istifadan sonra aynı dosyaya yeniden katılma

Bir davada vekillikten istifa ettim. Fakat müvekkilim yazılı talimat ile bu dosyay tekrar girmemi istedi. Bende müvekkilime istaifa dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen müvekilimden aldığım talimat gereği dosyay tekrar girdim. Şimdi karşı tarafın vekili , istifadan sonra ilk duruşmaya asil gelmeliydi , gelmediğinden , istafa eden avukat davaya girse bile dava mürecata kalır. Çünkü istifadan sonra yeni vekalet alması gerekirdi. Bundan dolayı dava düşmüş sayılır. iddiası vardır. Oysa ben duruşmaya girdim. girdikten sonra yeni vekalet geldi dava gerçekten mürecata kalmış sayılacakmı . mahkeme dosyayı incelemeye aldı. Bir çok davada daha sonra vekalet koymamıza rağmen bu kural burda geçerli olmayacakmı? ilginize şimdiden teşekkür ederim

Yargıtay'ın bu tür durumlarda yeniden vekaletname ibrazı gerektiği yönünde kararları var. Ancak somut olayda mahkemenin size vekaletname ibrazı için süre vermesi gerekirdi. Olayın özelliği göz önüne alınarak davacının basit bir şekil eksikliği nedeniyle hak kaybına uğramaması düşüncesi galip gelecektir umarım.
Saygılarımla.

T.C.YARGITAY HUKUK DAİRESİ 19
Esas No.2004/7149 Karar No.2005/629 Tarihi 03.02.2005
..HUMK.nun 67. maddesi "vekaletnamenin aslını veya örneğini vermeyen vekil dava açamaz ve yargılama ile ilgili hiçbir görev yapamaz. Şu kadar ki gecikmesinde zarar umulan hallerde mahkeme vereceği kesin bir süre içinde vekaletnamesini getirmek şartıyla vekilin dava açmasına veya usul işlemleri yapmasına izin verebilir" hükmünü getirmiştir.

Karardan sonra dosyaya ibraz edilen davalı Türk Telekom şirketi vekilinin vekaletnamesi 14.7.2003 tarihli olup, dosyanın kararla neticelendiği tarih ise 13.10.2003'dir. Vekaletnamenin karar tarihinden önce var olduğu da anlaşılmaktadır.

Anılan madde içeriğinde vekaletnamenin ibrazı için gerekli sürenin verilmesi hakimin takdirine bırakılmıştır. "Bu takdir hakkın kayıtsız, gerekçeye dayanmayan, halin özelliğine uymayan bir şekilde kullanılmamak gerekir. Aksi halde bu hükmün diğer esaslarla birlikte beliren amacına aykırı bir sonuç doğar ve bu sonuç hukuk düzenince asla benimsenemez. ( 4.HD. 6.3.1967 tarih, 10654/1995- B.Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü C-1 Sh. 820 ).

O halde mahkemece, davalı Türk Telekom Şirketi vekiline vekaletnamesini ibraz için süre verilmeli ve sonucuna göre bir karar oluşturulması gerekirken...

Alıntı: Yazan Av.Hülya Yılmaz Bir davada vekillikten istifa ettim. Fakat müvekkilim yazılı talimat ile bu dosyay tekrar girmemi istedi. Bende müvekkilime istaifa dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen müvekilimden aldığım talimat gereği dosyay tekrar girdim.

İğneyi Kendimize..

Hepimizin başından geçmiştir:Bazan statümüzü,sorumluluğumuzu ve mesleki geleceğimizi tehlikeye atacak hatalar yaparız.Ufak bir dikkat eksikliği ile..Hepimiz dedim,Hülya arkadaşımı hedef almıyorum.O bu gün örnek bir olayı ortaya atmış..
Bir Avukat'ın toplumsal saygınlığı,özgür tavrı ve başkalarının hakkını arama gücü,onun hukuki donanımından kaynaklanır.Avukat'ın ''Yasaları bilmeme lüksü'' yok.Herkesin yok da Avukatın hukuki bilgisizliği,itibar ve gelir kaybına yol açar.
Olayımızda,karşı taraf vekili,arkadaşımıza hemen itiraz etmiş.Bu onun görevi..Ne oldu?..Gençlerin sevdiği söylemle:''dakka bir,gol bir''.
Şimdi arkadaşımız,hiç gereği yokken bir sürü işlemle uğraşacak.
Demek ki:Avukat,bir satranç oyuncusu gibi,yalnız önündeki hamleyi değil,sonraki birkaç hamleyi düşünmek zorunda..Yoksa,en ufak bir ihmalde:Şah/mat!.
Başarılar dilerim.

Yeniden vekaletname ibrazı gereklidir.
Ancak sunulacak vekaletnamenin noterden düzenleme tarihinin istifadan sonra ki başka bir yeni tarih olabileceği yönündeki düşüncelere katılmıyorum.

Buradan çıkacak sonuç:Aslı elimizde olmayan belgenin suretini tasdik etmemek. Asli elimizde yoksa süre istemek.

Yine de müvekkil sonradan vekalet verdiğinden yapılan işlemlerinizin müvekkilinizin icazet vermesi nedeniyle geçerli olduğunu düşünüyorum.

Hakimlerin nihai kısa kararlarında yaptıkları esaslı nice hatalar Yargıtayca "maddi hata" diye değerlendirilerek dosyalar onama dönüyor.

Sizin aslına uygun olmayan vekaleti tasdik etmeniz konusunu şikayet halinde meslekaşlarımız inceleyeklerdir. Maddi hata kapsamına girdirilebilir.Bir meslektaşımıza destek olma adına şikayet gibi bir durum sözkonusu olusa hemen haber veriniz. Derinlemesine araştırma yapalım.

Saygılar.

Merhaba,

Ödeme gücü olduğunu bilmeme ve istifa edeceğim konusunda kendisini defalarca uyarmama rağmen yazılı sözleşmemize aykırı bir şekilde ödemelerini yapmayan müvekkilim, geçtiğimiz hafta pazartesi dosyaya dilekçe sunmak suretiyle istifa etmem ve bunu kendisine telefonla bildirmem üzerine bugün tüm muaccel borçlarıyla birlikte ödemelerini gerçekleştirdi.

Davaya benim devam etmemi istiyor, ancak ben henüz karar vermedim.

Henüz tebliğin yapılmadığını düşünürsek böyle bir hakkım var mı? Yani herhangi bir iadede bulunmadan işe devam etmeyi reddetme hakkım?

Eğer böyle bir hakkım olmasına rağmen ben devam etmek istersem:

1- Şu an dava dosyasına sunduğum istifa dilekçem tebliğe çıktı ancak e son baktığımda tebliğ edilmemişti. ( Diye düşünüyorum, çünkü tebliğe çıkardığım adres ikametgah adresi ve fiilen orada oturmuyor. Henüz muhtara tebligat yapıldı mı yapılmadı mı bilmiyorum. Fiili adresine yollasam almazdı. ) Daha tebliğ edilmeden dosyaya yeni bir dilekçe sunmam istifadan cayma olarak değerlendirilir mi? Yani yeni bir vekaletnameye gerek olmadan devam edebilir miyim?

2-Tebliğ edilirse kesinlikle yeni bir vekalet gerektiğini anlıyorum.

3- Tebliğ iade gelirse ve ben yeniden tebliğe çıkarmazsam bu durumda yine dosyaya sunacağım bir dilekçe cayma olarak kabul görür mü?

4-Bu yollar kapalıysa ve hiç tebliğ edilemezse en geç duruşma günü duruşmada tebliğ edilecek, benim de vekilliğim duruşmadan itibaren 15 gün daha devam edecek. Duruşma da müvekkilimin ve benim beyanım vekalet çıkartmadan vekalet ilişkimizi devam ettirmemizi sağlar mı?

5-Yeni bir vekalet çıkarılması zorunluysa, bu vergisel açıdan yeni bir iş anlamına mı geliyor?

Slm..

Vekillikten çekilme bildirimi tek taraflı irade beyanı olduğundan, karşı tarafa ulaşmakla hüküm ifade edecektir, ve karşı tarafa ulaştıktan sonra artık tek taraflı olarak geri alınamayacaktır.. Ben bunun karşıt anlamından, "tebliğ edilse bile karşı tarafla anlaşılarak geri alınabileceği - tebliğ edilemedi ise tek taraflı irade beyanıyla geri alınabileceği" sonucunu çıkarıyorum..

Kanaatimce de, "belirli bir dava dosyasındaki vekillikten çekilindiğinden", noterden "vekalettten istifa" bildirimi yapılmadığından (zira noterden istifa bildirimi gönderildiğinde vekaleti çıkartan notere de tebligat çıkartılıyor ve böylece kanımca vekaletname bir daha kullanılamaz hale geliyor), yeni bir vekaletname çıkartılmasına gerek olmadan eski vekaletnamenin dava dosyasına tekrar ibrazının yeterli olması gerekir..

Bu görüşüme itibar etmek mümkünse; çekilme beyanınızı geri aldığınıza dair dilekçe verseniz de, çekilme dilekçeniz karşı tarafa ulaştığında -geri alma dilekçe tarihiniz çekilme dilekçesinin tebliği tarihinden önce bile olsa- karşı tarafın da bunu kabul ettiğini beyan etmesi gerekir diye düşünüyorum..

Kaldı ki; iki taraf anlaştıktan sonra, illa yeni bir vekaletname ibtazının istenilmesi gerektiğine dair bir yasa hükmü yoktur.. Eğer olsaydı, bunun hiçbir mantıklı hukuki gerekçesi olamazdı diye düşünüyorum..

Netice olarak; tebliğ edildiğinde müvekkilinizle birlikte duruşmaya katılarak karşılıklı olarak anlaştığınızı beyan
etmenizin yeterli olacağını; tebliğ edilemedi ise geri almanızın kabul edilmesi gerektiğini, bunlardan hangisi gerçekleşir de mahkemece kabul görmezse yanınızda hazır bulunduracağınız eski vekaletnamenizi ibraz etmenizin de yeterli olması gerektiğini düşünüyorum

Yeni vekaletname sunulması gerekse bile; tek dava dosyasından tek vekalet üücreti alınanacağından -birden fazla maktu veya nisbi vekalet ücreti alınmasına yasal dayanak bulunmadığından-, vergisel yönden bunun hiçbir sonuç doğurmayacağını düşünüyorum..

Son olarak; neticeyi paylaşırsanız çok mutlu oluruz

Slm...

Alıntı: Bu görüşüme itibar etmek mümkünse;

Bence çok mantıklı ve oldukça mümkün...

Yanıtınız için teşekkürler.

Her ne kadar ödese de sabah hem hala sinirim geçmediğinden hem de istifayı geri çekmenin çocuk oyuncağı gibi olacağını düşündüğümden devam etmek istemiyordum. Ama yavaştan onca emeğimi düşününce devam etmek istiyorum sanırım.

Yine de akşama yine fikrimin değişebileceğini düşünürsek...

- Tebliğ ulaşmış olsaydı iade yükümlülüğüm olmadan devam etmeme hakkım olduğuna eminim.

- Ancak tebliğ ulaşmadan ödeme yaptığı için " herhangi bir iade yükümlülüğüm bulunmadan " devam etmeme hakkım var mı dersiniz? Var değil mi? Sözleşmemize göre herhangi bir ihtara gerek dahi olmadan tüm alacaklar muaccel hale geliyor ve istifa hakkım doğuyor.

Neticeyi tabii ki paylaşırım.

Alıntı: Ancak tebliğ ulaşmadan ödeme yaptığı için " herhangi bir iade yükümlülüğüm bulunmadan " devam etmeme hakkım var mı dersiniz? Var değil mi?

Bence; yok Ama bilemiyorum bilemiyorum

Alıntı: Yazan Av. Caner Arıcı Bence; yok Ama bilemiyorum bilemiyorum

333 = Çok teşekkürler.