|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
26-10-2010, 19:44 | #1 |
|
Zimmet suçu oluşur mu?
Kamu kurumunda görevli ve bankaya kurum adına yatan maaşların nasıl dağıtılacağı, üzerinden ne gibi kesintilerin ne oranda yapılacağı hususunda aylık rapor tanzim eden ve bankanın bu raporlar doğrultusunda ödeme yapmasını sağlamakla görevli bir memur düşünelim.
Bu memur maaş alacak diğer şahısların kesintileri üzerinde ufak oranlarda oynama yaparak ve kimsenin fark etmeyeceği şekilde 4 yıl boyunca bankanın şahıslardan fazla kesinti yapmasına sebep olarak ve bu kesintileri kendi bünyesine alarak kişileri zarara uğratmıştır. Burada dolandırıcılık mı, zimmet mi, görevi kötüye kullanma suçu mu oluşur? |
26-10-2010, 20:59 | #2 |
|
Yorum yoluyla gidersek, bankadaki paraların nasıl/ne oranda/kime dağıtılacağı konusunda tasarruf yetkisinin, o kişide olduğu, yani bir anlamda zilyetliğin(tasarruf/kullanım hakkının) kendisinde olduğu, kamu görevlisi olduğu ve kendi uhdesine parayı geçirdiğine göre zimmet suçunun yasal unsurları oluşmuştur düşüncesindeyim.saygılar
|
26-10-2010, 21:55 | #3 |
|
Teşekkür ederim. Bende sizin gibi düşünmekteyim. Bu konuyla ilgili Yargıtay kararı aradım ama bulamadım. Eğer mevcut olan sayın üye varsa ve yayınlarsa sevinirim. Teşekküler.
|
26-10-2010, 21:58 | #4 |
|
Daire:5 Tarih:22.02.1994 Esas No:1994/246 Kaynak:YKD. ARALIK 1994 Karar
No:1994/620 karara ulaşabilirsem sevineceğim. |
27-10-2010, 08:20 | #5 |
|
T.C. YARGITAY
5.Ceza Dairesi Esas: 1994/246 Karar: 1994/620 Karar Tarihi: 22.02.1994 ÖZET: Maaş mutemedi olan sanık; düzenlediği maaş bordrolarında, tahakkuk ve ödenecek miktar sütunlarına aynı miktar olmak üzere gerçek miktardan daha fazla yazarak, fazla mesai ve vergi iadesi bordrolarında ödenecek miktar sütununda yaptığı artırıma uygun ve netten brüte gitmek suretiyle gelir ve damga vergisindeki artışı tahakkuk miktarına ekleyerek bordrolara göre kesilen çek karşılığı 13.319.941 lirayı bankadan tahsil edip maledindiği ve işten ayrılan bir kişiyi ek ücret ödeme bordrosuna dahil edip bu kişiye 124.000 lira ödenmesini sağlayarak toplam 13.442.941 lirayı maledindiği, bu paraların sanığın görevinin normal fonksiyonu gereği tevdi olunan veya onun muhafaza ve sorumluluğu altında bulunan paralar olmadığı anlaşıldığından, zimmete para geçirmek suçu oluşmaz. Sanığın eylemi kandırma yeteneği varsa müteselsil sahtecilik, aksi halde görevi kötüye kullanmak suçunu oluşturur. (765 S. K. m. 59, 202, 219) Dava: Vergi dairesinde maaş mutemedi olarak görev yaptığı sırada zimmetine para geçirmekten sanık Abdülkadır'in yapılan yargılaması sonunda; TCK.nun 202/2, 3, 59, 219/son maddeleri gereğince 5 yıl ağır hapis, 16.834.926 lira ağır para cezasıyla mahkumiyetine, memuriyetten sürekli yasaklanmasına dair, (Elazığ Birinci Ağır Ceza Mahkemesi)den verilen 14.12.1993 gün ve 1993/39 esas, 1993/209 karar sayılı hükmün süresi içinde Yaıgıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek, gereği düşünüldü: Karar: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, sair temyiz itirazlarının reddine. Ancak; Sanığın maaş mutemedi olarak düzenlediği maaş bordrolarında tahakkuk ve ödenecek miktar sütunlarını aynı miktarda olmak üzere gerçek miktarından daha fazla yazarak, fazla mesai ve vergi iadesi bordrolarında ödenecek miktar sütununda yaptığı artırıma uygun ve netden brüte gitmek suretiyle gelir ve damga vergisindeki artışı tahakkuk miktarına ekleyerek, bu bordrolara göre muhasebe müdürlüğünden kesilen çek karşılığı parayı bankadan tahsil ederek böylece fazla yazılan 13.319.941 lira ile H.... Vergi Dairesi'ndeki görevinden 15.3.1991 tarihi itibariyle ayrılan Mehmet'in Nisan 1991 ek ücret ödeme bordrosuna dahil ederek bu kişiye 124.000 lira ödenmesini sağlayarak toplam 13.4333.941 lirayı mal edindiği anlaşılmış ve mahkemece de oluşa bu şekilde yer verilmiş olmasına göre suç konusu paranın, sanığa görevinin normal fonksiyonu gereği tevdi olunan veya onun muhafaza ve sorumluluğu altında bulunan paralardan olmadığı cihetle, eylemlerinin; zimmete para geçirmek değil, kandırma yeteneği bulunduğu takdirde müteselsil sahtecilik, aksi halde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi CMUK.nun 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 22.2.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (YKD ARALIK 1994) Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları |
27-06-2011, 11:02 | #6 |
|
bu paraların sanığın görevinin normal fonksiyonu gereği tevdi olunan veya onun muhafaza ve sorumluluğu altında bulunan paralar olmadığı anlaşıldığından, zimmete para geçirmek suçu oluşmaz.
