|
Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin] |
24-04-2007, 23:03 | #1 |
|
Yargıda Mediatör Dönemi
özel hukuk kapsamındaki anlaşmazlıklar mahkemeye gitmeden çözümlenecek
ADALET Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğü uyuşmazlıkların muhkeme dışı çözümlenmesine ilişkin bir yasa taslağı hazırlamak üzere kolları sıvadı. Bakanlık tasarıyla boşanma, nafaka, miras gibi özel hukuk alanına giren anlaşmazlıkları yargıya gitmeden tarafların ‘mediatör’ (arabulucu) önünde çözmeyi hedefliyor. Avusturya’dan örnek alınacak sistem sayesinde hukuki ihtilaflar ‘mediatör’ adı verilen arabulucular sayesinde çözülecek. Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü Niyazi Güney ‘Yargı yükü hafifleyecek. Bu modelde halkın devlete devrettiği yargılama yetkisi bir ölçüde geri verilmektedir’ dedi. Tasarıya göre, yüksekokul bitiren herkes bir yıllık eğitimin ardından ‘mediatör’ olabilecek. Yaklaşık 4-8 bin euro ödeyerek bu eğitimi alacak kişiler, ofislerine asacakları ‘mediatör’ panosu ile çalışma imkanı bulacak. Bir saatlik görüşme karşılığında yaklaşık 130-180 euro danışmanlık ücretine hak kazanacak olan ‘mediatör’ler özel hukuk alanına giren her türlü ihtilafı çözmekle yükümlü olacak. Mediatör sayesinde anlaşan ve bunu noter veya avukat aracılğıyla kayıt altına alan kişiler sözleşmeden cayıp mahkemelere dava açarlarsa cezai yaptırımla karşı karşıya kalabilecek. Arabulucuya taraflar anlaşarak gidecek. Tasarı, yargı reformu çerçevesinde davaların hızlı, basit, en az giderle ve etkin şekilde görülmesine imkan tanımak, bir kısım uyuşmazlıkların çekişmeli yargı şeklinde mahkemelere intikali yerine sulh, uzlaşma gibi yöntemlerle çözümünü sağlamak ve karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeleri hukuk usulü yargılamasına yansıtmak amacına yönelik hükümler içerecek. |
25-04-2007, 12:07 | #2 | |||||||||||||||||||
|
Avukatlık Kanunu'na bir by-pass daha!!!Noterlik Kanunu'ndaki değişik tasarıları, CMK hezimeti ve en nihayetinde bir de yüksekokullu mediatörler!!!Hem neden arabulucu değil de "mediator" . Bari "Alternative Dispute Resolution Agent" Deselerdi daha medeni olurduk!! Saygı duyuyorum |
25-04-2007, 12:21 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Biz Bu sefer Geç Kalmadık:)
Kaygınıza hak vermemek elde değil, ancak bu sefer avukatlar olarak işi sahipsiz bırakmıyoruz. Ankara Barosu bünyesinde bulunan ADR merkezi olarak Mediatör yetiştirmeye başladık bile. Ayrıca AB projesi olarak yürütülen Eğitici Eğitimi Projesinin lehdarı olan Adalet Bakanlığı, Barolar Birliği ve Ankara Barosu gelecek yılın mayıs ayından itibaren 200 adet "avukat" eğiticilerin eğitimi için duyuru yapacak. Dünyanın heryerinden mesleğinde en iyi bilinen kişilerden eğitim alınması sağlanacak. Proje Hazine Müsteşarlığının ilgili biriminde ihale aşamasında. Sonuçlandığında bu kapsamda ve Hukukçuları öne çıkaran bir proje daha olmayacak, eğitmenler ve eğitilenler Adalet Bakanlığınca tanınacak. Bu durum da işin başında sahip olmamız avantajıyla tabii ki öncelikle bize yarayacak. Barolar Birliğinin ve Ankara Barosunun bu konudaki duyurularına gerekli dikkati gösterirsek bu mesleğin sahibi bizden başkası olamaz arkadaşlar. Biz Ankara'da dernekleşmeye çalışıyoruz. Bu işin internette de sahibi olabilmek için www.mediatorler.org sitesini kurduk. İlgilenen ve içerik sağlayabilecek tüm meslektaşlarımız davetlidir. Sevgi ve Saygılarımla Av. Şamil DEMİR |
25-04-2007, 12:28 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Selam, Katılıyorum, neden avukatlar değil? Saygılar. |
25-04-2007, 12:56 | #5 |
|
Bence yakında şöyle birşey göreceğiz : Yüksekokul mezunları,fırsat fırsat
fırsat!!! Hayalinizde hep hukuk okumak vardı da okuyamadınız mı, işte size bir şans!! Eğitim kurslarımıza katılın, bazı davaları takip etme yetkisi kazanın.. Şaka gibi gerçekten..Önce Hukuk Fakültesi mezunu şoför aranır, sonra Uzlaşma kurumu baştan aşağı değiştirilir, şimdi de adını söylemekte güçlük çektiğim Mediatör..Eee sırada hangi sürpriz var?? |
25-04-2007, 13:17 | #6 |
|
Sayın Av.Şamil Demir,
3 nolu iletinizden hiç bir şey anlayamadım. Şimdi n'oluyor? Saygılarımla. |
25-04-2007, 13:40 | #7 |
|
Ben, Ankara barosunun bu konuda düzenlediği bir toplantıya katıldım.
Hukukçu olmayan, ancak yurtdışında uzun süre mediatörlük yapmış bir arkadaşımız ( adını hatırlayamadım ) mediatörlük konusunda bazı açıklamalar yaptı. Meslektaşlarımız da ADR'nin gelişim sürecine, önemine ve bu alanın hukukçu olmayanlara terk edilemeyeceğine dikkat çekti. Kendi adıma, baronun bu konuda verdiği sertifika programına katılmayı düşünüyorum, doğrusu. Geçen seferki grup için süreyi kaçırmışım. Mediatörlük konusuna önyargı ile yaklaşmak yerine, yeni gelişen bu uygulamayı daha dikkatli takip etmek gerektiği görüşündeyim. Bu da bir tür anlaşmazlık çözümü ve dava aşamasından daha yumuşak ve tarafların arzularına maksimum uygunluk yakalamayı hedefliyor. Söz konusu uygulamayı incelemeli, hukuki eksikleri varsa anlamaya ve tamamlamaya çalışmalı. Bu uygulama birçok yerde kullanılıyor ve sonuca ulaşılıyor. Mediatör yerine arabulucu, uzlaştırıcı gibi tabirler kullanılsa daha iyi olur. Uzlaştırma için conciliation daha uygun galiba ama... Saygılar. |
25-04-2007, 14:36 | #8 |
|
Yanlış anlamadım ve yanlış okumadıysam boşanma ,nafaka ve miras konusundaki anlaşmazlıkların çözümlenmesi yetkisinin ulusal yargıdan alınıp mediatör denilen özel arabuluculara devredilmesinin önünü açacak bir düzenlemeyle karşı karşıyayız.Cumhuriyet devrimleriyle kadına miras ve evlilik gibi konularda sağlanan yasal güvencelerin ortadan kaldırılmak istenmesi gibi bir durum sezinliyorum.Yanılıyorsam düzeltin lütfen.Mediatör önünde boşanma beyanını açıklayan kadının tehdit altında bu açıklamayı yapmak zorunda bırakıldığının ispatı nasıl olacak peki.Avrupada böylesi bir düzenlemenin olması bizde de olmasını mı gerektirir.Tarım toplumuna sanayi toplumunun kültürünü giydirmeye çalışmak gibi birşey bu.Unutmayalım bizim ülkede boşanmak istiyor diye kadın vurmak serçe vurmaktan daha kolay.
Yargı yükünü hafifleteceğiz diye yine söylüyorum cumhuriyet devrimleriyle kadına sağlanan yasal güvenceler yok edilecek. |
25-04-2007, 14:50 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu düzenlemeyle yargı yetkisinden sadece bazı konular mediatörle paylaşılacak, mediatöre tarafların her ikisinin de isteğiyle başvurulabilecek, yani rızai bir durum. Mediatörün, tarafların kendi rızalarıyla irade beyan ettiklerini denetleme yetkisi ve yükümlülüğü olacak. Boşanma yetkisinin mahkemede olacağı kesin ve tartışmasız diye düşünüyorum. |
25-04-2007, 14:52 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Kısaca tekrar etmek gerekirse Adalet Bakanlığı - Barolar Birliği - Ankara Barosu'nun taraf olduğu bir Avrupa Birliği Finansmanlı projeyle Mediatör (uzlaştırıcı- arabulucu) eğitmeni eğitimi yapılacak. Syg. |
25-04-2007, 15:03 | #11 | |||||||||||||||||||||||
|
Durum kontrol altında bana kalırsa. BArolar Birliği ve Ankara Barosu bu mesleği kaptırmamaya kararlı. Duyuruları ve eğitimleri lütfen takip ediniz. Biz hazır ve donanımlı olunca, hukukçu olmayanlarda bu işe girişme cesareti de bir o kadar kırılacaktır. Baromuz eğitimlerde öncelikle hukukçuları tercih edecektir |
25-04-2007, 15:36 | #12 |
|
Türkiye'de bu kadar hukuk fakültesi (en son sayıyı unuttum), bu kadar hukuk mezunu, bu kadar avukat varken; bir hukukçu için, arabuluculuk işini, neden "öncelikle tercih edilebilirlik" noktasında temellendiriyorsunuz ki?
Arabuluculuk için hukuk mezunu olmanın, ön şart olması; olması gereken değil midir? Baştan, yasal düzenleme ile bu yetkinin sadece hukuk fakültesi mezunlarına ya da avukatlara verilmesi ve Barolar Birliği'nin de esas mesaisini, eğitimin ihalesindense bu konuya yönlendirmesi, bu yönde lobi yapması daha doğru olmaz mıydı? Yoksa yapılan "laf olsun" olmaz mı? Barolar Birliği olarak, "en iyi eğitimi biz vereceğiz" ve "hukukçuların eğitimine öncelik vereceğiz", "hukukçuları eğiterek diğerlerine açık alan bırakmayacağız" mantığındansa; lobi oluşturmak ve yasal düzenleme ile bu mesleğin sadece hukuk mezunları tarafından yapılabilir olmasını sağlamak daha akıllıca değil midir? Saygılarımla. |
25-04-2007, 16:06 | #13 |
|
Durumun kontrol altında olduğuna ilişkin kanaatleri olan meslektaşların, Barolar Birliği ve diğer baroların CMK ile ilgili yaptıklarına(!) bakmalarını tavsiye ederim.
|
25-04-2007, 17:45 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
Verilen mücadelenin boyutunu, bakanlığın tutumunu bilseniz keşke. Ama çoğu burada yazılacak gibi değil. Uzlaştırıcı avukat, ceza kanunundaki son değişiklik tararısında "toplumda saygınlığı kabul edilmiş kişi" olarak değiştirilmeye kalkılmıştı. Bu hükümetin saygın kişiden anladığı "imam" ya da türevi kişilik olacaktır diye bununla yoğun bir mücadeşeye giriştik ciddi yazışmalar oldu. Neticede emekli hakim savcıları da kapsama almak maksadıyla "hukukçu " olmak şartı aranması kararlaştırıldı ve bu şekilde yasalaştı. Mediatörlük için ise akıllardan geçen (sadece duyum) 1 senelik eğitim tamamlamış her üniversite mezunu olmasıdır. Biz olmaması için hala girişimlerimizi sürdürüyoruz. Yukarıda anlattığım konuda olduğu gibi lehe sonuç alınabilir. Ama alınamaması ihtimali de var. Bilmeyenler için söylemek gerekirse Adalet Bakanlığında anlaşılmaz ve pek de saklanmayan bir avukat allerjisi var. Durum böyle olunca bizim gerekli hazırlığı yapmamız bu nedenle gerekli. Bilerek eleştiri yapılabilmesi açısından bu açıklamayı yaptım. Umarım aklınızda bir resim oluşmuştur. Saygılar. |
25-04-2007, 18:05 | #15 |
|
Aklımda oluşan resim, bu güne kadar hükmettiklerimle oluşan resmi teyid ediyor ve pek iç acıcı değil ne yazık ki!
Bu kadar fazla mensubu olan bir birlik bu kadar edilgen, bu kadar güçsüz, bu kadar dayatılana mahkum, bu kadar mevcut görüntüye teslim! Neden? Saygılarımla. |
25-04-2007, 18:20 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Söylediklerinize katılıyorum. Mücadeleye devam.... |
25-04-2007, 18:40 | #17 |
|
Yargıda Mediatör Dönemi
bence burada önemli olan meslek tekelinin kırılmasıdır.
Benzerini marka vekilliğinde yaşadık Usul hukukuna göre avukatların tekelinde olan bir iş tekel olmaktan çıkarılarak belli bir eğitim alan başka meslek gruplarına da verildi. Burada da aynı sorunla karşı karşıyayız. Barolar birliğinin veya baroların bu kursu vermesi sadece onlara gelir sağlar. Başka mesleklerden olan insanların bu kursa katılarak hukuki çözüm sürecinde yer almaları ise mesleki tekel hakkını kırar. Banca burada önemli olan bu kurslar (özel bir eğitimi gerektirdiği için kurs gerekli görülüyorsa)her meslek grubuna değil sadece hukukçulara açık olmalıdır. Aksi taktirde yasa ile tanınmış olan tekel hakkımız bir yerden daha kırılacaktır. Niye ise bu konuya hiç dikkat edilmiyor. Saygılar. |
25-04-2007, 19:05 | #18 |
|
Ne kadar kursiyer = o kadar gelir midir acaba?
|
25-04-2007, 20:19 | #19 |
|
Arabalucu olma imkanı hukukçulardan esirgenmemekle birlikte hukukçu olmayanların da bu işe katılımının sağlanması esasında toplumsal barış açısından önem arz etmektedir.
Bilindiği gibi, tüketici hakem heyetlerinde de avukat bulunması zorunluluğu vardır. Buna rağmen üzülerek görmekteyiz ki bir çok başvuru yetkileri kapsamında olmasına ve verdikleri kararlar icra müdürlüklerince infaz kabiliyeti bulunmasına rağmen yargı yetkisine girer şeklinde yanlış karalar verilmektedir. Şu halde, arabulucu olacak kişilerin hukukçuların yanında başka meslek sahiplerinden de olması yararlı olacaktır. Bu çalışmayı Adalet Bakanlığı uzun zamandır sürdürmektedir. Avrupada sıklıkla uygulanan bir sistem olması nedeniyle yeni icat edilmişte değildir. Arabulucuk sisteminin yeni istihdam alanı ve artı değer katkısı nedeniyle başta meslektaşlarımız olmak üzere bir çok vatandaşımıza ek gelirkaynağı oluşturackatır. Bu vesile ile başta Adalet Bakanlığı Kanunlar genelmüdürlüğü yetkilileri olmak üzere konuya katkı sağlayan bütün meklektaşlarıma şükran ve saygılarımı sunuyorum. |
25-04-2007, 20:59 | #20 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Demisler |
25-04-2007, 21:25 | #21 |
|
sanırım yakında avukata da mahkemeye de gerek yok denecek. gerçekten ne gerek varki açsınlar bir kurs isteyen gitsin oraya.bazı adamlar kurstan para kazansınlar.sonra da bazılarının çocukları yüksek makamlardakı babaları sayesinde işi halletsin.hatta bir kursta açsınlar oraya gidenlerde adamın gözüne bakıp anlasın suçluyu ve istediği cezayı versin.bence fena olmaz yani.ne gerek var avukata,hakime yada kanun ve nizaman.batılılaşıyoruz ama ilk çağ batısı gibi oluyoruz.çağdaş batı değil...
|
25-04-2007, 21:26 | #22 | |||||||||||||||||||||||
|
|
25-04-2007, 21:29 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
|
25-04-2007, 21:29 | #24 | |||||||||||||||||||||||
|
|
25-04-2007, 21:33 | #25 | |||||||||||||||||||||||
|
|
25-04-2007, 21:37 | #26 | |||||||||||||||||||||||
|
|
26-04-2007, 09:59 | #27 |
|
İstanbul Barosuna kayıtlı olsam da tüm baroların yönetimini takip etmem sebebi ile Ankara Barosu'nun nasıl bir yönetime sahip olduğunu biliyorum. Yani resim konusunda sorunum yok.
Hatırlayacağınız üzere Barolar Birliğinin hazırlayıp internet sitesine koyup sonra cektiği , küllen reddedilmesi gereken 'avukatlık yasa taslağı' nı ilk Ankara Barosu gündemine aldı. Bana göre değil gündeme almak bahsi bile açılmamalıydı. CMK sorununda kimin ne yaptığı ortada. Resim de. |
26-04-2007, 16:09 | #28 |
|
bu mantigi gercekten anlamiyorum, evet ingilterede avusturya gibi ulkelerde, alternative dispute resolution diye bir sistem var, ama bu ulkelerin gerekli altyapilari, yeterli paralari ve oturmus bir hukuk hukuk sistemleri de var...
sirf bu ulkelerde bu sistemler uygulaniyor ve amaclari uygun (davalarin hizli gorulmesi, ucuz olmalari) diye, hicbir altyapi olmadan bu sistemleri hukukumuz icine almanin gerekcesini hic anlamiyorum... hatta isimlerini bile turkcelestirme geregi duymadan ki bence bunun anlami turk hukuk dilini yaratmak konusunda yillardir calisan hukukcularimizi asagilamaktan baska birsey degil. yakinda bir adalet bakani cikip, haydi amerikada ve ingilterede juri sistemi guzel, filmlerdede guzel gornuyor diyerek , 1 gecede juri sistemine gecelim derse artik sasiracagimi sanmiyorum... japonlar yeni olarak ceza yargilamasinda juri sistemine gectiler ama kac milyon dolar harcayarak ve kac tane hukukcusunu amerikaya gondererek , sirf oradaki uygulamayi tam olarak anlasinlar diye. |
27-04-2007, 11:01 | #29 |
|
Bu konudaki cahilliğimi lütfen bağışlayın ama "MEDİATÖRLÜK" kavramını ilk kez duyuyorum.Sayın Av.Demir,Ankara Barosu nezdinde mediatör yetiştirmeye başladıklarını bile söylerken bizim baroda bugüne kadar esamesi dahi geçmedi.Belki benim haberim olmamıştır diye baromuzun sitesinde arama yaptım beni google'a yönlendirdiler maalesef.Anlamadığım husus şu;Adalet Bakanlığı mediatörlük için kolları sıvamaya henüz başlamışken Ankara Barosu nasıl mediatör yetiştirebiliyor?
Daha ortada yasası yokken neye göre hazırlık yapılıyor? Sayın Çağrı Berk'e katılıyorum.Saygılarımla |
27-04-2007, 16:34 | #30 |
|
arabulucu mafyası
Yüksek okul mezunu herkese arabulucu yetkisi vermenin sonucu tam bir felaket olabilir. Mafyanın kaynadığı ülkemizde mafya,ile işbirliği yapan, kolu gibi çalışan arabulucular türeyecektir. istersen zabtı imzalama ayağına kurşunu yersin!!!
Bu yetki ancak sınırlı sayıda kıdemli hukukçuya verilebilir. ayrıca tüm arabulucu anlaşmalarına noter onayı şarttır. Yoksa yargı yetkisini sokağa devretmekle sorunlar çözülmez, tersine akla hayale gelmeyecek sorunların başlangıcı olur. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Elektronik dava takip dönemi başladı | Y£LİZ | Hukuk Haberleri | 10 | 28-03-2008 00:26 |
Yargıda Süpriz Değişiklik | Av. Galip DAĞTEKİN | Hukuk Haberleri | 0 | 03-02-2007 11:29 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |