Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Her G.D Ayağa Kalkmayı Gerektirir Mi?

Yanıt
Old 16-05-2008, 17:38   #91
Av.Kaan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Kavili
Sayın "yaren",

Hukukun en temel yöntemlerinden olan, konuyu kişiselleştirmeksizin ele alarak konuya 'olması gereken' nitelikteki yaklaşımınız ve hukuksal değerlendirmelerinize açık teşekkürlerimi sunuyorum.

"Olması gereken" kavramı, kisiselleştirmeyi zorunlu kılmaz mı? Bence olması gereken şu iken sizce bu olması gayet doğal değil mi? Olması gereken tartışmasında sizinle aynı görüşü paylaşmamak konuyu kisiselleştirmek midir?
A şahsı "ölüm cezası olmalıdır; çünkü... "derken B şahsı "hayır olmamalıdır; çünkü..." derse mesleyi hangisi kisiselleştirmiş olur? Bu görüşlerden birine katılıp diğerine katılmamak karşı görüşün savunucusuna "kişiselleştirmiş" hükmünü vermeye yeterli midir?
Old 19-05-2008, 19:55   #92
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
Üstat Kavili'ye katılamıyorum.

Meslek kurallarımız açısından avukatların kravat takması aslolandır; kravat takılmaması ise istisnadır. Yani "özel koşullarda" kravat takılması değil takılmaması öngörülmüştür.

Saygılarımla...

Sayın Av. Hakan EREN,
Söylediklerinize katılıyorum. Alıntıladığınız iletimizde bu anlatılmak istenmiş iken yazıya dökerken yanlış anlaşılmaya yol açılmış olmasındaki kusur tarafımıza aittir. Yanlış anlaşılmayı düzeltenler olarak sayın Av. Hakan Eren ile sayın "Av.Kaan"dan ve okuyanlardan özür dilerim.

Ömer KAVİLİ
Hukukçu

" Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! "
Old 19-05-2008, 21:19   #93
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Kaan
"Olması gereken" kavramı, kisiselleştirmeyi zorunlu kılmaz mı? Bence olması gereken şu iken sizce bu olması gayet doğal değil mi? Olması gereken tartışmasında sizinle aynı görüşü paylaşmamak konuyu kisiselleştirmek midir?
A şahsı "ölüm cezası olmalıdır; çünkü... "derken B şahsı "hayır olmamalıdır; çünkü..." derse meseleyi hangisi kisiselleştirmiş olur? Bu görüşlerden birine katılıp diğerine katılmamak karşı görüşün savunucusuna "kişiselleştirmiş" hükmünü vermeye yeterli midir?

Sayın "Av.Kaan",

Gerçek ad yerine kod kullandığınızdan size kod kelimenizle seslenmek gerekmiştir.
(Av. Adil Giray ÇELİK
"Kimlik Bildirmeyenlerin Dramatik Analizi" başlıklı konuya bakılabilir.
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?p=14757)

Hukukta yöntem, kişiselleştirmek (eskilerin deyimiyle "şahsiyat yapmak") yerine konu yani olgu (vaka)ya bağlı kalınması, böylelikle de nesnellik sağlanması gerekmektedir.
Sayın "yaren"in iletisini yanıtlamıştım.
Alıntı:

Alıntı:
Alıntı:
Yazan yaren

Alıntı:
Sayın Demirel,

büroma gelen hakim ben otur demeden oturamaz,düşüncesi bana ait değil ki.
sayın Kaan mesajında "büroma gelen hakim de ben otur demeden oturamaz" demiş ve ben de bu mantıkla bazı çıkarımlarda bulunmuştum.

Aksine büroma gelenlere "bura benim bürom ben otur demeden oturulmaz" mesajını hiç bir zaman vermedim vermeyi de düşünmedim.

X mahkemede benim davama bakan hakimin büromu ziyaret etmesi tabi ki başlı başına bir hakimin reddi sebebi değildir.Zira o hakimle aramızda bir arkadaşlık ilişkisi yoksa da biz meslektaşız ve bu nedenle büroma gelmesi herhangi bir avukat meslektaşımın gelmesi ile bir farklılık arzetmez.

Ancak hakimin büroma ziyarete gelmesi ,davayı konuşmak amacını taşıyorsa red sebebidir.
Meslek hayatım boyunca veda ziyaretinde bulunmak üzere birçok hakim ve savcı meslektaşımız büromuzu ziyaret etmiştir.
Ve bu ziyaret esnasında bırakınız oturmak için tarafımdan izin istenmesini beklemeyi,bu meslektaşlarımızın çayını ben kendi elimle sunmuşumdur.




Sayın "yaren",

Hukukun en temel yöntemlerinden olan, konuyu kişiselleştirmeksizin ele alarak konuya 'olması gereken' nitelikteki yaklaşımınız ve hukuksal değerlendirmelerinize açık teşekkürlerimi sunuyorum.

Saygılarımla birlikte.

Ömer Kavili
Hukukçu

" Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! "
Burada vurgulamaya çalıştığımız özellik, sayın "yaren" tarafından verilen yanıtın içeriğidir. Eğer o yöntemin uygulanmasından uzaklaşılacak olur ise, bu kez, yazan kişiler arasında kısır çekişme doğabileceği düşünülmüştür.

"Olması gereken" deyimi elbette ki kişiselleştirmeyi, kişisel özgün düşünce ayrımlarının ortaya çıkmasını gerektirir ise de; "şahsiyat" yapılmamasına dikkat edilmesini de gerektirir. Böylece hukukçu meslektaşlar arasında dayanışma ve paylaşım amacı gerçekleşmiş olacaktır.

Saygılarımla.

Ömer KAVİLİ
Hukukçu

" Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! "
Old 19-05-2008, 22:16   #94
Tractatus

 
Varsayılan

Geçen hafta ağır ceza duruşmasındayken ayağa kalkmadan savunma yapmaya başladım ancak hakim "hakime saygı kalmadı mı" deyip eliyle işaret ederek ayağa kalkmamı istedi.

Ben de "CMK'da hangi hallerde ayağa kalkılacağı belirtilmiş, ancak sizi memnun edecek ise ayakta da savunma yaparım, benim için problem değil" dedim.

Hakim hiçbirşey diyemedi...

Bir başka ağır cezada yine oturarak savunma yaptım ve hiç müdahele ile karşılaşmadım. Hakimler bu durumu yavaş yavaş kanıksamaya başladı.
Old 19-05-2008, 22:38   #95
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayn Kavili,

Ben her hafta halı saha maç yapıyorum. Oynadığımız grubun %80'i hakim ve savcı, %10'u adliye mensubu, %10'u ise avukat. (Nolur nolmaz diye Önemli Notum: Ben ceza avukatı değilim ve çalıştıkları adliyeye hayatımda iki kez gittim ve orada hiç davam yok! ve bundan sonra da olmayacak...)

Top oynarken de bağırıyorlar valla. )) Şimdi ; "Futbol sahada oynanır. Sahada top vardır. Top ise yuvarlaktır." gibi bir ifade ile "futbolcuların sahada eşitliğine" vurgu yapabilir miyiz? Yahut "gol ayakta seyredilir! Ama kaleye atılan her şut için ayakta durmamıza gerek yok..." diyebilir miyim? Hatta: "Yaf ne bağırıyorsunuz?" desem !?
Old 20-05-2008, 21:45   #96
Av.Kaan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Kavili
Sayın "Av.Kaan",

Gerçek ad yerine kod kullandığınızdan size kod kelimenizle seslenmek gerekmiştir.
(Av. Adil Giray ÇELİK
"Kimlik Bildirmeyenlerin Dramatik Analizi" başlıklı konuya bakılabilir.
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?p=14757)

Kod adım başka benim, gerçek adımdır bu. Gerçek soyadımı merak ediyorsanız veya bir başka arkadaşımız merak ediyorsa memnuniyetle özel mesaj ile telefon ve adresime kadar verebilirim. Hatta THS kanalıyla bu şekilde irtibatta olduğum meslektaşlarım da mevcuttur.

Alıntı yaptığınız linkteki konuyu okumadım zira başlıkta geçen "dramatik" kelimesinden ne demek istendiği üç aşağı beş yukarı anlaşılıyor. Burada yazılanlar haklı veya haksız; şunu itiraf edeyim konuya girişiniz ve meseleyi buraya bağlayışınıza hayran kaldım.Daha doğrusu şaşırdım. Kendi kendime "tamam da konumuzla alakası nedir?" diye düşündüm, özellikle de sayın "yaren" için neden aynı hususu dile getirmediğinizi anlayamadım. Neyse; dediğim gibi lüzumu üzerine her zaman özel mesaj yoluyla isim-adres-telefon vs bilgilerimi paylaşırım.

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Kavili
Burada vurgulamaya çalıştığımız özellik, sayın "yaren" tarafından verilen yanıtın içeriğidir. Eğer o yöntemin uygulanmasından uzaklaşılacak olur ise, bu kez, yazan kişiler arasında kısır çekişme doğabileceği düşünülmüştür.

"Olması gereken" deyimi elbette ki kişiselleştirmeyi, kişisel özgün düşünce ayrımlarının ortaya çıkmasını gerektirir ise de; "şahsiyat" yapılmamasına dikkat edilmesini de gerektirir. Böylece hukukçu meslektaşlar arasında dayanışma ve paylaşım amacı gerçekleşmiş olacaktır.

Dilegetirdiğiniz bu görüşe katılıyorum ancak somut olaya uygulamak için çok fazla soyut kalıyor. Bu söylediğiniz ölçünün sınırlarını aştığım yerleri ya ben göremiyorum ya da sınır aşılmadı... Somuta indirgememde bana yardımcı olur musunuz?
Old 25-05-2009, 07:41   #98
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eXistenZ
Konuyla ilgili sizlerle paylaşmak istediğim bir yazı var.

Konuyla ilgili olarak Baro'yada bilgi verilmiştir.

Saygılarımla

https://mail.google.com/mail/?ui=2&ik=618603ac19&view=att&th=1215ec91f762edcd&a ttid=0.1&disp=inline&realattid=f_fuy87jt00&zw
Sayın eXistenZ

Verdiğiniz linki okumak için şifrenizi de vermeniz gerekir. Şifrenizi vermek yerine yazınızı kopyalayıp yapıştırınız.

Saygılarımla
Old 25-05-2009, 12:41   #99
Mozkul

 
Varsayılan

Üstadım yazı resim formatında olduğundan kopyala yapıştır yapamadım. Ancak isterseniz şifremide veririm.Sizden değerlimidir ki.

Yazıyı bir internet sunucusuna yükledim.Aşağıda linki var. Bu yazıyla ilgili Sayın Ömer Kavili beni aradı.Yazıyı göremediğini ancak cmk grubunda yazıyı gördüğünü söyledi.Evet orada da bu yazıya yer vermiştim.

İşin esasında birçok mahkemede zorla ayağa kaldırılma olaylarının ardından yaşadığım birkaç tartışma sonrası konuyu Adalet Bakanlığı'na sormaya karar verdim. Sonuçta yapılan davranış yasal bir dayanak içeriyorsa bunuda ancak bana Adalet Bakanlığı 4982 Sayılı Kanun yoluyla söylemek zorundaydı.

Nitekim 2 sayfadan ibaret dilekçem bakanlığa ulaştıktan sonra, tarafıma iki farklı hakim tarafından 3 ayrı yazı gönderildi. Bu yazılardan ikisi konuyla ilgili bilgi veremeyeceklerini, aksi halde durumun hakim ve savcılara talimat vermek gibi bir sonuç yaratacağını bahsediyordu.Ancak yine cevap veremeyeceğini söyleyen ikinci yazının imzacısı sayın hakim durumuma acımış olacak ki , (Burada kendisine gerçekten teşekkür ediyorum.Herhangi bir alay sözkonusu değildir.Gayet ciddiyim.) üçüncü bir yazıyla Türk Hukuk Sisteminde kanunlarda hangi hallerde ayağa kalkılması gerektiğini sağolsun yasal dayanaklarını göstermek suretiyle tarafıma bildirdi.

Şimdi bu yazı çantamda dolaşıyorum.Zorluk çıkaran olursa da işte yasal olarak kalkmam gereken zorunlu durumlar bunlar bunun haricinde kalkamam diye söyleyeceğim yine benzer bir olay yaşamayı bekliyorum.

Hepinize İyi Günler.


Old 05-12-2009, 00:22   #101
Av.Fahri ALİMOĞLU

 
Varsayılan Hala mı?

Yok artık sevgili meslektaşım;
hala mı diyeceğim.
hüküm ve yemin dışında ayağa kalkmamız gerekmediğini hala bilmeyenler varsa bu bizm sorunumuz olmamalı.
Bilmeyenler katlanmalı sonuçlarına diyorum
sevgi ve saygılar
Old 08-12-2009, 20:35   #102
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Fahri ALİMOĞLU
Yok artık sevgili meslektaşım;
hala mı diyeceğim.
hüküm ve yemin dışında ayağa kalkmamız gerekmediğini hala bilmeyenler varsa bu bizm sorunumuz olmamalı.
Bilmeyenler katlanmalı sonuçlarına diyorum
sevgi ve saygılar

Ohhhooooo, sevgili Fahri,

Daha ne çeşitlerimiz var; bir bilsen !

Ömer Kavili

Old 27-05-2010, 21:35   #103
Av.Fahri ALİMOĞLU

 
Varsayılan 6 yıl olmuş

Sevgili Ömer,
Forumda konuyu başlatalı 6 yıl olmuş. Ben bir çok yerde artık bu sorunun ortadan kalktığını düşünüyordum ama galiba yanılmışım. Çünkü hala aynı konu forumda yeni başlıklarla tartışmaya açılıyor. Sanırım bu konuyu baro birliğin çözmesi ve tüm avukatlara hangi durumlarda ayağa kalkmaları gerektiğini bildirmeli.
Sevgiler ve saygılar aziz dostum.
Old 27-06-2010, 15:44   #104
Alper Günay

 
Varsayılan

KONUYA İLİŞKİN BİR ÖRNEK VE SONRASINDA İSTANBUL BAROSU'NUN YAPTIĞI YAZILI AÇIKLAMA

Avukatların Mahkemede Hangi Hallerde Ayağa Kalkacakları Yasalarda Belirlenmiştir.
Pendik Asliye Ceza Mahkemesince, “Gereği Düşünüldü” denildiği sırada avukatların ayağa kalkmadıklarına ilişkin değerlendirme yapmak üzere mahkeme tutanağının İstanbul Barosu Başkanlığına gönderilmesi üzerine Başkanlık, değerlendirmesini bir yazıyla söz konusu mahkemeye bildirdi.

İstanbul Barosu Başkanı Av. Muammer Aydın imzalı 22 Nisan 2009 tarih ve 11241 gündem sayılı yazıda şu görüşlere yer verildi:

“Mahkemenizin 2008/633 Esas sayılı dosyasında müdahil vekilleri Av. ............ve ....duruşma sırasında ara kararı verileceğinin belirtilmesine rağmen, "Gereği Düşünüldü" dendiği esnada, ayağa kalkmadığı bildirilmiş ve bu konu hakkında değerlendirme yapılması istenerek duruşma zaptının bir örneği Başkanlığımıza gönderilmiştir.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda duruşma sırasında kimlerin hangi durumlarda ayağa kalkacaklarını düzenleyen iki madde yer almakta olup, bunlar 55. ve 231. maddelerdir.

CMK’nın 55. maddesinin 2 fıkrasında "Yemin edilirken herkes ayağa kalkar" denilmekte olup, C.M.K’nın 231. maddenin 4. fıkrasında ise "Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir." düzenlemesi yapılmıştır. Hangi kararların hüküm sayılacağı CMK. 223 / 1 maddesinde, "beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi" kararları olarak sayılmıştır. Kanun koyucu hangi kararların hüküm sayılacağını sınırlı sayıda saymış ve bu kararların herkes tarafından ayakta dinleneceğini bildirmiştir. 231. maddenin gerekçesinde “Hüküm açıklanırken mahkeme kurulu ve Cumhuriyet Savcısı hariç duruşma salonunda bulunan herkes ayağa kalkmak zorundadır" denilmektedir.

Bu hallerin haricinde, yargılamayı sona erdirmeyip dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmanın ertelenmesine yönelik veya hüküm mahiyetinde olmayan kararların açıklanmasında avukatların ayağa kalkmasını gerektiren bir düzenleme ceza usulünde yer almadığı gibi, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği Meslek İlke ve Kurallarında da mevcut bulunmamaktadır.

Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde;

CMK.231 / 4 hükmü gereğince ve yukarıda belirtilen haller dışında avukatın karar açıklanırken ayağa kalkmasını zorunlu kılan hususların bulunmadığı göz önüne alınarak, bunun dışındaki hallerde avukatın ayağa kalkmasını zorunlu kılacak bir düzenleme öngörülmeyeceği, bu nedenle Av. ............. ve ..... hakkında Avukatlık Kanunu ve Meslek İlke ve Kuralları açısından aykırılık bulunmadığının mahkemenize bildirilmesine karar verilmiştir.”
Gökhan Kartal
04-05-2009, 19:14:31
Birden Sayın Av.Mehmet Fazıl Çetkin'in burada (http://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=44072) yazmış olduğu yazıyı anımsadım.
karavelioglu
04-05-2009, 19:22:54
"Gereği düşünüldü" sözünden sonra hüküm niteliğinde bir karar verilmediğinden ayağa kalkmaya gerek yoktur. Ara kararları hüküm niteliğinde değerlendirilemez.
Old 19-10-2010, 13:33   #105
mefhumu muhalif

 
Varsayılan

herkese merhabalar öncelikle bugün girdiğim bir duruşmanın ara karar safhasında yaşadığım olayın duruşma tutanağına yansımasını aktaracağım

G.D.
(davacı vekilinin ayağa kalkmadığı görülmekle davacı vekili ara kararda ayağa kalkmam gerekmiyor dedi)
1- duruşma zaptının bir örneğinin gereğinin takdir ve ifası için baro başkanlığına gönderilmesine

sitede açılan konuyu detaylı olarak okudum ve ara karar verilirken, duruşma esnasında konuşurken, soru sorarken ve ya cevaplarken avukatın ayağa kalkmasına dair yasal bir düzenleme olmadığı kanısındayım.

benim girdiğim dosya hukuk mahkemelerinde görülmekte idi. cmk da hüküm açıklanırken ayağa kalkılacağı belirtilmişse de humk ta hangi durumlarda ayağa kalkılacağı düzenlenmemiştir. bu durumda humk a göre hüküm fıkrasında bile ayağa kalkılması düzenlenmemişken ara kararda ayağa kalkılmasının beklenmesi bence keyfi bir uygulamadan ibarettir.

teamül konusuna geldiğimizde ise ayağa kalkmamamanın saygısızlık olarak kabul edilmesi teamülünü kim oluşturmuştur ve neden avukat aleyhine oluşturmuştur. bunu kabul etmek mümkün değil.

mahkemenin düzenini bozmayan bir davranış içinde bulunmak yani oturarak dinlemek ve ya konusmak neden saygısızlık olarak kabul edilir.

benim kanatime göre meslekte uzun yıllar çalışan bazı avukatlardan ve bazı hakimlerden bu konuyu bizim söylediklerimiz gibi kabul edip "evet oturmak saygısızlık değildir" demelerini beklemek çok zor.
ancak genç avukat ve hakimlerin bu konuda daha hassas olmaları gerektiğini düşünüyorum.

sonuç olarak biz hakkımız olanı talep ediyoruz bunu lütuf olarak görmeye kimsenin hakkı yoktur. saygılarımla
Old 20-10-2010, 00:31   #106
oguzhand0

 
Varsayılan

Rasim Bey afedersiniz de; kabahatlisiniz, hem de büyük kabahatlisiniz...

Abi niye aramadın beni?

Son olarak Facebook' taki fotoğraf paylaşımlarımı incelemediğin anlaşılıyor. Geçen hafta Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesi' nde bir avukat üstadımın mesleki suç işlediği iddiası ile yargılandığı bir dosyada bu tür bir durum oluşmuş, üstadım ve dostum Sayın Av. Ömer Kavili üzerine saatlerce konuşululacak bir savunma dizelemiştir....

Okumanı tavsiye ederim.

Keşke bu yönde bir düşüncen olduğunu önceki gece Ankara' dan gelirken anlatsaydın yolda da, dökseydim eteğimdeki taşları...
Old 05-11-2010, 23:45   #107
Av.Muhammet Aydın

 
Varsayılan Bir ilçe sistemi zorluyor

Kim başlatı niye başlattı uzun gerekçesi var ama memnum ki bir ilçe tüm avukatlarıyla beraber bu işe soyundu ve saygının ayağa kalkmakla olmadığını anlatmaya çalışıyor tüm zorluklarına rağmen 4 gündür.Umumun bilgisine...
Old 08-11-2010, 12:09   #108
mefhumu muhalif

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Muhammet Aydın
Kim başlatı niye başlattı uzun gerekçesi var ama memnum ki bir ilçe tüm avukatlarıyla beraber bu işe soyundu ve saygının ayağa kalkmakla olmadığını anlatmaya çalışıyor tüm zorluklarına rağmen 4 gündür.Umumun bilgisine...

tebrik ediyorum sayın mesliktaşım umarım haklı isteğimiz ilçeniz hakimlerince de anlaşılır
Old 09-11-2010, 15:06   #109
üye29234

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.rasimayhaner
herkese merhabalar öncelikle bugün girdiğim bir duruşmanın ara karar safhasında yaşadığım olayın duruşma tutanağına yansımasını aktaracağım

G.D.
(davacı vekilinin ayağa kalkmadığı görülmekle davacı vekili ara kararda ayağa kalkmam gerekmiyor dedi)
1- duruşma zaptının bir örneğinin gereğinin takdir ve ifası için baro başkanlığına gönderilmesine

sitede açılan konuyu detaylı olarak okudum ve ara karar verilirken, duruşma esnasında konuşurken, soru sorarken ve ya cevaplarken avukatın ayağa kalkmasına dair yasal bir düzenleme olmadığı kanısındayım.

benim girdiğim dosya hukuk mahkemelerinde görülmekte idi. cmk da hüküm açıklanırken ayağa kalkılacağı belirtilmişse de humk ta hangi durumlarda ayağa kalkılacağı düzenlenmemiştir. bu durumda humk a göre hüküm fıkrasında bile ayağa kalkılması düzenlenmemişken ara kararda ayağa kalkılmasının beklenmesi bence keyfi bir uygulamadan ibarettir.

teamül konusuna geldiğimizde ise ayağa kalkmamamanın saygısızlık olarak kabul edilmesi teamülünü kim oluşturmuştur ve neden avukat aleyhine oluşturmuştur. bunu kabul etmek mümkün değil.

mahkemenin düzenini bozmayan bir davranış içinde bulunmak yani oturarak dinlemek ve ya konusmak neden saygısızlık olarak kabul edilir.

benim kanatime göre meslekte uzun yıllar çalışan bazı avukatlardan ve bazı hakimlerden bu konuyu bizim söylediklerimiz gibi kabul edip "evet oturmak saygısızlık değildir" demelerini beklemek çok zor.
ancak genç avukat ve hakimlerin bu konuda daha hassas olmaları gerektiğini düşünüyorum.

sonuç olarak biz hakkımız olanı talep ediyoruz bunu lütuf olarak görmeye kimsenin hakkı yoktur. saygılarımla

Yok artık bu kadarınada pes diyorum hukuk davalarında ayağa kalkmak gibi bir zorunluluk olmadığını düşnüyoorum.Ama tanık dinlednikten sonra yemin verdirilirken ayağa kalkmak gerekmektedir o ayrı.Bu durum mahkemeye ve yapılan yemine saygıdan ibarettir o kadar.Yoksa diğerleri teferruattır ve de hakimin kendi egosunu tatmindir knıma göre.
Old 30-03-2011, 18:49   #110
Mozkul

 
Varsayılan



Uploaded with ImageShack.us

Önceki Mesajdaki Resim Görülmediğinden ve mesajıda düzenleyemediğimden faydası olması umuduyla Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün yazısını buraya ekliyorum.
Old 08-11-2012, 14:40   #111
subutayozgur

 
Varsayılan

Kadıköy 3.iş Mahkemesinin 2012/73 E. sayılı dosyasında vermiş olduğu 08.11.2012 tarihli ara kararından alıntıdır.

Davacı vekili: HMK uyarınca belirlenen yemin ve hüküm dışında konuşma ve ara kararı oluşturmak için ayağa kalkmam konusunda mübaşir tarafından uyarılmak istemiyorum, mahkemece ayağa kalkmam isteniyor ise verilecek karara uyacağımı belirtmek istiyorum dedi.
GD
Her ne kadar HMK da yemin ve son hüküm dışında ayağa kalkılacağına ilişkin açık hüküm mevcut değil ise de, yargılamaya ilişkin tüm davranışların temel kanun niteliğindeki yasada belirtilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi usul yasasının uygulandığı cumhuriyet tarihi boyunca yargılama sırasında yemin ve hüküm dışında taraflar söz aldığında ve ara kararı oluşturulan gereği düşünüldü bölümlerinde tarafların ayağa kalkması geleneksel hale gelmiş olup, HMK yürürlüğe girinceye kadar itirazsız uygulandığından HUMK da bu konuda hüküm bulunmamasına rağmen yargılama sırasında herhangi bir muhalefet ile karşılaşılmadığı halde yeni yasanın yürürlüğe girmesinden itibaren ihtilaf haline getirildiğinden mahkememizce eski usulün uygulanmasının devamına, taraf vekillerinin söz aldıklarında ve ara kararı için gereği düşünüldü dedikten sonra ayağa kalkmaları gerektiği bildirildi açık duruşmaya devam olundu.
Old 08-11-2012, 16:55   #112
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan subutayozgur
Kadıköy 3.iş Mahkemesinin 2012/73 E. sayılı dosyasında vermiş olduğu 08.11.2012 tarihli ara kararından alıntıdır.

Davacı vekili: HMK uyarınca belirlenen yemin ve hüküm dışında konuşma ve ara kararı oluşturmak için ayağa kalkmam konusunda mübaşir tarafından uyarılmak istemiyorum, mahkemece ayağa kalkmam isteniyor ise verilecek karara uyacağımı belirtmek istiyorum dedi.
GD
Her ne kadar HMK da yemin ve son hüküm dışında ayağa kalkılacağına ilişkin açık hüküm mevcut değil ise de, yargılamaya ilişkin tüm davranışların temel kanun niteliğindeki yasada belirtilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi usul yasasının uygulandığı cumhuriyet tarihi boyunca yargılama sırasında yemin ve hüküm dışında taraflar söz aldığında ve ara kararı oluşturulan gereği düşünüldü bölümlerinde tarafların ayağa kalkması geleneksel hale gelmiş olup, HMK yürürlüğe girinceye kadar itirazsız uygulandığından HUMK da bu konuda hüküm bulunmamasına rağmen yargılama sırasında herhangi bir muhalefet ile karşılaşılmadığı halde yeni yasanın yürürlüğe girmesinden itibaren ihtilaf haline getirildiğinden mahkememizce eski usulün uygulanmasının devamına, taraf vekillerinin söz aldıklarında ve ara kararı için gereği düşünüldü dedikten sonra ayağa kalkmaları gerektiği bildirildi açık duruşmaya devam olundu.

Bu kararı birçok forumda belirtmişsiniz, iyi de yapmışsınız zira ilginç ve belki de bu konuda verilmiş ilk karar...

Hakim en azından nezaket göstermiş, isteğini hukuka dayandırmış ve bu isteğini hukuk dışı bir yolla değil, ara karara bağlamıştır. Umarım hükümle birlikte bu ara kararda bir şekilde yargıtayın önüne gelir ve bu konu hakkında kesin bir karar verilir.

Burada şu hususu tartışmalıyız, hakim ara kararda, dava dışı bir usul meselesini örf ve adet hukukuna göre düzenleyebilir mi?

Zira örf ve adet hukukuna başvurabilmek için, dava konusu olayın yasada yerinin olmaması gerekir.

Velev ki, usul hukukunda yeri yok ve hakim usule ilişkin bu nevi kararları, örf ve adet hukukuna göre karar verebileceğini varsayalım,

bu durumda, duruşmalarda söz alırken ayakta beklenmesinin adet olduğunun ispatlanması gerekir, zira bildindiği gibi herkes ayağa kalkmıyor, her hakimde kalkılmasını istemiyor.

Bu nokta da şu da olmaz mı? Bugün duruşmaya sakallı girdim, hakim yasa da yazmıyor, adet olduğu üzere avukatlar duruşmalara sakallı girmiyorlar, sen bir git traş ol gel gibi (askeriye de olduğu gibi) bir örnekle karşılaşmaz mıyız?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07877398 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.