17-10-2009, 15:58 | #1 |
|
Avukatın Bir Davayı Alıp Almama Özgürlüğünün Sınırları
Savunma yargının kurucu unsurlarındandır ve avukatların tekelindedir. Savunmanın avukatların tekelinde olması, avukatların dışında kalan herhangi bir kişinin veya meslek mensubunun sanığı savunamıyacağı anlamına gelir. Sanık genelde yasaları ve prosedürü bilmediği için kendi kendisini savunabilecek durumda değildir. Kaldı ki sanık kendi kendisini savunabilecek durumda olsa bile bir avukatın yardımına muhtaçtır; bunun en iyi örneklerini sanık durumunda olan avukatların bir veya birkaç meslekdaşı tarafından savunulmasında görürüz.
Serbest bir meslek olan avukatlık, ‚meslek‘ kavramındanda anlaşılacağı üzere profesyonel olarak yürütülen bir meslektir. Her profesyonel meslekte olduğu gibi avukatlığın da, meslek kurallarını belirleyen, bir meslek örgütü ve bir meslek etiği vardır. Avukatlar bir davayı daha doğrusu bir sanığın savunmasını üstlenip üstlenmemekte serbesttir. Beni ilgilendiren soru şu: Serbest bir meslek olan avukatlık mesleği mensuplarına sınırsız bir özgürlük verir mi vermez mi? Bir avukat bir davayı alıp almamakta, bir sanığın savunmasını üstlenip üstlenmmemekte, ne kadar serbesttir(özgürdür)? Avukatın davayı alıp almama özgürlüğünün ölçütü nedir? Avukatın kendi vicdanı mı ? Yasalar mı? Meslek kuralları mı ? Yoksa Meslek etiği mi ? Saygılarımla |
17-10-2009, 18:43 | #2 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yasalar, meslek kuralları, meslek etiği özgürlükleri sınırladığından ölçüt olamaz. Bunlar ölçüt olsaydı avukatın gerekçe göstermesi gerekirdi. Özgürlüğün ölçütü yoktur. Avukat işi reddetme hakkını bütünüyle keyfi olarak kullanabilir. Avukatlığın tek keyifli yanı bu olsa gerek. Saygılarımla |
18-10-2009, 23:02 | #3 |
|
Sayın Konyalı 'ya katılmamaktayım.Avukatın vicdanı vardır.Bir davayı alıp almama konusunda bir tercih hakkımız varsa (zorunlu müdafilik ,Cumk..hariç ) tercih hakkımızı vicdanımız doğrultusunda kullanabiliriz.Örneğin, bir çocuğu testere ile doğrayıp çöpe atan , bunu ikrar eden ve fiili kesin delillerle sabit olan kişiyi savunma konusunda tercih hakkım varsa savunmam.Sırf maddi kaygılarla veyahut medyatik olmak için bu tür davaların alınması benim değerlerimle uyuşmamakta.Bu ara toplumda sıkça söylenen ve artık mide bulandıran 'şeytanın avukatı ' sıfatı da ,bence şekli düşünceden kurtulamamış ,'avukatın ruhu ,inancı,vicdanı olmaz '.Avukat robottur.kanaatini taşıyan meslektaşlarımız sayesinde her geçen gün toplumda mesleğimiz hakkında daha da olumsuz düşüncelerin yayılmasını ivmelendirmektedir.Diye düşünmekteyim.Saygılarımla,
|
19-10-2009, 01:55 | #4 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Avukatın, işi kabul edip etmemekteki serbestisinin sınırlarını belirlemeye çalıştım. Mutlaka unuttuklarım da vardır. 1- Yasadan kaynaklanan sınırlar: a) Avukatlık Kanunu'nun 37. maddesindeki sınırlama:
b) Avukatlık Kanunu'nun 41. maddesindeki sıırlama:
c) Avukatlık Kanunu'nun 179. maddesindeki sınırlama:
d) Avukatlık Kanunu'nun 42.maddesindeki sınırlama:
e) CMK görevleri 2- Meslek kurallarından kaynaklanan sınırlar: a) Meslek Kuralları 2. madde:
b) Meslek Kuralları 29. madde (Avukatlık Kanunu 41 ve 42.maddelerle ilintili)
c) Meslek Kuralları 35. madde:
d) Meslek Kuralları 36.madde:
3- Avukatın kendisinden kaynaklanan sınırlamalar: a) Ekonomik durumu ile ilgili kişiye özgü sınırlamalar. b) Sosyal konumu ile ilgili sınırlamalar. c) Çevresel etkenler. d) Avukatın etik değerleri, dünya görüşü vb. 4- Müvekkil ya da karşı taraftan kaynaklanan sınırlamalar (Esasen Meslek Kurallarının 2. maddesiyle ilintilidir: Avukatın çok yakınlarının davalarını almaması gereği ya da avukatla aralarında başka nedenlerden husumet bulunanlara karşı olan davaların alınmaması gereği gibi) |
19-10-2009, 08:17 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Bir konuda hemfikiriz. (Ama sadece bir konuda) Avukatın işi reddetme özgürlüğünün sınırsız olduğunu ifade ettim. Siz de bu özgürlüğü dilediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Hatta isterseniz vicdanınıza göre suç seçersiniz. Keyif sizin; seçim sizin... Ama suça göre ayırım yaparsanız ve diğer avukatları da vicdansızlıkla suçlamaya kalkarsanız haksız duruma düşersiniz. Vicdanınızla iş ayırımı yaptığınızda şu ortaya çıkar: Eğer "çocuk katillerini savunmam" derseniz bu suça şiddetle karşı olduğunuz anlaşılır. Bu durumda "Karısını döven kocayı savunurum" derseniz kadınlara eziyet edilmesini kabul ediyorsunuz demektir. Avukat hangi suçu vicdanıyla kabul edebilir? Hiç birini. O halde vicdanın işi kabul ve red etmekte rolü olmamalıdır. Özetle, "Avukatın vicdanı olmaz." Zaten avukata işi sebep göstermeden reddetme hakkı verilmesinin bir nedeni de budur. Saygılarımla |
19-10-2009, 08:26 | #6 |
|
Sayın Av.Cengiz Aladağ
Mevzuatı ince ince taramakla sınırları tespit etme konusundaki çalışmanız nedeniyle kutlarım. Emeklerinize teşekkür ederiz. Ancak avukatın "işi reddetme özgürlüğü" ile "baro tarafından verilen görevi reddetme" ayırımına dikkat edilmesi gerekir. Avukatın "işi" ile "baro görevi" ayrı başlıklar altında incelenmelidir. Ayrıca avukatın "işi reddetme özgürlüğü" ile avukatın "işi reddetme zorunluluğu" da ayrı başlıklarda düşünülmelidir. Ayrı başlıklar avukatın işi reddetme özgürlüğünün sınırsız olduğunu ortaya çıkaracaktır. Tek keyfimizi elimizden almayınız. Saygılarımla |
19-10-2009, 10:18 | #7 |
|
Sayın meslektaşlarım ,Yasadan kaynaklanan zorunluluklar konusunda bir ihtilafımız yok.Ancak Sn.Aladağ 'ın da ifade ettiği 3.maddenin d bendinde Avukatın etik değeri ,dünya görüşü bir davanın alınıp alınmamasını doğrudan etkilemektedir. doğruluk görecelidir.Çokca eleştirdiğimiz hukuk sistemi ve uygulamaları içinde kendi doğrumuzu kendi inandığımız adalet sistemini uygulamak herkesin temennisi.Avukatın vicdanı meselesi bizi sokrata,eflatuna ,dini değerlere ,törelere ,geleneksel değerlere kadar götürür.Avukat insan olduğuna göre vicdanı vardır.Bunun ölçütüde kendi inandığı değerlerden kaynaklanmaktadır.Rahatsızlık duyduğu bir davayı almamakta serbesttir.Sn. Konyalı ben sadece forumu açana başka bir örnek verdim.avukatlık mesleği tabiki de profesyönel bir şekilde yapılmadır.Benim kabul etmediğim ,(avukat her davayı alır,Bunun vicdanla alakası yoktur.)düşüncesi.Avukatlığı tamamen ticari bir iş gibi görüp ticarette(iş hayatında ) vicdan olmaz dolayısıyla avukatta da vicdan olmaz düşüncesi bizim meslekle bağdaşmamaktadır.bence bu düşünce bu forumlarda sıkça hayıflandığımız toplum nezdinde saygınlığımız neden azalmakta? sorusunun da yanıtlarından biridir.Bizim mesleğimiz insanlarla ve yaşadığımız toplumun değerleriyle doğrudan ilgilidir. Saygılarımla ,
|
05-11-2009, 16:22 | #8 |
|
Hep söylerim Avukatlığın en keyif verici yanı "davanızı üstlenmiyorum" diyebilme özgürlüğüdür.... Avukatlık başka nedir ki? Ticaret mi, işçilik mi?,memuriyet mi? zanaatkarlık mı? Patronluk mu?....hayın avukatlık kamu hizmeti gören serbest bir meslektir....
|
06-11-2009, 21:04 | #9 |
|
Yargının 3 kolundan birisi avukatlardır ve bu 3 koldan sadece avukatlar hem serbest hem de kamu görevi yapmaktadır. Diğer 2 kol kamu hizmeti vermektedir. Savcı zaten devleti temsilen dava açarak hakim de devlet adına karar vererek bu işi yapmaktadırlar. Oysa avukatların yaptığı işin hem serbets meslek hem de kamu hizmeti olduğu avukatlık kanunumuzda da yazmaktadır. Müvekkilini kendisi seçerek, çalışacağı yri kendisi seçerek, çalışma saatlerini, görüşmelerini,kimlerle çalışacağını, kimlerin vekaletini alıp kimlerin velayetinden çekileceğine kendisi karar vererek serbest meslek kısmını gerçekleştirir, mahkemede hakim karşısında müvekkilinin haklarını savunarak, görevini ,ihmal etmeden, canı istedğinde duruşma salonunu terk etmeyerek vs de kamu hizmeti görmüş olmaktadır.
Bu anlamda avukatın istedği dosyayı alma serbestisi elbetteki vardır. Belki burda tartışılması gereken şey, avukatın bu serbestisini neye göre verebileceği olabilir. vicdanına göre mi, meslek etiğine göre mi? |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Avukatın bir işi alıp almama kararı ve kişisel kriterler | namutenahi | Hukuk Sohbetleri | 1 | 28-08-2008 21:57 |
Avukatın meslekdaşı hakkında açtığı davayı baroya bildirim yükümlülüğü-dava kavramı | Av.Bilgen Savaş | Avukatlık Hukuku Çalışma Grubu | 0 | 28-06-2007 21:30 |
Sözleşme Özgürlüğünün Sınırı | av.zuhala | Meslektaşların Soruları | 4 | 04-09-2006 17:06 |
Hakimin Bilirkişi Raporunu Dikkate Almama Takdiri Varmı Dır? | STARFISH | Hukuk Soruları Arşivi | 8 | 25-10-2004 10:01 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |