|
Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin] |
09-01-2012, 17:07 | #31 |
|
selamlar;
Tasarının yasallaşması durumunda, k.çek davaları tüm sonuçları ile ortadan kalkacak, bu durumda muhtemelen düşme kararı verilecektir. merak ettiğim konu şu, elimizdeki çekleri bankaya götürüp, yeni yasaya göre 5000 TL ödemek durumundasınız diyebilirmiyiz? |
09-01-2012, 17:19 | #32 | |||||||||||||||||||||||
|
Sanıyorum, bankanın sorumlu olduğu miktarın ödenmesi sorulmaktadır. |
09-01-2012, 21:01 | #33 |
|
Allah Korusun birde taahhüdü ihlallerde kalkarsa yandık o zaman
|
10-01-2012, 12:11 | #34 |
|
Selamlar;
sorumu yinelemek istiyorum, yasanın yürürlüğe girmesinden sonra, bankaya ibraz edilip karşılıksız kaşesi vurulan çekler ile ilgili(yürürlükten önceki), bankanın sorumlu olduğu miktarı (yeni düzenlemedeki örneğin 5000 TL'yi), bankadan talep edebilirmiyiz? yine, elimizde yasanın yürürlüğe girme tarihinden önce alınış, ancak ileri vadeli bir çeki, bankaya, yürürlükten sonra ibraz etmemeiz durumunda, yeni düzenlemedeki, bankanın sorumlu olduğu miktarı talep edebilirmiyiz? saygılarımla. |
11-01-2012, 10:51 | #35 | |||||||||||||||||||||||
|
söz konusu bilgiyi paylaşan arkdaşımız, 5000 TL'ye kadar banka sorumluluğunun olabileceğinden söz etmiştir. ben 5000 TL olduğunu iddia etmiyorum. sorumdan da anlaşılacaktır, velevki 5000 TL demekteyim. saygılarımla. |
12-01-2012, 12:01 | #36 | |||||||||||||||||||||||
|
selamlar; tartışmaya açılan söz konusu yazıyı tekrardan okudum. Orada da 5000 TL'den söz edilmesi sebebi ile 5000 TL'yi örnek verdim. Ancak öğrenmek istediğim bankanın sorumlu olduğu miktar değil bilakis, varsayımlar üzerine, sorumlu olduğu miktarın artırılması durumunda, bankanın hamile karşı olan sorumluluğudur. sayın meslaktaşım, "bu kadar" dediğiniz ve kestirip attığınız cevabınız için öncelikle teşekkür ederim. Daha çok ceza davaları ile ilgilendiğimden ve özel hukuk davasında olan eksikliğimden ötürü Beni mazur görün lütfen. sadece kafamdaki soru işeritlerini siz değerli ve tecrübeli meslektaşlarıma sorma ihtiyacı duydum. saygılarımla. |
12-01-2012, 23:38 | #37 | |||||||||||||||||||||||
|
Sonucu itibariyle düşüncelerinize katılıyorum, lakin savunma araçlarına katılmıyorum.Bir kozun ortadan kalkıp kalkmaması değil, gerçekten bu fiil suç mu değil mi?Aslında tartışmaya gerek bile yok.Anayasa Mahkemesinin kararı ortada.Buna rağmen ekonomik suça ekonomik ceza deyimini yerteştirdiler herkesin hafızasına.Böyle bir şey yok. "yalnız borç için hapis yasağı " var.Yani salt borcu var diye birini hapsedemezsin diyor.Ama borcun altında suç unsuru varsa hapis cezası da verebilirsin.Aslında mal varlığına suçların hemen hepsinde, netice itibariyle borç vardır, işte bunu gerekçe göstererek suç unsuru yokmuş gibi hareket ettiler.Hırsızlık suçu işleyen kişide borçludur, o zaman suçu yok mu diyeceğiz? İşte size katılmadığım nokta,sanki Avrupada mal varlığına karşı fiiler suç kabul edilmiyormuş, ama bu anlayış bize uygun değilmiş söylemi.Avrupada böyle bir anlayış olduğu külliyen uydurmadır, suç unsuru taşıyan bir borç, hapis yasağı kuralı kapsamına girmez,giremez.Bunun en büyük kanıtı oradan aldığımız yeni ticaret kanunu.