Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

HMK ve İhtiyati Tedbir

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-10-2011, 16:30   #1
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan HMK ve İhtiyati Tedbir

Değerli Meslektaşlarım;

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 389-399. maddelerinde düzenlenmiş olan ihtiyati tedbir konusuna ilişkin bir sorum olacak. HMK 390. "(1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir..."

Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari davada yerel idare mahkemesi belediye aleyhine karar veriyor, ardından temyizen Danıştay da onama kararı veriyor ve belediye de karar düzeltme talebinde bulunuyor, dosya şimdi Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu'nda..

Her nasılsa süreçte davaya konu taşınmazın devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunulmamış ve taşınmazın bir kısmı üçüncü şahıslara satılmış. Başka devirlerin gerçekleşmemesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı alabilmek için görevli mahkeme, yukarıdaki kanun hükmü de göz önünde bulundurulmak üzere neresidir? Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim.
Old 26-10-2011, 16:51   #2
AV.ARZU KILIÇ

 
Varsayılan

dava açıldıktan sonra asıl davanın görüldüğü mahkeme dendiği için dosya halen derdest olmakla açılmış ve görülmekte olan bir dava mevcut olduğundan asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilmesi gerektiği kanaatindeyim... ancak dosya asıl davanın görüldüğü makemede olmadığına karar düzeltme incelemesi için Danıştay dava daireleri genel kurulunda olduğuna göre asıl mahkeme bu konuda nasıl karar verecek acaba kararı Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu verir mi? (soruya soruyla cevap verilmez ama... )
Old 26-10-2011, 16:52   #3
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV.ARZU KILIÇ
dava açıldıktan sonra asıl davanın görüldüğü mahkeme dendiği için dosya halen derdest olmakla açılmış ve görülmekte olan bir dava mevcut olduğundan asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilmesi gerektiği kanaatindeyim... ancak dosya asıl davanın görüldüğü makemede olmadığına karar düzeltme incelemesi için Danıştay dava daireleri genel kurulunda olduğuna göre asıl mahkeme bu konuda nasıl karar verecek acaba kararı Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu verir mi? (soruya soruyla cevap verilmez ama... )
Tereddütlerime tercüman olmuşsunuz.
Old 26-10-2011, 17:13   #4
avmurat

 
Varsayılan

İdari yargıda görülen bir davada HMK kriterlerini uygulayabilir miyiz?Ayrıca idari yargıda tedbir hükümleri var mıdır?Bildiğim kadarıyla yalnızca yürütmenin durdurlmasına karar veriliyor.
Old 26-10-2011, 17:18   #5
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmurat
İdari yargıda görülen bir davada HMK kriterlerini uygulayabilir miyiz?Ayrıca idari yargıda tedbir hükümleri var mıdır?Bildiğim kadarıyla yalnızca yürütmenin durdurlmasına karar veriliyor.
Evet, idari yargıda ihtiyati tedbir değil yürütmenin durdurulması müessesi var, haklısınız. Ancak konuya basitçe şöyle yaklaşılması gerektiği kanaatindeyim: Devam etmekte olan ve karar düzeltme sürecinin yaşandığı bir idari davada, davaya konu taşınmazın devrinin önlenmesi için ne yapılabilir?
Old 26-10-2011, 22:54   #6
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Değerli Meslektaşlarım;

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 389-399. maddelerinde düzenlenmiş olan ihtiyati tedbir konusuna ilişkin bir sorum olacak. HMK 390. "(1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir..."

Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari davada yerel idare mahkemesi belediye aleyhine karar veriyor, ardından temyizen Danıştay da onama kararı veriyor ve belediye de karar düzeltme talebinde bulunuyor, dosya şimdi Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu'nda..

Her nasılsa süreçte davaya konu taşınmazın devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunulmamış ve taşınmazın bir kısmı üçüncü şahıslara satılmış. Başka devirlerin gerçekleşmemesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı alabilmek için görevli mahkeme, yukarıdaki kanun hükmü de göz önünde bulundurulmak üzere neresidir? Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim.

Sayın Meslektaşım,

İdari yargıdaki bir davaya ilişkin olarak adli yargıda ihtiyati tedbir kararı verilemez. Ancak bu kural idari yargının "yargılama konusu ve yetkisi ile" alakalı olarak yorumlanmalıdır. O yargılamayı akim bırakacak, müdahale edecek şekilde tedbir kararı verilemez. Örneğin,idare tarafından alınmış olan yıkma kararına karşı, yürütmenin durdurulması isteminin reddi üzerine, adli yargı kararı ile ihtiyati tedbir kararı verilemez .

Bu duruma göre, bahsettiğiniz olayın bu ilkeye ilişmediğini düşündüğümden, açılacak asıl dava malvarlığına ilişkin olacağından, Asliye hukuk mahkemesinden ihtiyati tedbir istenebileceği görüşündeyim.

Saygılarımla.
Old 26-10-2011, 23:18   #7
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Değerli Meslektaşlarım;

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 389-399. maddelerinde düzenlenmiş olan ihtiyati tedbir konusuna ilişkin bir sorum olacak. HMK 390. "(1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir..."

Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari davada yerel idare mahkemesi belediye aleyhine karar veriyor, ardından temyizen Danıştay da onama kararı veriyor ve belediye de karar düzeltme talebinde bulunuyor, dosya şimdi Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu'nda..

Her nasılsa süreçte davaya konu taşınmazın devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunulmamış ve taşınmazın bir kısmı üçüncü şahıslara satılmış. Başka devirlerin gerçekleşmemesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı alabilmek için görevli mahkeme, yukarıdaki kanun hükmü de göz önünde bulundurulmak üzere neresidir? Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim.

Davaya konu taşınmazın üçüncü kişilere devredilmesi, "idare mahkemesinin idarenin haksız imar uygulamasına ilişkin kararı" nın idare tarafından yerine getirilmesini etkiler mi ki?
Old 27-10-2011, 07:44   #8
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Anlamak için...

Alıntı:
Av. Engin EKİCİ
Alıntı:
Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari davada yerel idare mahkemesi belediye aleyhine karar veriyor, ardından temyizen Danıştay da onama kararı veriyor ve belediye de karar düzeltme talebinde bulunuyor, dosya şimdi Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu'nda..

Her nasılsa süreçte davaya konu taşınmazın devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunulmamış ve taşınmazın bir kısmı üçüncü şahıslara satılmış. Başka devirlerin gerçekleşmemesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı alabilmek

Sayın EKİCİ,

1.Davanın konusu = Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari dava

2.Tarafları= ?

3.Mevzuat:
2577 s. İdari Yargılama Usulü Kanunu
HMK. İle Vergi Usul Kanununun Uygulanacağı Haller
MADDE 31 - ...

Yürütmenin Durdurulması
MADDE 27 -

2.Danıştay veya idarî mahkemeler, idarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idarî işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler

4.Soru: Kim, hangi sıfatla, kime karşı, hangi gerekçeyle i.tedbir talep edecek ki... Görevli mahkemeyi bulalım

Saygılarımla
Old 27-10-2011, 08:31   #9
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım, teşekkürlerimle birlikte mesajlarınızı bir arada yanıtlamak istedim:
Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Sayın Meslektaşım,

İdari yargıdaki bir davaya ilişkin olarak adli yargıda ihtiyati tedbir kararı verilemez. Ancak bu kural idari yargının "yargılama konusu ve yetkisi ile" alakalı olarak yorumlanmalıdır. O yargılamayı akim bırakacak, müdahale edecek şekilde tedbir kararı verilemez. Örneğin,idare tarafından alınmış olan yıkma kararına karşı, yürütmenin durdurulması isteminin reddi üzerine, adli yargı kararı ile ihtiyati tedbir kararı verilemez .

Bu duruma göre, bahsettiğiniz olayın bu ilkeye ilişmediğini düşündüğümden, açılacak asıl dava malvarlığına ilişkin olacağından, Asliye hukuk mahkemesinden ihtiyati tedbir istenebileceği görüşündeyim.

Saygılarımla.
Evet, ilkesel olarak halihazırda devam etmekte olan bir idari davaya konu olan taşınmaza ilişkin adli yargıda tedbir kararı verilememesi gerekir. Tedbir kararının verilmesinde somut durumda olduğu gibi hukuki yarar mevcut ve devri engelleyecek başka herhangi bir yol da yok ise, adli yargıya tedbir için başvurulabilir diye düşünüyorum ve bu anlamda görüşünüze katılıyorum.
Alıntı:
Yazan Av. Caner Arıcı
Davaya konu taşınmazın üçüncü kişilere devredilmesi, "idare mahkemesinin idarenin haksız imar uygulamasına ilişkin kararı" nın idare tarafından yerine getirilmesini etkiler mi ki?
Dava 5-6 yıldır devam etmekte ve davacıyı yıpratacak dereceye varmış durumda. Temyizen incelemede de lehine sonuçlanmasına rağmen şimdi de belediyenin karar düzeltme başvurusu nedeniyle bekleme durumu söz konusu, muhtemelen yine onanacak. Ancak, kendine ait olduğu yargı kararıyla tescillenmek üzere olmasına rağmen taşınmazı haksız olarak iktisap eden şahıs bir başkasına, o da bir başkasına satış gerçekleştirince, bu devirlerin de iptali için o şahıslarla hukuki mücadeleye girmek istemiyor.
Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
Sayın EKİCİ,

1.Davanın konusu = Belediyenin haksız imar uygulamasına ilişkin açılmış bulunan idari dava

2.Tarafları= ?

3.Mevzuat:
2577 s. İdari Yargılama Usulü Kanunu
HMK. İle Vergi Usul Kanununun Uygulanacağı Haller
MADDE 31 - ...

Yürütmenin Durdurulması
MADDE 27 -

2.Danıştay veya idarî mahkemeler, idarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idarî işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler

4.Soru: Kim, hangi sıfatla, kime karşı, hangi gerekçeyle i.tedbir talep edecek ki... Görevli mahkemeyi bulalım

Saygılarımla
1. Davanın Konusu:.....Belediye Başkanlığı'nın ... tarih ve .... sayılı encümen kararının iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle dava açılmış. Encümen kararı, İmar Kanunu'nun 18. maddesine istinaden (D.O.P.) belediye tarafından davacıya ait taşınmazın bir kısmının imar uygulamasına tabi bırakılmasıeklinde olup, sonrasında, 18/3'de belirtilen "(Değişik fıkra: 03/12/2003 - 5006 S.K./1. md.) Düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili tesislerden başka maksatlarla kullanılamaz." düzenlemesine aykırı şekilde üçüncü şahıslara devri gerçekleşmiş. (Üçüncü şahıslar, taşınmaz üzerinde bina inşa ettiklerinden belediyenin imar uygulaması neticesinde taşınmazlarının bulunduğu yerleri belediyeden satın almışlar)Açıkça hukuka/kanuna aykırılık mevcut.

2.Davacı: Taşınmaz malik, Davalı: .....Belediye Başkanlığı

3.İmar Kanunu 31. maddeye göre HMK uyarınca sanki ihtiyati tedbire ilişkin dava açılabilirmiş izlenimi uyandı bende..

4.Davacı, taşınmazın üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi amaçlı ihtiyati tedbir talebinde bulunmak istemektedir.

Saygılarımla..
Old 27-10-2011, 08:38   #10
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

İdari yargıda görülmekte olan bir dava bakımından "idari dava konusu" olan taşınmaz için adli yargıda ihtiyati tedbir kararı alınamaz. Bir an için ihtiyati tedbir kararı alınmış olsa dahi, tedbir kararının uygulanmasından sonra (HMK.397) belirlenen süre içinde asıl davanın açılmaması halinde tedbir kendiliğinden kalkacaktır. Somut olayda, idari yargı görev alanına girdiği yargılamanın aşaması dikkate alındığında kesin olan bir bir dava için adli yargıda asıl davanın açılması da kanaatimce red temelinde mümkün olmaz.
Old 27-10-2011, 08:50   #11
avmurat

 
Varsayılan

Şahsi fikrim, idari yargı kararını temel alıp, sizden sonra malik olan herkesi ve tabi ki halihazırda malik olarak görülen kişiyi hasım olarak gösterip açacağınız bir tapu iptali-tescil ile birlikte meni müdahale-kal davasında ya da bu davanın öncesinde müstakilen tedbir talep edebilirsiniz.
Old 28-10-2011, 09:22   #12
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
İdari yargıda görülmekte olan bir dava bakımından "idari dava konusu" olan taşınmaz için adli yargıda ihtiyati tedbir kararı alınamaz. Bir an için ihtiyati tedbir kararı alınmış olsa dahi, tedbir kararının uygulanmasından sonra (HMK.397) belirlenen süre içinde asıl davanın açılmaması halinde tedbir kendiliğinden kalkacaktır. Somut olayda, idari yargı görev alanına girdiği yargılamanın aşaması dikkate alındığında kesin olan bir bir dava için adli yargıda asıl davanın açılması da kanaatimce red temelinde mümkün olmaz.
Alıntı:
Yazan avmurat
Şahsi fikrim, idari yargı kararını temel alıp, sizden sonra malik olan herkesi ve tabi ki halihazırda malik olarak görülen kişiyi hasım olarak gösterip açacağınız bir tapu iptali-tescil ile birlikte meni müdahale-kal davasında ya da bu davanın öncesinde müstakilen tedbir talep edebilirsiniz.
Başlık altında görüşlerini paylaşan değerli meslektaşlarımın yaklaşım ve önerileri doğrultusunda, idari davanın kesinleşmesini bekleyip sonrasında mülkiyete dayalı girişimde bulunmanın isabetli olan yol olduğu ortaya çıkmıştır.

Saygılarımla..
Old 28-10-2011, 19:03   #13
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Alıntı:
Davaya konu taşınmazın üçüncü kişilere devredilmesi, "idare mahkemesinin idarenin haksız imar uygulamasına ilişkin kararı" nın idare tarafından yerine getirilmesini etkiler mi ki?



Alıntı:
Dava 5-6 yıldır devam etmekte ve davacıyı yıpratacak dereceye varmış durumda. Temyizen incelemede de lehine sonuçlanmasına rağmen şimdi de belediyenin karar düzeltme başvurusu nedeniyle bekleme durumu söz konusu, muhtemelen yine onanacak. Ancak, kendine ait olduğu yargı kararıyla tescillenmek üzere olmasına rağmen taşınmazı haksız olarak iktisap eden şahıs bir başkasına, o da bir başkasına satış gerçekleştirince, bu devirlerin de iptali için o şahıslarla hukuki mücadeleye girmek istemiyor.

Evet; meseleyi şimdi daha iyi anladım teşekkür ederim.

Alıntı:
Başlık altında görüşlerini paylaşan değerli meslektaşlarımın yaklaşım ve önerileri doğrultusunda, idari davanın kesinleşmesini bekleyip sonrasında mülkiyete dayalı girişimde bulunmanın isabetli olan yol olduğu ortaya çıkmıştır.

Evet; ben de meslektaşlarımla birlikte size, yani en isabetli ve hatta "tek" yolun bu olduğu hususuna katılıyorum.

Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Talep edilen İhtiyati Tedbir yerine re'sen İhtiyati haciz kararı verilebilir mi? guyar Meslektaşların Soruları 5 01-10-2019 20:15
İhtiyati Tedbir akinbaydar Meslektaşların Soruları 5 15-03-2010 18:58
İhtiyati Tedbir Ve Tespit nevin kara Meslektaşların Soruları 6 04-08-2009 15:20
Teminatsız İhtiyati Haciz ve İhtiyati Tedbir Mümkün mü? turbo Meslektaşların Soruları 1 31-12-2008 16:50
İhtiyati Tedbir Ahmet Turan Meslektaşların Soruları 4 08-01-2008 18:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06044602 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.