Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

"Avukat" herşeyi bilen midir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-12-2011, 11:31   #31
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın Av. Musa TAÇYILDIZ;

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Ben siz ve Sayın Gemicinin bu konuda biraz acımasız davrandığınızı düşünüyorum üstad. Kendi adıma söylediklerim biraz espri biraz da gerçek. Ayrıca bunlar mış gibi görünmek değil araştırmak için vakit kazanma yolları. Ne yani sizler önünüze gelen her sorunun cevabını biliyor musunuz? Üstelik bizlerin daha yolun başında olduğunu da unutuyorsunuz. Bu siteden de defalarca okudum, tecrübeli meslektaşlarımdan da defalarca duydum; "bir konuyu araştırmadan net birşey söylemeyin en iyi bildiğiniz konu olsa bile" diye. Bizimkisi araştırma için zaman kazanmaktan başka birşey değil ayrıca gerçekten tüm bilgileri yüzyüze almadan, belgeleri yada dosyayı söylemeden de net cevap verilemez diye düşünüyorum. Tekrar söylüyorum gerçekten acımasız olmuş yorumlarınız. Saygılarımla
Her konuda bilgi sahibi olunmasının gerekliliği üzerine herhangi bir ifadem bulunmuyor. Elbette ki araştırma yapmaksızın bilgi vermek çoğu zaman hatalı sonuçlara götürür bizi ancak siz, müvekkil edinebilmek için gelen herkese bilginiz/araştırmanız ölçüsünde katkı sunuyor ve danışma ücretini hiç gündeme getirmiyorsanız, bu hususu doğru bulmam mümkün değildir.
Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Vekaletini almadığım kimseyi aydınlatmadığımı belirtmek isterim. İsterseniz açıklayayım zira bu konu sizi bayağı rahatsız etmişe benziyor; ben araştırma için zaman kazandıktan sonra, büroma geldiklerinde sadece birkaç genel bilgi veriyorum, vekaleti verdiğiniz de gerekeni biz yapacağız ondan sonra dava hakkında ne yapacağımızı size söylerim diyorum. Mesleğin vakarını bu tip şeylere değişmeyeceğimi de bilmenizi isterim. Ayrıca mesajınız da yeni farkettiğim için şimdi cevap yazıyorum.
Görüşümü ifade ederek size katılmadığımı ve nedenini somut bir şekilde belirttim. Bu durumu "rahatsız olmak" şeklinde değerlendirmemek gerektiği inancındayım.
Alıntı:
...E o sırada araştırmamı yapıp net bilgiler verebiliyorum.
cümlesi de size ait olduğuna göre, vekalet almadan önce "net" bilgiler verdiğiniz zaten ifade etmişsiniz. Müvekkil adayları da, "ne kadar da bilgili" diyerek sizi vekil tayin ediyorlar anlatımınıza göre. Esasen bu hususta Sayın Av. Mehmet Saim DİKİCİ'nin
Alıntı:
Avukatlıkta ilk intiba ve yüzyüze görüşmenin içeriği çok ama çok önemlidir. Müvekkiller hukuktan hiç anlamasa da avukatın konuya hakim olup olmadığını görüşme sırasında kesinlikle iyi anlarlar. Notlarını o ilk görüşmeden hemen sonra veyahut görüşme sırasında verirler.
tespitine de katılıyorum.

Saygılarımla..
Old 15-12-2011, 11:38   #32
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

Net bilgiler veriyorum cümlesinden nasıl vekalet almadan bilgi verdiğimi çıkardınız anlamıyorum açıkcası. Ben vekaleti almadan bilgi vermediğimi mesajımda özellikle söylemem rağmen hala bunu yaptığımı kastetmenizi de anlamıyorum. Tekrar söylüyorum; Kimseye sırf iş gelir diye bedava hukuk bilgisi verdiğim yok.

AYrıca siz ne yapıyorsunuz ne söylüyorsunuz, anlatın da öğrenelim!
Old 15-12-2011, 11:54   #33
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Net bilgiler veriyorum cümlesinden nasıl vekalet almadan bilgi verdiğimi çıkardınız anlamıyorum açıkcası. Ben vekaleti almadan bilgi vermediğimi mesajımda özellikle söylemem rağmen hala bunu yaptığımı kastetmenizi de anlamıyorum. Tekrar söylüyorum; Kimseye sırf iş gelir diye bedava hukuk bilgisi verdiğim yok.

AYrıca siz ne yapıyorsunuz ne söylüyorsunuz, anlatın da öğrenelim!
Yersiz yere tepki göstermenize gerek yok sayın meslektaşım. Net bilgileri vekil tayin edilmeden veriyor olduğunuz açıkça anlaşılıyor, bunun üzerinde daha fazla durmayacağım. Burada üzerinde durduğumuz ve aramızda ihtilaf konusu olan husus, sizin mesajınızın ardından ortaya çıkan, danışmak için gelenlere ve/veya müvekkillere yaklaşım tarzınızdır. Benim şahsen burada "şöyle hareket ediyorum böyle yapıyorum" tarzında anlatımda bulunmamın konuya bir katkısı olmayacaktır, zira açılan başlık altında konuya bakış açısını -üstelik mesleğin başında olduğunuzu da vurguladıktan sonra- ortaya koyan sizsiniz, ben değilim. Meslek kuralları ve etiğine ilişkin gerek Türk Hukuk Sitesi'ndeki paylaşımlar gerekse yazılan kitaplar vb.. kaynaklar, bir avukatın hareket tarzı konusunda yeterlidir diye düşünüyorum. Ayrıca THS'de kişisel polemiklere, amacından uzaklaşan tartışmalara girmek gibi bir eğilimim bulunmadığını, şahsen her üyeye saygı duyduğumu ve birbirimizi yine saygı sınırları çerçevesinde eleştirebileceğimizi, eleştirileri mesleki olgunluk içerisinde ele almamız gerektiğini söylemek isterim.
Old 15-12-2011, 12:00   #34
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

Sizin cevabınızın ne kadar söylediklerinize uygun olduğunu size bırakıyorum o zaman.

Benim açıklamalarım doğrudan başlıkla ilgili değil doğru ancak konu devamında benim yazdığım ilk mesajdan önce o noktaya kaymıştı zaten.

Siz niyet okuyuculuğu yaparak kararınızı vermişsiniz ne yaptığımızı anlamışsınız zaten. Ne diyeyim önyargıları yıkmak çok zor. Daha fazla cevap yazmaya gerek yok bu konuda.
Old 15-12-2011, 12:08   #35
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Sizin cevabınızın ne kadar söylediklerinize uygun olduğunu size bırakıyorum o zaman.

Benim açıklamalarım doğrudan başlıkla ilgili değil doğru ancak konu devamında benim yazdığım ilk mesajdan önce o noktaya kaymıştı zaten.

Siz niyet okuyuculuğu yaparak kararınızı vermişsiniz ne yaptığımızı anlamışsınız zaten. Ne diyeyim önyargıları yıkmak çok zor. Daha fazla cevap yazmaya gerek yok bu konuda.
Konuyla ilgisiz bir mesaj yazdığınızı da ifade etmedim, niyet okuyuculuğu da yapmadım. Sadece, yazdıklarınızla sınırlı kalacak şekilde eleştirdim sizi, o kadar. Tekrar ifade etmeliyim ki alınganlık göstermenize hiç gerek yok Sayın TAÇYILDIZ. Zaman zaman üyelerden çeşitli eleştirileri hepimiz alabiliriz, ben de almaktayım. Eğer eleştiride haklılık payı olan noktalar var ise ya da tümden haklı olduğunu düşünüyor isem "haklısınız" deme olgunluğunu da gösteririm. Katılmıyorsam "size katılmıyorum" diyerek gerekçesini de belirtirim. Size de öneririm.
Old 15-12-2011, 12:14   #36
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Konuyla ilgisiz bir mesaj yazdığınızı da ifade etmedim, niyet okuyuculuğu da yapmadım. Sadece, yazdıklarınızla sınırlı kalacak şekilde eleştirdim sizi, o kadar. Tekrar ifade etmeliyim ki alınganlık göstermenize hiç gerek yok Sayın TAÇYILDIZ. Zaman zaman üyelerden çeşitli eleştirileri hepimiz alabiliriz, ben de almaktayım. Eğer eleştiride haklılık payı olan noktalar var ise ya da tümden haklı olduğunu düşünüyor isem "haklısınız" deme olgunluğunu da gösteririm. Katılmıyorsam "size katılmıyorum" diyerek gerekçesini de belirtirim. Size de öneririm.

Haklı olduğunuzu düşünsem elbette o olgunluğu gösterirdim. Doğrudur alınganlık gösterdim ancak bunun sebebi iş çıkar umuduyla bedava hukuki bilgi verdiğimi ısrarla söylemeniz Sayın EKİCİ. Belki de her ne kadar siz bilmeseniz de benim; bu bedava hukuki yardım yapanlara, dava ve icra masraflarını dahi kendi cebinden yapanlara vb davranışlarda bulunanlara karşı tepki gösteriyor olmama rağmen böyle haksız bir ithamla karşı karşıya kalmamdır.
Old 15-12-2011, 12:22   #37
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Haklı olduğunuzu düşünsem elbette o olgunluğu gösterirdim. Doğrudur alınganlık gösterdim ancak bunun sebebi iş çıkar umuduyla bedava hukuki bilgi verdiğimi ısrarla söylemeniz Sayın EKİCİ. Belki de her ne kadar siz bilmeseniz de benim; bu bedava hukuki yardım yapanlara, dava ve icra masraflarını dahi kendi cebinden yapanlara vb davranışlarda bulunanlara karşı tepki gösteriyor olmama rağmen böyle haksız bir ithamla karşı karşıya kalmamdır.
İlk mesajıma dikkat ederseniz bir ithamda bulunmadım, bir soru sordum. Soruya yanıtınızın "evet" olması durumunda tarafımca yapılan eleştirinin açık muhatabı olurdunuz. Ancak sorduğum sorudaki gibi hareket etmediğinizi, aksine bu şekilde bir yaklaşım sergileyen meslektaşlarımıza tepkiyle yaklaştığınızı ifade ediyorsunuz ki bu durumda ilk mesajınızın farklı anlamlar yüklenmesine müsait bir mesaj olduğunu da kabul ederek tartışılması gereken bir nokta kalmamış diyebiliriz.

Saygılarımla..
Old 15-12-2011, 12:26   #38
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

"Net bilgileri vekil tayin edilmeden veriyor olduğunuz açıkça anlaşılıyor, bunun üzerinde daha fazla durmayacağım." Ama bu ifadeler de ben hayır demem rağmen size ait üstad Neyse yanlış anlaşılma olmuş diyeli tartışılması gereken bir nokta da kalmamıştır
Old 15-12-2011, 12:29   #39
simurganka

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlar,
Yıl sonudur, işler yoğundur be sebeple kafalar kazan gibi, birbirimizi yanlış anlayabiliriz. Ama şunu da düşünün bugün perşembe ve hafta sonu yaklaşıyor, yani tatil var tatiiilll
Yalan dünyanın işi bitmez derdi babannem, altı üstü birkaç müvekkil için birbirimizin kalbini kırmayalım. Müvekkil gelir, müvekkil gider ancak biz her daim buradayız. Bu sebeple yanlış anlaşılmalar olabilir, iş yoğunluğuna bağlamak lazım.
Saygılar...
Old 15-12-2011, 17:07   #40
AV.HANİFE

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av-ufuk
Bizde de teşekkür et butonu var ama )))
Teşekkür pek olayın özüne uymadı gibi geldi sayın Ufuk...Ne bileyim mesajı okuyunca teşekkür etmek geçmedi aklımdan..Harbi,den beğendim güzelmiş dedim kendi kendime onunla alakalıdır.
YOksa tabiki teşekkür de ediyoruz elimziden geldiğince)
Sitenin eksiği yok yani..
Ben böyle eğendikleirme ;"Av.Hanife bunu beğendi "mesajı gönderirim. Meslektaşlarım da anlamış olur, hem de biraz eğlenirler olmaz mı?
Old 15-12-2011, 17:29   #41
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Bunun gibi mi?
Alıntı:
Yazan AV.HANİFE
ÖNEMLİ OLAN HAYATTA ; "EN ÇOK ŞEYE SAHİP OLMAK "değil "EN AZ ŞEYE İHTİYAÇ DUYMAKTIR"
Av.Ömer bunu beğendi.
Old 15-12-2011, 21:15   #42
üye31284

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan simurganka
Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Nispeten mesleğe yeni başlamış meslektaşınız olarak sizzlerin derun bilgilerinizden yararlanmak en tabii hakkım diye düşünüyorum
Öncelikli sorum şu:Avukatlar, herhangi bir alanda uzmanlaşmalı mıdır? Uzmanlaşmak iyi midir? Uzmanlaşmak tabiri caizse kocaman konakta iken, kendini küçük bir odaya kapatmak mıdır?
Ayrıca Avukat denen yüce şahsiyet her şeyi bilen midir?
Mesela geçen gün bir müvekkilimizin yönlendirdiği bir şahıs geldi ve şirketiyle ilgili bir husus sordu. Şirketler hukuku benim ve büromuzun çok fazla çalışma alanına girmediği için genel hukuk mantığıyla cevap vermeye çalıştım. Burada "arkadaş benim uzmanlık konum değil, biz ticari dava almıyoruz yahut bir bakmak lazım" gibi kelimelerle geçiştirmek mi gerekirdi?
İcra desen ekmek gibi ihtiyaç, iş davası desen su gibi kutsal, hele savcılıklara yapılan çek şikayetleri... E tabi bir iki boşanma olmazsa olmaz, büronuz caddeyi görüyorsa birkaç da kazadan kaynaklanan maddi-manevi tazminat... E tuz niyetine barodan atandığınız ağır cezalık davalar da olmaza olmaz. Velhasıl saymakla bitmez bu dava çeşitleri
uzmanlaşmak belki kısa zamanda para kazandırmaz, alanda ehil olunca sağlam paralar gelebilir belki ama diğer şekilde de büroda sürekli para döngüsü oluyor.
Maddi açıdan bakınca belki uzmanlaşmak biraz riskli ama neyle uğraştığın belli. Diğer durumda her çeşit dava var. Hepsine ayrı beyan kafalar kazan gibi, sürekli davalar, akşamları rüyalarda bile belki.
Uzmanlaşmak mesleği monotonlaştırabilir belki. Diğer durumda her çeşit dava var.
Sonuç olarak uzmanlaşmak-uzmanlaşmamak daha doğrusu klasik avukatlık yapmak tercihleri arasında kalmış bulunmaktayım. Sizlerin görüşü nedir?
Saygılarımla...


Cevapların hepsini okuyamadım, belki benim yazacağımı yazan olmuştur ama yine de yazayım...

Bu, tercihten ziyade şartlar ve zaman meselesi... Hatta öyleki şartlar izin vermezse uzmanlaşmak istediğiniz alanda uzmanlaşmaya fırsat bile bulamayabilirsiniz.
Old 16-12-2011, 11:57   #43
AV.HANİFE

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Bunun gibi mi?

Av.Ömer bunu beğendi.
Evet aynen bunun gibidir Sayın Güntay.Saygılar..
Old 16-12-2011, 21:27   #44
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
"Avukat" herşeyi bilen midir?
Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Nispeten mesleğe yeni başlamış meslektaşınız olarak sizzlerin derun bilgilerinizden yararlanmak en tabii hakkım diye düşünüyorum
Öncelikli sorum şu:Avukatlar, herhangi bir alanda uzmanlaşmalı mıdır? Uzmanlaşmak iyi midir? Uzmanlaşmak tabiri caizse kocaman konakta iken, kendini küçük bir odaya kapatmak mıdır?
Ayrıca Avukat denen yüce şahsiyet her şeyi bilen midir?
Mesela geçen gün bir müvekkilimizin yönlendirdiği bir şahıs geldi ve şirketiyle ilgili bir husus sordu. Şirketler hukuku benim ve büromuzun çok fazla çalışma alanına girmediği için genel hukuk mantığıyla cevap vermeye çalıştım. Burada "arkadaş benim uzmanlık konum değil, biz ticari dava almıyoruz yahut bir bakmak lazım" gibi kelimelerle geçiştirmek mi gerekirdi?
İcra desen ekmek gibi ihtiyaç, iş davası desen su gibi kutsal, hele savcılıklara yapılan çek şikayetleri... E tabi bir iki boşanma olmazsa olmaz, büronuz caddeyi görüyorsa birkaç da kazadan kaynaklanan maddi-manevi tazminat... E tuz niyetine barodan atandığınız ağır cezalık davalar da olmaza olmaz. Velhasıl saymakla bitmez bu dava çeşitleri
uzmanlaşmak belki kısa zamanda para kazandırmaz, alanda ehil olunca sağlam paralar gelebilir belki ama diğer şekilde de büroda sürekli para döngüsü oluyor.
Maddi açıdan bakınca belki uzmanlaşmak biraz riskli ama neyle uğraştığın belli. Diğer durumda her çeşit dava var. Hepsine ayrı beyan kafalar kazan gibi, sürekli davalar, akşamları rüyalarda bile belki.
Uzmanlaşmak mesleği monotonlaştırabilir belki. Diğer durumda her çeşit dava var.
Sonuç olarak uzmanlaşmak-uzmanlaşmamak daha doğrusu klasik avukatlık yapmak tercihleri arasında kalmış bulunmaktayım. Sizlerin görüşü nedir?

Konu başlığı ve ilk mesajda sorulan sorular yukarıda.
1. Başlıktaki "Avukat" herşeyi bilen midir? sorusuna vereceğim cevap:
Hayır, ne avukattan, ne de başka bir hukukçudan herşeyi bilmesi beklenemez, herşeyi bilmek olanaksızdır. Binlerce kanun ve yönetmenliğin yüzbinlere varan maddesini insan değil olsa olsa bilgisayar hafızası saklayabilir. Avukat herşeyi bilen olmuş olsaydı başka mesleklere, hukuk mesleklerine diyeyim daha doğru olur, gerek kalmazdı. Avukatı hiçbir ek eğitime gerek görmeden, hakim, savcı vs. yapardık olur biterdi.
2. Şpezialist(uzman) olmak mı, generalist(belirli bir konuda uzmanlaşmış olmayan, her telden çalan) olmak mı?
Her ikisininde kendisine göre faydalı ve eksik yönleri var. Uzman uzmanlaştığı konuya hakimdir, uzmanlaştığı dalda iş bulursa başarılı olur; uzmanlaştığı konuda uzman sayısı fazla ise, uzmanlaşması boşuna olmuş olur. Temel eğitimini almış olsa bile diğer konularda zayıf kalır, kalmıştır. Uzmanlaşmamış olan her telden çalar ama, çaldığı çalgıların hiçbirisini ustaca çalamaz. Şpezialist veya generalist olmak işin başında bilinçli olarak seçilebilineceği gibi, işlerin akışıda belirli bir yöne götürebilir kişiyi. Uzmanlaşacağım demeden önce, cevaplandırılması gereken konu: Hangi dalda uzmanlaşmak istiyorum, uzmanlaşmak istediğim dalın diğer uzman elemanlarının durumu nedir, söz konusu dal yakın ve uzak vadede ne gibi bir gelişim gösterir? Olayın püf noktası neden uzmanlaşmak istiyorum sorusuna verilecek cevapta yatar.
3. Başlıkta ve içerikte özel olarak belirtilmemiş olduğu halde, üzerinde en fazla tartışılan konu:
Avukat bilmediği bir soru karşısında nasıl bir tavır takınmalıdır?
Bazı katılımcılara göre:
alıntı 1) hadi uzmanlığı bırakın hukuk alanına girmeyen sorulara biliyormuş gibi görünmek en faydalısı. Ben genelde bilmediğim sorular hakkında karmaşık sorular sorarak karşımdakinin kafasını karıştırır sorduğu soruyu unuttururum.
alıntı2) 4- Çok sıkışırsam bu kapsamlı ve fazla karşılaşılmayan bir konu ben bir bakayım diyorum ve genel birkaç şey söylüyorum.
Acımasız olacağını bilsem bile bu iki alıntı hakkındaki düşüncemi söylemeden geçemiyeceğim. a) karmaşık sorular sormak ve karşısındaki kişinin kafasını karıştırmaya çalışmak, karşısındakini ve karşısındakinin durumunu ciddiye almamak demektir.Bu davranış belirli bir süre başarı ile yürütülse bile sonu hüsrandır bence, hem uygulayana hem de avukatlık camiasına zarar verir. b) Sayın Av. Musa TAÇYILDIZ davranışınızda etik olarak tartışılacak ve kınanacak bir yön olmasa bile bir oyalama taktiği var gibime geliyor. Gerçekten belgelere ihtiyacınız varsa, olay gerçekten kapsamlı ise, olayın detaylarını öğrenmek için soru sahibi ile uzun uzadıya konuşmak gerekiyorsa, mesele yok, tavrınızla karşınızdakini ve sorunlarını ciddiye aldığınızı belirtiyorsunuz.

Not: Toplumsal yaşamın temelini karşılıklı güven duygusu oluşturur. Karşılıklı güven olmayan, herkesin herkesi kandırmaya ve yolmaya çalıştığı yerde toplumsal bir yapı yoktur. Olayı bu açıdan değerlendirdiğinizde, toplumun tüm elemanlarının birbirilerine karşı dürüst davranmaları ve aynı dürüstlüğü diğerlerinden bekleme hakları vardır. Güven verme duygusu, bilmediğini biliyormuş süsü vermek, yalan söylemek, yapamıyacaığnı bildiği şeyi yaparım, ederim demek sadece avukatlardan beklenen bir davranış değildir; toplumun her ferdi için geçerlidir. Buna rağmen, bir hukukçudan sıradan bir vatandaştan beklediğimin biraz fazlasını bekleme hakkım var diye düşünüyorum. Toplumun kendisinden beklediklerine cevap vermeyenlere veya veremeyenlere karşı toplumun dağarcığında belirli müeyyideler var, bazısının arkasından konuşulur, bazıları ile alay edilir, bazıları ile konuşmayız(küs oluruz!), bazıları dışlanır yerini yurdunu terk edip gider, bazıları mesleklerini kaybeder, bazıları cezalandırılır...say sayabildiğin kadar.

İkinci not: THS sadece hukukçular tarafından okunan ve katkıda bulunulan bir site değil, hukukçuların dışında katılımcıları ve okuyanları olan bir site. THS'ye yazılanlar kamuya açık. Bu durumu göz önünde bulundurarak yazdıklarımızı ve yazacaklarımızı hukukçuların dışındaki okuyucu kitlesini de göz önünde bulundurarak ve yazılanların bu kitle tarafından nasıl karşılanacağını düşünerek yazmamız gerekir. THS kurallarına aykırı olmadıkları sürece yazılanlara THS tarafından bir sırnırlandırma söz konusu değil. Kurallara aykırı olmadıkları sürece site tarafından bir sınırlandırılma getirilmiyor demek, benim ve diğer katılımcıların, site kurallarına aykırı olmamak kaydı ile, fikirlerini yazamıyacakları anlamına gelmemeli. Düşüncelerimi yazarken başkalarını incitmemeye çalışıyorm. Bu incitmemeyi her zaman başaramıyorsam 'af ola'

Saygılarımla
Old 16-12-2011, 22:06   #45
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Ben de genç ve kendi bürosunu yeni açmış bir meslektaşınız olarak naçizane kendi davranış tarzımı söyleyeyim.
1- Telefonla aranıyorsam ilk olarak olayı kısaca bir özet alarak alıp sonra bu iler telefonla olmaz olayınız da karışık biraz diyip büroma gelmelerini istiyorum. E o sırada araştırmamı yapıp net bilgiler verebiliyorum.
2- Direkt yüzyüze muhattap oluyorsam belgleri getirin öyle konuşalım diyorum, genel hukuk bilgimle geçiştirip tekrar gelindiğinde aydınlatıyorum.
3- Açılmış bi dava varsa cevap belli; dosyaya bakmadan birşey söyleyemem
4- Çok sıkışırsam bu kapsamlı ve fazla karşılaşılmayan bir konu ben bir bakayım diyorum ve genel birkaç şey söylüyorum
Sonuç; özgüvenli durmak, hissettirmek çok önemli

Katılıyorum.
Hepsi, yerinde zaman almalar ve yer tutmalar.
Ben naçizane, mesajınızda "kendi zaviyemden" mesleki bir mahzur görebilmiş değilim.
Bu dört maddede yazanları sürekli yapıyorum ben; iş yoğunluğum gözetildiğinde bunu yapmak zorundayım. Ancak ben zorundalık hissi ile değil idareciliğim nedeniyle ve açıkçası övünçle yapıyorum bunları. Bunları yerinde ve bolca kullanmayan avukat, bir de yoğun iş temposuna maruzsa, zihnen "infilak" eder. Bunu da söyleyim.
Metod doğrudur, devam edin.
Saygılar.
Old 17-12-2011, 13:17   #46
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Konu başlığı ve ilk mesajda sorulan sorular yukarıda.
1. Başlıktaki "Avukat" herşeyi bilen midir? sorusuna vereceğim cevap:
Hayır, ne avukattan, ne de başka bir hukukçudan herşeyi bilmesi beklenemez, herşeyi bilmek olanaksızdır. Binlerce kanun ve yönetmenliğin yüzbinlere varan maddesini insan değil olsa olsa bilgisayar hafızası saklayabilir. Avukat herşeyi bilen olmuş olsaydı başka mesleklere, hukuk mesleklerine diyeyim daha doğru olur, gerek kalmazdı. Avukatı hiçbir ek eğitime gerek görmeden, hakim, savcı vs. yapardık olur biterdi.
2. Şpezialist(uzman) olmak mı, generalist(belirli bir konuda uzmanlaşmış olmayan, her telden çalan) olmak mı?
Her ikisininde kendisine göre faydalı ve eksik yönleri var. Uzman uzmanlaştığı konuya hakimdir, uzmanlaştığı dalda iş bulursa başarılı olur; uzmanlaştığı konuda uzman sayısı fazla ise, uzmanlaşması boşuna olmuş olur. Temel eğitimini almış olsa bile diğer konularda zayıf kalır, kalmıştır. Uzmanlaşmamış olan her telden çalar ama, çaldığı çalgıların hiçbirisini ustaca çalamaz. Şpezialist veya generalist olmak işin başında bilinçli olarak seçilebilineceği gibi, işlerin akışıda belirli bir yöne götürebilir kişiyi. Uzmanlaşacağım demeden önce, cevaplandırılması gereken konu: Hangi dalda uzmanlaşmak istiyorum, uzmanlaşmak istediğim dalın diğer uzman elemanlarının durumu nedir, söz konusu dal yakın ve uzak vadede ne gibi bir gelişim gösterir? Olayın püf noktası neden uzmanlaşmak istiyorum sorusuna verilecek cevapta yatar.
3. Başlıkta ve içerikte özel olarak belirtilmemiş olduğu halde, üzerinde en fazla tartışılan konu:
Avukat bilmediği bir soru karşısında nasıl bir tavır takınmalıdır?
Bazı katılımcılara göre:
alıntı 1) hadi uzmanlığı bırakın hukuk alanına girmeyen sorulara biliyormuş gibi görünmek en faydalısı. Ben genelde bilmediğim sorular hakkında karmaşık sorular sorarak karşımdakinin kafasını karıştırır sorduğu soruyu unuttururum.
alıntı2) 4- Çok sıkışırsam bu kapsamlı ve fazla karşılaşılmayan bir konu ben bir bakayım diyorum ve genel birkaç şey söylüyorum.
Acımasız olacağını bilsem bile bu iki alıntı hakkındaki düşüncemi söylemeden geçemiyeceğim. a) karmaşık sorular sormak ve karşısındaki kişinin kafasını karıştırmaya çalışmak, karşısındakini ve karşısındakinin durumunu ciddiye almamak demektir.Bu davranış belirli bir süre başarı ile yürütülse bile sonu hüsrandır bence, hem uygulayana hem de avukatlık camiasına zarar verir. b) Sayın Av. Musa TAÇYILDIZ davranışınızda etik olarak tartışılacak ve kınanacak bir yön olmasa bile bir oyalama taktiği var gibime geliyor. Gerçekten belgelere ihtiyacınız varsa, olay gerçekten kapsamlı ise, olayın detaylarını öğrenmek için soru sahibi ile uzun uzadıya konuşmak gerekiyorsa, mesele yok, tavrınızla karşınızdakini ve sorunlarını ciddiye aldığınızı belirtiyorsunuz.

Not: Toplumsal yaşamın temelini karşılıklı güven duygusu oluşturur. Karşılıklı güven olmayan, herkesin herkesi kandırmaya ve yolmaya çalıştığı yerde toplumsal bir yapı yoktur. Olayı bu açıdan değerlendirdiğinizde, toplumun tüm elemanlarının birbirilerine karşı dürüst davranmaları ve aynı dürüstlüğü diğerlerinden bekleme hakları vardır. Güven verme duygusu, bilmediğini biliyormuş süsü vermek, yalan söylemek, yapamıyacaığnı bildiği şeyi yaparım, ederim demek sadece avukatlardan beklenen bir davranış değildir; toplumun her ferdi için geçerlidir. Buna rağmen, bir hukukçudan sıradan bir vatandaştan beklediğimin biraz fazlasını bekleme hakkım var diye düşünüyorum. Toplumun kendisinden beklediklerine cevap vermeyenlere veya veremeyenlere karşı toplumun dağarcığında belirli müeyyideler var, bazısının arkasından konuşulur, bazıları ile alay edilir, bazıları ile konuşmayız(küs oluruz!), bazıları dışlanır yerini yurdunu terk edip gider, bazıları mesleklerini kaybeder, bazıları cezalandırılır...say sayabildiğin kadar.

İkinci not: THS sadece hukukçular tarafından okunan ve katkıda bulunulan bir site değil, hukukçuların dışında katılımcıları ve okuyanları olan bir site. THS'ye yazılanlar kamuya açık. Bu durumu göz önünde bulundurarak yazdıklarımızı ve yazacaklarımızı hukukçuların dışındaki okuyucu kitlesini de göz önünde bulundurarak ve yazılanların bu kitle tarafından nasıl karşılanacağını düşünerek yazmamız gerekir. THS kurallarına aykırı olmadıkları sürece yazılanlara THS tarafından bir sırnırlandırma söz konusu değil. Kurallara aykırı olmadıkları sürece site tarafından bir sınırlandırılma getirilmiyor demek, benim ve diğer katılımcıların, site kurallarına aykırı olmamak kaydı ile, fikirlerini yazamıyacakları anlamına gelmemeli. Düşüncelerimi yazarken başkalarını incitmemeye çalışıyorm. Bu incitmemeyi her zaman başaramıyorsam 'af ola'

Saygılarımla
Old 11-04-2012, 10:07   #47
Av.Yusuf Çalışkan

 
Karar Sakıp Ağa...

Merhabalar öncelikle, mesajınızi dikkatlice okumuş bulunmaktayım. Evet, önemli kafakarışıklıklarından biri olduğu düşüncesini sizinle paylaşmaktayım. Ama Sakıp Sabancı'nın çok değer verdiğim bir sözünü paylaşmak isterim. Katkısını muhakkak hissedeceğinizi düşünmekteyim. '' Her şeyden Bir şey bileceksin, Bir Şeyin Her Şeyini bileceksin. '' der, Ağa. (; Saygılarla...
Alıntı:
Yazan simurganka
Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Nispeten mesleğe yeni başlamış meslektaşınız olarak sizzlerin derun bilgilerinizden yararlanmak en tabii hakkım diye düşünüyorum
Öncelikli sorum şu:Avukatlar, herhangi bir alanda uzmanlaşmalı mıdır? Uzmanlaşmak iyi midir? Uzmanlaşmak tabiri caizse kocaman konakta iken, kendini küçük bir odaya kapatmak mıdır?
Ayrıca Avukat denen yüce şahsiyet her şeyi bilen midir?
Mesela geçen gün bir müvekkilimizin yönlendirdiği bir şahıs geldi ve şirketiyle ilgili bir husus sordu. Şirketler hukuku benim ve büromuzun çok fazla çalışma alanına girmediği için genel hukuk mantığıyla cevap vermeye çalıştım. Burada "arkadaş benim uzmanlık konum değil, biz ticari dava almıyoruz yahut bir bakmak lazım" gibi kelimelerle geçiştirmek mi gerekirdi?
İcra desen ekmek gibi ihtiyaç, iş davası desen su gibi kutsal, hele savcılıklara yapılan çek şikayetleri... E tabi bir iki boşanma olmazsa olmaz, büronuz caddeyi görüyorsa birkaç da kazadan kaynaklanan maddi-manevi tazminat... E tuz niyetine barodan atandığınız ağır cezalık davalar da olmaza olmaz. Velhasıl saymakla bitmez bu dava çeşitleri
uzmanlaşmak belki kısa zamanda para kazandırmaz, alanda ehil olunca sağlam paralar gelebilir belki ama diğer şekilde de büroda sürekli para döngüsü oluyor.
Maddi açıdan bakınca belki uzmanlaşmak biraz riskli ama neyle uğraştığın belli. Diğer durumda her çeşit dava var. Hepsine ayrı beyan kafalar kazan gibi, sürekli davalar, akşamları rüyalarda bile belki.
Uzmanlaşmak mesleği monotonlaştırabilir belki. Diğer durumda her çeşit dava var.
Sonuç olarak uzmanlaşmak-uzmanlaşmamak daha doğrusu klasik avukatlık yapmak tercihleri arasında kalmış bulunmaktayım. Sizlerin görüşü nedir?
Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
" Devletin Dili ", " Resmi Dil ", " Ortak Dil "... Doç. Dr. Özge Yücel Hukuk ve Türkçe Çalışma Grubu 12 14-11-2012 18:12
"avukat karşı tarafla anlaştı", "davayı sattı" diyen müvekkile karşı suç duyurusu sulzu Meslektaşların Soruları 3 22-12-2010 22:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08261609 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.