Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Lisans Eğitimi Hukuk Lisans Eğitimi ile ilgili sohbetler ve konular

Bunca Hukukçu Yetişti -Siz de Yetişiyorsunuz- Ne Oldu? Sizle Ne Olacak?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-02-2010, 12:11   #1
adilberk

 
Varsayılan Bunca Hukukçu Yetişti -Siz de Yetişiyorsunuz- Ne Oldu? Sizle Ne Olacak?

hadi gelin bir sorgulama yapalım.

Türkiye'nin en eski iki hukuk fakültesi Ankara ve İstanbul Hukuk Fakülteleri.
ilki 1925'te açıldı ikincisi 1933 te (1880e de dayandırılıyor) açıldı. bugün kaç tane hukuk fakültesioldu? teknik fakültede bile hukuk var


onlarca yıldır yüzlerce hukukçu yetişti bu memlekette katlanarak daha da yetişmekte. Bugün herkesin bildiği gerçek bu ülke hukuksuz bir şeyler var. can yakan, olur olmadık anlarda hastanede, otobüste, tv de, nette karşınıza çıkan hak ihlalleri, idarenin garip hukuksuz, vatandaşının kültürüne uzak yönetimleri vs...

ve bugün bu ülkede "binlerce hukukçu binlerce hukuk fakültesi öğrencisi var"

lütfen sorun kendinize. Siz bir hukukçu olarak ne yaptınız bunları izlerken, okurken . Akşam sofranızda ailenizle beraber otururken vücuduna kaynar su dökülen çocuğun hastane hastane gezmesine bakıp boğazınızdaki lokma şöyle bir kararsız kaldı mı acaba kursağınıza girerken. ya da "oğlum çevir kanalı! demedim mi ben açmayın yemekte haberleri!" diyerek vicdanınıza perde mi çektiniz.

Lütfen sorun ve burada paylaşın. Bu ülkede

*Önce hukukçu olmanız sebebiyle
*avukat olarak
*hakim olarak
*savcı olarak
*akadenisen olarak
*öğrenci olarak

NE yaptınız. Ve biz öğrenciler ne yapmaktayız. ağırlığınca kitapların derslerin, vizeler in finallerin arasında sıkışmakta mıyız. ideallerimizi neler süslüyor. makamlar mı, takım elbise mi, iktidar kuvveti mi? eğer bunlarsa önceliğiniz lütfen durun düşünün.

ÇÜNKÜ; hayat sizi bizi öyle bir yere getirdi bıraktı ki, üzerinizde tüm ülkenizin ve düyanın vebalı var. Nasıl mı? eğer hergün yürüdüğünüz yolllardaki çöp toplayan yaşıtlarınıza "aman bize bişi yapmasın, çöpde kokuyor" diyerek karşı tarafına geçtiniz mi yolun? yoksa vicdanınızda birşey oldu mu? belki onla yaşıtsınız, onun çöp toplaması ve sizin kitaplardan sınavlar ve ilerisi için bilgi toplamanız sadece kaderin bir planı. pekala sizde o çöpleri toplayabilirdiniz. Ama siz güzel sınıflarda sınav ve gelecek kaygısı ve gözü kapalı bir kariyerizimle uğraşmaktasınız. eğer bu an onlar için bir şey yapmayı istemezsek en azından bir şekilde uğraşmazsak onlara ne yapabileceğimizi, bilmem ki hesabını nasıl veririz bunun vicdanımızda.

konu çöp toplamadan çıktı. Çünkü yaralıyım. Sosyal devlette, -ki tarihimiz sosyal bir toplumdu şimdi de kırıntıları var- nasııl çöp toplayanlar, sokakta dilenen çocuklar, köprü altına itilen çocuklar olabilir.

Almıyor aklım almıyor, alamıyor.

Lütfen durun, düşünün!Niye hukuk eğitimi aldınız, almaktasınız. Hukukçu olunca ne olacak, icramatik kanun matik mi olacaksınız, güzel arabalarda, lüks evlerde mi yaşayacaksınız. sonra omomatik temizler mi acaba konformizimle kirlenmiş vicdanlarınızı, yapmadıklarınızda kirlenen dünyamızı.

lütfen sorun? lütfen cevaplamaya çalışın?

sorduklarınızı da cevaplarınızıda buraya yazın. Özellikle hukukçu üstadlarım, abilerim, ablalarım, hocalarım. ne olur yazalım. Hayatımızın hukukçu olarak bir çetelesini çıkaralım.

mesela bu yazıyı kontrol edecek sayın moderatör. siz hangi idealle başladığınız eğitiminize? neydi rüyalarınızı süsleyen? hukuk eğitiminden sonra aynı rüyalarınız kaldı mı? ya mesleğe Atıldıktan sonra?

Lütfen yazdıklarımı bir cüret olarak algılamayın. samimâne öğrenmek istiyorum. Belki faydalı bir başlık olur. Güzel tespitler çıkar lütfen ilgisiz kalmayın yaşadıklarınız paylaşın.


selamlar sevgiler adil berk
Old 09-02-2010, 18:17   #2
advocatus diaboli

 
Varsayılan

Ben 2. sınıftayım ve idealimdi hukuk okumak, gerçekten rüyaydı ve memnunum kesinlikle. Ama geçen dönem bi dersimize bir tetkik hakimi geldi. Bir önceki derste yargı bağımsızlığından dem vuruyordu hoca ve diğer ders karşımızda bir hakim görmek gerçekten çok ilginç olmuştu.
Hocamızında teşvikiyle sorular, aslında daha çok eleştirel sorular sorulmaya başlandı kendisine. "yargı bağımsız mı", "verilen kararlardan sorumlu musunuz", "hiç vicdanınızın el vermediği ama sırf yargıtay böyle diyor diye verilen bir karara şahit oldunuz mu" ...
Hocamız memnundu sınıfın sorularından ama hakim kızarmaya başladı ve yine de sorulara cevap verdi elinden geldiği kadarıyla. Belki de en iç acıtan sözü "yargı bağımsız değildir" olmuştu. Hakim olmak isteyen benim gibi arkadaşlar bir kez daha düşünmüşlerdir eminim bu isteklerini.
Bu konudaki düşüncelerinizi bilmek isterim?

saygılar...
Old 10-02-2010, 15:07   #3
YCanik

 
Varsayılan

Sayın adilberk konu için teşekkürler. Bir hukukçu kendine çalıştığı kadar yaşadığı topluma da çalışmalıdır kuşkusuz..

Belirttiğiniz çok fakülte çok hukukçu bir o kadar da hukuksuzluk bana Çin asıllı Amerikalı yazar Lin Yutang 'ın Şu sözlerini hatırlattı
"Çok fazla polis olan yerde, özgürlük olmaz.
Çok fazla asker olan yerde, barış olmaz.
Çok fazla avukat olan yerde, adalet olmaz."

saygılar
Old 10-02-2010, 21:48   #4
adilberk

 
Varsayılan

Bende 3. sınıf öğrencisiyim. Ben memlekette vicdanlı dürüst insanların olmadığını düşünüyorum. İsmet İnönü'nün bir sözünü değinmeden geçemeyeceğim sanırım "bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur" veya o memleket adam olmaz tarzı birşeydi. Bu bağlamda hukukçuda yaptığı işlerde ve gelecek tasavvurunda fikir işçiliği yaparken kendisi -hakim savcı bir anlamda entellektüel aristokratlar- ile toplumun belli seviyeye gelmesi fikrinden -hayalinden- ziyade toplumun herkesiminin içinde olduğu bir medeniyet tasavvuru yapmasının yerinde olacağını düşünüyorum.

Daha çok katılım bekliyorum

Alıntı:
Yazan advocatus diaboli
Ben 2. sınıftayım ve idealimdi hukuk okumak, gerçekten rüyaydı ve memnunum kesinlikle. Ama geçen dönem bi dersimize bir tetkik hakimi geldi. Bir önceki derste yargı bağımsızlığından dem vuruyordu hoca ve diğer ders karşımızda bir hakim görmek gerçekten çok ilginç olmuştu.
Hocamızında teşvikiyle sorular, aslında daha çok eleştirel sorular sorulmaya başlandı kendisine. "yargı bağımsız mı", "verilen kararlardan sorumlu musunuz", "hiç vicdanınızın el vermediği ama sırf yargıtay böyle diyor diye verilen bir karara şahit oldunuz mu" ...
Hocamız memnundu sınıfın sorularından ama hakim kızarmaya başladı ve yine de sorulara cevap verdi elinden geldiği kadarıyla. Belki de en iç acıtan sözü "yargı bağımsız değildir" olmuştu. Hakim olmak isteyen benim gibi arkadaşlar bir kez daha düşünmüşlerdir eminim bu isteklerini.
Bu konudaki düşüncelerinizi bilmek isterim?

saygılar...
Old 10-02-2010, 22:59   #5
efekankaptan

 
Varsayılan

çok hukuk fakültesi açıldı ve açılmakta şu an bildiğim kadarıyla 50'nin üzerinde hukuk fakültesi var. Ama ben doğal seleksiyon denen olgunun hukukçular için de geçerli olduğunu düşünüyorum. zamanla hukukçu ve gugukçu olarak ikiye ayrılıyoruz. eğer çöplerle uğraşan yaşıtınıza boş gözlerle bakıyorsanız hiç bir şey hissetmeden siz bir hukukçu değil gugukçu ya da hukukçu adayı değil gugukçu adayısınız.
Old 11-02-2010, 00:13   #6
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan YCanik
Sayın adilberk konu için teşekkürler. Bir hukukçu kendine çalıştığı kadar yaşadığı topluma da çalışmalıdır kuşkusuz..

Belirttiğiniz çok fakülte çok hukukçu bir o kadar da hukuksuzluk bana Çin asıllı Amerikalı yazar Lin Yutang 'ın Şu sözlerini hatırlattı
"Çok fazla polis olan yerde, özgürlük olmaz.
Çok fazla asker olan yerde, barış olmaz.
Çok fazla avukat olan yerde, adalet olmaz."

saygılar
Ne iyi demiş şu yazar
Old 11-02-2010, 15:19   #7
adilberk

 
Varsayılan

peki bugüne kadar bu kadar çok hukukçu yetişti. bunlar bu ülede hukuku mu yoksa guguku mu tesis etmişler. bugünden yarına hukukumuzu tarayınca bu soru sorulmalı. çoğalan hukukçu sayısı yakın ngeçmişin sorunu. Sadece İstanbul ve Ankara'da hukuk fakültesi varken neden bu ülke hala hukuksuz???


Alıntı:
Yazan efekankaptan
çok hukuk fakültesi açıldı ve açılmakta şu an bildiğim kadarıyla 50'nin üzerinde hukuk fakültesi var. Ama ben doğal seleksiyon denen olgunun hukukçular için de geçerli olduğunu düşünüyorum. zamanla hukukçu ve gugukçu olarak ikiye ayrılıyoruz. eğer çöplerle uğraşan yaşıtınıza boş gözlerle bakıyorsanız hiç bir şey hissetmeden siz bir hukukçu değil gugukçu ya da hukukçu adayı değil gugukçu adayısınız.
Old 11-02-2010, 21:52   #8
Alican MERT

 
Varsayılan

Doktor nasıl bir kişinin hayatını kurtarıyorsa, avukat, hakim, savcı kısacası bir hukukçu da hayat kurtarmaktadır. Kişinin mal varlığını korur, haksız hapis cezası almasına engel olur vb. şekillerde kişi hayatı kurtarmış olur.

Ülkemizdeki yargı düzeninin içler acısı halini burada tekrar yazıp, daha da fazla üzüntüye sebebiyet vermek istemem. Ancak belirtmek istediğim bir nokta var; tüm bu aksaklıklara, yolsuzluklara rağmen, mesleğinin hakkını veren hukukçularımız var.

Geçenlerde arkadaş ortamında bu konuya benzer bir konu geçti. Benim kendi savım, kişilerin meslekleri için belirli standartları belirlemesidir. Aslında avukatlar için barolar vardır; ama ülkemizde çok nadir olarak baroların belirlediği ücret tarifelerinde meslek icra edilmektedir ki bu gelir düzeyi düşük bir halk için normaldir. Karl Marx'a burada katılmak mümkün oluyor ve alt yapı olan ekonomi, üst yapıda yer alan hukuku da şekillendiriyor. Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen biraz fedakarlıklarla daha güzel bir düzen kurmaya çalışabiliriz.

Avukatlar kamu hizmeti gerçekleştirdiğini, yargının 3 bacağından biri olduğunu unutmadığı takdirde taşlar yerine oturacaktır. Ne iş olsa yaparım anlayışıyla olaylara yaklaşmayarak, uzmanlaşma yoluyla daha verimli şekilde adalet dağıtım işlemine katılabilirler. Ama yine konu ekonomiye geliyor. Sonuçta bu avukatın bazı masrafları oluyor ve bunlar için istemediği şeyler yapmak zorunda kalıyor ve bu istemedikleri zamanlar onun rutini oluyor.

Durum düzelmez değil; fakat uzun bir evrim gerektirmektedir. Bunu da sağlayacak olan yine bizleriz. 4x4lük olmak belki zor ama en azından deneyerek bir şeyler başarabiliriz gibi geliyor bana. Sağlam bir eğitimin yanında, yüksek idealler ve biraz cesaret ve dayanışmayla bunlar başarılabilir.
Old 11-02-2010, 23:50   #9
efekankaptan

 
Varsayılan

sorunun yanıtı sanırım tabloda mümkün: öyle bir ülke düşünün ki kanun yapıcaları yaptıkları kanunları uygulamayan insanlar olsun, öyle bir ülke düşünün ki kanun uygulayıcıları uyguladıkları kanunlardan bi haber olsun, öyle bir ülke düşünün ki kanuna saygılı olması gereken halk hukuksuzluk konusunda anlaşmış olsun: (bunun en çarpıcı örneği Sn. Özekes hocamızın da vermiş olduğu örnekte) "sizin planız 35, karşıdan gelen aracın 34 yani birbirinizi tanımıyorsunuz. ve size sellektör yapıyor. ne diyor size? diyor ki: radar var diyor. halbuki radarı haber vermek de suç..." yani kısacası en temelde sorun var. bina komple çürük halde duruyor, ya da duruyor gibi duruyor... işte bu ülke adaletin şans eseri tecelli ettiği eğreti bir adalet sistemi olan bir ülke... ve siz soruyosunuz neden hukuksuz bu ülke diye işte cevap burada buyurunuz...
Old 20-02-2010, 19:14   #10
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan adilberk
mesela bu yazıyı kontrol edecek sayın moderatör. siz hangi idealle başladığınız eğitiminize? neydi rüyalarınızı süsleyen? hukuk eğitiminden sonra aynı rüyalarınız kaldı mı? ya mesleğe Atıldıktan sonra?

Ben çok da bilinçli olmadığım bir zamanda hukuk seçmiştim, ilkokuldayken belki de daha önce, ne zaman seçtiğimi anımsamıyorum. Giderek seçimim bilinçli hale geldi, daha doğrusu seçimimin kişiliğime uygun olduğuna karar verdim. Bilinçlenme sürecinde neden uygun olduğunu düşündüğümü sorarsanız, hukukun toplum ve devlet yaşamını tümüyle sardığını, var olan sorunlara hukuk ile çözüm bulunacağını, iyi uygulanan bir hukuk düzeninin en akıllıca yönetim olduğunu düşünüyordum ve böyle bir düzenin uygulayıcısı olmayı hayal ediyordum. Çünkü böyle bir düzenin uygulayıcısı olmak o kişiye onur verirdi. Ancak hukuk fakültesini okurken hatta biraz öncesinde lisede durumun çok da parlak olmadığını yavaş yavaş gördüm. Hukukun nasıl da dolanıldığını, amacın adil, hukuka uygun bir düzen olmayıp hukukun iktidarın silahı olarak kullanıldığını anladım. Ama bu beni yıldırmadı, çünkü ben Atatürk'ün cumhuriyeti bize emanet ettiğine fazlaca inananlardanım. Eğer bir şey yapılacaksa ve bu zor bile olsa ben içinde olmalıyım diye düşünenlerdenim. Hâlâ aynı duygu ve düşünceler içindeyim, düşkırıklıklarım, şaşkınlıklarım, alıştıklarım ve alışamadıklarım içinde yine de bu ülkenin hukukçu bir neferi olma görevini yüklüyorum kendime.
Old 20-02-2010, 20:30   #11
üye30428

 
Varsayılan

Hukuk fakültesi sayısını 80 yıl öncesiyle kıyaslarken dönemin ihtiyaçlarını ve nüfusunu da gözönünde tutmak gerekir. Şu devirde daha çok (çoktan kasıt vasıflı çok) hukukçuya ihtiyaç var ve olanlar bunun bir gereği. Aradan sıyrılmak lâzım tabi...
Old 04-09-2010, 00:32   #12
adilberk

 
Varsayılan

Alıntı:

Lütfen sorun ve burada paylaşın. Bu ülkede

*Önce hukukçu olmanız sebebiyle
*avukat olarak
*hakim olarak
*savcı olarak
*akadenisen olarak
*öğrenci olarak

NE yaptınız. Ve biz öğrenciler ne yapmaktayız. ağırlığınca kitapların derslerin, vizeler in finallerin arasında sıkışmakta mıyız. ideallerimizi neler süslüyor. makamlar mı, takım elbise mi, iktidar kuvveti mi? eğer bunlarsa önceliğiniz lütfen durun düşünün.
Yanıtlayan herkese çok teşekkürler. Ben konuyu açarken hep Necip Fazıl Kısakürek'in Resi Bey'i gibi bir sorgulamaya yapmaya çalışmıştım ama kimse dememiş evet biz sorumluyuz şunu yapmadık ya da elimden geldiğince şunu yaptım diye, Herşeyde bizimde sorumluluğumuz var benzeri yanıtlar bekliyordum. Gelmemiş başlık unutulmuş...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kocaeli Adliyesinde yardımcı olacak bir arkadaş lütfen! Selen Berna Ünlüatlı Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 6 20-10-2008 11:21
Ben Ve Çocuklarım Ölümle Tehdit Ediliyoruz.Lütfen Yardımcı Olun Lütfen Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 06-06-2008 13:34
Hukukçu Olmanın Getirisi: Yaşama Hukukçu Olarak Yaklaşmak neu_lawyer Hukuk Sohbetleri 7 27-02-2007 12:28
Sizde Hangisi Var ??? Merhaba Site Lokali 1 06-10-2003 20:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07480597 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.