Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Yeni İstanbul ( Çağlayan) Adliyesi Maceralarımız

Yanıt
Konu Notu: 9 oy, 4,44 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-12-2011, 14:33   #391
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Haydarpaşa'dan Çağlayan'a nasıl gideceksin? İşte yol tarifi:

1- Evrak çantanı yerden al.
2- Şehirhatları vapuru ile Eminönü'ne geç. Yolda martılara simit at.
3- Bir taksiye bin. "Ben buraların yabancısıyım, Çağlayan'a gidecektim." de.
4- Tüm tarihi yerleri görebileceğin bir turistik gezi sonrası şansına göre 100-200 TL taksi ücreti ödeyip taksiden in. (Taksiciyle kavga etme, kırk yılda bir İstanbul'a geliyorsun, oraları başka türlü göremezdin.)

Daha masrafsız yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Gemiyle Kabataş'â geç. Bulabilirsen martılara simit at.
3- Fünikiler sistemle metroya ulaş. Şişli durağında in, 15 dakika yürü, bacakların açılsın. Çağlayan'dasın.

Ya da gemiyle Beşiktaş'a geç, taksiyle Çağlayan Adliyesine gel.15 TL civarında ücret öde, bana hayır duanı esirgeme.
Old 15-12-2011, 14:34   #392
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Oğuzhan Dayar
Ağabey ben yabancısıyım buraların derim (:
Hmm sevindim ya Avrupa' da olmasına...

İstanbul' da bir kahvaltıcım vardı, Cağaloğlu' nda Eski Postanenin çaprazında...

Orada kendime güzel bir kahvaltı çekerim...

Salı sabahı Cağaloğlu' na gelenlere kahvaltılar benden!


Anlaşıldı, senin duruşmaya yetişmek diye bir kaygın yok. Gezmeye geliyorum desene.
Old 15-12-2011, 14:39   #393
av.ankarahukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Daha masrafsız yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Gemiyle Kabataş'â geç. Bulabilirsen martılara simit at.
3- Fünikiler sistemle metroya ulaş. Şişli durağında in, 15 dakika yürü, bacakların açılsın. Çağlayan'dasın.

Ya da gemiyle Beşiktaş'a geç, taksiyle Çağlayan Adliyesine gel.15 TL civarında ücret öde, bana hayır duanı esirgeme.

Benden daha masrafsız,kolay ve yürümesiz yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Haydarpaşa'dan trenle bir sonraki durak olan Söğütlüçeşme istasyonuna geç; metrobüse aktarma yap. Metrobüs durağı ile tren istasyonu yanyanadır.
3- Metrobüse bin adliyenin önünde yani çağlayan durağında in.
Old 15-12-2011, 14:45   #394
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Daha masrafsız yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Gemiyle Kabataş'â geç. Bulabilirsen martılara simit at.
3- Fünikiler sistemle metroya ulaş. Şişli durağında in, 15 dakika yürü, bacakların açılsın. Çağlayan'dasın.

Ya da gemiyle Beşiktaş'a geç, taksiyle Çağlayan Adliyesine gel.15 TL civarında ücret öde, bana hayır duanı esirgeme.

Taksicilerin hayır duasını alamayacaksın ama...
Old 15-12-2011, 14:46   #395
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.ankarahukuk
Benden daha masrafsız,kolay ve yürümesiz yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Haydarpaşa'dan trenle bir sonraki durak olan Söğütlüçeşme istasyonuna geç; metrobüse aktarma yap. Metrobüs durağı ile tren istasyonu yanyanadır.
3- Metrobüse bin adliyenin önünde yani çağlayan durağında in.

Eskişehir'den Haydarpaşa'ya zaten trenle gelecek, Söğütlüçeşme'de inse olmaz mı?

Taksicilerden size de hayır duası yok.
Old 15-12-2011, 14:48   #396
oguzhand0

 
Varsayılan

Iııı şey, otobüsle gelmeye karar verdim

Otobüsle gelip Avrupa' da ineceğim.
Çantamı bir yere bırakmayacağım.
Gidebilirsem Eminönü' ne gideceğim, olmadı ulaşabildiğim ilk metrobüs durağından Çalayan' a gideceğim.
Old 15-12-2011, 14:49   #397
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.ankarahukuk
Benden daha masrafsız,kolay ve yürümesiz yol tarifi:

1- Evrak çantasını yerden al.
2- Haydarpaşa'dan trenle bir sonraki durak olan Söğütlüçeşme istasyonuna geç; metrobüse aktarma yap. Metrobüs durağı ile tren istasyonu yanyanadır.
3- Metrobüse bin adliyenin önünde yani çağlayan durağında in.

Güzelim boğaz manzarasını seyretmesin, yani.
Old 15-12-2011, 14:50   #398
av.ankarahukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Eskişehir'den Haydarpaşa'ya zaten trenle gelecek, Söğütlüçeşme'de inse olmaz mı?

Taksicilerden size de hayır duası yok.

Ama o zaman mizansen bozulacak üstadım. Şöyleki;

Alıntı:
Yazan Av.Oğuzhan Dayar
Haydarpaşa' nın merdivenlerinde evrak çantamı yere atıp "SENİ YENECEĞİM İSTANBUL" demeyi düşünüyorum

Dolayısı ile Haydarpaşa olmazsa olmaz bu hikayede.
Old 15-12-2011, 14:54   #399
av.ankarahukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Güzelim boğaz manzarasını seyretmesin, yani.

Metrobüs bogaz köprüsünden geçecek ya üstadım. Metrobüste yer bulur da oturmayı başarabilirse manzarayı seyretsin tabi hakkıdır meslektaşımın
Old 15-12-2011, 17:05   #400
Av. Fatih KARACA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Oğuzhan Dayar
Ağabey ben yabancısıyım buraların derim (:
Hmm sevindim ya Avrupa' da olmasına...

İstanbul' da bir kahvaltıcım vardı, Cağaloğlu' nda Eski Postanenin çaprazında...

Orada kendime güzel bir kahvaltı çekerim...

Salı sabahı Cağaloğlu' na gelenlere kahvaltılar benden!

Büyük Postanenin karşısındaki Neslihan Büfeden bahsediyorsanız, yeni numarasını bilmiyorum ama "Eski 9 Numaralı" taze sıkılmış meyva suyundan için mutlaka. Sakallı garson ne demek istediğinizi anlar ama diğerleri bilmez. Eh yanına da bir dilli kaşarlı söylediniz mi, tadından yenmez. İstanbul Adliyesi öncesi iyi bir moral olur. Afiyet olsun.
Old 15-12-2011, 17:27   #401
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Oğuzhan Dayar
Iııı şey, otobüsle gelmeye karar verdim

Otobüsle gelip Avrupa' da ineceğim.
Çantamı bir yere bırakmayacağım.
Gidebilirsem Eminönü' ne gideceğim, olmadı ulaşabildiğim ilk metrobüs durağından Çalayan' a gideceğim.
Otobüsle gelecekseniz, Avrupa tarafındaki terminale ikinci DEĞİL, birinci köprüden giden bir otobüs şirketinden bilet alırsanız, çağlayan adliyesinin kapısında inebilirsiniz.

Ancak taksicilerin, martıların, metrobüsün, gardaki çantanın hepsinin birden planlarını bozduğunuz için genelden kabul görür mü onu bilemiyorum, o açıdan otobüsle bile gelseniz, gebzede inip, trenle haydarpaşa giderek 4 saat kaybettikten sonra orjinal plana sadık kalmayı düşünebilirsiniz.
Old 15-12-2011, 17:33   #402
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
Otobüsle gelecekseniz, Avrupa tarafındaki terminale ikinci DEĞİL, birinci köprüden giden bir otobüs şirketinden bilet alırsanız, çağlayan adliyesinin kapısında inebilirsiniz.

Sayın Admin'in önerisine bir Kayserili olarak imrendim doğrusu. Bizim memleketin "sıfır masraf" teorisine çok uygun da...
Old 18-12-2011, 18:08   #403
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay, 328 nolu mesaj
Sayın Gemici,
Burada süje olarak davacı/davalı, sanık/mağdur-müşteki değil bizatihi avukat ele alınmalıdır.

Mevzuatımızın birçok maddesinde izlerini görmek mümkün ise de, genel olarak iddia ve savunma hakkına ilişkin düzenlemelere Anayasanın 36. maddesinde, TCK.nın 128., CMK.nın 147 ve HMK.nın 27. maddelerinde rastlıyoruz.

Bu tartışmanın süjesi ister özel, ister kamu hukukuna ilişkin bir davanın ilgilisi olan "taraf" değildir; bilakis "avukat"tır. Dolayısıyla, konunun hukuksal ekseninin, avukatlık dışında, vatandaşa tanınan genel iddia ve savunma haklarına doğru kayması doğru olmaz.

Burada, mahsusen, bir kamu görevlisi ve yargı erkinin üç temel unsurundan biri olarak avukatın hukuki durumu söz konusudur. Vatandaşı koruyan hükümlerin ratio'su ayrıdır, avukatı koruyan hükümlerin ratio'su ayrı... Bunlar biribirine karıştırılmamalıdır ve bu hükümler biribirini de nakzeder nitelikte değildir... Asil korunmalıdır diyorsunuz; doğru, ve zaten korunuyor da... Ancak bu belirttiğim gibi bahs-i diğerdir.

Vatandaşı koruyan hükümlerin varlığı, avukatın ayrıca ve özellikle korunmasına da engel görülemez. Zira, müessese olarak avukatlığın yeri ve önemi vatandaşa ilişkin asıl haktan bağımsız bir konu ve önemi ifade etmektedir...(Bu da oldukça kapsamlı bir konu aslında.)

Saygılar.

AIHM Hakimi Dean Spielmann'ın, Anwaltsblatt'ta(Alman Avukatlar Derneğinin yayın organı) yayınlanan bir makalesi var. ( http://anwaltverein.de/downloads/Anw...ft-06-2010.pdf)

Spielmann AİHM in avukatlık meslek dokunulmazlığına ilişkin 30 kararını incelemeiş.
Anwaltsblatt makalenin girişinde şunları belirtiyor: Avukatlığın çekirdek değerlerine, bağımsızlık, menfaat çatışması ve sır saklamak dahildir. Avukatın meslek sırrının korunması herşeyden önce devletin etkili bir şekilde ceza kovuşturması menfaati ile çatışabilir. Yazar AİHM'in 30 kararını değerlendirerek müvekkil lehine var olan avukatlık meslek sırrının 'Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi - İnsan haklarının ve temel özgürlüklerininin korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi' çerçevesinde, ne ölçüde korunduğunu bulmaya çalışıyor.

Yazarın girişi:
1. Avrupa İnsan Sözleşmesi, meslek sırrını direk olarak korumadığı için AİHM meslek sırrına dolaylı yoldan yaklaşmıştır.
2. Meslek sırrını koruması gereken kişi, kendisine sır verilen kişidir.
3. Buna rağmen, devlet gücünün müdahalesi veya kabahatli olarak olaya karışmaması, sır saklama yükümlülüğünün bir slogana dönüşmesi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında korunan hakların çiğnenmesine yol açabilir.
4. 30 a yakın AHİM kararını özel yaşamın korunması ve adil yargılama hakkının sağlanması yönünden inceledik.

Avukat meslek sırrının, Özel Yaşamın Korunması Hakkının bakımından değerlendirilmesi:
AİHM birçok kararında meslek sırrını özel yaşamın korunması açısından, özellikle İnsan Hakları Sözleşmesinin 8.ci maddesi bakımından değerlendirmiştir. Özellikle avukatın yazıhanesinin aranması, evraklara el konulması, konuşmaların dinlenmesi ve avukatın yazışmalarının kontrolü birçok karara konu olmuştur.
Niemietz/Almanya davasında mahkeme avukatın yazıhanesinin aranmasını konut dokunulmazlığı olarak değerlendiriyor. Mahkeme üçüncü bir kişiye karşı yürütülen bir kovuşturmada avukatın yazıhanesinin aranmasını özel yaşamın gizliliğinin ihlali olarak değerlendiriyor.
Wieser/Avusturya kararında mahkeme elektronik araçlar vasıtası ile oluşturulan verilerin 8.ci maddedeki korumanın kapsamında olduğunu belirtiyor.
Mahkeme André davasında şunları belirtiyor: ...Konut aranması ve evraklara el koyma süphesiz olarak meslek sırrının ihlali ve avukatla müvbekkil arasındaki güven ortmaının sarsan müdahalelerdir.
21 Ocak 2010 tarihli kararında AİHM avukat da Silvera'nın konutunun aranmasında avukatın özel kişi olarak değil avukatlık mesleğinin bir elemanı olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor ve ekliyor 'bu ayırım önemlidir, çünkü aramalar ve el koymalar avukatla müvekkili arasındaki güven duygusunun ortadan kalkmasına ve meslek sırrının açıklanmasına yol açar. Sırrın saklanmasını sağlamak için özel tedbirlerin alınması gerekir.

Turcon/Fransa davasında milletlerarası bir tutuklama kararı ile aranan bir kişinin konutunun belirlenmesi için, baro yetkililerininde hazır bulunduğu bir aramada, avukatın yazıhanesinin aranmasını haklı buluyor mahkeme.

Smirnov/Rusya davasında avukatın not defterine ve bilgisayarına el konulmasını haklı bulmuyor mahkeme.

Avukatlık meslek sırrının adil yargılama açısından değerlendirilmesi:
Meslek sırrı adil yargılama bakımından önemli bir faktördür. Gerekli savunmanın hazırlanması bakımından avukatın müvekkili ile serbestrçe kontak kurabilmelidir. Campbell/İngiltere davasında mahekeme: Avukat müvekkili ile kontrol edilmeyen bir konuşma sürmediği ve ondan gerekli talimatı almadığı sürece, vekilin yardımı etkinliğinin büyük bir kısmını kaybeder.

Saygılarımla
Old 20-12-2011, 22:45   #404
oguzhand0

 
Varsayılan

Sonunda tanıştım bugün...

Bir çoğunuz belki kızacaksınız belki ancak izlenimlerim çok çok iyi

Baştan başlayalım; saraya girmeden bir sigara tüttürdüm, sonra yanlış hatırlamıyorsam C Kapısına yöneldim.

Önümde 2 değerli meslektaşım vardı; sağolsunlar bir anlığına büyük bir strese soktular beni...

Bizler çanta konusundan rahatsızız; çanta ne ki, 2'si de çanta, anahtar ve saatlerini bırakıp geçtiler. Ben şoktayım!

Ancak dirayetimi kaybetmemeliydim. Onlar geçti, baro kartımı çıkardım(Çıkarma anımı görmeliydiniz, o kartlıktan her gün çıkardığım kart bir türlü çıkmadı), okuttum, gül yüzümü ekranda gördüm, çantam ellerimde yürüdüm, güvenliğe de gülücük patlatarak "Günaydın" dedim.

"Günaydın Avukat Bey, iyi çalışmalar" dedi.

Dedim bu mudur ya bunca zamandır stres yapılan mevzu. En ufak bir sorun dahi çekmeden saraya girmiştim.

Duruşmaya 2 saate yakın bir süre vardı. Ufak bir keşif turuna çıktım. Açık olan ağzım 6. kattan sarayın meydanını gördüğümde yerlere düştü. "O ne güzel, o ne şahane, o ne heybetli bir manzaradır" dedim. Bakanlık güzel çalışmış.

5. kat baro odasına girip eşyalarımı bıraktım vestiyere cübbemi aldım ve keşfe devam ettim.

Öğrendim ki 2. katta sigara içebileceğim bir balkon varmış, oraya gittim.

Yaşadığım yek tatsızlık orada oldu.

Değerli meslektaşlarım yağmurdan korunmak için cübbelerini kalkan gibi yapmışlar başlarına geçirmişler...

Hoş olmayan bir durumdu ve nezdimde doğrudan mesleğe ve onuruna yapılan bir saygısızlık idi. Üstelik bir kaç istisna haricinde herkes böyle yapıyordu...

Meslek İstanbul' da çok ama çok farklı buralara kıyasla. Meslektaşlarımın yaşamlarından duydukları mutsuzluk, işlerini sevmeme hali birçoğunun yüzünden okunuyordu. Birçoğu mecburiyetten orada gibiydi...

Anladım üstlerini, çantalarını aratan meslektaşlarımın kimlerden olduğunu.

Onlar mesleği aynı bu mesajımın da imzasında olduğu gibi günlük rızkı için yapanlardı...

Eskişehir' de onlara çok rastlamıyorum, üzüldüm...

Velhasılıkelam sarayınız çok güzel, bir İstanbullu olmadığım için adliyeler arasındaki mesafelerin ve yahut başka lokal problemlerin ne gibi sorunlara yol açacağını idrak edemiyor olabilirim lakin saray gözüme muhteşem gözüktü...

Sizlere hayırlı olsun...
Old 20-12-2011, 23:09   #405
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Sn.Dayar'ın Üye İmzası
Yaptığı iş insanlığın üzerinde titrediği adalete yardım olan genç Türk avukatı! Mesleğini sev, yalnız sevmekle kalma, böyle bir mesleğe mensup olduğun için gurur da duy. Çünkü mesleğin sevilecek ve gurur duyulacak kadar asil ve güzeldir. Bu mesleği sevmeyen, kalbinde onun mukaddes ateşi yanmayan, asil ruhlu olmayan, mesleği bir tezgâhtar, bir tefeci, bir lonca esnafı gibi günlük rızkı için yapan, mesleğin asil heyecanını duymayan adam, iyi bir avukat değildir ve olamaz. Av. Ali Haydar Özkent

Değerli Meslektaşım Oğuzhan Dayar,

Üye imzanız fevkalade değerli ve hayati önemde hususlar içeriyor, kıymetini biliniz. (Sanırım biliyorsunuz da. ) Sözlerin sahibi Üstadımızı saygı ve rahmet hisleriyle anıyor, aziz hatırası önünde tazimle eğiliyorum. Eserini (***) tüm meslektaşlarıma tavsiye ediyorum.

Zira, bu sözler alelade vekille, yani borçlar hukuku (BK.) anlamında adi vekille, bir hukukçunun, avukatın vekaletinin, vekilliğinin ince çizgisini ortaya koymaktadır.

Yalnız bu çizgi, siyahla beyazı ayıran çizgi gibidir...

Saygılarımla.

*** https://docs.google.com/viewer?a=v&q...ku7z 2q5lULBQ
Old 22-12-2011, 16:26   #406
DesertDaisy

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Sayın Admin'in önerisine bir Kayserili olarak imrendim doğrusu. Bizim memleketin "sıfır masraf" teorisine çok uygun da...

Bende bir Kayserili olarak, öneriye ve teoriye katılıyorum..
Old 03-01-2012, 13:10   #407
prometeus

 
Varsayılan

Çağlayan Adliyesi'nin içinde yön bulanamayacak kadar büyük olduğunu duymak güzel, daha görmedim. Belki de yeni işyerim Çağlayan Adliyesi olur
Old 06-01-2012, 08:37   #408
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Haber

Özel yetkili mahkemeler Çağlayan’a taşınıyor

İstanbul Haber Servisi - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde görevli Özel Yetkili 13 ve 14. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin Çağlayan’da yeni açılan İstanbul Adalet Sarayı’na taşınmasına karar verdi. Savcılığın bu kararı, iki mahkemenin hâkim ve savcılarının talebi doğrultusunda aldığı öğrenildi. Özel yetkili görevli hâkim ve savcıların, adliyedeki makam odalarının darlığı ve aynı odada 2-3 kişinin kalması nedeniyle taşınma talebinde bulundukları belirtildi (Cumhuriyet 06.01.2012,s.6).
Old 06-01-2012, 12:50   #409
avpınar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
Özel yetkili mahkemeler Çağlayan’a taşınıyor

İstanbul Haber Servisi - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde görevli Özel Yetkili 13 ve 14. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin Çağlayan’da yeni açılan İstanbul Adalet Sarayı’na taşınmasına karar verdi. Savcılığın bu kararı, iki mahkemenin hâkim ve savcılarının talebi doğrultusunda aldığı öğrenildi. Özel yetkili görevli hâkim ve savcıların, adliyedeki makam odalarının darlığı ve aynı odada 2-3 kişinin kalması nedeniyle taşınma talebinde bulundukları belirtildi (Cumhuriyet 06.01.2012,s.6).

Özel yetkili mahkemelerin yeri ne Beşiktaş ne Çağlayan, ancak Patagonya olabilir.
Old 06-01-2012, 12:51   #410
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avpınar
Özel yetkili mahkemelerin yeri ne Beşiktaş ne Çağlayan, ancak Patagonya olabilir.

Old 06-01-2012, 12:55   #411
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
Özel yetkili mahkemeler Çağlayan’a taşınıyor

Sevgili çok özel yetkili mahkemeler ve savcılıkar... N'oldu?

Yıllarca tecrit ettiniz kendinizi? "Sıradan" mahkemelerle, "düz" savcılarla birarada olmak istemediniz.

Dükalık görüntüsü çizmeyi tercih ettiniz?

Valla bana kalsa Beşiktaş ve Silivri'de kalmanızı tercih ederim; ta ki hukuk sizleri lağvedene kadar...
Old 06-01-2012, 14:10   #412
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan

"Kanun diye, kanun diye..." Hukuk tepeleniyor.

Hukukçu milletvekili sayısı ?
Old 08-01-2012, 01:30   #413
Recep Gürkan KARAKAŞ

 
Varsayılan

Gelelim Kütüphaneye
Çağlayan Adalet Sarayında çok geniş bir alan kütüphane olarak ayrılmış.Ayrılan bu alana özel ayraçlı raflar ve araştırma incelemeler için özel ışık düzeni bulunan masalar yerleştirilmiş. Yolunuz düşerse lütfen bir göz atınız.Günümüz teknolojiisinde artık bütün resmi gazetelerin internet üzerinden ulaşılabilir hale gelmiş olması, Yargıtay ve Danıştay kararlarının yine internetten ulaşılabildiği göz önüne alınırsa; bu alanın boştutulmasının ne kadar anlamsız olduğu ortaya çıkacaktır.
Çünkü artık rafları kağıt kalabalığı ile doldurmanın zamanı geçmiştir. Bunun hem maliyeti yüksek ve hem de bakımı, sayımı, temizliği ayrı ayrı olumsuz etkendir elektroniğe göre. her ne kadar kağıdın kokusunu duyalım, elimizle dokunalım diyenlerin sayısı az olmasa da bu kütüphane alanının daha verimli ve faydalı bir amaç için kullanılmasının yerinde olacağını düşünüyorum. Örneğin bu geniş alanın (her ne kadar büyük masraflar yapılarak doldurulamayacak kadar boş ayraçlı raflar yerleştirilmiş olsa da)bilirkişiler için çalışma alanın dönüştürülmesi büyük bir eksikliği giderecektir.
Onbinlerce kitabı dergiyi yasayı basılı enstrumanı buraya tek tek sayıp yerleştirmek sonra takibini yapmak (eksilen geri getirilmeyen var mı diye) ve temizliğini bakımını yapmak tozlarını almak ekstre eleman çalıştırmayı gerektirecektir.
Görüşümün değerlendirilerek ilgili yetkililer tarafından dikkate alınması dileklerimle saygılarımı sunuyorum. Her ne kadar daha önce yazdıklarım gibi bu görüşümün de yetkililere ulaşacağına inanmıyorsam da yazmaya devam edeceğim.
Old 08-01-2012, 18:57   #414
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Recep Gürkan KARAKAŞ
Gelelim Kütüphaneye
Çağlayan Adalet Sarayında çok geniş bir alan kütüphane olarak ayrılmış.Ayrılan bu alana özel ayraçlı raflar ve araştırma incelemeler için özel ışık düzeni bulunan masalar yerleştirilmiş. Yolunuz düşerse lütfen bir göz atınız.Günümüz teknolojiisinde artık bütün resmi gazetelerin internet üzerinden ulaşılabilir hale gelmiş olması, Yargıtay ve Danıştay kararlarının yine internetten ulaşılabildiği göz önüne alınırsa; bu alanın boştutulmasının ne kadar anlamsız olduğu ortaya çıkacaktır.
Çünkü artık rafları kağıt kalabalığı ile doldurmanın zamanı geçmiştir. Bunun hem maliyeti yüksek ve hem de bakımı, sayımı, temizliği ayrı ayrı olumsuz etkendir elektroniğe göre. her ne kadar kağıdın kokusunu duyalım, elimizle dokunalım diyenlerin sayısı az olmasa da bu kütüphane alanının daha verimli ve faydalı bir amaç için kullanılmasının yerinde olacağını düşünüyorum. Örneğin bu geniş alanın (her ne kadar büyük masraflar yapılarak doldurulamayacak kadar boş ayraçlı raflar yerleştirilmiş olsa da)bilirkişiler için çalışma alanın dönüştürülmesi büyük bir eksikliği giderecektir.Onbinlerce kitabı dergiyi yasayı basılı enstrumanı buraya tek tek sayıp yerleştirmek sonra takibini yapmak (eksilen geri getirilmeyen var mı diye) ve temizliğini bakımını yapmak tozlarını almak ekstre eleman çalıştırmayı gerektirecektir.
Görüşümün değerlendirilerek ilgili yetkililer tarafından dikkate alınması dileklerimle saygılarımı sunuyorum. Her ne kadar daha önce yazdıklarım gibi bu görüşümün de yetkililere ulaşacağına inanmıyorsam da yazmaya devam edeceğim.

Sayın Karakaş,

Merak etmeyin yetkililer yine bildiğini okuyacak. Yine sizi temin ederim ki, 2-3 yıla kalmaz, böyle geniş alanlara yeni mahkemeler kurulur veya arşiv olarak kullanılır. Daha şimdiden icra dosyalarını koyacak yer yok ve Avukat Otoparkı bu işe tahsis edilmiş. Mahkeme kaleminden yeni yazılmış kararı almak istedim(3 gün olmuştu). "Arşivde" dediler. "Neden" deyince "yer yok" dediler.

5, 10 yıl sonrayı düşünemiyorum bile. Hoş Sayın Yöneticilerimiz de düşünemiyor.

Yazıyorum buraya, yaşarsam ben de siz de göreceksiniz. Şu anda savcılar bir odada tek başınalar. 10 yıla kalmaz, Sultanahmetteki gibi, birden fazla savcı tek odayı paylaşır. Büyük mahkeme salonları kontrplakla ortadan ayrılıp, yeni mahkemelere tahsis edilir.
Old 08-01-2012, 21:05   #415
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avpınar
Özel yetkili mahkemelerin yeri ne Beşiktaş ne Çağlayan, ancak Patagonya olabilir.

Böyle bir eleştiriyi ilk defa duydum.
Old 09-01-2012, 15:03   #416
janveljan

 
Dikkat

Çağlayan adliyesine ilişkin bir kaç şahsi not;

1- Bir süre önce bodrum katlarda dolaşırken, kapıdaki güvenlikçilerle sohbetimde, duruşmaların yoğun olduğu Salı ve Perşembe günleri avukatların araçlarını normal günlerde Hakim ve savcılara tahsis edilen otaparka koyabildiklerini öğrendim.Başta biz avukatlara şimdi kullandığımız halk otoparkından avukat otoparkı adıyla ayrı bir otopark tahsis edilmişken bilahare burasının yalan olduğunu biliyorsunuz.Salı ve Perşembe günleri yoğunluktan sıkıntı yaşayan meslektaşlarımız için bahsedilen uygulama bir nebze de olsa çözüm olabilir.Uygulamayı bilenler teyit ederse sevinirim.

2- Otopark demişken, ücretlendirme açısından AVM otoparklarıyla yarış halinde olan adliye otoparkımızda, soldaki park alanlarının sağdaki otopark alanlarından çok daha geniş olduğunu fark edenlerimiz olmuştur.Aynı büyüklükte sağdaki alana 4 araç, soldaki alana 3 araç parkediyor.Bu kolanlarla ilgili bir zorunluluktan kaynaklanıyor sanırım.Geniş araç kullanan yada park manevraları konusunda sıkıntı yaşayan (burada kesinlikle bayan şoförler kastedilmemiştir ) meslektaşlarımızla paylaşayım dedim.

3- Son olarak üst katlardaki baro vestiyer odalarını kullanacaksam, ana koridorlardakiler yerine mümkün oldukça kuytudaki odaları kullanıyorum.Cüppe bulamamak yada sıra beklemek gibi sıkıntılar diğerlerine nispeten daha az.Ayrıca “müşteri” azlığından mıdır nedir,buralarda,diğer baro odalarına nazaran baya bir ihtimam gösterilip velinimet olduğunuz hissettiriliyor.İzzet,ikram falan iyi hoş ta adliyede bu denli güler yüzlü ve insanca muameleye alışık olmayan bünyem için sarsıcı bir durum bu.Laf aramızda bu muamele karşısında ruhum eziliyor resmen yahu.
Old 09-01-2012, 19:25   #417
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Çağlayan Adliyesindeki Baro odalarında avukatlara gösterilen ihtimam maalesef İstanbul Barosunun Merkez binasında gösterilmiyor. Geçen hafta konsolosluğa sunmak üzere faaliyet belgesi almak için Baromuza gittim. Önceden hazırladığım talep formunu evrak kayıttaki personele verdim, aldı "ilgili arkadaş şu an yok dışarda bekleyin ben size haber vereceğim dedi." Benden başka da işi olan avukat yoktu. Peki dedim, dışarı çıktım... 5 dakika kadar sonra bir başka personel salına salına gelip odaya girdi, beklenen arkadaş oydu. Bir 10 dakika daha bekledim ne soran oldu ne arayan. Faaliyet belgesi matbu olup, sadece boşluk bırakılan yere ad soyad ve adres yazılıp, Baro Başkanının kaşe imzası basılıyor. 3 dakikalık iş.

Tekrar içeri girdim, "benim başvurum vardı, haber verecektiniz" dedim. "İsminiz" dedi, söyledim. "Sen misin?" diye kaba bir şekilde sorunca da "evet benim" diye aynı tonda cevap vermek zorunda kaldım ama canım iyice sıkıldı. Yazı çoktan hazırlanmış ama majesteleri lütfedip seslenmiyor.. Aldım, yazımı çıktım.

Barolar, çalışanlarını derhal gözden geçirmeli, gerekiyorsa eğitmelidir. Eğitilemeyenleri değiştirmelidir.

Baromuz personeli bile Baro mensubu avukata saygı gösteremiyorsa kimseden avukata saygı beklemeyelim. Yazık!

Bu itibarla kalemlerde, orda burda avukatlara kaba davranılıyor demeden önce kendi içimize bakalım. Kendi evimizin önünü temizleyelim.
Old 09-01-2012, 19:30   #418
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Çağlayan Adliyesindeki Baro odalarında avukatlara gösterilen ihtimam maalesef İstanbul Barosunun Merkez binasıdna gösterilmiyor. Geçen hafta konsolosluğa sunmak üzere faaliyet belgesi almak için Baromuza gittim. önceden hazırladığım talep formunu evrak kayıttaki personele verdim, aldı "ilgili arkadaş şu an yok dışarda bekleyin ben size haber vereceğim dedi." Benden başka da işi olan avukat yoktu. Peki dedim, dışarı çıktım... 5 dakika kadar sonra bir başka personel salına salına gelip odaya girdi, beklenen arkadaş oydu. Bir 10 dakika daha bekledim ne soran oldu ne arayan.

Tekrar içeri girdim, "benim başvurum vardı, haber verecektiniz" dedim. "İsminiz" dedi, söyledim. "Sen misin?" diye kaba bir şekilde sorunca da "evet benim" diye aynı tonda cevap vermek zorunda kaldım ama canım iyice sıkıldı. Aldım, yazımı çıktım.

Barolar, çalışanlarını derhal gözden geçirmeli, gerkiyorsa eğitmelidir. Eğitilmeyenleri değiştirmelidir.

Baromuz personeli bile Baro i mensubu avukata saygı gösteremiyorsa kimseden avukata saygı beklemeyelim. Yazık!

Bu itibarla kalemlerde, orda burda avukatlara kaba davranılıyor demeden önce kendi içimize bakalım. Kendi evimizin önünü temizleyelim.

Üstadım, maalesef, benim Baro merkez binasında çalışan personele ilişkin gözlemim de aynı şekilde.

Ben bu personelden, özellikle orada uzun süre yıllanmış olanların, umursamaz ve saygısız tavırlarda olduğuna kaniyim.

Beni duyduğuna emin olduğum halde, üçüncü tekrardan sonra soruma cevap veren baro personeli var ya! Böyle birşey olabilir mi?

Telefonda da aynı şekilde; arayıp merhaba iyi günler diyorsunuz, karşı da tık yok, duvar gibi, medenice mukabele etmiyorlar. Konuşmaya devam ediyorsunuz, hala aynı. En sonunda, pardon beni duyuyor musunuz demek zorunda kalıyorum! Bu sefer sertçe, "Evet buyruun!" diyorlar. Çok ayıp birşey, bu Baro'nun ayıbıdır...
Old 09-01-2012, 19:35   #419
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Üstadım, maalesef, benim Baro merkez binasında çalışan personele ilişkin gözlemim de aynı şekilde.

Ben bu personelden, özellikle orada uzun süre yıllanmış olanların, umursamaz ve saygısız tavırlarda olduğuna kaniyim.

Beni duyduğuna emin olduğum halde, üçüncü tekrardan sonra soruma cevap veren baro personeli var ya! Böyle birşey olabilir mi?

Telefonda da aynı şekilde; arayıp merhaba iyi günler diyorsunuz, karşı da tık yok, duvar gibi, medenice mukabele etmiyorlar. Konuşmaya devam ediyorsunuz, hala aynı. En sonunda, pardon beni duyuyor musunuz demek zorunda kalıyorum! Bu sefer sertçe, "Evet buyruun!" diyorlar. Çok ayıp birşey, bu Baro'nun ayıbıdır...

Bence biz avukatların ayıbıdır. Sayın Kavili'nin neden bu işle ilgilenmez anlamakta zorluk çekiyorum.
Old 09-01-2012, 19:57   #420
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Çağlayan Adliyesindeki Baro odalarında avukatlara gösterilen ihtimam maalesef İstanbul Barosunun Merkez binasında gösterilmiyor. Geçen hafta konsolosluğa sunmak üzere faaliyet belgesi almak için Baromuza gittim. Önceden hazırladığım talep formunu evrak kayıttaki personele verdim, aldı "ilgili arkadaş şu an yok dışarda bekleyin ben size haber vereceğim dedi." Benden başka da işi olan avukat yoktu. Peki dedim, dışarı çıktım... 5 dakika kadar sonra bir başka personel salına salına gelip odaya girdi, beklenen arkadaş oydu. Bir 10 dakika daha bekledim ne soran oldu ne arayan. Faaliyet belgesi matbu olup, sadece boşluk bırakılan yere ad soyad ve adres yazılıp, Baro Başkanının kaşe imzası basılıyor. 3 dakikalık iş.

Tekrar içeri girdim, "benim başvurum vardı, haber verecektiniz" dedim. "İsminiz" dedi, söyledim. "Sen misin?" diye kaba bir şekilde sorunca da "evet benim" diye aynı tonda cevap vermek zorunda kaldım ama canım iyice sıkıldı. Yazı çoktan hazırlanmış ama majesteleri lütfedip seslenmiyor.. Aldım, yazımı çıktım.

Barolar, çalışanlarını derhal gözden geçirmeli, gerekiyorsa eğitmelidir. Eğitilemeyenleri değiştirmelidir.

Baromuz personeli bile Baro mensubu avukata saygı gösteremiyorsa kimseden avukata saygı beklemeyelim. Yazık!

Bu itibarla kalemlerde, orda burda avukatlara kaba davranılıyor demeden önce kendi içimize bakalım. Kendi evimizin önünü temizleyelim.

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Bence biz avukatların ayıbıdır. Sayın Kavili'nin neden bu işle ilgilenmez anlamakta zorluk çekiyorum.

Herşeyi Kavili'den beklemeyin!
Evinin önünün temiz olmasını isteyenler, süpürgeyi eline almalı. Hazır oraya gitmişken bir dilekçe yazmanız o kadar zor değildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İstanbul Tuzla Adliyesi Av.Selim Balku Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 16 22-11-2012 16:35
İstanbul-Bakırköy Adliyesi Ayşe BİLGİÇ TAHTACI Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 2 17-05-2007 21:51
İstanbul Barosu : 23 Şubat 2007 İstanbul Adliyesi Önünde Buluşalım... aqua Hukuk Haberleri 7 26-02-2007 14:24


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07825494 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.