Şirketten para çeken ortağa adli para cezası var.Başka bazı fiillere ise doğrudan hapis.Sizce Avrupada karşılıksız çekin suç olmaması mümkün mü?Hayır.Ancak alacak sigortası bulunması, şirketlerin serbest piyasada vadeli senet ihracı yoluyla kaynak sağlayabilmesi,genel ceza,icra iflas şikayetleri ve henüz bizde yürürlüğe girmeyen ticaret kanunu suçlarının, verimli şekilde işlemesi sebebiyle, bilhassa ticari hayatta çek kullanımı yok denecek kadar azdır.Bu yüzden çek şikayetiyle istisnai karşılaşılıyor, onlarda dolandırıcılıktan yargılanıyor.Diğer ekonomik ve hukuki müesseler bizde de olsa, olanlarda verimli işleyebilse,çek şikayeti az görülür.Ülkemizde çek, tüm bu ekonomik ve hukuki araçları içinde barındırdığı için günah keçisi oldu. |
12-01-2012, 23:55 | #38 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu cümleye teknik ceza hukuku açısından küçük bir muhalefet şerhi koyacağım. Diğer yazdıklarınızdan istifade ettim. Bu düşünüş doğru değil. Neden? Şöyle ki, hırsızlıkta girilen yol baştan itibaren hukuka aykırıdır. Fiil tasar aşamasından icra hareketlerine ve neticeye kadar bütünüyle haksız bir fiil ve suçtur. Hiçbir an meşruiyet taşımaz. Oysa, çek keşide edilmesi, meşru bir özel hukuk ilişkisi (alım-satım, ticaret) temeline sahiptir. Kişi meşru bir alışverişin ödemesi olmak üzere çek keşide etmektedir. Cezailiğe ilişkin kısım ise hukuken meşru bu ilişkiden sonra (çek hesabının karşılıksız olmasıyla) ortaya çıkmaktadır. Bundan sonraki ihlali yaptırıma bağlamanın koruduğu menfaat, alacaklının menfaatinden ziyade, toplumsal ekonomik güvenin idamesine olan menfaat olarak görülmektedir. (görülmekteydi...) Saygılarımla. |
13-01-2012, 02:49 | #39 |
|
Tartışmayı dallandırıp budaklandırmayı düşünmüyorum. Kısaca özetler ve süreci ele alırsak :
Yeryüzünde çek ne için çıktı: "Bak güzel kardeşim benim banka ile sermaye ile ahbaplığım var bana itimatları olduğu için bu kağıdı veriyorlar, üzerimde para taşımıyorum, bu kağıtla sana paramı ödüyorum sen zaten bankadan çekiyorsun" diyebilmek için çıktı. Çek eskiden prestij de sayılırdı. "Şimdi al kardeşim bu çeki ben senin arkandayım devlet te arkanda dağıt sağa sola, kolluk üşenir,mahkeme uzar bir de biz sıvazladık mı seni sırtın yere gelmez belgesi" oldu çek. Türkiyede tek yönlü yolda bile ters yöne giren araç değilde karşıya geçerken 2 yöne bakmayan yaya kabahatli çıkıyor ise tüm bunlar ve bu uygulamaları doğuran mantık haklı görülmelidir. Zira haklı görenler de var zaten. Artık yargılayacak dava seçiliyor desek yeridir. Kim alacaklıyı önemser ? Borçlu:Mağdur. Bu sistem insan davranışlarını olumsuz yönde şekillendirmek, suça teşvik etmek için adeta çabalıyor. Önce ileri düzenleme tarihi ile zaman kazandırıldı. Sonra tezgah kurulup göz kırpıldı. Baksana! bu masaya ödersen cezadan kurtulursun. Bizde sizin davanızın tarafıyız artık. Daha sonra baktılar bu da yetmiyor, borçlu ödememeye devam ediyor. Sıradan dosyalara 2-3 ay verilirken çek duruşmalarının ilki için 2 yıl sonraya gün veriliyor. O da yetmiyor. Şikayet etme artık ödenmiyor diye! biz bıktık bu davaları görmekten güle güle kardeşim. Olaya insan hakları vs yönünden bakmak beni hem güldürüyor hem kızdırıyor. Yani sinirimden gülüyorum. Tazminatın "zenginleşme aracı" olarak nitelendiği trenin altında kalan çocukların kısa devreye neden oldukları için sefer aksamasından dolayı tazminata mahkum edildikleri, her türlü hileli,haram,etik dışı ücretlerin kurumlarca tüketicilere ödetilmesinde tepki verip derhal el konulacağına devletin destekleyici mizansenleri ile teşvik olunduğu. Bu kadar ptansiyel varken yalnızca etkin denetimle gayrı safi milli hasılanın 2-3 katına çıkması mümkünken hayatımızı denetimsiz sorgusuz tamamladığımız düzeni devam ettirdikleri 2-3 milyonluk şirketlerin matrahsız yaşayıp işçinin maaşının %15 inin kesildiği bir ülkede yaşıyoruz. Neyi tartışıyoruz.? Bu düzenlemelerde avukatın emeği nerede ? İnsan hakları çok duygusal romantik bir kelime. Ancak bizim ağzımızdan çıkınca yeni bir desisenin müjdecisi. 6 yıllık meslek hayatımda, çek ile ilgili karakter sahibi , cüz-i bile olsa borcunu ödemeye yanaşan, piyasayı yıkmamış, küçücük deresinden okyanusları parselleyip kaçmamış kişi sayısı 100 kişiden 2 dir. İşte bu değişiklikler kalan 98 kişinin alacaklısının mağduriyetinin artması, ızdıraplarının kazınması ve suça teşvik olunmaları içindir. Yarın biri, diğerini dolandırıp alay ederek şiddete maruz kalınca tahrik eden yasanın kendisi olacaktır. Silahların eşitliği ilkesi nerede kaldı merak ediyorum. 2 yıl duruşma bekleyen, yıllarca dava takip eden avukatların hakları ne olacak? En ufak malını başkasının üzerine yapan insanların olduğu sıfır denetim ile hukuk etkinliğinin yerlerde süründüğü bir ülkede yeni yasamız herkese hayırlı olsun. En nihayetinde avukatlık mesleğinin altı oyulmuştur. Geçmiş olsun. |
13-01-2012, 02:51 | #40 | |||||||||||||||||||||||
|
Yakında alacaklıya hapis cezası öngörürlerse şaşırmayacağım.Niye mal verip adamı borçlandırdın diye.Bakın bu esprimde gerçek olursa şaşırmayın. saygılarımla |
16-01-2012, 19:29 | #41 |
|
Karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılmasının yerinde bir karar olduğunu düşünüyorum.Hatta daha da ileri gideceğim geç kalındığını da düşünüyorum.
Açıklanan merkez bankası verilerine bakıldığında kullanılan çeklerin yüzde 95'inin gününde ödendiğini görüyoruz. İnsanlar çeklerini ödeyemezsem hapis cezası var diye ödemiyor.Çek ticari itibarı sağlayan koruyan en değerli enstürüman.İnsanlar ticaretlerine devam etmek ve itibarlarını da korumak adına çeklerini ödüyorlar. Ödeyememe hatta cezaevi noktasına gelindiğinde zaten borçluda hiç bir şey kalmamış oluyor. Adam ticari hayatı boyunca 700 yaprak çek keşide etmiş.Bunlardan 20 tanesini ödeyememiş.Asalım mı şimdi onu?Zaten ticareti bitmiş hayat altüst olmuş bir de hapse atalım tam olsun. Bankalar 5000 tl kredi verirken kılı kırk yarıyor,belki de milyonlar değerinde çek karnelerini peynir ekmek gibi dağıtıyor. Neden çek ve senede aynı muameleyi yapmıyoruz? Çek banka tarafından veriliyor, istihbaratı iyidir diyoruz.O zaman banka da elini taşın altına koymalı. Çek karnesi verirken de teminat almalı,belki de ne miktar yazılabileceği belirli olmalı. Ödeyemedin gel bakalım seni dolandırıcı demek açık haksızlık ve kolayına kaçmaktır. İş çevreleri şu an işi yolunda gidenler tabiki teminat düşünceme karşı çıkarlar,ek teminat vermeyi kimse istemeyecektir. Biz avukatlar elbette hapis cezası olmasını savunuruz.Ekmek paramız orada. Acaba icra dosyalarımızın tamamı çeke mi dayanmakta.Senet,ilam veya her hangi bir şekilde yaptığımız takiplerde tahsilat yapamamakta mıyız. Kişi cezaevine girmişse artık alacak hiç bir şeyi yoktur.Ben açıkçası müvekkillerime aynı şekilde söylüyorum,borçlu cezaevinde 1 hafta oldu arayan soran yok.Bence gel şikayetten vazgeçelim bundan sonrası günahtır diyorum.İçim acıyor.(profesyonel olmayabilir) |
17-01-2012, 10:07 | #42 | |||||||||||||||||||||||
|
|
19-01-2012, 10:25 | #43 | |||||||||||||||||||||||
|
Sn.ZamanaKarşı yazdıklarınıza aynen katılıyor, saygılarımı sunuyorum.. |
19-01-2012, 13:02 | #44 | |||||||||||||||||||||||
|
İşte olayın özü burda kanaatimce de.ABD yasalarına göre çek nakden ödeme aracıdır ve bu şekilde verilen çek karşılıksız çıktığı takdirde dolandırıcılıktan yargılanırsınız.Tüm AB ülkelerinde zaten bu türden bir olay da yok,herşey nakit ya da garantör banka aracılığıyla (akreditif) yapılmakta.Yeni ticaret kanununu incelemedim henüz detaylıca ama aklıma gelmişken yazayım,eğer halen vadeli çek mümkünse,bu sorunlar aynen devam edecek demektir... |
21-01-2012, 12:12 | #45 |
|
Yaklaşık 1 yıl önce bir banka müdürü vasıtasıyla bahsetmek istediğim kişiyle tanıştım.Ve onun gibi aslında çok insan var hayatımızda.
72 yaşında 38 yıldır kendi firması ile elektrik taahhüt işleri yapan çok ciddi meblağlarda ihaleler alıp yurt dışında çalışmaları olan iş adamı. 2010 yılında Kazakistanda iş yapıyor 2,5 milyon dolar alacağı var.Alamıyor. Ödeme sıkıntısına girmiş,sonrasında tanıştık. Ne kadar satabileceği malı varsa sattı. Bankalar takibe attı,faizler aldıbaşını gitti.Bizi tanıştıran banka oturduğu evi satın aldı,tahliye etti. Sayamayacağım kadar haciz yaşadı.Orada bulunduğum bir kaç haciz sırasında meslektaşlarımın ona sanki azılı dolandırıcı gibi davrandığına bizzat şahit oldum. Karşılıksız çeklerden ifade vermeye ağlayarak gittiğini gördüm ki 38 yıllık ticari hayatında hiç çeki yazılmamış,düzeltme hakkı dahi kullanmamış. Yasa değişmese tahminen bir yıl sonra cezaevinde olacaktı. Dolandırıcılar, üçkağıtçılar elbette var. Ama gerçekten iflas eden elinden geleni yaptığı halde sıkıntıyı gideremeyenler de var. Piyasanın bozulmasını çekteki hapis cezasının kaldırılmasına bağlamak kolaya sığınmak olur. Çek nakit ödeme aracıdır.Gidersiniz bankaya alırsınız paranızı ya da bize böyle öğretildi. Piyasanın aktörleri sermaya eksikliklerini çekle kapatmaya kalkıştığında vadeli çekler devreye giriyor problemler büyüyor. Çözüm gücümüzün yettiği borçluyu hapse atmak olmamalı,her yıl milyarlarca kar açıklayan bankalar teminat karşılığı çek karnesi verip,sorumluluk sınırını artırsa her önüne gelene çek karnesi vermese bu durumla daha az karşılaşırdık. Borçlu olmak suç değildir. Dolandırıcılık gayesi olan insanlar çek vermez.Dolandırıcılık suçu zaten yasalarımızda mevcut. Suçluların cezalandırılması adına bir tane dahi olsa suçsuzun cezalandırılması kabul edilemez. Yalnızca alacaklının haklarını koruyarak adalet sağlanmış olmaz.Sosyal devlet vatandaşlarına insanca yaşamı ortamı sağlayan devlettir. Toplumun genelini koruduğumuzda gerçekten hukuk devleti,borçlunun ve çocuklarının da insan olduğunu düşündüğümüzde hukukçu olabiliriz. |
21-01-2012, 14:03 | #46 |
|
AB'ye uyum diye diye ne hale geldik. AB'ye uyalım uymasına da AB'deki insanlara sorsanız karşılıksız çek nedir bilmezler. Orada bu tür sorunlar olmadığı için Para borcuna ilişkin hürriyeti bağlayıcı cezaların olmaması normal.
Eğer çek cezası kaldırılırsa bankaların çek verdikleri kişileri iyi araştırması gerekecek. Bu konuda bankalara ağır yükümlülükler yüklenmeli yada çek tamamen kaldırılmalıdır. Diye düşünüyorum. |
21-01-2012, 15:33 | #47 | |||||||||||||||||||||||
|
İşte zaten sıkıntı buradan kaynaklanıyor.Yani karşılığını garanti etmeden(aktiflerin çok çok fazlası tutarında) çek veriyoruz.Düşünün ki bir alacak davası var,davayı kazanırsanız büyük ihtimalle de tahsil kabiliyetı de olacak.Ama müvekkil diyor ki masraf vermem.İşin ucunda 10 yatırıp 100 almak var,düşünüyorsunuz.Ama ordaki yatırılacak 10 da sizin herşeyınız,yani eğer olmazda o iş meslek hayatınız bitecek.Bu bir risktir.Tabi karşılığı da mutlaka vardır,iyi ya da kötü... |
21-01-2012, 20:17 | #48 |
|
Sn.Şevval, Sn.Kapgan
Bankaya verecek teminatı olan kişi, bunu niye çek karnesi için versin.Doğrudan kredi alır veya teminatı mal aldığı yere verir,çek kesmesine lüzum kalmadan mal alabilir.Lütfen bunu, kurnaz açıkgöz bir tacir yaklaşımı olarak algılamayınız:
Bakın iş hayatında çeke alternatif müesesese olarak savunduğumuz, alacak sigorta sisteminin özelliği, teminat vermeden, borçlunun mali tabloları,geçmiş sicili, tecrübe ve üretkenlik potansiyeline bağlı bir performans sistemi olmasıdır.Teminat verebilecek olduktan sonra,sigorta şirketinin araya girip para,zaman ve bürokrasi yönünden taraflara ek maliyet yüklemesine gerek yoktur. Yani, piyasa ve ticaret yaşamı her zaman her yerde, nakit ve teminatlanma dışı, güvenli ödeme araçlarına ihtiyaç duymaktadır.Zira kıt kaynakların sınırsız ihtiyacı karşılaması bilimi olan iktisadın, küresel sistem içinde, 1/1 likidite veya teminat üretmesi mümkün değildir.Kısaca güvenli ödeme aracı, doğal ve bilimsel bir ihtiyaçtır. Hep söylediğim gibi, ülkemizde ekonomi ve hukuk bilimine ilşkin bu araçlar devlet tarafından üretilmediği veya olanlarda da ciddi zaafiyetler bulunduğu için, piyasa refleksi ödenmediği takdirde dolandırıcılık anlamına gelen nakit ödeme aracı çeki ticari yaşama taşıyarak, kendince güvenli bir ödeme aracı oluşturmuştur. Bunu anlayıp, gerekli düzenlemeleri eş zamanlı olarak hayata geçirme konusunda uzlaşma olmadığı müddetçe, birilerinin lehine yapılan düzenleme diğer tarafın hakkını çiğneyecek, borçlu mağdur hikayeleri karşısında alacakli mağdur hikayelerini dinlemeye devam edeceğiz. Saygılarımla |
26-01-2012, 12:44 | #49 |
|
Başbakan’ın talimatıyla ‘Çek Yasası’ askıya alındı
Karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılmasını öngören düzenleme, AK Parti içinde sıkıntı yaratınca, tasarı beklemeye alındı
Başbakan, “Mağdurlar da korunmalı deyince” yeni çalışma başladı. Erdoğan, MYK’da bazı üyelerin, “Yasayla karşılıksız çek verenler hapisten kurtarılıyor. Karşı tarafın mağduriyetiyle ilgili de ciddi şikâyetler geliyor” sözlerini dikkate aldı. Erdoğan, mağdurların da korunması üzerinde bir çalışma yapılmasını istedi. Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AK Parti MYK toplantısında Meclis Genel Kurulu’na gelmesi beklenen Çek Yasası görüşüldü. Bu konuda bazı MYK üyeleri, “Yasayla karşılıksız çek verenler hapisten kurtarılıyor, ancak karşı tarafın mağduriyetiyle ilgili ciddi şikâyetler geliyor. Bu konu da gözönünde bulundurulmalı” önerisinde bulundu. “YENİDEN ÇALIŞIN” TALİMATI Başbakan Erdoğan, bunun üzerine Grup Başkanvekili Nurettin Canikli başkanlığında bir komisyon kurularak, “çalışma yapılması” talimatını verdi. Komisyonun çalışması sonucu tasarıda çek mağdurlarıyla ilgili de düzenleme yer alacak. Tasarı, karşılıksız çekte hapis cezasını kaldırarak, idari nitelikle yaptırımlar öngörüyor. Tasarı ile çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına ilişkin kayıtların, 10 yıl geçmesi halinde Merkez Bankası tarafından resen silinmesi; böylelikle karşılıksız çek kesen kişilere 10 yıl süreyle çek verilmemesi de önleniyor. Karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılmasını öngören düzenlemeye bazı AK Partili milletvekillerinin, alacaklının mağdur olacağı gerekçesiyle karşı çıkması üzerine, AK Parti Grubu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Adalet Bakanı Sadullah Ergintarafından bilgilendirilerek milletvekillerinin kafalarında oluşan soru işaretleri giderilmeye çalışıldı. Bugün Meclis Genel Kurul gündeminde ele alınması beklenen tasarının görüşmelerinin erteleneceği yönünde bir görüşün ağırlık kazandığı belirtildi. Tasarı üzerinde gelecek haftaya kadar yeniden çalışılması bekleniyor. Dün yapılan Ak Parti Grubunun ardından basına kapalı olarak gerçekleştirilen ve yaklaşık bir buçuk saat süren toplantıda iktidar milletvekilllerine tasarının ekonomik yönü konusunda Başbakan Yardımcısı Ali Babaca, hukuki boyutu ile de Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından kapsamlı bir sunuş yapıldı. BABACAN: EKONOMİDE SIKINTI YARATMAYACAK Edinilen bilgiye göre, Başbakan Yardımcısı Babacan, yılda 295 milyar lira tutarında çek tedavül edildiğini, günlük 1 milyar liralık çek kesildiğini belirterek, 3-4 ay vadeli düşünüldüğünde piyasada 100 milyar liralık bir çekin döndüğünü anlattı.Karşılıksız çek miktarının toplam çek içindeki payının geçtiğimiz yıllara göre azaldığını ve yüzde 3′ün altına düştüğü bilgisini veren Babacan, çekle ilgili yeni düzenlemenin ekonomik anlamda bir sıkıntıya neden olmayacağını bu konudaki bütün hesapların yapıldığının altını çizdi. Babacan alacaklının mağdur olmaması için Bankalar Birliği’ne devredilen Risk İzleme Merkezine dikkat çekerek, Şubat ayından itibaren bu merkezin 3. şahıslara açılacağını bununla ilgili teknik altyapı çalışmalarının yürütüldüğünü ve çek verenlerle ilgili her türlü bilginin bu merkezden şeffaf bir şekilde edinilebileceğini anlattı. Babacan, söz konusu yasaldüzenlemenin yapılmaması halinde 100 bin kişinin hapse gireceğini söyledi. ERGÜN: YENİ UYGULAMA ALACAKLARIN LEHİNE Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise dünyanın hiçbir yerinde çekte hapis cezası olmadığına dikkat çekerek ekonomik suça ekonomik ceza verildiğini, hapis cezasının Uluslararası hukuk normlarına aykırı olduğunu ifade etti. Ergin, şu anda işleyen mevcut sistemin alacaklı lehine olmadığını belirtirken, yeni uygulama ile devletin aradan çekildiğini, getirilen sistemin bu açıdan alacaklının lehine olduğunu söyledi. Ergin, risk merkezi ile kredili alış veriş yapmak isteyenlerin sicillerinin şeffaf bir şekilde görüleceğini kaydetti. ‘ÖDEME GARANTİ SİGORTA SİSTEMİ GETİRİLSİN’ AK Parti Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay ise alacaklının mağduriyetinin giderilmesi noktasında yapılan tartışmaların sona erdirilmesi için, ödeme garanti sigorta sistemini önerdi. Kinay, bir grup gazeteciye yaptığı açıklamada çek, senet, kredi kartı gibi vadeli ödeme araçlarında uygulanabilecek ödeme garanti sigorta sisteminin, ödeme güçlüğü çekilen vadeli ödeme araçlarında devreye alınabeleceğini söyledi. Sigortacılık sisteminin, bunu geliştirelebileceğini devletin de katkısıyla vadeli ödeme araçlarının sigortalanabileceğini kaydeden Kinay, bu konudaki önerisini önümüzdeki günlerde Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a sunmak üzere randevu aldığını söyledi. “SORUN YOK DEĞİŞİKLİK ÖNGÖRMÜYORUZ” AK Parti Grubu sonrası yapılan sunumun ardından gazetecilerin çek yasasında değişiklik yapılacak mı sorusu üzerine Adalet Bakanı Sadullah Ergin, “Sorun yok değişiklik öngörmüyoruz. Biz tasarıları hazırlarız şekil verecek olan Meclis” dedi. Bakan Sadullah Ergin, tasarının bu hafta görüşülüp görüşülmeyeceğine ilişkin olarak ise “Meclis yoğunluğuna göre görüşülebilir” diye konuştu. http://www.gencbaro.org/haber/basbak...ya-alindi.html |
26-01-2012, 14:08 | #50 |
|
çek biliyorsunuz nakit ödeme aracıdır.Ancak ülkemizde vadelendirme kaynağı olarak kullanılıyor.Dolayısıyla krediye döndürülüyor.Eğer ortada bir kredi varsa da mutlaka banka,sigorta,teminat kurumları da olmalı.
5941 erken ibrazı kaldırdı,vadeli uygulama resmen kabul edildi.8 ay sonraya çek yazılabiliyorsa bu 8 ay sonra şartların aynı olacağının bir teminatı olmalı. Ancak burada tartışılan zaten çekler yazılmasın piyasa bozulmasın konusu değil.Malesef biz avukatlar çekler yazılsın ceza mahkemeleri kanalıyla tahsil edilsin diyoruz. benim düşünceme göre karşılıksız çek keşide etmek suç değildir.ceza mahkemeleri de tahsilat mercii değildir. Alacaklıysanız icra dairesi vasıtasıyla tahsilatınızı yaparsınız. Dolandırıldığınızı düşünüyorsanız yasal düzenleme TCK'da mevcut savcılığa suç duyusunda bulunursunuz. Esasen beklentim çek kanunu öyle düzenlenmeli ki çek yazılması diye bir durumla karşılaşılmamalı. Böyle bir düzenlemenin kısa vadede olmayacağının farkındayım ama bir süre sonra yapılacağını tahmin ediyorum. |
26-01-2012, 14:21 | #51 | |||||||||||||||||||||||
|
Hangi düzenleme??? |
26-01-2012, 14:56 | #52 | |||||||||||||||||||||||
|
TCK.m.157-158 kastediliyor sanırım. |
26-01-2012, 15:16 | #53 | |||||||||||||||||||||||
|
Muhtemelen. Sayın Bakan da onu kastediyor, sanırım. Kendisi hukukçu olmasa," olabilir" diyebilirim. Karşılıksız çek suçu için ,eski TCK 503 üncü maddeden yargılama yapılıyordu(fi tarihinde) . Çünkü çekler için yasada hüküm yoktu. Daha sonra 3167 S. Çek Kanunu getirildi(fi tarihinde). Sonra 4148 S.K.(sanırım), sonra 5941 S. Çek Kanunu çıkarıldı. Şimdi ise, yine çek kanunu değiştirilerek, "ekonomik suça ceza olmaz" gerekçesiyle hapis ve adli para cezası verilmeyecek. Sayın Bakana göre dolandırıcılıktan suç duyurusunda bulunulmalıymış. E, hani ekonomik suça ceza yoktu. Hani "kanunsuz suç olmaz" ilkesi. Aynı paketin içinde, elektrik hırsızlığı ile ilgili madde var. Orada da "parayı ödeyene hapis cezası yok ama ödemeyene hapis cezası var". Bu ne perhiz??? |
26-01-2012, 15:23 | #54 | |||||||||||||||||||||||
|
Bunlar hatalı mülahazalar. Bu suç için öngörülen asıl ceza "adli para cezası" Ekonomik ceza değil mi yani? Laf... Tasarıyla getirilen ceza çok farklı ve tam ekonomik mi yani: 300 TL.'den 3.000 TL.'ye "idari para cezası." Ne oldu şimdi? Getirilmek istenen düzenlemenin saikinin aslında hukuksal olmadığı; ve fakat hukuksal kavramların (ekonomik suça ekonomik ceza, borç için hapis yasağı vs...) kisve edilerek popülist duygularla hukukun ve taraf menfaatlerinin dengesi ile oynandığını düşünüyorum. Kaç on yıldır bu kavramlar yok muydu, yeni mi ortaya çıktı? Gerçekten, burada aslında ekonomik bir suç falan da yoktur, suçla korunan hukuksal yarardan ve suçun mahiyetinden bihaber tasarının gerekçesi... Bu suçtan verilen cezanın, borç için hapis yasağıyla, salt sözleşmeden kaynaklanan bir edimin yerine getirilmemesi nedeniyle hapis yasağıyla hiçbir ilgisi yoktur. Saygılar. |
26-01-2012, 15:30 | #55 |
|
Bu arada şu anda TBMM.'de çek yasasında değişiklik yapan tasarının tümü üzerinde görüşmeler başladı. Tasarı birazdan yasalaşacak anlayacağınız. Yasalaşan metni paylaşırım.
|
26-01-2012, 15:31 | #56 | |||||||||||||||||||||||
|
Haydaaa!!! Hani "elden geçirilecekti". |
26-01-2012, 19:12 | #57 |
|
Çek yasasında geri adım var herhalde
|
26-01-2012, 22:00 | #58 | |||||||||||||||||||||||
|
|
26-01-2012, 22:16 | #59 | |||||||||||||||||||||||
|
Bunu anlamış olacaklar ki, bugün verilen önergeyle(duyduğum kadarıyla), böyle bir yollama içeren bir ibare eklenip dolandırıcılıktan şikayet yolu açılıyor.Bunun yanı sıra ÇEKTE Kİ ŞİKAYET SÜRESİ 6 AYDAN 3 YILA ÇIKARILIYOR. Yine siteye ilk üye olduğum zamanlar, evrakta sahtecilik üzerinde tartışırken sizden bir prensip daha öğrenmiştim:Karma Uygulama Yasağı.Hatırlarsanız ben blok uygulama demiştim. Şimdi 2009 yılına ait bir çekten dolandırıcılık şikayeti yapılabileceğini varsayarsak, LEHE KANUNUN BELİRLENMESİNDE KARMA UYGULAMA YASAĞI NASIL İŞLEYECEK? (Takdir edersiniz, bunun altında her iki taraf aleyhine daha bir çok soru ve sorun var) Diğer üstatlarımızda katılırsa sevinirim. Saygılar |
31-01-2012, 22:50 | #60 | |||||||||||||||||||||||
|
Çek yasasında değişiklik yapan tasarı TBMM Genel Kurulunda 22:06'da kabul edilerek yasalaştı. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
vekaleten çek keşide etmek. | iku11 | Meslektaşların Soruları | 4 | 17-01-2011 14:10 |
karşılıksız çek keşide etmek? | avangardea | Meslektaşların Soruları | 4 | 12-10-2009 14:23 |
karşılıksız çek keşide etmek | avsafran | Meslektaşların Soruları | 5 | 07-03-2008 11:28 |
Karşılıksız Çek Keşide Etmek - Birlikte Temsil | TRINITY | Meslektaşların Soruları | 6 | 22-02-2008 16:24 |
Karşılıksız Çek Keşide Etmek/ Feragat | Av.Turan | Hukuk Sohbetleri | 9 | 21-08-2007 17:06 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |