|
Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin] |
11-01-2010, 11:22 | #31 | |||||||||||||||||||||||
|
|
11-01-2010, 13:21 | #32 |
|
Mevzuatımızda bu konuda kesin bir hüküm olmamakla beraber iptal hükmünün geriye yürümezliği ilkesi kesinleşmiş olan yargı ve idare kararları içindir.bu konu doktrin ve içtihatlarla geliştiriliyor.
Yargı konusu olan münhasıran bir kanunu ilga etmek için çıkarılan bir kanunun iptali olunca ve o da Any. ya aykırı olunca yürürlükteki kanunun da Any. uygunluğu dolaylı olarak da saptanmış olunca Hukuk düzeni Anayasa ya uygun olmak zorunda olunca hal böyleyken mevcut kanunun geçerli şekilde devam ettiğini söyleyebiliriz.Ben hukukçu olarak her zamanki gibi sadece kendi yorumumu belirttim. |
12-01-2010, 00:42 | #33 |
|
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen kanun (veya maddeler) yürürlükten kalkar. Bu durumda sınav yapılmasını içeren norm geçerlidir. Çünkü onu kaldıran norm iptal edilmiştir/yoktur.
Anayasa Mahkemesi de bu konuda bişr kuşku taşımamaktadır. Anayasa Mahkemesi kararları nedeni ile boşluk oluşacağını düşündüğü durumlardakararın belli bir süre sonra etki doğuracağını ifade etmektedir. İdare hukukunda kazanılmış hak yoktur. İşlemin temeli sakatsa her zaman geri alınabilir veya değiştirilebilir. Geri yürümezlik ilkesi kazanılmış hakların/statülerin korunmasına, toplumsal istikrarın devamına ilişkin bir ilkedir. Şöyle ifade edeyim: Bir kişi yürürlükte olan bir yasaya dayanarak bir hak elde etmiş ise o hakka dokunulamaz. Hak elde edilmemişse artık iptal edilen yasaya dayanılarak (sürmekte olan bir dava olsa bile) hak iddia edilemez. Bu çerçevede avukatlık hakkını almış olan arkadaşlar bu karardan etkilenmeyecektir. Bu ünvanı almamış olan arkadaşlar ise eski norma göre sınava tabi olacaklardır. Saygılar. |
12-01-2010, 16:12 | #34 |
|
Bu konudaki görüşüm esasında dün Av.Mehmet Uçum tarafından bir mail grubuna gönderilen görüşle aynı yönde. Aktarmadan önce belirtmem gerekir ki Kabahatler Kanunu'nun "sulh cezayı görevli" kılan düzenlemesi Anayasa Mahkemesince iptal edildiğinde diğer kanunlardaki hükümler adeta ihya oldu. Yani yeniden yürürlüğe girmiş gibi işlem gördü. Aşağıda Mehmet Uçum'un görüşünü aktarıyorum :
"Avukatlık Kanunu'ndaki sınav hükmünü kaldıran düzenlemenin iptal edilmiş olması sınava ilişkin düzenlemeleri ihya etmez. Eski deyimle avdet etme hali yasal düzenlemeler (birincil ve ikincil düzenlemelerin tamamı dahil) açısından geçerli değildir. İhya olma veya avdet etme sadece birel özgül işlemler için geçerlidir. Normatif düzenlemelerde bu ilkeyi uygulamak mümkün değildir. Bu nedenle yasama yeni düzenleme yapmadığı sürece mevcut haliyle avukatlık için sınav yapılamaz. Peki AYM kararı etksiz midir, hayır. AYM yasamaya bir görev yüklemiştir. Bu görevi TBMM yerine getirmek zorundadır. Aksi halde yargı kararlarına uymama suçunu görevde olan herkes işlemiş sayılır. Dokunulmazlık kalktıktan sonra herkesin yargılanma yolu açılır diye düşünüyorum. Sevgiler Mehmet Uçum" |
12-01-2010, 16:27 | #35 |
|
Sn Özoğul sizin ve Mehmet beyin görüşüne katılma olanağı bulamıyorum.
İfade ettiğim gibi eski düzenlemeyi kaldıran norm iptal edildiğine göre eski düzenleme kalkmamıştır. Yerindedir. Öteyandan Anayasa Mahkemesi'nin yasamaya görev yüklediği şeklindeki düşünceye katılma olanağı da yoktur. Güçler ayrılı prensibi gereğince Anayasa Mahkemesi yasamanın yerine geçerek düzenleme yapamayacağı gibi yasamaya bir görev de yükleyemez. Bu çerçevede yorumunuza katılma olanağı bulamıyorum. Saygılarımla. |
12-01-2010, 19:19 | #36 | |||||||||||||||||||||||
|
|
12-01-2010, 23:43 | #37 | |||||||||||||||||||
|
Burada anlaşamadığımız bir nokta var. Ben diyorum ki bir normu kaldıran hüküm iptal edildi ise o norm kalmamıştır. Benim gerekçem çok açık. O normu kaldıran hüküm yoktur. Siz de gerekçelerinizi belirtirseniz sevinirim. Saygılar. |
13-01-2010, 15:41 | #38 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Av. Muzaffer Erdoğan, Eğer Anayasa Mahkemesi kararları geçmişe etkili olsaydı dediğinize katılmak mümkün olabilirdi. Ama... Fakat... Lakin... Anayasa Mahkemesi kararları geçmişe etkili olmadığı için... Avukatlık sınavını kaldıran yasa hükmü, iptal kararının yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçerli bir kanun hükmü olarak işlev görmüştür. Başka bir deyişle Anayasa Mahkemesi kararı, sınav hükmünü iptal eden düzenlemeyi "baştan itibaren" geçersiz hale getirmemiştir. İptal edilen kanun hükmü iptal anına kadar geçerli bir kanun hükmü olarak işlev gördüğüne göre avukatlık sınavını öngören yasa hükmünü de ortadan kaldırmıştır. Bu halde geçmişe yürüyemeyen Anayasa Mahkemesi kararı, geçmişte ilga edilmiş sınav öngören düzenlemeyi de canlandırmaz. |
13-01-2010, 16:19 | #39 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Özoğul;
Yasa çok açık. 1. maddesinde avukatlık sınavını kazanan ibaresini kaldırıyor. Anayasa mahkemesi de bu yasayı iptal ediyor. Bu durumda sınav koşulunu kaldıran bir hüküm olmadığından sınav koşulu vardır. Sizin yorumunuzun kabulü halinde yasama yeni bir düzenleme yapmadığı sürece sınav da olmayacaktır. Bu durumda da iptal kararının hiç bir anlam ve sonucu kalmayacaktır. |
13-01-2010, 16:39 | #40 | |||||||||||||||||||||||
|
Yani özetle; Temel, İdris'i -ortadan- kaldırmış, Dursun ise İdris'i... Bu şekilde ne Temel yaşıyor, ne de İdris... Elde var Dursun! |
13-01-2010, 19:52 | #41 |
|
Arkadaşlar anlaşamadığımız nokta şurada;
Yasa zaten 3 maddeden ibaret. 1. madde sınavın kaldırılmasını düzenliyor. Yasa iptal edildi. Ben o zaman eski hükümdeki sınav ilişkisinin geçerli olduğunu düşünüyorum. Burada boşluk doğmaz. İptal edilen hüküm kimseye hak kazandırmaz. Geriye yürümezlik ilkesi sadece kazanılmış haklara ve statülere ilişkindir. Bir örnek: “4833 Sayılı Bütçe Kanunu'nun 51/t maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 22.01.2004 tarihli kararı ile iptal edilmiştir. Elde bulunan ve uyuşmazlığın sürdüğü davalarda iptal kararının “geriye yürütmeme” kuralı uygulanmayacağından anılan dönemde 3095 Sayılı Yasa'nın 1. maddesine göre hesaplama yapılması gerekir. “ (12. HD. 08.06.2005, 2005/10888-14017) Birhükmü iptal eden hüküm iptal edildiğinde eski hüküm ihdas olur. Statü ihdas olmaz. Saygılar. |
13-01-2010, 21:04 | #42 | |||||||||||||||||||||||
|
|
13-01-2010, 21:12 | #43 |
|
gördğüm kadarıyla daha avukat olmamış meslektaşlarım sınavın olmasını istemiyor ki ben de onlardan biriyim.çünkü o kadar yol katettikten sonra bir de sınava yoğunlaşmak kolay kolay kimsenin istemeyeceği birşey.bir diğer nokta şudur ki bazı meslektaşlarım mesleğe daha nitelikli insanların alınması açısından sınavın iyi olacağı kanısın;fakat bana göre mesleğini gereğince ve başarılı bir şekilde yerine getirmeyen biri zaten bu meslekte tutunamaz onu ayrıca bir sınava tutmamak gerektir.ayrıca avukatlık serbest meslek grubuna girer iyi olmayan bir avukat zaten tutunamaz diye düşünüyorum.
|
13-01-2010, 21:54 | #44 |
|
Avukatlik Sinavi Yapilacaktir.
Anayasa’nın 153. maddesine göre, iptal kararı geriye yürümez. Bu, iptal edilen kuralın Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına kadar, yani Anayasa Mahkemesi tarafından o yasa yürürlükten kaldırılıncaya kadar, geçerli olması demektir. Bu düzenleme biçimi, yargıcın Anayasa’ya uygunluk denetimi yaparken iptal etmeyip sadece daha önce de varolan Anayasa’ya aykırı yasanın hükümsüz olduğunu ilan ettiği Amerikan sisteminden bütünüyle farklıdır.(http://www.anayasa.gov.tr/eskisite/UYGUN.htm)
Yukarıda anayasa mahkemesinin görüşüyle, geriye yürümezliğin ne anlam ifade ettiği açıktır. Bu sebeple avukatlık sınavını kaldıran yasanın, yürürlüğe girdiği tarih ile mahkemenin iptal ettiği tarih arasında uygulanacağı (2006-2010 ocak..), geriye yürümezliğin bu tarihi kapsadığı, bu tarihten sonra avukatlık kanununun sınavla ilgili hükümlerinin de uygulanması gerektiği açıktır. Bu konunun tartışılacak tarafı mevcut değildir. Bir hukukçunun fikir sunarken gerekçe bildirmesi zorunludur. Aksini savunan hukukçular lütfen, geriye yürümeme nedir, nasıl uygulanır, bu durumla belirttiğimiz dönem haricinde ne ilgisi vardır açıklasın ki, kafalar karışmasın. İptal Kararına rağmen sınav yapılmaması, anayasa mahkemesi kararlarının geriye yürümediği gibi ileriye de yürümemesi sonucunu doğurur. Bu mantıksızlığın hukukta yeri yoktur. |
13-01-2010, 23:20 | #45 |
|
Belli ki bu konuda hukukçular iki ayrı görüşe sahip...
Birbirimizin görüşünü kabul ettirmeye çalışmanın bir anlamı yok. Bekleyip uygulmanın ne şekilde gelişeceğini göreceğiz... Konunun görüş arşivi olduğunun dikkate alınmasını rica ediyorum. |
13-01-2010, 23:43 | #46 | |||||||||||||||||||||||
|
Koyulaştırdığım bölüme katılmıyorum. Türkiye'de ne yazık ki -sahte- avukatlar bile yıllarca avukatlık yapıyor ve kimse farkına bile varmıyor. Sizce bu durum düşündürücü değil mi? Mesala içimizden birisi gidip, bırakalım avukatlığı, doktorluğu; "duvar ustasıyım ya da kaportacıyım" diyerek bir yerde işe başlarsa, bir saatten fazla barınabilir mi o işyerinde? Hemen fark edip, kolumuzdan tuttukları gibi dışarı atarlar. Demek ki bu ülkede (maalesef) avukatlığın mahkemeler nezdinde -fark edilebilirliği- yok! |
14-01-2010, 02:56 | #47 |
|
Ben hala sınava karşıyım ve sınavı geçtim
|
14-01-2010, 20:51 | #48 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Engin Özoğul haklısınız, iki farklı görüş var. Özellikle iptal edilen kanunun değişiklik kanunu olması durumu için araştırdığımda, iki farklı görüş var. Anayasa Mahkemesi Kararlarını da taramıştım biraz ama birşey bulamadım. En iyisi biraz beklemek. İyi Çalışmalar |
25-01-2010, 03:43 | #49 |
|
Ben olayı 10.05.2001 tarihinde hukuk fakultesi öğrencisi olanlar ve henüz stajı tamamlamayıp ruhsat almamış arkadaşlar yönünden değerlendirmek istiyorum:
28.11.2006 günlü, 5558 sayılı “Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un iptali istenilen 1. maddesi şöyledir: “ 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Avukatlık sınavını başarmış olanlar veya” ibaresi, 28 inci, 29 uncu, 30 uncu, 31 inci maddeleri, 121 inci maddesinin birinci fıkrasının (20) numaralı bendi, geçici 17 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve sınav” ibaresi ve geçici 20 nci maddesinin ikinci fıkrası ile 2/5/2001 tarihli ve 4667 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.” Anayasa mahkemesinin iptal ettiği 5558 sayılı kanunun 1. maddesinde atıfta bulunulan Her bir madde tek tek incelendiğinde; 28.11.2006 günlü, 5558 sayılı Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesiyle; A) 19.3.1969 günlü, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun; 1) 3. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendindeki, avukatlığa kabulde aranan “Avukatlık sınavını başarmış olmak” koşulu, 2) 6. maddesinin birinci fıkrasındaki, avukatlık sınavını başarmış olanların Baroya yazılma isteminde bulunabilmeleri, 3) 28. maddesindeki, avukatlık sınavının Türkiye Barolar Birliği’nce yaptırılması, 4) 29. maddesindeki, sınava gireceklerin tespiti, 5) 30. maddesindeki, sınavın şekli ve konuları, 6) 31. maddesindeki, sınav sonuçlarının bildirilmesi, 7) Türkiye Barolar Birliği yönetim kurulunun görevlerinin belirtildiği 121. maddesinin birinci fıkrasının (20) numaralı bendindeki, avukatlık sınavı ile ilgili olarak Türkiye Barolar Birliği’ne verilen görevlerin yerine getirilmesi, 8) Dava ve iş takibine ilişkin geçici 17. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve sınav” ibaresi, 9) Geçici 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre 10.5.2001 tarihinde hukuk fakültelerinde öğrenci olanların sınava tabi tutulmaması, B) 2.5.2001 günlü, 4667 sayılı “Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un geçici 1. maddesinin birinci fıkrasındaki, avukatlık staj sonu sınavının, sınavın getirildiği 10.5.2001 tarihinden sonra başvuranlara da uygulanması, Karşı oy yazısında belirtildiği üzere: “…Avukatlık Kanununda anılan değişiklikleri öngören 4667 sayılı Yasa geçici madde 1’de sınava ilişkin hükümlerin bu kanunun yayımından sonra avukatlık stajına başvuranlara uygulanacağını belirtmektedir. Ancak 25.6.2002 tarihli 4765 sayılı Yasa’nın 1. maddesiyle 1136 sayılı Yasa’ya eklenen geçici madde 20’nin ikinci fıkrasıyla stajla ilgili hükmün 10.5.2001 tarihinde hukuk fakültelerinde öğrenci olanlar hakkında uygulanmayacağı, bunların sınava tabi tutulamayacağı kuralı getirilmiştir. 4667 sayılı yasa sınav koşulu öngörerek yasanın yayımıyla uygulamaya başlamayı geçici 1. maddeyle öngörmesine karşın, bir yıl sonra 2001 yılında hukuk öğrencisi olanlar sınavdan bağışık tutulmuştur. Bu durumda yasanın yürürlüğü giriş sırasında öğrenci olanlar sınavdan bağışık olmalarına karşın daha önce eğitimi tamamlayan ancak staj yapmamış olanlarda duraksama yaşanacaktır….” Bana göre duraksama yaşanmaz. Zira; Anayasa mahkemesi 5558 sayılı kanunun 1. maddesini iptal etmiştir. 1. maddede ise 10.05.2001 tarihinde öğrenci olanların sınava tabi tutulmayacağı şeklindeki geçici maddeyi yürürlükten kaldırmıştır. Yürürlükten kaldıran maddeyi iptal eden anayasa mahkemesi esasen 10.05.2001 tarihinde hukuk fakultesi öğrencisi olanlara ilişkin olarak sınav şartını ortadan kaldıran maddeyi canlandırmış olmaktadır. Yani bu durumda 10.05.2001 tarihinde hukuk fakultesi öğrencisi olanlar sınava tabi olmayacaklardır. Saygılar… |
12-02-2010, 04:29 | #50 |
|
Barolar birliği 20.01.2010 tarihinde yapmış olduğu duyuru ile son noktayı koymuş.Daha yeni fark ettim.Yukarıda da defalarca yazdığım gibi ben ve benim gibi düşünen arkadaşlar haklı çıktık.Duyurunun özeti şu:Meclis yasal düzenleme yapıncaya kadar avukatlık sınavı yok.İsteyenler verdiğim linke bakabilirler. http://www.barobirlik.org.tr/calisma/duyuru/?d=819
|
12-02-2010, 16:49 | #51 |
|
Sn. Av.Ömer U.L Belirttiğiniz karar sizin haklı olduğunuzu göstermiyor. Sadece barolar Birliğinin kaçak güreştiğini, tepki çekmeyi istemediğini gösteriyor.
Konuya yeniden dönersek: Avukatlık yasasında bir hüküm var "ve avukatlık sınavını kazanmış olmak" avukatlığa kabulün koşullarından biri olarak belirtiliyor. Başka maddelerde de sınavın kazanılmış olmasının gerektiğine ilişkin hükümler var. Bir yasa çıkıyor. "ve avukatlık sınavını kazanmış olmak" ibaresi ve paralel hükümler avukatlık yasasından çıkarılmış/kaldırılmıştır diyor. Anayasa Mahkemesi bu yasayı tümden iptal ediyor. Şimdi yorumu nasıl yapacağız? Ben bu hükümleri kaldıran yasanın iptal edilmesi nedeni ile Avukatlık Yasasındaki "ve avukatlık sınavını kazanmış olmak" ibaresinin yerinde durduğunu düşünüyorum. Çünkü artık o ibareyi kaldırmış olan herhangi bir yasal düzenleme yoktur. "VE AVUKATLIK SINAVINI KAZANMIŞ OLMAK" ve BUNA PARALEL OLARAN (KALDIRILMIŞ HÜKÜMLER) AVUKATLİK YASASINDA VARDIR. Benim bakış açım bu. Siz de yeni bir düzenleme gereğinin gerekçelerini koyarsanız sevinirim. Dediğim gibi Barolar Birliği'nin yeni bir yasal düzenlemeyi beklemesi tepki toplamamak için geliştirilen bir tavırdır. Yeni yasal düzenleme gerekliliği savunulduğunda Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararrının hiç bir hükmü kalmayacaktır. Sonuçta; sizin gibi yorumlarsak yasama yeni bir düzenleme yapmadığı sürece avukatlık sınavı olmayacak, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı hüküm ifade etmeyecektir. HUKUKU ARKADAN DOLANMAK BUNA DENİR İŞTE. |
12-02-2010, 20:51 | #52 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayı Erdoğan'ın görüşüne tamamen katılıyorum. Anayasa Mahkemesi'nin kararı ateşten gömlek oldu, kimse giymek istemiyor. |
12-02-2010, 21:44 | #53 |
|
Sayın Av.Muzaffer Erdoğan öncelikle avukatlık tecrübenize saygı duyduğumu belirtmek isterim.Sizin gibi bir çınarın yanında ben daha bir fidanım.İNŞALLAH ben de sizin gibi bir çınar olabilirim.Konumuza dönersek bana göre ben dersem diyeyim sizi ikna edemeyeceğim.Hatta meclis bu konuda yarın düzenleme yapsa onlarda yanlış yaptı diyeceksiniz.Hatta Anayasa Mahkemesi başkanı açıklama yapsa onu da eleştireceksiniz.Barolar birliği tepki çekmemek için böyle bir açıklama yapmış diyorsunuz.O zaman ben de size şöyle bir soru sorayım bu barolar birliği değimliydi sınav olsun diye bas bas bağıran.Sınav gelmezse avukatlık için çok kötü olur diyen.O günden bugüne ne değişti ki barolar birliği tepkiden korksun.Şunu da belirteyim barolar birliğini en çok eleştirenlerden biriyim.Ama bu konuda doğruyu yapmışlar.Kaldı ki barolar birliğinde bir sürü avukat var bu avukatlar bile bile lades derler mi?Israrla gerekçemi sormuşsunuz ben daha önce kısa bir şekilde gerekçemi yazmıştım ama yine biraz daha kapsamlı yazayım.
Geriye yürüme nedir?Geriye yürüme,verilen kararın etkisini,karar tarihinden itibaren değil daha öncesine giderek o karara konu işlemin yapıldığı tarihten başlayarak doğurmasıdır.Anayasa Mahkemesinin iptal kararları geriye yürümez.İptal kararları en erken Resmi Gazetede yayımlandığı gün yürürlüğe girer.Bu nedenle, Anayasa Mahkemesi kararları,geçmişe yönelik değil geleceğe yönelik bir etkiye sahiptir.Anayasa Mahkemesinin iptal kararları geriye yürümediği için,iptal kararlarıyla birlikte,iptal edilen kanunun kaldırdığı kanun kendiliğinden yürürlüğe giremez. Son olarakta meclis bu yönde bir düzenleme yapmazsa bunun da hukukta bir karşılığı vardır sanırım. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Avukatlık sınavını kaldıran kanun teklifi Cumhurbaşkanınca onandı. | Emrah Güler | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 13 | 15-12-2006 18:45 |
Cumhurbaşkanı Sezer,Avukatlık sınavını kaldıran kanunu onayladı. | faruksa | Hukuk Haberleri | 5 | 15-12-2006 15:08 |
Anayasa Mahkemesi Ek Taşıt Vergisini İptal Etti Ve Yürürlüğü Durdurdu | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Hukuk Sohbetleri | 9 | 08-10-2003 19:06 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |