bir avukat üç beş günlük süre için üç beş liraya üç beş zamanda katip alıyor, işten çıkarıyor yenisini alıyor. v.s. v.s. hangi avukatın katibi hangi kişi.Demek ki bu katipler resmi dairelere verememişler o güveni. Öyle katipler var ki.Anlatmak istemiyorum.Çalışma sitillerini.Yakışık almayan bisürü davranışlarını.Anlatmadıklarımın yanında, anlatacağım şu iki şey, avukat katiplerinin bir kısmı hakkında geçerlidir.Baro pulunu vekaletnameden yırtıp tekrar kullananı, masanın üzerinden posta pulunu çalanı, dosyadaki dilekçe fotokopisi için evrakın dosya telinden cırt diye çekilerek alınması, adabıyla düzgünce alınmaması.Resmen evraka özensiz davranılması v.s. Avukat katiplerine yetki verilmeli elbet.Ama SORUMLULUK da verilmeli.Muhatabımız çoğu zaman avukat değil, katibi oluyor zaten.Sanki katip avukatın dublörü....İcra işi için söylüyorum.. Uzattım biraz. iyi çalışmalar
Old 10-02-2008, 23:41   #10
süleyman zengin

 
Varsayılan

Bir yer icra Müdürlüğünden talimat alip gelen katip haczi refaket ediyor. İş bitenden sonra alıyor talimat cevabını ve esas dairesine götürüyor. Sıra geldi avukatına hesap vermeye. Memura para vermemesi gerekir ve o da öyle yapiyor. Ancak avukatına memura şu kadar açıktan para verdim diyor ve masraftan düşüyor. Bu para tabii katibin cebine iniyor. Avukat da hay allah belasına versin böyle icra müdürünün yada müdürlüğünün diyor dua okuyor. İnanın bana meslak hayatım boyunca buna benzer olaylara çok şahit oldum,
Avukat katipleri Avukatlık Kanunun sanırım 146 maddesine dayanarak icra dairelerinde işlem yapma hakları olduğunu sanıyorlar. Oysa İcra dairelerinde dilekçe sistemi olmayın dosya tutanakları esastır. Yanı avukat gelir ve talepibini açar işlem gereği İcra Müdürü tarafından yapılır. Durum ise katipler fiilen avukatlık yapmaktadırlar.Bir avukattan duyduğum söz aynen söyle - ben icra işine bakmiyorum, icra işi pis iş icra işlerine katibin bakiyor-
Son alarak şunu söylemek istiyorum. Maden katipler fiilen avukatlık yapıyorlar ve inanın bana avukatın imzasını da atiyorlar. O halde avukatları öyle bir hak verilsin ki katibine vekaletname verebilsin. O zaman biz de suç işlemekten kurtuluruz diye düşünüyorum.
Old 11-02-2008, 00:13   #11
Godfather

 
Varsayılan

olayı abartmanın bize faydası nedir? elbette ki olumsuz örnekler var. ancak pratikte katiplerin gördüğü vazifenin önemini kim inkar edebilir? ben 5 yıl boyunca (evet 1 yıl uzattım) hem hukuk fak. okudum, hem de fiilen katiplik yaptım. ve tüm icra müdürleri ile gayet de iyi anlaştık. ancak olumsuz örnekler yok muydu? elbette vardı... "bu imzayı kim attı" "sen git avukatın gelsin" "sen kimsin"... burada yapılması gereken bir iş var ve yapmamaya çalışan kimseler varsa... herşeyi kitabına uyduralım, senede 1.000 dosya ile icralar devir yapsın... herkes gül gibi geçinsin gitsin... ancak ortada öylesine büyük bir çark dönüyor ki... bu çarktaki dişlilerin birisini kıralım diyorsunuz. niye? çarktaki dişli paslanmış. o zaman pasını temizleyelim. sadece o dişlinin değil, tüm dişlilerin paslarını temizleyelim hatta... ne dersiniz? hoş olmaz mı?
Old 12-02-2008, 20:50   #12
pir_i fani

 
Varsayılan

Sayın Godfather çok abartılı gibi görünse de bazı örnekleri vermekten ben çekinmiştim.Çekineceğim.Bunları okumak dahi insanı rahatsız ediyor.Kötümser olmayalım, ancak kaliteden yana olalım istiyoruz.Kaliteli çalışalım
Old 15-02-2008, 13:34   #13
Av.SEVİM ATALAY

 
Varsayılan

01.01.2006 tarih ve 92 nolu genelgeye göre icra dairelerinde,resmi sıfatı olmayan kişilerin çalıştırılamayacağı,avukat katiplerinin de çalıştırılmaması gerektiği bunun yasal olmadığı,aksi davranan icra müdürleri hakkında yasal işlem yapılacağı belirtilmektedir.
Old 17-02-2008, 18:50   #14
Kamaz

 
Varsayılan

92 Nolu Genelge

İCRA MÜDÜRLÜKLERİNDE DIŞARIDAN GÖREVLİ ÇALIŞTIRILMAMASI HAKKINDA GENELGE

T.C.

ADALET BAKANLIĞI

Personel Genel Müdürlüğü

Sayı : B.03.0.PER.0.00.00.19/010.06.02/18 01/01/2006

Konu : İcra müdürlüklerinde dışarıdan

görevli çalıştırılmaması

GENELGE

No: 92

Bazı icra müdürlüklerinde, resmî görevliler dışında, hacze götürülen araç şoförleri, emekli memur veya avukatların yanında çalışanlar gibi kişilerin usulsüz biçimde icra iş ve işlemlerinde çalıştırıldığı, ayrıca sorumluluğu bulunmayan bu kimselerin yapılacak olan takip ve hacizleri önceden borçlulara bildirmek suretiyle mal kaçırmalarına sebep, icra işlemlerini taraflara veya üçüncü kişilere bildirmeleri nedeniyle beklenen sonucun alınmasına engel oldukları yönünde, Bakanlığa bir kısım şikayetler intikal etmektedir.

Bilindiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun "İcra Daireleri ve Memurları" başlıklı 1 inci maddesi;

"Her asliye mahkemesinin yargı çevresinde yeteri kadar icra dairesi bulunur.

Her icra dairesinde Adalet Bakanlığınca atanacak bir icra müdürü ile yeteri kadar yardımcı ve mahallince atanacak kâtip, mübaşir ve sair müstahdemler bulundurulur.

Ayrıca icra müdürü olmayan yerlerde bu vazife mahkeme yazı işleri müdürü tarafından görülür.

Adalet teşkilatı sulh mahkemesinden ibaret bulunan yerlerde Adalet Bakanlığı bu mahkemelere görmeye yetkili olduğu işlerde icra yetkisini verebilir. Bu takdirde icra müdürüne ait görev ve yetkiler mahkeme yazı işleri müdürü, yokluğu halinde zabıt kâtibi tarafından yerine getirilir..."

"İflâs Daireleri" başlıklı 2 nci maddesi;

"Her asliye mahkemesinin yargı çevresinde lüzumu kadar iflâs dairesi bulunur.

Birinci madde hükmü iflas daireleri hakkında da caridir."

"İş Görmekten Memnuiyet" başlıklı onuncu maddesi;

"İcra ve iflas işlerine bakan memur ve müstahdemler:

1) Kendisinin,

2) Karı veya kocasının, nişanlısının yahut kan ve sıhri usul ve füruunun veya üçüncü derece dahil olmak üzere bu dereceye kadar olan kan ve sıhri civar hısımlarının,

3) Kanuni mümessili veya vekili yahut müstahdemi bulunduğu bir şahsın,

Menfaati olan işleri göremeyip derhal tetkik merciine haber vermeye mecburdur. Tetkik mercii müracaatı yerinde görürse o işi diğer bir memura, bulunmayan yerlerde kâtiplerinden birine verir."

" Memnu İşler" başlıklı 11 inci maddesi;

"Tetkik vazifesini gören hakimler ve icra ve iflas memur ve müstahdemleri, dairelerince takip edilmekte olan bir alacak veya satılmakta bulunan bir şey hakkında kiminle olursa olsun kendileri veya başkaları hesaplarına bir akit yapamazlar. Yaparlarsa hükümsüzdür."

Hükümlerini içermektedir.

Söz konusu hükümlerle icra dairelerinde çalışan personelin sadece resmî görevliler olması gerektiği belirlenmiştir. Bu görevliler kendisi ya da yakınlarının işlerini göremeyecekleri gibi, bu tür işlemleri yapma yetkileri de Kanunla sınırlandırılmış bulunmaktadır.

Resmî görevliler için böylesine sıkı önlemlerin düşünüldüğü icra dairelerinde, icra işlerinde taraflar yararına ya da kendi menfaatine işlem yapan şoför, emekli memur, avukat yanında çalışanlar gibi kişilerin çalıştırılmaları, daha da ilerisinde bunlara özel çalışma ortamı sağlanacak şekilde masa tahsis edilmesinin hiçbir yasal dayanağı bulunmamaktadır. Bakanlığımızca imkânlar ölçüsünde adliyelerin ve icra dairelerinin personel ihtiyacı giderilmeye çalışılmaktadır. Personel ihtiyacının tam olarak karşılanmadığından ve ihtiyaç bulunduğundan bahisle sorumluluğu ve resmi sıfatı olmayan kişilerden kamu hizmetinde yararlanılması açıkça mevzuata aykırılık oluşturmaktadır.

Bu itibarla;

1) İcra ve iflâs dairelerinde hiçbir surette, resmî sıfatı ve sorumluluğu olmayan personel çalıştırılmamasını,

2)Bu kişilerin dairelerde çalışmasına müsaade edenlerin eylemlerinin yasal mevzuat çerçevesinde sorumluluk doğuracağının yargı çevrenizdeki tüm icra müdür ve yardımcıları ile dairede çalışan diğer personele tebliğini,

Konunun önemle takip edilmesi için keyfiyetin yargı çevrenizdeki Cumhuriyet başsavcılıkları ile icra hâkimliklerine de duyurulmasını rica ederim.

Cemil ÇİÇEK

Bakan

Avukat Katibi Kimlik Kartı olan katiplerin avukat yanında çalışan olarak iş takibi yapmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.Zira sorumluluk da böyle bir durumda katip çalıştıran Avukatdadır.
Old 20-02-2008, 16:23   #15
Av.SEVİM ATALAY

 
Varsayılan

Sözkonusu genelge ile görüşünüz çelişmektedir.Avukatlık hak ve yetkileri katiplere devredilemez.Genelgede sorumluluğun katip çalıştıran avukatlara ait olacağına ilişkin bir hüküm de yoktur.
Old 26-02-2008, 21:37   #16
Kamaz

 
Varsayılan

Sayın Atalay görüşümde Avukatlık hak ve yetkilerinin devredileceğine dair herhangi bir açıklamada bulunmadım.Ayrıca Avukatlık Kanunu Madde 46 – (Değişik : 2/5/2001 - 4667/32 md.)
Avukat, işlerini KENDİ SORUMLULUĞU ALTINDAKİ stajyeri veya yanında çalışan sekreteri eliyle de takip ettirebilir, fotokopi veya benzeri yollarla örnek aldırabilir.
Benim belirtmeye çalıştığım sadece Avukat katiplerinin icrada çalıştırılmasının değil,usülsüz biçimde çalıştırılmasının(kendisine masa tahsis edilmesi,zimmet defterini yanına alması,mahkemeye dosya indirip çıkartması, gibi) yasaklanmış olmasıdır.İcra dairesine girmeleri yasaklanan avukatlardan aldığı para karşılığında icra dairesindeki evrakları dosyalara takan ve resmi görevi olmayan hizmetlilerdir.Aksini düşünüyorsanız veya yorumluyorsanız da saygı duyarım.
Old 27-02-2008, 19:42   #17
Godfather

 
Varsayılan

burada katibin ifa ettiği görevle, birtakım -yaptığı mesleği suistimal eden- kişilerin yaptığı işler birbirine karışmış ya da karıştırılmış gözüküyor.

olması gerekeni konuşalım lütfen. marjinal fikirler ileri sürmek kimseye bi fayda sağlamaz. hiçbir avukatın imza yetkisini katibe devrettiği falan yok ki zaten. (sanırım noterlikte bu olabiliyor. katip adliyeye gittiği zaman bizzat imza gerektiren (vezneden, icradan para çekme vs. gibi) işler dışındaki tüm işleri yapabilmeli. bunu da legalleştirecek unsur baroların verdiği kimliklerdir. bu kimlikleri vermeyen barolar var başlığı açan arkadaşımızın söylediğine göre... bu barolar da neticede avukatlar eliyle yönetiliyor. olması gereken ne ise tartışılır ve bir kimlik verilir. bu kimlikle de katiplerin adliyede takip edecekleri işler bellidir. 1000 katipten 50'si mesleği ve bi şekilde adli mercileri suistimal ediyor diye tüm katipleri cezalandırıcı bir metod benimsemek yanlış olur kanaatindeyim. gücü yeten var ise arzuhalcilerle uğraşsın bence. vaktini ve enerjisini katiplere harcayacağı yerde...
Old 27-02-2008, 20:35   #18
pir_i fani

 
Varsayılan

Patronu olan avukatının dosyasına avukatın talebini getiren katibin ilgili haciz yazısını aldıktan sonra dosyayı rastgele ulu orta masaya bırakıp gitmesi, usulünce sırasına koymaması gibi bir hareket sizce ne derece bir avukat katibine yakışır durumdadır.Sorumluluktan kasıt budur.Yani icra dairesi çalışanları dışarıdan işçi ya da memur bulup dairelerinde işlerini yaptırtmıyor, kahyalık yapılmıyor; aksine çalışmaktan çözüm üretmeye çalışan memurun dosyanın ilgilisine sözgelimi alacaklı vekilinin katibine yol izah etmesi, talebi müzekkereyi izah etmesi ile işler başkasına devredilmiyor, anlamak isteyen anlar, istemeyen anlamaz.
Old 30-04-2009, 17:25   #19
erolkara

 
Varsayılan Bİr Arpa Boyu Yol AlmiŞiz

Konunun açıldığı günden bu yana neredeyse 2 yıl oacak. Yaraya merhem dedikçe yara büyümüş. Sayın Godfather'dan iyimser ve çözüme yönelik cevaplar gelmesine rağmen katiplere en fazla ihtiyaç duymak zorunda kalan avukatlar eleştiri dozunu artırmış gibi. Konu açılışnda amaç avukat katiplerinin "kimlik" sahibi olmalarını sağlamaktı. Gerek anladığımız anlamda kimlik gerekse kişilik ve ofis temsilciliği yapacak olanın kimliği hukuk sektöründe önemlidir. 92 nolu genelge yanlış yorumlanıyor. İcra dairelerinde resmi olmayan kişi çalıştırılmazla vatandaşın ya da katiplerin orada iş yapamayacakları arasında kocaman FARK VAR.
Avukat katiplerinin ofislerini ve avukatlarını temsil ettiği empoze edilmeli. İcra müdürü dahil iritbatta bulunulan kimse avukat karşısında imiş gibi davranmalıdır. Bu da katiplerin 500 TL lik ücretle aç bilaç çalıştırılmaları ya da bir yerde iş tutturamamış ve en önemlisi 1-2 ay çalıştır sonra at sokağa anlayışıyla çalıştırılmaması gerekir. Düzeltme yolunda ne yapılır. Her iki anlamdaki kimliğin nasıl verileceği üzerine kafa yoralım.
Old 08-05-2009, 14:03   #20
erolkara

 
Varsayılan İstanbul Barosu Sekreter Ve Katİplere Kİmlİk Verecek

Avukat katip ve sekreterlerine İstanbul Barosu kimlik vermeye başladı. Avukat katiplerinin İstanbul'da kayda alınması yerinde bir karar. Elemanlarına kimlik vermek isteyecek olan avukatlar aşağıda bulunan dilekçe örneğini dikkate alarak tanzim edecekleri dilekçelere personelin sigorta giriş bildirgesinin örneği ve bir fotoğraf ekleyerek baroya göndereceklerdir.