|
27-06-2011, 11:36 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Zimmet suçunun unsurları, en azından basit haliyle, oluşmuş durumdadır. Saygılar. |
27-06-2011, 12:20 | #8 |
|
Kanunsuz suç ve ceza olmaz. Kanun metni aşağıda sunulmuştur:
TCK Zimmet MADDE 247 - (1) Görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının zimmetine geçiren kamu görevlisi, beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (AĞIR CEZA MAHK.) .... Kanun’a göre zimmet suçunun oluşması için malın zilyetliğinin sanığa devredilmiş olması veya sanığın malın koruma ve gözetimiyle yükümlü olması gerekir. Halbuki sorudaki olayda sanığa güvenilmemiş ve maaşlar sanığın eline verilmemiştir. Sanığın maaşlar üzerinde zilyetliği veya koruma yükümlülüğü bulunmamaktadır. Kanun’daki tanıma göre zimmetin oluşması için malın sanığın eline değmesi gerekir. Bir başka deyişle zimmet suçu ancak mal üzerinde işlenebilir. Halbuki sorudaki olayda suç kağıt üzerinde işlenmiştir. Kağıt üzerinde işlenen suç, unsurlarına göre dolandırıcılık veya sahtecilik veya görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur. Kanun yararına bir Yargıtay kararı daha sunuyorum: T.C. YARGITAY 5.Ceza Dairesi Esas: 2009/3123 Karar: 2009/5975 Karar Tarihi: 20.05.2009 ÖZET: Tahakkuk memuru olarak maaş listesini hazırlamakla görevli olan sanığın, görevi nedeniyle tevdiin bulunmaması ve sanığın bu paralar üzerinde koruma, gözetim sorumluluğunun olmaması nazara alındığında; müteselsilen nitelikli dolandırıcılık ve aldatma yeteneği bulunduğunun saptanması halinde resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturacağı gözetilmeden kül halinde nitelikli zimmet suçundan hüküm kurulması isabetsizdir. (5237 S. K. m. 204, 247, 158) Telekom Erzurum İl Müdürlüğünde tahakkuk memuru olarak maaş listesini hazırlamakla görevli olan sanığın, gerçekte kurumda çalışmayan kişilerin adını maaş listesine ekleyip internet ortamında Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğünden onay aldıktan sonra bankanın Erzurum şubesine teslim ettiği ve daha önce kurumda çalışıp başka il müdürlüklerine tayin olan kişilerin adını listeden çıkarmayarak gerçeğe aykırı şekilde liste düzenlediği ve bu şahıslar adına maaş tahakkuk ettirdiği, ita amirince onaylanmasını müteakip resmi belge niteliğini kazanan belgelere dayanarak, kurumda çalışmayan kişiler adına açılan banka hesaplarına yatan bu paraları bankomat kartları ile ATM cihazlarından çekmesi, diğer illerde çalışan ve mükerrer maaş ödenen şahıslarla telefon ile irtibat kurarak yanlışlık yaptığından bahisle paraların iadesini isteyip, kendi banka hesabına ve adına havale yapılmasını sağlaması, ayrıca kendi adına mükerrer maaş tahakkuk ettirerek hem bankadan hem de kurum veznesinden maaş almak suretiyle haksız kazanç elde etmesi biçiminde gerçekleştiği kabul edilen eylemlerinde; görevi nedeniyle tevdiin bulunmaması ve sanığın bu paralar üzerinde koruma, gözetim sorumluluğunun olmaması nazara alındığında; müteselsilen nitelikli dolandırıcılık ve aldatma yeteneği bulunduğunun saptanması halinde resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturacağı gözetilmeden kül halinde nitelikli zimmet suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması, Sonuç: Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları ve duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (Kaynak: Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı) |
27-06-2011, 13:03 | #9 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
1. Bu yanıtımı, bir başka yanıtta da yer verildiği üzere Yargıtay içtihatlarında teslim olgusuna getirilen yorum nedeniyle değiştiriyorum. 2. Ancak yine de, soru metninde geçen, kesintiler sonucu hasıl olan parayı nasıl temellük ettiği hususunda zimmet suçu için açık kapı bırakıyorum. 3. Ayrıca, konunun kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi ile bir alakası da yoktur. Hukuki tavsif ve bu tavsiften doğan farklılıklarda bu ilke kullanılamaz ve ileri sürülemez. En nihayetinde somut olaya/olaylara yasada tanzim olunan suçlardan biri (247/257/157/158...) tatbik olunur/olunacaktır. Kimse kanunda yazılı olmayan bir ceza verilsin demiyor ki, mesele bu başlıkta ele alınsın... Saygılarımla.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hırsızlık suçu da oluşur mu? | Burak Demirci | Meslektaşların Soruları | 5 | 27-03-2010 19:59 |
Zimmet Suçu Oluşur mu? | oceans17 | Meslektaşların Soruları | 7 | 25-06-2009 15:22 |
İftira suçu oluşur mu? | Av. Muzaffer ERDOĞAN | Meslektaşların Soruları | 9 | 07-11-2007 17:13 |
Müteselsilen işlenen zimmet suçu | Av.Ufuk | Meslektaşların Soruları | 3 | 18-12-2006 23:56 |
Zimmet Suçu | maninblue | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 31-01-2006 08:49 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |