Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ek Dava

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-02-2012, 14:33   #1
av-mine

 
Varsayılan Ek Dava

Sevgili meslektaşlarım,
2003 yılında açılıp 2007 'de biten bir tazminat davası (müvekkilin alacağını geç tahsil etmesinden doğan zararının tazmini davası) mevcut. Dava dilekçesinde "dava tarihi itibariyle işleyecek faiz" istenmemiş olup, fazlaya dair haklar da saklı tutulmamış. Dava kısmi olarak açılmış (şimdilik ... TL si talep edilmektedir şeklinde) mahkeme de bilirkişi raporu sonucu çıkan ve ıslahla yükseltilen miktara müvekkil lehine hükmetmiştir. Karar Yargıtay'da kısmen bozulmuştur. Bozma nedeni bilirkişi tarafından yasal faiz yerine dolar artışı baz alınarak zararın hesaplanmış olmasıdır. Yeniden yapılan yargılamada bilirkişi zararı yasal faize göre hesaplamış ancak miktar bu haliyle eski hükümden daha yüksek çıkmış, mahkeme de bozmaya uymuş acak talepten fazlasına hükmedemeyeceği için tekrar ilk miktara hükmetmiştir.
Dava bu aşamada bize gelmiş olup, davalılar tarafından tekrar temyiz edilmiştir.
Sizlere danışmak istediğim konu şu:
2003-2007 yılları arasında yani ilk dava süresince işlemiş olan faizi ve bilirkişi raporunda fazla çıkan miktarı şimdi ek dava yoluyla talep etmek istiyoruz. (Alacak henüz tahsil edilmemiştir)
- Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmamış olması bir problem yaratır mı? Bu davayı ek dava şeklinde açabilir miyim?
- Bilirkişi raporundaki fark net olmakla birlikte faiz hesaplaması bilirkişi incelemesi gerektireceğinden, ikisini aynı davada talep edebilir miyim?
- Dava halen devam ettiğinden talep edeceğim faizi hangi tarihe kadar istemeliyim?
-Bu konuları destekleyen Yargıtay kararıelinizde var mıdır? (Rakamlar yüksek olduğu için davanın reddedilme olasılığını mümkün olduğunca ortadan kaldırmamız gerek

Biraz karmaşık bir konu olduğunu bilmekle beraber fikirlerinizi bekliyorum. Şimdiden teşekkür ederim.
Old 21-02-2012, 17:46   #2
madlock

 
Varsayılan

Fazlaya dair haklar saklı tutulmak suretiyle bile açılan kısmi davada zamanaşımı saklı tutulan kısım için işlemeye devam etmektedir. Eğer bakiye alacak için ilk dava devam ederken zamanaşımı dolmuş ise zamanaşımı itirazının kabul edileceği düşünülmelidir.
Old 21-02-2012, 18:22   #3
Av.Dursun KARACA

 
Varsayılan

"Şimdilik" ibaresiyle fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş, ancak ıslah dilekçesinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutulup tutulmadığına bakmak gerekir. Islah dilekçesinde de fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş ise, zamanaşımı da dikkate alınarak, ek dava açılabilir.
Old 22-02-2012, 13:01   #4
av-mine

 
Varsayılan

Öncelikle cevaplarınız için teşekkür ederim.
Zamanaşımını geriye doğru 10 yıl olarak hesaplayacağımız için, dava tarihinin 2003 olduğunu da düşünürsek, sorunumuz yok sanırım.
Ancak ıslah dilekçesi ile ilgili yorumunuz akılımı karıştırdı. Fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmamış ise bu ek davayı açamayacağımızı mı düşünüyorsunuz?
Saklı tutulmamış olsa dahi, alacak tahsil edilene kadar ve zamanaşımı süresi içinde faizin herzaman istenebileceğini söyleyen Yargıtay kararları, acaba dava tarihinden önce işlemiş faizi mi kastediyor?
Old 22-02-2012, 13:26   #5
cizre

 
Varsayılan

Bu sayfada bu konu tartışılmış bir bakın isterseniz..
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=19542
Old 22-02-2012, 14:42   #6
madlock

 
Varsayılan

Yeni HMK belirsiz alacak davası diye bir kurum getirerek davanın açıldığı anda hesaplanması mümkün olamayacak alacaklar için sembolik bir tutar üzerinden dava açıldığında ileride tespit edilecek tüm alacak için zamanaşımının kesilmesini sağlamaktadır. Ancak burada da hangi alacakların önceden hesaplanabileceği sorunu ortaya çıkmaktadır. Kanaatimce Kısmi davada ancak fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuşsa ek dava açılabilir. Saklı tutulan haklar için de zamanaşımı süresinin dolmamış olması gerekir. Eğer fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmamışsa talep sınırlandırılmış demektir. Ek dava zamanaşımı süresi dolmamış olsa da reddedilmelidir.
Old 23-02-2012, 11:54   #7
av-mine

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım,dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş ancak ıslah dilekçesinde tutulmamış olsa idi ek dava yine de açılabilir miydi?Bu soru kafamı kurcalıyor.Çünkü bu dosyada sonuçta yargılama yapılmış ve Yargıtayca da alacak kabul edilmiştir.Ancak alacak miktarının hesaplanması konusunda bozma vardır.Bu nedenle ıslah dilekçesinde ayrıca fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmamış olması ek dava açılamaz anlamına mı gelmektedir.(Yargıtaya faiz asıl alacağın feri niteliğindedir ve asıl davanın zamanaşımı süresince istenebilir diyor )Ancak ıslah dilekçesinde saklı tutulmayan haklarla ilgili bir karar bulamadım.Yardımlarınız için tekrar teşekkür ederim.
Old 26-02-2012, 10:35   #8
cizre

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/5323
K. 2002/6253
T. 23.5.2002
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAMZİNATI ( Trafik Kazası Sonucu Desteğin Ölümü Nedeniyle )
• FAZLAYA DAİR HAKLARIN SAKLI TUTULMASI ( Davacının Açtığı İkinci Davada Fazlaya Dair Hakkın Saklı Tutulmaması-Bozma Öncesi İstenen Miktara Faiz Yürütülmemiş ve Kararın Kesinleşmiş Olması )
• USULİ KAZANILMIŞ HAK ( Davacının Açtığı İkinci Davada Fazlaya Dair Hakkın Saklı Tutulmaması -Bozma Öncesi İstenen Miktara Faiz Yürütülmemiş ve Kararın Kesinleşmiş Olması )
• FAİZ ( Davalı Yararına Usuli Kazanılmış Hak Oluştuğundan İkinci Davada İstenilen Tazminata Faiz Yürütülmesine Karar Verilememesi )
818/m.49
1086/m.429
ÖZET : Davacı destekten yoksun kalma tazminatı davasını kademeli olarak üç defa açmıştır. Ancak davacı, açtığı ikinci davada fazlaya dair hakkını saklı tutmadığından istemi sınırlanmıştır. Ayrıca ikinci davada bozma öncesi istenen miktara faiz yürütülmemiş ve dava, davacı tarafından temyiz edilmediğinden davalı yararına usuli kazanılmış hak doğmuştur.Bu yüzden, ikinci davada istenen tazminata faiz yürütülmesine karar verilmesi hatalıdır.

DAVA : Davacılar Kumru O. ve diğerleri vekili Avukat Süleyman Yeter tarafından, davalı Mehmet G. aleyhine 21.1.1998, 22.3.1999 ve 12.7.2001 gününde verilen dilekçeler ile trafik kazasından kaynaklanan desteğin ölümü nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.2.2002 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili Avukat M. Süleyman Türker tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.

2-Diğer temyiz itirazlarına gelince;

Dava, trafik kazasından kaynaklanan desteğin ölümü nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacılardan Kumru O. Elazığ İkinci Asliye Hukuk Mahkemesine 22.3.1999 tarihinde açtığı 1999/221 esas sayılı birleşen ikinci davada fazlaya dair hakkını saklı tutmadan ilk davada saklı tutulan kısım için destekten yoksun kalma tazminatı istemiştir. Anılan davacı bozma sonrası alınan bilirkişi raporu üzerine 2001/402 esas sayılı üçüncü davayı açarak ek destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemece üç davadaki talepler üzerinden ilk iki davadaki talebi aşan miktarda destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiştir. Oysa davacı ikinci davada fazlaya dair hakkını saklı tutmadığından istemini sınırlamıştır.
Anılan yön gözetilmeden verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

3-Elazığ 2. Asliye Hukuk Hakimliğinin 1999/221 esaslı birleşen ikinci davada istenen miktara bozma öncesi faiz yürütülmediğine ve davacı bu kararı temyiz etmediğine göre davalı yararına usuli kazanılmış hak doğmuş bulunmaktadır. Şu durumda, ikinci davada istenen tazminata faiz yürütülmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın ( 2 ) ve ( 3 ) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İlk defa Müracaata kalan dava - başka bir mahkemede açılan aynı dava alperyldrm Meslektaşların Soruları 7 18-12-2010 21:11
Tek DİlekÇe İle İhtİyarİ Dava aRkadaŞi Olarak Dava AÇabİlİr Mİyİm? ACİL! can hukukcu Meslektaşların Soruları 0 16-09-2010 16:45
Aleyhime açılan haksız dava karşısında ben de dava açabilir miyim? Haklarım? Konuk AYLİN Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 14-04-2010 18:18
Dava açılacak şirkete Tmsf'nin el koyması durumunda TMSF'ye dava açmak hbelgin Meslektaşların Soruları 3 04-09-2008 09:40
Tarafların ve dava sebebinin aynı dava konusunun ise farklı olduğu dava Av. Harun O Meslektaşların Soruları 2 27-11-2007 21:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,50139403 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.