Ancak avukatlar eleman işten çıktığında kendileriyel ilişkileri kesileceğini de bildirmek zorunda kalacaklardır.

Bu konuda yorum yapmam gerekecekse uygulamaya sıcak bakacak bürolar çok az olacak. Nedenleri
1 . Kimliklerin büro bazında verilmesi yanlış. Çünkü bugün avukat katip ve sekreterleri ücret - iletişim - güven - sosyal güvenlik vs şartlar yüzünden o bürodan ayrılabilirler. Kimliklerin kişisel olarak verilmesi , kimlik sahibinin Baroya çalıştığı büroyu bildirmesi yeterli olmalıdır.
2 . Hiç bir avukat zaman ayırıpta elemanım ayrıldı kimlik iptal edin , eleman aldım kimlik verin tarzı bir uygulamaya girmez.
3 . Sosyal Güvenlik primini elamanına yatıramayan avukatları saydığımız zaman bu kimliği alamayacakların sayısı da bir hayli fazla olacak.
4 . Adliyelerden , noterlerden vs yerlerden emekli olup sigortasız ek iş olarak bürolarda çalışanların ne yapacakları da düşünülmelidir.

AVUKAT SEKRETERİ BELGESİ İÇİN
BAŞVURU DİLEKÇESİ

İstanbul, ……./……./2009




İSTANBUL BAROSU SAYIN BAŞKANLIĞI’NA




Ekte fotoğrafı gönderilen ve aşağıda kimlik bilgileri yazılı ………………………………………………..…’in sekreterim olduğuna dair belgenin hazırlanmasını, ayrıca anılan kişinin ilişiğinin kesilmesi halinde durumu baroya bildireceğimi taahhüt ederim.

Saygılarımla.


Av. ……………………………………….
Sicil No:
İmza:






ADI : ………………………………………………………
SOYADI : ………………………………………………………
DOGUM YERİ VE YILI : ………………………………………………………
NÜFUSA KAYITLI OLDUĞU YER : ………………………………………………………
ÇALIŞTIĞI BÜRO ADRESİ : ………………………………………………………
: ………………………………………………………
: ………………………………………………………

EK: SGK giriş bildirgesi.
Old 10-05-2009, 16:03   #21
Godfather

 
Varsayılan

sn. erol kara;

gayet yerinde bir uygulama. avukatlar bu kadar üşengeç insanlar olmasa gerek... bir kişi temsil ettiği avukata ithafen bir takım işler ve işlemler yapmaktadır adliye nezdinde. aktif olarak bir avukat yanında çalışmayan birisi zaten bu karta ihtiyaç duymaz. kimliği yenilemek de yarım saatlik bir işlem kanaatimce. hiç yoktan iyidir öyle değil mi? hayırlı olsun...
Old 27-10-2011, 01:44   #22
Av. Fahri Güllü

 
Varsayılan

Peynir ekmek gibi avukat kimliği dağıtılan yerde; su gibi de asistan kimliği dağıtılmalı; öyle değil mi?
Old 27-10-2011, 08:26   #23
erolkara

 
Varsayılan Uygulamada hata var

Ofiste çalışan katip arkadaşlara kimlik alalım dedik. Dilekçe ve gerekli evrakları gönderdik. İstanbul Barosu verdiğimiz ve kendisi tarafından düzenlenmiş yukarıki örnek dilekçeyi dikkate almadan farklı bir form verip bunu doldurup, avukat imzalasın getirin diyor. Ve arkadaşımızı geri gönderiyor. Bir kez daha formlar dolduruluyor tekrar gidiliyor. Bu kez bir avukata bir katip düşer denilerek diğer katiplere kimlik verilemeyeceği belirtiliyor. Ayrıca 30 TL kimlik bedeli istenmesi de cabası.

Beraber düşünelim, kendi belirlediği dilekçe neden kabul edilmedi , İstanbulda bilhassa icra ağırlıklı çalışan avukatlar birden fazla katip çalıştırabiliyor diğerleri ne olacak ve hangi avukat yanında asgari ücret ve ssksız çalıştırdığı elemanı için ve ne kadar çalışacağı, her an çıkıp gidebilecek bir eleman için her seferinde bu kadar uğraşıp ve 30 TL vererek kimlik alır.

Çözüm , avukat yanında çalışan/çalışacak elemana kısa süreli seminer/kurs düzenlenir. Kursu başarana avukat yanında çalışabilir ve en az 2 yıl vizeli baro bir kimlik düzenler. Kimlik kartının avukat kimliği kadar fonksiyonu olmadığı için kart masrafı adı altında cüzü bir para talep edilir. Bugün için en fazla 5 TL. Elemenaın kazancı asgari ücretttir. Kimlik ücreti de buna göre belirlenir.

İnanıyorum ki şu an uygulanan yol yanlıştır. Kimse de rağbet etmez.
Old 03-11-2012, 20:09   #24
AV.MURAT MEŞELİ

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan Av. Rak
Bana kalsa avukat katipliği direkt yasaklansın. Dış işler için avukat kendi gitsin veya başka bir avukat istihdam etsin. Bence eski kanun iyiydi. Uygulanmasa da avukat katipliği dış işler için yasaktı.

O zaman "Hakim ve Savcı Katipliği de kaldırılsın veya Hakim ve Savcılar da yanında başka bir Hakim ve Savcı istihdam etsin." mi? olacak.
Old 05-11-2012, 13:46   #25
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Avukat katiplerinin, hak ve yükümlülüklerini belirten yasa olmadıkça, belli bir eğitim süzgecinden geçmeyip, belirli işleri yapabilme ehliyeti verilmedikçe, avukat katiplerinin yeri neresidir sorusuna cevap vermek güçtür...
Old 17-11-2012, 10:48   #26
didem kunal

 
Varsayılan

Konu ilgimi çekti ve sizlere şaşırabileceğinizi düşündüğüm olyı aktarmak istiyorum.

5 yıllık avukat.Kendime ait bir ofisim var. Bir dönem yanımda çalışan ir sekreter arkadaşım vardı.Aslında görümcemdi.Kendisine ofisimde hazırlayıp imzaladığım, arama kararı talepli evrakları mahkemeye götürüp işleme sokması için talimat vermiştim.

Önce savcı beyin yanına uğrayıp havalesini alan yardımcım,arama kararı için nöbetçi sulh ceza mahkemesine evrakları yardımcım aracılığı ile göndermiştir. Mahkemenin katiplerinden biri " hakim bey bu konuda arama kararı vermiyor.getirip durmayın bu talepleri" diyerek kendisini hakim yerine koyan yorumlar yapmış. Bu sırada yardımcım ile arasında yaşanan tatsız dialoklara mahkeme hakimi müdahale ederek olay tatlıya bağlanmış.daha doğrusu biz öle sanmışız.

Aradan zaman gçti ve yardımcım hakkında soruşturma evresinin gizlilik ihlali suçlaması ile asliye cezada dava açılmış. Avukatı yapması gereken işlemi yardımcısının yapması sebebi ile gizlilik ihlali davası. burdan yola çıkılarak sanıyorum ki benm hakkımda da dava açılacak.

Durum ço komik ve vahim geliyor hala bana. Avukat yardımcısı bu evrakı işleme sokmayacak, icrada işlem yapmayacak,evrak akışını takip etmeyecek vs vs. o halde ne işe yarayacak avukat sekreteri? sadece ofiste oturup telefonlara kapılara bakmak avukata yardım olamıyor maalesef.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
18 Uygulaması Konusunda Tecrubeli-uzman Avukat Arıyorum tayyare Hukuk Soruları Arşivi 3 27-02-2006 17:43
Husumet Konusunda Yardım... mehmetaytekin Hukuk Soruları Arşivi 1 20-05-2005 12:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10085392 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.