Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi- Anne Karnında Sakatlığı Tespit Edilemeyen Çocuk

Yanıt
Konu Notu: 5 oy, 4,80 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-11-2006, 20:28   #1
Av. Başak SANCAR

 
Varsayılan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi- Anne Karnında Sakatlığı Tespit Edilemeyen Çocuk

Wednesday 23 March 2005

Grand Chamber

9 a.m. Draon v. France (no.1513/03) and Maurice v. France (no.11810/03)

In these two cases, the applicants are the parents of children with severe congenital disabilities which, due to medical errors, were not discovered during prenatal examinations. They brought proceedings against the hospital authorities concerned, but as a result of legislation known as the “Kouchner Law”[1][2], which came into force while their actions were pending, they were awarded compensation only for non-pecuniary damage and not for the actual costs incurred as a result of their children’s disability.

Draon v. France
Christine and Lionel Draon are French nationals who were born in 1962 and 1961 and live at Rosny-sous-bois (France).

When four months pregnant with their first child, Mrs Draon had an ultrasound scan which disclosed an anomaly in the development of the foetus. Amniocentesis was performed in August 1996 at the Saint-Antoine Hospital, for which the Paris Health Authority (Assistance Publique-Hôpitaux de Paris – APHP) is responsible. No foetal abnormality was detected. However, the child, who was born in December 1996, very soon presented serious cerebral malformation, a major disability and total, permanent invalidity requiring full-time specialist care. The APHP admitted that there had been an error of diagnosis and that the chromosomal abnormality could have been traced when the amniocentesis was carried out.

The applicants issued proceedings in the administrative courts against the APHP. They were awarded provisional damages by the urgent-applications judge of approximately 155,500 euros (EUR).

On 2 September 2003 the administrative court found that the APHP had been negligent and had deprived the applicants of the possibility of seeking a voluntary termination of pregnancy on therapeutic grounds. It ruled that the applicants were entitled to compensation under the Law of 4 March 2002. It dismissed part of the applicants’ claims, and awarded them compensation for non-pecuniary damage only in the sum of EUR 180,000, subject to deduction of the provisional damages that had been paid. An appeal by Mr and Mrs Draon against that judgment is currently pending in the Paris Administrative Court of Appeal.

Maurice v. France
The applicants, Sylvia and Didier Maurice and their minor daughter, are French nationals who were born in 1965, 1962 and 1997 and live at Bouligny (France).

In 1990 Mr and Mrs Maurice’s first child was born with infantile spinal amyotrophy, a genetic disease caused by muscular atrophy. Two years later, Mrs Maurice decided to terminate a second pregnancy on learning that there was a risk that the child she was carrying might be suffering from the same illness.

In 1997 Mrs Maurice became pregnant for a third time and sought a prenatal diagnosis which was performed by an APHP laboratory. The tests did not reveal any abnormalities. The child was born in September 1997 and it became apparent over the following months that she was suffering from the same genetic illness. A report by a medical expert found that there had been a diagnostic error, Mrs Maurice’s results having been mixed up with those of another woman.

The applicants issued proceedings in the administrative courts against the APHP. They were awarded provisional damages of EUR 152,499 by the urgent-applications judge, which amount was reduced on appeal to EUR 15,245, pursuant to the Law of 4 March 2002. In December 2002 the Conseil d’État assessed the provisional damages at EUR 50,000.

On 25 November 2003 the Paris Administrative Court ordered the APHP to pay Mr and Mrs Maurice EUR 224,500 to cover non-pecuniary damage only, in view of the provisions of the Law of 4 March 2002. The applicants’ appeal is currently pending in the Paris Administrative Court of Appeal. The applicants also brought an action against the State arguing that it had engaged its responsibility by passing the Law of 4 March 2002. The action was dismissed at first instance and an appeal is currently pending in the Paris Administrative Court of Appeal.

In both cases the applicants allege that the fact that the Law of 4 March 2002 (the Law) was made applicable with immediate effect to proceedings that were already under way was inconsistent with the principle of equality of arms. They also complain that the Law created unjustified inequality of treatment between the parents of children whose disability was caused by a medical error or the direct act or omission of a third party, and the parents of disabled children who were prevented by negligence from discovering the disability prior to the birth. Lastly, they maintain that, by depriving them of part of the compensation to which they would have been entitled before the Law entered into force, the rules established by the Law prevented them from providing for the needs of their children.

They rely on Article 6 § 1 (right to a fair hearing), Article 13 (right to an effective remedy), Article 1 of Protocol No. 1 (protection of property), Article 14 (prohibition of discrimination) and Article 8 (right to respect for private and family life) of the Convention.


Türkçe Özeti : Anne karnında sakatlığı tespit edilemeyen çocuk için, anne-baba ve çocuk için tazminat verilmesi gerektiğine ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairede görülecek olan benzer iki davanın orjinal özet metnidir. İki davada da aleyhine başvuruda bulunulan ülke Fransa'dır. Her iki olayda da, Draon ve Maurice ailelerinin beklenen bebeklerinde, ultrason muayenesi esnasında fetusta anomali riski tespit ediliyor. Amniyosentez yapılıyor ve alınan sıvılar sonuç için Paris APHP Laboratuarına gönderiliyor. Sonuç; "Fetusta anomali tespit edilemedi" şeklinde çıkıyor, ancak bebekler çeşitli sakatlıklar ile doğuyorlar. Yani laboratuar sonuçları hatalı. Ülkelerindeki yargı sonuçlarından memnun kalmayan aileler, ülkelerinde bu konuda kanunların yetersizliği,vs. gibi nedenlerle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuruda bulunuyor ve başvuruları kabul ediliyor.
Old 07-03-2007, 11:35   #2
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.SANCAR,

Anladığım kadarıyla ailelere sadece istemeden yapılan hata için ödemelerde bulunulmuş, bu hata sonucu sakat olarak doğan çocukların ömür boyu olacakları yük için maddi ve manevi tazminatlar reddedilmiş. Gerekçe olarak (yanlış anlamadıysam) 4 Mart 2002 tarihli Kouchner yasası diye bir yasa gösterilmiş. İlk vakanın davası sırasında değiştiği anlaşılıyor.

İnsan ister istemez Draon bebeğin amniosentez sonucunu karıştırdıkları ailenin bebeğine ne olduğunu merak ediyor. Herhalde o kazaya kurban gitti; haberi bile yok. Bu laboratuar hatalarıyla ilgili başlıkta irdelediğimiz bir durum. Fransız hükümeti kim vurduya giden bebeğin ailesini bulup tazminat ödeyecek mi; böyle bir sorumluluk duyuyor mu? Sakat doğumla sonuçlanan durumda tazminatın hesabı mümkün, ama doğmasına izin verilmemiş bebek için tazminat nasıl hesaplanacak? Her iki durumda da Fransız hükümeti suçluyu bulabilecek mi? Tazminatın ne kadarını rücu edecek? Suçluya ayrıca idari ceza verecek mi?

Yasanın kendisini bulamadım, ama mesleki sorumluluk sigortalarının kapsamına ilişkin bir değişiklikten söz eden makale okudum. Kouchner yasası çıktıktan sonra sigorta şirketleri yasadaki çerçevede çalıştıkları takdirde çok büyüyecek risklerini hesaplayamamaktan şikayetle çalışanları sigortalamamaya, sigortalananların da bazılarını tek taraflı iptale gitmişler. Bunun üzerine hasta dernekleri, devlet, sigortacılar, sağlık meslek örgütleri ve bankalar toplanıp yasada değişiklik önermişler. Bu değişiklik sonucu yukarıdaki durum ortaya çıkmış anlaşılan; yani bebeğin sakatlığı nedeniyle ortaya çıkan yük kapsam dışı kalmış. Anladığım kadarıyla yasa yeni haliyle kusurun sadece doğrudan etkilerine karşı sigortayla yetiniyor. Bir diğer deyişle; aileye 'çocuğunu ayrıca sigorta ettirmeliydin, sigorta onu kapsamıyor' anlamına gelen bir muamele yapılmış gibi oluyor.

Çok ilginç tabii. Ana karnındaki bebek annesinin sigortasına dahil değil görüşü, paralı sağlık sistemlerinin ne kadar ideal olduğunun da kanıtı. Bizde de doğum genellikle sigorta dışı tutulur. ABD de de en yüksek mesleki sigorta primi Kadın-Doğum uzmanlarının sanırım ve belli durumları kapsamıyor.

Soru çok. Davalar ilgi alanınıza giriyorsa ve izlerseniz bizi de haberdar edin lütfen, ki farklarımızı -yani ne kadar kazıklandığımızı- algılayabilelim.

Saygılarımla,

Not: Bu tür hataları en aza indirmek için ne yapardık biliyor musunuz? Diyelim bir hastanın sonucu kuşkulu geldi, tabloya uymadı. O zaman iki örnek daha alır, farklı isimlerle yeniden laboratuara yollardık. Eğer birden fazla yerde yapılıyorsa, birini bir yere, diğerini ötekine yollardık. Gelen sonuçları öncekiyle birarada değerlendirip, karar verirdik. Bunu bana bir ustam öğretmişti. Ama o zamanlar tetkik başına fahiş paralar alınmıyor, hastaların çoğu parasız tedavi görüyordu. Sadece bu bile paralı sağlık hizmetinin sakıncalarını göstermeye yeter aslında.
Old 02-04-2007, 16:07   #3
TORAĞAY

 
Varsayılan sağlık hukuku ve A.İ.H.M

A.İ.h.m SaĞlik Hukuku AÇisindan OluŞan Zararin Tazmİnİnde İllİyet BaĞini GenİŞ Yorumlamaktadir.İsvİÇrede KİŞİnİn 20 Yil Önce Varolan Kanserİn 20 Yil Önce Muayene OlduĞu Hekİmİn Farkedememesİnİ 20 Yil Sonrakİ Bİr Hekİmİn Teknolojİk Olarak ÜstÜn Aletlerle KoyduĞu TeŞhİŞ İle İllİyet BaĞi Kurularak Öncekİ Hekİmİn Tazmİnata HÜkmedİlmesİne Karar VermİŞtİr.prof.dr. Zarİfe Şenocak'in Kİtabinda Durum Daha Kapsamli Olarak AnlatilmiŞtir.
Old 06-12-2007, 00:10   #4
fthcetin

 
Varsayılan sakat doğan bebek

Sayın Meslektaşlarım , gebelik takibini bir özel hastaneye yaptıran müvekkile 7.5 aya kadar herşey normal deniyor. fakat daha sonra çapa hastanesine gidildiğinde bebeğin kolu olmadığı ortaya çıkıyor. Özel hastanenin normal ve sağlıklı dediğine yönelik birçok delil var testler müvekkilde. ben dava açacağım özel hastane aleyhine fakat maddi tazminat haklaırımı saklı tutabilirim ancak kolunun olmaması manevi tazminat miktarı açısından nasıl değerlendirilir. ve bu gibi olaylarda bedel olarak mahkemeler nasıl karar veriyor. meslektaşlarımın tavsiyesini bekliyorum. Bu arada çocuk henüz doğmadı. kısa bi süresi var. doğmasını bekliyorum gerçekte başka sorunları olup olmadığınıda görmek istiyorum. şimdiden teşekkür ediyorum.
Old 22-12-2007, 15:01   #5
yyyasemin

 
Varsayılan

Sayın Çetin_
Mahkemeye maddi ve manevi tazminatla davanızı açınız. Sonuç almama ihtimaliniz çok yüksek. Lütfen müvekkilinizle olumsuz sonuç alsanızda sizi tatmin etmeyen bir mahkeme kararı olsada Yargıtaya mutlaka başvurun kararlar burda lehinize sonuçlanıyor. Hastane şayet hastanın başvurmasından itibaren teşhiste yapılması gereken herşeyi belge ve kağıtlarla ispat ederse tedavi aşamasında doktor ve hastane tüm tıbbi ihtiyaçların karşılandığını ve gerekn önemin yapıldığını kusur olmadığını ispatlarsa lehinize sonuçlanması rüya olur. Ayrıca hastane böyle bir sonucun olabilme ihtimalini hasta ile paylaşmışsa,hastaya meydana gelebilecek tüm vakaalar belirtilmişse ayrıca hekim ultrason cihazının daha gelişmişi olan bir cihazı muvekkılınıze talep etmıs ve cok pahalı oldugundan dolayı sızın muvekkılınız kabul etmemısse burda mahkeme aleyhınıze sonuc verebılır. Bunu belırtıyorum cunku hastaneler boyle bır atak yaparak sız ıstemedınız dıyorlar ve kaybedıyor hasta davayı. Lütfen yargıtay kararlarını güzel bir şekilde dilekçenize işleyiniz.
Not: Davanızı sadece hastane aleyhine açmayın doktora ve personele de açın emınım bu sıze zaman kazandırır.
Saygılar
Av. Yasemin Güllüoğlu( LLM )
Old 23-12-2007, 00:34   #6
fthcetin

 
Varsayılan

Yasemin Hanım vermiş olduğunuz cevap için teşekkür ederim. Sonuç almamız en azından yerel mahkemde zor olduğunu söylemişssiniz. ancak hem bu başlık altında hemde diğer incelemiş olduğum yargıtay kararlarından anne karnındaki bisakatlılinebilecek sakatlığın görülememesi nedeni ile tazminat davası açılabileceği açık olarak belirtilmiş. Daha önce böyle bir dava açmadım ama araştırmalarım davanın olumlu biteceği yönünde. Sanırım siz daha önce bu tür davaya baktınız. sizin bahsetmiş delillerin hastanede olduğunu zannetmiyorum. Benimde 8 gün önce kızım doğdu. Bu nedenle prosedürü biliyorum. her ay normal kontrol oluyor. 2 ve 3 lü testler var rutin ama ikisinden biri yapılması yetiyor bu test daha çok down sendromu için. ama ultrasonda eli kolu olduğu ortaya çıkıyor ve doktorlar ordan görüyorlar.
birde hastane dışında doktora açmam davayı zaman kazandırır size demişssiniz. anlayamadım açıkcası. zaman konusunda birproblem mi var bu tür davalarda
Old 24-12-2007, 14:17   #7
yyyasemin

 
Varsayılan

Sayın Çetin_
Hastaneye dava açacağınızı belirttiniz bende hastane ile birlikte doktorada açın dedim. Asıl kusur doktorda gerekli özeni göstermemiş, teşhis koyulmamış, tedavi aşaması sonuçlanmamış. Çünkü hamile bir kadında tedavi görüyor 9 ay boyunca...
Ben bu konuları çok araştırdım böyle bir dava ile karşılaşmadım ama somut bir dava var anne doğum esnasında annelik özelliğini %60 kaybediyo. Doktor ve hastane davayı kazanıyo gerekçede kusrulu olmadıkları annenin doğum esnasında böyle bir riskle herzaman karşı karşıya olduğu.. bu bir gerekçemi hayır ama mahkeme hastaneyi haklı buldu.
Sizin davanızda hastane şunu diyecek:
1- ben hertürlü önlemimi aldım
2- kontroller düzenli ve tüm teknoloji ile yapıldı
3- doktorun görememe gibi bir durumu olamaz diyecek
4- bilirkişi raporu sunacak ve sizi haksız çıkaracak
bunlara hazır olun
hekım kusurlu bulundu dıyelım gerekce ne? gözlerı mı bozuk dıkkatsız mı yoksa gerekn onemı mı vermedı
doktor dıyecek 7 ay ben muayene ettım ben ultrasonlara baktım gorememe ıhtımalım yok anlamadık dıyecek bu tıpta bır ılk...
bunlara hazır olun...
gerekçeleriniz çok iyi olsun yargıtay kararlarınızda ..
saygılar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Av.Habibe YILMAZ KAYAR Hasta Hakları Çalışma Grubu 7 04-07-2008 16:43
İnsan Hakları PINAR YILMAZ İnsan Hakları Hukuku Çalışma Grubu 8 03-01-2007 01:17
Askeri Disiplin Mahkemeleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi SHODAN Meslektaşların Soruları 5 27-10-2006 15:20
Kadın Hakları - Çocuk Hakları - Türkiye'nin Haksızlığı Armağan Konyalı Kadın Hakları Çalışma Grubu 8 25-08-2006 16:28
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İle İlgili mimar Hukuk Soruları Arşivi 1 23-08-2003 23:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06658101 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.