|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
16-12-2009, 17:51 | #1 |
|
İş mahkemesindeki hizmet tespiti davası
İş mahkemesinde taksici müvekkil tarafından açılan ve benim sonradan vekili olarak devam ettiğim hizmet tespiti davasında müvekkil 8 yıldır aynı takside yevmiyeli olarak çalıştığını,işverenin sigortasını yaptırmadığını ve çıkış verdiğini iddia etmektedir.davalı tanıklarının taksi sahibinin esnaf olduğu ve 3'ten fazla kişi çalıştırmadığına ve taksisini bunca zaman hep kiraya verdiğine,asla yevmiyeli işçi çalıştırmadığına ilişkin beyanları vardır.Karşı taraf,507 sayılı kanunda işverenin 3'ten fazla kişi çalıştırmıyorsa esnaf sayılması gerektiği ve bu durumda davaya iş mahkemesinin bakmaması gerektiği ve görevsizlik kararı vermesi gerektiğini belirtmiştir.Bu durumda tanık beyanı dışında elimizde müvekkilin takside yevmiyeli çalıştığını iddia edebileceğimiz bir delil yoktur.Ne yapmamızı önerirsiniz?
|
17-12-2009, 09:51 | #2 |
|
Sayın meslektaşım bildiğim kadarıyla bu tür davalarda tanık beyanı dışında zaten delil pek olmuyor. Sanırım siz de müvekkilinizin taksi sahibi emrinde yevmiyeli olarak işçi sıfatıyla çalıştığına dair tanık dinletmişsinizdir. Mahkeme sizin tanıklarınıza itibar ederse davayı kazanmamanız için hiç sebep yok
|
17-12-2009, 13:13 | #3 |
|
Hizmet tespit davaları %90 oranında hizmet tespitini isteyen davacının kazanacağı davalardır.Tanık beyanları yeterlidir.Davalı Kurum yada işverenin bu davayı kazanması için davanın genellikle müracaata kalması gerekmektedir.Benim fikrime görede dava İş Mahkemesi'nde görülmelidir.
|
17-12-2009, 21:12 | #4 |
|
Hizmet tspit davaları kamu düzenini ilgilendirdiğinden hakimde resen bordro tanıklarını, komşu işyerinde çalışan işcileri tanık olarak dinler; ancak diğer arkadaşlarımızın aksine Yargıtay bazı kararlarında salt tanık beyanlarını yeterli görmemiş, yazılı delil İstemiştir. Müvekkilinizinde mutlaka söz konusu işyerinde çalıştığına dair yazılı bi evrak vardır ne bileyim bir müşteri için düzenlediği fatura yada benzeri bişey dahi olabilir. Bu yüzden yazılı bir evraklada davanızı güçlendirmelisiniz bence...
|
17-12-2009, 22:29 | #5 |
|
Davalın dediği gibi 3 kişiden az bir çalışma mevcut ise ve takis sahıbı basıt usulde vergilendırılıp başkada bır geliri olmadığı tespit edilirse mezkur çalışma İŞ KANUNU'NA tabi bir çalışma olmaz.Dolayısıyla iş mahkemesi görevsizlik kararı vermelidir.kanısındayım..saygılar
|
17-12-2009, 22:39 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Hizmet tespit davası sigortalılığın tespitine ilişkin olduğundan ve sosyal güvenlikle ilgili davalara da iş mahkmesinde bakıldığından, İş Kanunu'na tabi bir çalışma olmasa da davaya iş mahkemesinde bakılır diye biliyorum. |
24-12-2009, 16:23 | #7 |
|
Sayın meslektaşlarım,
mahkeme komşu işyeri tanıklarını da resen dinledi,biz de tanık dinlettik.Vergi dairesine yazı yazılıp soruldu,taksi sahibi basit usulde vergilendiriliyor,başka bir işle de iştigal etmemekteymiş.Karşı taraf müvekkilin taksiyi kira karşılığı kendi adına işlettiğini iddia etmektedir fakat ellerinde kira sözleşmesi yoktur. Bildiğim kadarıyla taksi kiralandığında taraflar arasında kira sözleşmesi yapılmalı,mahkeme 507 sayılı kanuna göre karşı tarafın esnaf olduğuna kanaat ederse görevsizlik kararı verecek sanırım.Bu durumda elimizden birşey gelmiyor.Farklı fikri olan var mı? |
26-12-2009, 11:55 | #8 |
|
506 Sayılı Sosyal Sigortalar Yasası m.79/10 :
"Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl (Değişik : 01.06.1994 – 3995 / 3 md.) içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır." 506 Sayılı Kanun m.134 : "Bu kanunun uygulanmasından doğan uzlaşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür." 5510 Sayılı Kanun m.86/9: "Aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır." 5510 sayılı Kanun m.101: Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür. İlgili düzenlemelerden görüleceği üzere Hizmet Tespiti davaları eski 506 Sayılı Yasanın m.79/10 ile yeni 5510 sayılı yasanın 86/9 maddeleri gereğince açılmaktadır. Yine 506 sayılı yasanın 134 ve 5510 sayılı yasanın 101. maddeleri gereği bu davaların çözüm yeri İŞ MAHKEMELERİDİR. Dolayısıyla sizin hizmet tespiti davanızda iş mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi söz konusu olamaz. Bununla birlikte hizmet tespiti davası ile birlikte İşçilik alacaklarına dairde (ihbar, kıdem tazminatı gibi) dava açmışsanız işbu dava davalı esnaf olduğu için tefrik edilip bu davaya dair iş mahkemesi görevsizlik kararı verebilir. Zira işçilik alacakları 4857 sayılı iş yasası hükümlerine dayalı olarak açılmaktadır. yine Yargıtay hizmet tespiti davaları ile işçilik alacağı davalarının aynı davada görülemeyeceği, bu davaların niteliklerinin farklı olduğu görüşündedir. |
26-12-2009, 15:55 | #9 |
|
Benim de böle bir davam oldu. Müvekkilin adına kesilmiş trafik cezalarını istetebilirsin. Benim mahkemem de hakım tanık beyanarını yeterli buldu. Bodrolu tanık olmasına da gerek yok.
Saygılar... |
13-01-2010, 08:22 | #10 |
|
Sayın meslektaşlarım,
Benim sorunum İş Kanunu 4.madde/I bendi ve eski 507 sayılıve yeni 5362 sayılı yasaların ilgili maddeleri ile ilgili olup incelediğim Yargıtay Kararlarına göre olayda davalı taksi sahibinin esnaf niteliğinin olup olmaması ve takside 3 kişiden az kişinin çalışması durumu mevcutsa görevsizlik kararı verilir diye düşünüyorum.5362 sayılı kanunda esnaf tanımlanırken ''başka bir işle iştigal etmeyen ve geçimini sermaye ve emeği ile sağlayan ''dediğine göre davalının taksi dışında elde ettiği bir gelirinin olmaması gerekir diye düşünüyorum.Peki sizce taksi sahibi davalının bağkurdan maaş alıyor olması esnaf olmasına halel getirir mi?sonuçta taksi dışında bir geliri daha olmuyor mu? |
05-04-2010, 10:38 | #11 |
|
sayın meslektaşım ;
olayınızda 'taksi sahibi davalı'nın Bağ-Kur'dan maaş alıyor olması onun esnaf sayılmasına engel olmayacaktır. Çünkü hukuk dilinde esnaf kelimesinin tanımı 'Ekonomik faaliyeti, parasal sermayesinden çok, bedensel çalışmasına bağlı, sanatkar ve ticaret sahibi' şeklindedir , bir sosyal güvenlik kurumundan aylık alması veya almaması onun bu sıfatını etkilemez. Bununla birlikte benim incelediğim kanunlarda 'başka bir işle iştigal etmeyen' ibaresine rastlayamadım. Düşünceme göre kişinin esnaf sayılmasında aranacak kriter de onun 'tacir veya sanayici niteliği kazandırmayacak miktarda' kazanç elde edip etmemesi olmalıdır. Ancak olayınızda davalı taksi sahibinin esnaf değil de iş kanununa bağlı bir 'işveren' olduğu görüşündeyim. 5362 sayılı kanunun getirdiği düzenlemeye göre esnaf kişinin sermayesi ile birlikte 'bedenen çalışmasını' da ortaya koyması gerekmektedir.Ancak davalı taksi sahibinin böyle bir çalışması (anladığım kadarıyla) mevcut değildir. İş kanununa göre olayınıza yorum getirmek gerekirse de bir (davalı) işveren , bu işverenin işçisine çalışması için sağladığı bir ticari taksi ve bir de bu taksi ile yevmiyeli olarak çalışmış sizin (davacı) müvekkiliniz işçi söz konusudur. Öğretide belirtilen iş sözleşmesinin tüm unsurları da düşünceme göre olayınızda mevcuttur. Bu durumda davanız için görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu görüşündeyim. |
18-04-2010, 22:40 | #12 |
|
Sayın Meslektaşlarım,
Duruşmanın seyrini merak edenler için söyleyeyim,mahkeme görevsizlik kararı vermedi,devam ediyor.Bunda benim bir yargıtay kararı sunmam da etkili oldu sanırım.O karara göre böyle durumlarda İş Mahkemesi davaya bakmakla görevlidir diyor.Ben de davamızın sonucunu merak ediyorum,burda sizinle paylaşacağım sonucu.Herkese çok teşekkür ediyorum. |
14-12-2012, 15:13 | #13 |
|
Sayın Dilaykar
benzer bir konu hakkında bilgi toplamaktayım. işlemenizin sonucunu paylaşacağınızı belirtmşsiniz. gelişmeleri bildirebilirmisiniz? |
20-03-2015, 00:09 | #14 |
|
Buraya (şu ara popüler olan) "like" butonu benzeri
"sitem" butonu koysak da söz verip de (yoğunluğu sebebiyle) unutan değerli meslektaşlara "iyiniyetle" sitem etsek.. forumun tamamını okuyup, sonunda ne olduğunu bilememek; filmin son anında elektriklerin kesilmesine benziyor... İyi çalışmalar Saygılarımla... |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hizmet Tespiti Davası ile Ücret Alacağı Davası Aynı Dilekçe İle Açılabilir Mi? Acİl | uysalugurlu | Meslektaşların Soruları | 4 | 17-03-2012 13:00 |
hizmet tespiti davası | ismail ünlü | Meslektaşların Soruları | 8 | 30-05-2009 15:02 |
Bağkurda hizmet tespiti davası | Av.Abidin MUTLU | Meslektaşların Soruları | 3 | 15-08-2008 10:23 |
Hizmet Tespiti- Alacak Davası | av.egemen | Meslektaşların Soruları | 3 | 21-02-2007 16:40 |
Hizmet Tespiti Davası - Husumet | Av. O. TEKGUL | Meslektaşların Soruları | 5 | 17-02-2007 19:29 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |