Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İstifa eden memur dava açıp ikramiyesini alıyor

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 4,50 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-03-2012, 15:30   #91
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan elmas
Ben olsam o parayı hem alır hem de temyiz sonucunu beklerdim.
Sayın elmas'ın ''parayı alma'' yolundaki görüşüne katılıyorum.

Öte yandan, banka şubesinden alınacak para için çekince kaydı konmasına gerek bulunmadığı kanısındayım.

Çekinceler ilgilisinin eline geçmelidir. Çekinceler bankayı ilgilendirmez; banka bunları ilgilisine iletmez. Bu nedenle ileride çekince konmadığı için bir sorun çıkmaz.

Saygılarımla
Old 17-03-2012, 15:49   #92
Av. Tevrat DURAN

 
Dikkat Dava açılmalı mı

Cevaplar için teşekkürler asıl sormak istediğim husus şu; bu yazıya karşı ikramiye güncel katsayı üzerinden ödenmedi, eksik ödeme sebebiyle tam yargı davası açmalı mıyım daha önemlisi tam yargı davası açmaz da mevcut iptal davasının sonucunu beklersem hak kaybı oluşur mu?
Old 16-08-2012, 15:33   #93
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

http://tinypic.com/r/2191ndi/6
http://tinypic.com/r/9qvbf9/6
http://tinypic.com/r/2ih3y2a/6
http://tinypic.com/r/wmgx1h/6


Yukarıdaki linklerde örneğini sunmuş olduğum kararda : "...Davacının yoksun kaldığı zarar, emekli aylığının bağlandığı tarih itibariyle oluştuğundan, EMEKLİ İKRAMİYESİNİN , EMEKLİ AYLIĞININ BAĞLANDIĞI TARİHTEKİ KATSAYILAR ÜZERİNDEN HESAPLANMASI" gerekmektedir" şeklinde hüküm kurulmuştur. Karar henüz temyiz aşamasındadır.Müvekkilime ilgili karar sebebiyle "7.000" TL 'lik bir ödemenin Halkbankası hesabına adına gönderildiğine dair bir bilgi notu gelmiştir.Müvekkilin 6 Yıllık toplam memuriyet hizmeti bulunmakta olup 2010 yılında SSK'dan emekli olmuştur.

Burada sormak istediğim, söz konusu katsayıların memuriyet mi yoksa emekli olduğu işçilik (SSK) mi üzerinden dikkate alındığıdır. Karar gereği ( ki bazı kararlarda güncel katsayıların veya emekli olduğu tarihteki katsayıların dikkate alınmadığı bu nedenle komik rakamların ödendiği bilinmektedir) "emekli olduğu tarih" dikkate alınacaktır. Bu durumda, SSK'dan aldığı emekli maaşı üzerinden hesaplanacak emekli ikramyesi mi gözönüne alınacak yoksa çalışmış olduğu memuriyete tekabül eden ve bugün aynı statüde çalışan bir kişinin emsal maaşı mı dikkate alınacak?

Ayrıca , sorulmuş olsa da, bankadan tahsilat yapılırken ihtirazi kayıt derci sizce gerekli midir?

Teşekkürler
Old 23-08-2012, 11:35   #94
avmurat

 
Varsayılan Aleyhe Bİr Karar (kendİ Dosyam)

T.C.
ANKARA
7. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2011/2187
KARAR NO : 2012/1680
DAVACI :
VEKİLİ : AV.
DAVALI : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI /ANKARA
VEKİLİ : AV.
DAVANIN ÖZETİ : Davacı tarafından, Emekli Sandığına tâbi olarak geçen hizmet süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddine dair işlemin iptali ile işlem nedeniyle ödenmeyen ikramiye tutarının hesaplanarak yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
S AVUNMA NIN ÖZETİ : Dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Ankara Yedinci İdare Mahkemesi Hâkimliğince, uyuşmazlık konusu miktarın her halükârda tek hâkim sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, dava dosyası tek hâkim tarafından incelenerek işin gereği düşünüldü:
Farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi hizmetleri bulunan bireylerin hizmetleri 2829 sayılı Kanunla birleştirilerek emeklilik işlemi yapılmakla birlikte, anılan Kanunun 12. maddesinde yer alan " Son defa T.C. Emekli Sandığına tâbi görevlerden emekliye ayrılan ve " ibaresi gereği son defa Emekli Sandığına tabi bir kurumdan emekli olmayanlara emekli ikramiyesi ödemesi yapılmamaktaydı. Söz konusu ibare, 05/06/2009 tarih ve 27249 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 05/02/2009 gün ve E:2005/40, K:2009/17 sayılı kararı ile iptal edilmiş, 19/06/2010 gün ve 27616 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve 01/06/2010 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe giren 5997 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesi ile 5434 sayılı Kanun'un 89'uncu maddesinin birinci fıkrası değiştirilerek " Son defa bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve" ibaresi ile 2829 sayılı Kanunun 12. maddesinde yer alan ve Anayasa Mahkemesince iptal edilen hüküm yeniden getirilmiştir. Anılan ibare de, 09/07/2011 gün ve 27989 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 12/05/2011 gün ve E: 2010/81, K: 2011/78 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Bunun üzerine, doğan hukukî boşluk 26/01/2012 gün ve 28185 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 6270 sayılı Kanun ile doldurulmuştur. A nayasa Mahkemesinin 2829 sayılı Kanun'un 12'nci maddesi ile ilgili verdiği iptal kararının gerekçelerine uygun olarak hazırlanan 6270 sayılı Kanun'un 1'inci maddesi ile 5434 sayılı Kanun'un 89'uncu maddesi tümden değiştirilmiş ve Emekli Sandığına tabi hizmetler için ikramiyesi ödenmesi 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartına bağlanmıştır. Ayrıca 6270 sayılı Kanun'un 2'nci maddesi ile 5434 sayılı Kanun'a eklenen geçici 223'üncü maddede, bu maddenin yürürlük tarihinden önce, mülga 2829 sayılı Kanun'un 8'inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malûllük aylığı bağlananlar ile ölenlerin hak sahiplerine, varsa açtıkları davalardan vazgeçmeleri ve bu Kanunun 89'uncu maddesindeki şartların varlığı hâlinde aynı esas ve usûller çerçevesinde emekli ikramiyesi ödeneceği, davalardan vazgeçilmesi hâlinde, mahkemelerce Sosyal Güvenlik Kurumu lehine hükmedilecek vekâlet ücretlerinin Kurumca tahsil edilmeyeceği belirtilmiştir. 6270 sayılı Kanun'un atıfta bulunduğu mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun hâlen yürürlükte bulunan 14'üncü maddesinin 5. fıkrasında, 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle, feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hâllerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceği, bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılacağı hükmüne yer verilmiş; 16'ncı maddesinde, işçi tarafından; 17'nci maddesinin II numaralı bendinde ise, işveren tarafından sözleşmenin haklı fesih koşulları düzenlenmiştir. 1475 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinin birinci fıkrasına (5) numaralı bendi ekleyen ve kendi isteği ile işten ayrılan işçilere kıdem tazminatı alma hakkı getiren 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun 45'inci maddesi, 08/09/1999 gün ve 23810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe girmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, Emekli Sandığına tâbi bir kurumda görev yapmakta iken, 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesinin yürürlüğe girdiği 08/09/1999 tarihinde önce bu görevinden istifa ederek ayrıldığı, bundan sonra başka bir sosyal güvenlik kurumuna tâbi olarak yaptığı hizmetleri 2829 sayılı Kanun hükümleri uyarınca birleştirmek suretiyle emekliye ayrıldığı, son defa Emekli Sandığına tâbi bir görevde iken emekliye ayrılmadığı gerekçesiyle Emekli Sandığına tâbi hizmet süreleri için ikramiyesinin ödenmediği, Anayasa Mahkemesinin yukarıda bahsi geçen kararları uyarınca ikramiyesinin ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda aktarılan yasal sürecin birlikte değerlendirilmesinden; Anayasa Mahkemesince 2829 sayılı Kanun'un 12'nci maddesinde yer verilen ibarenin iptali ile doğan hukukî boşluğun 5997 sayılı Kanun ile aynı yönde düzenleme yapılmak suretiyle doldurulduğu, bu Kanun hükmünün de yargı kararının gereklerinin yerine getirilmediği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, son verilen Anayasa Mahkemesi kararı ile ortaya çıkan hukukî boşluğun da 6270 sayılı Kanun ile doldurulduğu, dolayısıyla 6270 sayılı Kanun'un yürürlüğünden önce idareye başvurularak işlem tesis ettirilmiş olsa da, hukukî boşluğun doldurulması amacıyla yürürlüğe konulan 6270 sayılı Kanun'un uyuşmazlığın çözümünde uygulanması gerektiği, esasen ortada malî bir hak kapsamında ödeme yapılmasını gerektiren yasal düzenleme olmadan ikramiye ödenmesinin mümkün bulunmadığı, bu yüzden eldeki davanın 6270 sayılı Kanun hükümlerine göre çözümünün yasal bir zorunluluk olduğu sonucuna varılmaktadır.
6270 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeye göre; son defa Emekli Sandığına tâbi görevde bulunmakta iken emekliye ayrılma koşulu kaldırılmış ise de, Emekli Sandığına tâbi görevden ayrılan herkese değil, eşitlik ilkesine uygun olarak sadece 1475 sayılı Kanun'a göre kıdem tazminatına hak kazandıracak şekilde görevden ayrılanlara ikramiye ödenmesi imkânı getirilmiştir. 1475 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinde kıdem tazminatına ha k kazandıracak şekilde iş sözleşmesinin sona erme hâlleri, a- İşveren tarafından haksız fesih, b- İşçi tarafından haklı fesih, c- Muvazzaf askerlik hizmeti sebebiyle fesih, d- Bağlı bulunulan sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık, emeklilik veya malûllük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla fesih, e- Kadın işçi tarafından evlilik tarihinden itibaren bir yıl içerisinde fesih ve f- İşçinin ölümü nedeniyle sona erme durumları ile sınırlandırılmış iken, 08/09/1999 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesi ile, kıdem tazminatına hak kazandıracak şekilde sona erme hâllerine bir de, " 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle fesih " durumu eklenmiştir.
Buna göre; 5434 sayılı Kanun kapsamındaki Emekli Sandığına tâbi görevinden kendi isteği ile (istifa ederek) ayrılanlardan; 08/09/1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanların, 506 sayılı Kanun'un geçici 81'inci maddesinde öngörülen en az onbeş yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısını; 08/09/1999 tarihinden sonra çalışmaya başlayanların ise, 506 sayılı Kanun'un 60'ncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen en az yirmibeş yıllık sigortalılık süresi ve 4500 prim ödeme gün sayısı veya sigortalılık süresi aranmaksızın sadece 7000 prim ödeme gün sayısı koşullarını yerine getirenlere emekli ikramiyesi ödenmesi mümkündür. Ancak; bu imkânı getiren 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesi 08/09/1999 tarihinde yürürlüğe girdiğinden; Emekli Sandığına tâbi bir görevde iken anılan tarihten önce istifa edenlerin yukarıdaki koşullara sahip olsa bile ikramiye hakkından yararlandırılması mümkün gözükmemektedir.
Dava konusu olayda; davacının, Emekli Sandığına tâbi görevinden 08/09/1999 tarihinden önce kendi isteğiyle (istifa ederek) ayrıldığı sabit ve ihtilâfsız olduğundan; 6270 sayılı Kanunun atıfta bulunduğu 1475 sayılı Kanunun 14'üncü maddesinde değişiklik yapan 4447 sayılı Kanunun 45'inci maddesinden yararlandırılmasına olanak bulunmamaktadır.
Bu durumda; Emekli Sandığına tâbi hizmet süreleri için ikramiye ödenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiş olup; bu yüzden ikramiye tutarının hesaplanarak yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesine olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; davanın reddine , aşağıda dökümü yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 600,00- TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idare y e verilmesine, artan posta ücretinin iste m i h â linde davacı y a iadesine, kararın tebliğin i izleyen gün den itibaren ( 30 ) gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz yolu açık olmak üzere ,18/06/2012 tarihinde karar verildi.
Old 06-09-2012, 10:05   #95
benmcbc

 
Varsayılan üzücü haber

Daha öncede değindiğim gibi, bu konuyla ilgili davanın akıbetini merak edip Ankara 2.İdare Mahkemesinin kalemi ile yaptığım görüşmede bekletilen dosyalara karar vermeye başladıklarını, çalışma süresinin 15 yılın altında olanlar hakkında RED 15 yılın üstünde olanlar hakkında KABUL kararı yazmaya/vermeye başladıklarını söylediler.Yani emekli sandığına tabi olarak eğer davacının 15 yıl ve üzerinde bir çalışmışlığı varsa davası kabul ediliyormuş.Altında ise reddediliyormuş.Nerden buldular bu 15 yılı neye göre karar veriyorlar ayrıntıyı görüşemedik,kararı bekliycez artık.(benimki 14 yıl 8 ay idi )
Old 07-09-2012, 23:23   #96
Av.Hülya Büyükoğlu

 
Varsayılan

Sayın benmcbc,
Benim hizmet sürem sadece 3 sene 4 aydı ve açtığım dava kabulle sonuçlandı. 15 yıl ile ilgili verilen bilginin doğru olmadığını düşünüyorum.
İyi çalışmalar,
Old 08-09-2012, 13:14   #97
elmas

 
Varsayılan

Av. Hülya Hanım,
kararı ne zaman aldınız ve kesinleştimi acaba?
Old 09-09-2012, 17:25   #98
Av.Hülya Büyükoğlu

 
Varsayılan

Karar 28.3.2012 tarihli ama bana yeni tebliğ edildi. Henüz kesinleşmedi.
Old 11-09-2012, 12:29   #99
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

Arkadaşlar 26.01.2012 tarihi 6270 sayılı yasa ile 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanun'unun 89.maddesinde değişiklik yapılarak kıdem tazminatı alma şartları 1475 Sayılı (eski)İş Kanunu şartlarına benzer hale getirilmiştir. 1475 Sayılı eski İş Kanunu'nun yürürlükte olan tek maddesi olan 14. maddenin 5. fıkrasına göre yaş hariç diğer emeklilik şartlarını taşıyan işçiler kendi istekleriyle işten ayrılıp kıdem tazminatı alabilir. 08.09.1999 tarihinden önce çalışmaya başlayan işçiler için yaş hariç asgari emeklilik şartı 15 yıl ve 3600 gündür. İşte o 15 yıl ve 3600 gün buradan geliyor.
Bence Danıştay'a veya duruma göre bölge idare mahkemesine yapacağınız temyiz veya itirazlarınızda bu yasanın sonradan yürürlüğe girdiğini ve uygulanmaması gerektiğini iddia edebilirsiniz. Fakat bu iddia aslında ikramiye isteminize dayanak olan değişikliklerin de (Anayasa Mah. İptali ve diğer değişiklikler) sonradan yürürlüğe girmesi nedeniyle kendi içinde biraz çelişkili görünmektedir. Ama yapacak başka bir şey yok...
Old 11-09-2012, 12:30   #100
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

Bu arada adli tatilde temyiz süreleri işlemediğinden hala temyiz şansınız var.
Old 02-11-2012, 13:39   #101
benmcbc

 
Varsayılan Davanin Reddİne

Bende kararı bugün tebliğ aldım.Sn Avmurat'ın kararı ile aynı içeriğe sahip.İtiraz edeceğiz bakalım.Hükümet para vermek istemedi.Sanki kaç kişi varsa bu statüde olan ve dava açan.Geçtik.
Old 03-12-2012, 11:56   #102
ayse1728

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmurat
T.C.
ANKARA
7. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2011/2187
KARAR NO : 2012/1680
DAVACI :
VEKİLİ : AV.
DAVALI : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI /ANKARA
VEKİLİ : AV.
DAVANIN ÖZETİ : Davacı tarafından, Emekli Sandığına tâbi olarak geçen hizmet süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddine dair işlemin iptali ile işlem nedeniyle ödenmeyen ikramiye tutarının hesaplanarak yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
S AVUNMA NIN ÖZETİ : Dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Ankara Yedinci İdare
Mahkemesi Hâkimliğince, uyuşmazlık konusu miktarın her halükârda tek hâkim sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, dava dosyası tek hâkim tarafından incelenerek işin gereği düşünüldü:
Farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi hizmetleri bulunan bireylerin hizmetleri 2829 sayılı Kanunla birleştirilerek emeklilik işlemi yapılmakla birlikte, anılan Kanunun 12. maddesinde yer alan " Son defa T.C. Emekli Sandığına tâbi görevlerden emekliye ayrılan ve " ibaresi gereği son defa Emekli Sandığına tabi bir kurumdan emekli olmayanlara emekli ikramiyesi ödemesi yapılmamaktaydı. Söz konusu ibare, 05/06/2009 tarih ve 27249 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 05/02/2009 gün ve E:2005/40, K:2009/17 sayılı kararı ile iptal edilmiş, 19/06/2010 gün ve 27616 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve 01/06/2010 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe giren 5997 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesi ile 5434 sayılı Kanun'un 89'uncu maddesinin birinci fıkrası değiştirilerek " Son defa bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve" ibaresi ile 2829 sayılı Kanunun 12. maddesinde yer alan ve Anayasa Mahkemesince iptal edilen hüküm yeniden getirilmiştir. Anılan ibare de, 09/07/2011 gün ve 27989 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 12/05/2011 gün ve E: 2010/81, K: 2011/78 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Bunun üzerine, doğan hukukî boşluk 26/01/2012 gün ve 28185 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 6270 sayılı Kanun ile doldurulmuştur. A nayasa Mahkemesinin 2829 sayılı Kanun'un 12'nci maddesi ile ilgili verdiği iptal kararının gerekçelerine uygun olarak hazırlanan 6270 sayılı Kanun'un 1'inci maddesi ile 5434 sayılı Kanun'un 89'uncu maddesi tümden değiştirilmiş ve Emekli Sandığına tabi hizmetler için ikramiyesi ödenmesi 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartına bağlanmıştır. Ayrıca 6270 sayılı Kanun'un 2'nci maddesi ile 5434 sayılı Kanun'a eklenen geçici 223'üncü maddede, bu maddenin yürürlük tarihinden önce, mülga 2829 sayılı Kanun'un 8'inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malûllük aylığı bağlananlar ile ölenlerin hak sahiplerine, varsa açtıkları davalardan vazgeçmeleri ve bu Kanunun 89'uncu maddesindeki şartların varlığı hâlinde aynı esas ve usûller çerçevesinde emekli ikramiyesi ödeneceği, davalardan vazgeçilmesi hâlinde, mahkemelerce Sosyal Güvenlik Kurumu lehine hükmedilecek vekâlet ücretlerinin Kurumca tahsil edilmeyeceği belirtilmiştir. 6270 sayılı Kanun'un atıfta bulunduğu mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun hâlen yürürlükte bulunan 14'üncü maddesinin 5. fıkrasında, 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle, feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hâllerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceği, bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılacağı hükmüne yer verilmiş; 16'ncı maddesinde, işçi tarafından; 17'nci maddesinin II numaralı bendinde ise, işveren tarafından sözleşmenin haklı fesih koşulları düzenlenmiştir. 1475 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinin birinci fıkrasına (5) numaralı bendi ekleyen ve kendi isteği ile işten ayrılan işçilere kıdem tazminatı alma hakkı getiren 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun 45'inci maddesi, 08/09/1999 gün ve 23810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe girmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, Emekli Sandığına tâbi bir kurumda görev yapmakta iken, 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesinin yürürlüğe girdiği 08/09/1999 tarihinde önce bu görevinden istifa ederek ayrıldığı, bundan sonra başka bir sosyal güvenlik kurumuna tâbi olarak yaptığı hizmetleri 2829 sayılı Kanun hükümleri uyarınca birleştirmek suretiyle emekliye ayrıldığı, son defa Emekli Sandığına tâbi bir görevde iken emekliye ayrılmadığı gerekçesiyle Emekli Sandığına tâbi hizmet süreleri için ikramiyesinin ödenmediği, Anayasa Mahkemesinin yukarıda bahsi geçen kararları uyarınca ikramiyesinin ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda aktarılan yasal sürecin birlikte değerlendirilmesinden; Anayasa Mahkemesince 2829 sayılı Kanun'un 12'nci maddesinde yer verilen ibarenin iptali ile doğan hukukî boşluğun 5997 sayılı Kanun ile aynı yönde düzenleme yapılmak suretiyle doldurulduğu, bu Kanun hükmünün de yargı kararının gereklerinin yerine getirilmediği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, son verilen Anayasa Mahkemesi kararı ile ortaya çıkan hukukî boşluğun da 6270 sayılı Kanun ile doldurulduğu, dolayısıyla 6270 sayılı Kanun'un yürürlüğünden önce idareye başvurularak işlem tesis ettirilmiş olsa da, hukukî boşluğun doldurulması amacıyla yürürlüğe konulan 6270 sayılı Kanun'un uyuşmazlığın çözümünde uygulanması gerektiği, esasen ortada malî bir hak kapsamında ödeme yapılmasını gerektiren yasal düzenleme olmadan ikramiye ödenmesinin mümkün bulunmadığı, bu yüzden eldeki davanın 6270 sayılı Kanun hükümlerine göre çözümünün yasal bir zorunluluk olduğu sonucuna varılmaktadır.
6270 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeye göre; son defa Emekli Sandığına tâbi görevde bulunmakta iken emekliye ayrılma koşulu kaldırılmış ise de, Emekli Sandığına tâbi görevden ayrılan herkese değil, eşitlik ilkesine uygun olarak sadece 1475 sayılı Kanun'a göre kıdem tazminatına hak kazandıracak şekilde görevden ayrılanlara ikramiye ödenmesi imkânı getirilmiştir. 1475 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinde kıdem tazminatına ha k kazandıracak şekilde iş sözleşmesinin sona erme hâlleri, a- İşveren tarafından haksız fesih, b- İşçi tarafından haklı fesih, c- Muvazzaf askerlik hizmeti sebebiyle fesih, d- Bağlı bulunulan sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık, emeklilik veya malûllük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla fesih, e- Kadın işçi tarafından evlilik tarihinden itibaren bir yıl içerisinde fesih ve f- İşçinin ölümü nedeniyle sona erme durumları ile sınırlandırılmış iken, 08/09/1999 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesi ile, kıdem tazminatına hak kazandıracak şekilde sona erme hâllerine bir de, " 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle fesih " durumu eklenmiştir.
Buna göre; 5434 sayılı Kanun kapsamındaki Emekli Sandığına tâbi görevinden kendi isteği ile (istifa ederek) ayrılanlardan; 08/09/1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanların, 506 sayılı Kanun'un geçici 81'inci maddesinde öngörülen en az onbeş yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısını; 08/09/1999 tarihinden sonra çalışmaya başlayanların ise, 506 sayılı Kanun'un 60'ncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen en az yirmibeş yıllık sigortalılık süresi ve 4500 prim ödeme gün sayısı veya sigortalılık süresi aranmaksızın sadece 7000 prim ödeme gün sayısı koşullarını yerine getirenlere emekli ikramiyesi ödenmesi mümkündür. Ancak; bu imkânı getiren 4447 sayılı Kanun'un 45'inci maddesi 08/09/1999 tarihinde yürürlüğe girdiğinden; Emekli Sandığına tâbi bir görevde iken anılan tarihten önce istifa edenlerin yukarıdaki koşullara sahip olsa bile ikramiye hakkından yararlandırılması mümkün gözükmemektedir.
Dava konusu olayda; davacının, Emekli Sandığına tâbi görevinden 08/09/1999 tarihinden önce kendi isteğiyle (istifa ederek) ayrıldığı sabit ve ihtilâfsız olduğundan; 6270 sayılı Kanunun atıfta bulunduğu 1475 sayılı Kanunun 14'üncü maddesinde değişiklik yapan 4447 sayılı Kanunun 45'inci maddesinden yararlandırılmasına olanak bulunmamaktadır.
Bu durumda; Emekli Sandığına tâbi hizmet süreleri için ikramiye ödenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiş olup; bu yüzden ikramiye tutarının hesaplanarak yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesine olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; davanın reddine , aşağıda dökümü yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 600,00- TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idare y e verilmesine, artan posta ücretinin iste m i h â linde davacı y a iadesine, kararın tebliğin i izleyen gün den itibaren ( 30 ) gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz yolu açık olmak üzere ,18/06/2012 tarihinde karar verildi.

bu gün bana da aynen bu kararı gönderdiler. bir umut itiraz etmeyi düşünüyorum siz itiraz ettiniz mi acaba?
Old 03-12-2012, 14:45   #103
elmas

 
Varsayılan

Benim açtığım dava kabul edildi fakat; emekli ikramiyesinin davalı idarece hesaplanarak başvuru tarihi olan 14.06.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine,ikramiyenin güncel tutar üzerinden ödenmesi isteminin reddine,hem davacıya hem davalı idareye vekalet ücreti takdirine karar verilmiş. Güncel tutarla ödeme yapılması talebimizin reddi için itiraz edicem fakat davalı idareye de vekalet ücreti taktir edilmesi çok ilginç geldi bana. Sırf güncel tutarla ödeme talebinin reddi kısmi red gibimi görüldü anlayamadım; dava kabul edildi nihayetinde işlem iptal edildi; nasıl idareye de ücret çıkıyor bilgisi olan var mı?
Old 03-12-2012, 15:03   #104
elmas

 
Varsayılan

Bülent Bey; kararınızı okudum ve elimdeki karar başka mahkemeden fakat bire bir aynı karar verilmiş. Sadece güncel rakamlardan ödeme talebimiz reddedilmiş.Siz güncel rakamlardan ödeme istemediniz mi; kararınızda böyle bir husus yazılmamış.Bir de karar dan sonra siz mi başvurdunuz idareye kendilerimi hesaplama yapıp bilgi verdi ?
Old 06-12-2012, 14:06   #105
Av.Can

 
Varsayılan

avmurat isimli meslektaşın paylaştığı kararın aynısı (sadece numaralar değişik) benim dosyada da verildi.ortak gerekçe yazmışlar anlaşılan . ben itiraz ettim sonuç bekliyorum
Old 18-12-2012, 00:27   #106
av.cemile

 
Varsayılan

Sayın Av.Hülya,
Kararı paylaşmanız mümkün mü?
Old 10-01-2013, 11:04   #107
seesaw

 
Varsayılan

bende cok merak ediyorum ? kac kez uzerinde KANUNİ degisiklik yapılan, mahkemelerce bu degişiklik sonucu gelecek diye yıllarca bekletilen adil yargılanma süreleri dahil defalarca delinen bu çarpık sistemde 4 ayda bir telefon actıgım mahkeme ve dosyam hakkında bi haberim.

Arkadaşlar itirazlarınızın sonucu ne oldu? sizin müvekkilinizin hesabınada davayı kazandıktan sonra 17 yıl amir sıfatındayken karsılığında faiziyle 140 TL ödedilermi? Adaleti katlettiler haberiniz var mı?
Old 10-01-2013, 12:48   #108
AV.HUSEYIN

 
Varsayılan

s e l a m ,benim de,ıo seneden faZla bir süre emekli sandığına tabi hızmetım olmasına ragmen, e n s o n yapılmış K A N U N ' i degışıklıkle,süre ı5 seneye çıkarıldıgı için,. gerklı dıger tum şartları taşımamıZa ragmen ,açılan emeklı ıkramıyesının ödenmesıne matuf dava ankara ıdare mahkemesınce reddınden sonra,ankara bölge ıdare mahkemesı nezdınde yapılan ıtıraZ sonucu ,beklenmektedır,..,,.,.n u r m a l 25 senelık emeklılık suresının yarısından faZla olan ı5 sene yerıne , .,.,,.
Old 19-03-2013, 23:57   #109
benmcbc

 
Varsayılan Mujdeli Haber

Arkadaslar idare mahkemesinin aleyhimize verdigi karari bilge idare mahkemesi bozdu.Gerekcesi ise anayasa mahkemesinin kararinin derdest bulunan davaya uygulanamayacagi seklinde.Yani sonucta istifa eden memur ikramiye alir dedi.Yeni tarihli bolge idarenin kararini tarayip koyacağım insallah siteye en kisa zamanda
Old 27-03-2013, 13:06   #110
Pandekt

 
Varsayılan

Merhaba bizim müvekkilimiz 12 yıl hizmet süresinin sonunda istifa ederek memuriyetten ayrılıyor.
Müvekkil idareye 6270 sayılı yasanın yürürlüğünden önce başvuruyor ve talebi reddediliyor. Biz Ankara 10.İdare Mahkemesi'nde 6270 sayılı yasanın yürürlüğnden sonra dava açmıştık, talebimiz kabul edildi, ödeme tarihindeki memur maaş katsayısı üzerinden ve idareye başvuru tarihinden de faiz talebimiz kabul edilmiş. Karar henüz kesinleşmedi, paylaşmak istedim.
Old 27-03-2013, 13:11   #111
Av. Tevrat DURAN

 
Varsayılan

Meslektaşım doğru mu anladım, ödeme tarihindeki katsayı üzerinden ve başvuru tarihinden itibaren faiz, karar metnini paylaşırsanız memnun olurum
Old 27-03-2013, 13:16   #112
Pandekt

 
Varsayılan

Evet meslektaşım maaş ödeme tarihindeki katsayı üzerinden ikramiye, ve idareye başvuru tarihinden itibaren faiz işletilmesine demiş kararda, henüz kesinleşmedi.
Kararı tarayıp mail olarak gönderebilirim sanırım, öğleden sonra gönderebileceğimi düşünüyorum.
Old 27-03-2013, 15:47   #115
Av. Tevrat DURAN

 
Varsayılan

Meslektaşım kararı benimle paylaştığınız için öncelikle teşekkür ederim. Kararı incelediğimde beni şaşırtan bir husus yok şöyle ki; idare mahkemeleri'nin verdiği karar şu şekilde istifa eden memurun Bağkur ya da SSK'dan emekli olduğu tarihteki örneğin 2001 deki katsayılar üzerinden emeklilik ikramiyesi hesaplanacaktır ki bu rakam çok komik miktarlardır. Asıl talebimiz ve hukuka uygun olan en azından dava tarihindeki katsayılar üzerinden emeklilik ikramiyesinin hesaplanarak ödenmesi. Benim dosyamda da aynı şekilde karar verildi ve ben Bölge İdare Mahkemesi'ne itiraz ettim, neticeyi bekliyoruz. Hasılıkelam ödeme tarihindeki katsayılar üzerinden ikramiye hesaplanması sözkonusu değil. saygılarımla
Old 27-03-2013, 17:55   #116
maxxim

 
Varsayılan

sevgili pandekt,av.tevrat duran bey kararı buraya koyma şansınız varmı...
Old 27-03-2013, 17:56   #117
maxxim

 
Varsayılan

benmcbs , sabırsızlıkla kararı taratıp koymanızı bekliyoruz...
Old 28-03-2013, 09:55   #118
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan maxxim
benmcbs , sabırsızlıkla kararı taratıp koymanızı bekliyoruz...
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=14404

Boşuna bekliyorsunuz, meslektaşımız kararı şerhlere ekledi bile. )) Kendisine emeği için teşekkür ederiz.

Saygılar,
Old 28-03-2013, 10:43   #119
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ufuk Bozoğlu
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=14404

Boşuna bekliyorsunuz, meslektaşımız kararı şerhlere ekledi bile. )) Kendisine emeği için teşekkür ederiz.

Saygılar,

şerhteki karar eksik mi yoksa bende yüklemede sorun mu var anlayamadım, karar eksik görüntüleniyor ??
Old 28-03-2013, 10:50   #120
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Pandekt
şerhteki karar eksik mi yoksa bende yüklemede sorun mu var anlayamadım, karar eksik görüntüleniyor ??
".. itiraz isteminin KABULÜNE, Ankara 2.İdare Mahkemesince verilen....

Eksik görüntüleme dediğiniz buysa evet, ancak daha ne olacak Sayın Meslektaşım karar bozulmuş işte.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
menfi tespit davası açıp tanık dinletebilirmiyiz? asyadan Meslektaşların Soruları 7 25-03-2010 22:13
Boşanma Davası Açıp Başka Kadınla Beraber Yaşama Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 30-10-2009 15:00
Vekaleten Çek Ciro Eden avukat Hakkında Dava Avrasya Meslektaşların Soruları 2 01-09-2009 16:56
İstifa eden kooperatif üyesinin açtığı davada yetki meltem2007 Meslektaşların Soruları 1 13-02-2008 11:16
istifa eden memur başka kurumda göreve başlayabilirmi Av.HakanANDI Meslektaşların Soruları 2 07-12-2007 15:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09619188 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.