16-10-2006, 13:31 | #31 | |||||||||||||||||||
|
http://www.hurriyet.com.tr/kultursan...rid=3428&oid=2 |
17-10-2006, 16:10 | #32 |
|
Sabah gazetesi yazarlarından Yılmaz Özdil'in bir yazısını okudum.Sizinle de paylaşmak isterim.
********** Ağlama, çalış... Yoğurt... En sevdiğim kelimedir. Biz icat ettik. Adını da biz koyduk. Dünyanın neresine giderseniz gidin, yoğurdun üzerinde yoğurt yazar. İnsan, gurbet ellerdeki marketleri gezerken, rafta, emmioğlunu görmüş gibi olur. Ama yoğurt dışında, insanlığa pek katkımız olduğu söylenemez. Bu nedenle, tıp, fizik, kimya ve barış Nobel'leri sayılırken, bizi hatırlayan pek olmaz. Çünkü "sahte para" icat ederek, kimya ödülü almak mümkün değil. SSK'yı soymak için erkeklere sezaryen faturası keserek, tıp ödülü almak da imkansız... Ya da ne bileyim... "Pinpon topu titreyince deprem olacağını anlıyoruz" diyene, fizik ödülü vermiyorlar. Geriye ne kalıyor? Edebiyat Nobeli. Gidin kitapçılara... Şaheser dolu. Kimi, Nişantaşı'nda nasıl suşi yediğini karalamış, "roman" diye satıyor. Kimi, gazete köşesindeki eski yazılarını ciltleştirmiş, "öykü" niyetine kakalıyor. Nasıl doğurduğunu kitaplaştıran bile var... Zannedersin Hazreti İsa'yı doğurdu kadın. Bu yüzden çok önemsiyorum Orhan Pamuk'un Nobel'e aday olmasını... Evet, "Türkler 1 milyon Ermeni'yi ve 30 bin Kürt'ü öldürdü" dediği iddia ediliyor. Hatta bu yüzden yargılanıyor. Hatta bu yüzden... Nobel'i alabilir. Öfkelenirsin, sevmezsin, okumazsın... Ayrı konu. Ama gurbet ellerde kitapçı gezme merakı olanlar, Türkiye'den sadece onu görüyor... Market rafındaki yoğurt gibi. Böyle yazmışım 2 yıl önce. Ve, Pamuk, Nobel'i aldı. Fransa'daki rezaletle birleştirince, bugünkü durumumuz özetle şudur: "Soykırım yoktur" diyene... Hapis. "Soykırım vardır" diyene... Nobel. Orhan Pamuk, 1 milyon Euro alacak. Biz, adam başı, birer yıl yatıp, 45'er bin Euro ödeyeceğiz. Hazindir. Lütfen, hiç kimse çıkıp, "edebiyat ödülüdür" falan demesin. Ödül, siyasidir... Kasıtlıdır. Ama bu hazin durum, şu gerçeği değiştirmez... Var mı "soykırım yoktur" u belgelerle, kanıtlarla "tüm dünyaya" haykıran, edebiyatla anlatan bir tane Türk yazar? Yok. Çıkarabilmiş misin, Orhan Pamuk'a rakip? Çıkaramamışsın. Ağlamayacaksın o zaman. Bu iş yumurta atmakla olmaz. Fransa gibi bir süper gücü, yumurta kapıya dayandıktan sonra tehdit etmekle de olmaz... Lobiyle olur. Halkla ilişkilerle olur. "Adam satın almakla" olur. Akılla olur. Hukukla olur. Dünyanın dört bir yanındaki Türkler'i... Heba ettiğin, hiç ilgilenmediğin... İnanılmaz insan gücünü organize etmekle olur. Yoksa neden... Cephede erkek gibi kazandığını, masada dansözlere kaybettiğini sanıyorsun bunca zamandır? ******** Bu tartışmaların üzerinden epeyce bir vakit geçtikten sonra akıllarda kalan şey umarım"2006 Nobel Edebiyat ödülünü bir Türk aldı" olur. |
17-10-2006, 22:14 | #33 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Bir Türk yazar, bunu, klasik olacak bir eserle yazsa bile; uluslararası arenada kesinlikle kabul göreceğini sanmıyorum. Böyle bir beklenti safdillik olur ancak!
|
17-10-2006, 22:46 | #34 | |||||||||||||||||||
|
"Yoktur" un, belgesi,kanıtı,ispatı olmaz ki. Varlık iddiası ispata muhtaç. Nobelden sonra, edebiyatçılarımıza yeni misyonlar yükledik... |
17-10-2006, 23:14 | #35 | |||||||||||||||||||||||
|
buna katılıyorum. |
17-10-2006, 23:44 | #36 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de size katılıyorum, 'misyoner'lik Orhan Pamuk'a çok yakışan bir sıfat. |
18-10-2006, 09:58 | #37 |
|
Orhan Pamuk neden bu kadar eleştiriliyor anlayamadım.siyasaset yaparak bu ödülü aldı diyenleri anladım da edebi yanını eleştirmeye kalkanlar var.bu edebi elştirmenin neye dayandığı bu kadar açıkken gerçekten saklayabildiklerini mi düşünüyorlar.şunu hatırlatayım edebi yanını eleştirdiğimiz yazarın eserleri 34 dile çevrilmiş acaba kaç yazarımız bunun tadına vardı
Kanımca Orhan Pamuk şu sözleri söyledi ve ödülü kazandı diye tartışan bizden başka ülke yoktur.bence ödülün bir türk tarafından kazanıldığı söyleniliyordur ve bu da gurur verici birşeydir...Ayrıca bizlerin yaptığı bu eleştiriler türk edbiyatının neden dünya çapında istenilen düzeye gelinemediği sorusunun çok açık bir cevabıdır.Bir de bu yorumu bu kesim yapıyorsa başkalarını düşünmek bile istemiyorum |
18-10-2006, 13:38 | #38 |
|
Sayın Gülan,
Nobel edebiyat ödülünün de Orhan pamuk'un da ulaştığı üne dair yazılması gereken milyonlarca paragraf yazı olmasına rağmen, forumu politize etmekten ve bir hukuk sitesi olan bu alanda tartışmayı uzatmaktan çekindiğim için kısa cevaplar vermekle yetindim şimdiye kadar. Nobel edebiyat ödülünü yere göğe sığdıramayan ve bu vesileyle sitede küçük bir Orhan Pamuk fan club kuran katılımcılarla, öncelikle Nobel edebiyat ödülünün geçmişten günümüze süregelen ününün ne derece gerçekçi olduğunu tartışmaya açmak isiyorum. Kendi bilgilerimden yola çıkarak Nobel edebiyat ödülünün kısaca yakın tarih geçmişinden bahsedeceğim, eksiklerimi veya yanlışlarımı tesbit edenler müdahale etmek kaydıyla düzeltmeme vesile olurlarsa sevinirim. Nobel edebiyat ödülü, soğuk savaş sırasında komunizme karşı Atlantik blokunun diğer ülkeler üzerinde nüfuz sahibi olması amacıyla propaganda ve empoze maksatlı olarak verilmeye başlanmış bir batı icadıdır. Bu yüzden yazdığı yazılarla açıkça batının yanında yer almayan, veya doğu blokunu savunan fikirler üretmiş hiç bir edebiyatçı(ne kadar başarılı olursa olsun) bu ödüle layık görülmemiştir. Louis Aragon, Andre Malraux , Proust, Joyce, Tolstoy, Musil, Roth, Malaparte dünyada binlece yıl sonra dahi hatırlanacak eserler bırakmalarına rağmen bu ödüle aday dahi gösterilmemiş edebiyatçı ve şairlerdir. Yüksek kültür seviyesine sahip kişiler olduğumuzu varsayarsak, bu kişilein sanat dünyasına yaptıkları katkıları hepimizin az çok b bildiğini söyleyebiliriz. Diğer yandan bu ulu ödülü kazanmasına rağmen bir kaç ay içinde unutulan, şahsen benim de adlarını konu gereği yeni duyduğum, kişilerin isimlerini savıma destek amaçlı bir diğer örnek olarak verebilirim. Theodor Mommsen, Bjönsterne Bjönsson, Jose Echegaray, Giosue Carducci, Christoph Euken, Ludwig Heyse, Karl Gjellerup, Georg Spitteler, Jacinto Benavente, Stanislaw Reymont, Axel Karlfeldt, Frans Emil Sillanpaa, Wilhelm Jensen, Haldor Laxnesss,Gao Xingjian, Wislawa Szymborska. Aramızda ilk grupta saydığım, sanat dahisi olmalarına rağmen (ne ilginçtir ki)bu ödülü kazanamamış kişilerle, ikinci grupta ödülü kazanma başarısını(!) göstermiş kişilerin geçmişini kıyaslayarak ödülün ne derece saygın olduğu konusunda yorum yapacak olan birileri var mı? Sanırım ve umarım kitapları okuyarak eleştiri yapan sayın Gülan bu konuda bizlere yardımcı olabilir. Kişiliği, icraatları, ve insanlığa vurduğu olumlu ve olumsuz damgalarla hep tartışılan siyasetçi Winston Churchill'in bu ödüle layık görülmesi de acaba halen gerçekleri görmemizi sağlayacak bir kanıt teşkil etmiyor mu? İşin en trajik, aynı zamanda da komik kısmı ise hararetli Nazım Hikmet savunucularının(sitemizde de gözüme ilişti bu konu içerisinde) Orhan Pamuk'a korkunç bir sevgi beslemeleri ve ulusal kahraman olarak ilan etmeleri. Oysa Nazım Hikmet'in herkesçe(hangi ideolojiye mensup olursa olsun) kabul gören edebi başarısı ve üstün yetenekleri Nobel edebiyat ödülüne aday olma başarısını dahi gösterememişti. Burada oturup Nazım Hikmet ile Orhan Pamuk'un sanatsal ve edebi kıyaslamasını yaparak gülünç duruma düşecek değilim, sadece verilen ödülün kimlerin tekelinde bulunduğunun ve kimler için bir maşa olduğunun altını çizmek istedim. Nazım Hikmet'in yaşadığı dönemde batı için neyi ifade ettiği, bugün ise Orhan pamuk'un batı tarafından nasıl algılandığı bu garip paradoksun açılım noktası olacaktır. Saygılarımla |
18-10-2006, 14:02 | #39 |
|
Mutlu olanlar nazarınızda bir taraf mıdır ? Sayın tiocfaidh
Yazınızı eleştiremeyecem zira neyi hedeflediğinizi ben anlayamadım. |
18-10-2006, 15:04 | #40 |
|
nobel alması ülkemiz için çok güzel ancak baska yazarlarimizda ermeni soykırımı vardır veya kürtler katledildi diye guardiana seçkin dergilere demeç verse ona da seneye vereceklerinden şüphede yok galiba..yazar basarılı ama son açıklamaları samimi değildir..
|
18-10-2006, 19:39 | #41 |
|
Sayın Tiocfaidh,
Verdiğiniz tarihçe, getirdiğiniz açılım ve yorumunuz için teşekkür ederim. Güzeldi! Saygılarımla. |
18-10-2006, 20:06 | #42 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Balku, neyi hedeflediğim şu sorulara vereceğiniz cevaplarla ortaya çıkacaktır. (Ünlü)Şair Louis Aragon, Axel Karlfeldt'ten daha alt sınıf bir sanatçı mıdır? Ya da kimdir bu Karlfeldt adını sanını duyan biri var mı? Tolstoy'un anlatımı ve uslubu Wislawa Szymborska'nınkinden daha mı kötüdür? En azından hayatınızda kaç adet Szymborska kitabı gördüğünüzü söyleyebilir misiniz(okuduğunuzu sormuyorum, adamın tek bir kitabının ismini duyduysanız o da yeterli)? Saygılarımla PS: Ben de size teşekkür ederim sayın Jeanne D'arc, foruma yaptığınız olumlu katkının artarak devam etmesi dileğiyle. |
18-10-2006, 23:11 | #43 |
|
"Benim Adim Kirmizi" ilk ciktigi donemlerdi. Buyuk bir hevesle almis ancak bir iki aya yakin elimde dolandirdiktan sonra "kitap okumaktan sogumaya basladigimi" dusundugum icin kitabi rafa kaldirmistim. Zevk meselesi, benim tarzim degil, olmak zorunda da degil. Ancak ustunden bir-iki yil kadar zaman gectikten sonra, hazirlik sinifinda dersime bir donem girmis sonra ulkesine geri donmus olan Amerikali bir hocamdan mail aldim: "Ahu, bu aralar burda bir Turk yazarin kitabi cok meshur, Orhan Pamuk- RED, okudun mu sen de?" gibi birseyler diyordu. O zaman o kitabi sevmemis olsam da gururlandim. Su an Nobel odulu almis olmasindan cok o zaman yasadim gururu. Cunku ortada politik bir neden yoktu. Kimse kimseye politik dusuncesinden dolayi rant saglamamisti, kitap, edebi acidan begenilmis, baska ulke vatabdaslari tarafindan da tutulmus, dunyaya acilmisti ve bu gercekten basariydi.
Ancak su an ben sevinemiyorum acikcasi. Politikanin edebiyati da olmaz, sanati da, odulu de. "Evet siz haklisiniz benim ulkem ermenileri katletti soyle oldu boyle oldu" diyerek baska ulkelerin kucaklarina gidip "hadi iste ben sizdenim odulu hak ettim di mi?" demek, bir AYDIN(!)a yakismaz. Ancak tabii ki yine de "odul aldi" diye sevinenlere ceza verilmesi taraftari degilim.. Henuz Fransizlar kadar demokrat degilim, dusunce ve ifade ozgurlugum onlar kadar gelismis degil, o yuzden yapamam bunu Sevgiler Ahu |
18-10-2006, 23:19 | #44 |
|
Misyonerden satılmışlığa kadar varan kötülemeler ve aydın değile kadar varan değer vermeme. Kimin ne yazdığını temcit pilavı gibi yeniden ortaya getirmek niyetinde değilim. Göründüğü kadarı daha hızımızı tam alamadık, yazılacakların arkası gelecek.
Önemli olan ‚Aynı Kişi’ hakkında düşüncelerini bildiren katılımcıların yazılarını okurken, gerçekten aynı kişiyi mi tanımlıyorlar hissine kapılmam. Orhan Pamuk aynı Orhan Pamuk olduğuna ve değişmediğine göre eksi uçtan artı uca kadar varan değerlendirmenin gerçek nedeni nedir diye sormakta haklı görüyorum kendimi. Aklıma gelen tek olanak, "Nedenin" cevabının değerlendirenlerde olabileceği. Orhan Pamuk’a Nobel Ödülü’nü verenleri değil Türkiye’deki değerlendirenleri kast ediyorum. Diyeceksiniz ki "insanlar hemen hemen her konuda değişik düşünür, Orhan Pamuk ve Nobel Ödülü konusunda değişik düşüncede olmaları çok mu önemli?" Cevabım: "Evet, eğer durum futbol takımı tutma kabilinden bir saplantıya dünüştü ise çok hem de çok önemli". Demokrasi, fikir özgürlüğü, bizim fikrimizde olmayanların fikirlerine saygı gösterme, kırıldığına inandığımız gururumuzun gölgesinde kalıyor. Neden herşeyi gurur meselesi yaptığımızı ve batıya karşı tutumumuzu en iyi değerlendirenlerden birisi Orhan Pamuk. Bunun en iyi örneklerini Kara Kitap'ta ve Batı Basını'na verdiği demeçlerde bulmak mümkün. Sayın Tiocfaidh, herhangi biryerden alıntı yaparken, alıntı yaptığınızı belirtirseniz ve yaptığınız alıntının doğru olup olmadığını araştırırsanız, alıntı yaptığınız kimsenin hatasını tekrarlamazsınız. Engin Ardıç Akşam’daki ‚Allah’ın emri Orhan yazısı’nda’ 1944 senesinin Nobel Edebiyat Ödülü’nu alan yazarın ismini başka bir yazarla karıştırmış. O nun düştüğü hataya Siz de düşmüşsünüz. Engin Ardıç’ın ve Sizin verdiğiniz isim Wilhelm Jensen. Jensen Alman bir yazar. 1837 ile 1911 arasında yaşamış. Yazılarında aydınlanmayı, toplumsal kalıplardan kurtulmayı işlemiş. 150 Ciltlik eseriyle Nobel Edebiyat Ödülü’nü alabilecek tanınmış bir yazar, ama alamamış. Ödülü alan Jensen, 1873 ile 1950 yılları arasında yaşamış olan Danimarkalı Yazar Johannes Vilhelm Jensen’dir. Vilhelm Jensen ülkesi için sıradan bir yazar değil. Kongens Fald (Kralın Düşüşü) adlı romanı Danimarka’nın önde gelen gazeteleri tarafından 1999 yılında yüzyılın kitabı olarak seçilmiş. Jensen Nobel Edebiyat Ödülü’nü 1944 senesinde, 1940 ile 1943 seneleri arasında verilmeyen ödülün üç yıllık aradan sonra yeniden verilmesiyle almış. Gördüğünüz gibi bir yazarın iyi veya kötü oluşuna Türk okuyucusu karar vermiyor. Komitee’nin ödül verirken her zaman objektif kriterlerden hareket etmediğini ve bazı yazarların, ödülü hak etmiş başka yazarlar varken ödül almasını eleştirebilirsiniz, ve bu eleştirilerinize yüzde yüz katılırım. Yazdıklarınızdan ödül tamamen keyfi olarak dağıtılıyor ve bu dağıtımda tamamen edebiyat dışındaki kriterler rol alıyor sonucunu çıkarıyorum. Ben bunun doğru olmadığı düşüncesindeyim. Ödül alanlar belki en iyiler değiller, ama en iyilerdenler. Sagılarımla |
18-10-2006, 23:21 | #45 | |||||||||||||||||||
|
RAHMETLI AHMET TANER KISLALININ ORHAN PAMUK HAKKINDA 1999 YILINDA KALEME ALDIGI YAZI ASAGIDADIR:
Saygilarimla |
18-10-2006, 23:21 | #46 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Hasan Pulur'un Milliyet'te bugün yayınlanan yazısndan sonra, Sayın Tiocfaidh'in yazısı daha bir anlam kazanmaya başlamadı mı? Başka söze ne hacet? Saygılarımla. Not:Orjinalinden farklı olarak, yazı içindeki son cümle tarafımca büyük harfe dönüştürülmüş ve yine bir kısım cümleler de kalın hale getirilmiştir. |
19-10-2006, 09:37 | #47 |
|
Toplum olarak yargılamaya o kadar düşkünüz ki bir örneğini burada da görüyoruz. Savunmamı yapılyor fikir mi beyan ediliyor belli değil, Hasan Pulur dan, Kışlalıdan makaleler sunuluyor, evet bu makaleleri okumuştuk şimdi Orhan Pamuk rolcü mü oldu, misyoner mi oldu ne oldu yani ? Şimdi bende mi onlarca tanınmış yazarın makalesini ekleyim, bak ben öyle düşündüm aynısını Hasan Pulur da düşünüyor, ne mutlu size şimdi Hasan Beyde, Kışlalıda öyle düşünmüş, tebrik ederim...
Bir taraftan medya olayları saptırıyor ve abartıyor diye düşüneceksiniz, diğer taraftan salt medyadan aldığınız bilgilerle yargı yapacaksınız, bu adam söylediği bir sözden dolayı yargılanmadı mı ? Sonuç ne oldu peki? Orhan Pamuk misyonermiş şuymuş buymuş, ya allahınızı severseniz, kaynağınız nedir? Bir dergide ki bir beyanı... Ya peki bu adamın ağzından, demeci alan gazetecenin ağzından, veya avukatının ağzından, ne duydunuz ne biliyorsunuz da adamın arkasından bu kadar konuşuyorsunuz. Dedim ya yargılamayı çok seviyoruz. Önce yazara laf atacaksın, tutmazsa aldığı ödülün prestijine gölge düşürmeye çalışacaksın, o da tutmazsa ne olacak merakla bekliyorum, acaba bu sefer hangi yazarın makalesi gelecek buraya, çok şükür kimsenin yönlendirilmesine ihtiyacım olmayan fikirlerim tazeliğini koruyor, kimsenin makalesine ihtiyacım yok! Bu tartışmada taraf değilim ve olmayacağım, bu sebeple sonuna varamayacağız bu tartışma arenasında daha fazla boş meydan arayıp, boş konuşmamak için kendimce tartışmaya son veriyorum.Herkese Saygılar... |
19-10-2006, 09:57 | #48 |
|
Sayın Gemici Sayın Tiocfaidh in bana biçtiği görevi sizin yerine getirmiş olduğunuzdan dolayı teşekkür ederim.umarım ona ve diğer katılımcılara biraz olsun faydası olur.biz aynı şeyleri tekrar edip duruyoruz o yüzden yeni şeyler eklemek istemiyorumyorum.ödül sonunda Türkiye ye geldi benim aklımda kalan bu.herkesin aklında böyle klalması dileğiyle...
|
19-10-2006, 10:05 | #49 |
|
Sayın Balku,
Foruma makale ekleyerek katılan bir üye olarak ne benim fikirlerimin ne de makale ekleyen diğer arkadaşların fikirlerinin yönlendirilmeye ihtiyacı olmadığı kanaatindeyim. Makale eklemekteki amacım; buna ihtiyacım olduğu için değil,farklı düşüncelerin özgürce tartışıldığı forum ortamında bu makaleleri diğer üyelerle de paylaşma isteğimdir. Diğer arkadaşların da farklı bir amacı olmadığı düşüncesindeyim. Saygılar, |
19-10-2006, 11:44 | #50 |
|
Erol Mütercimler'in Komplo Teorileri adlı kitabını ilgilenecek olanlara tavsiye ediyorum.
Nobel ödülü henüz verilmemişti kitabın basım tarihinde. Ama eğer verilmiş olsaydı, sanıyorum kitabın içinde kendine bir yer bulurdu. Saygılarımla... |
19-10-2006, 12:51 | #51 |
|
Sayın Av. Selim Balku,
Sizinle aynı fikirde olmayan katılımcıları eleştirdiğiniz tüm hususlar itibariyle, tam da eleştirdiğiniz nokta nazarından; dönüp son iletinizi kızgınlığınız geçtiğinde, dönüp bir daha -en azından bir kez olsun- okumanızı rica ediyorum. Katılımcılara yönelen tavrınızın küçümser bir hal aldığını düşünmüyor musunuz? |
19-10-2006, 13:02 | #52 |
|
Sayın Sehper, Sayın Ahu, Sayın Elvan, Sayın Tiocfaidh, Sayın Ege, Sayın Merhaba ve dahi ben Jeanne D'arc,
Ne kadar da fikirsizsiniz! Sizin aklınız yok mu? Bir yazar bir şey demeden bir şey düşünemiyor musunuz yahu! İllaki yönlendirileceksiniz! Kimmiş o Erol Mütercimler? Medyadan mı? E canım medya hakkında da bir öyle bir böyle diyorsunuz? Yılların çınar gibi yazarı Hasan Pulur bile medya olduktan sonra Erol Mütercimler de kim? Esamesi okunur mu? Ben dinlemem, bir köşe yazarının fikri ile 3. sayfa haberinin farkını! Banane!Bulmuşunuz meydanı boş, boş konuşup at koşturuyorsunuz. Kuzum reklam mı yapıyorsunuz? Evet reklamın iyisi-kötüsü olmaz da bu reklam Erol Mütercimler'in mi yoksa siz kaset mi çıkaracaksınız? Saygılarımla. Not:İleti önce sadece Sayın Sehper'e ithafen yazıldığı için mesaj içeriğinde sadece alıntılanan yazarlardan Erol Mütercimler'in adı geçmiştir. Şahsında tüm yazarlara şamildir. |
19-10-2006, 15:33 | #53 |
|
Sayın D'arc,
Bu ne yaman çelişki böyle? |
19-10-2006, 16:02 | #54 |
|
Fİkİrsİzler Saha DiŞina...!!!
Fikirsizler saha dışına !!!!!
Lütfen her kes sussun, ben de dahil….!!! Sayın Darc sahada tek başına top koşturmak istiyor. Çalımlarınızdan rahatsız. Kalecisiz kaleye gol atmanın rahatlığını ve kolaylığını bağışlayalım ona… Lütfen saha dışına çıkalım….!!! Ve Sayın Darc kaleye doğru rahatlıkla ilerlerken, bir yandan da, 1901 den itibaren günümüze kadar verilen Edebiyat, Fizik, Kimya, Tıp, Ekonomi ve Barış ödüllerini kazananların hainlik hikayelerini anlatsın bize. Ve bizler sessizce yalnız dinleyelim. O, golünü atsın ve rahatlasın.!!!! (Anımsamasına yardımcı olur diye, bir siteden aldığım listeyi aşağıya aktarıyorum.) Ve dinliyoruz Sayın Darc…. Merhaba. NOBEL EDEBİYAT 1901 René F. A. Sully Prudhomme (France) 1902 Theodor Mommsen (Germany) 1903 Björnstjerne Björnson (Norway) 1904 Frédéric Mistral (France) and José Echegaray (Spain) 1905 Henryk Sienkiewicz (Poland) 1906 Giosuè Carducci (Italy) 1907 Rudyard Kipling (U.K.) 1908 Rudolf Eucken (Germany) 1909 Selma Lagerlöf (Sweden) 1910 Paul von Heyse (Germany) 1911 Maurice Maeterlinck (Belgium) 1912 Gerhart Hauptmann (Germany) 1913 Rabindranath Tagore (India) 1915 Romain Rolland (France) 1916 Verner von Heidenstam (Sweden) 1917 Karl Gjellerup (Denmark) and Henrik Pontoppidan (Denmark) 1919 Carl Spitteler (Switzerland) 1920 Knut Hamsun (Norway) 1921 Anatole France (France) 1922 Jacinto Benavente (Spain) 1923 William B. Yeats (Ireland) 1924 Wladyslaw Reymont (Poland) 1925 George Bernard Shaw (Ireland) 1926 Grazia Deledda (Italy) 1927 Henri Bergson (France) 1928 Sigrid Undset (Norway) 1929 Thomas Mann (Germany) 1930 Sinclair Lewis (U.S.) 1931 Erik A. Karlfeldt (Sweden) 1932 John Galsworthy (U.K.) 1933 Ivan G. Bunin (Russia) 1934 Luigi Pirandello (Italy) 1936 Eugene O'Neill (U.S.) 1937 Roger Martin du Gard (France) 1938 Pearl S. Buck (U.S.) 1939 Frans Eemil Sillanpää ( Finland) 1944 Johannes V. Jensen (Denmark) 1945 Gabriela Mistral (Chile) 1946 Hermann Hesse (Switzerland) 1947 André Gide (France) 1948 Thomas Stearns Eliot (U.K.) 1949 William Faulkner (U.S.) 1950 Bertrand Russell (U.K.) 1951 Pär Lagerkvist (Sweden) 1952 François Mauriac (France) 1953 Sir Winston Churchill (U.K.) 1954 Ernest Hemingway (U.S.) 1955 Halldór Kiljan Laxness (Iceland) 1956 Juan Ramón Jiménez (Spain) 1957 Albert Camus (France) 1958 Boris Pasternak (U.S.S.R.) (declined) 1959 Salvatore Quasimodo (Italy) 1960 St. John Perse (Alexis St.-Léger Léger) (France) 1961 Ivo Andric (Yugoslavia) 1962 John Steinbeck (U.S.) 1963 Giorgios Seferis (Seferiades) (Greece) 1964 Jean-Paul Sartre (France) (declined) 1965 Mikhail Sholokhov (U.S.S.R.) 1966 Shmuel Yosef Agnon (Israel) and Nelly Sachs (Sweden) 1967 Miguel Angel Asturias (Guatemala) 1968 Yasunari Kawabata (Japan) 1969 Samuel Beckett (Ireland) 1970 Aleksandr Solzhenitsyn (U.S.S.R.) 1971 Pablo Neruda (Chile) 1972 Heinrich Böll (Germany) 1973 Patrick White (Australia) 1974 Eyvind Johnson and Harry Martinson (both Sweden) 1975 Eugenio Montale (Italy) 1976 Saul Bellow (U.S.) 1977 Vicente Aleixandre (Spain) 1978 Isaac Bashevis Singer (U.S.) 1979 Odysseus Elytis (Greece) 1980 Czeslaw Milosz (U.S.) 1981 Elias Canetti (Bulgaria) 1982 Gabriel García Márquez (Colombia) 1983 William Golding (U.K.) 1984 Jaroslav Seifert (Czechoslovakia) 1985 Claude Simon (France) 1986 Wole Soyinka (Nigeria) 1987 Joseph Brodsky (U.S.) 1988 Naguib Mahfouz (Egypt) 1989 Camilo José Cela (Spain) 1990 Octavio Paz (Mexico) 1991 Nadine Gordimer (South Africa) 1992 Derek Walcott (St. Lucia) 1993 Toni Morrison (U.S.) 1994 Kenzaburo Oe (Japan) 1995 Seamus Heaney (Ireland) 1996 Wislawa Szymborska (Poland) 1997 Dario Fo (Italy) 1998 José Saramago (Portugal) 1999 Günter Grass (Germany) 2000 Gao Xingjian (China) 2001 V. S. Naipaul (UK) 2002 Imre Kertész (Hungary) 2003 J. M. Coetzee (South Africa) 2004 Elfriede Jelinek (Austria) 2005 Harold Pinter (UK) 2006 Orhan Pamuk (Turkey) |
19-10-2006, 16:25 | #55 |
|
herkesin ifade özgürlüğü var;
eleştiri hakkı da dolayısıyla söz konusu; sanki pamuk için katli vaciptir;derhal buluna ; kellesi uçurula dendi; bu tavır ve anlayış ; pamuk ça türk milletine yapılmıştır; pamuk hükmünü verdi;savcı oldu;hakim oldu;kendi delil ortaya koydu bir den daldı ; biraz titredi sanki bir sara nöbetine girmişti; evet evet dedi; görüyorum şuan ; bir kahin edasıyla haykırdı; ermenilere soykırım yapıldı;1 milyon ermeni katledildi; ve yanında 30 bin kürtte öldürüldü; ben o güne gittim gördüm ve şimdi size buyuruyorum; bu konu da tarihçilere bilim adamlarına ve onların elinde olan delillere bakmanıza gerek yok; ben orhan pamuk olarak söylüyorum; diyorum ki hitlerin yaptığı neyse türkler de aynısını aynı irade ile yapmıştır; diyeceksin sonrada ; aynı gün nobeli alacaksın; ben de ne büyük yazar mışsın diyeceğim; türk milletini suçlayacaksın ;soykırımcı diyeceksin; bu ödülü bu nedenle sana verilecek ve ben seni kutlayacağım; |
19-10-2006, 17:02 | #56 |
|
Muhalif olmak,
Bir kitap ismimiydi, galiba Nuray Mert yazmıştı. Evet yazr-aydın muhalif olmalı. Kötüye, çirkine, haksızlığa, zulme, işkenceye, ahlaksızlığa vs. Bu topraklar onlarca muhalif yazar-aydın çıkardı. Nazım Hikmet'de muhalifti, Necip Fazıl'da, Yaşar Kemal'de vs. Bunların bir kısmı dünya çapında tanındı. Alkış aldı. Kitapları onlarca dile çevrildi. Muhalif olmak takdir görmenin ana koşuluydu oldular, iyi de ettiler. Ama hiçbirsi NOBEL almadı. Çünkü hiçbirisi küfretmedi sığınıp düşünce özgürlüğüne. Sizce Yaşar Kemal daha kötü bir yazar Orhan Pamuk'tan. Hayır. Yada daha mız az tanınıyor. Hayır. Ya Nazım Hikmet. Sorgulayabilirmisiniz edebi kişiliğini. Ama, NOBEL almak için muhalif olmak yetmiyor, hakaret temek, yargılamak gerekiyor insanını. Yetmiyor, Ermeni Soykırmını kabul etmen gerekiyor. Pamuk'un bu açıklamalarını hep fikir özgürlüğünde değerlendirdim, taki bu ödülü alana kadar. Keşke almasaydı da benim gözümde hep iyi bir yazar-aydın olarak kalsa idi. Yazık |
19-10-2006, 22:07 | #57 | |||||||||||||||||||
|
Hayal ve Gerçek
Alıntı yazının tamamı için: http://www.kodadimedya.com/detay.asp?ID=8948 |
19-10-2006, 23:07 | #58 |
|
@Sayin Balku, Bir onceki mesajlarimizda kendi fikirlerimizi beyan ettigimizi hatirlatir, eklenen makalelerin ise halihazirda onlari okumus olanlardan cok, okumamis olanlarla paylasma amaci guttugunu belirtmek isterim. Yine de vakit ayirip okudugunuz icin tesekkurler.
@Merhaba, 1901'den beri Nobel odulu alan ulkeleri buraya tasiyip bizleri aydinlattiginiz icin tesekkurler. Ancak benim aklima yine de su soru takilmadan edemiyor: Gelmis gecmis en iyi yazarimiz ve edebiyatcimiz Orhan Pamuk mudur? O yuzden mi aldi bu odulu yani? Bu bir futbol maci degil ki, kazanan o yilin nobel odulunu alsin. Ben dahil, cogu kisi Orhan Pamuk'un kitaplarindan-tarz, dil ve uslubundan pek haz almazken (bilmiyorum belki de bizlerin entellektuel zekalari bunu kaldirmaya yetmiyordur); kaldi ki verilen odulun amacinin bile Orhan Pamuk'un edebi basarisindan ote "kültürlerin çatışma sembolleriyle ilgili çalışmaları" oldugunun Isvec Bilim Akademisi tarafindan bizzat belirtilirken, gelmis gecmis en iyi Turk Edebiyatcinin Orhan Pamuk oldugunu sirf bu odule dayanarak iddia edebilmemiz imkansiz. Oyleyse, bu odulun amacinin biraz daha sorgulanmasi gerektigi kanisindayim. Saygilarimla |
20-10-2006, 00:05 | #59 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Merhaba,
Az biraz dikkat edip-anlamaya gayret gösterseydiniz, farkedecektiniz ki; adınızın geçtiği mesajda benim de adım geçmektedir. Size ve diğer "alıntılı" üyelere ithafen dile getirilen her bir nazire, üçüncü şahsın kaleminden, aynen kendime de yöneltilmiştir. Burada alıntı yapan bütün üyelere "kendinize has bir fikriniz yok, fikirsizsiniz, yazarların görüşleri ile hareket ediyor, yönlendiriliyorsunuz" tavrına kinaye yoluyla cevap verilmek istenmiştir. Mesajın tez-antitez sahibi farklı tüm üyelere ithafen yazılması ve dahası içinde yazanın kendisinin adının geçmeside mi, "noluyor" cinsinden biraz durup düşünmenizi sağlamadı? Enterasan! Yani alıntı yapan -ben dahil- üyelere "fikirsiz" diyen ben değildim. Bu kişilerin boş konuştuğunu, meydanı boş bulduğunu söyleyen, çalımlardan rahatsız olan, boş kaleye gol atmak isteyen de ben değildim. Son mesajın üstüne atlamak yerine forumu iyi takip etmenizi tavsiye ederim. Ancak yanlış anlamış olsanız bile, meydanı bana bırakmak bir yana bilakis fazlasıyla işgal ettiniz. 1901'den beri her alanda verilen ödüllerden bana ne? Hainlik öykülerini mi bekliyorsunuz? Nerede "hain" dedim, önce ona cevap verin. Kaldı ki akademi üyeleri bu ödülün ülkelerinde zaten muhalif olanlara verildiğini kendileri beyan etmedi mi? Tamamen mantık çıkarımı ile her muhalif hain midir? Elbette değildir ancak her muhalif hain değildir de doğru bir önerme değildir.
|
20-10-2006, 00:08 | #60 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Elvan,
Enterasan! Sanırım sadece siz anladınız Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Dönmezer Ödülü 2006 | kezzy | Adliye Duvarı | 0 | 15-09-2006 14:28 |
Çokkültürlü Bir Nobel Edebiyat Ödülü Sahibi: Elias Canetti | Gemici | Site Lokali | 0 | 08-10-2004 22:14 |
1000 Kadın Nobel Barış Ödülünü | devran | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 19-05-2004 19:12 |
2002 Nobel Edebiyat Ödülü | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Site Lokali | 1 | 14-11-2002 22:15 |
Edebiyat----- Halikarnas Balıkçısı | Av.Mehmet Saim Dikici | Site Lokali | 0 | 14-04-2002 16:01 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |