05-05-2010, 09:32 | #211 | |||||||||||||||||||||||
|
Sizin için (sanırım O nun için bir şekilde değerlisiniz ), en sevdiğiniz yemeği yapan annenize teşekkür ediyor musunuz? Ve biliyor musunuz o yemeği en güzel O yapıyor... Çok bunaldığınızda "yanında nefes alabildiğinizi ve rahatladığınızı" hissettiğiniz biri (sanırım o kişi için de bir şekilde değerlisiniz ) var mı? Biliyor musunuz; sizi çok seven ve size huzur veren kişi O... .... (Muhakkak) bir şeyler verip bir şeyler aldığınız birileri var gibi.... Saygılar... |
05-05-2010, 09:36 | #212 | |||||||||||||||||||||||
|
Hah, hadi bakalım, buyurun buradan yakın! (Pazartesi sendromudur geçer diyeceğim, ama yok epeydir geçmemiş) |
05-05-2010, 09:45 | #213 | |||||||||||||||||||||||
|
bende cevap yazayım hadi, benimki biraz daha ironik olsun. (tam da böyle düşündüğüm için değilse de) işe yaradığımızı sanmak için "iyi ki varsın" cümlesini duyduğumuzdaki gibi "ben gerekli biriyim "duygusu. ahh.. güzel egom |
05-05-2010, 09:56 | #214 | |||||||||||||||||||||||
|
Kesinlikle |
05-05-2010, 10:12 | #215 | |||||||||||||||||||||||
|
Bazen öyle olur ki; bir şey çok değerli ise, onu kelimelere dökersen anlamını ve değerini yitirir. Anneme ya da değer verdiğim insanlara bir bakış herşeyi anlatabilir. Ne söylediğimiz önemli değil; ne yaptığımız önemlidir. Bizi biz yapan bize söylenen sözler ya da bizim söylediğimiz sözler değildir. Onlara ne yaptığımızdır. Belki de içimizdeki bir fesatlıktır, övgüler.Ne kadar haketse de Devamlı söylerek sıradanlaştırmaya çalıştırıyoruzdur, Burada ise, kimseyi tanımıyoruz. Bir kaç toplantı ve yazılar. Dilin kemiği olmaması ile klavyenin gücü birleştiğinde verilen değerin ve övgünün çok da anlamı olmadığını düşünüyorum. |
05-05-2010, 10:14 | #216 | |||||||||||||||||||||||
|
Söndü bile. Usulü bıraksanız da artık esasa girseniz. |
05-05-2010, 10:16 | #217 | |||||||||||||||||||||||
|
kesinlikle, Evet, budur... |
05-05-2010, 10:22 | #218 | |||||||||||||||||||||||
|
Bir ara ben de öyleydim. Bende de bir takıntı başlamıştı. Sohbet ederken bir kaç laftan sonra "kaç kardeşsiniz" diye soruyordum. Ama artık yok. Siz de Suat abiye bir gün gerçekten eyvallah diyebilirsiniz. |
05-05-2010, 10:24 | #219 | |||||||||||||||||||||||
|
Birbirleri hakkında olumlu birşeyler düşünenlerin bunu paylaşmaları çok güzel değil mi sizce de? Ama eğer herkes için çok çabuk olumlu (veya olumsuz) düşünüyoruz, sonra kısa sürede bu düşüncelerimiz değişiveriyor, olumlu (veya olumsuz) görüş bildirmeden önce biraz daha kendimize (ve karşımızdakine) zaman tanımalıyız diyorsanız ben de size katılabilirim. |
05-05-2010, 10:25 | #220 | |||||||||||||||||||||||
|
(1) Neden o "bir bakış"a ihtiyaç duyuyorsunuz (2) Sadece söylediği ve yaptığı şeyler birbiriyle örtüşmeyen insanlar için geçerli olabilir (3) "Hakeden" insanlara söylenen şeylerin sıradanlaşmasının mümkün olduğunu düşünmüyorum (4) Benim için, Ankara toplantısında -sizin- bana söyledikleriniz, gayet anlamlıydı oysa ki... Saygılar... |
05-05-2010, 10:34 | #221 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Evet, böyle bir cevap geleceğini biliyordum. Öncelikle şunu söyleyeyim, Sadece size değil, kendimi karşı da söylenmiş sözlerdir, bunlar... Bir de güzel şeyler söylenmesin demiyorum ama devreye egoların girmesi de dikkat çekici. |
05-05-2010, 11:34 | #222 | |||||||||||||||||||||||
|
Bunda kötü olan nedir? Veya kötü bir şey mi sizce? Veya...? Ben "ego"nun, özellikle sinir sistemi olmak üzere, insanı koruyucu özelliği olduğunu düşünüyorum |
05-05-2010, 11:36 | #223 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Dün gelen e-postayı aktarıyorum.
THS'ye üye olduğumdan bu yana yukarıdaki mesajlara benzeyen çok mesaj aldım. Hepsinden de büyük keyif aldım. THS'de meslektaş sorularına hala aynı hızla cevap yazıyorsam, bu tür mesajların katkısı çok büyük. Bazen sorusuna cevap verdiğimiz ve derdine ilaç olduğumuz meslektaş elini teşekkür butonuna götürmeye üşenirken, hiç soru sormamış ya da sorusuna hiç cevap vermediğim üyelerden böyle mesajlar gelince büyük bir ödül almış gibi seviniyorum. Ve diyorum ki Sevgili ege'ye ithafen; "Ben gerekli biriyim" |
05-05-2010, 12:07 | #224 | |||||||||||||||||||||||
|
Yok yoook, esasa vakıflığımdan "Usul usul" kaçıyorum... Bugün gayet iyiyim. Sürdürmek niyetindeyim |
05-05-2010, 12:19 | #225 | |||||||||||||||||||||||
|
Hiç bir şeyi geciktirmemeli bence kişi, övgüyü de yergiyi de. Anında karşılık bulmayan davranışlar zamana bırakıldığında pörsür ve eski heyecanı bulamaz. İçimizde kalacağına, bırakalım O düşünsün diye düşünüyorum ben de. |
05-05-2010, 12:34 | #226 |
|
Şu terzi hikayesini yazmak farz oldu.
Bilgeye sormuşlar: 'Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?' 'Terzimi severim' diye yanıtlamış. Soruyu soranlar şaşırmışlar : 'Aman üstad, dünyada sevecek o kadar çok kimse varken terzi de kim oluyor? O da nereden çıktı? Neden terzi?' Bilge yanıtlamış: 'Evet dostlarım, ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde, benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da, beni hep aynı gözle görürler.' Bitti. Aslında bitmedi. Misal genel anlamda yaşam canımızı yaktıkça hepimiz zaman zaman bütüne kızıyoruz. Küçük parçalar bazen üst üste geliyor. Yahut, dünya üzerinde gördüğümüz ve katkımız olmayan kötülükleri değiştiremiyoruz. Başkaları mutsuzken mutlu olmaktan utanıyoruz. Dahası olumsuzluklara olumlu katkı yapamadıkça ve yapamayacağımıza da inandıkça, ironi başlıyor. Anlamsızlık duygusu yaşam köklerimizi zedeliyor. Ama yaşarken ölmemek, dahası çürümemek için nefes almaya ihtiyacımız var. O yüzden aslında sevgili Koray'ın bu son yazılarını ben hiç ciddiye almıyorum ) Bir sene sonra dönüp bakarsanız -Yahut Admin'in dediği gibi geri dönüp geçmiş yazılarına bile bakmak yeterli aslında!-, işte buraya da yazıyorum Sevgiler, selamlar *PS: Bir yazı hatırlıyorum, şiire karşı hiç ilgim yoktur ama bu şiir gerçekten harika... gibi bir cümle |
05-05-2010, 12:37 | #227 | |||||||||||||||||||||||
|
Bence bu hiç de iyi olmayabilir. |
05-05-2010, 12:38 | #228 | |||||||||||||||||||||||
|
Her üyeye benzer yüzlerce mesaj geliyor desem... |
05-05-2010, 12:38 | #229 | |||||||||||||||||||||||
|
Baaaaaaak! |
05-05-2010, 12:41 | #230 | |||||||||||||||||||||||
|
Zaten "eyvallah" diyoruz demiştim. |
05-05-2010, 12:55 | #231 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yahu neden inat ediyorsunuz? Sevgili Sehper, Benim duygularım olumlu olsa da olmasa da karamsar olsam da olmasam da şuna inanıyorum: kader denen şey gerçekten var. Biz özgür değiliz, değiştiremeyiz. Sayın Aladağ'ın şiirinde çok güzel şekilde tespit ettiği gibi artık sadece kwai köprüsü filminin müziğini anımsamaya,ıslıkla çalmaya çalış ya da makber'i söyle bağıra bağıra. Özgür değilsek, niye yazıyorum bunları. Sadece farketmek ve görmek için.. Olan yine olacak.
Artık kötünün ve iyinin ötesine geçsek ne dersiniz? |
05-05-2010, 13:00 | #232 | |||||||||||||||||||||||
|
Korkmalı mıyım? |
05-05-2010, 14:13 | #233 | |||||||||||||||||||||||
|
Baaaaaaak! |
05-05-2010, 14:17 | #234 | |||||||||||||||||||||||
|
Nereye? |
05-05-2010, 14:18 | #235 |
|
|
05-05-2010, 14:41 | #236 |
|
))) Hadi en iyisi hepimiz işimize bakalım) Kolay gelsinnn, iyi çalışmalarrr
Yalnız bakın ne buldum, eklemeden geçemedim: ALINTI: Ağır ağır ölür alışkanlığının kölesi olanlar, her gün aynı yoldan yürüyenler, yürüyüş biçimini hiç değiştirmeyenler, giysilerinin rengini değiştirmeye yeltenmeyenler, tanımadıklarıyla konuşmayanlar. Ağır ağır ölür tutkudan ve duygulanımdan kaçanlar, beyaz üzerinde siyahı tercih edenler, gözleri ışıldatan ve esnemeyi gülümseyişe çeviren ve yanlışlıklarla duygulanımların karşısında onarılmış yüreği küt küt attıran bir demet duygu yerine “i” harflerinin üzerine nokta koymayı yeğleyenler. Ağır ağır ölür işlerinde ve sevdalarında mutsuz olup da bu durumu tersine çevirmeyenler, bir düşü gerçekleştirmek adına kesinlik yerine belirsizliğe kalkışmayanlar, hayatlarında bir kez bile mantıklı bir öğüde aldırış etmeyenler. Ağır ağır ölür yolculuğa çıkmayanlar, okumayanlar, müzik dinlemeyenler, gönlünde incelik barındırmayanlar. Ağır ağır ölür özsaygılarını ağır ağır yok edenler, kendilerine yardım edilmesine izin vermeyenler, ne kadar şanssız oldukları ve sürekli yağan yağmur hakkında bütün hayatlarınca yakınanlar, daha bir işe koyulmadan o işten el çekenler, bilmedikleri şeyler hakkında soru sormayanlar, bildikleri şeyler hakkındaki soruları yanıtlamayanlar. Deneyelim ve kaçınalım küçük dozdaki ölümlerden, anımsayalım her zaman: yaşıyor olmak yalnızca nefes alıp vermekten çok daha büyük bir çabayı gerektirir. Yalnızca ateşli bir sabır ulaştırır bizi muhteşem bir mutluluğun kapısına. *Ağır Ölüm Pablo Neruda Özellikle şu cümleyi çok beğendim (Neruda'ya iltifat etmiş olacağım, üstelik beni duymayacak, üstelik benim de duymasına gereksinimim yok ama ) : ...DENEYELİM VE KAÇINALIM KÜÇÜK DOZDAKİ ÖLÜMLERDEN, ANIMSAYALIM HER ZAMAN, YAŞIYOR OLMAK; YALNIZCA NEFES ALMAKTAN DAHA BÜYÜK BİR ÇABAYI GEREKTİRİR... Çabanız daim olsun Sevgilerimle |
05-05-2010, 14:57 | #237 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Ötesine geçmeyi lütfederseniz diye "veya...?" demiştim... Nasıl ki gözümü, kulağımı, burnumu inkar edemem, "ego"mu da inkar edemem, edene de inanmam ... Kendimce ve bana münhasır söyleyebilirim ki (başkası adına konuşmak zor olsa gerek ): Bir insana karşı menfi ya da müspet bir şeyler hissediyorsam (er ya da geç) söylerim; bir insanı hiç sevmiyor olmam daha sonra çok sevmem veya seviyor olmam daha sonra sevmeyeceğim ihtimalini sıfırlamaz ; her ikisi de benim nitelendirmem, değerlendirmem, sonuçlar çıkarmamdır... Şu anda gidip hazırladığım temyiz dilekçemi verebilirim; THS ye girip bu mesajı yazmayı seçer ve o dilekçeyi vermeyi ertelerim; gelen trilyonluk davayı almayabilirim, 3 kuruşluk dava ilgimi çeker alırım, vekilliğini yaparım; şu anda elimdeki her şeyi bırakıp tatile çıkarım, tatil gelir oturup çalışırım...; bunlar, benim özgürlüğüm... Nedir kendinizi özgür hissetmediğiniz şey; aklın seçim yeteneği vardır, seçersiniz, sonucunu da "paşa paşa" yaşarsınız (diye düşünüyorum )... Saygılar... |
21-08-2010, 10:28 | #238 |
|
"Ne varsa bu şehirde, bayatlamış vapur çayı bile nektar olur.
Hafta sonları denize doğru bir göç başlar. 'Ey hayat, biz Çeşme'ye gidiyoruz sen de arkadan gel' der İzmirliler muzipçe. Ve ne gariptir ki hayat, uslu bir çocuk gibi onların peşinden gider. Ne garip, uçak biletinin üzerinde adımın hemen yanında yazan IZM harflerine sevgiyle bakıyorum" Cemal SÜREYA |
31-12-2010, 10:05 | #239 |
|
Uysa da Uymasa da
2010 Yılında Kardan Adam Daha az iş aldı Daha az çalıştı Daha az yedi Daha az içti Daha az yoruldu Daha az konuştu Daha az üzüldü Daha fazla düşündü Daha fazla kaygılandı Daha fazla sevdi Daha fazla sevindi Daha fazla dinledi Daha fazla yürüdü Daha fazla tatil yaptı Ankara dışına daha fazla çıktı Daha fazla kitap okudu Hastalanmadı Borçlanmadı Tasarruf etmedi .. İyi etmiş mi? Mutlu yıllar dostlarım. |
31-12-2010, 10:23 | #240 | |||||||||||||||||||||||
|
Etmez mi? Bence en önemlisi bu. Mutlu yıllar abi. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
sigaraya yakın markaj | NİLGÜN SEYMEN | Site Lokali | 9 | 07-04-2007 16:34 |
Beyaz Atlİ Şİmdİ GeÇtİ Burdan.... | süleyman zengin | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 3 | 24-12-2006 22:55 |
Tck Ve Medeni Kanun Çelişkisi-Yakın ERTÜRK | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 22-11-2003 09:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |