Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

mirasın reddi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-09-2006, 15:58   #1
Av. Nurgül

 
Varsayılan mirasın reddi

Merhaba,
akıl hastası olan erginin velisi sıfatıyla annesi mirasın reddi talebinde bulunursa, vesayet makamlarından izin alınması gerekiyor mu? Çünkü vasinin böyle bir talebi vesayet ve denetim makamlarının iznine tabi. Böyle bir durumda velayet hakkında ayrıca bir karar almak gerekiyor mu? Şimdiden teşekkürler ve iyi çalışmalar.....
Old 12-09-2006, 23:53   #2
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Vasi, vesayet altındaki şahıs adına yapacağı işlemlerde vesayet makamının denetimine tabidir ancak velayette böyle bir durum yok bildiğim kadarıyla.
Old 13-09-2006, 01:48   #3
ibreti

 
Varsayılan

"Akıl hastası olan erginin velisi" olmaktan söz etmek mükün değildir. Çünkü erginlik ile velayet sona erer ve akıl hastası ise kendisine bir vasi (ya da kayyum) atanması gerekir.

Mirasın reddi niteliği itibari ile tasarrufi bir işlemdir. Akıl hastası olan erginin yapması gereken tasarrufi bir işlem niteliğindeki mirasın reddi ile kendisini halen veli zanneden annenin menfaatleri anılan tasarrufi işlemde çatışır.
(Kaldı ki çatışmasa bile erginlikle velayetin sona erdiği, vasi ya da kayyum atanması gerektiği de göz ardı edilmemelidir.)
Bu halde vesayet makamından izin almadan mirasın reddi çok mümkün görünmüyor.
Mirasın reddinde sürelerle yarışıldığı, bu halde karar çıkmasının zaman alacağı ve sürenin geçirileceği düşünülebilir.
Şayet yapılacak mirasın reddi işlemi akıl hastası olan erginin mutlak surette menfaatine olacak bir işlem ise FARAZİ İRADE kavramı üzerinden (ki o şartlarda ortalama bir insanın mirası reddedeceği varsayımı farazi iradeyi oluşturur) bir yandan MİRASIN REDDİ iradesi ortaya konulup, öte yandan kayyum atanması ya da vasi tayini gibi yasal eksikliklerin giderilmesine dair işlemler yürütülmesi gerekir.

diye düşünüyorum..
Old 13-09-2006, 08:49   #4
Av. Nurgül

 
Varsayılan mirasın reddi

Alıntı:
Yazan ibreti
"Akıl hastası olan erginin velisi" olmaktan söz etmek mükün değildir. Çünkü erginlik ile velayet sona erer ve akıl hastası ise kendisine bir vasi (ya da kayyum) atanması gerekir.

Mirasın reddi niteliği itibari ile tasarrufi bir işlemdir. Akıl hastası olan erginin yapması gereken tasarrufi bir işlem niteliğindeki mirasın reddi ile kendisini halen veli zanneden annenin menfaatleri anılan tasarrufi işlemde çatışır.
(Kaldı ki çatışmasa bile erginlikle velayetin sona erdiği, vasi ya da kayyum atanması gerektiği de göz ardı edilmemelidir.)
Bu halde vesayet makamından izin almadan mirasın reddi çok mümkün görünmüyor.
Mirasın reddinde sürelerle yarışıldığı, bu halde karar çıkmasının zaman alacağı ve sürenin geçirileceği düşünülebilir.
Şayet yapılacak mirasın reddi işlemi akıl hastası olan erginin mutlak surette menfaatine olacak bir işlem ise FARAZİ İRADE kavramı üzerinden (ki o şartlarda ortalama bir insanın mirası reddedeceği varsayımı farazi iradeyi oluşturur) bir yandan MİRASIN REDDİ iradesi ortaya konulup, öte yandan kayyum atanması ya da vasi tayini gibi yasal eksikliklerin giderilmesine dair işlemler yürütülmesi gerekir.

diye düşünüyorum..

Öncelikle ilginize çok teşekkür ederim. Ancak erginlikle velayet kural olarak sona erse bile MK md. 419/3 hükmü;
"Kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır" hükmünü içermektedir. Anladığım kadarıyla, mirasın reddi gibi bir durum söz konusu olduğunda bu kural uygulanmıyor. Tekrar çok teşekkür ediyorum ve iyi çalışmalar diliyorum....
Old 13-09-2006, 11:04   #5
Av.Burhan FILIZÖZÜ

 
Varsayılan

Sayın Av.Nurgül ,
Bence mirası red süresini kaçırmamak düşüncesiyle ve ergin'in velisi sıfatıyla öncelikle süresi içinde Sulh Hukuk Mahkemesine müracaat etmek gerekir, diye düşünüyorum. Müracaat üzerine zaten duruşma açılacaktır. Yargıç, velisinin menfaati ile kısıtlının menfaatinin çatıştığı kanaatine ulaşırsa, zaten size bu konuda kayyum tayini için başvurmak üzere süre verecektir. Bence burada "mirası ret iradesinin ortaya konması ve süresinde başvuru yapılması önemli!" şeklinde düşünüyorum ! Saygılarımla !
Old 13-09-2006, 11:26   #6
halit pamuk

 
Varsayılan

Merhaba,

1.Akıl hastası bir ergin mutlaka sulh hukuk mahkemesi hakimi tarafından kısıtlanması gerekir.

2. Eğer hakim kısıtlama kararından sonra,TMK.m335 uyarınca, vasi atanmasına gerek görmezse o zaman ana ve babanın velayeti altında bırakılır.

3. Eğer ana ve babanın velayetine bırakılma ihtimaline göre;
Mirasın reddi durumunda, vesayet ve denetim makamlarının izni gerekir mi?

TMK.m.342 ye göre, velayet hükümlerinin uygulandığı durumlarda vesayet makamamın izninine ilişkin hükümler uygulanmaz.

4. Veli, hacir altına alınan kişi adına mirası red edebilir mi?Tartışmaya açık olmakla birlikte, kanaatimce, veli, tam ehliyetsiz kişiyi temsil edebilir.
Old 13-09-2006, 13:14   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Nurgül
Öncelikle ilginize çok teşekkür ederim. Ancak erginlikle velayet kural olarak sona erse bile MK md. 419/3 hükmü;
"Kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır" hükmünü içermektedir. Anladığım kadarıyla, mirasın reddi gibi bir durum söz konusu olduğunda bu kural uygulanmıyor. Tekrar çok teşekkür ediyorum ve iyi çalışmalar diliyorum....


MADDE 419.- Vesayet makamı, gecikmeksizin vasi atamakla yükümlüdür.

Gerek duyulduğunda henüz ergin olmayanların da kısıtlanmasına karar verilebilir; ancak, kısıtlama kararı ergin olduktan sonra sonuç doğurur.

Kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır.

II. Geçici önlemler

MADDE 420.- Vesayet işleri zorunlu kıldığı takdirde vesayet makamı, vasinin atanmasından önce de re'sen gerekli önlemleri alır; özellikle, kısıtlanması istenen kişinin fiil ehliyetini geçici olarak kaldırabilir ve ona bir temsilci atayabilir.

Vesayet makamının kararı ilan olunur.


Sayın Av.Nurgül,

Aynı soruyu başka bir isimle "Hukuk Soruları" alanına da yazmışsınız. Site kuralı gereği bu mümkün değildir. Yeni olduğunuz için böyle yaptınız sanırım.

Sorunuza gelince; siz "akıl hastası ve ergin" kişiden sözetmektesiniz. Yani sözünü ettiğiniz kişi "akıl hastası kısıtlı ergin" değil...Alıntısını yaptığınız 419 uncu maddenin tamamını yukarıya alıntıladım. " 2 inci fıkraya dikkat edin lütfen...Ergin olmayanların kısıtlanmasından sözedilmektedir. Yani sizin sorunuzdaki ergin kişi, henüz ergin olmadan kısıtlanmışsa(ergin olduktan sonra geçerli olmak üzere) ancak o zaman 3 üncü fıkraya göre velayet altında bırakılacaktır.

Dolayısıyla vasi atanmadan mirasın reddine ilişkin işlemler yapılamayacaktır kanaatindeyim.

Sayın İbreti'nin süre ile ilgili dile getirdiği endişeler ise 420 inci maddedeki temsilci atanmasıyla ilgili hüküm ile aşılabilir.

Saygılarımla
Old 13-09-2006, 13:49   #8
Av. Nurgül

 
Varsayılan mirasın reddi

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
MADDE 419.- Vesayet makamı, gecikmeksizin vasi atamakla yükümlüdür.

Gerek duyulduğunda henüz ergin olmayanların da kısıtlanmasına karar verilebilir; ancak, kısıtlama kararı ergin olduktan sonra sonuç doğurur.

Kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır.

II. Geçici önlemler

MADDE 420.- Vesayet işleri zorunlu kıldığı takdirde vesayet makamı, vasinin atanmasından önce de re'sen gerekli önlemleri alır; özellikle, kısıtlanması istenen kişinin fiil ehliyetini geçici olarak kaldırabilir ve ona bir temsilci atayabilir.

Vesayet makamının kararı ilan olunur.


Sayın Av.Nurgül,

Aynı soruyu başka bir isimle "Hukuk Soruları" alanına da yazmışsınız. Site kuralı gereği bu mümkün değildir. Yeni olduğunuz için böyle yaptınız sanırım.

Sorunuza gelince; siz "akıl hastası ve ergin" kişiden sözetmektesiniz. Yani sözünü ettiğiniz kişi "akıl hastası kısıtlı ergin" değil...Alıntısını yaptığınız 419 uncu maddenin tamamını yukarıya alıntıladım. " 2 inci fıkraya dikkat edin lütfen...Ergin olmayanların kısıtlanmasından sözedilmektedir. Yani sizin sorunuzdaki ergin kişi, henüz ergin olmadan kısıtlanmışsa(ergin olduktan sonra geçerli olmak üzere) ancak o zaman 3 üncü fıkraya göre velayet altında bırakılacaktır.

Dolayısıyla vasi atanmadan mirasın reddine ilişkin işlemler yapılamayacaktır kanaatindeyim.

Sayın İbreti'nin süre ile ilgili dile getirdiği endişeler ise 420 inci maddedeki temsilci atanmasıyla ilgili hüküm ile aşılabilir.

Saygılarımla
Öncelikle ilginize çok teşekkür ederim. Aynı soruyu hukuk sorunları forumuna da yazdığım doğru. Orada gözüken isim öğrenci iken kullandığım üye ismi. Sistemde öğrenci olarak kayıtlı olduğum sürece mesektaşarın sorular forumuna mesaj göndermem mümkün olmuyor. Her ne kadar üyelik bilgilerimi değiştirmeye çalıştıysam da bu olmadı. Bu nedenle avukat olarak yeni üye girişi yapmak zorunda kaldım. Yanıtınız için ayrıca çok teşekkkür ederim. İyi çalışmalar....
Old 24-01-2009, 14:22   #9
Av.Salih Tekdemir

 
Varsayılan

Öncelikle herkese selam edip asıl konuya gelmek istiyorum;
şu an akıl hastası birinin mirası reddi ile ilgili yürütmekte olduğumuz bir dava var. Konunun üzerinden uzun süre geçmesine rağmen sorularımı bu başlık altında sürdürmeye karar verdim. Böylelikle hem sitedeki kavram kargaşasına yol açmamak hem de belki aradan geçen bu süre içinde bu konu hakkında bilglenmiş meslektaşlarımızın yapacağı katkı ile buradaki belirsizliği gidermek için bir katkım olur diye düşündüm.

Konuya gelecek olursak;


Terekesi borca batık bir mirasın reddi ile ilgili. Mirası reddetmek isteyen 20 yaşlarında akıl hastası bir kız çocuğu. Mirasın reddi davasını açmadan önce sulh hukuk hakimine vasi atanmasına ilişkin başvuruda bulunduk. Sulh hukuk mahkemesi; mahcurun kısıtlanması ve aynı zamanda ' m.k md.419/2: kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır.' gereğince annesinin velayeti altına alınmasına karar verdi. Karar kesinleşmeden mirasın reddi davasını açtık ilk ara karar: kararın kesinleşmesi ve M.K. 463/5 gereğince denetim makamının izninin alınması, şeklinde.

M.K nın md.342/2 '' vesayet makamlarının iznine bağlı hususlar dışında kısıtlıların temsiline ilişkin hükümler velayetteki temsilde de uygulanır.'' şeklinde. Mirasın reddi vesayet makamının denetimine tabi hususlardan biri.
Hal böyleyken annesi kısıtlı ergin adına mirasın reddini talep edebilecek mi? Mirasın reddi ile ilgili verilen ara karar var aynı zamanda. Vereceğiniz cevaplarınız için şimdiden teşekkürler....
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Mirasın Reddi a.lawyer Meslektaşların Soruları 9 06-12-2006 09:33
mirasın hükmi reddi av.abd Meslektaşların Soruları 3 28-11-2006 12:27
mirasın reddi av.selcukacar Miras Hukuku Çalışma Grubu 7 16-09-2006 09:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05460405 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.