10-08-2013, 14:54 | #1 |
|
Avukatlıkta daha başarılı olabilmek için hangi alanı seçmeliyim?
Kamu Hukuku yüksek lisansı yapıyorum. Akademisyenlik düşünmüyorum fakat doktorayı alana kadar devam etmek istiyorum.
Ancak avukatlık için bana hangi alanın daha faydalı olacağı konusunda iki branş arasında karar kılamamaktayım.Ceza hukuku çalışıp iyi bir ceza avukatı olmak için mi, yoksa idare hukuku çalışmak mı ileride bana daha çok kazandırır? Hangisinin piyasası daha elverişli? |
13-08-2013, 00:55 | #2 |
|
Sayın M_Murat;
Özellikle ceza hukuku alanında avukatlık yapmak isteyenler, bu alanı para kazanma düşüncelerini esas alarak tercih etmezler; bilakis para kazanamayacak olmalarına rağmen ve çok zorluklar yaşayacaklarını bildikleri halde, sırf toplumsal mücadele uğruna tercih ederler; fazla para da kazanamazlar. Ceza hukukunda sözlülük esastır. Karakolda, savcılıkta, yargılama aşamasında vb. anlık düşünerek ve bir mücadele ile gidişata müdahale etmektesiniz.Salt ceza hukuku ile uğraşarak Para kazanmayı aklınızdan bile geçirmeyin derim. Oysa idare hukuku'nda yazılılık esastır. Araştırırsınız, hazırlanırsınız ve davanızın seyrini yazılı olarak yönetmeye çalışırsınız. Eğer kamu avukatlığı yapacaksanız, zaten iş sıkıntınız olmaz. Serbest çalışacaksanız, o zaman birden çok alanda çalışacak bir büro ortaklığı kurmanızı öneririm. Eğer bir de sözünü ettiğiniz alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin vekilliğini üstlenirseniz, hayal ettiğiniz paraları kazanırsınız. |
14-01-2014, 12:46 | #3 |
|
İktidar partisine üye olan avukatların işleri aldığını bariz şekilde görüyorum. Mesleğe yeni başlayıp hemen daire ve ev sahibi oluyorlar. Yanlarında sekreter stajyer avukat ve avukat çalıştırıyorlar. Okumak ve araştırmak para etmiyor bizim meslekte. Kimse de değer vermiyor.Bir de torpil lazım. Banka avukatlıkları buna göre dağıtılıyor. Kamu kurumları da dediğim gibi iktidardaki partiye üye olanlara. Millet kısa zamanda köşeyi dönenlerin önünde beyefendi hanımefendi diye halı oluyor. Bu mesleğe verdiğim enerjiyi başka bir işe verseydim keşke. Birde aileden zenginsen çevren varsan para kazanırsın. Çok bilgiliyim çok çalışkanım diye para kazana yok. Ağzın laf yapar mı, iş bitirmekte beceriklimisin diye bakarlar. Bu özellikler esahip avukat her alanda başarılı olur.
|
14-01-2014, 12:49 | #4 |
|
Akademisyenlik en güzeli. Keşke ben de olsaydım. Avukatlığa hiç başlamasaydım. Şimdiye kadar okuduklarımla bilgimle ordinaryüs falan olurdum
|
14-01-2014, 13:05 | #5 |
|
Bir de bir iki hakimle dostluk kurup çevrede kendini gösteren avukatlar var. Özelliklere bu da eklenirse full avukatsın. Kimse tutamaz. İyi bir araba, külüpler üyelikler, giyim kuşam, olmasa da varmış gibi özgüven, burnundan kıl aldırmamak, kibir, caka bu da olursa kimse tutamaz.
|
14-01-2014, 13:39 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Neyin size daha çok kazandıracağı, size hangi alandan daha çok müvekkil geleceğine bağlıdır. Siz ceza alanını daha çok çalışırsınız ancak gelenlerin işleri başka alanlardan olabilir... Ben iki alan arasında seçim yapmak zorunda kalsaydım; cezayı çok sevmeme rağmen idare hukukunu tercih ederdim hatta imkan dahilindeyse vergi hukuku alanıyla ilgilenirdim... "Türkiye'de" her avukat ceza davasını rahatlıkla alabiliyor ancak her avukat vergi ya da idari dava alamıyor... |
15-01-2014, 15:41 | #7 |
|
Ceza avukatlığı zorunlu müdafilik müessesi nedeniyle fazla kazandırmaz. Müvekkillerden bu konuda talep edeceğiniz ücretler de fazla değil.
İdare Hukuku kanımca daha iyi kazandırabilir. Hatta bir alt dallarında (İmar hukuku, vergi hukuku, ihale hukuku vs) uzmanlaşmak ve bu tür davaları olan büyük özel-resmi kurumların işini yapmak daha fazla kazandırabilir. |
19-03-2014, 11:26 | #8 |
|
gayrimenkul hukuku ile fikri mülkiyet hukuku arasında kalsanız hangi alanı seçip devam etmek isterdiniz neden.bu konuda sayın meslektaşlarımın görüşlerini bekliyorum
|
23-02-2016, 06:34 | #9 |
|
İdarede bilen avukat sayisi az diye biliyorum. İdare hukukunda da ihale, imar vs uzmanlasmak lazim. Bi de mevzuati cok genis.
|
11-03-2016, 00:37 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Son cümlen doğru diğerleri yanlış.. |
31-03-2016, 16:21 | #11 |
|
Meslekte çok yeniyim ancak Türkiye'nin vergi şampiyonları listelerine bir göz atmanızı öneririm. İçlerinde İmar Hukuku alanında uzmanlaşmış avukatların olduğunu göreceksiniz. Eğer daha çok para kazanabilmek isterseniz idari davaların getirisinin daha fazla olduğu kanaatimce söylenebilir.
|
04-04-2016, 09:27 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
Yani idari davalara bakanlar vergi rekortmenlerinden de mi daha fazla kazanıyorlar? |
04-04-2016, 10:51 | #13 | |||||||||||||||||||
|
Sanırım Sayın Av. Mustafa GÜLNAR; belediyelerin ve/veya kamu kurumlarının imar uygulamalarından kaynaklanan encümen kararının iptali, kamulaştırma vb. davaları kastediyor. Saygılarımla.. |
04-04-2016, 13:00 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
Avukatlarda diğer mesleklerde çalışan kimseler gibi para kazanıp kendi yaşamını ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin yaşamını maddi olarak güvence altına almak zorundadır. Bundan hiç kimsenin şüphesi yoktur düşüncesindeyim. İyide başarıyı sırf para kazanmaya indirgemek doğru mudur peki? Bu soruya evet cavabı verirsek sırf başarılı olmak uğruna malını mülkünü satıp, yaşamını yoksulluk içinde geçiren her meslekten insana, özellikle maddi sıkıntılar içinde çalışan başarılı bilim adamlarına, haksızlık etmiş olmaz mıyız? Başarılı olmanın indikatörleri nelerdir sizce? * Diğerlerinden daha fazla para kazanmak mı? * Daha fazla dava almak mı? * Aldığı davaları hakkını vererek sonuçlandırmak mı? * Davaları müvvekilinin isteklerine Uygun olarak sonuçlandırmak mı? * Davalarını adalet kavramını realize edebilecek bir şekilde sonuçlandırmak mı? * Davalarını vicdanının rehberliğinde sonuçlandırmak mı? * Günün sonunda yaptıklarının bir muhasabesini yapıp ohh... faydalı ve kişiliğimi gerçekleştirecek bir iş yaptım diyebilmek mi? Not: yazdıklarım kazanç elde etmeye karşı değil, sırf başarının para kazanmaya indirgenmesine karşı anlaşılmalıdır. Saygılarımla |
04-04-2016, 13:19 | #15 | |||||||||||||||||||||||
|
Başarılı olma ölçütlerinin toplumun ve bireyin sosyo-kültürel yapısına, gelişmişlik düzeyine, bakış açısına, temel insani ve vicdani değerlerin ne kadar sahiplenildiğine göre değiştiğini düşünüyorum. Kimisine göre bol paralı birisi başarılıdır, kimine göre ise yaptığı mesleğin gerektirdiği donanıma sahip olmak ve mesleki tatmini sağlamak.. Saygılarımla.. |
04-04-2016, 14:54 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Bence yanlış biliyorsunuz. "İmar hukuku" derken, benim tanıdığım bazı rekortmenler gibi gayrımenkul alıp, kira geliri nedeniyle rekortmen listesine girmiş olanları kastediyorsanız o başka... |
04-04-2016, 16:31 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın üstad, tecrübenize saygı duyarım ancak İÜHF idare hukuku hocamız pek sayın Aydın Gülan'ın dersimizde yapmış olduğu bir öneriydi. O gün için merak edip araştırmıştım fakat şu an aynı sonuçlara ulaşamıyorum dolayısıyla iddiamı ispat edebildiğim söylenemez ancak beyin fırtınası yapılmasına bir nebze katkımız olmuş ise ne mutlu saygılarımla. |
05-04-2016, 11:08 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
Hocanızı görürseniz benden selam söyleyin. Benim tanıdıklarımdan(İlk mesajda bahsettiğim meslektaşlardan) birisinin ofisinde tanışmıştık. |
04-05-2016, 14:04 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
üstadım ağzınıza sağlık. böyle bam teline dokunan tespitleri yapan meslektaşlarımız olduğu için şanslıyız. |
22-08-2017, 17:00 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
İmar davalrı derken mesela hangileri çok kazandırıyor sizce.?Çünkü bu davaları kazandığınızda karşı vekalet ücretleri nisbi ise iyi ama belediyelerden karşı vekalet ücretlerini tahsil çok zorlaştı artık.. |
03-12-2017, 12:48 | #21 |
|
Büyük üstadı saygıyla anıyoruz...
CICERON. Marcus Tullius;
Özel hayatı, adalet, politika ve yurtseverlik savaşlarıyle geçmiştir. Sylla zamanında baroya girmiş ve bu müstebitin bir dostu aleyhine dava açacak kadar cesaret göstermiş, bu yüzden daha ilk avukatlığında halkın sevgisini kazanmıştır. Sağlık durumunun zorladığı seyahatler, onun yukarda anlattığımız felsefi kültürüne hizmet etmiş, 77 yılında Roma'ya dönünce, Terintia adında bir kadınla evlendi ve avukatlığa devam etti. Kestor seçildi. Bu ödevi 75'te Sicilya'da yaptı. Siragüze'den geçerken Archimed 'in -mezarını keşfetti ve Sicilyalıların minnet ve şükranları içinde oradan ayrıldı. Ciceron zengin değildi. Fakat kabul ettiği davalar için ne ücret ve ne de hediye almıştır ... Öyle işlere karışmıştır ki, bunlar yüzünden sürgüne gitmiş, Roma'dan kaçmaya mecbur olmuştur. Böyle bir duruma düşürüldüğü zaman, halk ve senato yas tutacak kadar, ona karşı sevgi ve saygısını bildiren gösteriler yapmıştı. Daima istibdat ve haksızlığa karşı şahlanmış olan Ciceron, pretor, senato üyesi ve konsül olmuş, teşebbüslerinin kendisine getireceği zararları düşünmeyecek kadar cesaretle savaşmıştır. Bundan ötürü Romalılar ona, 'Yurt babası' adını takmışlardır. Ciceron, her yurdundan ayrılmaya mecbur oldukça ya da her politika işinden bir süre uzaklaştıkça kendini teselli için felsefeye sarılmıştır. Böyle zamanlarda da Roma'nın yüksek aile gençlerine felsefe öğretmiş, Yunan felsefe eserlerini Latinceye çevirmiş, bir yandan kendisi de felsefe eserlerini yazarken, diğer yandan da Yunan diyalektik ve fiziğinin Latince terimlerini bulmaya çalışmıştır. Konsüllüğü zamanında, yaptığı hizmetler yüzünden hakkıyle kazandığı ün ve nüfuzu çekemeyen düşmanları, çevirdikleri entrikalarla onu gözden düşürmüşlerdir. Cesar'ın öldürülmesinden sonra senatonun suçları affetmesini teklif etmiş olmasını, onun bir diktatörü öldürme lehinde bir duygu taşıdığına hükmettirmiştir. Antoin'in idaresi, özgürlüğü büsbütün yok ettiğinden, Ciceron, senato ve forumda on dört kez özgürlük lehinde ve Antoin aleyhinde 'Philippique' adıyle ün kazanan ateşli söylevler verdi. Politika hayatındaki tedbirsizliği, gerçek düşmanlarını ayırt etmemekteki iyi niyetli acizliği yüzünden hayatını vermek zorunda kaldı. Triyomviralar tarafından ölüme mahkum edilen Ciceron'un başı, vaktiyle mahkemede savunmuş olduğu bir adam tarafından kesilerek forumda teşhir edildi (M.Ö. 43). Ciceron'un en büyük kusuru, kendisini fazla övmesi ve bu yüzden de yaptığı hizmetlerin değerini düşürerek düşman kazanmasıdır. (FİLOZOFOLAR ANSİKLOPEDİSİ; 1. Cild; syf. 394-395, Cemil SENA.) |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
alman eşimden boşanmak için hangi ülke hukuku daha uygun? | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 5 | 18-08-2011 22:52 |
Hangi Mal Rejimini Seçmeliyim?Evleneceğim Kişinin Benden önceki Idari Para Cezaları | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 6 | 01-05-2008 15:33 |
Hangi seçmeli dersi seçmeliyim? | ahmet67 | Hukuk Lisans Eğitimi | 3 | 25-09-2007 16:40 |
adliye stajımı başlatacağım hangi adliyeyi secmeliyim? | siersier | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 3 | 07-09-2007 15:19 |
Hangi Hukuk mesleğini Seçmeliyim? | avukat zuhal daşnik | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 1 | 28-01-2007 19:24 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |