06-12-2006, 17:56 | #31 | |||||||||||||||||||||||
|
|
10-12-2006, 16:30 | #32 |
|
hukuk uygulayıcıları normal olarak yürürlükte bulunan metinlerden yola çıkarak uygulama ve yorumlama uğraşısı içine girmekteler.Dolayısıyla metinlere bağlı kalınarak ciltlerce kitap yazılmakta.Bundan yola çıkarak dahi olunamayacağı besbelli.Ancak hukuk hayatın bir çok alanına temas eden ve aynı zamanda felsefi düşünüşle harmanlanabilen bir bilimdir bana göre.Sadece kanunlarda yazılanlardan ibaret olmayan bir bilimdir.Sosyal yaşamı yorumlamaya çalışan bir bilimdir.Ancak pozitif hukuk sistemi bir bilim değildir.Yanılgı burada başlıyor gibi.Uygulanan hukuk metinlerini tartışmak yada değiştirmek bilim değildir denebilir.Ama toplumda yaşanan değişimleri tahlil edip buna göre yeni yasalar yapmaya uğraşmak açık bir sosyal bilim tanımıdır.Ama kurum olarak hukuk ne olmuştur.Her zaman bir sınıfın diğerinin üzerinde baskısını kurmasının aracı olmuştur.Bu anlamda sadece üstyapı kurumudur toplumu şekillendirmez ya da ileri taşımaz.
dahi elbette olunabilir hukukta fakat dahi kavramı herkes tarafından farklı algılanıyor.Fizik kimya örnekleri verilmiş.Bu anlamda sosyal bilimlerden dahi çıkar mı sorusu akla geliyorki bence esas bilim sosyal bilimdir.Teknik bilimleri çokda bilimden saymadığımı belirtmek isterim. |
15-01-2007, 00:38 | #33 |
|
HUKUK BİR BİLİMDİR ÇÜNKÜ, İNSAN DOĞASINI ARAŞTIRIR VE BU DOĞAYA EN UYGUN OLANI KURAL OLARAK KOYAR FAKAT BU ESNADA DOĞAL KİŞİLİĞİ TÖRPÜLER-YONTAR Kİ düşüncesiyle ulaştığı İNSAN tanımına ulaşır. Fakat bu düşüncesiyle ulaşma elbetteki insanın doğasını bulup bu doğayı en iyi kuralla-imkanla gerçekleştirme imkanı bulur.
|
09-02-2007, 18:53 | #34 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın korayad'ın "Türk Hukuk Sitesi 10 yaşında.." başlıklı forumda, 35 numaralı ileti ile yazdığı metinden ALINTIDIR.
Saygılarımla. Not:Fikri Sınai Haklar Çalışma Grubu; telif ücreti ödemem değil mi? |
09-02-2007, 20:26 | #35 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben izninizle 2003'de yazdığım yanıtın arkasında duracağım: Hukuk bence yaratıcılığa pek açık bir bilim değil ve bu nedenle hukukçudan çok şey olabilir ama "dahi" sanmıyorum.. Böyle düşündüğüm için kendim de dahil hepimizden ayrı ayrı özür dilerim.. (Ve ben utandıran bu konuyu uzatmamanızı da önemle rica ederim! "Rica" kullanmayacaktık değil mi, pardon, "arz" ederim..) |
09-02-2007, 21:00 | #36 |
|
Sayın admin, size katılmak mümkün değil. Hukuk belki çok zaman gelişmelerin ardından gelir gibi lanse edilsede bu geriden gelen hukuk pozitif ve bilimsel olmayan mevzuat hukukudur. Yoksa hukukbilimi her zaman önde gidebilir ve tarih gittiğinin delilleri ile doludur. Saygılarımla.
|
09-02-2007, 21:09 | #37 |
|
Öncelikle "deha" ne demektir?
Deha; İnsan zekâsının, insan kişiliğinin erişebileceği en yüksek düzey, dâhilik (tdk) Bu terimle pozitif bilimlerle daha çok karşılaşılıyor. Çünkü sosyal bilimlerle pek uyuşmadığını düşünüyorum. Sosyal bilimlerin içine insan düşünce ve yargılama gücü girdiğinden farklı fikir ve yorumlar çıkabiliyor. Birinin beyaz dediğine biri siyah diyebiliyor. Hukuk konusunda dahilik bana göre, yasaların bilinmesi ve daha önemlisi yorumlanması konusundaki başarıdır. Çünkü Her hangi bir karar verirken karar verici kendi düşüncesine göre değil, mevcut bulunan yazılı kurallara göre karar veriyor. Dahilik bu kuralların yorumlanmasıdır. Dahilikte bana pek iyi bir kavram gibi gelmedi. İnsan zekasının erişebileceği en yüksek düzey. Kendimizi sınırlandırmak niye? |
09-02-2007, 22:57 | #38 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Turan,
Peki ben size birkaç bütün dünyanın dahi olduğunda hemfikir olduğu değişik branşlardan isim sayayım: Fizik : Einstein, Newton, Kepler, Hawking Kimya : Curie Edebiyat : Shakespeare Müzik : Mozart Resim : Da Vinci Matematik : Gauss, Hilbert Siz de bana bir tane hukukçu söyleyin? Tabii hukuk okuyup, matematik formülü icat etmiş olmasın lütfen, dehası hukuk alanında kabul edilmiş olsun. |
09-02-2007, 23:00 | #39 |
|
Marcus Tillius Cicero olur mu?
Çok itiraz görecek biliyorum ve amacım fikri anarşi! |
09-02-2007, 23:14 | #40 |
|
Deha Hukukçu Adayım : Mehmet Saim Dikici
|
09-02-2007, 23:39 | #41 |
|
"Dahi olunmaz, dahi doğulur" değilse eğer; büyüyünce ben de "dahi" olacağım!
|
10-02-2007, 07:16 | #42 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
1708 yilinda 'hukuk diplomasini' alan Montesquieu'nun bu sozune itirazi olan var mi? Bu dusunce sizce de 'dahice' degil mi?
"Hicbir sey olamazsam avukat olurum" sozune(ki cogunlukla iyi niyetle soylenmesine ragmen) sinirlenen meslek grubundan boyle bir cumle duymak gercekten uzucu... Ancak diger meslekleri yapamayacaklarini dusunenlerin akademisyenlige yonelmeleri de ayri bir tezatlik yaratmiyor mu? Sanirim ben neyi kastettiginizi anlamadim... |
10-02-2007, 12:06 | #43 |
|
Bence de hukukçu dahi olamaz. Dahi olabilir, ama "hukukta dahi" olamaz.
Sevgili Ahu'nun Montesquie'dan verdiği örnek cümle, dahice bir cümledir, ama bu onu "dahi hukukçu" kılmaz, kendisi deha olarak kabul edilebilir. Neden hukukta dahi olunmaz, çünkü hukuk bir kurallar bütünüdür ve bu kurallar beşeri ilişkileri düzenlerken, haklarında düzenleme yapılanların tümünün dahi olmadığını da gözetmek zorundadır öncelikle. Daha doğru ifade etmek gerekirse hukuk mevcut olanı tespit eder ve ona göre düzenler (bazen ileri giderek toplumun önüne de istisnai olarak geçer). Toplum yalnızca dehalardan oluşsa ve mevcut düzenlemeler de buna göre şekillendirilse, o zaman dahice kurallar bütünü (deha hukuk külliyatı) ve bu düzenlemelere göre başarılı uygulamalar yapılabilir. Ama bu ütopik varsayımda bile, hukuk yine mevcudun uygulamasına yönelik olacağından, dahice kurallar bütününü dahice uygulamaktan değil, olsa olsa "iyi" ya da "başarılı" uygulamaktan söz edilebilir. Bence Saygılarımla... |
10-02-2007, 12:17 | #44 |
|
Ama sayın şehper burda tartışılan konu zaten hukukçuların dahi olup olmadığı noktasında düğümlendi. Siz de kabul ettinizki montesquie dahi bir hukukçudur.
|
10-02-2007, 12:19 | #45 |
|
Acaba yanlış mı anladım?
Öyleyse iki kısa cümleyle özet geçeyim Bir hukukçu da deha/dahi olabilir. Hukukta deha/dahi olunmaz. Saygılarımla... |
10-02-2007, 12:25 | #46 |
|
Bu arada unutmadan:
Hukuk mevcudu düzenler ve toplumla kural olarak birlikte yürür, bu nedenle hukukta deha olunamaz demiştik yukarıda. Şimdi henüz uygulanmayan, düzenlemesi kabul görmemiş bir tasarımız var malumunuz. Borçlar Tasarısı. Dahi hukukçuluk tartışmalarını bir yana bırakıp dahice bir iş yapmak üzere, tüm katılımcıları aşağıdaki linke bekliyorum http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=11718 Saygılar |
10-02-2007, 12:46 | #47 |
|
Dahi hukukçuluk tartışmalarını bir yana bırakıp dahice bir iş yapmak üzere, tüm katılımcıları aşağıdaki linke bekliyorum
Sayın şehper işte bu cümleniz de bir deha göstergesi |
10-02-2007, 21:35 | #48 | |||||||||||||||||||||||
|
hukuk insan doğasını araştırıp bu doğaya en uygun olan kuralı koymaz.Zira insan doğasından birbirinden tamamen farklı sonuçlar çıkar.Hukuk sadece toplumda var olan olaylardan yola çıkarak bu duruma uygun düzenlemeler yapar.Basit bir sosyal düzen formülasyonudur.Burada kastım pozitif hukuk.Genel hukuk kavramı değil |
18-02-2007, 02:27 | #49 |
|
Bir dahi hukuk mesleğini seçmişse dahi bir hukukçudur.
Bir kimse başkasının işlediği suçtan sorumlu tutulamaz. Kanunda öngörülmeyen bir fiilden dolayı kimse cezalandırılamaz veya kanunsuz suç ve ceza olmaz. suçluluğu sabit oluncaya kadar herkes masumdur. senede karşı senetle isbat zorunluluğu. vs. Bu ilkeler deha ürünü ilkelerdir. Bunları dahi hukukçular bulmuşlardır. Böyle ilkeler bugünkü dahi hukukçularca bulunuyordur ve gelecekteki dahi hukukçularca da bulunacaktır. dahi hukukçu vardı, var ve olacak. |
18-02-2007, 15:03 | #50 |
|
Tarih boyunca yaşayıp alanlarında önemli izler bırakmış ama adı ve dehası kayda geçmemiş binlerce dahi yaşamıştır eminim.Ve yine eminim ki hukuk alanında katkı sağlamış isimsiz dahilerin sayısı çok fazladır.Çünkü bilindiği üzere hukuk kuralları aniden ortaya çıkmaz,uzun yıllar içinde değişerek gelişir,olgunlaşır.Bu sürecin başlangıcında ve ilerlemesinde dahice katılımları olanlar mutlaka olur.Bir dahinin ille de nam salması gerekli değildir diye düşünüyorum.
|
08-01-2010, 02:20 | #51 |
|
Çünkü 'hukuk' çerçevesinde düşünce ufkunuz kanunlarla sınırlandırılmıstır.
düşüncenin bile sınırlarını aşamazken nasıl deha olabilirsiniz? |
05-03-2010, 16:05 | #52 |
|
Olabilir, ancak sistemin bunu algılaması zordur, bu nedenle iyi bir pazarlamacı da olması gerekir ki bu pazarda kuralları koyanlar hukukçular olmadıkça satışı çok zordur.
|
10-08-2010, 21:10 | #53 |
|
Dehanın hukuk pratiğinin işleyişine uygulanışı imkansız görülebilir; dehanın adliyedeki etkileri sadece deha kişinin kendisini mütebessim kılacak şekilde tezahür edebilir. Lakin hukuka en büyük hizmet içtihat çıkarmak değil, insan yapısının yıllar içerisinde değişmez ortalama ortak özelliklerinden hareket edip sosyoloji ve felsefeyi yoğurabilmek, onlarca farklı ülkede yüzlerce farklı kanuna referans olabilecek fikirlere sahip olabilmektir.
Kişinin hukuk eğitimi almaya karar verirken beklentileri teorik değil pratik, manevi değil maddi olsa dahi, hukukun ruhunun algılanışı, bir deha oluşacaksa da önünü kesecek yüzeysel-gündelik şekillerde algılanmamalı, bilakis hukuk ruhunun deha ilerleyeşine salgıladığı güzel kokular teneffüs edilmelidir. Saygılarımla. Nuri Erman Ateş |
11-08-2010, 00:05 | #54 | |||||||||||||||||||||||
|
Kanun koyucuyu hukukçu sayarsak futbolcuları da hukukçu saymamız gerekir: Örneğin ‘’Hakemler dâhi olabilir mi?’’ sorusu dahi sorulabilir. Saygılarımla |
11-08-2010, 00:57 | #55 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Velhasıl dehalar tek alanda çalışan emekçiler değil, birbiriyle ilintili alanların ilintileri üzerinde belirleyici/şekillendirici olanlardır.
Futbolcuları avukatları benzetir isek, hakemleri de hakimlere benzetebiliriz. Takdir yetkilerinin sınırları dahilinde hukuka faydaları mümkündür. Asıl katkıyı yapacak kişi ise toplumun futbol algısını çözmüş ve bu çerçevede daha iyi bir futbol için yeni fikirler geliştirmiş Fifa başkanının yaptığı olacaktır. Fifa başkanı kuvvetle muhtemel futbolculuktan gelmedir. Dehayı belirlediği sınırlamalar içerisinde arayanlar, dehayı gördüklerinde tanımayacaklardandır. Dehasına ulaşmada ilk gönderimimde anlattığım şekilde hukuk disiplininden de faydalanmış ve devamında herhangi bir organ/mecra üzerinden toplumsal hukuka ve yaşayışa hizmet edeceğini düşündüğü dâhiyane fikirlerini geliştirip sunmuş bir deha, hem dâhi hukukçu, hem de hukuktan çıkmış deha kavramlarını örter kanâatindeyim. Saygılarımla. |
13-08-2010, 23:07 | #56 |
|
Mahatma Gandhi deha değilse nedir? Ya da Jacques Verges?
Dehanın tek ölçütü ortaya elle tutulur, gözle görülür bir buluş koymak ise şayet, hukukçunun "hâkimin son savunmayı alırken yüzünde oynayan kasların hareketlerinden faydalanıp vereceği hükmü bilen mimikmetre" gibi bir şey bulması elbette alışılagelmiş bir şey değil, o zaman bizden deha çıkmaz. Ama isimleri bilinen veya bilinmeyen ulusal/uluslararası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri, pro-bono etkinlikleri için akıl yoran, çareler bulan, otoriteleri yenen hukukçular dahi değilse nedir? Deha başkalarının kolayca yaratamayacağı türden farklar yaratmak değil midir? Hukukçu dahi olur. Hem de çok güzel olur. |
14-08-2010, 00:04 | #57 | |||||||||||||||||||
|
Tartışmaya yol açan soruyu dâhi ve deha kelimelerinin anlamları doğrultusunda değerlendirerek alttaki soruların cevabını ararsak 'Hukukçu'nun ''Dahi'' olup olamıyacağını' ortaya çıkarırız gibime geliyor. a) Dâhi: 1. 'Olağanüstü yeteneği ve yaratıcı gücü olan kimse' hukukçu olamaz mı? 2. hukukçu olağanüstü yeteneğe ve yaratıcı güce sahip olamaz mı? b) Deha: 3. Zekası İnsan zekâsının ulaşabileceği en yüksek aşama'ya varmış kişi hukukçu olamaz mı? 4. hukukçu'nun zekası en yüksek aşamaya varamaz mı? Saygılarımla |
14-08-2010, 15:07 | #58 | |||||||||||||||||||||||
|
'İpten alma' deyimi aklıma geldi.. Çıkışı şöyle: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=5895 Ve ben sade bir vatandaş olarak şöyle düşünüorum : Avukatlarımız yaşamın her alanına yakın olmalı. Bu tabiiki bir zorunluluk değil fakat hukuk dışında da donanıma sahip olan bir avukat müvekkilini daha iyi anlayacak ve her detayı kolayca farkedecektir. *Yukarda ki ipten alma olayında avukat başarılı olmuş olabilir. fakat (hukuktaki) açık noktaları yakalamaya çalışmak sanırım doğru kararı bozma çabası... Deha değil, cin fikirlilik Zekice fakat yanlış! Hakılı çıkmak,isteyen haksız insanın kurnazca yaptığı manevralar gibi.. Hoş gelmedi bana.. * Ülkemizdede ''ne yaparsan yap, kurtar!' diyen adamlar var.. Hizmet etmemek gerek... Aklıma gelenleri tek tek yazdım. Toparlayamadım.. Belki, söylenebileceklere önsöz. Yaptığı iş gerçekten güç olan sevgili avukatlarımıza kolaylıklar diliyorum. |
14-08-2010, 23:44 | #59 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
- Jacques Verges ise hukuk bilgisiyle değil, kamuoyu desteğini arkasına almakla ünlüdür. Bu nedenle dehasını hukuk alanında değil, halkla ilişkiler alanında kullanmıştır. Ünlü avukatın yaptığı savunmalara sanat diyenler olmuştur ama ben buna zenaat demekten yanayım. Mahkemeleri baskı altına alarak sanık yararına sonuç almak hukuki deha sayılamaz. Tam tersine, mahkemeleri baskı altına almak herkesin uzak durması gereken hukuka aykırı bir tavırdır. Sanığı savunmak yerine topluma saldırmak kolaycılık ve kurnazlıktır. Dehanın kurnazlığa ihtiyacı yoktur.
Saygılarımla |
26-08-2010, 16:36 | #60 |
|
Dahi her meslekte olabileceği gibi, mesleği olmayan şahıslarda da olabilir. Ancak önemli olan, bu şahsın dahiliğini ortaya koyabileceği ortamın oluşturulmasıdır. Dahilik örneğini Hakim ve savcılar, avukatlardan dahi göremedinizse, bu durumun dahi potansiyeli olan şahıslarla bir ilgisi olmayıp; bunun, katı meslek kuralları, adı demokrasi olan, ancak özde demokratik olmayan sistemler ve rejimler, kişinin kendi potansiyelini ortaya çıkarmasına izin vermeyen meslek kurulları... gibi etkenlerle ilgisi olabilir diye düşünüyorum. Çünkü gerçek dahilik ancak gerçek demokrasilerle yeşerir bana göre. İstisnalar hariç, kişinin kendi özünü gerçekleştirme olanağı bence dahilik için önemli koşullardandır. Bunun da birinci şartı baskının olmamasıdır. Baskı varsa bu potansiyel ortaya çıkarılamaz. baskının engelenmesi ise ancak gerçek demokrasi ile olur. Saygılar
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Her Hukukçu Avukat olabilir mi? | av.yıldıray | Konumuz : Hukukçular | 26 | 30-12-2010 14:39 |
avukat sözleşmeli personel olabilir mi? | füruzan | Meslektaşların Soruları | 3 | 28-01-2009 20:41 |
iştirak nafakasının şekli olabilir mi? | imsel | Meslektaşların Soruları | 3 | 22-11-2006 21:50 |
öğrencilerle baro arasındaki bağ ne olabilir | ibrahimkovanci | Hukuk Lisans Eğitimi | 5 | 02-09-2006 16:49 |
Dms İçin 25 Yaş Sınırı Olabilir Mi? | Hüseyin | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 01-03-2002 22:08 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |