![]() |
|
![]() |
![]() |
#61 |
|
![]() Kiminle; neyin nesi kimin fesi sorusunun telefon halidir
![]() Kim ile; kimle görüşüyorum sorusu doğrudan kişiye yönelirken, Kiminle sorusu; kime ait kimle ![]() ![]() ![]() Teşekkürler, |
![]() |
#62 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Ben aynı fikirde değilim. ![]() ![]() Mantığım "Kimle görüştüm?" diyor ama, karşı taraf cevap versin diye "kiminle görüştüm?" diyorum. ![]() |
![]() |
#63 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
"in" harfleri yüzünden birbirimizi kırmayalım bence ![]() ![]() |
![]() |
#64 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Hayır olan "1. Ayağa" olacak! ![]() |
![]() |
#65 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Niye? Ayak, pamuk ipliğine mi bağlı? ![]() ![]() Kırmayız merak etmeyin. ![]() ![]() |
![]() |
#66 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Toplantı mı? Kimle? ![]() |
![]() |
#67 |
|
![]() Konuşma içerisinde aslında aynı anlama gelen iki kelimenin ısrarla peşpeşe kullanılması kulağımı hep rahatsız etmiştir.
Ailevi NEDENLERDEN DOLAYI okuyamadım. ![]() Arkadaşımın hasalığı SEBEBİNDEN ÖTÜRÜ gelemedim. ![]() örnekler çoğaltılabilir. Ne dersiniz,siz de böyle kullananlardan mısınız? |
![]() |
#68 |
|
![]() Merhaba,
Yaygın olarak yaptığımız bir yanlışa dikkat çekmek istedim. İngilizce olan "to take" yani almak eylemini İngilizcede olduğu gibi "yemek", "içmek", "istemek" yerine kullanır olduk. Almak bir nesnenin bir kişiden diğerine geçmesidir. Her eylem her anlamda kullanılamaz, kullanıldığı takdirde ifade gücümüzü yitiririz. Garson ne alırsınız diye sormamalıdır, ne yersiniz, ne içersiniz, ne istersiniz biçiminde sormalıdır. Almak alışveriş dilinde satın almak anlamına gelir, oysaki bizim ifade etmek istediğimiz anlam yiyip içmektir. Bu nedenle çayı almayıp içelim. ![]() |
![]() |
#69 |
|
![]() Bu konuyla bağlantılı olarak otobüs yolculuğumda muavini uyarmama rağmen iki kez aynı şekilde 'siz ne alırdınız?'demesini engelleyemedim.
|
![]() |
#70 |
|
![]() Ben bu konuda sizinle aynı düşünmüyorum. "Ne alırdınız?" sorusuna; servisi veya hizmeti sunan/alan olarak baktığımızda Türkçeye pek de bir aykırılık görmüyorum.
Bunun yanında sık sık duyduğumuz ve kullandığımız, "dayak yedim/yedi" cümlesinde de gerçek anlamda yenen veya içilen bir şey olmadığını, yapılan fiilin karşılığının da bu olmadığını biliyoruz. Ben, bu fiilin karşılığı olacak ikame bir cümle henüz kuramadım. ![]() |
![]() |
#71 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
![]()
Hizmet sunan/hizmetten yararlanan ilişkisinde bir şeyi "almak/vermek"den çok, bir hizmeti "almak/vermek" vardır. Bu noktada aslında "isteyen ve isteği yerine getirilen" kişiler karşı karşıyadır. Garson, örneğin çayı satmaz, getirir, sunar. Siz çayı, içmek için "istersiniz". Sayın Özge Yücel de bu noktaya değiniyor:
Bu konuda sözü geçen "almak", "dayak yemek", "fırça atmak", "yüzünü sürmek", "göz atmak" vb. örneklerdeki gibi öteden beri kullanılagelen deyimleşmiş bir sözcük değil, kültür yozlaşmasının sonucu ortaya çıkmış bir sözcüktür. Bozuk çeviriyle elde edilmiş böylesi özenti sözcükleri günlük yaşamımıza sokmamamız dileğiyle. |
![]() |
#72 |
|
![]() Çay alırmısınız?
Kahve alırmısınız? Bi dilim ekmek daha alırmısınız? Ne alırsınız? Türünden sorular hem mantık hem de Türkçe olarak hatalı anlamda kullanılıyor bence; Almak eylemi genelde aktif bir eylemi, bir seçme eylemini içeriyor. Önüme konan aynı cinsten veya değişik cinsten şeylerin içinden birisini seçip alırım. Hangisini alacağım konusunda bir seçim yaparım alınca. Bazı durumlarda seçim yapmadan da alırım. Yere düşen kalemimi yerden alırım veya bir kitabi raftan alırım. Almak eylemini gerçekleştirdiğimiz tüm durumlarda alan olarak bizim bir eylemimiz söz konusudur. Çay, kahve, ekmek veya başka birşey istediğimizde daha doğrusu ısmarladığımızda alan biz değil, ısmarladığımız şeyleri bize getiren garsondur. Mutfaktan veya başka yerden alıp getiren odur çünkü. Garsonun getirdiği şeyi garsondan alabiliriz. Genelde garson ısmarladığımız şeyi getirip masaya bırakır, biz bir alma eyleminde bulunmayız. Ben Türkiyedeyken garsonlar müşteriye ne istediklerini sorarlardı, ne alacağını değil. Garsonların müşteriye ne alacaklarını sormaları ilk olarak kalburüstü olan ve kalburüstü olmak düşüncesinde olan yerlerde başladı ve sonradan genelleşti benim düşünceme göre. Bir tür özenti, ama yerleşti ve yerleşmesine de hep beraber katkıda bulunduk gibime geliyor. Saygılarımla |
![]() |
#73 |
|
![]() Ben de çay almıyorum.
Aldığım zamanlarda demliyorum, demlediğim de ise içiyor , içirtiyorum. Hep böyle yapıyorum. |
![]() |
#74 |
|
![]() Toplu ulaşım araçlarında ya da takside ise;
- Müsait bir yerde, hiç inmiyor hep durakta iniyorum. Hata mı yapıyorum? ![]() |
![]() |
#75 |
|
![]() Merhaba, tartışmalara göz atarken muzur/muzır'daki kararsızlık dikkatimi çekti. Öncelikle sözcüğünün aslının Arapça 'muzırr' olduğunu belirtmek istiyorum. Ancak yabancı asıllı sözcükler dilimize geçerken birtakım değişikliklere uğrar, her dil bir sözcüğü bünyesine alırken kendi dilinin fonetiğine uydurur ve bütün dillerde 'en az çaba yasası' denilen bir kural vardır. Bu yasaya göre asıl biçimi 'muzırr' olan sözcük hem Türkçede belirli ünsüzler dışında ikiz ünsüz gelmeyeceği hem de Türkçe genel özellikleri itibariyle son sesteki 'r' sesini düşürmeye eğilimli olduğu için önce 'muzır' olur. Yine bu yasaya göre yuvarlak bir sesten (u) sonra yuvarlak bir sesi (u) çıkarmak, düz bir sesi (ı) çıkarmaktan daha kolay olacağı için biz bu sözcüğe 'muzur' demeyi tercih ediyoruz. Saygılar... |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Eşanlamlı Sözcükler | Jeanne D'arc | Hukuk ve Türkçe Çalışma Grubu | 27 | 10-04-2009 11:33 |
çeke bankaca yanlış ticaret ünvanı yazılması sonucu açılan yanlış takip | melis aksu | Meslektaşların Soruları | 1 | 27-03-2008 00:23 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |