Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Neden Avukatlar Öğretmenlik Yapmasın?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-01-2010, 12:51   #31
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Anadolu Öğretmen Lisesi mezunuyum. Benim için (liseye gittikten sonra) eğitim her zaman adaletten önde gelir.

Eğitim her zaman adaletten önce gelir!

Yukarıdaki saptama 'laf arasında söyledğiniz' bir veciz mi. Eğitim ve adalet kavramlarından birisinin önde, diğerinin geride olması durumunu hangi kıstasa göre belirliyorsunuz.
Yurkarıdaki cümle birinin diğerinden önemli olduğu anlamına mı geliyor?
Eğitimsiz adalet adalet değil midir?
Adalet olması için eğitim mi gerekli dir?
yoksa,
anlatmak istediğiniz, eğitimin adaletten önemli olduğu mu?

Saygılarımla
Old 17-01-2010, 16:36   #32
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Eğitim her zaman adaletten önce gelir!

Yukarıdaki saptama 'laf arasında söyledğiniz' bir veciz mi. Eğitim ve adalet kavramlarından birisinin önde, diğerinin geride olması durumunu hangi kıstasa göre belirliyorsunuz.
Yurkarıdaki cümle birinin diğerinden önemli olduğu anlamına mı geliyor?
Eğitimsiz adalet adalet değil midir?
Adalet olması için eğitim mi gerekli dir?
yoksa,
anlatmak istediğiniz, eğitimin adaletten önemli olduğu mu?

Saygılarımla

Ülkemizde yapıkları etkilere göre ve Anadolu öğretmen lisesi mezunu olup okulda 4 sene boyunca haftada 4 saat öğretmenlik formasyonu olmuş olmama göre söyle söyledim.

Öncelikle belirteyim, bu benim kanaatim, yanlış olabilir zaten burada mutlak doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan görüşümü belirttim.

Bir eğitim olmadan, hukukçu yetiştiremezsiniz. Belki yetiştirebilirsiniz ancak yetiştirdiğiniz hukukçu ancak Türkiye'deki gibi olur. Lisans eğitimi vermeden hukukçu olmuş tanıdığınız var mı? Bir kişi eğitim alanında başarısına göre hukukçu kimliği kazanıyor genel olarak. Mesela Ankara Hukuk-a gitmeyi çok isterdim ama eğitim alanında bu vasıflara sahip değildim, gitseydim şu anki halimden daha başarılı birisi olabilirdim. Bazı meselelerde daha mantıklı daha doğru konuşabilirdim.

Eğitimsiz adalet sizce adalet midir?

Sizce adalete ulaşabilmek için eğitim gerekli değil midir?
Old 17-01-2010, 17:14   #33
Academic

 
Varsayılan

Benim avukatlık mesleğine ilişkin algım, bu mesleğin bilgi , beceri kadar kişilik yapısıyla da çok direkt ilgili olduğu yönündedir. Mücadeleci bir kişilik yapısı olmayan, sosyal becerileri üst düzeyde gelişmemiş ve edindiği bilgi ve becerilerini uygun bir şekilde kullanamayan birinin bu meslekte şansı olduğunu düşünmüyorum. Bu ne demek? Elbette sayılanlar tüm meslekler için geçerli olmakla birlikte avukatlık mesleğinin biraz daha yüksek sosyal beceriler gerektiren, mücadeleci, girişimci insanlar için seçilmesi uygun bir meslek olduğunu düşünüyorum..

İstihdama ilişkin sorunlar pek çok meslek alanı için geçerlidir. Bugün Türkiye geçmişte de olduğu gibi genç nüfusu yoğun, eğitimli işgücü oranı yüksek ve ancak yetersiz istihdam politikaları nedeniyle istihdamın yaratılmadığı insan yoğun işgücü yapısı olan bir ülkedir. Dolayısıyla bu tür ülkelerde her zaman emek ucuz, ekmek de aslanın ağzındadır. Hatta rivayetler midesine indiğini söyler..Dolayısıyla genç avukatların kaygısı anlaşılıyor ancak bu sorunun çözümü başka mesleklerin sınırlarına taşarak çözülemez. Uygun bir eğitim planlaması yapılmalı ve ne kadar ihtiyaç varsa o kadar öğrenci alınmalı diyoruz. Ancak üniversiteler sadece meslek edindirilen yerler değil dolayısıyla oransal artış hedeflendiği için de bu çocuklar ne yapacak sorusunun yanıtı düşünülmeksizin habire öğrenci alıyoruz.. bugün yapılması gereken daha iyi eğitim politikaları üreterek ihtiyaç olan alanlara bu eğitim talebini kaydırmak olmalı. fakat bu ülkede herkes her meslek saygındır gözüyle bakmadığı sürece herkes doktor herkes avukat herkes mühendis olmak istiyor. oysa ki ara insangücüne ihtiyaç belirgin. öğretmenliğe de bakış bazı insanlarca böyle ve kolayca alternatif bir alan gibi düşünülüyor.. aslı sorun meslekleşmede belli değerlerin yıkılması.. insanlara her mesleğin değerli olduğu bilincinin aşılamaması ve biz naapıcaz!! (özellikle öyle yazdım) diyen bir genç kitlenin oturup oturduğu yerden çözüm üretilmesini beklemesi.. işin kolayına kaçıp başka meslekleri basamak olarak kullanma çabası..
Old 17-01-2010, 17:25   #34
Academic

 
Varsayılan

Eğitim ve adalet arasında karşılıklı çok yönlü bir ilişki vardır. Birinin önde öbürünün arkada olduğu söylenemez. Eğitim olmadan adalaet olmaz çünkü insanlar haklarının farkında olmadıkları için hak talep edemezler. Dolayısıyla haklar içinde yaşam hakkından sonraki en kritik hak eğitim hakkıdır. Adalet olmazsa da eğitim olmaz çünkü bu sefer de sadece belli zümrelerin eğitim alması gibi bir durum ortaya çıkar, adaletin sağlanması için eşitlik kavramı devreye girer. Dolayısıyla biri önde biri arkada gibi yaklaşımlar ya da derecelendirme yapmak yanlış olur bana göre. Ve şu da var ki eğitimin kurumsallaşmadığı toplumlarda halkın bilinçsiz olması demokrasi değerlerinin yayılmasını zorlaştırdığı için gücün kontrol altına alınmasını sağlayacak olan mekanizmaları işlevsiz kılacaktır. Bu döngüsellik içinde neyin önde neyin arkada olduğunu nasıl bilebiliriz. Dairesellikte halkanın hangi ucu başta hangi ucu sondadır dersek bu sizin nerde olduğunuza bağlıdır. Hukukçuysam adalet derim belki ama eğitimciysem eğitim derim. Ama nesnel bakıyorsam ki öyle bakıyorum ..ne farkeder? Gerçek anlamıyla olsun da..
Old 17-01-2010, 23:46   #35
istiridye

 
Varsayılan

Sayın Academic beni en iyi siz anladınız, çok teşekkür ederim. Sanırım eğitim fakültesinde öğretim üyesisiniz.
Söylemek istediğim tek şey öğretmen olmak demek sadece çok şey biliyor olmak değildir. Bilgiye sahip olmanın yanında onu bir başka insana anlatabilmektir öğretmen için esas olan.
Old 18-01-2010, 18:52   #36
Nur Deniz

 
Varsayılan

Herkes önündeki işi yapmalı bencede..Ve işini yapan bir diğer insan için ne kıskançlığa girmeli ne de kendi menfaatine gelecek şekilde başkasının işini basite almalı..

İşinizden memnun değil misiniz? Değiştirin..Sevmediğiniz bir işi yapıyorsanız, karşılında kazanıyorsunuz, kazanıyoruz. Hakkını verelim..

Bir mesajda ''Bir Ebe'' bile öğretmenlik yapabiliyor yazılmış..Formasyon almışsa, yüksek okul okumuşsa, kurallara uygunsa o ''bir ebe bile'' değil, vasıflarını tamamlamış eğitimcidir..

Yılların kazanılmış tecrübesi ile alın teri ile kazanılan paralara bakarak, hemen tabiri caizse dün bir bugün iki demeden cepleri doldurmak hangi meslekte var?

Madem maddi sıkıntılar var, çok fazla avukat var bu ülkede bu durumu düzeltmenin yolu ders vermek değil, büronun masrafını başka bir mesleğin sırtına yüklemekten değil, çalışıp fark yaratmaktan geçeceğini düşünüyorum..

Ne kadar çok avukat olursa olsun, iyisi hep vardır..
Old 18-01-2010, 20:31   #37
nostaljielif

 
Varsayılan

mükemmel ve alkışları hakeden bir fikir.insanların vatandaş olarak sahip oldukları haklar dahil bir çok hukuki konularda eğitilmesi ülkeyi bir üst seviyeye taşıyacaktır.hukuk dalında eğitim gören insanların pratik eğitimlerle desteklenerek öğretmenlik gibi bir seçeneklerinin olması çok iyi olur.hakkını nasıl aramasını bilen nesillerin yetiştirilmesi kişilerden çok bu topluma yapılacak en büyük hizmet olacaktır.
Old 18-01-2010, 21:56   #38
üye25928

 
Varsayılan

Bugün Ceza sınavım vardı. 25 soruluk test, derse giren hoca, benim en çok sevdiğim ve değer verdiğim hocalarımdan birisidir. 5 farklı seçeneğin olduğu sınavda, 2 yanlış bir doğruyu götürmekteydi. Şimdi lisede Ölçme ve değerlendirme adı altında eğitim formasyonu almış birisi olarak, lisede öğrendiğim bilgileri sorguluyorum. Bize lisede hocamız 5 seçenek varsa 5-1=4 4 yanlışın bir doğruyu götürmesi en etkin öğrenmeyi ortaya koyar diğer türlü tüm hesaplamalar sağlıklı değildir demişti. Zaten össde 5 seçenek var 4yanlış 1doğruyu götürüyor, Sbsde 4 seçenek var 3 yanlış 1 doğruyu götürüyor.

Şimdi ben hocamın yanına gidip bunu anlatmaya çalışsam, başarılı olabilir miyim? 400 kişilik sınıf toplanmışız ve bunu bilen tek kişi benim, istisna olup da sıradan insanlar gibi değerlendirilmekten nefret ediyorum, vesselam. Össde hukukun cazibesi ve meslek getirisi çok olabilir ama şekilde olduğu gibi ülkenin en prestijli hukuk fakültelerinin birisinde sağlıklı olmayan bir ölçme ve değerlendirme yapıldı. Yani sınavdan almış olduğumuz notlar kesinlikle Ceza bilgimizi yansıtmayacak bu dersi nasıl öğrendiğimizi yansıtmayacak. Acaba sağlıklı bir eğitim sistemi olmadan, eğitim bilimine sahip olmayan bir hukuk lisans eğitiminden vücuda gelen hukukçular nasıl olacak da başarılı birer eğitimci olabilecek?

Dipnot: Dersimi ve ders hocamı çok seviyorum, hocama saygım sonsuz, ama burada bir eğitim bilimi açısından hata yapıldı, belirtmek istedim.
Old 19-01-2010, 00:35   #39
Songül Yıldız Aksarı

 
Varsayılan

Okullarda hukuk eğitimi verilmesi gerektiğini yalnızca 4 yıllık mesleki deneyime rağmen epey gördüm. Size bir tane örnek vereyim. Kadının birisi boşanma davası için duruşma bekliyor. Ben de bekliyorum. Bana yaklaşıp utana sıkıla sorduğu soru:ben şimdi burada boşanırsam, dini nikahım da düşer mi? Toplum çok cahil. Sorunun muhatabının ben değil de bir imam olduğunu bile bilemiyor.
Neden hukuk eğitimi verilmesin, verilsin tabii. En iyi avukatlar versin dersi. Barolar her okula belirli avukatları görevlendirsin. O günlük yollukları da eğitim bakanlığının bütçesinden karşılansın. Avukatlar para kazansın diye değil, toplum gereksiz derslerle ugraşıp sonra bunları unutmaktansa en azından hakkını nasıl arayacağını öğrensin diye. Eline gelen icra kağıdının sonunu okuyup kaç gün içinde itiraz edebileceğini öğrensin, duruşmasına girmediği ceza dosyasını temyiz edeceği sürenin gelen gerekçeli kararda yazdığını öğrensin ki bir avukata sorana kadar iş işten geçmiş olmasın...
Old 19-01-2010, 01:40   #40
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Songül Yıldız Aksarı
Okullarda hukuk eğitimi verilmesi gerektiğini yalnızca 4 yıllık mesleki deneyime rağmen epey gördüm. Size bir tane örnek vereyim. Kadının birisi boşanma davası için duruşma bekliyor. Ben de bekliyorum. Bana yaklaşıp utana sıkıla sorduğu soru:ben şimdi burada boşanırsam, dini nikahım da düşer mi? Toplum çok cahil. Sorunun muhatabının ben değil de bir imam olduğunu bile bilemiyor.
Neden hukuk eğitimi verilmesin, verilsin tabii. En iyi avukatlar versin dersi. Barolar her okula belirli avukatları görevlendirsin. O günlük yollukları da eğitim bakanlığının bütçesinden karşılansın. Avukatlar para kazansın diye değil, toplum gereksiz derslerle ugraşıp sonra bunları unutmaktansa en azından hakkını nasıl arayacağını öğrensin diye. Eline gelen icra kağıdının sonunu okuyup kaç gün içinde itiraz edebileceğini öğrensin, duruşmasına girmediği ceza dosyasını temyiz edeceği sürenin gelen gerekçeli kararda yazdığını öğrensin ki bir avukata sorana kadar iş işten geçmiş olmasın...

Güzel bir bakış açınız var, lakin sistem maalesef dediğiniz gibi işlemiyor. Okullarda ilk yardım ve sağlık dersi vardır, kaçımız ilk yardım öğrendik ki? Sbs, öss derdi dururken insanların temel hukuk bilgisine ilgi göstereceğini sanmıyorum.
Old 19-01-2010, 03:38   #41
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan istiridye
Sayın Academic beni en iyi siz anladınız, çok teşekkür ederim. Sanırım eğitim fakültesinde öğretim üyesisiniz.
Söylemek istediğim tek şey öğretmen olmak demek sadece çok şey biliyor olmak değildir. Bilgiye sahip olmanın yanında onu bir başka insana anlatabilmektir öğretmen için esas olan.

Ben teşekkür ederim Sayın İstiridye. Çünkü bakın yine sizin söylediğinizin üstüne söz söylemeye gerek yok. Siz genç dostlarımızı gördükçe gözlerim gururla parlıyor ve o zaman ben de doğru yerde olduğuma daha çok inanıyorum.

Selam ve Saygılarımla
Old 19-01-2010, 03:46   #42
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Bugün Ceza sınavım vardı. 25 soruluk test, derse giren hoca, benim en çok sevdiğim ve değer verdiğim hocalarımdan birisidir. 5 farklı seçeneğin olduğu sınavda, 2 yanlış bir doğruyu götürmekteydi. Şimdi lisede Ölçme ve değerlendirme adı altında eğitim formasyonu almış birisi olarak, lisede öğrendiğim bilgileri sorguluyorum. Bize lisede hocamız 5 seçenek varsa 5-1=4 4 yanlışın bir doğruyu götürmesi en etkin öğrenmeyi ortaya koyar diğer türlü tüm hesaplamalar sağlıklı değildir demişti. Zaten össde 5 seçenek var 4yanlış 1doğruyu götürüyor, Sbsde 4 seçenek var 3 yanlış 1 doğruyu götürüyor.

Şimdi ben hocamın yanına gidip bunu anlatmaya çalışsam, başarılı olabilir miyim? 400 kişilik sınıf toplanmışız ve bunu bilen tek kişi benim, istisna olup da sıradan insanlar gibi değerlendirilmekten nefret ediyorum, vesselam. Össde hukukun cazibesi ve meslek getirisi çok olabilir ama şekilde olduğu gibi ülkenin en prestijli hukuk fakültelerinin birisinde sağlıklı olmayan bir ölçme ve değerlendirme yapıldı. Yani sınavdan almış olduğumuz notlar kesinlikle Ceza bilgimizi yansıtmayacak bu dersi nasıl öğrendiğimizi yansıtmayacak. Acaba sağlıklı bir eğitim sistemi olmadan, eğitim bilimine sahip olmayan bir hukuk lisans eğitiminden vücuda gelen hukukçular nasıl olacak da başarılı birer eğitimci olabilecek?

Dipnot: Dersimi ve ders hocamı çok seviyorum, hocama saygım sonsuz, ama burada bir eğitim bilimi açısından hata yapıldı, belirtmek istedim.

Evet sayın Tavus, ölçme hatası var ve bu fakültelerde de formasyon sahibi olunmasına ilişkin güzel bir örnek olmuş. Ölçmede temel mantık: Ölçülemeyenin geliştirilemeyeceğidir. Ölçmedeki amaç sadece öğrenciyi değerlendirmek değil onun gelişimine destek olmak için gelişmeye açık alanları belirlemektir. Sağlıklı bir ölçme yapılmadan öğrenmenin ne düzeyde gerçekleştiğini belirleyemeyiz dolayısıyla öğrenmenin gerçekleşemediği alanlar da yani eksik noktalar da ortaya konulamayacağı için sınav sadece geçme ve kalmada basit bir düzeyde eleme aracı olarak kullanılır. Oysa ki temel mantık öğrencinin geliştirilmesi olmalıdır. Bir Hukuk Fakültesinde ya da herhangi düzeyde ve branşta yapılan ölçmenin sağlıklı olmaması demek, yetiştirdiklerinizin gerçek anlamda neyi bilip neyi bilmediğini bilmeden onlara diploma vermek anlamına gelir ve diploma yeterliğin bir simgesidir. Bu açıdan bakıldığında bu konunun ne kadar önemli olduğu çok iyi anlaşılabilir. Diplomaya sahip ancak sahip olduğu diplomanın temsil edildiği alandaki yeterliklere sahip olmayan meslek elemanlarının olması fikri olağanüstü risklidir. Bunun sonuçlarına toplum olarak katlanırız. Bu pek çok doktor hatası demektir.. bu uygun standartlarda yapılmayan ve ilk depremde yerle bir olan binalar demektir..vs vs vs... işin ciddiyetini umarım anlatabiliyorum..
Old 19-01-2010, 13:16   #43
Av.Gülten Edalı

 
Varsayılan

Bu görüşünüze katılıyorum. Bende sınıf öğretmenliği yaptım ve ayrıldım. Avukatlık yapıyorum. Bir süre ikisini bir arada götürdüm fakat okulda öğretmen, adliyede avukat çok zor oluyordu, sabahtan adliyede başka biri öğleden sonra okulda başka biri olmak zorunda oluyorsun ki benim formasyonum var. Fakat şu gerçek ki Hukuk bilgisi ile aldığın eğitim bilgilerini birleştirince çocuklara daha iyi eğitim verebiliyorsun. Çok taraflı olaylara bakabiliyorsun.
Benim mezun ettiğim çocuklarım haklarını çok iyi bildiler, ailelerine de anlattılar hatta 7. sınıfta ki öğretmenlerine sınıfta yüksek sesle konuşmamaları, kendilerine haksızlık yapmamalarını haklarının olduğunu belirterek, yanlış davranışlarda bulunan eğitimcileri şikayet yoluna kadar gittiler.
Old 19-01-2010, 15:25   #44
üye3578

 
Varsayılan

Ülkemizdeki birçok sorun, zamanında eğitime gerekli önemin verilmeyişi, hiçbir okulu kazanamadıysam, bari öğretmen olayım zihniyetiyle eğitim fakültelerinin puanlarının çok düşük tutulması, öğretmenlerin maaşlarının yetersiz olmasından kaynaklanmaktadır. Son dönemlerde puanlar artmış olsa da, eğitime yeterli önem verilmemiş, eğitim sistemi yaz-boz tahtası olmaktan kurtarılamamıştır.

Kanaatimce eğitime gerekli önemi vermez isek, mevcut sorunlarımız kat kat artarak devam edecek, birçok konuda istenen/arzulanan seviyeyi yakalayamayacağız.

Konu, avukatların öğretmenlik yapıp yapmaması ise de, ben avukatların öğretmenlik yapabilmelerini hiç tartışmıyor, bunun düşünülemeyeceğini, ancak eğitim kalitesinin yükselmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bunun için eğitim mesleği ile ilgilenenlerin birçok önerisi vardır. Benim önerim; tüm devlet memurlarının maaşlarının öğretmen maaşlarına endekslenmelidir.
Old 21-01-2010, 01:18   #46
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Bir eğitim olmadan, hukukçu yetiştiremezsiniz. Belki yetiştirebilirsiniz ancak yetiştirdiğiniz hukukçu ancak Türkiye'deki gibi olur. Lisans eğitimi vermeden hukukçu olmuş tanıdığınız var mı? Bir kişi eğitim alanında başarısına göre hukukçu kimliği kazanıyor genel olarak. Mesela Ankara Hukuk-a gitmeyi çok isterdim ama eğitim alanında bu vasıflara sahip değildim, gitseydim şu anki halimden daha başarılı birisi olabilirdim. Bazı meselelerde daha mantıklı daha doğru konuşabilirdim.

Eğitimsiz adalet sizce adalet midir?


Sizce adalete ulaşabilmek için eğitim gerekli değil midir?

Altını çizdiğim cümleyi 'Eğitimsiz kişiden adalet beklenemez' şeklinde anlıyorum, çünkü benim düşünceme göre adaletin eğitimlisi veya eğitimsizi olamaz.


Eğitimsiz adalet sizce adalet midir?
Bu cümleye 'Eğitimsiz kişiden adalet beklenemz veya eğitimsiz kişi adil olamaz' şeklinde anlamak gerekir düşüncesinden yola çıkarak bir açıklama getirmek istiyorum.

Eğitim ve adalet konusunu iyice açıklayabilmek için herşeyden önce bu iki kavramın bir tarifini yapmak ve bu kavramların içeriklerini belirlemek gerekir. Adalet konusu THS'de tartışılmıştı bir ara: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=3247

Eğitim konusuna da bir açıklık getirmek gerekir bence. Konuyu fazla dağıtmamak için eğitimin bir tarifini yapmak istemiyorum burada. Belirtmek istediğim tek nokta şu: Benim düşünceme göre eğitim otomatikman bir kişiyi adil olmaya, adalet kavramını hazmetmiş olmaya götürmez.

Eğitimin adalet kavramına hizmet edebilmesi için özel bir eğitimin, adalet kavramını hayata geçirmek için özel olarak verilen bir eğitimin gerekliliğini ön koşul olarak görüyorum.
Ve ekliyorum: 'Belirli durumlarda, daha köklü bir eğitim almamış olan küçük çocuklar, eğitim ve öğretim görmüş çoğu yetişkinden daha adil olabilir. Eğitim ve öğrenim görmüş çoğu yetişkinin yaptığı korkunç adaletsizlikleri,işkenceleri, vahşeti ve insanı insan olduğundan utandıracak şeyleri çocuklar düşünemez bile.
Saydıklarıma örnek olarak günümüzün bazı devletlerini ve haddinden fazla eğitim ve öğretim almış devlet adamlarını ve aralarında birçok hukukçunun bulunduğu idarecileri gösterebilirim. Günümüz devletleri ve idarecileri yetmezse tarihe bakabilirsiniz. Örneğin bir Hitler ve ona uyan gaz odalarının mucidi 'Nazi Almanyası'

Eğitimsiz ve öğretimsiz mi peki bu saydıklarım?
Cevap: Hayır aralarında büyük sanatkarlar, büyük bilim adamları ve büyük hukukçular vardı. Ve bu kişiler eğitim ve öğrenimlerine rağmen adaletsizlik yaptılar veya adaletsiz bir rejime hizmet ettiler.
Sonuç: Sıradan, ideolojik ve tarafsız olmayan(objektif olmayan)bir eğitim adalete götürmez.

Saygılarımla
Old 21-01-2010, 09:33   #47
emine ersoyu

 
Varsayılan

Bir öğretmen tanıdığımın aslında arkeolog olduğunu öğrenince çok üzülmüştüm....
Öğretmenliği öğretmen olarak yetiştirilmiş insanlar yapmalı.Ülkemizin yarınlarını emanet edeceğimiz çocuklarımız iyi yetişmiş, çocuk psikolojisinden anlayan,mesleğini özümsemiş uzmanlarca eğitilmeli diye düşünüyorum.Hatta ,eğitim fakültelerinin kalitelerinin yükseltilmesi ülkemizin öncelikli gündem maddelerinden biri olmalı bu konuda gereken emek ve para kesinlikle esirgenmemeli bence...Çünkü biz onlara çocuklarımızı emanet ediyoruz.Geleceğimizi...En büyük zenginliğimizi...

Tüm bu nedenlerle öğretmenlik uzmanlık mesleğidir.Genç avukatların maddi sorunlarının mutlaka ki çözüme kavuşturulması şart.Ancak bunun çözümünün avukatlara öğretmenlik hakkı tanınması olmadığı kanaatindeyim.Bu problemin asıl kaynağı her yerde temelsizce açılan hukuk fakülteleridir.Ve ne yazık ki bu yüzden önümüzdeki yıllar genç avukatlar için daha da zor olacak.Ama hepimiz çeşitle zorlukları aşarak bir yerlere geldik.Herkes kendi hayatının savaşçısıdır...
Old 21-01-2010, 14:45   #48
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Altını çizdiğim cümleyi 'Eğitimsiz kişiden adalet beklenemez' şeklinde anlıyorum, çünkü benim düşünceme göre adaletin eğitimlisi veya eğitimsizi olamaz.


Eğitimsiz adalet sizce adalet midir?
Bu cümleye 'Eğitimsiz kişiden adalet beklenemz veya eğitimsiz kişi adil olamaz' şeklinde anlamak gerekir düşüncesinden yola çıkarak bir açıklama getirmek istiyorum.

Eğitim ve adalet konusunu iyice açıklayabilmek için herşeyden önce bu iki kavramın bir tarifini yapmak ve bu kavramların içeriklerini belirlemek gerekir. Adalet konusu THS'de tartışılmıştı bir ara: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=3247

Eğitim konusuna da bir açıklık getirmek gerekir bence. Konuyu fazla dağıtmamak için eğitimin bir tarifini yapmak istemiyorum burada. Belirtmek istediğim tek nokta şu: Benim düşünceme göre eğitim otomatikman bir kişiyi adil olmaya, adalet kavramını hazmetmiş olmaya götürmez.

Eğitimin adalet kavramına hizmet edebilmesi için özel bir eğitimin, adalet kavramını hayata geçirmek için özel olarak verilen bir eğitimin gerekliliğini ön koşul olarak görüyorum.
Ve ekliyorum: 'Belirli durumlarda, daha köklü bir eğitim almamış olan küçük çocuklar, eğitim ve öğretim görmüş çoğu yetişkinden daha adil olabilir. Eğitim ve öğrenim görmüş çoğu yetişkinin yaptığı korkunç adaletsizlikleri,işkenceleri, vahşeti ve insanı insan olduğundan utandıracak şeyleri çocuklar düşünemez bile.
Saydıklarıma örnek olarak günümüzün bazı devletlerini ve haddinden fazla eğitim ve öğretim almış devlet adamlarını ve aralarında birçok hukukçunun bulunduğu idarecileri gösterebilirim. Günümüz devletleri ve idarecileri yetmezse tarihe bakabilirsiniz. Örneğin bir Hitler ve ona uyan gaz odalarının mucidi 'Nazi Almanyası'

Eğitimsiz ve öğretimsiz mi peki bu saydıklarım?
Cevap: Hayır aralarında büyük sanatkarlar, büyük bilim adamları ve büyük hukukçular vardı. Ve bu kişiler eğitim ve öğrenimlerine rağmen adaletsizlik yaptılar veya adaletsiz bir rejime hizmet ettiler.
Sonuç: Sıradan, ideolojik ve tarafsız olmayan(objektif olmayan)bir eğitim adalete götürmez.

Saygılarımla

Eğitimin de bir tamımını yapsanız daha iyi olurdu. Eğitim ve öğretim kavramları genellikle karıştırılır. Lisans öğrencilerimizin ilk öğrendikleri şeyler temel kavramlardır. Çünkü insanlar kavramlarla düşünür. Kavramları bilmiyor isek ya da anlamlarını yanlış biliyorsak üzerinde düşündüğümüzü zannettiğimiz şeyler de yanlış yönlere bizi götürebilir..aman dikkat..

Bizim ülkemizde bir değer eğitimi veriliyor mu ki eğitimin adalete saygılı insanlar yetiştirmedeki rolünü tartışmışsınız? Değer eğitiminin verilmediği bir ülkede isterseniz allame-i cihan yetiştirin bir şeyler eksik kalır. Sıradan, ideolojik ve yanlı bir eğitimin adalete götürmeyeceğini belirtmişsiniz. Buna ek olarak bilimsel olmayan bir eğitim de adalete götürmez çünkü dogmaları olduğu gibi kabul etmeyi buyurur.. Bu konu çok farklı yerelere kayıyor ve ancak konuştuğumuz kavramların altını doldurabilmemiz gerekiyor..
Old 21-01-2010, 21:34   #49
istiridye

 
Varsayılan

Ben Niğde Eğitim'e başladığımda ilk dersimiz eğitime girişti. İlk öğrendiğimiz bilgi de hala saygı sevgi ile yad ettiğim sevgili hocam Süleyman ÇELENK 'ten eğitimin tanımı olmuştur.
Eğitim bireye kalıcı ve istendik davranış kazandırma sürecidir.
İşte hem istendik hem kalıcı davranış kazandırma süreci bilgiden çok çok farklı bir alan olduğu için avukatlar öğretmenlik yapmamalıdır.
Bugün ülkemizin iyi yetişmiş hakime savciya avukata da ihtiyacı var. İşini iyi yapmayı önemseyen ve severek yapan avukat belki biraz zaman alacak ama beklemenin karşılığını alacaktır.
İyi öğretmen, iyi avukat, iyi veteriner örnekler çok ama iyi olan hep çalışmasının karşılığını alır.
Old 22-01-2010, 23:33   #50
nanu

 
Varsayılan

Demekki başlattığım tartışma büyük ses getirdi.Arkadaşlar birde benim yazdığım çözüm önerilerini okuyup yorumlarınızı yazarsanız sevinirim.İyi Akşamlar.
Old 23-01-2010, 01:40   #51
cesur_yürek

 
Çözüm Sorular...Sorunlar... Çözüm ?

Alıntı:
Yazan nanu
Demekki başlattığım tartışma büyük ses getirdi.Arkadaşlar birde benim yazdığım çözüm önerilerini okuyup yorumlarınızı yazarsanız sevinirim.İyi Akşamlar.

Çözüm önerilerinizin özeti :Avukat ,öğretmenlik yaparak ekonomik sorunlarını çözsün.

Ben, çözüm önerilerinize karşı yorumlarımı beyan ettim.Foruma bakınız.

Çözümü, mesleğinizin sorunları bünyesinde aramaya başlamaya ne dersiniz ?

Mesela , arzuhalciler dava dilekçesini nasıl ve neden yazıyor ?

Davaların avukatsız görülmemesi esası benimsenebilir mi ?

CMK ücretlerinin düzenli ve zamanında ödenmesi için neler yapılabilir ?

Bazı vatandaşlar avukatın yaptığı işin karşılığının olmadığını neden düşünüyor ?
Danışma ücreti hususunda avukatlar ortak hareket ederse bu sorun çözülebilir mi ?

Mesleğimizin hak ettiği yere gelebilmesi için atılması gereken somut adımlar var mı ? Varsa neler ?

Sizce ,bu soruların ve sorunların çözümü nedir ?

Saygılar.
Old 23-01-2010, 03:27   #52
Ulukoca

 
Varsayılan

Bir yanlışı başka bir yanlışla çözemeyiz. Tamamen siyasi nedenlerle binlerce kişiye hukukçu olma hakkı tanınmaz, sadece "hukuk fakültesi mezunu olma" fırsatı verilirken, işin ekonomik yönüyle de zarar verdiği görebildiğimiz bir durum. Ancak yeni avukatların "derse girerek" para kazanmaları doğru değil. Eğitim ayrı bir iş. Kendi adıma üniversitede ders vermekte zorlanmayacağımı düşünsem de, lise veya alt kademede ciddi anlamda sıkıntı çekeceğimden eminim. Öğretmenlik herkesin yapabileceği bir meslek değil. Kaldı ki eğitim mezunlarının da iş bulamaması söz konusu.

"Toplumun hukuka ihtiyacı var" gerekçesiyle Hukuka Giriş benzeri dersler konulursa, bu dersleri de "İlköğretim matematik öğretmenliği" bölümü benzeri bir Eğitim fakültesi uhdesinde bulunan bölümden mezun kişilerin vermesi gerekir. Biz (en iyi ihtimalle) Hukukçu niteliğinde yetişsekte, bunu nasıl lise ve altı seviyediki genç ve çocuklara aktarabileceğimizi bilemeyiz. Şu an aklıma gelen bir örnek verirsem; en ağır suçları işlemiş bir kişinin bile "savunma hakkı" olduğunu bizim anlatabileceğimizi sanmıyorum.
Old 23-01-2010, 19:45   #53
Av.Seda ALÇINAR

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nanu
Demekki başlattığım tartışma büyük ses getirdi.Arkadaşlar birde benim yazdığım çözüm önerilerini okuyup yorumlarınızı yazarsanız sevinirim.İyi Akşamlar.

İyi niyetli bir yaklaşımınız var ama eğitimcilik çok farklı bir alan. Eğer kendini iyi bir eğitimci olarak gören meslektaşlarımız varsa benim de yapmaya çalıştığım gibi akademik alanda da çalışmalar yapmakla eş zamanlı olarak eğitimci de olabilirler, ama hukuk fakültelerinde ya da ilgili başkaca ortaöğretim okullarında. Ama okuduğum yazılar ve dilekçelere bakınca eğitimci olabilmesi mümkün olmayan meslektaşlar olduğunu görüyorum. Bağlaç olan "de" ile ek olan "de"yi birbirinde ayırt edemeyen, anlatım bozukluğunu adet edinmiş, noktalama işaretlerinden habersiz, yukarıda bahsedildiği gibi çoktan seçmeli sorularla hukukçu olmaya çalışan kişilerin yapabileceği bir şey değildir eğitimcilik.

İnsanlara eğitim vererek adaleti ve haklarını ne kadar anlatmaya çalışırsak çalışalım rüşvetin, iltimasın, hatır saymaların, korkuların, tehditlerin gölgesi altındaki ve insan hak ve hürriyetlerinin hiçe sayıldığı adalet sistemi sizce "bize öğretilenler böyle değildi" dedirtmez mi? Hak ve hukuk öğretmek o hakların ve hukukun üstün tutulduğu sistemlerde anlam ifade eder.

Ama bu demek değildir ki her şeyi bırakalım ve kimse hiçbir şey bilmesin. Bu eleştriler hepimizi mesleğe heyecanla sarılmaya ve hukuku üstün kılmaya itmeli. Ben bunu yapmaya çalışıyorum ve böyle yapan başkalarını da tanıyorum.

Saygılarımla.
Old 24-01-2010, 02:54   #54
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nanu
Demekki başlattığım tartışma büyük ses getirdi.Arkadaşlar birde benim yazdığım çözüm önerilerini okuyup yorumlarınızı yazarsanız sevinirim.İyi Akşamlar.

Sayın nanu, sizin yazdığınız çözüm önerileri tümüyle avukatlık mesleğinizi yürütürken iş bulamadığınız için öğretmenlik yaparak harçlığınızı çıkarmak ve bu vesile ile çevre edinerek tanınmak üzerine kurulu ve pek çok akl-ı selim meslektaşınızın da belirttiği gibi bu çözüm bile değil Sizin başka çözüm önerileriniz var mı kendi mesleğinizde "başarılı" olabilmek ve mesleğinizi geliştirebilmek adına?
Old 24-01-2010, 02:57   #55
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cesur_yürek
Çözüm önerilerinizin özeti :Avukat ,öğretmenlik yaparak ekonomik sorunlarını çözsün.

Ben, çözüm önerilerinize karşı yorumlarımı beyan ettim.Foruma bakınız.

Çözümü, mesleğinizin sorunları bünyesinde aramaya başlamaya ne dersiniz ?

Mesela , arzuhalciler dava dilekçesini nasıl ve neden yazıyor ?

Davaların avukatsız görülmemesi esası benimsenebilir mi ?

CMK ücretlerinin düzenli ve zamanında ödenmesi için neler yapılabilir ?

Bazı vatandaşlar avukatın yaptığı işin karşılığının olmadığını neden düşünüyor ?
Danışma ücreti hususunda avukatlar ortak hareket ederse bu sorun çözülebilir mi ?

Mesleğimizin hak ettiği yere gelebilmesi için atılması gereken somut adımlar var mı ? Varsa neler ?

Sizce ,bu soruların ve sorunların çözümü nedir ?

Saygılar.

Katılıyorum ve destekliyorum. Avukat değilim ama sizin sorunlarınızı çözmeniz bizim öğrencilerimizin de eğitim sisteminin de hayrına olacak gibi görünüyor

Saygılar..
Old 24-01-2010, 18:23   #56
cesur_yürek

 
Varsayılan

Sayın Academic,konuya ilişkin katkınız ve ayrıca desteğiniz için teşekkür ederim.Saygılarımla.
Old 25-01-2010, 12:39   #57
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nanu
Arkadaşlar,yazılarınızı büyük bir dikkatle ve heyecanla okudum.Güzel bir tartışma oldu.Benim amacım,öğretmenlik mesleğini kötülemek değil.Benim amacım,şu:
Eskiden Hukuk Fakülteleri azdı ve daha az mezun olan arkadaşlar vardı.Şimdi bir çok yerde Hukuk Fakültesi var.Benim yazılarımı ve çözüm önerilerimi okuyan zaten bana hak verecektir.Çünkü,ben Hukuğu ve Avukatları çok seviyorum;ancak saygınlığını korumak için önlemler alınmalı diyorum.Beni Herkez/Herkes sadece bu zamanı düşünerek eleştirmesin.Neyse,konuyu kapatıyorum,herkese selamlar..

Sayın nanu,

Tüm yazıları büyük bir dikkat ve heyecanla okuduğunuzu belirtmişsiniz. Ben bu konuda biraz kuşkuya düştüm. Mesala: Sayın HaticeBilici'nin http://www.turkhukuksitesi.com/showp...4&postcount=16 de yer alan yazısını da okudunuz mu?
Old 25-01-2010, 14:40   #58
av.bengü bulut

 
Varsayılan

sayın academic,benim ve sanırım bir çok meslekdaşımın eğitimcilikte gözü yok.Olamazda. zira avukatlık her anlamda(maddi,manevi )daha konforludur.Bu tartışılmaz.ancak teorik olarak hukukçu elbette isterse eğitimci de olanbilir,bence teorik olarak bu mümkündür.Ama pratikte çok anlamlı değildir.Söyleyeceklerim bundan ibaret,herkese iyi çalışmalar
Old 25-01-2010, 23:46   #59
istiridye

 
Varsayılan

Avukatların öğretmenlik yapması konusunda bazı avukatlar öğretmeliği küçümser bir tarzda yazıyorlar.Bazı avukatların öğretmenlikte gözü olmayabilir ona sözümüz yok ama biz burada avukatlar öğretmenlik yapmasın diye tartışıyorsak bazılarının gözünün olduğu açıktır. Öğretmenlik hiçbir mesleğin yedeği veya çevre edinme vasıtası değildir. Avukat kendini avukatlıkta yetiştirmeli ve kabul ettirmelidir öğretmen öğretmelikte. Kendi işinde, eğitim aldığı alanda kendini kabul ettirmekte zorlanan avukat hiç eğitim almadığı üstelik alanı insan yetiştirme olan alanda nasıl başarı sağlayacaktır?
Davulun sesi uzaktan hoş gelir demişler. Dışarıdan bakınca yarım gün, tatili var, çocuklarla uğraşmak gibi görünebilir ama öğretmenliğin ancak yapıldığı zaman ne kadar özveri, sevgi, bilgi isteyen meslek olduğu anlaşılır. Sınıf öğretmenlerinin matematik, fen bilimleri, sosyal bilimler, resim-iş, en azından 50 tane çocuk şarkısı, en azından 20 tane çocuk oyunu, spor-sağlık bilgisi bilmesi ve en önemlisi bunları 6-12 çocuğunun seviyesine göre anlatabilmesi gerek.
Beğenirler veya beğenmezler ama kimsenin öğretmenlik mesleğini küçük görmeye, avukatlıktan daha değersiz hakkı yoktur
Old 26-01-2010, 05:56   #60
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.bengü bulut
sayın academic,benim ve sanırım bir çok meslekdaşımın eğitimcilikte gözü yok.Olamazda. zira avukatlık her anlamda(maddi,manevi )daha konforludur.Bu tartışılmaz.ancak teorik olarak hukukçu elbette isterse eğitimci de olanbilir,bence teorik olarak bu mümkündür.Ama pratikte çok anlamlı değildir.Söyleyeceklerim bundan ibaret,herkese iyi çalışmalar

Sayın Bulut,

Ben tüm mesleklerin saygın ve kendi özünde değerli olduğuna inanırım. Meslekleri birbiri ile kıyaslamam çünkü toplumsal yaşamda tüm mesleklerden insanlara ihtiyaç olduğuna inanıyorum. Bu nedenle bir mesleğin başka bir meslekten daha konforlu(!) olduğu fikri bana göre terstir. Diyelim ki dediğiniz gibi Avukatlık mesleği Öğretmenlik mesleğinden daha konforlu(!) dur ki konforluyu neye göre tanımladınız bilemiyorum. Çok para kazandıran bir meslek olduğunu mu kastettiniz acaba? Bu bir kıstas ise özel dersanede isim yapmış bir öğretmenin vasat bir avukattan belki 3 ya da 4 kat para kazandığını bilir misiniz? Özel dersleri saymıyorum , ayrıca özel okulları da saymıyorum. Bana göre maddi koşullar bir mesleği daha iyi yapmaz. Daha kötü de yapmaz. Statünün temelinde ihtiyaç vardır. Neye ihtiyacınız varsa o sizin için daha değerlidir dolayısıyla mesleklerin talep edilmesi de toplumda dönemsel olarak ona ihtiyaçla ve istihdam olanakları ile belirlenir. Şu dönemde öğretmenlik mesleği beğenilse de beğenilme de oldukça revaçtadır çünkü kriz dönemlerinde iş bulma ibresi her zaman kamu istihdam olanaklarına kayar ve öğretmenlik mesleği de bundan ötürü atama garantisi diğer pek çok mesleğe göre daha yüksek olan bir meslek olduğundan üniversiteye girişte de puansal değeri yüksek bölümler içerisinde yer alır.
(Not: Ayrıca bu çocuklar öğretmenlik yapabilmek için KPSS den branşlar bazında oldukça yüksek puanlar alarak yerleştirilirler. Bazı branşlar için bu puanlar 95-98 e kadar yükselir. Hakimlik için bile sizler 75-78 puanları yüksek buluyorsunuz) (!)
Kariyer meslekleri sınıflandırması içinde geçen Avukatlık mesleği ile Sınıf Öğretmenliğinin yeni üniversiteye giriş sisteminde de aynı kategoride ve yakın puanlar değerinde olduğunu da biliyor muydunuz?

Ben burada yetiştirdiğim öğrencilerimin sizden daha değerli olduğunu asla savunmuyorum. Benim savunduğum şey şudur: Herkes hangi mesleği yapmak üzere yetiştirildi ise o mesleği yapması onu daha verimli kılacaktır. Bir avukatın öğretmenliği basamak olarak kullanması fikrini asla savunmam ve yapamaz da. Sizin belirttiğiniz gibi bu teorik olarak da mümkün değildir de üstelik. Başarılı olamaz çünkü yukarıda defalarca anlatıldığı şekli ile bilmek ve öğretmek farklı şeylerdir.

Lütfen meslekleri kıyaslamak zorunda bırakmayınız. Öğretmenlik mesleği çok istismar edilen bir meslek olmakla birlikte esasen peygamberler mesleği olarak bilinir ve öğretmekten daha aziz olan tek bir şey vardır o da ÖĞRENMEKTİR.

Hayatınızın her döneminde yaşamınız boyunca öğrenmeniz dileğiyle..

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Avukatlar Neden Siyah Giyer? Doç. Dr. Özge Yücel Hukuk ve Felsefe 33 01-10-2012 13:15
Avukatlar NEDEN kendi SSK primlerini ödüyor..!? jurist27 Hukuk Sohbetleri 7 24-08-2008 19:36
Avukatlar Neden Topluluk Sigortasına Tabi Kılınmış? aristo Meslektaşların Soruları 0 01-05-2002 21:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05981398 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.