Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

HUMK da yer alan yetkisizlik hükümleri icra hukukuna uygulanır mı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-06-2010, 07:44   #1
buketoz

 
Varsayılan HUMK da yer alan yetkisizlik hükümleri icra hukukuna uygulanır mı?

Ankara'da açmış olduğum bir kambiyo takibi yetkisizlik itirazına uğradı ve İcra Hakimliği yetkili icra dairesinin Manisa olduğu yönünde karar verdi. Dosya kesinleştikten sonra Manisa'ya gönderildi ancak Manisa kesinleşmeden sonra HUMK'a göre 10 günlük sürenin geçtiğini ve yeniden harç alınması gerektiğini iddia ederek dosyayı kayda dahi almadan geri gönderdi. Şu an binde 5 peşin harcın ödenerek geri gönderilmesini talep ediyor.Dayandığı madde de HUMK'daki yetkisizlik maddeleri.
Ankara'daki icra dairesi de bu maddenin kıyas yoluyla İcra İflas Kanununa uygulanamayacağını iddia ediyor. Bu konuda elinde Yargıtay kararı olan meslektaşlarımın yardımını bekliyorum. Teşekkür ederim.
Old 15-06-2010, 09:53   #2
furugferruhzad

 
Varsayılan

İcra iflas kanunu 50 nci maddesi HUMK hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanacağını belirtmiştir. Borçlunun ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi, alacaklının ikametgahının bulunduğu yerler icra dairesi ile sözleşmenin ifa edileceği yer icra daireleri yetkilidir. Alacaklı bu üç yerden dilediği yerden icra takibi başlatabilir. Ancak alacaklı bu yetkili üç yer dışında bir yerden icra takibi başlattığı için icra iflas kanunu 50. mad.2. fıkra hükmü gereği tebligatın kendisine geldiği tarihten itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde esas hakkındaki itirazı ile birlikte yetki itirazında bulunması gerekir.

İcra mahkemesi “yetki itirazı”nı haklı (yerinde) bulursa, “itira-zın kaldırılması isteminin reddine, ödeme emrinin iptaline ve takip dosyası-nın talep halinde yetkili…icra dairesine gönderilmesine” ş e k l i n d e karar vermelidir.

Bu durumda, alacaklının, bu kararın kesinleşmesinden itibaren o n g ü n

içinde, yetkisiz icra dairesine başvurarak, takip dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini istemesi gerekir (HUMK. mad. 193/III, İİK. mad. 50/I). Alacaklı bu süre içinde, dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini istemezse, “takip yapılmamış”(açılmamış) sayılır ve alacaklı yeniden harç ödeyerek takip yapmak zorunda kalır.

Ayrıca belirtelim ki, yüksek mahkeme son kararlarında72 “HUMK. mad. 193/III’deki on günlük sürenin, icra mahkemesinin yetkisizlik kararı hakkında Yargıtayca verilen ‘onama kararı’nın taraflara tebliğinden itiba-ren ‘karar düzeltme’ süresinin geçmesinden itibaren (eğer; bu karara karşı ‘karar düzeltme’ yoluna gidilmişse, ‘karar düzeltme isteminin reddine’ iliş-kin kararın ilgililere tebliğinden itibaren) işlemeye başlayacağını” belirtme-ye başlamıştır…
Old 15-06-2010, 16:02   #3
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan buketoz
Ankara'daki icra dairesi de bu maddenin kıyas yoluyla İcra İflas Kanununa uygulanamayacağını iddia ediyor. Bu konuda elinde Yargıtay kararı olan meslektaşlarımın yardımını bekliyorum. Teşekkür ederim.

Sn. furugferruhzad'a katılıyorum.

Ayrıca İİK md.50'nin açık hükmü karşısında Yargıtay kararına hacet olmadığını düşünüyorum:

Alıntı:
Kanun No: 2004
İcra ve İflas Kanunu (İİK)

Yetki ve itirazları:

Madde 50 - Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.

Bu maddeye ilişkin Yargıtay kararı arıyorsanız benim kullandığım programda 200 küsur tane var. Ama harç alınmasına ilişkin arıyorsanız bir tanesini ekliyorum:

Alıntı:
T.C. YARGITAY
17.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/1940
Karar: 2007/3421
Karar Tarihi: 05.11.2007

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkili şirkete sigortalı araca, davalının maliki olduğu aracın çarparak hasara sebep olduğunu, sigortalısına ödediği 1.887.750.000-TL'nin tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, daha önce yetkisiz icra dairesinde yapılan takibin zamanaşımını kestiği ve davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği, alacak likid bulunmadığından ve davacının takipte kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının 1.653.12-YTL asıl alacağa yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa takipten itibaren yasal faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Alacaklı davacı şirketin, yetkisiz Konya 7. İcra Müdürlüğünün 2000/2726 esas sayılı dosyasında davalı borçlunun yetkiye ve borca itirazının iptali için Konya Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/260 esas, 2003/347 karar sayılı davanın reddine ilişkin hükmü Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 3.5.2004 tarih, 2003/10984 esas, 2004/4858 sayılı kararı ile onanmış, onama ilamı alacaklı vekiline 23.10.2004 tarihinde, borçlu vekiline 17.6.2004 tarihinde tebliğ edilmiş ve karar düzeltme talebinde bulunulmadığından hüküm 8.11.2004 tarihinde kesinleşmiştir. Alacaklı vekilinin 13.12.2004 tarihli talebi üzerine icra takip dosyası aynı gün Ereğli'ye gönderilmiş, Ereğli İcra Müdürlüğünün 2004/4234 esasına kaydedilerek borçluya örnek 49 ödeme emri gönderilmiş, 27.12.2004 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili icra müdürlüğüne verdiği 31.12.2004 tarihli dilekçesinde <alacak zamanaşımına uğradığından> takibin durdurulmasını istemiştir.

Alacaklının, yetkisizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren 10 gün içinde takip dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini istemesi gerekir. (İİK. m.50/I, HUMK. m.27 ve m.193/III) Bu halde ikinci takip birinci takibin devamı olduğundan harç alınmaz.

Dava konusu olayda, HUMK'nun 193/III maddesinde belirtilen 10 günlük süre geçmiş olduğundan, ikinci takibin birinci takibin devamı olduğu kabul edilemez, yeniden harç alınması gerekir.

Harca tabi dava ve takiplerde harcın ödendiği tarihte dava açılmış ve takip yapılmış sayılır, ödenmeyen harcın tamamlanması da sözkonusu değildir. Usulüne uygun yapılmış bir takip yoktur.

Mahkemece, kamu düzenine ilişkin bu yön re'sen gözetilerek itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 05.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
icra takibine yapılan itirazda ileri sürülmeyen yetkisizlik defi lawyer382 Meslektaşların Soruları 4 31-12-2012 16:16
Menfi tespit davası süresi hakkında adli tatil hükümleri uygulanır mı? ilhan13 Meslektaşların Soruları 9 19-10-2011 20:12
icra müdürlüğünün yetkisizlik kararı - menfi tesbit davasında yetkili mahkeme HATİCE Meslektaşların Soruları 1 15-12-2009 19:33
menfi tespit davasında usul hükümleri uygulanır mı? adalet1 Meslektaşların Soruları 0 18-08-2009 18:11
icra ve iflas hukukuna ilişkin bir soru? ahmetyılmaz Meslektaşların Soruları 3 13-11-2007 18:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,27098107 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.