03-09-2003, 12:10 | #1 |
|
Kafama Takıldı Da(!)
Arkadaşlar,
düşüncelerinizi merak ettiğim bir konu var. malumunuz; son yıllarda birbiri ardına özel hukuk fakültesi açılıyor. e doğal olarak hukuk fakültesi sayısı ve potansiyel hukukçu adayı artıyor. sizce bir ülkede hukuk fakültesi açma kriteri nedir, hangi gereksinimden doğar, eğitimin paralı olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz... listeyi biraz da siz uzatın ve özel hukuk fakülteleri ile ilgili her türlü görüşünüzü burada paylaşalım. sevgiyle |
03-09-2003, 14:27 | #2 |
|
Artık eğitim sistemi diye bir sistem olmadığı için memlekette, hiçbir mesleğin ve de bizim mesleğimizin, ihtiyaç gibi bir sınırlandırması kalmadı. Para kazanma güdüsü, herşeyle beraber hukuk fakültelerini de nitelikli, seçkin hukukçu yetiştirmekten ziyade parasını verenin dört yılın ardından , yetenek ve yeterliliğe bakılmaksızın mezun edildiği diploma verme kurumlarına çevirmiştir. Yıllık 7,500 dolar verip de okulu uzatan bir paralı üniversitenin, hukuk fakültesi öğrencisi var mıdır? (varsa da aklından şüphe ederim) Bir taraftan üniversite kazanmak için canını dişine takacaksın, diğer taraftan paranla aynı statüde bir üniversitede çok çok rahat eğitimini tamamlayabileceksin, bu eşitsizlik, başlı başına eğitimin kalitesini, mezun kalitesini her şeyi etkiler. Sayının artması niteliği düşürür.
|
03-09-2003, 15:36 | #3 |
|
Bu konu ile ilgili olarak sitemizin Köşeyazıları bölümünde Sayın Hamdi Sırrı DUYGUSELİ'nin güzel bir yazısı vardı.. Okuyunca bir an aklıma o geldi.. )
Özel hukuk fakültelerindeki öğretim görevlileri aslında diğer hukuk fakültelerinden gidiyorlar.. Ve hatta aynı zamanda hem özel huk. fakültelerinde hem de Devletin hukuk fakültelerinde görev yapıyorlar.. Mezun olmak konusuna gelince ise, galiba haklısınız, özel hukuk fakültelerinden-aynı hoca ve aynı dersler olmasına rağmen- mezun olmak çok daha kolay.. Acaba niye ? |
03-09-2003, 15:48 | #4 |
|
belki biraz amiyane bir tabir olacak,
herkesin affına sığınıyorum pvdç yani; parayı veren düdüğü çalar. adaletin temsili ve teslimi bence bu kadar kolay olmamalı SİZCE?????? |
03-09-2003, 17:01 | #5 |
|
Özel üniversitelere karşı değilim,ancak bu tür üniversitelerin hukuk mezunlarının devlet üniversitesi mezunları ile karşılaştırıldığında aradaki fark bariz olarak görünüyor. Devlet üniversitelerinden, öğrenci sayısı fazla olmasına rağmen, çok daha iyi öğrenci yetişiyor ve uygulamada da gerek değerli hocalarımız gerekse avukatlar bu farkın farkındalar.
Adaletin temsili ya da teslimi tabi bu kadar kolay değildir ve olmamalıdır. Mezuniyet sonrasında girilecek baro sınavının bu sorunu çözebileceğini düşünüyorum. |
04-09-2003, 09:48 | #6 |
|
ben devlet okulunda okuyor olmama rağmen özel üniversitelerin varlığından rahatsız değilim yaşadığımız ekonomik düzende parası olan daha rahat okuyor bu dünyanın neresi giderseniz böyle.özel üniversitelerden bir cok arkadaşım var eğitim kalitesinin,öğrenciye verilen önemin oldukca yüksek olduğunun canlı şahidiyim bence özel üniversitelerin olması kaliteyi arttırdı nasıl derseniz?cevabım şu olacaktır ;artan hukucu sayısıyla beraber hukuk mezunlarının iş alanları sınavla hukukcu almaya başladı.ve lise döneminde calışkan olup iyi bir üniversiteye giren insanların sadece bu etiketle bi yerlere girmesi engellendi ve tabiki insanları kendilerini geliştirmeye sevk etti...
saygılarımla |
04-09-2003, 12:07 | #7 |
|
Sevgili Neslihan !
"eğitim kalitesinin,öğrenciye verilen önemin oldukca yüksek olduğunun canlı şahidiyim bence özel üniversitelerin olması kaliteyi arttırdı " diyorsun... Elbette bina kalitesi artmıştır ve elbette çok iyi sınıflarda, en iyi teknoloji ile eğitim yapılacak. Çünkü özel bir üniversite almış olduğu eğitim karşılığı paralar ile bu imkanları tanımaz ise tercih edilmez.. Ancak eğitimin kalitesine gelince burada biraz durmak gerekiyor ! Elbette çok iyi eğitim veren özel üniversitelerin bazı bölümleri de vardır.. Ama çoğunlukla bu üniversitelerde "Parayı veren düdüğü çalar! " felsefesi hüküm sürmekte.. Geçtiğimiz günlerde bir haber okudum... Ünlü (!) dansözlerimizden biri, bir özel üniversitede öğrenciliğe başlamış.. Yılda 7 bin dolar ödeyecekmiş... (!) Onların da eğitim hakları olduğu bir gerçek.. Kendisini geliştirmek istemesi çok güzel...Ama acaba okulun açık olduğu günlerde ne kadar okuluna devam edecek ve ne şekilde okulunu bitirecek... ? Bunlar benim aklıma gelen sorular.. Eğer eğitim kalitesini yükseltecekse ne güzel ! Özel üniversiteler her yere açılsın.. Açılsın ve parası olan orada okusun.. Ve devlet üniversiteleri de okumaya hevesli öğrenciler ile dolsun.. Ama eğitimde eşitlik olmalı... Aynı hoca devlet üniversitesinde bezgin bir şekilde ders verir ve öğrencilerini kapılardan kovalarken, özel üniversitede öğrencisine odasının kapısını kendisi açıp, anfilerde şov yaparak ders veriyor.... |
04-09-2003, 12:15 | #8 |
|
"lise döneminde calışkan olup iyi bir üniversiteye giren insanların sadece bu etiketle bi yerlere girmesi engellendi ve tabiki insanları kendilerini geliştirmeye sevk etti..."
Önce, bu saptama için genç kardeşimi tebrik etmeliyim. Ve bu özelliği "etiket" olarak etiketlediği için de teşekkür etmeliyim. Hani "işte bu kadar " denir ya.Öylesi işte. Neşteri vurmak için illa yetkili olmak gerekmez.Görmek yeterli demek ki. Evet, ben de özel üniversitelerin varlığından şikayetçi değilim. Özel ya da kamunun üniversitesi farketmez.Ama üniversite olsun,gerçekten üniversite olsun yeter ki. Girişimciler bu alana elbette yönelecekler.Rekabet kaliteyi getirecek,inanıyorum ki, sadece para tuzağı olan ve adı üniversite olup "diplomalı cahil" yetiştirenler -ve ne yazık ki özel üniversitelerin çoğunluğu teşkil edenler -silinip gidecek zamanla. Sabır ve de sabır diyorum. |
04-09-2003, 13:37 | #9 |
|
sayın Av.Karaca;
düşüncelerime katılıyor olmanız beni onurlandırdı. sayın Sibel; bahsettiğiniz dansözün haberine bende yazılı basında rastladım.fakat yanlış anlaşılmasın ama girdiği bölüme dikkat etmek gerekiyor(meslek yüksek okulu)..özel okulların her bölümünü savunmuyorum ama gerek tıp fakultesi gerek hukuk fakültesi dişçilik,eczacılık..gibi statüsü yüksek mesleklere özel okullarda daha iyi şartlarda insan yetiştirilmesinde bi mahsur görmüyorum nede olsa ister devlet ister özel okul sonunda daha iyi olan yükseliyor. ayrıca;özel okulların hukuk fakültesinde okuyup parayı verip düdüğü çalanı görmedim aksine özel okullarda okul gecmek daha zor cunku her okuduğunuz yıl okula min.5000 dolar ödüyorsunuz.. saygılarımla |
04-09-2003, 17:24 | #10 |
|
Özel okulların devlet okullarına göre daha iyi şartlarda eğitim verdiği aşikar, devlet üniversiteleri hala daha iyi öğrenci yetiştiriyor. Daha iyi şartlarda öğrenci yetiştirmeye kimsenin bir itirazı olacağını sanmıyorum. Özel üniversiteler, devlet üniversitesi imkanları ne kadar iyi olursa olsun var olacaktır ve bunun bir sakıncasını da görmüyorum. Özel okullarda sınıf geçmenin daha zor olduğuna ise katılmıyorum. Para ödemenin bunu neden daha zorlaştırdığını da çözemedim. Tabi para ödüyor olmak sınıf geçmeleri için yeterli olmuyor, yani parayı veren bu şekilde düdüğü çalmıyor, ancak bizlere göre derslerde çok daha az zorlanıyorlar ve sınavları da daha kolay. Bunu kıskanıyor muyum? Hayır, tabiki. Onların bu tür bi eğitim alıp avukat olmalarına ise hiç karşı değilim.
Hoşçakalın, |
02-10-2003, 14:06 | #11 |
|
Bence üniversite sınavında istediği bölümü kazanamayıp, bu bölümleri özel üniversitelerde okuyanlar; bulunduları makamı parayla elde etmiş kişilerdir.. Sonradan bulundukları yeri hak edenlerde var ama her zaman için o makama çalışıp gelenler o yeri daha çok hak etmiş gibi geliyorlar bana...
|
05-10-2003, 13:28 | #12 |
|
Sayın Jurista,
Şimdi ben bulunduğum makamı parayla mı satın almış oluyorum? Devlet üniversitesinden gelmiş bir daha mı çok hakediyor benim yeri mi? Herşey kişinin kendisinde başlar kendisinde biter düşüncesindeyim. Şayet birileri bir yerlere gelirken hileye başvuruyor ve emek sarfetmeden o yere geliyorsa, sadece kendisini kandırmış olur, bir başkasını değil!!!! Bu tarz kişiler de hayatın içinde bir yerlerde muhakkak tıkanır kalır.... Ülkemizdeki eğitim kalitesizliğinin sebebi salt özel üniversiteler midir yoksa sistemin çürümüşlüğü müdür? Bunu tartışmak isterim... Benim bildiğim, ister devlet ister özel üniversite olsun, niyetiniz düdük öttürmekse, her yerde öttürürsünüz.... Parayı verdiğim için düdük öttürme şansım benim hiç olmadı. Kaldı ki özel de olsa üniversiteye okumaya gitmiştim, düdük öttürmeye değil... Hayatta herkese bir kerede olsa şans tanımak lazım. |
05-10-2003, 14:16 | #13 |
|
Özel üniversiteler konusundaki tartışmanın odağında, bence eğitimde fırsat eşitliğine vurulan darbe yatıyor.. Gerek devlet üniversitesine ve gerekse özel üniversiteye girebilmek için mutlaka ÖSYS'ye katılmak gerekiyor ancak devlet üniversitesine girmek için belli bir puana ulaşmak gerekirken özel üniversite de bu puan aranmıyor.. İşte adaletsizlik burada başlıyor..
Aynı kalitede olan ancak aynı maddi imkanlara sahip olamayan iki insandan birine; sen paran olduğu için üniversiteyi okuyabilirsin ve dişini tırnağına takarak devlet üniversitesini kazanan birisiyle aynı diplomayı alabilirsin deniyor.. Diğerine ise paran olmadığı için sen lise mezunu olarak kalmaya mahkumsun... Diğer fakültelerin ve oralardan mezun olacak insanların durumu beni hiç rahatsız etmiyor.. Ancak mezun olduğunda görevi adalet dağıtmak, adaletin tecellisini sağlamak olacak insanların daha okulun başında böylesi bir adaletsizlikle geleceklerini planlamaları bana hiç doğru gelmiyor.. Sanki bu durum o hukukçuların yaşam felsefelerini, psikolojik durumlarını da etkilermiş gibi geliyor bana.. "Paran varsa herşey hakkın kendini yıpratmana gerek yok, paran yoksa işin zor ne yapalım" hayat felsefesi mi oluyor ne?.. Ne dersiniz.. Yanılıyor olmayı diliyorum.. |
18-10-2003, 22:20 | #14 |
|
ben de devlet üniversitesinde okuyan biriyim. özel üniversitelerde verilen egitimi veya okuyan ögrencileri bence eleştirmemize gerek yok.
TAMAM belki parası okuyan orada okuyor ama bir insanın ruhunda HUKUKÇU olma kapasitesi yoksa ister özel ister devlet üniversitesinde okusun fark etmez önemli olan hukukcu olabilmek |
28-10-2003, 13:35 | #15 |
|
Ben bir Devlet Üniversitesi mezunuyum. Özel üniversitelerde okuyan çok fazla arkadaşımla sık sık görüşüyorum. Hatta bir arkadaşım benim gibi Devlet Üniversitesi mezunu olmakla birlikte, bir özel üniversitede ARaştırma Görevlisi.
Bazı forum üyeleri özel üniversitede okuyan öğrencilerin sadece paraları sayesinde okuduklarını söylemişler. İlgili arkadaşlarım Devlet üniversiteleri ve özel üniversiteler arasında kalite farkının olduğuna da sık sık değinmişler. Ancak bu üniversitelerde burslu öğrencilerin okuduğunu gözden kaçırmışlar. BU öğrenciler çoğu devlet üniversitesinin bırakın taban puanlarını, tavan puanlarının çok üstünde puanlar alarak özel üniversitelerde burslu okuyorlar. Özel üniversitelerde eğitimin daha az kaliteli olduğunu söylemek bence yersiz. Sayın Oztop'un belirttiği üzere, iş öğrencide bitiyor. Özel üniversitelerde parasıyla okumasına rağmen, zehir gibi öğrenciler var. Burslular zaten çok iyi. Özel üniversiteleri eleştirirken gerçekçi olmakta, devlet üniversitelerinde nasıl bir eğitim verildiğini dikkate almakta fayda var: Çoğu öğrenci derslere katılmadan sadece sınavlara girerek mezun olabiliyor. Çoğu öğrenci hocasının ismini bilmiyor. Hocaları da onları tanımıyorlar. Bu olumsuzluktan ise ne öğrenci ne de hocalarımız sorumlu. Ayrıca 4 sene boyunca ne sunum ne de ödev hazırlanıyor. Bırakın yazmayı, konuşmayı bilmeden mezun olanlar var. Özel üniversitelerin hepsinin de iyi olduğu söylenemez. Altyapı kurmadan Fakülte kuranlar da var; uluslararası bağlantıları ve kaliteli hocaları ile çok iyi bir eğitim verenler de... Öğrencilerin burnundan getiren, derslerinden geçmek sabır gerektiren çok idealist hocalarımız da var. Bu hocaların çoğunun devlet üniversitelerinden gittiğini düşünürsek; eleştirilerimizin dozunu daha iyi ayarlamalıyız. Eleştirinin ucu hocalarımıza da dokunuyor. Eğer hocalarımızı kötülüyorsak, onların saygımızı hak etmediklerini düşünüyorsak, onlardan ders almanın ne faydası var? Bize hukuk, adalet gibi nosyonları öğreten kimselerin bu kavramlara bağlı yaşamasını ve bize örnek olmalarını istemez miyiz? Hocalarımızın özel üniversitelerde farklı davrandığı konusundaki görüşe katılmıyorum. En azından bazı hocalarımın bu eleştirinin dışında tutulması gerektiğine inanıyorum. Bazen kendimizi özel üniversiteden mezun olmuş veya olacak öğrencilerin yerine koymaya ne dersiniz? Herkes özel üniversiteleri eleştiriyor; öğrencilerinin iyi olmadığını düşünüyor. Kaç kişi bürosuna özel üniversite mezunu almayı düşünüyor? Kim açıkça "ben hayatta özel üniversite mezunu almam" diyebilir? Bu davranış ayırımcılık değil mi? İnsan Hakları, ayırımcılık yasağı gibi kavramları kendisine bayrak edinmiş kimselerin meslektaşlarına karşı ayırımcılık yapması kabul edilemez. Bu öğrencilerin hiçbir niteliği dikkate alınmayacaksa, devlet üniversitelerinden çıkan mezunların da hiçbir şey öğrenmediklerini ve sadece kendileri için adalet istediklerini düşünüyorum. Eleştirdiğim şekilde davranan insanlar kesinlikle mezun oldukları okulların etiketini taşımayı hak etmiyorlar. Bu sorun serinkanlı tartışılmalı. Ancak görüyorum ki, bu forumda çoğu arkadaşımız objektif olamıyor. Ben bir devlet üniversitesi mezunuyum. Okulumun ismini söylemekten de büyük onur duyuyorum. Bırakın, özel üniversite öğrencileri de bu zevki yaşasınlar. Zaman, kötüleri eleyecektir. Bugün hukuk sisteminin kötü olmasının sebebi devlet üniversitesinden mezun olan hukukçular değil mi? Bence herkes kendi çöplüğünü temizlesin. Unutmayın ki, evi camdan olan kimse komşusuna taş atmamalı. Ve Sevgili Seferino, Sana özel üniversitelerden arkadaş edinmeni tavsiye ederim. Göreceksin ki, çok yanılıyorsun. Sevgiler. |
28-10-2003, 15:02 | #16 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sevgili Juris; Bana neden bu tavsiyede bulunduğunu anlayamadım doğrusu.. Özel üniversiteden arkadaş edinirsem düşüncelerimin değişeceğini sanıyorsan yanılıyorsun derim sana.. Yine aynı görüşteyim; Meselenin özünde yatan fırsat eşitliği meselesidir, aynı kalitede iki insandan birine parası olduğu için okuma imkanı vereceksin diğerine parası olmadığı için kusura bakma sen üniversiteyi kazanamadın paranda yok otur lise mezunu olarak bekle diyeceksin.. Bu bence doğru değil.. Özel üniversitede okuyan herkesle arkadaş olsam da doğru değil, hiç doğru olmayacak.. Ben özel üniversitede öğretim kalitesi düşük demiyorum ki.. Ben özel üniversitelerin hocaları kalitesiz demiyorum ki.. Ben devlet üniversitesinde okuyanlar daha iyi özel üniversitede okuyanlar kötü demiyorum ki.. Ben fırsat eşitsizliğinden yakınıyorum.. Bir örnekle açıklamaya çalışayım.. (Bu yıl kaç puan oldu bilmiyorum ama misal) Hukuk Fakültesine giriş puanı olarak özel üniversite 200 puanı yeterli buluyorsa devlet üniversitesi de 450 puanla değil 200 puanla öğrenci alsın.. O zaman parası olan gitsin özel üniversitede okusun ama olmayan da devlet üniversitesinde okuyabilsin.. Yoksa bir yanda 449 puan aldığı için Hukuk Fakültesine giremeyen insanlar diğer yanda 200 puanla Hukuk Fakültesini okuyan insanların olması -yineliyorum- mezun olduğunda görevi adalet dağıtmak olan birinin daha okulun başında adaletsizliğin bazen faydalı olduğuna düşünmesine sebep olur.. Özel üniversiteden arkadaşa gelince çok şükür eksiğim yok, yeterli arkadaşa sahibim, özel üniversiteli, devlet üniversiteli yada üniversitesiz.. Ve ne mutlu ki arkadaşlarımla aynı düşüncelere sahibim Umarım bu mesajımda silinmez ve yayınlanır. |
29-10-2003, 00:06 | #17 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Seferino, Bu cümlenizden neyi kastettiğinizi anlayamadım. Gecen defa benim yapmış oldugum düzeltmeye ilişkin olmadığını umuyorum-çünkü onu özel mesajlarla konuşup halletmiştik diye düşünüyorum. Yine de hiçkimsenin aklında soru işareti bırakmamak için bir açıklama yapmak istiyorum. Bir süre önce bu konu başlığı içinde, bir özel okul öğrencisi olarak alınganlık göstermiş, bir anlık sinirime yenik düşerek uzunca bir mesaj yazmıştım. Daha sonra Seferino'nun mesajımın çok sert oldugunu söyleyen cevabı gelmişti. Bunun üzerine kendi mesajımı tekrar gözden geçirmiş ve gerçekten ani sinirle yazarken ifade tarzıma pek dikkat etmemiş oldugumu farketmiştim. Başka bir polemik yaratmamak amacıyla da "kendi mesajıma müdahale etmiştim(veya sansür uygulamıştım-nasıl adlandırırsanız)" ve kendi mesajımı silmiştim. Sayın Seferino'nun cevabı da benim mesajıma karşılık olduğu için, o mesajın tek başına durması anlam butunlugunu bozacağından o mesajı da sildim-ve Seferino'ya durumu açıklayıcı bir özel mesaj attım. Cevap geldi ve -sanırım- olayı çözdük. (mü?) Buradan o mesajları okuduktan sonra neden kaybolduguna anlam veremeyenler olduysa diye bu açıklamayı yapmayı uygun buldum-biraz geç oldu, özür dilerim Bu alanda-ve hatta bu forumda hiçbir mesaj kişisel görüşlerle silinmemektedir veya değiştirilmemektedir.( Bunun aksini düşünenler varsa [i]özel mesajla[i/] tartışabiliriz.) Bu nedenle bu cümle beni açıkça söylemek gerekirse rahatsız etti. Umarım yine alınganlık gösteriyorumdur Sevgi ve Saygılarımla Ahu |
29-10-2003, 15:02 | #18 |
|
Evet sevgili arkadaşım yine alınganlık gösteriyorsunuz.. Evet olayı çözdük -ki sizin şimdi duyduğunuz rahatsızlığın daha büyüğünü ben mesajım silindiğinde duymuştum ama uygar bir insan olarak bana yaptığınız açıklama beni tatmin etmişti- Şimdi yaptığınız açıklamayı ise siteyi okuyan diğer insanlara gösterdiğiniz saygının gereği olarak değerlendiriyorum ve teşekkür ediyorum..
Ve istirham ediyorum bu başlık altında artık sadece özel üniversiteleri tartışalım.. Ya da ben izninizi isteyeyim.. Saygı ve sevgilerimle |
07-11-2003, 08:35 | #19 |
|
Merhaba,
Özel ve Devlet üniversiteleri için kalite tartışması yaparken bir noktayı gözden kaçırmamak gerekiyor; Bazı meslekler(Hukuk,Tıp,vb) için asgari bir seviyenin olması gerekiyor.Bu seviyenin ne olacağı sorusunun cevabı,Bu seviyeyi şu anda ÖSS belirliyor(Daha iyi bir sınav sistemi yapılana kadar) Yani özel üniversitede Hukuk veya Tıp gibi bölümleri okuyacak arkadaşların Üniversite sınavında minumum Devlet üniversitesi Hukuk veya Tıp puanını almış olmaları gerekir.Böylece asgari seviye yakalanır.Aksi takdirde kalitesi nedeniyle çok iyi puanlarla özele gidenlerin yanısıra çok düşük puanlarla da gidenlerle canımızı emanet ettiğimiz liyakatsız doktorlar üretmiş oluruz. selamlar |
17-11-2003, 13:08 | #20 |
|
Arkadaşlar Slm,
Bir şey daha var merak ettiğim. Bildiğim kadarıyla Galatasaray Üniversitesinde eğitim dili Fransızca. Başka yabancı dille eğitim veren hukuk fakültesi var mı onu da bilmiyorum açıkçası. Soru şu; T.C.'de hukuk eğitiminin herhangi bir yabancı dille yapılmasının fayda yönü mü ağır basar, yoksa eğitim dilinin Türkçe dışında bir dil olmasının zararı var mıdır? Görüşlerinizi merakla bekliyorum. Sevgiler |
19-11-2003, 09:34 | #21 |
|
Merhaba,
İnsanların mesleklerini literatür takip ederek,uluslararası çalışmalara katılarak yapabilmesi için yabancı dil bilgisi şart. Dikkat edilmesi gereken husus mesleki eğitimin yabancı dilde mi yoksa kendi dilinizde mi olacağı. Hukuk ve teknik üni.mezuniyeti olan ve teknik konularda eğitim (ingilizce/Türkçe) eğitim veren biriyim.Ve tecrübelerim sonunda şunu rahatlıkla söyleyebilirim; Eğitmen ana dili dışında eğitim verirken konunun inceliklerini tam olarak aktaramaz aynı şekilde öğrenci de zaten detaylı anlatılamayan konunun inceliklerini kavrayamaz. Sonuç olarak yabancı dil mutlaka öğrenilmelidir fakat dersler kişilerin ana dilinde olmalıdır.selamlar |
28-11-2003, 21:10 | #22 |
|
slm arkadaşlar bir konuda dikkatinizi cekmek istiyorum.özel üniversiteler ile devlet üniversiteleri arasındaki bir cok farkı belirtmişsiniz ama unuttugunuz bir nokta var buda ders gecme notu.demek istedigim özel üniversitelerden mezun olmak kolay degil devlet üni.ders gecme notu özellerdekinden daha düşük. ( okudugum üniversitede ders gecme notu 60)fırsat eşitligine deginecek olursak özellikle seferino hocamın biraz daha düşünmesini tavsiye ediyorum(haddim olmayarak).hangi fırsat eşitliginden bahsediyoruz ki.ülkemizdeki egitimin kalitesi belli sınav sistemimiz ortada dersaneye gitmeden nerdeyse üniversite kazanılmıyor bunu neden eleştirmiyoruz parası olmayan dersaneye gidemeyecek belki sınavıda kazanamayacak yani yine parası olmayan okuyamayacak bütün bunları hesaba katmayarak sadece özel üniversiteleri eleştirmek bence haksızlık tam aksine özel üniversitelere destek verilmeli cünkü kaliteli egitim icin özel üniversite şart . bir noktayı daha belirtmeden gecemeyecegim okudugum üniversitede dogulu sayısı nedense cok fazla (diger bölgeler oranla) sizce bu insanlar cok mu aptal yada cok mu zengin (umarım ne dedigimi anlarsınız )
|
30-11-2003, 12:59 | #23 |
|
haksız mıyım??
ben devlet okulunda okuyorum ama özele geçmek için yırtınıyorum. biraz düşünürseniz eğer özel okullardaki -tabi bazılarında- hukuk eğitimi çok güzel. ingilizce ve almancası var ki bu avukatlar için bir ayrıcalık ve yurtdışı imkanı çok fazla... ben böyle düşünüyorum ve hepinizin görüşlerini saygı duyuyorum...
|
22-12-2003, 16:30 | #24 |
|
Sevgili Yaman,
Zaten aslında tartışılması gereken eğitimin paralı hale getirilmesi. Artık ilköğretim döneminde bile eğitim veren nitelikli devlet okulu bulamaz hale geldik. Tartışmanın başlığını mesleğimiz icabı özel hukuk fakültelerine indirgedik. Ama eğitimin hem parasız olacağı, hem de Türkçe yapılması kuralı Anayasa ile bile güvence altına alınmış iken bu durumun ısrarla çiğnenmesi canımı acıtıyor. Eğitimde fırsat eşitliği nerede kaldı ya da dilimize sahip çıkmak gerekliliği... Yabancı dille eğitim konusunda Erdal1'in görüşlerine tamamen katılıyorum. Ana dilini unutturarak farklı bir dille eğitim vermek bence bu ülkenin insanlarına yapılan en büyük zulümlerdendir. Birkaç nesil sonra doğru dürüst Türkçe konuşamayan garip bir dil konuşan gençlere TC emanet edilecek. Yine çok yakın bir zamanda, hatta şimdi bile çocuklarımızı parasız eğitim almaları için gönderebileceğimiz hiçbir devlet okulu kalmayacak. Sözün özü; Bir TC vatandaşı olarak haklarımı geri istiyorum ve mafyavari özel okul tekeline son verilmelidir diyorum. Çocuğumun Türkçe eğitim veren bir devlet okulundan mezun olmasını istiyorum. 10 yıl önce mezun olduğum devlet okulu kalitesindeki devlet okullarını geri istiyorum. Sanırım fazla birşey de istemiyorum. Ne dersiniz????????* |
06-01-2004, 22:35 | #25 |
|
Merhabalar.
Öncelikle belirtmek isterim ki; konunun başından beri özel üniversite deyimi kullanılıyor. Bu üniversiteler vakıf üniversiteleridir ve temelde devlete ait kurumlardır. Ben bir vakıf üniversitesinin hukuk fakültesinde okuyorum. Puanım devlet üniversitelerini tutmasına rağmen bu vakıf üniversitelerini tercih ettim. Tercih sebeplerim: 1)Bulunduğum vakıf üniversitesi, devlet üniveristelerinin müfredatı yanında, uluslarararsı hukuk eğitimine ve dile (ingilizce ve almanca) önem vermektedir. Ayrıca sadece belli dersler yabancı bir dilde okutulmaktadır. 2)Öğrenci ve hoca ilişkisi çok yakındır. İstediğiniz zaman dekanınızın kapısını çalıp onunla sıkıntılarınızı konuşabilirsiniz. Vakıf üniversiteleri kolay öğrenci mezun ediyor diyenler yanılıyorlar. Bu dönem sonu idare hukuku dersinden 105 kişiden sadece 5 kişi geçti. Bu öğrencilerin kapasitesizliğinden değil, hocaların işi sıkı tutmasından kaynaklandı. Öğrencilerin kapasitesi sorununa gelince, ben bu kapasitenin üniversite sınavı ile belirlenmesine karşıyım. Bu sınav bir insanın hukukçu olma kapasitesini ölçmez. Fakültede en az burslu okuyan öğrenciler kadar başarılı paralı okuyan öğrenciler mevcuttur. Konunun başında bazı arkadaşların da belirttiği gibi, hayat, nereden mezun olursa olsun, hukukçu olamamış insanları eleyecektir. Saygılar. Afşın İlhan |
12-01-2004, 17:43 | #26 |
|
devlet üniversiteleri ile vakıf üniversiteleri arasında pek bi fark olduğunu sanmıyorum. ben devlet üniversitesinde okumuş olmama rağmen vakıf üniversitelerinde okuyan bir çok arkadaşım vardı ve onlarda üniversitede yeterince çalışmak zorunda kalıyordu..
hatta bi çok hocalarımız ortaktı.. adil davranan hocalar olduğu gibi adaletli olmayan hocalarda vardı.. ama bundan dolayı vakıf okullarında okuyan öğrencileri suçloamak haksızlık olur.. asıl suçlanması gereken yeterince adil olamayan ve kimi zaman vakıf okulların adaha insiyatifli davranan hocalarda ( örneğin prf. dr. Emin Artuk) amaşu bir gerçek ki 400 kişilik anfilerde hocayla iletişim kurmak çok zor.. vakıf okullarında sayının azlığı büyük avantaj bence.. aslında bu konuyu tartışmak bile çok yersiz... formasyonu ve bilgisi olmayan kişi mezun olsa bile sisitemin içinde pek başarılı olamayacaktır... devlet okulunda da yeterli bilgiye sahip olmayan kimseler mezun olabildiği gibi, vakıf okullarınadada olmaktadır.. bu sorunu çözebilmenin yolu az öğrenci almak ve en önemlisi avukatlık sınavını uygulamaya sokmaktır.. ben şahsen benimle birlikte mezun olan devlet ve vakıf okullarından mezun olanlarla ortak bi sınava girmeyi çok isterdim.. işte o zaman hakedenler mesleğe başlamış olrdu.. bunun devlet yada vakıftan olması farketmez.. saygılar |
13-01-2004, 11:18 | #27 | |||||||||||||||||||
|
hukuk fakültelerinde yabancı dille eğitim yapılması bence çok iyi çünkü türkiye şartlarında ikinci dil özellikle hukukta biz hukukçuları birkaç adım öne atar. sadece ana dersler türkçe olmalı geri kalan yabancı dil. ve ayrıca bir ders olmalı ki bu da hukuk terimlerinin yabancı dille karşılıklarını öğretmeli. |
14-01-2004, 01:19 | #28 |
|
Her İlçeye Bir Üniversite!
Bence Türkiye’deki asıl sorun özel üniversitelerin olması değil, sorun özel veya devlet üniversitelerinin(veya mevcut üniversiteler bünyesindeki fakültelerin) sayının ve bu üniversitelere alınan öğrenci sayısının kuralsız, plansız bir biçimde artmasıdır. Ülkemizde birçok alanda olduğu gibi “üniversiteleşme” konusunda da plansızlık ve kaos yaşanmakta. “Her il’e bir üniversite” mantığı aşılalı çok oldu. Şimdi moda özellikle büyük şehirlerde “üniversitesiz ilçe kalmasın” oldu. Yakın zamanda özel üniversite işine girmemiş topluluk, girişim kalmayacak. Herhalde herkes bu “üniversite enflasyonunun” farkında. Sorunun en çok tartışılması gereken noktalarından biri burası. Üniversite enflasyonun yaşanması özel üniversitelerin yaygınlaşmasından önce başlamıştı ancak özel üniversitelerin kurulması ile önü alınmaz bir hal aldı.
Cumhuriyetin bir üniversitesi vardı oysa bugün .... sayısına ulaştık sözünü kimi siyaset adamlarımızın övünç kaynağı olarak çokça kullandığını hatırlarız. İhtiyaca göre yeni üniversiteler elbette kurulmalı ancak bu herhalde Türkiye’deki gibi her ile bir üniversite olsun, her canı isteyen üniversite kursun mantığıyla olmamalı. Üniversite kurulması gibi planlama isteyen ciddi bir iş bu şekilde ucuzlatılmamalı. Sorun sadece hukuk fakültelerinin ve üniversitelerin sayısı ile sınırlı kalmamakta, fakültelerin kontenjanlarının yine plansız, başı bozuk bir şekilde artırılmasını da kapsamakta. Yakın geçmişte İstanbul ve Ankara Hukuk Fakültelerinin bir dönemde aldığı öğrenci sayısının 1000’lere ulaştığını hatırlıyoruz. Daha sonra bu sayılar kademeli olarak azaltıldı ama özel üniversitelerin sayısındaki hızlı artış bu azaltmanın getirilerini alıp götürdü. Elbetteki isteğimiz mümkün olduğunca çok kişinin yüksek tahsil yapmasından yana. Kimse daha çok insanımızın yüksek tahsil yapmasından rahatsızlık duyduğum sonucunu çıkarmasın söylediklerimden. Amacım ülke şartları, ekonominin kapasitesi ve buna bağlı olarak istihdam kapasitesi gibi üniversite sonrası işsizlik sorunu doğuran unsurların gözardı edilerek plansız, sınır tanımaz bir tarzda kontenjan artırımının ve üniversite kurulmasının yanlışlığına dikkati çekmek. İnsanımızı okutmak güzel de ya onları üniversite sonrası işsizliğe, iş sınavlarına mahkum etmek... Bugün KPSS’ye, çeşitli kurumların düzenledikleri sınavlara, hakimlik sınavlarına giren aday sayısının bundan 4-5 yıl öncesine göre kıyas kabul etmez oranda arttığını görüyoruz. İnsanların yüksek tahsil yapmasını engellemek tabi ki sorunu çözmüyor, buna diyecek bir şey yok ama işsizler ordusunu üniversiteli yapmanın da pek izah edilir bir tarafı yok. “Devlet üniversitesi iyidir, özel üniversite kolaycılıktır, haksızlıktır” dan ziyade özel osun devlet üniversitesi olsun yeni üniversite kurulmasına, kontenjan belirlenmesine bir disiplin getirilmesinin tartışılması daha faydalı olur kanaatindeyim. |
26-01-2004, 10:06 | #29 |
|
Özel üniversiteler tartışılırken neden birdenbire Galatasaray Üniversitesi'nin tartışılmaya başlandığını anlamadım.
Ne yazık ki, akademisyenler bile Galatasararay Üniversitesi'nin sistemini yanlış biliyorlar. Öğrenmemekte de ısrarlılar. Galatasaray Üniversitesi'nde eğitim elbette Türkçe'dir. Medenî Hukuk, Anayasa Hukuku, Usul Hukuku, Ceza Hukuku gibi derslerin fransızca okutulduğunu düşünmek bana çok komik geliyor. Ancak karşılaştırmalı hukuk kapsamında kabul edilebilecek dersler Fransızca ve hatta Fransızca ve İngilizce okutuluyor. Seçmeli derslerden bazıları da Fransızca veya İngilizce. Öğrenciler bu dersler sayesinde yabancı dille düşünme, yazma ve konuşma yetilerini de geliştiriyorlar. Galatasaray Üniversitesi'nin amacının uluslararası platformda çalışacak hukukçular yetiştirmektir. "Uluslararası platform" denildiğinde ise bir kesim hep "uluslararası şirketler"i anlıyor. Oysa durum böyle değil. Mezunlar arasında Dışişleri Bakanlığı'nda çalışan ve şu anda Cenevre'de bulunan bir arkadaşımız olduğu gibi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde de geçici ve daimi pozisyonda çalışan arkadaşlarımız var. Yabancı dille eğitimin, uzman ellerde hiçbir sakınca doğurmayacağına inanıyorum. Öğrencilerin Türkçe'yi unutacağı iddiasını ise nitelendiremeyeceğim. Komik ötesi demekle yetiniyorum. Her derste ödev hazırlayan, sunum yapan ve hatta neredeyse her finalden sonra sözlü olan öğrencilerin hem yazılı hem de sözlü ifade güçlerinin çok iyi olacağından kimsenin şüphe duymaması gerekir. Galatasaray Üniversitesi, bir devlet üniversitesi olmasına rağmen, çoğu Vakıf üniversitesinin veremediği bir eğitim vermektedir. Sevgili AllMcBeal, Türkçe'ye çok önem vermenize rağmen kodunuz bir yabancı isim. Ben bunu hiç yadırgamıyorum. Eleştirilecek bir yön de göremiyorum. Sizin endişelerinizi anlıyorum. Eğer çocuğunuzun Hukuk okumasını istiyorsanız, Galatasaray Üniversitesi sizin bütün endişelerinizi ortadan kaldıracak bir yapıya sahiptir. Dışarıda duyduklarınızla yetinmek yerine biraz daha araştırma yaparsanız eminim çocuğunuzun Galatasaray Üniversitesi'nde okumasını isteyeceksiniz. Ancak bu yazdıklarım ile birlikte daha önce yazdığım mesajın da irdelenmesi gerekir. Şimdi Galatasaray Üniversitesi'nin çok yüceltildiği düşünülmemeli. Devlet üniversiteleri ile özel üniversiteler arasındaki seviye farkının azaltılması gerektiğine inanıyorum. Devlet üniversitlerinden de, özel üniversitelerden de çok iyi hukukçu adayları çıkmaktadır. Her iki kurumun da birbirine göre üstün özellikleri var. Bunların dengelenmesinin gerekliliği de inkar edilemez. Her düşündüğümüzü doğru zannetmek ve Biz-Onlar ayırımına gitmek yerine, daha duyarlı davranmakta fayda var. Saygılarımla. |
21-02-2004, 21:20 | #30 |
|
Ben özel universite hukuk fakültesi öğrenciyim . Yukarıda yazılan eleştirile şöyle bir göz attım sanırım özel uni. ler hakkında insanlar dışarıdan epey bir atıp tutuyor. Öncelikle eğitim de fırsat eşitliği konusuna değinmek gerek . Herkesin bildiği üzere ülkemizde bir universite kısırlığı söz konusu. Özel okulların olmadığını düşürsek her yıl kaç bin kişinin açıkta kalıp, belki de sadece anlık bir sınavada basarısız olduğu diye hayalindeki mesleğe ulaşamayacak insanları düşünmek gerekiyor bence. Kendimden örnek vererek konusuyorum sahsen ben ö.s.s ye 1. girişimde özel hukuk fakültesine yerleştim . Gönül isterdiki şahane puanlar alıp devlete gidelim ama niye devlete gitmek isterdim çünkü herkes gibi bende paramın cebimde kalmasını tercih ederdim . Eğitim açısından kendi kanaatimce özel okullar devlet okullardan daha üstün . Hocalar daha bir ilgili , anfiler daha bir temiz kısacası insanın içindeki eğitim ateşini körüklüyor çünkü birçok şey tıkırında gidiyor . devlet unilerindeki gibi sorunlar uzun vadede çözülmüyor. Sınıf geçme konusuna gelince ; Sınıfta insanlar burslu ya da burssuz olarak 2 çeşit lakin bir çok insan burssuz insanların bursluları ezdiği kanaatindedir. ' senedir ben böyle bir olaya şahit olmadım aksine herkes imrenerek bakar onlara ! Bursluların seviyesi daha yuksektir diyenler olabilir fakat yapmıs olduğum gözlemlere göre bursu olmayan öğrenciler de en az burslular kadar hatta onlardan daha çok bile çalışıyor. Kısacası ö.s.s de alınan puanla , üniversitedeki eğitim başarısı durumda fazla bir ilgi yok. ama şimdi burda lütfen burslu arkdaşalrında başarısını göz ardı etmeyelim. Özel üniversiteler uluslararası platformda öğrenci yetiştirmeyi amaçlıyor malasef devlet uni.lerinde bu eğitim öğrencinin kişisel becerisine bakıyor.Devletteki eğitimede çamur atmak istemiyorum çünkü bugünkü hukuk sisteminin belkeğimini oluşturanlar onların ta kendisi ama unutmayalım ki ileride nitelikli bir hukukçu olabilmek için lisan bilmek şart hele avrupa birliğine girme sürecinde işin ehemmiyeti daha da artıyor . Malesef ingilizce hukuk terminoloji derslerini devlette vermiyolar. Her kurumun kendine göre artısı eksisi var tabiki . Uzun vadede özel universite mezunlarının değerinin anlaşılacağı kanısındayım
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Adli Yargıda -Özel Hukuk Alanında- Artık Karar Düzeltme Yargı Yolu Yok Mu? | VARTO'LU | Meslektaşların Soruları | 12 | 19-03-2011 17:59 |
Hakimlik için : Kamu Hukuku Yüksek Lisansı mı Özel Hukuk Yüksek Lisansı mı? | anadolu32 | Yüksek Hukuk Eğitimi | 19 | 30-08-2007 20:42 |
Elektronik Ticaretin Özel Hukuk Ve İspat Hukuku Boyutu | Admin | Hukuk Haberleri | 0 | 24-01-2002 20:06 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |