Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hizmet Tespit Davası

Yanıt
Old 31-12-2010, 14:05   #1
Av.Nuri YENİÇERİ

 
Varsayılan Hizmet Tespit Davası

Sayın meslektaşlarım, Müvekkil 1983 yılında Bağkur kaydı yaptırıyor. 1992 yılına kadar primleri düzenli olarak yatırıyor. 1992 yılında 8 yıl hizmet süresi gözüküyor. müvekkil daha sonra 2008 yılında emekli işlemleri için kuruma gittiğinde kurumca hizmet süresinin 10 ay olduğu bu nedenle emekli edmeyeceklerini söylüyorlar.
Bu duurmda hizmet tespiti davası açarsam zamanaşımı sorunuyla karşılaşırmıyım. Zamanaşımı öğrenmeden itibaren mi başlayacak yoksa son primin ödendiği(kapanışın yapıldığı tarih olan 1992) tarih mi esas alınacak.
Davalı BAĞKUR Genel Müdürlüğü'mü olacak yoksa Osmaniye Bağkur İl Müdürlüğü mü??
Bu konularda yargıtay kararı eklerseniz işimi kolaylaştırırsınız. İlginize şimdiden teşekkür ederim.


Old 31-12-2010, 14:24   #2
avukat.derviş.yıldızoğlu

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım öncelikle burada uygulanacak süre zamanaşımı değil, hak düşürücü suredir. Aradaki fark zaten malumunuzdur. Mevcut yasada hak düşürücü süre 5 yıldır. Bu süre tespiti istenilen tarihin sonundan itibaren işlemeye baslar. Burada ise, işe başlama bildirgesi, yani bagkur kaydı olduğu için hak dusurucu süre gecmis olmaz. Buna iliskin Yargitay kararları mevcuttur. Davalı olarak SGK başkanlığı ve esnaf odası (eğer esnaf ise ya da bağlı olduğu kurum) gosterilecektir. Saygılarımla
Old 31-12-2010, 14:28   #3
Av.Nuri YENİÇERİ

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim haklısınız sehven zamanaşımı yazmışım kastettiğim hak düşürücü süreydi. Yargıtay kararı ekleyebilirseniz memnun olurum.
Old 31-12-2010, 19:05   #4
ekrem200

 
Varsayılan

E. 1991/10-330
K. 1991/436
T. 25.9.1991
� HİZMET TESBİTİ ( Hak düşürücü süre )
� ÇALIŞMA SÜRESİNİN TESBİTİ ( Hak düşürücü süre )
� HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Çalışma süresinin )
� DİRENME KARARINI TEMYİZ EDEMEYECEK OLANLAR
1086/m.429, 432
506/m.79/8

ÖZET : 1. Çalışma süresinin tesbitine yönelik davalar, çalışılan yılın sonundan itibaren hesap edilecek 10 yıllık hak düşürücü süreye tabidir. Çalışma 506 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 1965 yılından önce bitmiş ise süre 1965 yılından itibaren işlemeye başlar.

2. Davanın kabulüne ilişkin ilk karar, davalılardan DLİ. Müessese Müdürlüğü tarafından temyiz edilmemiş, bu davalı yönünden kesinleşmiştir. Bu sebeple ilk kararı temyiz etmeyen davalının, bozmadan sonra verilen direnme kararını temyiz etmeye hakkı yoktur.

DAVA ve KARAR: Taraflar arasındaki "çalışma süresinin tesbiti" davasından detayı yapılan yargılama sonunda; Şenkaya Asliye Hukuk ( İş ) Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 11.5.1990 gün ve 1990/6693 sayılı kararın incelenmesi davalılardan SSK vekili tarafından istenilmesi üzerine;

Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 15.11.1990 gün ve 1990/67349479 sayılı ilamı:

( ... Davada, davacının Balkaya Madencilik şirketine ait işyerinde 1.1.196315.7.1964 tarihleri arasında çalıştığı halde Kuruma bildirilmediği ileri sürülmüş, sigortalı niteliğindeki bu hizmetlerinin tesbitine karar verilmesi istenmiştir.

Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/8. maddesine göre bu tür istemlerin kabulüne karar verilebilmesi için çalışılan yılın sonundan itibaren anılan maddede öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmemiş olması gerekir. Hak düşürücü sürenin başlangıcı işin terkedildiği yılın sonundan itibaren işlemeye başlar. Şayet çalışılan dönem Sosyal Sigortalar Kanununun yürürlük tarihinden önce geçmiş ise, o dönemde yürürlükte olan mevzuatta hak düşürücü süreyi düzenleyen herhangi bir hüküm bulunmadığından on yıllık süre anılan Kanunun yürürlüğe girdiği 1965 yılı sonundan itibaren işlemeye başlar.

Olayda davacının 1964 yılında işini terkettiği, bilahare 11.8.1978 yılında TKİ'ye bağlı DLİ'nin işyerine girdiği işe giriş bildirgesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda 506 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 1965 yılının sonundan itibaren on yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra yeniden işbaşı yaptığı, böylece davanın hak düşürücü süreyle uğradığı gözönünde tutulmaksızın yazılı düşüncelerle dayanın kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usule ve yasaya aykırıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

1 Davanın kabulüne ilişkin ilk karar, davalılardan DLİ müessese müdürlüğü tarafından temyiz edilmemiştir. 0 itibarla bu davalı hakkındaki hüküm kesinleştiğinden, direnme kararını temyize hakkı bulunmadığı cihetle temyiz dilekçesi reddedilmelidir.

2 Diğer davalı SSK.nın temyizine gelince, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: 1 Davanın kabulüne dair ilk karar davalılardan DLİ Müessese Müdürlüğü tarafından temyiz edilmemekle kendisi yönünden kesinleştiğinden direnme kararını temyize hakkı bulunmadığı cihetle temyiz dilekçesinin ( REDDİNE ), istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine,

2 Davalılardan SSK. Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ) oybirliği ile karar verildi.
Old 06-01-2011, 11:02   #5
Av.Nuri YENİÇERİ

 
Varsayılan

Arkadaşlar verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim hak düşürücü süre problemini aştık. ama şöyle bir problemimiz daha var. Müvekkil primleri yatırmış ama ne esnaf sanaatkarlar odası ne de vergi dairesinde yatırdığı primi karşılar yeterlilikte kayıt mevcut değildir. Yani Prim yatmış ama vergi dairesi ve esnaf sanaatkarlar odasında kaydı yok. Bu durumda sadece primlerin yatmış olması davamızı ispatlamaya yetecek midir. Zira vergi kaydı sadece 9 ayı karşılıyor ve şu an bağkurda da zaten 9 ay gözüküyor oysa prim dekontlarında toplam 8 yıl. Bu konuda bana yardımcı olursanız ve varsa yargıtay kararı eklerseniz minnettar kalacağım.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hizmet Tespit Davası... av.knel Meslektaşların Soruları 20 13-11-2017 10:31
Hizmet tespit davası ile işçi alacağı davası birlikte açılabilir mi a.lawyer Meslektaşların Soruları 50 21-09-2016 13:06
Hizmet Tespit Davası yesm Hukuk Soruları 2 07-01-2014 12:00
Hizmet tespit davası hukukcu15 Meslektaşların Soruları 2 23-03-2012 15:21
Hizmet Tespit Davası ?? VALPER Hukuk Soruları 1 25-12-2007 21:15


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04179811 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.